16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EMEK [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY 13 23 NİSAN 2020 PERŞEMBE Kaynak: DİSKAR Emekçi, hasta olmaya itiliyor Dünyayı etkisi altına alan virüs, tüm ülkede olumsuz bir tablonu yaşanmasına yol açıyor. Ama işçiler arasındaki olumsuzluğu çok daha fazla. Bir yandan durgunla şan ekonomi ile işini kaybetmek ris kiyle karşı karşıya kalan emekçi, bir yandan da burun buruna çalışmak zorunda olduğu ortamlar olcay büyüktaş nedeniyle hastalığa karşı savunmasız. Birisi Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştır ma Merkezi (DİSKAR) diğeri de Birle şik Metal İş Sınıfı Araştırmaları Mer kezi (BİSAM) tarafından yapılan iki Covid araştırma raporları, işçilerin kendisini güvencesiz hissettiğini or taya koydu. İşçi kendisini güvencesiz hissedi yor çünkü onların hastalığına yaka lanma oranı, ülke genelinin üç ka tı. Bu iki araştırmada ortaya çıkan ve kesinlikle önlemlerin artırılmasını gerekli kılan sonuçlar özetle şöyle; DİSK üyeleri arasında pozitif va ka oranı Türkiye ortalamasının ü ka tı. DİSK üyeleri arasında pozitif vaka oranı binde 2.8 iken, Türkiye ortala masında pozitif vaka oranı binde 0.9. Salgının yarattığı sağlık ve sosyal risklerden 60 binden fazla DİSK üye sinin doğrudan etkilendiği saptandı. 17 Nisan 2020 tarihi itibarıyla 4 DİSK üyesi salgın sebebiyle hayatı nı kaybetti. DİSK üyesi işçilerin en az 378’inin testi pozitif çıktı. Salgın ne deniyle karantina altında olan DİSK İşçilere yönelik yapılan iki araştırma, emekçinin hastalanma oranlarının ülke genelinin üç katı olduğunu ortaya koydu. İşçiler yüzde 87’si alınan önemlere karşın kendisini işyerinde risk altında hissetmeye devam ediyor. üyesi ise en az 646 kişi. Hastalığa yakalanan 68 DİSK üyesi virüsü yenip iyileşti. DİSK’in örgütlü olduğu üretime ara veren veya üretimini durduran işyeri sayısı 48, kapsadığı DİSK üye sayısı ise 12 bin 446. DİSK üyesi sendikaların örgütlü olduğu 11 işyerinde çalışmaktan kaçınma hakkı kullandı. Çalışmaktan kaçınma hakkını kullanan üye sayısı en az bin 249 oldu. DİSK’in örgütlü olduğu işyerlerinin en az 112’si kısa çalışma ödeneğine başvurdu, başvuruların kapsadığı işçi sayısı 30 bin 785 oldu. DİSK’in örgütlü olduğu 66 işyerinde evden çalışmaya geçilirken, evden çalışma uygulamasının kapsadığı DİSK üye sayısı 5 bin 981 oldu. Borç var diye su kesilmesin Metal sektöründe yapılan araştırma kapsamındaki işçilere yaşadığımız süreç ile ilgili kimi değerlendirmelere ne kadar katılıp katılmadıkları soruldu. İşçilerin yüzde 96’sı borç nedeniyle su ve doğalgaz kesintisi yapılmaması gerektiğini düşünüyor. Yüzde 94’ü okulların tatili süresince çalışan anne babalardan en az birine ücretli korona izni verilmesini istiyor. İşçiler arasında ücretli izin talebi yüzde 92 seviyesinde. Emekçinin yüzde 96’sı salgın döneminde her eve belli bir miktar içme suyu ve doğalgazın parasız olarak sağlanmasını arzuluyor. Dikkat çeken verilerden biri de işçilerin yüzde 86 ile “özel sağlık kuruluşları kamulaştırılması” fikrine verdiği destek. İşçilerin yüzde 82’i “65 yaş üstü yaşlılık aylığı alan kişilere de ek korona desteği ödenmelidir” fikrini destekliyor. Yüzde 88 gibi yüksek bir kesim salgın nedeniyle sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi taraftarıdır. Mart 2020’de bu oran yüzde 68 seviyesindeydi. Risk artacak Araştırmaya katılan metal işçilerinin büyük bir kısmı virüs riskinin artacağını, meselenin ciddiye alınması gerektiğini düşünüyor. Virüs riskinin artacağını düşünenlerin oranı yüzde 64 seviyesinde. Geçen ay bu oran yüzde 78 seviyesindeydi. Virüsün azalacağını düşünenlerin oranı da yüzde 18.7 düzeyinde. Bu oran geçen ay yüzde 8.4 düzeyindeydi. Söz konusu üyelerin hemen hemen tamamı virüsün ciddiye alınması gerektiğini düşünüyor. İşçilerin yüzde 96’sı evde kalmak istiyor. Yüzde 98’si daha çok el yıkıyor. Yüzde 98’si maske takmanın önemli bir önlem olduğunu düşünüyor. İş arkadaşınızla aranızdaki mesafe %14.86 2 metreden 12 metre fazla %48.59 1 metreden az %36.55 Yakın çevrenizde karantina altına alınmış kişilerin oranı %24.6 Korona şühesi ile test yapıldı %7.2 Yakın çevresinde Korona şühesi ile karantina altında korona virüs tanısı konulmuş oranı %2.8 %21 İşyerinizde korona virüse dair alınan tedbirler yeterli mi? Hayır %21.29 Kısmen Evet %49.40 %29.32 %82 İşyerinde risk altındayım İşyerinden kaynaklı olarak virüse karşı risk altında mısınız? Kısmen Evet %27.09 %60.19 %12.75 Hayır Kaynak: BİSAM Yüzde 87’si işyerinde risk altında hissediyor İşçiler tezgâhta dip dibe çalışıyor, her 5 kişiden 1’inin yakın çevresinde tanı konulmuş kişi var. Alınan önlemlere karşın işçilerin yüzde 87’si kendini işyerinde risk altında hissetmeye devam ediyor. Araştırma kapsamındaki işçilerin yüzde 60’ı işyerinden kaynaklı olarak (işe gidişgeliş dahil) virüse karşı risk altında olduğunu, yüzde 27’si ise kısmen risk altında olduğunu düşünüyor. İşyerinde virüse karşı risk altında hissetmeyenlerin oranı yüzde 12.7. Bu oran Mart 2020’de yüzde 6’ydı. Çalıştıkları iş yerlerinde virüse karşı yeterli önlem düşünenlerin oranı yüzde 11’den yüzde 29’a yükseldi. Kısmen yeterli tedbir alındığını düşünenlerin oranı yüzde 40’tan yüzde 49’a çıktı. Yeterli tedbirlerin alınmadığını söyleyenlerin oranı yüzde 29 oldu. Gerekli önlemi almayan işveren, işçi ölümü halinde cinayetten yargılanabilir Salgın mı, kasten cinayet mi? Dünyayı etkisi altına alan ve çalışma koşullarına ilişkin ye ni düzenlemelerin ha yat geçmesine neden olan virüsün bir başka boyutu gündeme geldi. Evde kal Türkiye ile yurt taşların evde otur maları ısrarla istenmesine karşın, çarklar mutlaka dön Ali Osman Özdilek meli zihniyetinin can al dığı ülke, yeni bir tartışmaya sahne olacağa benziyor. Koronavirüs kaynaklı işçi ölümünde gerekli önlemi almayan işveren, iş cinayetine neden olmaktan yani kasten adam öldürmeden sorumlu tutulabilir mi? Sorumuzu yanıtlayan Avukat Ali Osman Özdilek, kamuoyunun üzerinde çok durduğu maden faciaları ile ilgili verilen Yargıtay kararından hareketle virüs kaynaklı işçi ölümünde de aynı hukuki esasların uygulanıp uygulanamayacağına bakılması gerektiğini anlattı. İlgili yargı kararlarını hatırlatan Özdilek, “Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2012/21104 Esas, 2013/25712 sayılı ve 14.11.2013 tarihli karardan hareketle, koronavirüse karşı gerekli tedbirleri almayan, eğitimleri vermeyen, gerekli teçhizatı sağlamayan, uyarılara rağmen hatalı, eksik ve tehlikeli çalışmayı sürdüren, kayıtlarını düzgün tutmayan ve iş güvenliği mevzuatına ve ilkelerine ısrarla uymayan, Sağlık Bakanlığı’na veya ilgili diğer yerlere işyerinde tespit ettiği veya tespit etmesi gereken vakaları bildirmeyen işverenlerin artık olası kastla adam öldürmeden dolayı cezalandırılmalarının gündeme gelebileceği günleri yaşıyoruz” değerlendirmesi yaptı. EMEK ÖRGÜTLERİNDEN 1 MAYIS İÇİN ORTAK ÇAĞRI: 1 Mayıs’ı her yerde marşlarla kutlayalım DİSK, KESK, TMMOB ve TTB tüm işçi ve emekçileri Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta tek ses olmaya çağırdı. Emekçilerin hayatının hiçe sayıldığı kapitalist düzenin değişmesi gerektiği belirtilen açıklamada, “İnsan onuruna yaraşır bir iş ve ücret, kamusal sosyal güvenlik, demokrasi, her türlü ayrımcılığa son verilmesi, dünyada barış politikalarının benimsenmesi talepleriyle 1 Mayıs’ı işyerlerinde, balkonlarda, sosyal medya da, ses araçlarıyla, afişlerle, marşlarla kutlayacağız” denildi. Online düzenlenen basın toplantısında ortak açıklamayı DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu okudu. Çerkezoğlu, “Bu düzen salgına karşı işçileri, emekçileri, yoksulları ve ezilenlerin sağlığını işini, geçimini koruyamadı. Aksine sermayenin ve patronların çıkarları için akıl, bilim ve milyonların sağlığı yok sayıldı. İşçilerin ölümü pahasına ‘çarklar dönecek’ ısrarı ile virüs işyerlerinden ve toplu taşıma araçlarından evlerimize taşınıyor” dedi. Çerkezoğlu, “1 Mayıs’a kadar tüm meydanları, caddeleri, sokakları 1 Mayıs afişlerimizle donatacak, ses ve görüntü araçlarıyla 1 Mayıs coşkusunu meydanlara taşıyacağız” diye konuştu. Arzu Çerkezoğlu ESNEK ÇALIŞMANIN İŞÇİLERE YANSIMASI OLUMSUZ: Daha fazla çalışma çok daha az ücret MEHMET KIZMAZ Koronavirüse karşı alınan önlemler kapsamında 22 Mart’ta kabul edilen, kamu kurumlarında esnek çalışma sistemine geçişin keyfi uygulamalar nedeniyle kuralsızlığı ve eşitsizliğe yol açtığı belirtiliyor. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eş Genel Başkanı İbrahim Kara, “Liyakatsiz, partizanca atanmış yöneticilerin keyfi tutumları kuralsız çalışmanın önünü açıyorlar. Bırakın esnek çalışmayı 24 saat gibi uzun nöbetler yazıyorlar, ekstra iş yüklüyorlar. Nöbet ücretlerinden veya mesailerinden kesintiye gidiliyor” dedi. Sağlık kurumlarındaki yönetici ve idarecilerin, ‘es nek çalışmayı’ kafalarına göre uyguladığını söyleyen SES Başkanı İbrahim Kara, “Örneğin esnek çalışma, A servisinde uygulanıyor B servisinde uygulanmıyor. Kovid kliniğinde çalışan arkadaşlarımız sürekli çalışacak ama ameliyathane yöneticisinin inisiyatifiyle oradaki görevliler çalışmayacak. Kademe kademe değişen bir esneklik söz konusu. Sağlık çalışanı arkadaşımıza, ‘Bugün gelme, yarın gel’ deniliyor ve gelmediği gün not edilip, arkadaşımızın nöbet ücretlerinden veya mesailerinden kesiyorlar ya da başka bir zaman çalıştırıyorlar. Ama diğer kamu kurumlarında çalışanlar da ise böyle bir durumda idari izinli gösteriliyorlar” ifadelerini kullandı. Çifte standart var Van’da bir devlet hastanesinde çalışan bir sağlık görevlisi de esnek çalışmanın sadece idareci ve sorumlulara yaradığını belirterek, “Biz, hasta ile direk temasa geçen ve tehdit altında olanlara dışında, sorumlular, idareciler başta olmak üzere çoğu kişi esnek çalışıyor. Ama bize, bırakın esnek çalışmayı 24 saat gibi uzun nöbetler yazıyorlar, ekstra iş yüklüyorlar. Özellikle yoğun bakım ve acillerde çalışanlara herhangi bir destek yok. Biz aylık 160 saat mesai doldurmamız gerekirken idareciler için bu geçerli değil. Ortada çifte standart gibi sıkıntılar var. Muhatap bulup bunu anlatacağımız kimse de yok” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle