Katalog

4 19 TEMMUZ 2020 PAZAR EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: EMİNE BİLGET HABER nin aile kavramına da hil edilmesini ve “cin sel yönelim” denmesini eleştirmiş. Onlarca erkek çocuk cinsel istismara uğrar ken “toplumsal değer ler” neredeydi diye sor Sokaklar bizim, direniş bizim! mak gerekir! Siyasal İslamın azdığının göstergesi Kadınlar olarak yine eylemdeyiz. Bugün Eskişehir, Mersin, İstanbul (Kadıköy), Durumu net olarak ortaya koyalım: Bu ülkede 20082020 tarihleri İzmir ve Ankara’da eylemdeyiz. arasında 3 bin 100 kadın öldürüldü! Gelecek günlerde her yerde ey Türkiye, kadına yönelik şid lemde olacağız. detin, hayatı kadınlar için Çünkü AKP iktidarının kadınla kâbusa çevirdiği bir ülkedir. rın elinden İstanbul Sözleşmesi’ni Şiddetle mücadele için atılan alma planına direniyoruz. önemli bir adımın şimdi geri İstanbul’da imzalandığı için alınmak istenmesi, siyasal İs kamuoyunda bu şekilde anılan lamın azdığının göstergesidir! belgenin asıl adı, Kadınlara Yö AKP, Ayasofya olayında da gö nelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin rüldüğü gibi takıyyeyi bıraktı. Bir Önlenmesi ve Bunlarla Müca zamanlar AB ile arasını iyi tutma dele Hakkındaki Avrupa Kon ya çalıştığı dönemdeki kararları te seyi Sözleşmesi. ker teker geri çekerek cemaat ve Hukuki bağlayıcılığı olan ilk ulus tarikatlara açıktan selam duruyor. lararası belge niteliğinde. Türki İktidar, İstanbul ye, sözleşmeyi imzalayan ilk ül Sözleşmesi’nden çıkılırsa 6284 ke. Sözleşmeyi hiçbir maddeye sayılı Kadına Yönelik Şiddetin çekince koymadan imzaya açıldı Önlenmesi ve Ailenin Korunması ğı 11 Mayıs 2011’de imzaladı ve Yasası’nın da temel dayanağının 14 Mart 2012’de onayladı. çökertileceğini hesaplıyor. Şimdi bazı cemaatler ve gerici Amaç belli: Toplumu siyasal ler bu sözleşmeden çıkılsın istiyor! İslamcı ideoloji doğrultusunda Neye oy verdiğini hızla gericileştirirken kadını tek başına var olabilen güçlü özne bilmeden el imajından çıkarmak. kaldıranlar... Eski AKP milletvekili Mehmet Metiner, sözleşmeye evet diyenlerin çoğunun neye oy verdiklerini bilmeden el kaldırdığını söylemiş ve şu itirafta bulunmuş: “İstanbul Sözleşmesi’ni Ahmet Davutoğlu Genel Başbakanımız/ Başbakanımız iken bizim partimiz Meclis’e getirdi. Diğer partilerin tümünün onayıyla geçti. Kendi adıma itirafta bulunuyorum. Yanlış yaptık. Neye oy verdiğimizi bilmeden el kaldırdık.” Kırk yılda bir iyi bir şey yaptılar, nasıl oldu diye merak ediyorsanız; işte böyle olmuş! AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un “Nasıl usulünü yerine getirerek imzalanmışsa, usulünü yerine getirerek sözleşmeden çıkılır” demesi, iktidarın cemaatler istedi diye geri adım atmaya niyetli olduğunu gösteriyor. Medyaya yansıyan haberlere göre, AKP MYK toplantısında sözleşmenin “toplumsal cinsiyet” ve “cinsel yönelime” dayalı ayrımcılığa karşı teminat getiren hükümleri eleştirilmiş. Bu Karanlığa geçit yok! İstanbul Sözleşmesi’ne karşı çıkmak, şiddet uygulayan erkeklere teşvik, tüm kadınlara tehdittir. Belli ki bazı erkekler, Kocalar, Eski kocalar, Babalar, Sevgililer, Nişanlılar, Sapıklar, Cinsiyetçi cahiller, Kişilik bozukluğu olanlar, Özgüveni gelişmemiş korkaklar, Şehir magandaları... kadına rahatça şiddet uygulamak istiyor. Kadın öldürüp kolayca hapisten kurtulmayı amaçlıyor. Namus bahanesini kullanarak şiddeti meşrulaştırmaya çalışıyor. Engelli bıraktıkları kadınların susmasını bekliyor. Kadınları kendilerine köle edip aşağılamak, bunu reddedenleri de yok etmek istiyor. İstanbul Sözleşmesi, cahil ve ilkel erkeklerin iktidarına dokunuyor. Hazmedilememesi ondan. hükümlerin, LGBTİ bireylerin Herkes bilsin ki yüzyıllar “marjinal faaliyetlerine” alan dır tahakküm altına alınma açacağı savunulmuş! ya çalışılan kadınlar susma Bu konuda ağzını hiç açma yacak. Karanlığa geçit verme ması gereken Ensar Vakfı ise yecek. Her gün bir kadın da sözleşmeye niye karşı olduğu ha ölmesin diye gerici eril dü nu açıklamak için bildiri yayım zen ile mücadele sonuna ka lamış. Sözleşmede geçen “bir dar sürecek. likte yaşayan bireyler” ifadesi Sokaklar bizim, direniş bizim! Kaftancıoğlu, sandık güvenliğini ‘İstanbul modeli’ ile sağlayacaklarını söyledi: CHP 28 belediye alır CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, partisinin İstanbul’da iddialı olduğunu belirterek, olası seçimde ilçe belediyesi sayısının 14’ten 28’e çıkacağını belirterek, “Biraz daha vakit olsa alacağımız ilçe sayısı 31’e çıkar” dedi. CHPİstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, sandık güvenliğini “İstanbul modeli” altında tüm Türkiye’ye anlatacaklarını söyledi. “Bu pazar yerel seçim olsa CHP İstanbul’da 28 belediye alır” diyen Kaftancıoğlu, “AKP’li ilçe belediye başkanları, büyükşehir ellerinden gidince sudan çıkmış balığa döndüler. İlçe belediye başkanları, başkan olduklarını yeni hatırladılar” dedi. Kaftancıoğlu, gazetecilerle kahvaltı programında bir araya geldi. İl kongresinin tek adayla gerçekleşmesinden “mutsuz” olduğunu söyleyen Kaftancıoğlu, il yönetiminin gençlerden oluştuğunu belirterek yöneticileri tek tek tanıttı. İkinci dönem çalışmalarına ilişkin bilgi aktaran Kaftancıoğlu, “yeni il binası, veriye dayalı çalışma, hedef belirleme ve stratejik planlama, üye kampanyası” gibi başlıkları saydı. Yeni İstanbul İl Başkanlığı binasının klasik il başkanlığı binası gibi olmayacağını anlatan Kaftancıoğlu, “Kurumsal ve dijital kimliklerin oluşması bizim için çok önemli. Onlar için de çalışmalar yürüteceğiz” dedi. Üye başvurularının yüzde 43’ünün kadın olduğunu belirten Kaftancıoğlu, yeni gelen üyelerinin yüzde 43’ünün de 30 yaşının altında olduğunu ifade etti. Kadın üye sayısının daha da artırılması gerektiğini anlatan Kaftancıoğlu, kadın belediye başkan aday adayı sayısını artırmayı hedeflediğini aktardı. Korona sürecinde il başkanlığına “Komşunu koronadan koru” sloganıyla ilk dayanışma hareketini başlattıklarını kaydeden Kaftancıoğlu, Vefa Dayanışma Grubu’nun bu uygulamanın ardından oluşturulduğuna dikkat çekti. Seçim güvenliği Kaftancıoğlu, yerel seçimlerde sandık güvenliği konusunda yaptıkları çalışmayı “İstanbul modeli” olarak adlandırarak, “Sandık güvenliğinde yaptıklarımızı tüm Türkiye’de anlatacağız. Bir gün ben, belki bir gün Ekrem İmamoğlu gidecek. İstanbul’u 25 yıl sonra ka zanmış olmanın gururunu yaşıyorum. Ama nasıl bu kadar geç kalmışız... Hiç de zor değilmiş” diye konuştu. Olası erken seçime ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Canan Kaftancıoğlu, “İster yarın olsun, ister bir ay sonra olsun biz her an seçim olacak gibi çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. “Yenieski CHP” ayrımının yapıldığına yönelik sorulan soruya Kaftancıoğlu, “Bu tanımları anlamsız buluyorum. Partiye katkısı yok” yanıtını verdi. “İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ile aranızda anlaşmazlık olduğu yönünde duyumlar var” sorusuna da Kaftancıoğlu, “İBB ile anlaşmazlık yok aramızda. Koordinasyonsuzluk görüntüsü veriyorsak bunu düzeltiriz. Ekrem İmamoğlu ile anlayış birlikteliğimiz var. Her zaman her şeyi aynı düşünmüyoruz ama konuşabiliyoruz” dedi. İBB Genel Sekreterliği’ne atanan Can Akın Çağlar’la ilgili ise “Ekrem Bey’le ortaklaştığımız iki husus vardı. Genel Sekreter siyasi kimlikle anılmamalı, teknokrat Kaftancıoğlu, gazetecilerle buluşarak soruları yanıtladı. olmalı” diye konuştu. Hakkında açılan davayla il gili soruyu yanıtlayan Kaftancıoğlu, 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ardından attığı tweet’e yönelik, “Benim inancımda demokrasiye kafa keserek sahip çıkılmaz” dedi. Ayasofya’nın ibadete açılmasını ve Muharrem İnce’nin “davet gelirse namaza giderim” açıklamalarını değerlendiren Kaftancıoğlu, “Ülkenin gerçek gündemini perdelemek için kurgulanan bu konuyla ilgili konuşmamam, korktuğumdan değil. Muharrem Bey herkesin yerine gider” diye konuştu. Bu pazar yerel seçim olsa İstanbul’da partisinin ilçe belediyesi sayısının 14’ten 28’e çıkacağını söyleyen Kaftancıoğlu, “Biraz daha vakit olsa alacağımız ilçe sayısı 31’e çıkar. AKP’li ilçe belediye başkanları, büyükşehir ellerinden gidince sudan çıkmış balığa döndüler” ifadelerini kullandı. Kaftancıoğlu, hakkında açılan davaya ilişkin bilgilerin yer aldığı bir kitapçığı da gazetecilere dağıttı. l İç Politika HDP EŞ GENEL BAŞKANI MİTHAT SANCAR: İktidar ayrıştırıp tekleştiriyor HDPEş Genel Başkan Mithat Sancar, HDP’nin başlattığı “Hep Birlikte Demokrasi Buluşmaları” kapsamında Hatay Deliban Otel’de, HDP’lilerle bir araya gelerek “Halklar ve İnançlar Buluşması” gerçekleştirdi. Burada konuşan Sancar, “1 Haziran’da açıkladıkları “Tutum Belgesine” değinerek, “Bu çağrı herkesin bulunduğu yerden haksızlığa, adaletsizliğe dönük bir çağrıydı. Bizim bu tutum belgesine bağlı bir de demokratik mücadele programımız var. Onu da yine 15 Haziran’da Eş Başkanlar olarak Edirne’den ve Hakkâri’den başlamıştık. Bütün engellemelere rağmen seslerimizi, çok geniş kesimlerle buluşturma yı başardık. O ses adaletsizliği, ayrımcılığı yok etmeyi amaçlayan tekçi anlayışa itirazdı” dedi. “Bu iktidar bu ülkeye pek çok alanda kötülükler yaşatıyor” ifadelerini kullanan Sancar, “Biz kötülüğe itiraz ediyoruz ama iyiliği de inşa etmek lazım. Bu buluşmaların amacı tam da budur. Buradan bu buluşmalardan biz yeniyi iyilik ve adalet temelinde, vicdan ve özgürlük temelinde çoğulculuk ve eşitlik temelinde kurmak için ortak güç yaratma arayışındayız. Burada ortaya çıkacak olan dönüşüm gücünün eşit bir parçası olarak var olmak istiyoruz” dedi. Tekçi anlayışa karşı olduğunu kayde den Sancar, “İktidar ayrıştırma ve tekleştirme zihniyeti taşıyor. Korkuya teslim olursak kendimizi ve vicdanımızı kaybederiz. Özgürlük ve eşitlik mücadelesi aynı zamanda bir haysiyet mücadelesidir. Bütün dinsel inançların temelinde zulme itiraz vardır. Ne zamanki inançlar bir iktidar aracı haline getirilmişse işte o zaman bu asli kaynaklarını kaybetmiştir. Her dinden her mezhepten gelin inançlarımızın kaynağını oluşturan o ‘zulme karşı çıkma ruhunu’ ortaklaştıralım. Eğer bunu başarabilirsek Sünnilik adına Aleviliğe zulüm, Müslümanlık adına diğer inançlara zulmü ortadan kaldırırız” diye konuştu. l İç Politika .ò7$3.$5*2+$5ò? ZZZJDOHDW?\D\?QHY?FRP JDOHDW?\D\?QF?O?N JOHW?\D\?QF?O?N JDOHDW? Çelik, HDP’den istifa etti ‘TECAVÜZ İDDİASI’ FEZLEKEYE DÖNÜŞTÜ HDP Mardin Milletvekili Tuma Çelik’in seçim çalışmaları sırasında düzenlenen dernek toplantısına katılan bir kadına tecavüz ettiği iddia edildi. Konuya ilişkin süreci inceleyen Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı, Çelik’in dokunulmazlığı Çelik nın kaldırılmasını öngören dosyayı TBMM’ye gönderirken, Çelik partisinden istifa ettiğini duyurdu. Çelik istifa mektubunda hakkındaki iddiaları reddederek, “Bir kadın bana yönelik iftiralarda bulunarak şantajlara başladı. Partim bu konuyu araştırmak için kadınla ve benimle defalarca görüştü. Olayın üzerinden yaklaşık 1 yıl geçtikten sonra kadın bu sefer farklı bir senaryo ile savcılığa şikâyette bulun du. Partimin zarar görmemesi ve bu iddianın suiistimal edilmemesi için partim HDP’den istifa etme kararını aldım. Adil bir yargılama olması durumunda kesinlikle beraat edeceğime inanıyorum” dedi. HDP’den yapılan açıklamada ise konunun araştırıldığı belirtilerek, Tuma Çelik hakkında 30 Haziran’da Merkez Disiplin Kurulu tarafından soruşturma başlatıldığı, parti ve Meclis faaliyetlerinin dondurulduğu vurgulandı. Açıklamada, “Merkez Disiplin Kurulumuz çalışmasını titizlikle sürdürmektedir” denildi. Öte yandan, Meclis Adalet Anayasa Karma Komisyonu, Çarşamba günü, Çelik hakkındaki fezlekeyi görüşmek üzere toplanacak. l ANKARA TANRIKULU’NDAN SORU ÖNERGESİ Kızılay sorularına EZBER YANIT SARP SAĞKAL CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması için verdiği soru önergesinde, Kızılay Kurumsal Gelişim Direktörü’nün 16 bin 750 TL maaş aldığı, eşinin kurulda Genel Başkan Başdanışmanı olarak atandığı ve 14 bin 484 lira maaş aldığı iddialarını gündeme getirmiş ve “Doğru mudur? Doğruysa, atanan kişinin liyakat durumu nedir?” sorularını yöneltmişti. Tanrıkulu ayrıca, Kızılay’ın 2010 ile 2020 yılları arasında topladığı kan bağışı ve Kızılay’da görev alan bazı akademisyenlerin çift maaş alıp almadıklarının da bilgisini istemişti. Tanrıkulu’nun sorularına İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yanıt verdi. Ancak Soylu yöneltilen birçok soruyu görmezden gelerek “Türkiye Kızılay Derneği, 5253 sayılı Dernekler Kanunu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ve ilgili diğer kanun hükümleri ile tüzüğüne göre faaliyet gösteren özel hukuk tüzelkişiliği olan bir dernektir. Derneğin kararları tüzüğüne göre yetkili olan kurullarınca alınıp uygulanmaktadır” yanıtını verdi. Soylu, daha önce de Tanrıkulu’nun “Kızılay’ın Techno HealthTenay Elektronik ve Medikal Şirketi’ne 120 milyon Euro’luk ihale verdiği iddiaları doğru mudur” sorusuna da birebir aynı yanıtı vermişti. l ANKARA AKP Alanya ilçe binası 2 yıl kaçak su kullanmış AKP Alanya ilçe binasının 2 yıldır aboneliği olmadan kullandığı su kesildi. Kaçak kullanıma tepki gösteren CHP Antalya İl Başkanı Nusret Bayar, “Yoksulluğu bitireceğiz, dediler; memleketin soyulmadık yerini bırakmadılar” dedi. AKP Alanya İlçe Başkanlığı’nın suyunun kesilmesinden sonra başvuruda bulunup yasal su aboneliğini başlattığını söyleyen Ba yar “Bugüne dek kullandıkları 653 ton suyun bedelini Alanya halkımız ödemiştir” dedi. CHP Antalya İl Başkanlığı’nın internet sitesinden yapılan açıklamada, yaşananın yolsuzluk olduğu vurgulandı. Bayar “Vatandaşlarımız işsizlikle, yoksullukla boğuşurken, elektrik ve su paralarını ödeme güçlüğü çekerken, AKP ilçe binasında kaçak su kullanılıyormuş. l Haber Merkezi MHP’den AKP’ye tepki: Bizi yok sayıyorsunuz MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli üzerinden AKP’yi eleştirdi. AKP’nin, MHP’yi yok saydığını söyledi. Yerel bir televizyon kanalına konuşan MHP’li Enginyurt, Bakan Pakdemirli başta olmak üzere diğer AKP’lilere şu sözlerle tepki gösterdi: “Tarım bakanı, ne istiyorsun sen bizden? Niye davet etmiyorsun bizi? AK Partililer, ni ye çağırmıyorsunuz bizi. Ne yaptık size? Muhalefet mi ettik? Her yerde savunuyoruz, her yerde anlatıyoruz. Biz her söze başladığımızda Sayın Cumhurbaşkanı diye başlıyoruz. Ama bu arkadaşlar bizi yok sayıyorlar. Her yerde yok sayıyorlar. Belediyelerde, sokakta, siyasette yok sayıyorlar. Biz anlatamıyor muyuz projeleri. Muhalefet mi ettik size?” l Haber Merkezi