08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 9 18 MART 2021 PERŞEMBE Kâbe fotoğrafının yere serilmesi suçlamasıyla öğrencilerin yargılanmasına başlandı Hâkimden LGBTİ sorusu MHP kongresi: TUĞBA ÖZER Prof. Dr. Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanmasının ardınKURTULUŞ ARI BASIN AÇIKLAMASINA YASAK Duruşma öncesi Boğaziçi Dayanışması’nın çağrısıyla basın açıklaması yapılmak istendaşlarımızı derhal serbest bırakın” çağrısı yapıldı. Ardından üniversitenin öğretim üyeleri adına Milliyetçilik mi, iktidar mı? dan başlayan protestolarda Kâbe fotoğrafının yere serilmesine ilişkin 2’si tutuklu 2’si ev hapsinde olmak üzere toplamda 7 öğrenci dün din referanslı iddianameyle hâkim karşısına çıkarıldılar. 7 öğrencinin “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçundan 3 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın ilk duruşmakin, “Laik bir hukuk devleti alrum. LGBTİ+ bayrağını bir güdi. Açıklama öncesi adliye polis ablukasına alınırken, çok sayıda yurttaşın ve siyasilerin destek verdiği açıklamanın pandemi koşulları gerekçe gösterilerek Kâğıthane Kaymakamlığı’nca yasaklandığı ortaya çıktı. Ancak basın açıklaması yasağa karşın gerçekleştirildi. Açıklamada, “Bu tutuklamalar hukuksuzdur, arkalıştılar. Savcılıkta tutukluluğa yapılan açıklamada ise “Eleştiri ve protesto haktır. Bu haklarını kullanan öğrencilerimize yöneltilen suçlamaları kabul etmiyoruz. Öğrencilerimizin derhal serbest bırakılmasını ve yarın başlayan yeni öğrenim dönemine daha fazla vakit kaybetmeden başlamalarını talep ediyoruz” denildi. değil” dedi. Baş, resmin nereMHP’nin 13. olağan kongresi salgın koşulları altında bugün toplanıyor. Bütün partilerin kongreleri gibi genel başkan tartışması yok. Devlet Bahçeli 9. kez seçilecek. Üst yönetim organlarında yüzde 3540’lık doğal bir değişim olacak. O kadar. MHP kongresinde herhangi bir ideolojik tartışma ya da önerme de gündemde değil. MHP, siyasi tarihimizin geleneksel bir kanadını oluşturuyor. 20. yüzyılın ikinci yarısında “komünizmle mücadelenin” bir unsuru olarak da işlev gördü. 12 Eylül öncesindeki çatışmaların tarafı oldu. 12 Eylül sonrası çok ağır “solsı dün İstanbul 12. Asliye Ce tında yaşıyorsak bu iddiana venlik görevlisi astı. Telefo sevk edilmeden haberi TRT’den de olduğunu bilmediğini söykırımı” yaşanırken, ülkücüler de hapislerden za Mahkemesi’nde görüldü. Tu me anayasaya aykırıdır ve suç numda videosu var, incelenetuklu öğrenciler Doğu Demirtaş tur. İddianame İslam’ın bir yo bilir. O görevliyi teşhis edebiliile Selahattin Can Uğuzeş hak rumuna dayanılarak hazırlan rim” dedi. Hâkimin “LGBTİ ile kında tahliye kararı verildi. mıştır” dedi. ilgin, üyeliğin var mı” sorusu öğrendik. Sergiye gittim ve anlamadığım bir suçtan dolayı 47 gündür tutukluyum. Tutanakta resmi asan dört kişiden biri ollerken hâkim, “Kayıp resim bu muydu” diyerek ayağa kalktı ve dava konusu görseli açtı. Avukatların “Eser bulunmuş mafya uzantılarına kadar darmadağın oldu. Hareketin toplumsal tabanı geniş, kökleri de derin olduğu için Alparslan Türkeş’in ölümünden sonra da devam etti. Sıradan bir lider partisi olmadı. Bahçeli, 90’lı yıllar boİddianame suç Duruşmayı, sanık yakınları ile CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ile Güvenlik görevlisi astı Savunma yapan tutuklu öğrenci Doğu Demirtaş, “Polis bize gaz ve plastik mermiyle saldırdığı için barışçıl bir eylem üzerine ise Demirtaş “Üyeliğim duğumu kabul ettiğim yazıyoryok ama tüm kesimlerden ar du, imzalamadım” dedi. kadaşım var” yanıtını verdi. Selahattin Can Uğuzeş ise “Gelen Kayıp resim çıktı eserler bir seçmeye tabi tutul Ev hapsindeki Senanur Baş madı. 300400 kadar eser geldi. da savunmasında “Sergilenen mu” sorusuna hâkim, “Dosyada” diye cevap verdi. Avukatlar ise eserin dosyada olmadığını, kayıp olarak kayda geçtiğini ifade etti. Baş, “Sergi fikri suç değil” ifadelerini kullanıryunca “gençleri sokaktan çekmek, ellerine silahsopa yerine kitap vermek gerek” davranışını benimsedi. Nisan 1999 seçimleri MHP’yi DSP’nin ardından ikinci parti ve iktidar ortağı yaptı. MHP, DSP’den yedi milletvekili eksikti. Şunu önerdiler: Size birinci parti olacak kadar milletvekili TİP milletvekili Barış Atay, ba yapmak istedik ve eylemi ser Sergiden eve döndüğümde ar eserlerle halkı kin ve düşman ken mahkeme Baş ve Hazar bulalım. Başbakan olun. ğımsız milletvekili Ahmet Şık giyle devam ettirmeye karar da takip etti. Söz alan avukat verdik. Resim anonim bir eser. Levent Pişkin, iddianamenin Hiçbir kesim ve kişiyi aşağıiadesini talep ederek beraat is lamak, kin ve nefrete sevk etkadaşlarım arandığımı söyledi. Vatan Emniyet Müdürlüğü’ne gittim. Resimle ilgili sorular soruldu. Sonra resmi ben ve lığa tahrik etmemiz, hele ki etki alanımızın darlığı ile de mümkün değil. Böyle bir niyet de kasıt da yoktu. Tüm eserler Kolancalı hakkındaki ev hapsi kararını kaldırıldı. Sanıkların duruşmaya gelme zorunluluğunu da kaldıran mahkeme, Kabul etmedi. Temmuz 2002’deki çağrısıyla Türkiye’yi erken seçime sürüklemesi, AKP’nin iktidara gelmesi, MHP’nin baraj altında kalması, çok virajlı siyasi tarihimizin en önemli kırılma noktasıydı. tedi. iddianamede yer alan di mek gibi bir amacım yok. Hiç Doğu’nun astığının yazılı oldu yere konuldu. Özel bir kasıtla duruşmayı 5 Temmuz'a erteHHH ni referanslara da değinen Piş bir suçlamayı kabul etmiyo ğu bir tutanak imzalatmaya ça herhangi bir eser yere konmuş ledi. l İSTANBUL MHP, AKP iktidarından sonra değişik bir seyir izledi. 2007 seçimlerinde, pek çok CHP’li de “MHP barajı geçmeli” tezini işleTCDD’DE İŞÇİYE BASKI AVUKAT ARSLAN’IN ÖLÜMÜ NEDENIYLE YARIN DURUŞMALARA GIRMEYECEKLER di. MHP, Meclis’e girince Abdullah Gül’ün sorunsuz cumhurbaşkanı seçilmesini sağlaSürgüne dı. 2014’te CHP ile hareket etti. Cumhurbaşkanlığı seçiminde ortak aday çıktı. 7 Haziran 2015 seçimlerinden önce saatlerini AKP’nin “17.25” yolsuzluğuna ayartepkiye layan Bahçeli, seçimden sonra AKP ile hareket etti. 1 Kasım 2015 seçimlerini izleyen süreçte AKP ile iktidar ortaklığı yaptı. 2018’de ortaklığın adı kondu; Cumhur İtsürgün tifakı. Geldik bugüne... Ankara’da kabul gören sayı şu: Son birkaç yılda devletin bekçiden poliİzmir’de TCDD 3. Bölge Müdürlüğü’nde görevli olan 47 se, güvenlik kadrolarına 30 bin kadar MHP kökenli yerleştirildi. yaşındaki Serdar Urun, KESK’e bağlı Birleşik Taşımacılık İşçileri Sendikası (BTS) üyesi işçilerin sürgün edilmesine tepki olarak attığı tweet’ler yüzünden Görev yaptığı İzmir Basmane Gar’a en uzak istasyon olan İran sınır kapısındaki Van İstanbul Çağlayan Adliyesi'nde bir grup avukat, Ersin Arslan’ın öldürülmesine alkışlı tepki gösterip saygı duruşunda bulundu. Avukatlardan boykot Sayıyı biraz indiren, biraz çıkaran var. Özellikle 15 Temmuz sonrasında AKP’nin FETÖ’cülerin yerine koyabileceği başka kadro yoktu; ya MHP’li ya da AKP suyuna batırılıp çıkarılmış FETÖ’cü! AKP ile MHP’nin Cumhur İttifakı ortaklığının ideolojik bir temelinin olmadığı en son “Andımız”la ortaya çıktı. İki partinin ortak Kapıköy’e sürüldü. bir “andı” yok! Aynı zamanda BTS Basmane Gar İşyeri Temsilcisi olan Urun, sürgünlere karşı sendika kararı ile sosyal medya eylemi gerçekleştirdiklerini anlatırken, “BTS üyesi 4 arkadaşımız İzmir’den farklı illere sürüldü. Sendika olarak bu sürgünlere karşı İzmir’de haftalardır oturma eylemi yapıyoruz. Sadece, ‘Sürgün insanlık suçudur’ diye Haziran 2020’de birkaç tweet attım. 9 Mart tarihinde sürgün kararı iletildi. Aynı gün içerisinde Basmane’deki görev ilişiğim kesildi. 23 Mart’ta yeni görev yerimde işbaşı yapmam gerekiyor. Ne yapacağımı bilmiyorum” dedi. Görev yaptığı İzmir Basmane Urun, “Bizi şimdi de demiryolları lojmanlarından çıkarıyorlar. Kolluk kuvvetleri ile lojmanlardan çıkarılacağımızı bildirdiler. Üstelik bunu hukuki süreç devam ederken yapıyorlar. Bu sürgün kararını mahkemeye taşıyacağım” dedi. 8 işçi sürgün edildi BTS İzmir üyelerinden şube sekreteri Muhdi Seyhan Kars’a; Kadın Sekreteri Nurhan Karadağ, işyeri temsilcilerinden Ünal Karadağ ile Bülent Çuhadar 6 Mart’ta Malatya’ya sürülmüştü. Kocaeli’nin Gebze ilçesinde görevi gereği gittiği haciz yerinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden 27 yaşındaki İstanbul Barosu üyesi avukat Ersin Arslan’ın ölümüne tüm barolardan tepki geldi. Dün eşzamanlı olarak il il ortak basın açıklaması yapan barolar, avukatlara saldırıları durdurma konusunda farkındalık yaratmak Arslan için aldıkları kararları açıkladılar. Barolar, 19 Mart Cuma günü avukatların duruşmalara mazeret sunarak girmeyeceklerini belirttiler. Hak kaybının yaşanma ihtimali olan dosyalara ise avukatların cüppelerine taktıkları siyah kurdele ile katılacakları kaydedildi. Toprağa verildi Kocaeli’nde hacze gittiği ev sahibi tarafından silahla vurularak öldürülen avukat Ersin Arslan, dün son yolculuğuna uğurBAROLAR: HEDEF OLMAK İSTEMİYORUZ Ankara Barosu avukatları, Arslan’ın öldürülmesini protesto etmek için Ankara Adliyesi önünde buluştu. Avukatlar adliyenin önünde baronun adının yazılı olduğu bir pankart açtı. Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan, 80 ilin baro başkanının ortak hazırladığı açıklamayı okudu. Avukatların pandemi döneminde zoruluklarla karşılaştığını belirten Sağkan, “Avukatlar, geçim sıkıntılarının pandemi süreci ile kemikleştiği bir ekonomik düzenin giderek cinnete yaklaşan sosyal yapısının önüne adeta günah keçisi olarak atılmakta, senelerdir sistemli politikalarla itibarı zedelenen meslekleri üzerinden müvekOrtak açıklamayı Sağkan okudu. killeriyle özdeşleştirilmektedir. Bu durum sistemli eylem ve söylemlerle adeta meşrulaştırılmaktadır” dedi. Yaşanan cinayetlerin avukat düşmanı politikalarla ilişkili olduğunu söyleyen Sağkan, “Yaşanan her trajedide dile getirdiğimiz toplumsal cinnet halinin avukata yönelmiş bu biçimi, araç ve yöntem değiştirerek gittikçe vahşileşmektedir. Görev şehidi meslektaşımıza her gün bir başka meslektaşımızın eklenmemesi; avukatlar bu cinnet haline karşı korunduğu için değil cinnetin sınırında olanlar canımızı alma girişiminde ‘henüz’ bulunmadıkları içindir” ifadelerini kullandı. Hedef olmak istemediklerini vurgulayan Sağkan, “Bu sebeple, Ankara Barosu Yönetim Kurulu tarafından, 19 Mart Cuma günü duruşma boykotu kararı alınmıştır. Tüm meslektaşlarımızı tutuklu ve acil işler dışında baro başkanlığımızın aldığı karar doğrultusunda yaşam hakkımızı savunmak için duruşmalarına mazeret vermeye davet ediyoruz” diye konuştu. l ANKARA/ Cumhuriyet landı. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu’nun katıldığı cenaze töreninin ardından Arslan, Sancaktepe Yenidoğan Mezarlığı’nda toprağa verildi. Arslan’ın aile dostu olan Enver Tabakoğlu, “Çantadan dosyasını çıkarırken, iki el ateş etmiş. Haziran ayında düğünü olacaktı. Direkt avukat beye ateş ediyor. ‘Ben zaten öldüm, seni de yaşatmayacağım’ demiş. Arkadaşlarına da ‘Memursunuz, sizlere dokunmayacağım’ demiş” diye konuştu. Zanlı, dün tutuklandı. l İSTANBUL/Cumhuriyet AKP, “Türkçülüğü ırkçılık, laikliği dinsizlik” denklemine oturtarak Türkiye’nin laik, demokratik, sosyal, üniter bir hukuk devleti olma temellerini oyuyor. MHP de bu gidişin ortağı. MHP, “iktidarın kârına ortağız, zararına karışmayız” siyaseti izlemeye çalışsa da gerçek şu: AKP’yi iktidarda tutan güç MHP! Bugün siyasetçilere, gazetecilere bir saldırı olduğunda bunu kınamayan bir MHP var! HHH Eylül 2020’de Cumhuriyet’te “Milliyetçilik Nereye” başlıklı bir yazı dizisi yayımlamıştık. Milliyetçilik siyasetinin içinden gelen, Türkçülük ideolojisine ömrünü vermiş pek çok kişi, MHP’nin temsil gücünü büyük ölçüde yitirdiği düşüncesindeydi. Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, “Siyasal taban geniş, entelektüel birikim zayıf” diyordu. Türk Ocağı Genel Başkanı Prof. Mehmet Öz “Elde kılıç, fütuhat... Bu çağın işi değil” görüşündeydi.. Türkçülük ideolojisinin önde gelen isimlerinden Nihal Atsız’ın oğlu Yağmur Atsız, 1991 sonrası Orta Asya ile ilişkilerin sağlıklı bir zeminde gelişmesi için çalmadık kapı bırakmadığını söylüyor ekliyordu: “Baht utansın!” Ortak cümlelerden biri şuydu: “Düşünsel heyecan kayboldu!” Bugünkü kongreden Cumhur İttifakı’na sıkı sıkıya bağlılık çıkacak ama görünür gelecekte MHP’nin içindeki ve dışındaki sessiz kadrolarda ikilem şu: Ne pahasına olursa olsun iktidarda kalmak mı Soğuk Savaş kirlerinden arınmış, birleştirici bir milliyetçilik zemininde yürümek mi? 4 işçinin sürgün kararından sonra BTS İzmir Şubesi oturma eyleİFADELER HENDEK’TE FACİANIN NASIL MEYDANA GELDİĞİNİ ORTAYA KOYDU İBB BAŞKANI, ORDU VALISI’NE HAKARET ETTIĞI IDDIASIYLA YARGILANIYORDU mi başlatırken, 9 Mart’ta ise SerAdım adım ölüme İmamoğlu’na 7 bin darUrun’unyanısıra3isimdaha başka yerlere gönderildi. l ANKA ENVER AYSEVER’E GÖZALTI Gazetemiz yazarı Enver Aysever, sosyal medyada paylaşsürüklenmişler 80 TL para cezası tığı bir karikatür nedeniyle ifade için gittiği Emniyet’te gözaltına alındı. Sağlık kontrolleri için hastaneye sevk edilen Aysever daha sonra Anadolu Adliyesi’ne getirildi. Avukatı Özge Demir, Aysever hakkında “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasında bulunulduğunu, bununla ilgili olarak ifadesini almak üzere bir yakalama kararı olduğunu Sakarya’nın Hendek ilçesinde, 7 işçinin hayatını kaybettiği, 128 kişinin yaralandığı havai fişek fabrikasındaki patlamaya ilişkin açılan davada duruşma dün de sürdü. Müştekilerin dinlendiği duruşmada anlatılanlar, fabrikada iş güvenliği açısından önlem alınmadığını ve işçilerin ölüme adım duruşmaya müşteki olarak katılan fabrika işçisi Ümmiye Karaman, “Bir cisimle kafam yarıldı. Çalışma şartları çok kötüydü. Çok fazla baskı vardı. Sevkıyat olacağı son bir hafta Yaşar C., 34 saat başımızda bekliyordu. 910 gibi gelip öğlene kadar yanımızda duruyordu. İnsanlar çalışırken devamlı elleribenim şikâyet etmem ne işe yarar?” cevabını verdi. Bir diğer müşteki Yeliz Şahin de beyanında, “Bir kez daha o fabrikaya bir insan girsin istemiyorum. Bomba bile yapılabilecek bir yerde çalışıyormuşum. İşe girerken söyleseler çalışmazdım orada. Şikâyetçiyim” ifadelerini kullandı. CEMİL CİĞERİM İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, eski Ordu Valisi Seddar Yavuz’a hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davanın karar duruşması dün görüldü. Mahkeme, İmamoğlu’na 7 bin 80 lira para cezası verdi. Ordu 4. Yavaş: Her şey çok güzel olacak Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, para cezasına çarptırılan Ekrem İmamoğlu’na destek verdi. Sosyal medya hesabından İmamoğlu’nun kararla ilgili paylaşımını alıntılayan Yavaş, “Başkanım, bir hukukçu olarak, adalete olan inanç ve bağlılığımla er ya da geç eşit işleyen bir hukuk sisteminin üstün geleceğine inanıyorum. Adalet terazisinin eşit tartacağı yarınlara, bu inancı yüreğinde taşıyanlarla beraber ulaşacağız. Her şey çok güzel olacak” dedi. l ANKARA öğrendiklerini belirtti. Aysever, ifadesinin alınmasının ardından yaklaşık 4 saat sonra serbest bırakıldı. Aysever, “Önce itibar suikastı yapıp daha sonra bir yerden düğmeye basılıyor. Bağlantılı olduğunu düşünüyorum. Ben bugün ifade vermeye gitmesem yarın sabah evimi basıp gözaltına alacaklardı” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet adım nasıl sürüklendiğini gözler önüne serdi. Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Ferizli ilçesinde yeni inşa edilen cezaevi kampusundaki salonda görülen duruşmada davaya müşteki olarak katılan 22 fabrika işçisinin beyanları dinlendi. Patlama anında fabrikada volkan bölümünde çalıştığını söyleyen ve ne bakıyor, devamlı sayı çıkarmamızı istiyorlardı. Yaşar C. ‘fabrikanın kurumsal olduğunu’ söylüyor ama kurumsallık adına hiçbir şey yoktu” dedi. Karaman, sanık Ali Rıza Ergenç C’nin avukatının, çalışma şartlarını bir yere şikâyet edip etmediği sorusuna, “Ustabaşılarıma söylemem, zaten şikâyettir. Onlar bir şey yapamıyorsa ‘Biz uyardık’ Patlama anında fabrikada çalışan müşteki Aynur Sürer ise beyanında, “Patlayıcı maddeler dışarıya güneşe serildi. Biz patlama olacağını söyledik. ‘İsteyen çalışsın, istemeyen çıksın gitsin’ dediler. Sonrasında da patlama oldu. Şikâyetçiyim” diye konuştu. l İSTANBUL Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada İmamoğlu’nun avukatları müvekkilinin, beraatını istedi. Kararını açıklayan mahkeme, İmamoğlu’na, “Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı gıyabında alenen hakaret” suçundan 354 gün karşılığı 7 bin 80 lira adli para cezası verdi. CHP Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun ve Muharrem Erkek, dava sonrası adliye binası önünde açıklama yaptı. Torun “Bu yargılama iki kez hezimete uğramanın intikamıdır. Yargılanan halkın hür iradesidir” dedi. Erkek ise “Önce İstanbul’u kaybettiler şimdi ise dengelerini. İmamoğlu davasının hukuki bir tarafı yok. Olsa olsa siyasi intikamdır” diye konuştu. İmamoğlu da sosyal medya hesabından karara tepki göstererek “Tanıklarımız dinlenmedi, sunduğumuz bilirkişi raporları dikkate alınmadı, hukuk ilkeleri ve içtihatlar hiçe sayıldı. Bağımsız yargının nasıl büyük bir ihtiyaç olduğu gerçeğini sanık olarak görüp yaşamak sırası bugün bendeydi. Hepsi geçer, adalet ve hukuk er geç üstün gelir” dedi. l ORDU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle