Katalog

KÜLTÜR 11 4 EYLÜL 2020 CUMA Sonunda yazı ‘caz’ladık! Yaz bitti, pandemi bitmedi deyip daha fazla beklemeden 27. İstanbul Caz Festivali sayılı açık hava konseri ve bu konserlerin çevrimiçi gösterimleriyle başladı. Önce ulusal ve Avrupalı, sonra da küresel... İKSV BIZI CAZSIZ BIRAKMADI Biz mi pandemiye alıştık, o mu bizi alt ediyor, belli değil ama pandemi var iskemlelerimize maskeli oturduk. Ama bütün tedirginlik ve sıkıntı o bahçenin ağaçlarına diye ertelediğimiz hayata ge tepeden vuran dolunayın ışığı ri döndük. Yazın İstanbul’un en güzel etkinliği kabul etti YAZGÜLÜ nın yanı sıra müzikle birlikte ALDOĞAN değişen ve büyülü bir atmosfer ğim İKSV Caz Festivali mi yaratan ışıklarla, piyanonun sal, ertelenmişti ve baktık ki pande sesine eşlik eden kontrbas ve saksa mi biteceğine artıyor, en sağlıklı ko fonla eridi gitti. Selen Gülün Quintet şullarda yeni normalde 27. İstanbul feat ve Sibel Köse ve Ece Göksu kon Caz Festivali’ne önceki gece başla seri alıştığımız dünya starları ye dık işte! İKSV, her zorluğun üzerin rine bizimkiler de iyiymiş hoşmuş den geliyor, 15 Temmuz’dan son keyfiyle sürdü gitti. Hele Ece Gök ra bile gösterilere devam etmemiş su, otelin terasından kopup gelen DJ miydik? Açılış konseri genelde ya performansı ve eller havaya gürül bancı misyonların yazlık rezidans tüsünü bile bastırdı! larının bahçesinde coşkulu bir ka İstanbul Caz Festivali Direktörü labalıkla ayakta yapılıyordu, bu kez Harun İzer’in programı revize eder Swissotel The Bosphorus’un Sultan kenki halini düşünmek bile istemi Parkı’nda, sıkı denetimden ve arın yorum. 23 yıl boyunca kimler gel dırılmadan geçirilip sosyal mesafeli miş, kimler geçmiş bu festivalden, ne dünya starları izlemişiz. Şimdi Baba Zula, Kardeş Türküler müthiş diye bekliyorum! Hele hiç canlı dinlemediğim Ayyuka, Pitohul, Yasak Helva’yı çok merak ettim doğrusu! Tabii Fazıl Say’ın bile takdir ettiği Büşra Kayıkçı’yı piyano çalarken görmek isterim. Caz festivalinin yıllar içindeki değişmez sponsoru, adı değişen, caz sevgisi değişmeyen Garanti BBVA’ya da hâlâ yanımızda olduğu için ayrıca bravo tabii. Bahçede duran hibrit Volvo da müthişti, bu KDV, ÖTV’ye kim alır bilmem, ama hâlâ sponsorlukları sürüyor. Konserler sürüyor... Sadede gelirsek festival 214 Eylül arasında açık hava mekânlarında canlı olarak gerçekleşecek. Yeni mekânlar içinde Swissotel dışında Kuruçeşme etkinlik mekânı, Feriye, The Marmara Esma Sultan Yalısı var. Parklarda caz programını kaçırmayın, 5 Eylül Cumartesi Şişli Habitat, 6 Eylül Pazar Beşiktaş Sanatçılar Parkı ve 13 Eylül Pazar günü Beylikdüzü Yaşam Vadisi’nde birçok grubun değişik performansı sizi bekliyor. Bu yıl İKSV canlı performansları izleyemeyenler için bir güzellik daha yapmış; bütün konserler banda alınıyor ve 20 Eylül’den itibaren online.iksv.org/caz üzerinden bütün dünyadan biletli olarak izlenebiliyor! Çevirmiçi biletler sadece 20 TL ve biletix’te. Kombine bilet de alınabiliyor. Film festivali çevrimiçi gösterileri müthiş ilgi görmüştü, bakalım caz konserleri de görecek mi? Daha fazla bilgi için İKSV tabii ki. GAZAPIZM, HARBIYE CEMIL TOPUZLU AÇIKHAVA SAHNESI’NDE KONSER VERDI Zıplıyor herkes, kanguru sanki... MURAT BEŞER Kim inanırdı? Gün gelecek rapçiler Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava’da konser verecek. Nereden nereye! Bir dönemin underground müziği, mainstream oldu; piramidin zirvesinde gerçekleşen ilk konserin rütbesini de Gazapizm aldı. Bize de kapının önünde konser saatini bira içerek beklemek düştü. Tarih 2 Eylül 2020, Çarşamba... Oturma planı mesafeli. Birer koltuk boş, yani mekân 2 bin 200 kişiye ev sahipliği yapıyor, maske Allah’ın emri... Yaş ortalaması yüksek değil, ebeveynleriyle gelenler var. Arkalarda Göztepe atkısı açanlar, kalabalık bir Bağcılar ve Zeytinburnu tayfası, protokolde de üç beş sosyetik Bebek siması göze çarpıyor. Saat 21.40, ilk parça “Gece Sabahın”. DJ eşliğinde söyleyen rapçilerin uzağında bu müzik. Sahne kalabalık; biraz gayret etseler Big Band olacak; üç nefeslinin bulunduğu, dördü kadın dokuz kişilik orkestra eşliğinde tam bir grup müziği bu. Beat’leri ve Anadolu ezgileri güçlü. Orkestrada herkes biteviye siyah giyinmiş, Gazapizm (Anıl Acar) beyaz... İzmir çocuğu, Göztepeli. Delikanlılıkla solculuğun kavşak noktasında; kendi tabiriyle çöplüğünden gelmiş. Sokak çocuğu ama lümpen değil. Ezilen insanın baktığı yerden sesleniyor kalabalığa tok sesiyle. Sözleri hakaret içermiyor. “Çöplük” ile “Yol” ortamı ısıtıyor; bu arada önde oturan dört civan delikanlı, güvenlikten üçüncü kez “sigara içmeyiniz” uyarısı alıyor. “Dayan” parçasının konuğu saksofoncu Korhan Futacı. Arada minik mesajlar; “Bir başka dünya mümkün” gibi... “Pusula”dan sonra iki parça için Cem Adrian geliyor. Gazapizm daha önce bu sahnede Cem’e konuk olmuştu; ödeşiyorlar. “Ölüler Dirilerden Çalacak” en sert şarkılarından, karanlık sokakların kokusunu taşıyor. Üç albümü var Gazapizm’in, ama ilk albümünden hiç parça yok playlistte. Parçalar biraz farklı; burada daha fazla prodüksiyon ürünü olarak düzenlenmişler. Ses sistemi zaman zaman alarm verse, bazı tonlamalar şarkıların keyfiyetini eksiltse de Gazapizm’in sahne rahatlığı çok şeyi örtüyor. Alkış tufanı... “İsminizi İstiyorlar”da klarnetçiyi çağırıyor: “Bizim mahallenin çocuğu”. Kadın cinayetlerine karşı söylenen “Kutlu Olsun Günün” sonunda alkış tufanı kopuyor. “Karanfil”den sonra “Bu Rüya Benim” için yine bir konuk geliyor, usta bağlamacı Muhlis Berberoğlu, ki o da bu sahneye ilk kez Neşet Ertaş’ın konuğu olarak ayak basmıştı. “Unutulacak Dünler”de orkestradan Bahar öne çıkıyor, güçlü sesiyle. Gecenin son konuğu bir Star Trek karakteri kıyafetiyle uzaylı Gaye Su Akyol; ilki “Ruhun Ölmüş Senin” diğeri parçaya çekilen fütüristik animasyon klibi ilk kez burada gösterdikleri “Perişan” için... Sahne gül bahçesini andırıyor, dermeden atıyor Gazapizm; menzili protokolü aşmasa da... Ateş topları gürlerken, bir kameraman ordusu görev başında. Son virajdaki parçalar güçlü beat’lerle kalabalığı ayaklandırıyor: “zıplıyor herkes, kanguru sanki”... “Pisliğin Üstüne Basmışlar”, “Sağı Solu Kes”, finalde de “Heyecanı Yok”... Bitirirken müzisyenleri tanıtıyor: DJ Sivo, geri vokalde Bahar Sönmez, gitarda Ateş Berker Öngören, basta Ecem Otgücüoğlu, davulda Cihad Akbay, keyboard ve kemanda Özge Sorgun, klarnet ve saksofonda Berkan Keser, trompette Fırat Akcan, bir de trombonda kazınmış saçlarıyla ortalığı yakan Grace Jones gibi bir Su Salih. Bis için ikinci defa çaldıkları “Unutulacak Dünler” saatler 23.15’i gösterirken bittiğinde, tek derdimiz, acaba girerken ağacın dibine sakladığımız o son iki bira duruyor mu? Lacci 77. Venedik Festivali İtalyan filmleriyle başladı. MEHMET BASUTÇU Aile içi sorunlar, aile içinde kalsa bile bilinir; zaman zaman da üç aşağı beş yukarı tahmin edilir. Genellikle, kültürel, dinsel ya da sınıfsal farklılıklardan çok, tanıdık kıskançlıklar gibi temelde insan doğasından kaynaklandığından, özde benzer, biçimde farklıdırlar... Mostra’nın açılış filmi “Lacci”, bu tür sıradan benzerliklerin ve farklılıkların ötesine geçemese de rahat izlenen hoş bir film. Daniele Luchetti’nin (1960) kuşkusuz en başarılı filmi değil ama günümüzün özel koşullarına uygun bir açılış filmi. Alba Rohrwacher, Luigi Lo Cascio, Silvio Orlando ve Laura Morante gibi yetenekli oyuncuların da desteğiyle sıradanlığı aşabilen, deyimin en beylik anlamıyla hem ulusal hem de küresel bir film izliyoruz... Zorluklar ve belirsizliklerle dolu dönemlerde önce kendi içine, sonra aile çevresine, ardından da ülkesinin sınırlarına sığınan insan psikolojisi, kurumlar için de geçerli. Sinemanın geleceğine yönelik kaygıların yoğunlaştığı bu olağanüstü süreçte, Venedik Festivali’nin de yardım elini öncelikle İtalyan sinemasına uzatmasından daha doğal ne olabilir ki? Bu bağlamda, bir gece önce izlediğimiz geleneksel ön açılış filmi “Molecole” de İtalyan yapımı bir belgeseldi. Üstelik, genç yönetmen Andrea Segre, kendi yaşamını ve erken yitirdiği babasıyla arasındaki ilişkileri sorgularken, çocukluğunu geçirdiği Venedik kentine odaklanıyor. Ayrıca, son aylarda karantina altında değişime uğrayan kenti, özyaşamsal kaygılarına koşut olarak, duyarlı bir dille sorguluyor... “Molecole” yenilikçi bir belgesel değil ama duyarlı felsefesi ve yalın şiirselliğiyle, konusunu derinlemesine kucaklayan bir çalışma. “Arte televizyonu türünde” diye kabaca sınıflandırılan mesafeli klasik diliyle, izleyicisini insan malzemesinin kırılganlığı üzerine düşünmeye çağıran başarılı bir film... Dayanışma... Venedik Festivali, ilk gün sunduğu filmlerle İtalyan sinemasına öncelikle destek verirken, aslında Avrupa sinemasını ve küresel yedinci sanatı da bütünüyle, dayanışma ruhu içinde kucaklamayı unutmadı. Açılış töreninde, Avrupa’daki en önemli festivallerin (Cannes, Locarno ve Karlovy Vary gibi iptal edilmek zorunda kalınanlarla, Venedik ve San Sebastián gibi zor koşullarda da olsa perdelerini açabilenlerin) yöneticileri, bu dayanışma ve ortak sorumluluk ruhunun somut göstergesi olan bildiriyi okuyarak geceye çok ciddi, ağır bir anlam yükleyiverdiler. l VENEDIK İSTANBUL KÜLTÜR SANAT ZENGINI! T.C. ELAZIĞ KADASTRO MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN ELAZIĞ VALİLİĞİ Elazığ ili, Merkez ilçesi, Tohumlu (Kumbarış) köyü 506 nolu parselin yüzölçümü 619465,98 m2, 511 nolu parselin yüzölçümü 24552,07 m2, 171 nolu parselin yüzölçümü 2459,68 m2, 118 nolu parselin yüzölçümü 1074,34 m2, 119 nolu parselin yüzölçümü 1241,52 m2, 121 nolu parselin yüzölçümü 3903,28 m2, 265 nolu parselin yüzölçümü 20443,12 m2, 19 nolu parselin yüzölçümü 4672,14 m2, 306 nolu parselin yüzölçümü 1165,37 m2, 160 nolu parselin yüzölçümü 4876,85 m2, 159 nolu parselin yüzölçümü 3994,31 m2, 246 nolu parselin yüzölçümü 5900,52 m2, 187 nolu parselin yüzölçümü 10510,84 m2, 199 nolu parselin yüzölçümü 15167,24 m2, 405 nolu parselin yüzölçümü 3023,98 m2, 120 nolu parselin yüzölçümü 1515,35 m2, 147 nolu parselin yüzölçümü 8073,00 m2, 99 nolu parselin yüzölçümü 5352,64 m2, 491 nolu parselin yüzölçümü 26432,64 m2, 70 nolu parselin yüzölçümü 2258,05 m2, 208 nolu parselin yüzölçümü 2038985 m2, 167 nolu parselin yüzölçümü 12395,90 m2, 36 nolu parselin yüzölçümü 21825,92 m2, 51 nolu parselin yüzölçümü 6877,99 m2, 20 nolu parselin yüzölçümü 6236,35 m2, 134 nolu parselin yüzölçümü 5474,84 m2, 144 nolu parselin yüzölçümü 16875,20 m2, 243 nolu parselin yüzölçümü 7961,44 m2, 406 nolu parselin yüzölçümü 5337,91 m2, 444 nolu parselin yüzölçümü 28020,14 m2, 440 nolu parselin yüzölçümü 6820,91 m2 ve 446 nolu parselin yüzölçümü 9941,31 m2 olarak 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine istinaden düzeltilmiş olup, 7201 sayılı yasanın 29,30 ve 31. Maddeleri gereğince ilanın yayınlandığı tarihten itibaren ilgililerin veya kanuni vekillerinin 30 gün içerisinde taşınmazın bulunduğu yerdeki Sulh Hukuk Mahkemelerine düzeltmenin durdurulması için dava açabilecekleri, dava açılmadığı takdirde düzeltmenin kesinleşeceği ilan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1214628) T.C. ADANA 24. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NDEN DOSYA NO: 2018/698 KARAR NO: 2019/387 Adet Gereği Açıkta Bırakılmış Eşya Hakkında Hırsızlık suçundan Mahkememizin yukarıda esas ve karar numarası yazılı 23/05/2019 tarihli ilamı ile beraatkarar verilen, Şeker Mah. Demiryolu Cad. No:9 Selçuklu/ KONYA adresinde ikamet eden, Kamil ve Sabah oğlu, 01/01/1988 Halep doğumlu Omar EL MANSUR (Yabancı Kimlik No: 99890901566) tüm aramalara rağmen bulunamamış, gerekçeli karar teblip edilememiştir. 17201 sayılı Tebligat Kanununun 29. Maddesi gereğince hüküm özetinin RESMİ GAZETEDE İLANEN TEBLİĞİNE, 2Hüküm fıkrasının ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağına karar verilmiş olup, İLAN OLUNUR.01/09/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1215301) T.C. ADANA 24. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ’NDEN DOSYA NO: 2019/77 KARAR NO: 2020/36 Elde veya Üstte Taşınan Eşyayı Çekip Almak Suretiyle Hırsızlık suçundan Mahkememizin yukarıda esas ve karar numarası yazılı 14/01/2020 tarihli ilamı 5237 sayılı TCK’nın 142/2b maddesi uyarınca 1 yıl 4 ay 20 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına, neticeten 5271 sayılı CMK’nın 231/56. maddesi gereğince sanığa verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen, Orta Mah. Maltepe Yolu Cad. Alba Sanayi Sitesi Türkmen Sk. Bina No:11 Bayrampaşa/ İSTANBUL adresinde ikamet eden, Abdullah ve Verde oğlu, 15/05/1995 Halep doğumlu Muhammed ELRAHİM (Yabancı Kimlik No: 99416879812) tüm aramalara rağmen bulunamamış, gerekçeli karar teblip edilememiştir. 17201 sayılı Tebligat Kanununun 29. Maddesi gereğince hüküm özetinin RESMİ GAZETEDE İLANEN TEBLİĞİNE, 2Hüküm fıkrasının ilan tarihinden itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağına karar verilmiş olup, İLAN OLUNUR.01/09/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1215293) T.C. BİGADİÇ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2020/219 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: Balıkesir / Bigadiç Bademli Mahallesi ADA NO: 112 PARSEL NO: 10 (eski 1461) VASFI: Ham Toprak YÜZÖLÇÜMÜ: 1203,37 M2 MALİKİN ADI VE SOYADI: Mustafa Ertanır KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: Karayolları Genel Müdürlüğü KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ: Dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tescili ile yol olarak terkinine, Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin 2020/219 Esas Esas sayısında dava açılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasasının 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. 02/09/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1216129) İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), Kültür Sanat Kurulu platformlarından, kuruluşu ilk açıklandığında kurul üyelerinin isimleri açısından tartışma yaratan Danışma Kurulu ilk toplantısını yaptı. Hatırlanacağı üzere Hasan Bülent Kahraman, tartışma yaratan isimlerden biri olarak haberi olmadan üye yapıldığını söyleyip istifasını vermişti. Bir yıl boyunca gönüllü olarak görev yapacak Kültür Sanat Kurul üyeleri ilk toplantılarında daha çok metot üzerinde durdu. Kurulda ortak görüş, pandemi sürecinin devam etmesi nedeniyle, İBB’nin sanata destek alanında hızlı hareket edilmesi, her sektörün görüşlerinin hemen toplanması, İstanbul’un görünür görünmez tüm kültür ve sanat envanterinin ki Mahir Polat, bunun 50 bini aşan bir rakam olduğunu söyledi bir an önce çıkarılması üzerinde oldu. Böyle bir zenginliğin üzerinde kurulu olan kentin insanlarının bundan yararlanabildiğini söylemek mümkün değil ne yazık ki envanteri bile çıkmamış! Kurul eylül ayı içinde tekrar toplanacak ve İstanbul’un kültür sanat çevrelerinin beklenti ve taleplerinin sesini yansıtacak. l Kültür Servisi Arslanköylü Behiye Yanık yaşamını yitirdi Mersin’den yola çıkarak Anadolu’da köy köy dolaşıp insanları tiyatroyla tanıştıran Arslanköy Kadınlar Tiyatro Topluğu üyesi Behiye Yanık, hayatını kaybetti. Yanık’ın ölümünü Arslanköylü kadınların hikâyesini belgeselleştiren yönetmen Pelin Esmer, Twitter hesabından duyurdu. Esmer, “Behiye hayatta da tiyatroda da kötü rolleri kabul etmedi. Karanlığımıza sızan bir ışıktı. “Kraliçe Lear” ve “Oyun” filmlerimizin değerli oyuncusu Behiye Yanık’ı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz” açıklamasını yaptı.