Katalog

14 13 HAZİRAN 2020 CUMARTESİ EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ S DAMDAKİ evgili okurlar, dam üstünden anılarda bu lasıyla sevdirmesidir. Onun başardığı ama er MİZAHÇI haftaki konuğum, çağ daş karikatür sanatımı ken ölümüyle biraz yarım kalan bu durumu zın en önemli kurucusu yıllar sonrasında bizi olan Cemal Nadir Güler Cihan DEMİRCİ yetiştiren Oğuz Aral us usta… Sadece 45 yıllık ta zirveye çıkaracaktır. kısacık bir ömre müthiş bir üretim sığdıran, kari Dam Oğuz Ağabey 2002 yılında Taksim’de Cumhu Üstünden katürümüze pek çok il ki getiren bu büyük us riyet Kitap Kulübü’nde kendisiyle gerçekleştir Anılar3 ta şiirimizin en dev ismi olan Nâzım Hikmet gibi diğim söyleşide önündeki yol gösterici ustanın 1902 doğumludur. Cemal Nadir Güler ol 2002 yılında, yani Cemal duğunu, onun, karikatürümüzde çok Nadir’in doğumunun 100. yılın farklı bir yerinin olduğunu söyle da, Karikatürcüler Derneği’nin ge mişti zaten. nel sekreteriydim ve dernek olarak Cemal Nadir’in “Amcabey” adlı 2002 yılını “Cemal Nadir Güler Yı çizgi bant karikatür tiplemesi bizim lı” ilan etmiş, yıl boyunca sayısız ilk yerli çizgi bant kahramanımız etkinlikler gerçekleştirmiştik. 2002 dır. İlk karikatür albümlerini de ge yılının sonlarında dernek yayını ola ne o yayımlamıştır. 19421944 ara rak anısına yayımlanan “Cemal Na sında yayımladığı “Amcabey” mi dir 100 Yaşında” adlı kapsamlı bi zah dergisinde de amatör çizerle yografi kitabını hazırlarken büyük re ilk kez kapısını açan usta olmuş ustanın kısacık ama müthiş hayatın tur. Öncülükleri saymakla bitmez!.. da gezinmiştim. Gazete karikatürcülüğünün de ülke Onun Türk karikatürüne getirdi mizde temelini atan çizer odur. ği yenilikleri sıralamak bile sayfalar Kısacık yaşamı iki dünya savaşı tutabilir... Bir kere adı, “1950 Kuşa ve bir Kurtuluş Savaşı gören, epey ğı” diye anılan çizerlerin ortaya çık ce maddi sıkıntı da çeken Cemal masında onun çok büyük rolü var Nadir usta, 17 yıl boyunca dönemin dır. Cemal Nadir usta, 1950 kuşa “Akşam” gazetesinde çizdi. On ğı çizerlerinin çoğunun kendine “ör ca yıl Akşam’da çalıştıktan sonra 2. nek” aldığı, onu taklit ederek gerçek Dünya Savaşı’nın son yılında Cum çizgisini bulduğu “öncü” bir isim huriyet gazetesine geçmesinin ne olmuştur!.. Ama en önemli söyle denini ise çevirmen arkadaşı Avni necek cümle belki de şudur; “O ül İnsel’e şöyle anlatmıştır: “Dar yaka kemizde karikatürü kitlelere sevdir lı elbiseler giydiğim halde iki yaka meyi başaran modern anlamdaki ilk mı bir araya getiremiyorum. Şu yo Türk çizeridir!..” kuş Yunus Nadi gibi birkaç babacan Gerçekten de Cemal Nadir’in ger patrona daha sahip olsa Babıâli, ga çekleştirdiği en önemli atılım, kari zetecilerin Darülacezesi olmaktan katürü halkın günlük yaşamına sok kurtulur!..” Karikatürümüzün öncü mayı başarması, onu kitlelere faz ustasının anısına sevgiyle... l Zafer Temoçin l Lütfü Çakın YÜKSEK YERİLİM HATTI Erdinç UTKU Ayasofya siyasete kapatılsın! H İnadına gülün. Gülerken DÜŞLERİNİZ görün sün! H İşsizlik oranı DİSK’e göre yüzde 39, TÜİK’e göre yüzde 13.8. TÜİK: Tahrifatı Ünlü İktidar Kulu... H Bey bey müjde kızımız konuştu. “Diyet” dedi! H Garibana cehennem, ensesi kalına, “Devlet Kuşu Cenneti” bizim ülkemiz... H Nebiliyim Kurulu... Tek Adam, Tek Bilen... Her bişeyi BİR BİLEN! l Birol Çün l Murat Sayın l Burak Ergin l Mehmet Selçuk l Murat Özmenek CUK Atatürk düşmanla rının vic dan tera Günel zisindeki ALTINTAŞ ağırlıkları anababa katillerininkine denktir. H Bilim Kurulu virüsle uğ raşacağına insanlarla uğ raşıyor diyebilir miyiz? l Birol Çün l Dr. Kadir Doğruer l İbrahim Tuncay l Cem Koç l Oğuz Gürel l İsmet Lokman HÜSREV BEY’İN GÜNLÜĞÜ Günhan AYDIN ‘Ben Küçük Ev Aletiyim’ 10 HAZİRAN: Günlüğümü üzerinde “yeni nesil promosyon” yazan bir kalemle kaleme alıyorum. Çıkıp biraz yürüdüm geçen pazar, eski bir dostumla bir arka bahçede oturduk. Keşke kalem de alsaymışım. Yeni nesil promosyonla “Keşke biraz da yağmur yağsaydı,” diyorum. Eski dostum, on yaşından beri dostum, “Oğlum bu çok güzel bir şarkıdır” dedi; güzel bir şarkıydı sahiden... Amerika yanıyormuş salgınlar, isyanlar, bir arka bahçe, küçük yapraklar da dökülüyordu saçlarımıza, eski bir şarkı yazıyorum yeni nesil promosyonla. 11 HAZİRAN: Mikrop Rıza geçenlerde bir teknoloji marketine gitmiş. Monitör alacakmış torunu için. Bir çalışandan yardım istemiş, hangi monitörü önerecekmiş acaba... “Bilemiyorum beyefendi. Ben küçük ev aletiyim” demiş. Boylu poslu da bir adammış. Anlamamış Rıza. Zaten marketlerde ter basar, teknoloji marketi Tayland’da uyuşturucudan yakalanmak gibi bir şey... “Bayılacak gibi oldum” diyor. Kendine geldiğinde küçük ev aletleri bölümünde çay içiyormuş. Bir de tost makinesi satmışlar Rıza’ya. 12 HAZİRAN: Arka sokaklarda, pasaj içlerinde minicik terzi dükkanlarında susmayan radyolar olurdu. Sanki o dükkanlarda zamanın işleyişi yüzeydekinden daha farklıydı. Radyo alenen en dehşetengiz teknolojilerin bile izini süremeyeceği bir frekanstan çalar; muntazam bir izah arayanları, nizam verenleri boşa çıkarırdı. Makaslarda aynı terane ömür tüketen evhamları yatıştırmak için izahlardan azade bir payanda olurdu... Pantolonumun ağı erimiş, aklıma bunlar geliyor... Bevliyeci müspet konuşmuştu, ama artık sanırım bir asabiyeciye görünmemin vakti geldi. “İzin verirseniz bir şey söylemek istiyorum, pantolonunuzun gerek kumaşı gerek dökümü, ‘Gizli Teşkilat’ filminde Cary Grant’ın giydiklerine benziyor” demişti terzi Hasip dükkânda çay içerlerken seneler evvel. Yahu neler geliyor insanın aklına...