Katalog

6 30 MART 2021 SALI Öztrak, Kanal İstanbul ile Montrö açıklamalarının zamanlamasına dikkat çekti HABER TESADÜF DEĞIL Öztrak, hafta sonunda 1.5 milyar dolarlık işlem yapıldığını hatırlatarak alım satım yapanların 857 milyon lira kazandığına dikkat çekti. Öztrak, “Başkanın görevden alınacağını içeriden bilenler, tek bir günde servetlerine servet kattı” dedi. CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Montrö ve Lozan’ın tartışmaya açılmasının Türkiye’nin toprak bütünlüğünü tartışmaya açmak olduğunu belirterek “Aklınızdan dahi geçirmeyin” dedi. Merkez Bankası başkanının değiştirildiği hafta sonunda BDDK verilerine göre 1.5 milyar dolarlık işlem yapıldığını hatırlatan Öztrak, iktidara, “Bu dövizi alanlar, Merkez Bankası kararını biliyor muydu? Yaklaşık 1.5 milyar doları cuma alıp pazartesi satanlar 857 milyon lira kazandı. Başkanın görevden alınacağını içeriden bilenler, tek bir günde servetlerine servet kattı” dedi. Lüks otomobilde uyuşturucu kullanırken görüntüleri ortaya çıkan AKP’li Kürşat Ayvatoğlu’nun hızlı zenginleşmesine dikkat çeken Öztrak, “Hangi çarkın dişlisi, bu çarkta başka kimler var? Değirmenin suyu nereden geliyor” diye sordu. Öztrak, partisinin MYK toplantısının ardınÖztrak dan özetle şu açıklamaları yaptı: MONTRÖ UYARISI: Kayyım Meclis Başkanı’na göre, Erdoğan’ın tek bir imzasıyla “Montrö’den çekilmek” mümkünmüş. Gerçi sözlerini tevil etmeye çalıştı. Şentop’un sözlerinin hemen ardından yandaş medyada Montrö tartışmasının açılması, ardından “Kanal İstanbul imar planlarının onaylanması” tesadüf değil. Boğazlar’ın siyasi ve hukuki rejimini tartışmaya açmak, 85 yıldır barış gölü olan Karadeniz’in çatışma alanına dönüşmesine kapı aralar. Montrö’yü iptal etmek, bunun bin beterine yol açar. Montrö’yü, Lozan’ı tartışmaya açmak Türkiye’nin toprak bütünlüğünü tartışmaya açmaktır. ‘Değirmenin suyu nereden?’ ZENGINLIĞE NASIL ERIŞTI?: Milyonlarca gencimiz işsiz, geleceksiz. AK Parti’nin büro çalışanının burnu ultra lüks arabalarda pudraşekeriyle dolar. 2014’te Kastamonu Belediyesi’ne kaynakçı kadrosundan giren bu şahıs yedi yılda bu zenginliğe nasıl erişti? Genç bir büro elemanı bunları götürebiliyorsa büronun asıl sahipleri acaba neleri götürüyor? Olayı tüm boyutlarıyla soruşturacak bir savcı var mı? Göreceğiz. Asıl sorulması gereken, bu büro elemanı hangi çarkın dişlisi, bu çarkta başka kimler var? İçişleri Bakanı, “Alacak verecek meselesine bağlı şantaj” diyor. Bu neyin alacağı vereceği? Yetkililerden beklenen, pudraşekeri suyunun nereden geldiğinin açıklanması. LANETLIYORUZ: Tekirdağ’da Atatürk büstlerine, heykellerine planlı, organize saldırılar yapıldı. Bu hain saldırıları lanetliyoruz. Sorumluların bir an evvel yargının önüne çıkarılmasını bekliyoruz. FETÖ DEĞIL, AKP TAKTIĞIYMIŞ (İçişleri Bakanı Soylu’nun, Ayvatoğlu konusuna yönelik, “Görevim itibarıyla birçok mahrem bilgiye sahibim” açıklaması ile milletvekillerine mesaj mı verdi” sorusu üzerine): Bu sözleri açık bir itiraf. İşi gücü bırakmış, milletvekillerini izletip dinletiyor. “FETÖ taktiği” dedikleri meğerse bir AKP taktiğiymiş. Savcıları göreve davet ediyoruz. l ANKARA/Cumhuriyet İYİ PARTI GRUP BAŞKANI TATLIOĞLU: Yolsuzlukla anılacaklar İYİ Parti Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu, lüks bir araçta uyuşturucu kullanırken görüntüleri sosyal medyada yayımlanan ve gözaltına alınan Kürsat Ayvatoğlu’nun mal varlığına ilişkin “Suçun şahsiliği prensibi üzerinden hareketle bir yorum yapmak istemiyoruz. Ama servet sorunu, son 10 yılda Türkiye’de siyasal kirlenme ve artan bir yolsuzluk sorunudur. AK Parti bununla anılacaktır” dedi. Tatlıoğlu, yolsuzluk komisyonu kurularak “siyasetteki yolsuzluk ve zenginleşmenin” araştırılmasını istedi. Tatlıoğlu Tatlıoğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Merkez Bankası’ndaki başkan değişikliğinin, “ekonomiye suikast etkisi yaptığını” söyledi. Türkiye’nin itibarının tahrip edildiğini belirten Tatlıoğlu, “Bizim gibi ekonomilerde temel sorun öngörülebilirliktir, bu güvenle alakalıdır. Sürüklenerek yönetilen bir Türkiye olamaz. Bütün Türkiye, Merkez Bankası’nın yeni başkanından 128 milyar dolarlık döviz rezervi ile ilgili kamuoyu ile bir paylaşım beklemekte” dedi. Doğu Türkistan’a dikkat çeken ve Çin Dışişleri Bakanı’nın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşmesini anımsatan Tatlıoğlu, “Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’dan en azından bir soğuk duruş ve bununla ilgili kamuoyu önünde bir paylaşım beklerdik. Bu nedenle içimizdeki sızının şiddeti artmıştır. Kardeş kanı üzerinden pazarlık olmaz” ifadelerini kullandı. Kaymakama tepki Çerkezköy Kaymakamı Atilla Selami Abban’ın, bacak bacak üstüne atan bir yurttaşa “İndir şu arka ayağını” dediğini anımsatan Tatlıoğlu, “Bir kaymakamın insanımıza maraba davranışı, bakanların parlamenterlere nobran davranışının bir yansımasıdır. Türkiye’de 28 Şubat’ın çok üzerinde yeni bir vesayet anlayışı var. Atanmışların seçilmişler üzerinde bir tahakkümü söz konusu” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet KILIÇDAROĞLU’NDAN KURMAYLARINA TALIMAT: Sonbaharda seçime hazırlanın ERDEM SEVGİ CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) dün Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. Edinilen bilgilere göre kurmayları ile birlikte olası erken seçimi değerlendiren Kılıçdaroğlu, “Sonbahar ya da kışa doğru seçim bekliyorum, olacak gibi” yorumunu yaptı. Kurmaylarından seçim çalışmalarına başlamalarını isteyen Kılıçdaroğlu, “Hazırlanın” talimatını verdi. Kılıçdaroğlu’nun İstanbul Sözleşmesi’nden Cumhurbaşkanlığı kararı ile çıkmaya yönelik ise “Sözleşme fiilen yürürlükte. Bütün hukuk yollarını zorlayacağız. İstanbul Sözleşmesi’nin hukuki kazanımlarından geri gidilmemesi gerekir. Anketlere göre sözleşmeden haberdar olan tüm kesimlerden kadınlar da yüzde 6570 oranında arkasında duruyor. Bütün kadınlar için bunu savunmamız lazım” dediği öğrenildi. Öte yandan CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun ilerleyen günlerde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne bir ziyaret düzenleyeceği öğrenildi. l ANKARA İŞÇILERDEN ‘KOD 29’ TEPKISI AKP’li Bayrampaşa Belediyesi’nin Kod 29 ile işten çıkardığı işçiler, “İşimizi geri istiyoruz” talebiyle belediye önünde basın açıklaması yaptı. İşten çıkartılan İzzettin Akan, Kod 29 uygulamasından işten çıkarmanın “hırsızlık, ahlaksızlık ve yüz kızartıcı suç” olduğunu belirterek, kendilerine bu iftirayı atanlarla yüzleşmeye hazır olduğunu kaydetti. Akın, “Bizim ve ailelerimizin geleceğini karartmaya kimsenin hakkı yok. Asıl ahlaksızlık ve yüz kızartıcı suçu bizi işten çıkaranlar yapıyor” dedi. Bayrampaşa Belediyesi yönetimine seslenen Akın, “Bizlere bu zulmü yapmaya, bizi açlığa, sefalete, ölüme mahkum etmeye hakkınız yoktur. Belediyeler kamu alanıdır ve kimsenin tekelinde değildir, olamaz. Belediyeler halkındır. Dilenmiyor, direniyoruz ve hakkımız olanı istiyoruz” ifadelerini kullandı. Açıklamanın ardından gözyaşlarına hakim olamayan Akın, dizlerin üzerine çöküp, “Evime ekmek götüremiyorum” diyerek, isyan etti. l Haber Merkezi ERDOĞAN, YENI ANAYASANIN ‘BAŞKANLIĞI’ GÜÇLENDIRECEĞINI SÖYLEDI Yine dövizi bozdur çağrısı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yurttaşlara döviz bozdurma çağrısını yineleyerek “Vatandaşlarımıza evlerinde tuttukları altın ve dövizleri ekonomimize kazandırma çağrımı tekrarlıyorum. Bundan rahatsız olanlar var, biliyorum” dedi. Beştepe’deki kabine toplantısının ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Erdoğan şunları söyledi: YENI ANAYASA: Ülkemizin yönetim sistemini değiştirmek için en köklü değişimi gerçekleştirmemize rağmen mevcut anayasada bu arızayı gideremedik. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ülkemize kazandırdığı yetenekleri salgın sürecinde gördük. Hızlı karar alma, etkin şekilde uygulama mekanizmaları ülkemizin pozitif yönde ayrışmasını sağladı. Sistemin tecrübeler neticesinde geliştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Yeni anayasa, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin tahkimi için de bir fırsat olacaktır. Anayasa hazırlama sürecinin mümkün olan uzlaşmayla yürümesi ve 84 milyonu kucaklaması şarttır. Her türlü görüşe ve teklife açığız. GEZI VE 15 TEMMUZ: Gezi olaylarından 15 Temmuz darbe girişimine kadar yaşadığımız her hadisenin gerisinde en önemli hesap, milletimizi parçalayıp birbirine düşürmektir. Sosyal bölücülük oyunu Türkiye’de tutmamıştır, tutmayacaktır. Kendi içlerinde asla uygulamadıkları kriterleri bize dayatanların amacının ülkemizi çağdaş ve müreffeh yola yöneltmek değil, vakit ve enerji kaybettirmek olduğunu iyi biliyoruz. Bu riyakârlığa eyvallah etmeyeceğiz. YATIRIM ÇAĞRISI: Menşeine, rengine, inancına bakmaksızın bir kez daha sesleniyorum: Gelin Türkiye’ye yatırım yapın. Dün ülkemize yatırımlar yapanlar bugün büyüyen pazar ve kazançlarıyla meyvelerini topluyorlar. Türkiye küresel bir merkez haline geliyor. Vatandaşlarımıza evlerinde tuttukları milli servetimiz olan altın ve dövizleri ekonomimize kazandırma çağrımı tekrarlamak istiyorum. Bundan rahatsız olanlar var, biliyorum. Winwin (kazankazan) esasına göre hem ülkeye hem kendilerine kazanmanın yolunu gösteriyorum. l ANKARA/Cumhuriyet KAYBOLAN GÖZLÜK IÇIN 21 YILLIK MEMURUN EVI ARANDI Polisi intihara sürükleyen iftira AKP’li Ayvatoğlu’na ev hapsi kararı Aracında kokain kullandığı görüntülenen, savcılık sorgusunda “pudra şekeriydi” savunması yapan eski AKP Genel Merkez personeli Kürşat Ayvatoğlu, ikinci kez gözaltına alınınca “kokain kullandığını” itiraf etti. Ankaragazetecisi.com’da yer alan habere göre, serbest bırakıldıktan sonra yeniden gözaltına alınan Ayvatoğlu ile birlikte toplam 6 şüpheli dün akşam saatlerinde adliyeye şevk edildi. 3 şüphelinin Ayvatoğlu ile birlikte araçta bulunanlar olduğu, kalan ikisinin ise Ayvatoğlu’na kokaini temin ettikleri belirtildi. İkinci ifadesinde kokain kullandığını itiraf eden Ayvatoğlu’nun uyuşturucu ticareti ile suçlandığı öğrenildi. Ankara 1. Sulh Ceza Hâkimliği, savcılığın tutuklama talebiyle sevk ettiği 6 şüpheliden Kürşat Ayvatoğlu için ev hapsi uygulanmasına, diğer 5 şüphelinin ise serbest bırakılmasına karar verdi. l ANKARA/ Cumhuriyet İzmir’in Çeşme ilçesinde, komiser yardımcısı H.Ö.Y’nin güneş gözlüğünün çalındığı iddiasıyla başlatılan soruşturmada, ifadesi alınan ve evinde arama yapılan 21 yıllık polis memuru İsmail Zeybek (46), intihar etti. Evde yapılan aramada bulunan gözlüğün komiser yardımcısına ait olmadığı ortaya çıktı. Alaçatı Polis Merkezi’nde görevli komiser yardımcısı H.Ö.Y., güneş gözlüğünün kayıp olduğunu iddia ederek güvenlik kameralarını inceletti ve gözlüğünü İsmail Zeybek’in aldığını öne sürerek savcılığa suç duyurusunda bulundu. Savcılık soruşturmayı jandarmaya verdi. Jandarma, polis merkezindeki memurların ifadesini aldı, İsmail Zeybek’in evinde arama yaptı. Aramada, Zeybek’in evinde güneş gözlüğü bulundu. Ancak, komiser yardımcısı H.Ö.Y., gözlüğün kendisine ait olmadığını belirtti. Polis memuru Zeybek, yaşadıklarına ve atılan iftiraya dayanamayarak tabanca ile intihar etti. Emniyet ise soruşturma başlatıldığını açıkladı. Soylu’ya tepki CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, polis memuru Zeybek’in intiharını Meclis’e taşıdı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından yanıtlanması istemiyle olayla ilgili soru önergesi veren Bakan, Soylu’ya “Bir kere de çık, gerçekten gözlerin dola dola ‘Ben bana emanet edilen polisi, jandarmayı koruyamadım, özür dilerim’ diye açıkla. Ve hatta ‘Dağda teröristle mücadele ederken vatan uğruna şehit olan değil, şehrin ortasında devletin binasında amir tahakkümüne dayanamayıp canına kıyan bu vatan evlatlarını hayattan koparanlardan hesap soramadım, soramıyorum’ de ve istifa et” diye seslendi. l İZMİR/Cumhuriyet Anayasalar çarpışması, muhalefet seyredecek mi, yoksa?   Önümüzdeki iki yıllık süre içinde iktidarın torbasında seçim malzemesi olarak kullanacağı çok şey birikmeye başladı, baksanıza Montrö Boğazlar Anlaşması’nın feshi bile piyasaya sürüldü, Katar ile su anlaşması yapıldı, sanırsınız ki Katar’a su verilecek, konu tamamen Kanal İstanbul ile ilgili. Bu çerçevede de Montrö’nun feshi ile Türkiye’nin egemenliğini tamamen tehlikeye atma niyetleri patladı. Fakat Saray’ın gündeme soktuğu şu yeni anayasa konusunu tamamlamam gerekir, çünkü bir de muhalefetin, yani Millet İttifakı’nın “güçlendirilmiş parlamenter sistem” öngören anayasa değişimi önerisi söz konusu. Ortada tehlikeli bir durum var. Sanırım biz Saray’ın anayasa önerisi üzerinde iki yıl boyunca tartışacağız!? Ön aldılar. Muhalefet de bunu mu tartışacak, karşı çıkıp şunu yapmayın şöyle yapın mı, diyecek? Ana ilkelerde uzlaşma var Hayır tabii ki CHP ve İYİ Parti ile AKP’den kopan Gelecek ve DEVA partileri de tek adam sistemini değiştirmek için yeni anayasa çalışmaları yapıyor. Dahası bu çalışmaların tüm ana hatları belli. Hemen hepsinin sistemin ana hatları üzerinde uzlaştığını görüyoruz. Etkisiz ve sembolik bir Cumhurbaşkanlığı. Güçlü bir başbakanlık ve Meclis. Güçler ayrılığı. Yargı sisteminin tamamen yeniden ve bağımsız inşası. Hesap veren bir yönetim ve güçlü denetim. Başbakanın düşürülmesi için yeni başbakan üzerinde Meclis’te fikir birliği.. Kurulması kolay ama düşürülmesi zor hükümet... Tabii hükümetin dışarıdan değil, Meclis içinden kurulması... Bu partiler arasında görüşmeler oldu, ana konularda fikir alışverişi, değiş tokuşu gerçekleşti. Ama ayrıntılar belli değil. Şeytan da oralarda gizli duruyor. Saray’ın anayasası kadük olur Saray’ın “referanduma götüreceğiz” iddiası ile hazırlatıp tartışmaya açacağı anayasa için 360’ı bulması için en az 20 milletvekiline ihtiyacı var. Meclis’te kabulü için en az 60 oy daha (400 oy gerekmekte). Bunlar olanaksız gözüküyor. Yani Saray aslında bir tartışma açarak kendi dışında milletvekillerinin desteğini arayacak! Bu noktada HDP’yi yoklayacak, (eğer Meclis’te HDP’li kalırsa! Bu nedenle Saray aslında milletvekilliklerini düşürme ve HDP’yi kapatma konusunda çok sıkıntılı!) Türk laflarının bir bir ayıklanmaya başlanmasının nedeni de bu. Süreç nasıl ilerleyecek? Muhalefetin tasarladığı yeni anayasanın Meclis’te kabulü, ancak seçimleri en az 400 milletvekili ile kazanmasına bağlı. Seçimleri daha az milletvekili ile kazanırsa onların da önünde referandum seçeneği duracak. Bu sistemle kendi cumhurbaşkanlarını seçecekler. Tek adam yetkili. Üzerinde uzlaşacakları ortak aday üzerinde, seçildiği takdirde, bağlayıcı anlaşmalar göreceğiz. İktidara gelirse muhalefetin de demokrasinin önünü açmak, insan hak ve özgürlüklerindeki tıkanıklıkları gidermek, tek adam rejiminin yarattığı büyük tahribatı onarmak için bir süre tek adam yetkilerini kullanacağı açık. Hızlı yol almak bakımından önemli. Bu sürece yeni anayasa için hazırlıklar eşlik edecek. İki ciddi mesele var Birincisi, muhalefet üzerinde anlaştığı güçlendirilmiş parlamenter sistem konusunda oldukça genişkapsamlı ilkeler bildirgesini hazırlayıp açıklamak zorunda. Hatta Saray’ın yeni anayasa hazırlığından önce. Saflarını sağlam tutması ve geniş bir kampanya ile konuyu tartıştırması son derece önemli. İkinci sorun bundan çok daha önemli: Saray rejimi iktidarı bırakmamak için her türlü yolu deneyecek. Hem önümüzdeki iki yıllık süreçte buna uygun çok sert politikalar sahneye konacak kutuplaştırma için millilik aldatmacaları içeren... Hem de seçim kontrolüne yönelik. Ben çok ciddi sorunlar yaşayacağımızı öngörüyorum. Bunlar üzerinde muhalefetin kendi stratejisini hazırlamak gibi bir düşüncesi var mı? Yoksa başa gelen çekilir, hele bakalım, anlayışı mı yürürlükte olacak? T.C. İstanbul Bilim Üniversitesi’nden almış olduğum 378 no’lu geçici mezuniyet belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. DERYA GÜZEL T.C. İstanbul Bilim Üniversitesi’nden almış olduğum 383 Nol’lu geçici mezuniyet belgemi kaybettim. Hükümsüzdür. TUĞBA SEZER T.C. İstanbul Bilim Üniversitesi’nden almış olduğum öğrenci kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. DENİZ AK