Katalog

HABER 3 8 NİSAN 2021 PERŞEMBE 120/1 0 0 220/110 260/1 0 0 100/50 100/8 0 210/60 180/40 210/9 0 160/8 0 220/120 200/7 0 170/110 80/0 0 220/1 5 0 130/2 0 100/50 120/0 0 170/50 100/10 160/2 0 190/9 0 180/8 0 Halktan Aşı bedelleri ve şehir hastanelerine SIBEL BAHÇETEPE giden kira saklıyorlar parası artık tabloda gösterilmiyor 2020 aralık ayı tablosunda aşılama hizmetleri için 1.816.112.284,63 TL harcandığı görülüyor. Sağlık Bakanlığı bütçe giderleri tablosunda ilaç şirketlerine ödenen aşı bedelleri ile müteahhitlik şirketlerine ödenen şehir hastanelerinin kira ve hizmet bedelleri artık gösterilmiyor. Hekimler Ergün Demir ve Güray Kılıç “5 Nisan tarihinde yayımlanan mart dönemine ait mali tabloda bütçe gider türü ayrıntıları ve hangi kaleme ne kadar harcama yapıldığı bilgisi ortadan kaldırılmıştır. Tabloda kaldırılan bütçe gider türünde iki önemli kalem dikkat çekmektedir: Sağlık Bakanlığı tarafından 2020 yılında aşı/ ilaç şirketlerine aşılama hizmetleri için öden miktar ile müteahhitlik şirketlerine şehir hastaneleri kira ve hizmet bedelleri için ödenen miktar” dediler. Şeffaf olmalı Dr. Demir ve Dr. Kılıç, özetle şöyle devam etti: “Önce kargo uçaklarıyla aşı gelişleri canlı yayımlandı, daha sonra ise gelen aşı miktarının açıklanmayacağı Sağlık Bakanı Fahrettin KoTOPLAM HİZMET KİRA Şehir hastanelerinde kiracı olan Sağlık Bakanlığı, müteahhitlik şirketlerine 2018’de 2,2 milyar TL, 2019’da 5 milyar TL, 2020’de 8.7 milyar TL kira ve hizmet bedelleri olarak ödedi. 2021 için de kira ve hizmet bedellerinin karşılığı olarak bakanlık bütçesinde 16.4 milyar TL ödenek ayrıldı. ca tarafından ilan edildi, şimdi ise bakanlık bütçe tablolarında aşıya ödenen miktar kaldırıldı. Gelen aşı miktarı ve ödenen ücret ile yine şehir hastanelerinin kira ve hizmet bedelleri için 25 yıl boyunca enflasyon ve döviz kuruna bağlı olarak müteahhitlik şirketlerine ödenecek miktar artık kamuoyu tarafından bilinmeyecek. Salgında aşı politikası açık ve şeffaf olarak yürütülmelidir. Aşı bedelini siyasiler cebinden ödememektedir. Ücretler vatandaşlardan alınan vergilerden oluşan genel bütçeden karşılanmaktadır. Onun içindir ki her bir doz aşının maliyeti topluma açıklanmalıdır. Vatandaşlar can derdine düşmüş iken AKP iktidarı salgını ranta dönüştürme çabasında. Sayın Koca vatandaştan neyi saklamaya çalışıyorsunuz?” l İSTANBUL Gülen’in örgütü, amirallere ne dedi? Hadi, Tapu ve Kadastro Erzincan 24. Bölge Müdürlüğü’nün açıklama yapmasını anladım. Hadi, köy dernekleri de tamam. Ama görünce “onlara ne oluyor” dedim. Hizmet Vakfı’ndan söz ediyorum. Emekli amirallerin, Montrö Anlaşması’na sahip çıkan ve TSK’deki cüppelisarıklı görüntüyü eleştiren açıklamasına karşı, amirallere hakaret eden bir bildiri yayımladılar. “Darbe imasında bulunanlara dahi müsaade etmeyeceğiz” dediler. Diyeceksiniz ki Hizmet Vakfı’nın ne özelliği var? Size vakfın emekçilerinden birini söylersem anlarsınız: Fethullah Gülen. 15 Temmuz darbesinin bir numarasının parmağı olduğu vakfın, hâlâ konuşuyor olması size de tuhaf gelmiyor mu? Hele gözaltına alınan emekli amirallerin, bizzat FETÖ tarafından 10 yıl önce tutuklanmış olması da buna eklenince, mesele daha da garipleşiyor. ni imzalandı. 10 maddelik metnin ikinci maddesi şöyleydi: “Bütün neşriyat Hizmet Vakfı namına resmi veya gayri resmi olmak üzere bir tek elden yapılacaktır”. Risalelerin nasıl basılacağı, otoritenin kim olduğu, böylece netlik kazandı. Peki, Hizmet Vakfı’nın o yıllarda hazırladığı bu metnin altında kimlerin imzası vardı dersiniz? “Tahiri Mutlu, Hüsnü Bayramoğlu, Sait Özdemir, Ahmet Aytimur, Fethullah Gülen, Abdullah Yeğin, Gültekin Sarıgül, Rüşdü Tafral.” Fark ettiniz mi? Fethullah Gülen işte bu metinle resmen Nurculuk otoritelerinin arasına katıldı. Hizmet Vakfı, Fethullah Gülen’i ve yapılanmasını kendi kanatları altına aldı. Nurculuk içinde kabul etti. Said Nursi’nin risalelerini basma yetkisi verdi. Nurculuk adına ihtilaflı konularda arkasında durdu. Örnek mi? Önceki gün vefat eden Nurculuğun Yeni Asya kolunun lideri Mehmet Kutlular, o yıllarda yaşanan kırılmayı ölmeden önce şöyle anlatmıştı: “(...) Fethullah Hoca’nın etrafında birtakım insanlar toplanmış, hocaya bazı makamlar izafe ediyorlardı. Kimisi ‘Hz. İsa’, kimisi ‘Mehdi’, kimisi de ‘Kahtani’ diyordu. (...) Biz sür’atle bunun üzerine gidilmesi lazım geldiğini, aksi takdirde parçalanmaya, bölünmeye gidileceğini ortaya koyduk. İstanbul’da, Hizmet Vakfı’nda, Fethullah Hoca’nın da bulunduğu bir toplantı düzenledik. Bütün arkadaşlar, ağabeyler vardı.” Kutlular, Hizmet Vakfı’ndaki “ağabeyler”in Gülen’den yana tavır koyduğunu ve yollarının o gün ayrıldığını aynı konuşmada anlatıyordu. Askerlerin ‘hizmet’ fotoğrafları Said Nursi’nin vârisleri Bu köşeyi okuyanlar artık yabancı değil. Nurcular, Said Nursi’nin risalelerine “kutsal kitap” muamelesi yapıyor. Öyle ki “dershane” dedikleri “evlerde” yaptıkları sohbetlerdeki “ders”lerin tek konusu risaleler. Said Nursi daha yaşarken başlayan tartışma, o öldükten sonra daha da şiddetlendi. Nurculuğu kim temsil edecek, en önemlisi risaleleri kimler nasıl basacak? Said Nursi’nin takipçisi “Nurcu ağabeyler”, Risalelerin herhangi bir değişikliğe uğramadan, orijinal haliyle basılması taraftarıydı. Üstelik... Referandumlarda, seçimlerde ya da emekli amirallerin gözaltına alınmasında... Hizmet Vakfı bütün kritik meselelerde, Nurculuğun pusulasını, yaptığı açıklamalarla ortaya koydu. Örnek olsun, 12 Eylül darbesini de 81 Anayasası’nı da desteklediler. Sadece bununla kalmadı. Said Nursi’nin vârislerinin kurduğu, Gülen eliyle büyüyen Hizmet Vakfı’nın, Gülen’le yoldaşlığı hiç bitmedi. Gülen’in Nurcu Çocuklarını onun eline mutabakattaki imzası. yetişsin diye verdiler. Bazı çocuklar Gülen’in “mahrem imamı” olarak Bunun için Nursi’nin sadık talebesi Zübeyir Gündükarşımıza çıktı. Yetmedi, Hizmet Vakfı’nın ilk zalp, ortak bir otorite yaratılmasını öneriyordu. kurucularından Tahiri Mutlu, vakıftaki kendi vârisi Nurcular, Gündüzalp’in sözünü dinledi. Bir vakıf kur olarak Gülen’i seçti. Gülen böylece Hizmet Vakfı’nın dular. Adı da Hizmet Vakfı oldu. geleceğinde de yer buldu. Kısacası AKPFETÖ 18 Aralık 1973 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan, kavgasına kadar, Hizmet Vakfı “Gülen’e Hizmet Vakfı” vakfın kuruluş kararında, “vakfedenler” listesi şöyle yer gibiydi. Kavga olmasa, Türkiye’de olsa, vakıf onun alıyor: M. Tahiri Mutlu, Mustafa Sungur, Abdullah yuvası olacaktı. Yeğin, Hüsnü Bayramoğlu, Bayram Yüksel, Ahmet 12 Eylül darbesini desteklemiş, Gülen’i 50 yıl önAytimur, M. Sait Özdemir. ce Nurculuk dairesinin içine almış, Gülen’in hep yaSaid Nursi’nin de vasiyetiydi. Ölmeden önce verdiği nında olmuş o vakfın açıklamasını görünce taşlar yervekâlet şöyleydi: li yerine oturdu. 10 yıl önce Gülen’in örgütünün hede“(...) Neşir ve muhafaza ve müdafaalarına ait her türlü fi olarak tutuklanan amiraller, yine Gülen’in örgütünün haklarımı hususi hizmetkârlarım ve vârislerimden Tahi hedefinde. Aynı kişiler, aynı isimler, aynı senaryo süri, Sungur, Zübeyir, Ceylan, Hüsnü, Bayram ve talebe rüp gidiyor. lerimden Said Özdemir ve Ahmet Aytimur’a tevdi ediAyasofya’da Genelkurmay Başkanı’nın fotoğraf yorum. Ben öldükten sonra bana ait bütün Risalei Nur çektirdiği “Hüsnü Ağabey”i hatırladınız mı? Hizmet kitablarının neşrine devam edeceklerdir.” Vakfı’nın resmi olarak bugün başkanı olan Hüsnü Fethullah Gülen’le mutabakat Bayramoğlu’ndan başkası değil. Sarıklıcüppeli amiral fotoğraflarıyla gündeme gelen Kurdoğlu cemaatini Said Nursi’nin ardından Nurculuğu temsil eden va artık biliyorsunuz. “Dershaneleri”nde Hizmet Vakfı’nın kıf bir karar aldı. Risaleler tek elden basılacaktı. Peki, yayınevi Envar Neşriyat’ın eserlerini okutuyor. bu nasıl oldu? Ayakkabı değişti, ayak değişti, taş ve toprak değişti. Hizmet Vakfı, “Nurcu” diye tanımladığı, meşru say Yol değişmedi. Aynı menzile yürüyenlerin adımları dığı isimleri bir araya getirdi. Ortak bir mutabakat met sürüyor. TAŞCIER: 13’Ü ÇOCUK ‘Mart ayında Samsun’da hastaneler tıka basa en az 112 kişi intihar etti’ CHP Milletvekili Gamze Taşcıer, mart ayında Türkiye’de en az 112 kişinin intihar ettiğini belirlediklerini kaydederek “Her ay artış gösteren bir tabloyla karşı karşıyayız. Bu sayılar sadece haber olan vakalar. İntihar girişimleri ise bu sayıya dahil değil. Girişimde bulunup kurtarılanların sayısı bunun katbekat üzerinde. Acil önlem alınması gereken bir buhran durumu var” dedi. Taşcıer, soru önergeleri ve bilgi edinme başvurularına yanıt alamadıkları için basında çıkan intihar haberlerini tek tek taradıklarını belirtti. Taşcıer “Ocakta 94, şubatta 99 intihar tespit etmiştik. Geçtiğimiz ay 1314 yaşında intihar eden çocuklar olduğunu görmüştük. Maalesef bu ay çok ama çok daha kötü bir tabloyla karşı karşıyayız. Sadece mart ayında 18 yaş ve altındaki 13 çocuk intihar ederek hayatına son vermiş. Dehşete düşüren bir tablo” dedi. Taşcıer, “Martta en çok intihar gerçekleşen il, 12 intihar vakasıyla İstanbul oldu. İstanbul’u 5’er intihar vakasıyla Aydın, Bursa ve Gaziantep takip ediyor” diye konuştu. l ANKARA / Cumhuriyet İcralık olan işçi canına kıydı Adana Şakirpaşa Havalimanı’nda, Türk Hava Yolları iştiraki olan TGS Yer Hizmetleri A.Ş’de rampa işçisi olarak görev yapan Alper Danış’ın borçları sebebiyle intihar ettiği öne sürüldü. İki çocuk babası olan Danış’ın, icralık olduğu, arkadaşlarından 20 bin lira borç istediği öğrenildi. Aynı yerde çalışan bir işçi, dört ayda bir alınan ikramiyelerden vazgeçilmesi için kendilerine zorla belge imzalatıldığını belirterek, “Kısa çalışma ödeneği verilip ikramiyeleri kesilen birçok arkadaşımız borç alarak geçinmek zorunda kaldı. Danış da bu koşullarda intihara sürüklendi” dedi. l Haber Merkezi Koronavirüs tablosunda son beş haftadır zirvede yer alan Samsun’da hastanelerdeki doluluk oranının yüzde 100’ü aştığını belirten Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Samsun Şube Başkanı Aysel Ocak, tedbir çağrısı yaptı. Ocak, kentte 14 günlük kesintisiz kapanma kararı alınması gerektiğini söyledi. Kentte dün havanın güzel olması ise yurttaşların önlemleri gevşetmesine neden oldu. l CEMİL CİĞERİM / SAMSUN TTB: Yanlışta ısrar, sosyal cinayettir Türkiye’de koronavirüs vaka sayıları dün itibarıyla 54 bini aşarken 276 kişi yaşamını yitirdi. Türk Tabipleri Birliği, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Toplumsal düzeyde bulaşıcılık önlenemedi. Bilimin ışığında akılcı bir pandemiyle mücadele olmadı. Algılar üzerinden giden bir savrulmanın ortasındayız. Pandemi hızla yayılırken, toplum her gün artan bedeller ödüyor. Yanlış sağlık politikalarında ısrar, sosyal cinayettir” dedi. l Haber Merkezi Öğretmenlere virüs nöbeti Antalya’nın Kemer ilçesindeki Göynük Fen Lisesi’nde 11 öğrenci koronavirüse yakalandı. Okul pansiyonunda nöbete kalan öğretmenlere ise idare tarafından, karantinaya alınan öğrencilerin yemeklerini vermeleri, ateşlerini ölçmeleri ve yoklama almaları gerektiMemduh Büyükkılıç ğinin söylendiği öne sürüldü. Pozitif çıkan öğrencilerin derslerine giren öğretmenlerin “temaslı” olarak karantinaya BÜYÜKKILIÇ KORONA alınmadığı da öğrenildi. Karantinaya alınmayan ve ailelerini riske attıklarını düşünen bazı öğretAKP Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı menlerin itiraz ettiği ancak durumlarıniçin dün Ankara’ya giden Kayseri Büyük da değişiklik yapılmadığı kaydedildi. Keşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç’a, mer İlçe Milli Eğitim Müdürü Yusuf Tektoplantı öncesi yaptırdığı Covid19 testinin demir, “Pozitif çıkanların ve temaslı pozitif çıktığı bildirildi. Büyükkılıç, bunun üze olanların tamamı pansiyonda ayrı odarine toplantıya katılmadan aracıyla Kayseri’ye larda izole edildi. İzole olan öğrencilerle geri döndü. 24 Mart tarihinde yapılan AKP’nin ilgilenen pansiyondaki belletmen öğret7. Büyük Olağan Kongresi’nde görüntülemenlerimize de tüm koruma ekipmanlanen ve tam da o esnada Kayseri halkına SMS rı sağlandı. Evlerine gitmek istememeile “evden çıkmayın” mesajı atan Büyükkılıç, leri durumunda da pansiyonda kalabileeleştirileri üzerine çekmişti. l Haber Merkezi cekleri söylendi” dedi. l DHA NEDEN BİLİM? Çünkü bilim gelecektir, güçtür, refahtır, meraktır... Prof. Dr. Aziz Sancar Prof. Dr. Nermin Abadan Unat Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil Prof. Dr. Celal Şengör Prof. Dr. Mehmet Öztürk Prof. Dr. Derya Unutmaz Prof. Dr. Mihri Özkan Prof. Dr. Mehmet Özdoğan Prof. Dr. Türker Kılıç Prof. Dr. Önder Ergönül Prof. Dr. Kamil Uğurbil, Dr. Hande Özdinler Dr. Bahar Akıngüç Günver Fahamettin Akıngüç Pandeminin geleceği Özlem Kayım Yıldız Düşünce insanda yoğunlaşmalı Doğan Kuban Çevre ve Türkiye’nin yeri MüŞt Akyos Pandemi beyin hasarlarını nasıl engelleriz? Reyhan Oksay Mutfağın yeni baş rol oyuncusu Aliye Yeşim Yaman Ali Berkol Gözde Kara Dijital yaşam koçu Tanol Türkoğlu Kendilerini genç hissedenler daha uzun yaşıyor! Kan grubumuz kaderimiz mi? Mustafa Çetiner RAFLARDA SİZİ BEKLİYOR. ALDINIZ MI?