01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER [email protected] TSK’nin cihatçı saldırılara karşı M4 karayolunda güvenliği artırdığı belirtildi İdlib’e kameralı koruma 7 4 ŞUBAT 2021 PERŞEMBE S400’ler ABDTürkiye arasında zorlu kriz başlıklarından. Son dönemde cihatçı grupların Türk askerlerine yönelik saldırıları artarken Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) İdlib’de güvenlik önlemlerini yükselttiği belirtildi. Bölgede 31 Ocak’ta düzenlenen silahlı saldırı sonucu yaralanan Piyade Uzman Çavuş Basri Demirel’in ise tedavi gördüğü hastanede kurtarılamayarak şehit olduğu duyuruldu. Bölge kaynakları, TSK’nin M4 karayolu üzerindeki belli noktalara güvenlik kameraları yerleştirmeye başladığını bildirdi. Kameralarla yolun sürekli gözetim altında tutularak bölgedeki Türk askerlerine yönelik saldırıların engellenmesi amaçlanıyor. M4 karayolu üzerine ayrıca güvenliği sağlamak amacıyla İdlib’de TSK ile birlikte hareket eden muhalif unsurların konuşlandırılacağı nöbet kuleleri yerleştirildiği de kaydedildi. Bu arada Milli Savunma Bakanlığı, İdlib’de 31 Ocak’ta teröristlerin saldırısında yaralanan Piyade Uzman Çavuş Basri Demirel’in sevk edildiği Hatay Devlet Hastanesi’nde yaşamını yitirdiğini açıkladı. Bakanlıktan saldırının “teröristler” tarafından gerçekleştirildiği belirtilirken teröristlerin hangi örgüt mensubu olduklarına ilişkin bir bilgi verilmedi. İdlib’de yerel kaynaklar, 31 Ocak’ta M4 karayolu kuzeyindeki Ayn Hamra bölgesinde motosiklet kullanan silahlı saldırganMilli Savunma Bakanlığı, İdlib’de geçen ay teröristlerin düzenlediği saldırıda yaralanan uzman çavuş Basri Demirel’in şehit olduğunu açıkladı. Demirel’in cenazesi dün toprağa verildi. ların, Türk askerlerinin bulunduğu güvenlik noktasına ateş açtığını, saldırıda biri ağır 3 askerin yaralandığını duyurmuştu. Büyük bir bölümünü terör örgütü Heyet Tahrir Şam’ın (HTŞ) kontrol ettiği İdlib’de son dönemde HTŞ’den de bağımsız hareket eden ve isimleri daha önce duyulmayan irili ufaklı çeşitli cihatçı gruplar, TSK güvenlik noktalarını ve Türk askerlerini hedef alıyor. Bu grupların birçok saldırısı can kaybı olmadan atlatılırken İdlib’de son olarak Milli Savunma Bakanlığı, 6 Eylül’de teröristlerce yapılan silahlı saldırı sonucu Piyade Uzman Onbaşı Serdar Aslan’ın şehit olduğunu açıklamıştı. Türk ve Rus askerlerinin M4 üzerinde gerçekleştirdiği ve sonuncusu geçen yıl ağustos ayında yapılan ortak devriyelere de güvenlik gerekçesiyle ara verilmişti. ŞamYPG uzlaşısı Öte yandan ABD destekli terör örgütü YPG’nin ana omurgasını oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile Şam yönetimi arasında Suriye’nin kuzeyinde ordu kontrolünde, SDG kuşatması altındaki iki bölge konusunda anlaşma sağlandığı belirtildi. Reuters’in haberine göre 20 günlük kuşatmanın ardından Kamışlı’daki bölgelere yakıt, buğday, malzeme taşıyan kamyonların girmesine önceki gün izin verildi. İnsan Hakları İzleme Örgütü ise Ankara’yı, “Suriye’de kontrolü altındaki bölgelerdeki Suriye vatandaşlarını yasadışı bir şekilde Türkiye’ye naklederek yargılamakla” suçladı. DW’nin haberine göre örgütün raporunda, 2019 yılı ekimaralık ayları arasında en az 63 Suriyeli’nin Resulayn bölgesinde, terör örgütü YPG üyesi olmak suçlamasıyla TSK destekli ÖSO tarafından alıkonduğu ve Şanlıurfa’da bir cezaevine nakledildiği öne sürüldü. l Dış Haberler/ ANKARA/Cumhuriyet ‘Navaly’nin durumu hesaba katılacak’ Rusya’da muhalif lider Aleksey Navalny’nin önceki gün 3.5 yıl hapis cezasına çarptırılmasının ardından tepkiler sürüyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, Washington’daki yeni yönetimin Rusya politikasını belirlerken Navalny’nin durumunu göz önünde bulunduracağını söyledi. Price, “Rusya’da insan haklarıyla ilgili kötüye giden durumu, özellikle de Navalny ile ilgili, tutuklanmasından sonra cesurca sokağa çıkanların topluca gözaltına alınmasını çok dikkatli bir şekilde izleyeceğiz. Elbette Rusya’ya yönelik çizgimizi belirlerken bunların hepsini göz önünde bulunduracağız” ifadelerini kullandı. “Siber saldırılar, Navalny davası, seçimlere müdahale ve Afganistan’daki ABD askerlerinin başına koyulan ödüller” dahil çeşitli konularda Rusya’ya yöneltilen suçlamaları anımsatan Price, ABD’nin bunlara verilecek yanıtlar üzerinde çalıştığını kaydetti. Bu arada Navalny’e verilen hapis cezasının ardından destekçilerinin önceki gün düzenlediği eylemlerde güvenlik güçlerinin binden fazla kişiyi gözaltına aldığı duyuruldu. Ülkede yeni protestolar beklenirken, Navalny olayının Rusya ile Batı arasındaki gerilimi daha da artıracağı yorumları yapılıyor. Navalny, zehirlendiği şüphesiyle tedavi gördüğü Berlin’den Moskova’ya dönüşünde 17 Ocak günü tutuklanmıştı. ABD’den START3’e onay Öte yandan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken dün ABD ve Rusya arasındaki nükleer silahların kontrolünü sağlayan Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması’nın (START 3) 5 yıl uzatıldığını duyurdu. Blinken, “Anlaşmanın uzatılması ABD’yi, ABD’nin müttefikleri ve ortakları ile dünyayı daha güvenli hale getiriyor. Sınırsız bir nükleer rekabet hepimizi tehlikeye atacaktır” dedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, START 3’ün Rus parlamentosunda kabul edilmesinin ardından anlaşmanın uzatılmasına ilişkin kararı 29 Ocak’ta onaylamıştı. Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması, nükleer alanda mevcut tek anlaşma konumunda. SAĞLIKÇILARDAN İŞ BIRAKMA EYLEMİ Myanmar’da geçen pazartesi yapılan askeri darbenin ardından ülkede sivil itaatsizlik eylemleri başladı. Cunta yönetimi ise ülkenin fiili lideri, Dışişleri Bakanı Aung San Su Çi’nin, 2 hafta gözaltında tutulacağını açıkladı. “Su Çi’nin evinin arandığı, yasadışı olarak ithal edilen ve izinsiz kullanılan el telsizleri bulunduğu, Çi hakkında ithalatihracat yasasını ihlal ettiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulduğu” da gündeme yansıdı. Ülkenin dört bir yanındaki hastanelerde sağlık personeli, darbeyi protesto etmek için kırmızı kurdeleler takarak acil vakalar dışında hizmet vermeyeceklerini açıkladı. Kimi eylemciler ise sokakta tencere tavalar ile darbeyi protesto etti. Darbeye uluslararası tepkiler sürerken Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde darbe kınaması kararı Çin’in vetosuna takıldı. İtalya ‘Süper Mario’ya emanet Başbakan Giuseppe Conte’nin geçen haftaki istifasının ardından hükümet krizinin yaşandığı İtalya’da yeni başbakan eski Avrupa Merkez Bankası başkanı Mario Draghi oldu. Yeni tip koronavirüs salgınından en çok etkilenen ülkelerden biri olan İtalya’nın Cumhurbaşkanı Sergio Matarella, bu dönemde seDraghi çimlerin “akılsızca” olacağına işaret etti. Draghi 20112019 yılları arasında Avrupa Merkez Bankası başkanlığı sırasında piyasaları sakinleştiren yönetimi nedeniyle “Süper Mario” olarak anılıyor. Cumhurbaşkanı Mattarella, salgınla ve ekonomik krizlerle mücadele etmek için teknokrat bir hükümet kurulmasını istediğini söylemişti. 5 Yıldız Hareketi ise Draghi liderliğinde bir hükümeti desteklemeyeceklerini açıkladı. Washington’dan S400 vurgusu Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ile Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan arasında yapılan önceki günkü telefon görüşmesi ABD’de yeni Başkan Joe Biden’ın göreve gelmesinden bu yana Türkiye ve ABD arasındaki ilk üst düzey temas oldu. Ankara’dan gelen açıklamada, “Görüşmenin sonunda S400, F35 ve PYDYPG gibi iki ülke arasında anlaşmazlık alanı olan konuların yeni bir perspektifle çözüme kavuşturulması için ortak çaba sarf edilmesi gerektiği ifade edildi” denildi. Beyaz Saray’dan görüşme ile ilgili açıklamada ise S400 vurgusu dikkat çekti. Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Emily Horne, “Sullivan’ın görüşmede Biden yönetiminin NATO üzerinden transatlantik güvenliği güçlendirme niyetini ifade ederken, Türkiye’nin Rusya’dan S400 füze savunma sistemi satın almasının ittifakın uyumu ve etkinliğine zarar verdiği yönündeki endişesini dile getirdiğini” aktardı. ‘Hukukun üstünlüğüne bağlıyız’ Horne, Sullivan’ın “Biden yönetiminin, demokratik kurumları ve hukukun üstünlüğünü desteklemeye olan bağlılığının altını çizdiğini” kaydetti. Buna göre “Türkiye ile Yunanistan arasındaki öngörüşmelerin (istikşafi) yeniden başlamasını memnuniyetle karşılayan Sullivan, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs müzakerelerine yeniden başlatma planını desteklediğini” belirtti. İkili, yeni tip koronavirüs ve iklim değişikliği gibi küresel sorun alanlarında işbirliği yapma ve ortak kaygı duyulan bölgesel meselelerde yakın çalışma konusunda mutabık kaldı. Türkiye’nin Rusya’dan aldığı S400 hava savunma sistemleri, ABDTürkiye arasındaki en önemli kriz başlıklarından. ABD, S400 alımı nedeniyle yaptırım açıklamış, Türkiye F35 uçakları programından da çıkartılmıştı. ABD, USS Nimitz gemisini geri çekti Gözler Biden yönetimi döneminde WashingtonTahran hattında ilişkilerin nasıl ilerleyeceği konusundayken ABD’nin, USS Nimitz uçak gemisini Ortadoğu’dan çektiği belirtildi. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü John Kirby, İran ile yaşanan gerilimlerden dolayı yaklaşık 9 aydır Ortadoğu’da bulunan USS Nimitz gemisinin HintPasifik Kuvvetleri’nin operasyon bölgesine sevk edildiğini açıkladı. Geminin ABD’ye dönüp dönmeyeceği konusunda bilgi vermeyen Kirby, yerine başka bir uçak gemisinin Ortadoğu’ya gönderilmesi konusunda bir planları olup olmadığı sorusuna “Bölgedeki durumu sürekli takip ettikleri” yanıtını verdi. Savunma Bakanı Lloyd Austin’in, “Şu anda bölgede güçlü bir varlıkları bulunduğunu düşündüğünü” kaydetti. İran ile artan gerilim üzerine eski Başkan Donald Trump döneminde gemi, beraberindeki muhrip ve denizaltılarla bölgeye sevk edilmişti. Geminin bölgeden çekilmesi Biden yönetimin İran’la gerginliği azaltma sinyali olarak yorumlanıyor. Ancak taraflar arasında nükleer anlaşmanın geleceği konusundaki görüş ayrılıkları sürüyor. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, geçen pazartesi yaptığı açıklamada, Avrupa Birliği’nin anlaşmaya dönüş için çabalarda arabuluculuk yapabileceğini söylemişti. Zarif, AB’nin Dış ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in hem Washington’ın hem Tahran’ın yeniden anlaşmaya dönüşünü koordine edebileceğini belirtmişti. ABD Dışişleri Bakanı Sözcüsü Ned Price, Biden yönetiminin önce uluslararası müttefikleriyle ve ABD Kongresi ile istişarelerde bulunacağını söyledi. ‘AB arubulucu’ ABD’nin diplomasi yoluna hazır olduğunu ancak bunun için İran’ın yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini dile getirdi. Reuters’e konuşan üst düzey bir ABD’li yetkili de Price’ın açıklamalarının Zarif’in fikrini reddettiği anlamına gelmediğini savundu. Yetkili, Biden’ın İran ekibinin yeni oluşturulduğunu ve geniş bir çerçevede istişarelerde bulunmayı önüne görev olarak koyduğunu belirtti. ‘BM’nin saatleri durmuştu’ SARP SAĞKAL Emekli Büyükelçi Tugay Uluçevik, Kıbrıs’taki Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün (UNFICYP) görev süresinin 6 ay uzatılması kararını değerlendirdi. Uluçevik, Türkiye’nin krizi bile göze alacak şekilde duruma itiraz etmiş olması gerektiğini söyledi. “BM bu cesareti nereden buluyor ve biz neden sadece Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) ve Dışişleri Bakanlığımızın protesto açıklamasıyla yetiniyor, durumu geçiştiriyoruz?” sorusunu yönelten Uluçevik, kendi dönemlerinde benzeri durumlara itiraz ettiklerini söyledi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Kıbrıs’ta 1964’ten bu yana görev yapan UNFICYP’in görev süresini geçen hafta 6 ay daha uzatmıştı. Uluçevik, görev süresinin KKTC’nin ve Türkiye’nin rızası sorulmadan uzatılmasına tepki göstererek, “Türkiye ve KKTC bir protesto beyanı ile bunu geçiştiriyorlar. Son yıllarda görev uzatmaları hep böyle oluyor” Uluçevik dedi. UNFICYP’in göreve başladığı Mart 1964’ten kendisinin emekli olduğu 2003 yılına kadar görev sürelerinin ilgili tarafların rızaları alındıktan sonra uzatıldığına dikkat çekti. Konuya ilişkin bir anısını aktaran Uluçevik, şunları kaydetti: “BM Daimi Temsilciliğimizde Kıbrıs işleriyle görevli müsteşarken,1978 Haziranı’nda uzatma için Konsey’in alacağı kararın metnine itirazımız vardı. Karar çıkmazsa 15 Haziran 1978 gece yarısı UNFICYP’in görev süresi sona erecekti. Daimi Temsilcimiz Büyükelçi İlter Türkmen’di. Kıbrıs Türk Federe Devleti (KTFD) Başkanı Rauf Denktaş da bu toplantı için New York’a gelmişti. Uzatma için hazırlanan karar tasarısında Rum tarafının tercih ettiği unsurların yer aldığını saptadık. Denktaş, metin bu durumdan arındırılmadığı takdirde hükümetine Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün KTFD topraklarındaki faaliyetlerine izin verilmemesini tavsiye edeceğini söyledi. Büyükelçi Türkmen de danışmalarda Türkiye’nin KTFD’nin alacağı kararı destekleyeceğini ifade etti. BM sekreteryası, görev süresinin hukuken gece yarısı 00.00’da sona ermiş olacağını dikkate alarak BM binasındaki saatleri 23.55’te durdurttu. Araya İngiltere Daimi Temsilcisi girdi. Bizi ikna çabalarını sürdürdü. Denktaş ve Türkmen geri adım atmadılar. Sabaha karşı 04.30 sularında karar taslağının içeriği, bizim tercih ettiğimiz şekilde değiştirildi. Böylece uzatma kararı ‘saat gece yarısı olmadan’ kabul oldu.” l ANKARA İklim davasında ‘devlet suçlu’ Paris’te bir mahkeme, Fransız devletini sera gazı salınımının azaltılmasıyla ilgili verdiği sözlerini yerine getirmemekten suçlu buldu. Akvitistler sonucu iklim açısından “yüzyılın zaferi” olarak görüyor. Bir grup sivil toplum kuruluşu, Fransız devletine karşı, iklim değişikliğiyle ilgili önlem almadığı gerekçesiyle18 Aralık’ta dava açmıştı. Dava, iklim değişikliği tehdidinin karşısında yurttaşların temel haklarının korunmasını amaçlıyordu. “Yüzyılın davası” olarak nitelenen davaya imza desteği verenlerin sayısı 2 milyonu geçti. Mahkeme, Fransız devletinin yükümlülüklerini yerine getirmediğine hükmetti ve 1 Avro sembolik para cezasına çarptırdı. M ‘AB stratejik hedef’ illi Savunma Bakanı Hulusi Akar, Almanya ziyaretinin ardından dün Macaristan’ın nanistan arasındaki öngörüşmelerin (istikşafi) İstanbul’da yapıldığını hatırlatan Akar, başkenti Budapeşte’ye geçti. Akar, Macar “İlaveten bizim daha önce başlattığımız gümevkidaşı Tibor Benko ile görüştü. Bakan de bulunduklarını söyledi. Önceki gün Alman ven artırıcı önlemler çerçevesinde yapılan Akar, “Avrupa Birliği bizim stratejik hedefi ya Savunma Bakanı Annegret Kramp Karren çalışmalar var. Bunların ikisi Atina’da gerçekmiz. Bunun herkes tarafından bilinmesi lazım” bauer ile yaptığı görüşmeye ilişkin de değer leştirildi biri Ankara’da yapıldı. Bunun dördündedi. Akar, ikili ilişkilerin yanı sıra NATO, Av lendirmelerde bulundu. Akar, “Bu görüşme cüsü için de ev sahipliği yapmaya hazır oldurupa Birliği savunma ve güvenlik konuları ile ye bağlı olarak özellikle savunma ve güven ğumuzu muhataplarımıza ilettik. ToplantılaEge, Balkanlar, Azerbaycan, Libya ve Afganis lik konularında bazı somut adımların atılaca rın devamı bakımından Yunan komşularımızın tan konularında da karşılıklı görüş alışverişin ğını değerlendiriyorum” dedi. Türkiye ve Yu Ankara’ya gelmelerini bekliyoruz” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle