Katalog

12 TEMMUZ 2020 PAZAR NEPAL’DE 22 ÖLÜ 50 KAYIP Nepal’de perşembe gününden beri şiddetli muson yağışlarının yol açtığı toprak kaymaları ve sel felaketinde hayatını kaybedenlerin sayısı 22’ye yükseldi. Yerel polis ve Nepal ordusu, 50 kişinin kayıp olduğunu ve arama çalışmalarının devam ettiğini belirtti. l Dış Haberler SAYISAL LOTO 6 BİLEN: 6.224.101.33 TL (4. devir) 5 BİLEN: 4.496.00 TL 4711121327 4 BİLEN: 74.55 TL 3 BİLEN: 11.25 TL ikramiye kazandı. EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ ‘İKİNCİ HASANKEYF OLMASIN’ İSYANI ‘Okullar öğretim yılında açılacak mı?’ sorusu yanıtını bulamazken sorunlar da sürüyor Kaygılar giderilmedi Tunceli Mazgirt’in İndere bölgesi 1. derece arkeolojik sit alanı. Arkeolojik sit alanına taşocağı KAYHAN AYHAN Tunceli’nin Mazgirt ilçesinde bulunan ve 2011 yılında 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilen İndere bölgesinde, şimdi de 10 hektarlık alan hammadde üretimi için Karayolları 8. Bölge Müdürlüğü’ne 5 yıllığına verildi. Köylüler, “Hasankeyf gibi burasının da taşocağı aracılığıyla yok edilmesini istemiyoruz. Burası ikinci Hasankeyf olmasın” diyerek tepkilerini dile getirdi. Köylüler, daha önce yine taş ocağı için faaliyete başlanan bölgedeki çalışmalara köylüler direnince projeden vazgeçilmişti. Karabulut köyü muhtarı Soner Bulat, “Su kaynaklarımız oradan geliyor. Meralarımızın bir kısmı orada. Ekili alanlarımıza zarar verecek. Tarihi yerlerimiz, bizim ziyaretlerimiz var orada. İnançsal olarak kutsal bir yer bizim için. Taşocağı açıldığı zaman buralar yok olacak. Karayolları 8. Bölge Müdürlüğü’ne dilekçe yazdık. Daha önce de burada taşocağı açmak istediler ancak bizim tepkimiz nedeniyle vazgeçtiler. Umarım bu sefer de öyle olur. Yetkililerin sesimizi duymasını istiyoruz” diye konuştu. Kazı yapılacaktı Güneyharman köyü muhtarı Önder Alim de “Taşocağına ayrılan bölge kuzeyde ve bu bizim rüzgârımızı kesecek. Köyümüz için kirliliğe neden olacak. Hayvancılık ve tarımla geçiniyoruz. Taşocağı açılırsa biz burada yaşayamayız. Köyümüzü terketmek zorunda kalacağız. 10 yıl önce yapılan çalışmanın çikinliği de gözümüzün önünde duruyor. Burası tarihi açıdan önemli mağaların bulunduğu eski bir yerleşim yeri. Bu nedenle sit alanı olmuştur. Tunceli müze müdürü ile de görüştük. Kazı başlatacaklarını söylediler. Oranın bozulmamasını istiyoruz” ifadelerini kullandı. Öğrenciler, veliler ve öğretmenler, açıklamaların kaygıları gidermekten okulların yeni eğitimöğretim yılın uzak olduğunu, açıklanan kriterlerin da açılıp açılmayacağını merak ediyor. özellikle devlet okullarında uygulan Eğitim sendikaları başkanları, yapılan masının mümkün olmadığını söyledi. ‘DEVLET OKULUNDA IMKÂNSIZ’ Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, Bilim Kurulu’nca açıklanan kriterlere yönelik şunları söyledi: n Bilim Kurulu her 4 metrekareye 1 öğrenci/personel olacak şekilde okula girişlerin yapılmasını istiyor. n Her sınıfta ortalama 30 öğrenci varken 10 öğrenci olarak ders yapılması isteniyor. Bunun devlet okullarında uygulanması imkansız. n Her okulda temassız ateş ölçer olması da okulların açılmasına kalan zaman ve MEB’in mali yapısı düşünüldüğünde mümkün görünmüyor. (55 bin resmi okul var.) n Her öğrenci ve personelin okulda maske ile bulunması ve nemlendikçe değişmesi isteniyor. Her gün bir kez değişse bile 40 milyon maske bulundurulması gerekiyor. Uzun süreli mali ve tedarik olarak mümkün değil. n Sınıf, koridor, lavabo gibi yerlerde dezenfektan, sıvı sabun bulundurulması ve bunların her teneffüste doldurboşalt yapılması; kapı kolları, merdiven korkulukları gibi yerlerin sürekli temizlenmesi ise hizmetli eksikliği ve okul mali yapıları açısından mümkün görünmüyor. FIGEN ATALAY Öğrenciler YKS sınavlarına özel önlemlerle alınırken birçok okulda yığılmalar yaşandı. ‘OKULLAR AÇILMAMALI’ Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, “Salgın yayılımının ortadan kalktığı bilimsel verilerle açıklanmadan ve gerekli tedbirler alınmadan okullar açılmamalıdır’’ dedi. Aydoğan, şu önerilerde bulundu: n Kaygıları giderecek bütünlüklü bir şekilde bir yol haritası oluşturulmalıdır. Eğitim sendikaları, TTB, veli örgütleri, ilgili tüm kesimler söz ve karar süreçlerinde yer almalıdır. n Planlamalar, alanın gerçek bilgisine sahip olan öğretmenlerle, eğitim ve bilim emekçileri ile birlikte yürütülmelidir. n Okul, okul türü, derslik sayısı yetersizdir. n Okullar arası eşitsizlikler giderilmeli, alınan kararlar tüm okullarda uygulanabilir olmalıdır. n Dezavantajlı gruplar desteklenmelidir. n Eğitim ve sağlık hakkı birbirinden ayrılmaz başlıklar olarak değerlendirilmeli, çalışmalar bütünlük içerisinde, bilimsel veriler, bilimsel ölçüler üzerinden yapılmalıdır. n Salgın, uzaktan eğitimin kalıcılaşmasının bir gerekçesi olmamalıdır. Pandemi süreci bize bir kez daha uzaktan eğitimin yüz yüze eğitimin yerini alamayacağını net bir şekilde göstermiştir. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk. BAKAN SELÇUK’A SORULAR 4 Yeniden uzaktan eğitim kararı alınırsa önceki dönem bilgisayarı, tableti, TV ve interneti olmadığı için EBA’yı takip edemeyen yaklaşık 3 milyon öğrencimiz için hazırlık yapıldı mı? 4 Okullar açılırsa her gün hijyen koşullarını sağlayacak malzemelerin ücretsiz temini için çalışmaya başlandı mı? 4 Okulların hizmetli ihtiyacını karşılamaya yönelik personel alım talebi ilgili bakanlığa iletildi mi? 4 Zaten eksik eğitimöğretim sürecinden geçmiş olan öğrencilerimizin, 20202021 öğretim yılında bu eksikliği giderebilmek için öğretmen eksikliği sıfırlandı mı? Yoksa yine ücretli öğretmenler ile mi bu açık kapatılacak? 4 Okulların açılması durumunda salgın hakkında öğretmenleri ve öğrencileri bilgilendirmek için Sağlık Bakanlığı ile irtibat kurarak her okula bu konuda uzman bir doktor gönderilmesi üzerine bir anlaşma yapıldı mı? SABANCI VAKFI’NIN ‘FARK YARATANLAR PROGRAMI’NIN YENI PROJELERI TANITILDI Bizans dönemine ait manastır, Davutlar Mahallesi sınırındaki Samson Dağları’nın Kuşadası Körfezi’ne bakan yamacında kurulu. TARİHİ MANASTIRI YAĞMALADILAR Aydın’ın Kuşadası ilçesindeki en önemli tarihi lı. Manastırda restorasyon çalışması yapılırsa Kuşadası kül eserlerden biri olan “Kurşun türel anlamda önemli bir tu lu Manastırı”nın definecilerin rizm destinasyonuna sahip tahrip etmesi nedeniyle çök olacak” dedi. me tehlikesi ile karşı karşıya olduğu belirtildi. Defineci tahribatı Manastırı her yıl binlerce yerli Ege Üniversitesi Edebiyat Fa ve yabancı turistin ziyaret et kültesi Bizans Sanatı Anabilim tiğini belirten EKODOSD Baş Dalı Başkanı Prof. Dr. Zeynep kanı Bahattin Sürücü, “Turist Mercangöz, manastırdaki asıl lerin ziyareti esnasında kub tahribata definecilerin neden be çökerse bir facia yaşana olduğunu belirterek kubbeyi bilir. Bu nedenle acilen kilise taşıyan ayaklardan birinin açı ziyarete kapatılmalı ve ardın lan define çukurları nedeniyle dan da hemen bakıma alınma çöktüğünü belirtti. l DHA BERGAMA’DAKİ PERGAMON’UN KALBİ Selinos antik kanalı gün yüzüne çıkıyor İzmir’in Bergama ilçesindeki projeyle 2 bin 400 yıllık Pergamon antik kentinin kalbi niteliğindeki Selinos antik kanalı yeniden gün yüzüne çıkarılacak. Türkiye’de ilk olacak projeyle dere yatağı yeniden düzenlenerek Helen, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı, Türkiye Cumhuriyeti dönemlerine ait yapılar ortaya konulacak. Böylece Bergama’nın merkezinde özel bir turizm alanı oluşturulacak. Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü öncülüğünde yürü tülecek çalışmalara İzmir Valiliği Yatırım İzleme Koordinasyon Başkanlığı, Bergama Belediyesi, Bergama Müze Müdürlüğü, İzmir 2 No’lu Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu Müdürlüğü ve İZSU da destek verecek. l ANKARA / Cumhuriyet Okumak Yolda Olmaktır Deneye Hayır Derneği “Eşekli Kütüphaneci” olarak bilinen Mustafa Güzelgöz’ün hikayesinden ilham alarak 2019’da bir gezici kütüphane oluşturan öğretmen Nusrettin Biçer ve Abdülkadir Korkmaz, “Okumak Yolda Olmaktır” projesiyle Şanlıurfa’nın köylerini ziyaret ede rek çocuklarla bir araya geliyor. Minibüsü gezici kütüphaneye dönüştürerek Suruç’ta ulaşılmamış çocuk bırakmamayı hedefleyen proje; onları sadece kitapla değil, kendilerinin tasarladıkları kukla, bilim ve sanat atölyesi gibi etkinliklerle de buluşturuyor. Üniversite yıllarından beri hayvan hakları konusunda çalışmalarını sürdüren Yağmur Özgür Güven’in 2019’dan beri kendisinin de kurucuları arasında yer aldığı dernek, hayvan deneylerinin etik standartlara uygun şekilde yapılması ve bilimsel çalışma larla geliştirilen alternatif yöntemlerin yaygınlaşmasıyla hayvan deneylerinin son bulması için çalışmalar yürütüyor. Dernek, hayvanların esaret altında tutulmadığı, işkence görmediği ve onları yaşatmanın yollarının arandığı daha iyi bir dünya için çalışıyor. Fark yarattılar Zahit Mungan, tüm Türkiye’ye örnek oluyor. Konuşmamız Gerek Dezavantajlı bölgelerdeki kadınların menstrual ürünlere erişebilmeleri ve regl konusundaki tabunun yıkılması için çalışmalar yürüten İlayda Eskitaşçıoğlu’nun kurduğu “Konuşmamız Gerek” platformu, hijyenik ürünlere erişimin bir hak olduğu düşüncesinden yola çıkarak köy okullarındaki genç kızlar, mevsimlik tarım işçisi ve mülteci kadınlarla eğitimler düzenliyor. Platform, regl olmanın utanılacak bir şey olmadığının toplumda kabul görmesi ve bu tabunun yıkılması için çalışıyor. The Cartoon Mill Türkiye’de çizgi film kültürünün gelişmesine katkı sağlamak için yola çıkan Fatih Küçük, 2016 yılında Türkiye’nin ilk bağımsız çizgi film okulu olan The Cartoon Mill’i kurarak çizgi film tarihi, karakter tasarlama ve çizgi film üretme gibi ko nularda atölyeler düzenleniyor. Sadece animasyon eğitimine değil, yörenin ekonomik gelişimine de katkıda bulunan Fatih Küçük, sanatsever bir neslin yetişmesine katkıda bulunuyor ve çocukları sanatla buluşturmaya devam ediyor. Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı’nın 11. Sezon “Fark Yaratan”ları tanıtıldı. Toplumsal gelişmeye katkıda bulunan kişilerin hikâyelerini görünür kılmak ve topluma ilham vermeyi amaçlayan programda, YouTube üzerinden yapılan yayın ile 5 yeni fark yaratanın yaşadıkları çevrede karşılaştıkları sorunları gidermek üzere geliştirdikleri projeler tüm Türkiye ile paylaşıldı. Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, “Fark Yaratanlar, çevresinde bir sorun Safkan veya eksiklik görüyor ve elini taşın altına koyarak ‘Ben bunu yaparım’ diyor. Bu seneyle birlikte Türkiye’nin 81 ilinden 4 bine yakın başvuru aldık. Yayımlanan videolar, Türkiye ve yurtdışında 35 milyonu aşkın izlenme rakamına ulaştı. Hikâyelerini dinledikçe ülkemizin her bireyinin çok büyük bir potansiyele sahip olduğunu görüyorum ve daha da umutlanıyorum” dedi. l Eğitim Servisi Uçurtmanın Peşinde Mardin’de doğan ve çocukluğundan beri uçurtmalara hayran olan Zahit Mungan, “Uçurtmanın Peşinde” projesi ile çocukların hem hayal gücünün hem de motor becerilerinin gelişmesine katkı sağlayan uçurtma atölyeleri düzenliyor. Verdiği eğitimlerle çocukların geleneksel oyunlara olan ilgilerinin artmasını, ekran başın da geçirdikleri zamanın azalmasını hedefleyen Mungan, 2016 yılından beri düzenlenen Mardin Uçurtma Festivali ile de şehrin tanıtımına katkıda bulunuyor. Mungan, düzenlediği yüzlerce çocuk atölyesi ile hem çocukların hayatlarında fark yaratıyor hem de Mardin kültürünün korunması ve tanıtılması konusunda çalışmalar yapıyor.