Katalog

HABER 3 6 MAYIS 2021 PERŞEMBE 240/100 300/180 170/100 240/120 260/100 220/60 130/70 250/90 310/140 300/170 270/120 270/170 120/40 240/170 120/30 170/100 140/50 260/100 100/30 210/120 180/100 230/180 TARİHTE BUGÜN 1972: Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan hakkındaki idam cezaları, Cebeci Sivil Kapalı Cezaevi’nde infaz edildi. 2006: Can Yayınlarının kurucusu, romancı ve öykücü Erdal Öz, 71 yaşında vefat etti. Geçinemeyenler anlattı: SOĞAN BILE TAKSİTLE Cezayı göze alıp çalışanlar anlattı: 4 AKP’ye oy verdim, 1000 TL ile kira mı vereyim, fatura mı ödeyeyim? 4 Yoksul mahalleler marketten 15 TL’ye doECE mates mi alacak? Burala PİROĞLU ra meyve bile götüremiyorum, elimde kalıyor, çürüyor. Türkiye, koronavirüs tedbirleri kapsamında 29 Nisan’da 17 günlük “tam kapanma” sürecine girerken, çalışmak zorunda olan 8 milyonu aşkın kişi İçişleri Bakanlığı’ndan “muafiyet belgesi” aldı. Ancak çalıştığı işyeri muafiyet kapsamına girmeyen ve sosyal güvencesi olmadan desteksiz eve kapatılan çok sayıda yurttaş, evine ekmek götürebilmek için yasağı delmek zorunda kaldı. İşkolu muafiyet kapsamında olmayan bazı yurttaşlar işyerlerinde yatıpkalkarak, bazıları ise ceza almayı göze alarak çalışmaya devam ediyor. Ceza almayı göze alarak çalışmaya devam eden oto tamircisi M.D. ve seyyar sebze satıcısı R.Ö., Cumhuriyet’e konuştu. M.D. ve seyyar sebze satıcısı R.Ö., “Bu tam kapanma değil, adaletsiz kapanma. Para olmadan kapanamıyorsun” dediler. Gündem yoksulluk olmalı “Tam kapanma denildi ama burada tam kapanma yok, adaletsiz kapanma var. Bir sektör çalışmaya devam edip diğer sektörü hiç desteksiz kapatırsan buna kapanma diyemezsin” diyen M.D. şu ifadeleri kullandı: “Ben burada günlük kazançla çalışıyorum, sigortam yok. Ben tüm seçimlerde AKP’ye oy veren birisiyim ama bu durum artık siyasetin, oyun üstünde bir şey. 1000 lira destek açıklıyorlar Allah aşkına sen söyle, 1000 lirayla ben eve kapanıp kiramı mı ödeyeyim, fatura mı? yoksa markete çıkıp alışveriş mi yapayım? Çocukların ihtiyaçları, kredi borçları artık onlara sıra gelmiyor. Artık hükümetin, muhalefetin hepsinin birlik olup bu sorun üzerinde düşünmeleri gerek. Gündemlerinin sadece bu olması lazım, gerisi fasa fiso. Dükkânımı açamazmışım, açarsam ceza kesilecekmiş. Kessinler, ne yapacaklar, canımı mı alacaklar? Koronadan koruyorlarmış, sefaletten nasıl korunacağız?” Kolunda damar yoluyla çalışan doktora darp Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Dr. Adem Özcan, 3 gündür 38 derece ateşle ve kolunda damar yoluyla çalışırken, bir hasta yakınının kolundaki damar yolunu da sökerek kendisini darp ettiğini anlattı. Özcan, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya seslenerek, “Sadece yanlış yerde beklediği için bize öfkelenen ve Dr. Fatma Şahin’in izinsiz şekilde fotosunu çekip şikâyet edeceğini söyleyen hasta yakını tarafından darp edildim. Hasta yakını telefondan fotoğrafı silmesini istediğimde kolumdaki damar yolunu bilerek koparmaya çalıştı. Vücudumun muhtelif yerlerine darbe aldım. Sümeyye B. isimli hasta ve hastanın yakını olay yerini terk etmiştir” diye konuştu. l Haber Merkezi Bebeğini göremedi Bursa Adliyesi’nde görevli hâkim Ebru Us Aykaş (42), koronavirüs tedavisi gördüğü hastanede dün hayatını kaybetti. 6 aylık hamile olan Aykaş’ın bebeği, ölümünden 6 gün önce alınmıştı. Bebeğin yo Hâkim Aykaş. ğun bakımda tedavisinin devam ettiği belirtildi. Bursa Adliyesi’nin yayımladığı taziye mesajında, “Merhumeye Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve teşkilatımıza başsağlığı dileriz” ifadelerini kullanıldı. l DHA ÇIKMAYA MECBURUZ “Çıkmayıp da ne yapacağız?” diye soran R.Ö. de şöyle konuştu: “Elimde kalan malları çürümeye mi terk edeceğim? Hem ben çıkmasam bu insanlar ne yiyecek? Markette en kötü domatesin kilosu bile 1015 lira aralığında satılıyor. 30 liraya satan yerler bile var. Buralarda soğanı bile taksitle alan vatandaşlar marketten kilosu 15 liraya domates mi alacak? Hem ben evime ekmek götürüyorum, hem bu insanlar ihtiyaçlarını karşılıyor.” R.Ö. “Ben yoksul mahallelere muz, çilek getiremiyorum, satılmıyor. Elimde kalıyor, çürüyor. Kimsenin meyve gördüğü yok herkes sadece karnını doyurma derdinde. Biraz da bunları görmeleri, konuşmaları gerek. Eve kapan demek kolay, ben de isterim eve kapanmak, neden istemeyeyim ama yaşam işte, mecburuz çıkmaya. Gittiği yere kadar böyle çalışmaya devam edeceğim. Tek ben değil herkes çalışıyor, çıkıyor. Ne yapacak insanlar, ihtiyacı var. Para olmadan kapanamıyorsun” diyor. ANNENIN FERYADI Leyla Çelikten Antalya’da kaybolduktan 13 gün sonra toprağa gömülü cesedi bulunan Duygu Çelikten’in (30) katil zanlısı Veli Ünder’in yargılanmasına devam edildi. Duruşma savcısı mütalaasında cesedi gömen üç sanık için tahliye isteyince, anne Leyla Çelikten mahkeme heyetinin önünde diz çökerek “Adaletinize sığınıyorum. Para karşılığı kızımı gömen, parmağındaki yüzüğü çıkaran ve vahşi hayvanlara yedirenler gün yüzü görmesin. Ben yavrumu geri istiyorum” dedikten sonra fenalık geçirdi. Mahkeme heyeti tüm sanıkların tutukluluğuna karar vererek duruşmayı erteledi. l DHA Bakan Koca’nın ‘3. doz yerli olabilir’ açıklaması tepki çekti: bilimsel Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın, hükümete yakınlığı ile bilinen Yeni Şafak gazetesine verdiği röSİBEL portajda, ikinci dozdan 6 konuşmuyorBAHÇETEPE ay sonra tavsiye edilen ve “üçüncü doz” olarak ifade edilen hatırlatma dozunun yerli aşı ile yapılabileceğini söylemesinin ardından “üçüncü dozun farklı KOCA: 240 MILYON DOZ aşı ile yapılması mümkün mü?” konusu tartışılıyor. Gazi Üniversitesi EnfeksiAŞI ANLAŞMAMIZ VAR yon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu toplantımal Kılıçdaroğlu’nun “Çin’le yapılan sözleşme 100 milyon deBakan Koca’nın açıklamalarının bilimsel bir temesı sonrasında açıklama yaptı. ğil 50 milyon doz aşı” iddiasına le oturmadığını belirteKoca, “Son 15 günde vaka sa Koca “Usulsüz belge elde etme rek “Aşı dinamiklerimizyısında önemli derecede dü hastalığına yakalanmış. Çin ile de çok fazla veri var, şimşüş yaşadık. 10 gün gecikmeli olarak bu düşüş doğrudan hastaneye yatışlarda da hissedilmeye başlandı. Şu günlerde ise ağır hasta ve vefat sayılarında tedbirlerin etkisini gösiki seferde her biri 50 milyon doza karşılık gelen toplamda 100 milyon doza karşılık gelen bir anlaşma imzaladık. Bugün Çin’den aşı gelecekti nerede diye soranlar, dün Çin ile aradiden bunu konuşmak çok sağlıklı olmaz ama şu anki veri aynı aşı ile turun devam etmesi yönünde” değerlendirmesini yaptı. tereceğini öngörüyoruz” dedi. Mutasyonlara ilişkin konuşan Koca, “Ortada bir gerçek var o da hastalığın varyantlarının etkisi konusunda kimse mutabık değil. Mutasyonlar konusunda ne iyimser olamızdaki hassas konuları kaşıyarak ilişkilerimizi bozmaya çalışıyorlardı. Başarılı olduklarını söyleyemem ama hasar verdikleri kesin” karşılığını verdi. Bu arada Koca, sosyal medyadan yaptığı paylaErken bir açıklama Prof. Dr. Şenol, “Yerli aşının yakın zamanda yetişemeyecek olması nedeni ile bir ertelemeyi anlamlandırmış diye düşücak ne de karamsarlığa sebep şımda “Geçen hafnüyorum sayın Bakan. Elolacak somut bir tespit maa taya göre 100 bin bette koşullar değerlenlesef yok” ifadelerini kullandı. nüfusa karşılık dirilecek ve 3. doz aşının Aşı konusunda da konuşan Ko gelen haftalık vahangi aşı ile takviye edilca, “Şu anda Türkiye 100 mil ka sayısı en çok mesi gerektiği, gerekip geyon doz Sinovac ile 90 milyon doz BioNTech ile ve 50 milyon doz da Sputnik ile anlaşma imzalamış durumdadır. Nüfusumuzun 3 katı kadarlık doz aşı için anlaşmalar imzalanmıştır” bilgisini paylaştı. CHP lideri Keazalan illerimiz; İzmir, Sakarya, Adana, Kırşehir ve Kars” ifadelerini kullandı. l ANKARA Fahrettin Koca rekmediği, iki doz aşı ne sağlamış bunlar anlaşılacak öncelikle. Daha birinci turunu bitirmemiş, ikinci turda da yüzde 10 aşılamada olan bir ülke için çok erken bir açıklama.” Bir bakanlığa özgü sanmayın. Ana muhalefetin açıklamasından öğrendik. 2018 Temmuzu’ndan bu yana, Cumhurbaşkanı 73 kararname Bir haftalık yayımladı. Bunlardan 45’i, önceki ka‘kapanamama’nın özeti rarnamelerde değişiklik yapan kararnamelerdi. Kısacası “yö“Yönetici sınıfların egemenliklerini eski biçimi değiştirmeden sürnetememe” sorunu en tepeden başlıyor. Sağlık, ticaret ya da adalet onu izliyor. İktidardakiler dürmesinin imkânsız hale gelme düz yolda arabayı çukura sürüyor. si...” diye başlıyordu Lenin, “siyasi kriz” tanımına... Son birkaç Azınlık rejimi günün fotoğrafına bakın. Sizce de Türkiye’de, iktidardakiler, yögörünür oldu netememe sorunuyla karşı karşı Peki, neden? Lafa gelince “bin ya değil mi? yıllık devlet geleneği” deniyor da... Dünyanın en basit şeyi. Yüzyıl Bir hastalık, yönetenlerin yönetelardır insanlık aynı yöntemi uygu mediğini bize nasıl gösterdi? luyor. Düdük çalıyor. Herkes eve Belki de sırrı bir başka aykapanıyor. Michel Foucault’nun rıntıda. Zira salgın dönemi, “Hapishanenin Doğuşu” kitabı, Türkiye’de oturan azınlık reji17. yüzyıla ait bir yönetmeliği an minin perdesini kaldırdı. latıyor. “Belirtilen günde herkesin Buzdolabını açarsınız, bütün evine kapanması emredilmekte yumurtalar aynı boydadır. Omdir” diye tanımlıyor, “eğer evden let ayrıcalıklardan kurtulur. Şekmutlaka çıkmak gerekirse, bu sı len de olsa eşitliğe dayalı hukukrayla yapılacak ve insanlar her ta da bütün yumurtalar aynı boytürlü karşılaşmadan kaçınacaktır” dadır. Azınlık rejimlerinde ise küdiye devam ediyor. çük grupların maddi, siyasi, diDaha bir haftası dolmadan, ni, aile ayrıcalıkları vardır. Eşitli“kapanamama” bize ne göster ğe dayalı bir hukukun yerine imdi? Bir, Türkiye’de apaçık bir tiyazlar geçer. azınlık iktidarı yerleşiyor. İki, Daha bir hafta dolmadan görazınlık adına iktidarı sopa ile dük… ellerinde tutanlar Türkiye’yi yö Vatandaşın anasının tabutunu 10 netemiyor. kişiyle kaldırdığı koşullarda, Ümraniye Belediye Başkanı’nın babasıİktidar, Türkiye’yi yönetemiyor nın cenazesinde protokol vardı. Parkta tek başına oturan insana ceza kesilirken, aynı insan tıkHep alkolden konuştuk. Oylım tıklım otobüse binip işyerinsa cumartesiye kadar sokaktade mesai yaptı. Döndüğünde eve ki semt pazarları da yasaktı. Peki, kapatılmış eşine ve okul çağınnasıl açıldı? Çiftçiye tarlaya git daki okula gidemeyen çocuğuna mek serbestti, kamyona binip ha ciğerindeki nefesi verdi. le götürmek de... Gelgelelim, inSahilleri dolaşan polis, denizde sanları eve tıkanlar tarladan çıyüzen Türke ceza keserken, kakan meyvesebzelerin nasıl satı panmayı fırsat bilen pasaportlulacağını düşünememişti. Antalya lar çırılçıplak kumsal keyfi yaptı. ve Mersin’deki hallere kamyonKarantinayı fırsat bilen cebi la ürün taşıyan kuyruktaki çiftçi dolular, otellerden 17 günlük taler, komisyonculardan “istemiyo til paketi satın alıp parti keyfi yaruz” cevabı aldı. Yarı fiyatına dü parken, maaşı kısa çalışma ödeşürmek bile çözüm olmadı. Uzun neği ile ödenenler, eğlenenlere bekleyişin sonunda çürüyen mah maskeyle hizmeti sürdürdü. sulden kötü kokular gelmeye baş İşçi bayramını kutlamak isteyenladı. Malını geri taşıyacak kam ler postallarla ezilirken, kodaman yon parası olmayan çiftçi, elindeki turist maske takmak bir yana, nemalı, nereyi bulduysa döküverdi. zaketi fırsat bilip bir kadın polisi Domates, salatalık, kabak çöpü diğer polislerin yanında taciz etti. dağlarından sonra İçişleri BaYönetimi iktidara yakın Adana kanlığı karar verdi, semt pazar Demirspor taraftarları tribünleri ları genelgeyle açıldı. doldururken, Samsunspor tarafYa çekler? Borçlulara derman tarları eve kapatıldı. aranıyordu. Ülkeyle birlikte kapaAKP’li il başkanlarının ev ziyanan Meclis, son dakika düzenle retleri haberlerini okurken, mumesi yaptı. “30 Nisan ile 31 Mayıs halefet yasaklıydı. arasına denk gelen çekler için ibSuyun çekilmesiyle karaya vuraz işlemi yapılmayacak” diye ya ran balıklar gibi. Pandemi, imsa çıkarıldı. Ancak beceriksizlik o tiyazlı azınlık rejiminin büyühaldeydi ki... Karşılığı olan çek yerek görünür olmasını sağlaler bile yasa gerekçesiyle öde dı. İşin ilginci, kanunların ayaknemedi. Ticaret Bakanlığı teb lar altına alındığı azınlık rejimiliğ yayımladı, ödemeler başla ni yönetenler, tam da bu dönemdı. Türkiye, basit bir çek ödeme de, “Türkiye’nin yeni anayasaişinin yoluna mı girdiğine seya ihtiyacı var” sözünü tekrarladı. vinsin yoksa bakanlık tebliğinin Sanki herhangi bir uygulamada, yasaların üstüne çıktığı kanun iç ceplerindeki anayasaya bakıp suzluğa mı üzülsün şaşırdı. ona dayanıyorlarmış gibi... Kanunsuzlukların bir özelliği vardır. Her kanunsuzluk bir baş Ezilen sınıfların kasını çağırır. “Alkol yasağı” açıkça anayasaya aykırıydı. Yasalara hoşnutsuzluğu aykırı genelge de olmazdı. Tekel Lenin, krizin bir başka dünyanın bayileri “oldu da bitti maşallah” habercisi olma şartlarını sıralarken diyerek kapatıldı. İyi de market “ezilen sınıfların hoşnutsuzluk ve ler açıktı ve orada da alkol satılı öfkelerinin akacağı bir yolun açılyordu. Esnaf “bu ne perhiz” de ması” diye devam etmişti. yince marketlere tebligatla “alYazıyı yazarken konuştukol satmayacağım” dedirtildi. Ya ğum bir esnaf, Vakıflar Genel sak yasağa yol oldu. Orada kal Müdürlüğü’nün kiracısı oldumadı. Tuhafiye dükkânı kapalıy ğunu, işyerinin 16 Mart 2020 ken, markette don satılıyordu. tarihinden beri genelgeyle kaBakanlık genelgesiyle “temel ih patıldığı halde kira ödemeye tiyaç” dışında market satışı ya devam ettiğini anlatıyordu. Üssaklandı. Bu kez de “temel ihti telik bu yıl kirasına zam bile gelyaç ne?” tartışması başladı. “Si mişti. Kısa çalışma ödeneğiyle gara da mı yasak” derken, koca geçinen bir garson ise 14 aydır bakanlık “sigara serbest” açıkla aldığı kısa çalışma ödeneklerinin ması yaptı. Ülke böylece fısıl dekontlarını gösterdi. 1573 liralık tıyla alkolün yasaklandığı, ge ödenek, 14 ayda tek kuruş artnelgeyle sigaranın temel ihti mamıştı. Garson, “Kısa çalışma yaç sayıldığı, ampul ve kurşun ödeneği istikrarını bozmuyor, kalemle ilişkimizin tartışıldığı ülkede 14 aydır zam gelmeyen noktaya geldi. tek şey” diyordu. Bir emekli ise “Kanun yok, genelge var, o 2008’de bin lira olan bayram ikyetmezse tebligat getiririz” dü ramiyesinin, üç yıl sonra bin yüz zeni bize açık bir şey söylüyor. lira olmasının saçmalığını anlatTürkiye yönetilemiyor. Hangi maya çalışıyordu. sistemde yaşadıklarının, nasıl yö İşli ya da işsiz, emekçi ya da netileceğinin farkında bile olma emekli, esnaf ya da çiftçi; ezilen yan en tepedekiler; yollarını şaşı çoğunluğun, azınlık rejimine karrınca, markete copla, camiye bi şı hoşnutsuzluğunu akıtacağı bir ber gazıyla giriyor. yola ihtiyaç yok mu sizce de? 5 MAYIS ÇARŞAMBA 229 BIN 491 26 BIN 476 2 BIN 414 356 35 BIN 464 48 MILYON 4 MILYON 459 BIN 224 955 BIN 594 41 BIN 883 3 BIN 418 % 3.2 4 MILYON 589 BIN 501 Bakanlık geri adım attı Aile hekimleri de bayram izni yapacak Kamu personelinin Ramazan Bayramı’nda idari izinli sayılması kararına Aile Hekimlerinin dahil edilmemesinin ardından Sağlık Bakanlığı geri adım attı. Sağlık Bakanlığına bağlı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan “Tam Kapanma Döneminde Birinci Basamak Sağlık Hizmetleri” konulu yazıda, Şeker Bayramı olan 101112 Mayıs’ta “Aile sağlığı merkezlerinde planlamanın aile hekimlerinin yetkisinde olduğu” belirtildi.Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN), izin haklarının hiçe sayılması durumunda 10, 11 ve 12 Mayıs tarihlerinde iş bırakacaklarını duyurmuştu. l Haber Merkezi