Katalog

HABER 5 9 ŞUBAT 2021 SALI KILIÇDAROĞLU: DAHA ÖNCE DE PARTİ KURANLAR OLDU ERDEM SEVGİ CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) dün genel başkan Kılıçdaroğlu başkanlığında basına kapalı olarak toplandı. Edinilen bilgilere göre Muharrem İnce’nin CHP’den istifa ederken kullandığı ifadelerin gündeme geldiği toplantıda Kılçdaroğlu’nun, “Herhangi bir yorumda bulunmayacağız. Bu, CHP’den ilk istifa değil. Daha önce de ayrılıp parti kuranlar oldu. Demokraside bunlar olabilir. Biz, vatandaşın gündemi olan ekonomik sorunlarla ilgilenmeye devam edeceğiz” dediği öğrenildi. Törene katılmayacak Öte yandan Anayasa Mahkemesi üyeliğine atanan İrfan Fidan’ın yemin törenine CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun davet edildiği öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun bugün düzenlenecek yemin törenine katılmayacağı belirtildi. Kılıçdaroğlu, Fidan’ın iddianamelerinde intihal yaptığını kaydederek “Bilgi hırsızlığı yapan bir insanın Anayasa Mahkemesi’nde ne işi var? Eğer onur varsa, şeref varsa, o görevden derhal istifa eder” demişti. Öztrak’tan İnce’nin istifası ve Erdoğan’ın ‘CHP parçalanıyor’ sözlerine yanıt: Rüzgâr kayadan ne alır? CHP Sözcüsü Faik Öztrak, CHP’nin asırlık bir çınar olduğunu belirterek “CHP, Kurtuluş Savaşı meydanlarında kurulmuştur. 1919’da, 1923’te neredeyse bugün de oradadır. Sayın Muharrem İnce’nin cumhurbaşkanı adayı olduğu 2018’de CHP neredeyse 2021’de de aynı yerdedir” dedi.Öztrak, partisinin MYK toplantısı sürerken gazetecilerin karşısına çıktı. Öztrak, özetle şunları söyledi: Mafyatik referans mektubu: Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan siyasi kayyımı; öğrenciler, öğretim üyeleri, üniversite emekçileri, toplumun vicdanı istemiyor. Ama Erdoğan yanlıştan dönmek yerine, yeni yanlışlara imza atıyor. İstenmeyen siyasi kayyıma “yönetim kurulu” ve “senato” oluşturmak için Boğaziçi Üniversitesi’ne “gecekondu fakülteler” kuruyor. Suç örgütü liderlerinden “referans mektubu” alıyor. Kayyıma yeraltı dünyasından destek topluyor. Hal böyle olunca insan ister istemez düşünmeden edemiyor, “yoksa Boğaziçi’nde de bir kupon arazi işi mi var” diye. Erdoğan anlayamaz: Sayın Ayşe Buğra, bu ülkenin yetiştirdiği çok önemli iktisatçılardandır. Ama kadını, sadece bir eşe ve anneye indiren bu zihniyet, Sayın Ayşe Buğra’nın yaptıklarını ve başarılarını da elbette anlayamaz. BAHÇELİ’YE İSKİLİPLİ ATIF ANMASI SORUSU: Artık aynı safta mısınız? İHANET EDEMEZSINIZ: Din adamı kisvesine bürünmüş bir bezirgân için AK Partili bazı vekiller ve bu devletin valisi bir anma programı düzenledi. AK Partili vekil hızını alamadı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten hesap sormaya kalktı. Bu yapılan sıradan bir gaflet değildir. İnsan ekmeğini yediği devletine ve onun kurucusuna bu şekilde ihanet edemez. Siz kim, Atatürk’ten, cumhuriyetten hesap sormak kim? Herkes haddini bilsin. BAHÇELI SÖYLEMEDIKLERINDEN SORUMLU: Ne oldu Sayın Bahçeli? Ortağınızla beraber Saraylı olunca Türk milletinin ebedi Başbuğuna, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e yapılan saldırılar, hakaretler artık sineye mi çekiliyor? İngiliz ve Fransız işgalcilere övgüler düzen, “Yunan ordusu halife ordusu sayılır” diyerek Kuvayı Milliye’ye olmadık hakaretler edenlerle artık aynı safta mısınız? Bu edepsizliğe sessiz kalınırsa Cumhur İttifakı, Cumhuriyet düşmanlarının da ittifakı olur. Bugün herkes yaptıkları kadar yapmadıklarıyla da söyledikleri kadar söylemedikleriyle de tarih ve millet önünde mesuldür. Masaya oturan tek lider Erdoğan: Yer Davos, masanın bir tarafında Soros, diğer tarafında Erdoğan. Bu memlekette Soros ile aynı yemek masasına oturan tek parti lideri Erdoğan’dır. Davos toplantılarında Soros’a dönüp “Türkiye’nin açık toplumu biziz. Bizi destekleyin” diyen de Erdoğan’dır. Erdoğan bir Soros’çu arıyorsa Sarayı’nın altın varaklı aynalarına bakacak. İktidara gelmek için Soros’tan medet uman Erdoğan, şimdi çıkmış insanları Sorosçu olmakla itham ediyor. Ayıptır, yazıktır, günahtır. Rejim, 2.5 yılda iflas etti: “Türkiye’yi uçuracak” dediğiniz bu ucube rejim 2.5 yılda iflas etti. Yüzde 50+1 tehlikeye girdi. Şimdi küçük ortaklarıyla beraber “Şahsım rejimi Anayasaya uymadı. Anayasayı şahsım rejimine uyduralım” der oldular. Ne zaman anlayacaksınız, “bu ucube şahsım rejimi” milletimize uymadı. Milletimizin cebini yaktı, tenceresini boşalttı. Bu ucube şahsım rejimine göre anayasa tartışmak abesle iştigaldir. Milletin vaktini çalmaktır. CHP asırlık çınar (Muharrem İnce’nin “CHP tabela partisidir” açıklaması üzerine): CHP asırlık bir çınardır. Bu partinin gerçek evladı olduğunu iddia edenlerin Cumhur İttifakı ağzıyla partiden ayrılmalarını doğru bulmuyoruz. CHP, Kurtuluş Savaşı meydanlarında kurulmuştur. CHP, 1919’da 1923’te neredeyse bugün de oradadır. Bu açıklamayı yapan Sayın İnce’nin cumhurbaşkanı adayı olduğu 2018’de CHP neredeyse 2021’de de aynı yerdedir. Nokta. (İnce’nin istifası ulaştı mı sorusu üzerine) İstifa cumhuriyet savcılığı tarafından eDevletten yapıldığında ulaşır gelir. Zaten istifada sözlü beyan esastır. (Erdoğan’ın “CHP parçalanmaya başladı” sözleri üzerine) Aç tavuk kendini darı ambarında sanırmış. Sel gider kum kalır. Rüzgâr kayadan ne alır? Milletin tahammülü kalmadı (‘Enis Berberoğlu hakkındaki “yeniden yargılama” kararı üzerine) 14. Ağır Ceza Mahkemesi kararını verdi. Tabii, AYM’nin ikinci uyarısından sonra. Bu bizim içimizi acıtıyor. Bu karar da UYAP’ta yayımlandı. Mahkeme kararının bir an önce Adalet Bakanlığı’na gelmesini, Bakanlığın da saniye kaybetmeden bunu TBMM’ye göndermesi gerekir. TBMM başkanı da ilk oturumda bu kararı okutarak arkadaşımızın gasp edilen hakkının iadesini sağlamalıdır. Milletin kendi iradesinin gasp edilemesine daha fazla tahammülü kalmamıştır. l ANKARA/Cumhuriyet Babacan ve Davutoğlu’nun gündeminde ‘güçlendirilmiş parlamenter sistem’ vardı Temaslarımızı artıracağız DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nu partisinin genel merkezinde ziyaret etti. Görüşmeden sonra basın toplantısı düzenleyen iki lider, güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüş için birlikte çalışacaklarını söyledi. Son dönemde artan siyasi parti ziyaretlerine değinen Davutoğlu, “Kriz dönemlerinde siyasi parti temaslarının artmış olması bir zenginliktir. Bu dönemde tüm siyasi partiler birbirlerine ziyarette bulunurken iki parti hâlâ birbirlerinden başka bir partiyle görüşmüyor” dedi. Parlamenter sistemi konuştuklarını aktaran Davutoğlu, “Biz parti olarak Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini eleştirmekle yetinmemiş, bu konuda bir çalışma yapmıştık. Görüşmede ana gündem maddemiz güçlendirilmiş parlamenter önerimizdi. DEVA Partisi de aynı perspektifte görüşlerini bize bildirdiler. Bütün alanlarda DEVA Partisi ile görüşmelerimiz, temaslarımız artacak. Bundan sonra yakınen çalışacağız” dedi. Babacan da “Gelecek Partisi’nin sistem değişikliğiyle ilgili detaylı ve güzel bir çalışması var. Bizim de uzun zamandır üzerinde çalıştığımız bir çalışma var. Heyetlerimiz ile bu çalışmalar üzerinde istişare etme karar verdik. Anayasanın sistem değişikliğiyle ilgili maddeleri üzerinde bir değişiklik çalışması yapıyoruz” ifadelerini kullandı. Bir soru üzerine Bülent Arınç’ın “Dünün mücahitleri daha sonra müteahhit oldu” sözlerini değerlendiren Davutoğlu, “Sayın Arınç’ın açıklaması doğru bir tasvir. Bizim neden iktidarın içinde olmadığımızın cevabı Sayın Arınç’ın tespitinde gizli. Hani müteahhit diyor ya Sayın Arınç, bizim ayrılma sürecimizde trol çetelerin saldırmasının bir sebebi, o imar baronlarını rahatsız etmemizdir” ifadelerini kullandı. Davutoğlu çarşamba günü Türkiye’de siyasi yozlaşmaların nasıl olduğunu açılayacaklarını duyurdu. l ANKARA/ Cumhuriyet Davutoğlu, Babacan’ı Gelecek Partisi Genel Merkezi’nde kabul etti. ADALET BAKANI ABDULHAMİT GÜL Yeni anayasa için ‘1921’ vurgusu Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Antep’e “Gazi” unvanı verilişinin 100. yıldönümü dolayısıyla Birinci Meclis binasında düzenlenen anma programına katıldı. Gül, burada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya attığı yeni anayasa tartışmaları konusunda konuştu. Gül, Kurtuluş Savaşı sürerken Birinci Meclis binasında tam 100 yıl önce 1921 Anayasası’nın kabul edildiğini kaydederek, “1921 Anayasası, Türkiye’de yaşayan herkesin, her düşüncenin, her inancın, her anlayışın yansıdığı bir toplumsal sözleşme metnidir. Yine aynı anlayışla, 100 yıl sonra aynı ruhla bunun yine gerçekleşeceğine, 83 milyonu kuşatan, insan onurunu koruyan, hak ve özgürlükleri teminat altına alan yeni anayasanın yapılacağına olan inancımız tamdır” dedi. AKP, başkanlık sistemini getiren 2017’deki anayasa değişikliği tartışılırken o dönem de 1921 Anayasası’nı örnek aldıklarını öne sürmüş, HDP de geçen günlerde parlamenter sisteme dönüş için 1921 Anayasası’nın model alınabileceği görüşünü dile getirmişti. l ANKARA/Cumhuriyet Demirtaş, EMEP lideri Akdeniz’e yazdığı mektupta gelecek seçimlerle ilgili konuştu: Amaçları muhalefeti bölüp kazanmak Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz’e mektup göndererek gelecek seçimlerde yaşanabilecek olaylara dikkat çekti. İktidarın muhalefeti bölmek için hazırlık yaptığını ve hile ile seçim kazanmak istediğini belirten Demirtaş, “Eğer 16 Nisan 2017 ve 24 Haziran 2018 seçimlerinde bizler dışarıda olsaydık hem referandumun hem de seçimlerin sonucu muhalefet lehine olurdu. Şimdi gerek benim gerekse HDP’nin kriminalize edilmesinin nedeni, önümüzdeki seçimlerde muhalefeti bölmek ve bir kez daha yargıya müdahale ederek seçimleri hileli şekilde kazanabilmektir” dedi. Meclis’e sunulan araştırma önergelerinin AKP ve MHP oyları ile reddedildiğini anımsatan Demirtaş, “Hiçbir canın diğerinden üstünlüğü yoktur. Yitirilen her can bizimdir. 68 Ekim Kobani provokasyonlarının ardında yatan gerçeklerin objektif olarak araştırılmasını en çok biz talep ettik. Son 6 yılda Meclis’e sunduğumuz araştırma önergeleri AKPMHP oylarıyla reddedildi” diye konuştu. Hakkında açılan soruşturma ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına da değinen Demirtaş, “Bizi bu defa hızla ve sözde bir yargılamayla hükümlü konuma getirmeye çalışıyorlar. Bizler suçsuz olduğumuzu biliyor, adil bir yargı karşısında gerek mahkemeler gerekse kamuoyu huzurunda gerçeklerin tam olarak açığa çıkacağına tereddütsüz bir şekilde inanıyoruz” ifadelerini kullandı. l İç Politika SİYASET KULİSİ AKP İSTANBUL İL BAŞKANLIĞI Bayram Şenocak veda mı ediyor? AKP’de kongre süreci sürerken İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak’ın istifa ettiği ileri sürüldü. AKP kulislerinde konuşulanlara göre Şenocak’ın önceki gün genel merkeze istifasını ilettiği ve genel merkezden yeniden aday gösterilmek için işaret beklediği belirtildi. Şenocak’ın istifasının kongre süreci öncesinde rutin bir durum olduğunu söyleyen AKP’li kaynak, “Kongre öncesi istifa süreci partide normal işleyiş olarak kabul ediliyor. Bayram Bey yeniden aday olmayı bekliyor. Ancak gerek İstanbul seçimlerinin kaybedilmesi gerekse CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na yanıt vermemesi nedeniyle yeniden aday gösterilmeyecek” dedi. AKP’li kaynak, yeni il başkanının eski AKP’li bir belediye başkanı olduğunu ve örgütün arkasında duracağına inanıldığını söyledi. ALTINOK, CUMHURİYET’E SALDIRDI Yandaşın akıl tutulması ve yalakalık! Gazetemizin internet sitesinde geçen hafta sonu yer alan ve OdaTV’nin kaynak gösterildiği “ABD, Boğaziçi Üniversitesi’ne el koyabilir!” başlıklı haberin ardından Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok dünkü köşe yazısında gazetemizi hedef alan ifadelere yer veriyor. Altınok, Can Dündar dönemini referans göstererek “gazetenin ABD güdümünde” yayın yaptığını ileri sürüyor. Altınok’un yazısındaki maddi hatalara değinmeye gerek yok. Melih Altınok yukarıdakilerin gözüne girmek için bilgiden yoksun, tutarsız noktalara dayanarak yazısını kaleme alıyor. Cumhuriyet gazetesi Can Dündar’ın trol gazeteciliğinden 7 Eylül 2018’de kurtulmuştur. Melih Altınok’un geçmişi ve birikimi Cumhuriyet’e saldırmaya yeterli değildir. Cumhuriyet’in terör örgütlerine karşı tavrı keskindir. Terör örgütleri FETÖ, PKK ile ilgili yayınları ortadadır. Cumhuriyet’i Amerikancılıkla suçlamak ise kelimenin tam anlamıyla bir akıl tutulmasıdır!.. Gerek Altınok gerek gazetesi gerekse iktidar kanadı Amerikancı arıyorsa dönüp geriye bakmalı ve yaptıklarını sorgulamalı. Melih Altınok dünkü Cumhuriyet’i gördü mü? Böyle bir yazıyı kim yazabilir? Böyle bir antiemperyalist duruşu kim gösterebilir? Melih Altınok gazetemizin antiemperyalist çizgisini öğrenmek istiyorsa dün gazetemizde Olayların Ardındaki Gerçek sütununda “Stratejik Ortağa Stratejik Sorular” başlığıyla yayımlanan yazıyı baştan sona okumalıdır. Acaba bugün kaç gazete bu şekilde ABD yönetimine bu soruları yöneltebilir, ABD yönetimini bu derece stratejik olarak sıkıştırabilir!.. BAŞKENTTE ZİYARET ÜSTÜNE ZİYARET Muhalefette görüşme TRAFIĞI HIZLANDI Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hafta başında “yeni anayasa” tartışmasını başlatmasının ardından başkentte parti liderleri arasında hızlanan ziyaret trafiğinin ardından yapılan açıklamalarla hem iktidar hem de muhalefet gündemlerini ortaya koydu. İktidarın Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini güçlendirme yönünde adım atma arayışında olduğu, muhalefet cephesinin ise kamuoyu araştırmalarında da yurttaştan destek bulan güçlendirilmiş parlamenter sistem etrafında toplandığı görülüyor. Geçen hafta boyunca gerçekleşen muhalefet partileri arasındaki görüşmelerde güçlendirilmiş parlamenter sistem vurgusu yapıldı. Edinilen bilgiye göre CHP yönetiminin dile getirdiği, “Türkiye’deki sorunların nedeni Saray iktidarı. Bu iktidarın değişmesi gerekiyor. Sorunların çözümü için de yönetim biçimi ‘güçlendirilmiş parlamenter sistem’ olmalı. Bu sürecin toplumsal uzlaşı ile yürütülmesi gerekli” söyleminde muhalefet uzlaşıyor. CHP’nin “İktidar Kurultayı”nda kamuoyu ile paylaşılan İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’nin 12. maddesinde yer alan “yeni bir merkezyerel dengesi oluşturulmasına” yönelik görüşünün de muhalefet kanadında karşılık bulduğu değerlendirmesinin yapıldığı öğrenildi. politika@cumhuriyet.com.tr BELEDİYE Köse’nin reklamı BÜTÇESİNİ KULLANMIŞTI yargıya taşındı AKP’li Mamak Belediye Başkanı Murat Köse’nin, Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş’ı eleştirmek için verdiği ilanın yaklaşık 59 bin liralık ücretinin belediye bütçesinden karşılanması nedeniyle Köse hakkında “görevi kötüye kullanma” ve “kamu zararı” nedeniyle suç duyurusunda bulunuldu. Cumhuriyet’in olayı duyurmasının ardından CHP’li meclis üyesi Haydar Demir, Cumhuriyet başsavcılığına Köse’nin, belediyenin kamusal kaynaklarını kullanmak suretiyle ulusal ve yerel çaplı gazetelerde mevzuata aykırı şekilde şahsi reklamını yapan nitelikte ilanlar vermesi neticesinde oluşan “görevi kötüye kullanma” suçu ve “kamu zararı” oluşturduğu gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. l ANKARA/Cumhuriyet Siz seçilmiş başkanları istifa ettirdiniz YAVAŞ’TAN AKP’LİLERE TEPKİ: Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın, Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan AKP’li Melih Bulu’yu istifaya çağırdığı mektup gündeme geldi. AKP’li Nihat Yalçın, “Sayın Yavaş, ‘Belediye başkanları siyaset yapmamalı’ demiştir. Şimdi ne oldu da, kimlerin baskısı altında kaldı da Kâbe resmi ayaklar altına alındığında açıklama yapmamıştır da bu konuda açıklama yapmıştır?” sorusunu yöneltti. Soruya yanıt veren Yavaş, Melih Gökçek dönemini anımsatarak “Bu belediye ‘Ülkeye barış gelirse MHP biter’ diyen, ‘MHP kapatılsın AK Parti’ye katılsın’ diyen bir belediye başkanı gördü. Benden böyle bir şey duydunuz mu? Seçilmişin istifasını istemek size ait bir husustur. Seçilmiş başkanlara istifa et dediniz, ettiler” karşılığını verdi. Yavaş, “Kâbe’ye hakarete sessiz kaldınız” eleştirisine de “Bunu kabul etmiyorum. Hep kendinizi dindar görüyorsunuz, milleti dinsiz görüyorsunuz. Bunun için kaybedeceksiniz. Kendinizi Allah’ın yerine koymayın” ifadelerini kullandı. l ANKARA/ Cumhuriyet