07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 3 2 NİSAN 2021 CUMA 40/1 5 0 70/1 8 0 30/1 1 0 150/4 0 160/3 0 110/2 0 70/ 3 0 100/3 0 70/1 8 0 40/1 3 0 40/1 2 0 200/1 0 0 130/6 0 170/1 0 0 130/5 0 80/3 0 210/1 0 0 190/7 0 140/8 0 180/7 0 170/9 0 190/1 3 0 TARİHTE BUGÜN 1948: Yazar Sabahattin Ali, Bulgaristan sınırını geçmeye çalışırken, kılavuzu Ali Ertekin tarafından öldürüldü. 28 Aralık’ta tutuklanan ve cezasında indirime gidilen Ertekin, aynı yıl çıkan af yasasıyla da serSabahattin Ali. best bırakıldı. Randevusunu kaçıran yurttaş öfkesini sağlıkçılara yöneltiyor, günübirlik politikalar yoruyor Aşılama durdu duracak SIBEL BAHÇETEPE İstanbul, Antalya, Adana gibi pek çok kentte aşı randevusu alan ve sağlık kurumuna giden yurttaş, aşı olmadığı için geri dönmek zorunda kalıyor. Sağlık çalışanları, “Randevu sayısına göre yeterli aşı dağıtılamıyor. İstenmeyen olaylar yaşanıyor” diyor. Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Başkanı Dr. Gürsel Özer, “Aşı lojistiğindeki sıkıntılar aile hekimliği çalışanları Dr. ÖZER na maalesef şiddet olarak geri dönmektedir. Lojistikteki planlama hatalarının faturası aile hekimliği çalışanları tarafından ödenmektedir” dedi. Aşı için gelenlerin, dağıtımdaki gecikmeler nedeni ile ASM’lerde beklemek zorunda kaldığını veya aşılarını yaptırmadan geri dönmek ve tekrar randevu almak durumunda kaldıklarını anımsatan Özer, şöyle devam etti: “Günlük aşı dağıtımı uygulamasından vazgeçilerek aşı dağıtımı en az iki günlük ihtiyacı karşılayacak şekilde yapılmalı.” Uz. Dr. Halil Volkan Tekayak (Adana): Aşı lojistiği konusunda maalesef sınıfta kaldık. Gün içinde biten aşılarımız zamanında sağlık merkezlerimize ulaştırılamadı, günlük randevu sayısını kotarmayacağı bilinmesine rağmen az sayıda aşı teslim edildi. Maalesef bizim dışımızdaki ekiplerin iyi planla Dr. TEKAYAK ma yapamayışı randevu alarak bizlere müracaat eden ve yaklaşık bir yıldır aşı olma hayaliyle yaşayan vatandaşla sağlık çalışanlarını karşı karşıya getiriyor. Aşı tedarik sorunu yaşadığımız günlerde istenmeyen sözlü diyaloglar yaşanıyor. Bu bizleri çok üzüyor. Aşılama dün itibarıyla durma noktasına geldi. ” Uz. Ebe Nükte Taşlar (İstanbul): Randevu sayısına göre yeterli aşı dağıtılamıyor. Günlük dağıtım yapıldığı için ertesi günün sabah erken saatlerdeki randevulu hastaları aşı gelene dek beklemek zorunda kalıyor. Yetersiz aşı ol Uz. Ebe TAŞLAR duğunda geri dönen kişilerin tekrar randevu alması gerekiyor ki bu durum gecikmiş aşılamaya neden oluyor. En az iki günlük stok olacak şekilde aşı dağıtılmalı ve her gün dağıtım yapılmalı. Dr. Rıza Yıldırım (Denizli): Aşıların dağıtımında zaman zaman gecikmeler oluyor. Aşıların miktarı artmadıkça sevk zinciri sorunları zor çözülecek gibi duruyor. Dr. YILDIRIM Dr. Hülya Uçak (Antalya): Covid aşılamasına başladığımızdan bu yana ihtiyaç kadar aşı günlük olarak aile sağlığı merkezlerimize ulaştırılıyor. Ancak aşıların öğlene doğru ulaştırılabildiği ASM’lerde sabah randevu alan hastaların bekletilmesi sorun yaşanmasına neden oluyor. Gün içinde kaç aşı yapacağımızı bilemediğimizden, aşıların günlük değil en azından 23 günlük stoklarla dağıtılmasını istiyoruz. Dr. UÇAK Sağlıkçıyı yitirdik Giresun’da çalışan Eczacı Ahmet Hamdi Arsanoğlu, koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Arsanoğlu’nun ailesine ve sağlık camiasına başsağlığı diledi. l Haber Merkezi Koca’ya: İstifa edin Genel Sağlıkİş Başkanı Zekiye Bacaksız, iktidarın salgın yönetimini ideolojik bir bakışla yapmaya çalıştığını belirterek “Sağlık Bakanı’nın özürleri ve utanç içinde dillendirdikleri yeterli değildir. Salgın yönetimini beceremediniz, istifa edin” dedi. l ANKARA/ Cumhuriyet Saygıyla ve minnetle VEDAT ARIK Bir aileden 5 ölüm Elazığ’da aynı aileden Cahit Dündar (74), Naci Dündar (62), Mehmet Hanifi Takak (79), Taliha Dündar (77) ve Necmiye Takak (64) Covid19’a yakalandı. Üç kardeş ve eşleri 20 gün içinde hayatını kaybetti. l İHA BionTech 138 hastanede Alman BionTech aşılarının Türkiye’de hangi hastanelerde yapılacağı belli oldu. Aşılar tüm Türkiye’de toplam 138 hastanede yapılacak ve her ilde aşı olunabilecek. Aşılar İstanbul’da 19, Ankara’da ve İzmir’de 6 hastanede uygulanacak. Randevu için: edevlet, enabız, Alo 182. l ANKARA Tek doz aşı uyarısı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan: “Tek doz aşı yaptıranlar kendilerini aşısız gibi düşünsün. Geçen hafta iki yakınım birinci dozu yaptırmışlardı, ikinci dozu bekliyorlardı. Koronavirüse yakalandılar, birisini kaybettik, biri de yoğun bakımda.” l DHA İstanbul Tabip Odası (İTO) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB), geçen yıl koronavirüs nedeniyle yaşamını yitiren Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu ve sağlık emekçilerini andı. Taşcıoğlu’nun hekim arkadaşları, “İnsanlık tarihinin gördüğü en büyük savaşlardan birini yaşıyoruz. Çok üzüldük, çok yorulduk. Yitirdiğimiz sağlık çalışanlarının önünde saygıyla, minnetle eğiliyoruz” dediler. Çapa Tıp Fakültesi önünde saygı duruşuyla başlayan anmada pandeminin başından beri koronavirüsten hayatını kaybeden doktorların fotoğrafları taşındı. ‘Gerekli adımlar atılmadı’ Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı, “Biz meslektaşlarımızı yitirmeye devam ediyoruz. Neden? Gerekli adımlar atılarak pandemi ile mücadele edilmediği için. 40 bine ulaşan yeni vaka sayısıyla ciddi bir boyuta ulaştık. Kontrolsüz bir normalleşmeyle karşı karşıya kaldık” dedi. İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu adına konuşan Prof. Dr. Rukiye Eker Ömeroğlu ise “Taşcıoğlu’nu yitirdiğimiz 1 Nisan 2020 gününden bugüne 47’si İstanbul’dan olmak üzere 152 hekimi ve 242 sağlık çalışanını, toplamda 394 ekip arkadaşımızı yitirdik. Hükümetin bütün birimleri, siyasal ve etik sorumluluktan kaçmadan bilimsel akıldan uzaklaşmadan ve vicdanını yitirmeden salgınla mücadele etmeli” ifadelerini kullandı. l İSTANBUL/Cumhuriyet Virüse yakalanan AKP yöneticilerinin sayısı hızla artıyor Lebaleb vakaları AKP7. Olağan Büyük Kongresi’nin ardından Erzurum İl Başkanı Mehmet Emin Öz’ün Covid19 testi de pozitif çıktı. Öz’ün sağlık durumunun iyi olduğu ve evinde karantinada olduğu belirtildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, sosyal medya hesabından, iki hafta önce yapılan AKP 7. Olağan Büyük Kongresi’nin ardından koronavirüse yakalanan bazı AKP’lilerin listesini paylaşarak Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya, “Bakın teşkilatınızda birçok kişi pozitif çıkmış belki bir geçmiş olsun demek istersiniz” diye seslenmişti. Adıgüzel’in AKP kongresi sonrasında koronavirüse yakalandığını duyurduğu AKP’li isimler şöyle: “AKP Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker ve eşi, AKP Kütahya Milletvekili Ceyda Erenler ve eşi, Eski AKP Yozgat Milletvekili Abdulkadir Akgül, Ağrı İl Başkanı Halil Özyolcu, AKP Taşlıçay İlçe Belediye Başkanı İsmet Taşdemir, AKP Eleşkirt Gençlik Kolları Başkanı Abdulkadir Dırbo, AKP Bergama İlçe Başkanı Sebahattin Güzel, AKP Balıkesir Gençlik Kolları Başkanı Zahid Bayram, eski Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Bolu İl Genel Meclisi Başkanı Yaşar Yüceer, AKP Bolu Kadın Kolları Başkanı Hicran Çağalı, AKP Bolu İl Başkan Yardımcısı İlker Aktaş, AKP Aybastı İlçe Başkanı Fazlı Eren’in, AKP Tuzla İlçe Başkanı Talha Tayfur, AKP Çivril İlçe Başkanı Halil Ertuğrul.” l Haber Merkezi Gazeteciler eşit şekilde aşılanmalı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu, Sağlık Bakanlığı’nın aldığı kararla gazetecilerin aşılanmasına başlandığını duyurdu. TGC Başkanı Turgay Olcayto, aşılamada eşitlik ilkesinin önemli olduğuna işaret ederek “Öğrendiğimize göre Basın İş Yasası ile çalışan, basın kartı taşıyan gazetecilerden başlayarak tüm gazeteciler aşılanacak. Bu noktada eşitlik ilkesine özen gösterilmesi son derece önemli. Gazeteci olan tüm meslektaşlarımızın aşılanmasının sağlanmasını bekliyoruz” dedi. l Haber Merkezi Koku alma duyusu 80 günde geri dönüyor Koku araştırması, Covid19 geçirenlerde 6 ayın ardından, kokuları farklı algılama olasılığının daha fazla olduğunu ortaya koydu. Akdeniz Üniversitesi’nden Dr. Murat Duyan, koronavirüs atlatan kadınların 72, erkeklerin ise 87 gün sonra koku alma yetilerini tekrar kazandığını, ancak erkeklerin ‘yanık lastik’, kadınların ise ‘çürümüş soğan’ kokusu algıladığını tespit ettiklerini söyledi. l DHA Cumhuriyet ve kadın Yarın 3 Nisan 2021. Bundan 91 yıl önce 3 Nisan 1930 günü “Belediyeler Kanunu” ile kadınlara yerel seçimlere katılma hakkı verilmişti. 5 Aralık 1934 tarihinde ise anayasanın 10. ve 11. maddelerinde yapılan düzenlemeyle 22 yaşını bitiren her Türk kadınına seçme ve 30 yaşını bitiren her kadına milletvekili seçilme hakkı verildi. Türk Kadınlar Birliği 7 Aralık 1934’te düzenlediği büyük bir mitingle bu büyük devrimi kutladı. “Kadınlara seçme ve seçilme hakkı” veren yasa, 8 devrim yasası içinde yer almasa da bu bütünlüğün, atılımın ayrılmaz bir parçasıdır. HHH Değerli okurlar, o sıralar çoğu özgürlüğüne kavuşmamış, sömürge durumunda olan Müslüman ülkeleri bir yana bırakalım, 5 Aralık 1934 tarihinde dünyanın birçok uygar ülkesinde kadınlara henüz seçme ve seçilme hakkı verilmemişti. 1934’ten önce kadınlarına seçme ve seçilme hakkı veren ülkeler: Yeni Zelanda, Avustralya, Finlandiya, Norveç, Danimarka, Sovyetler Birliği, Avusturya, ABD, Birleşik Krallık. Kadınların Türkiye’den sonra seçme ve seçilme hakkına kavuştuğu ülkeler: Fransa (1944), Japonya (1945), İtalya (1946), Çin (1947), İsviçre (1971). HHH Bildiğim kadarıyla, ne 3 Nisan 1930 ne de 5 Aralık 1930 günü, TBMM’de hiçbir milletvekil kadınlara verilen bu hakka “İstemezük!” diye karşı çıkmadı. Gene de TBMM tutanaklarına bakmak gerek! Bugüne kadar hiçbir sağ parti kadınlara oy hakkı verilmesine karşı çıkmadı, bu hakkı geri almak girişiminde bulunmadı. Yasal ve anayasal yetkisi olmamasına karşın İstanbul Sözleşmesi’nden bir “karar” ile çıkan Başyüce Erdoğan’ın, kadınlardan oy hakkının geri alınması için bir “karar” daha imzalamaya cersaret edebileceğini hiç sanmam. Çünkü şimdiye kadar girdiği seçimlerde erkeklerden çok, kadınlardan oy aldı. Kadınlardan oy alır ama onların özgürleşmesi, çağdaşlaşması, aile ve toplum içinde erkekle eşit olmasına kesinlikle razı olamaz. Çünkü istediği düzenin devam etmesi için kadının gözünün açılmasını kesinlikle istemez. Aslında kadınların oy kullanma hakkı İslama aykırı değil mi? HHH Türkler ve Müslümanlar için aile kutsalmış… Ama aile kutsal ise baba çocuklarına ve karısına şiddet kullanamaz, zulüm edemez ve öldüremez. Kızlar okula gönderilmiyorsa, 18 yaşından önce evlendiriliyorsa, evli erkeklere kuma olarak satılıyorsa, eşler ve kız çocuklar türlü nedenlerle öldürülüyorsa, ensestin üstü örtülüyorsa, erkek çocuklara tecavüz ediliyorsa, o aile kutsal mutsal değildir. Dünyanın her ülkesinde aile kendince kutsaldır. Ülkelerin, halkların kutsalları tek bir örnek değildir. Yani dünyanın bütün ülkelerindeki ailelerin, Müslüman Türk taşrasının tutucu vehimlerine katılması beklenemez. Kadınları köle durumuna indirgeyen Osmanlı kafasının yarattığı, doğa kurallarına aykırı, gülünç bir durumdur. HHH İsterseniz, Falih Rıfkı Atay’ın Çankaya’sı (Pozitif Yayınları) aracılığıyla yüz yıl öncesine gidelim: “Osmanlı topluluğunda kadın. Taassuba karşı devletin başlıca tavizi idi. Taassup için ahlâk, ırz, ırz da bilhassa kadın demektir. İstanbul’da kadınların ırzından yalnız kocaları, ana babaları sorumlu değil idiler. Bütün mahalle halkı aile hayatını kontrol ederdi. Sokakta herkes kadın kıyafetine karışmak hakkını kendinde görürdü. Yüzler, eller, kollar ve bacaklar iyice kapanmalı, çarşaflar vücut biçimini hiç sezdirmemeli, peçeler bir süs değil, tam bir örtü olmalı idi. Harp, pahalılık gibi hadiseler olduğu veya idare aleyhine dedikodular arttığı vakit, hemen kadın kılığı günün meselesi haline gelirdi. Kadın erkekle bir arabaya binemezdi. Vapurlarda, tramvaylarda, muhallebici dükkânlarında kadın yerleri perde veya kafesle erkek yerlerinden ayrılmıştı. Mesirelere kadar her yerde harem vardı.” (S.474) HHH 3 Nisan 1930 ve 5 Aralık 1934 tarihlerinde çıkarılan yasalar, kadını bu aşağılık durumdan kurtarıp uygar dünyanın kadınları arasında onurlu bir yere ulaştırmıştır. Kadınlarımızın toplumsal varlıkları ve yerleri “Medeni Kanun” tarafından saptanmıştır. Türk kadınının Medeni Kanun’daki maddelerle saptanmış yeri ve yasal hakları, Kuran ayetleriyle, hadis ve fetvalarla sınava sokulamaz, yok sayılamaz. Böyle bir şeyi yapan kim olursa olsun suç işler. Kadınlarda oy hakkı varsa, onu “kutsal aile”, gelenek ve görenek hapisanesine tıkıp köleleştiremezsiniz. O zaman kadın şöyle demelidir: “Önce benim haklarıma saygı göster ve onları yasayla tanı, sonra benden oy iste!” 13N0 ITSEAMNMUZ PERRŞŞEEMMBBEE 243 BIN 738 40 BIN 806 38 MILYON 821 BIN 795 1424 31 BIN 713 176 20 BIN 817 %3.6 3 MILYON 357 BIN 988 2135 3 MILYON 35 BIN 43
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle