Katalog

H AFTAN I N GÜNDEMİ O K U R D A N BİZE ir atom savaşının dünyayı kasıp kavurma olasılığı, günümüzün sürekli tartışılan konularından başlıcasıdır. Ikinci büyük sayaşta, Japonya'yı "teslim alpn" atom bombasmı, insanoğlu "gözü gibi" korumuş, geliştirmiş ve "büyütmüştür". Bugün, "atom oyuncakları", büyük devletlerin vitrinlerinde, küçük, orta, büyük, daha büyük, en büyük..., havadan atılanı, yerden atılanı, denizden atılanı, uzaydan atılam, çeşit çeşit boy göstermektedir. Üstelik, atom bombalarınm yanına, "yeni kardeşler" konmuştur. Ikinci nesil nükleer silah olarak, hidrojen bombası üretilmiş; arkasından, "biz ölürsek, hiç değilse uygarlığımızdan izler kalsın" düşüncesiyle, gökdelenlere, yapılara dokunmayan nötron bombası gündeme gelmiştir. Insan düşüncesi sınır tamrmı? Hele önüne parayı yığar, gerekli imkânları yaratırsan neler yapmaz? Bunun örneğini şimdi "üçüncü kuşak" atom silahlarında görüyoruz. "Atınca patlar" niteliğindeki atom silahlarım, "atınca istenildiği gibi patlar" atom silahları izleyecektir. insanoğlu, bombanın patlamayla oluşan etkilerini denetimi altına almaya, bombamn patlama şiddetini, radyasyon ve ısı etkisini istediği hedefte yoğunlaştırmaya çalışmaktadır. Amaç, bombanın gücünü azaltmak değildir. Tersine, atomun patlamayla dairesel yayılan gücü belli hedefler üzerinde yoğunlaştırüarak, örneğin 1000 kat arttırıln aktadır. Amerikalılann, atom bombasmı her yerde, her zaman kolaylıkla kullanılabilen bir "tabanca" haline getirmeye çalıştıklarını söyleyebiliriz. Atom bombası üzerinde yapılan yeni çalışmaları, açıklayıcı şekilleriyle birlikte orta sayfamızda okuyacaksınız. llk kez Türk okuruna duyurulan üçüncü kuşak atom silahlarının yanı sıra, Yeşil Sayfa'mızda "Bir kentin havası nasıl kirlenir?" yazısıyla, insanlarm ilk atalarına ilişkin araştırmayla, evcîl hayvanlar üzerindeki incelemeyle ve diğer yazılarımızla birlikte sizlere yine doyurucu bir Cumhuriyet Bilim Teknik sayısı hazırlamaya çalıştık... Gelecek cumartesiye kadar, iyi haftalar... B Radyasyon konusu ODTÜ Fizik Bölümü 1986 yılı mezunuyum. Halen siyasi bir suçtan (TCK'nin 14115 maddesinden) tutuklu olarak Sağmalcılar Cezaevi B 7 koğuşunda kalıyorum. Genelde hapishaneler, boj vaktin çok olduğu, insanlarm canının sıkıldığı yerler olarak görülür. Böyle bir şey bizim koğuş için geçerli değil. Tam tersine ben yapacak işlerimden dolayı bos vakit bulamıyorum. Bu yüzden koğuşumuza gelen yayınlann hepsini izleme olanağım da olmuyor. Bilim Teknik'in özellıkle bu sayısı (6. sayı) oldukça fazla ilgimi çekri. Bunun sebebi belki de fizikçi olduğum için "bu sayıda fizikle ilgili konuların ağırlık tasıması"ndan ileri gelebilir. Bu yüzden koğuştaki diğer arkadaşlara sordum ve su sonuca vardım: Bilim Teknik dergisini okuyanlar, derginin diğer sayılanna göre bu sayıda daha fazla yazı okumuşlar. Radyasyonla ilgili yazıları büyük bir dikkatle okudum. Fizikçi olduğum halde radyasyonun ne olduğunu, vücuda nasıl zarar verdiğini tam olarak arkadaşlara anlatamıyordum. özellıkle bu konuda çok iyi takip ertiğım basında radyasyonla ilgili "bîıimsel" yazılar çok az çıktı; çıkanlar da yetersizdi. Bence bu yazı, basınaa var olan, radyasyonla ilgili büyük bir bosluğu doldurdu. Yazıyı yazan nükleer mühendisler, Prof. Dr. Tolga Yarman ve Dr. Faruk Ağa Yarman'ı, basit ve herkesin anlayabileceği bir dille yazdıklan için ayrıca kutluyorum. ARİF İYİDOĞAN BayrampaşaliSTANBUL İÇİNDEKİLER Pencere izolasyonu Siz J' sesi çıkartabiliyor musunuz? İnsanlarm ilk atalarının çeşitli sesleri çıkartamadıkları saptandı. PALEONTOLOJİ Kedi ve köpekler uzun yaşamada insanlara fark atıyor. Evcil hayvanlar için yararlı ve zararlı besinler. YEŞİL SAYFA Bir kentin havası nasıl kirlenir? Alüminyum rulolara dikkat Altematif yemek ODAK Dünyada kaç türlü canlı var? Reşlt Canbeyli BİR PORTRE K.E. Tsiolkovski |SAVUNMA Savunmamız için mllyarlar akıtmaya gerek yok Prol. Dr. Tolga Yarman YAŞAM ATOM TEKNOLOJİSİ Atom silahlarında üçüncü kuşak BİLİM KÜLTÜR Yapay Döllenme ve Din Vehbi Belgil ıARMAĞANLı BULMACA 1 BILIM YAYıN Bilglsayar ekranları gebe kadınları etkiliyor mu? [DÜŞÜN BUL SORUN CEVAP VERELIM BİLİM DÜNYASINDAN KISA KISA İşyerlerinde telefonla aşk konuşmaları engellenemiyor Zayıflamak için balon Panda sayısı 700 e düştü Kanseri öldürmenin renkll yolları İlk lazerin çlzimleri Göz kayması ilk ramazanlar, kandfller, bayramlar ŞAĞLIK Öğrenciler arasında amfetamin yeniden yaygınlaşıyor mu? Fazla kalsiyumun bir yararı var mı? I ZOOLOJİ EVCİL HAYVANLAR Pencere izolasyonu, Isı Kaybına Karsı En Etkili Yöntem başfıklı yazıya (4 Nisan 1987 sayınızda) bir ilave yapılması gerekmektedir. Alüminyum doğramalar gecmis yıllarda enerji kaybına neden olmaktaydı. Günümüzde ise, "ısı yalıtımlı alüminyum pencere ve kapı sistemleri" geliştirilmistir ve bu sistemler en soğuk ikiime sahip olan Kuzey Avrupa ve Amerika ülkelerinin yanısıra ülkemizde de ısı kaybına karşı çözüm olarak kullanılmaktadırlar. Isı yalıtımlı alüminyum doğrama sistemlerinin ısı iletkenlik değeri, ahşap doğramadan daha düfük olmaktadır. Isı yalıtımı alüminyum doğrama sistemlerinin, çift cam ı'/e kullanılması, mükemmel bir ısı tasarrufu sağlanmaktadır. Isı yalıtımlı alüminyum doğrama sistemleri, hem ısı tasarrufu sağlamada hem de doğal zenginlik olan ormanların korunmasında çift taraflı yarar sağlayan ve aelişmiş ülkelerin yapı sektörlerince bu nedenlerle ahşap doğramaya tercih edilen doğrama sistemleri olmaktadır. TALÂT ULUÇ KartallİSTANBUL Cumhuriyet BilımTeknık Sahibi: Cumhuriyet Matbaacilık ve Gazetecılik Türk Anonim Şirketı adına Nadlr Nadl. Genel Yayın Müdüru Hasan Omal, Muessese Müdürü: Emln* Usaklıgll Yazı işlerı MudurüıOkay Gönensln, Yayın Yonetmenı: Orhan Bursalı. |TIP AIDS testleri yüzde yüz güvenilir değil MNEMONİK Belleğe dayanan öğrenim sistemi Ounduz Artan Barbara, okyanusu geçen llk hayvan oldu