17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 10 MART 2020 SALI HABER EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY / BURAK YURTTAŞ TASARIM: EMİNE BİLGET SU, BOMBA, MERMİ Hedef gözetiyorlar! GÜVENLİK ARTIRILIYOR Mültecilerin sını Edirne’den Yunanistan’a geçmek isteyen göçmenlerin sayısı gün rı geçmelerini engellemek isteyen Yunanistan güvenlik geçtikçe artıyor. Kastanies (Kesta güçleri Meriç Neh nelik) Sınır Kapısı’nın önünde jiletli tellerle barikat kuran Yunan güvenlik güçleri, göçmenlere sık sık basınçlı su sıkıyor, ses ve göz yaşartıcı bomba atıyor, zaman zaman da mermi kullanıyor. Yunanistan askerinin de hedef gözeterek sığınmacılara, yerleşim yerlerine doğru ateş ettiği ileri sürülüyor. ri kıyısına, yeni dikenli teller çekiyor. Özel harekâtçıların da gece gündüz kara ve nehir devriyelerini sürdürdüğü ifade ediliyor. Alman haber ajansı dpa ise Almanya’nın Kuzey Ren Vestfalya SINIRDA YARALANDI (KRV) eyaletinin, Yunanistan sınırının gü Yüzüne kaynar su atıldı venliğine katkıda bulunmak için bölgede görevlendirdiği polis sayısını artırmayı hedeflediğini bildirdi. Avrupa’ya geçmek isterken Yunanistan tarafından üzerine kaynar su döküldüğünü Ulimuhammed ileri süren bir göçmen, yüzü ve ayağındaki yanıklar nedeniyle Edirne’de tedavi altına Sınırda bekleyen sığınmacıların yanı sıra sınırı geçmeyi başaranlar da Yunan güvenlik güçlerinin kötü muamelesiyle karşılaşıyor. Sınır birliklerinin yaraladığı sığınmacılar, Türkiye’ye dönmek zorunda kalıyor. Edirne’de İl Göç İdaresi sığınmacılara 3 öğün yemek dağıtıyor. Erdoğan, sığınmacı krizi büyürken Brüksel’de temaslarda bulundu alındı. 10 gün önce Edirne’ye gelen 21 yaşındaki Afgan Abdülmüttalib Ulimuhammed, iki gün önce de barikattaki jiletli telleri kestiği sırada yüzüne Yunanistan tarafından sıcak su atıldığını iddia etti. Hastanenin başhekimi Mustafa Derin pazarlık Talha Sütçü de sığınmacının sıcak suyun neden olduğu 1. ve 2. dere ce yanık teşhisiyle hastaneye geti rildiğini söyledi. l Haber Merkezi TIMES’DAN GÖRÜŞMELER HAKKINDA İDDİA: AB’den para isteyecek Türkiye’nin Avrupa’ya gitmek isteyen sığınmacılara ve göçmenlere Pazarkule Sınır Kapısı’nı açmasının AB Türki Times gazetesi, Erdoğan’ın Brüksel ge nunun anlaşmayla çözümü için kendile zisini ve Avrupa Birliği (AB) yetkili rini baskı altında hissediyor, bir yandan ye ilişkilerinde yarattığı gerginlik sürüyor. leriyle mülteci krizinin çözümü için gö sa AB diplomatlarının deyimiyle “şanta Cumhurbaşkanı Re rüşmelerini değerlendirdi. Analizde, Erdoğan’ın, sığınmacı ve göçmenlerin Yunanistan sınırına akın etmelerini durdurmak için AB’den yüz milyonlarca Avro talep edeceğini yazdı. Gazeteye göre Avrupalı liderler bir yandan mülteci soru ja” boyun eğmek istemiyor. Fransız Journal du Dimanche dergisi de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Erdoğan ile Paris’te bu hafta bir araya gelmeyi umduğu iddiasını sayfalarına taşıdı. Von der Leyen cep Tayyip Erdoğan, dün günübirlik zi yaret için gittiği Belçika’nın başkenti Brüksel’de Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel ve AB Komisyonu Başkanı Ursula Von der Leyen ile görüş tü. AB Konseyi binasındaki görüşme bası na kapalı gerçekleşti. Görüşmeye Dışişle ri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da katıldı. ! Meriç banyosu AB Konseyi Başkanı Michel ve AB Komisyonu Başkanı Leyen, görüşme ardından basına açıklamalarda bulundu. Michel, Türkiye ve AB arasında imzalanan 18 Mart Mutabakatı’nı ve diğer konuları Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştükleri Zaman zaman Meriç Nehri kenarına gelen sığınmacılar, çamaşırlarını da ni belirterek, bu görüşmeyi Türkiye ile kısa, orta ve uzun vadede daha güçlü bir si nehir kenarında yıkıyor. Su seviyesinin düşük olduğu bölgelerde nehirde yıkanıp tıraş olan sığınmacılar, bir süre burada kaldıktan sonra kamp alanına geri dönüyor. l AA ‘KORONA’ ÖNLEMİ: Basın toplantısının sonunda Erdoğan, Stoltenberg ile el sıkışmak yerine kendi göğsüne dokunarak, “Korona” dedi. Erdoğan’ın bu hareketi salonda gülüşmelere yol açtı. yasi diyaloğa sahip olmak için ilk adım olarak gördüklerini bildirdi. ‘İletişim önkoşul’ “AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğ Engel tanımadı ERDOĞAN, BRÜKSEL’DE STOLTENBERG İLE GÖRÜŞTÜ lu, 18 Mart Mutabakatı’na ilişkin çalışma yürütecekler” diyen Michel, her iki Somut destek talebi tarafın da gelecek günlerde bir heyet eşliğinde çalışmalara başlayacağını söyledi. Michel, bu çalışmanın, tarafların 18 Mart Mutabakatı’nı aynı şekilde yorum Edirne’ye akın eden göçmenler arasında bulunan ve Suriye’deki iç savaşta yaralanıp tekerlekli sandalyeyle yaşamak zorunda kalan Abdulkerim Mıtıp (31), 3 çocuğu için Avrupa’ya gitmek istediğini söyledi. l DHA Belçika’nın başkenti Brüksel’de, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile görüşen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye kaynaklı krizin tüm Avrupa’yı tehdit eder durumda olduğunu belirterek, “Talep ettiğimiz desteğin daha fazla gecikmeksizin karşılanması çok önemlidir. Müttefiklerimizden somut destek bekliyoruz” dedi. Stoltenberg ise “Türkiye uzun vadeli bir çözümün bulunmasında üzerine düşen görevi yapmalıdır” diye konuştu. Görüşme sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Erdoğan, “Suriye kaynaklı kriz, güvenlik ve insani boyutlarıyla bölgemizi, hatta Avrupa’nın tamamını tehdit eder durumdadır. NATO ittifak dayanışmasını net bir şekilde göstermesi gereken kritik bir dönemin içinde. Taleplerimizin önemli bir kısmı, 2012 ve 2015 yıllarında alınan kararlar temelindedir” dedi. Üstü kapalı şekilde Yunanistan’ı eleş tiren Erdoğan, “Bir müttefik ve komşu ülkenin düzensiz göç dalgasının müsebbibi olarak Türkiye’yi işaret etmesi akıl ve izan dışıdır. Bu ülkenin mevcut durumu ve Avrupa Birliği’ni de kullanarak kendine haksız kazanımlar elde etmeye çalışmasına izin vermeyeceğimizi ifade ettim. Burada esas olan müttefiklerimizin dayanışmalarını, ayrım gözetmeden ve siyasi koşullar ileri sürmeden sergilemeleridir” diye konuştu. “Türkiye ağır bir yük taşıyor” ifadelerini kullanan Stoltenberg ise “Daha fazla ne yapabileceğimize bakıyoruz. Ancak Türkiye uzun vadeli bir çözümün bulunmasında üzerine düşen görevi yapmalıdır. Bu bağlamda, Türkiye ile AB arasındaki diyaloğu memnuniyetle karşılıyorum” açıklamasını yaptı. Stoltenberg, toplantıda “Türkiye’nin S400 hava savunma sistemlerini satın alması ve Afganistan’daki gelişmeleri de” ele aldıklarını söyledi. l AA laması hedefini taşıdığını kaydetti. Sınırdaki durumu çözmek için iletişimin önkoşul olduğunu söyleyen Von der Leyen, “Göçmenlerin yardıma ihtiyacı var, Yunanistan’ın yardıma ihtiyacı var ama Türkiye’nin de yardıma ihtiyacı var” dedi. Tümü gözden geçirilecek Türkiye ile ileriye dönük bir yol çizilmesi gerektiğini belirten von der Leyen, Türkiye ile AB arasındaki 18 Mart göçmen mutabakatının geçerliliğini koruduğunu ancak bazı görüş ayrılıklarının giderilmesi için tüm mutabakatın gözden geçirileceğini duyurdu. Leyen, görüşme öncesinde “Türkiye’nin sığınmacı ve göçmenleri Yunan sınırından çekmesi gerektiğini” söyledi. l Haber Merkezi DÜĞÜN SALONCULARI VE ORGANİZASYONCULAR İŞVEREN SENDİKASI (DÜSOİŞ) BAŞKANLIĞI GENEL KURUL İLAN DÜSOİŞ İŞVEREN SENDİKASI 1. Olağan Genel Kurulunu 21.03.2020 Cumartesi günü saat 10:00’da aşağıdaki gündem maddelerini görüşmek üzere Aydede Düğün Salonu – Molla yusuf Mah. 1425 Sok. NO:7/4 Konyaaltı / Antalya adresinde toplanacaktır. Çoğunluk sağlanamadığı takdirde 2. toplantı, 04.04.2020 tarihinde yine aynı yer ve saatte, aynı gündemle yapılacaktır. 6356 Sayılı Sendikalar Kanunu ve Ana Tüzüğümüzün ilgili maddeleri gereğince ilgililere ve üyelere ilanen duyurulur. GENEL KURUL GÜNDEMİ 1. Yoklama ve Açılış 2. Divan Teşekkülü 3. İstiklal Marşının Okunması 4. Genel Başkanın Konuşması 5. Sendikamızın 4 yıllık yapacağı işlerle ilgili kararların müzakeresi ve oylanması 6. Faaliyet raporunun müzakeresi ve ibrası, 7. Tahmini bilançoların müzakeresi ve oylanması, 8. Seçimler a) Genel başkanının seçimi, b) Sendika yönetim kurulunun seçimi, c) Sendika denetleme kurulunun seçimi, d) Sendika disiplin kurulunun seçimi, 9. Dilek ve temenniler 10. Kapanış Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1147304) Berlin’den göçmen çocuklar için karar Almanya’da hükümetin koalisyon ortakları, Yunan adalarındaki mülteci kamplarında zor şartlarda yaşam mücadelesi veren çocukların kabul edilmesi konusunda uzlaşma sağladı. DW’nin haberine göre dün başbakanlıktan yapılan açıklamada, bu çocukların Almanya’ya yerleştirilmesinin bir Avrupa çözümü çerçevesinde gerçekleştirileceği kaydedildi. Habere göre Ege adalarında “Zor insani koşullar altında yaşayan, sayısı 1000 ile 1500 arasında olduğu tahmin edilen sığınmacı çocukların gönüllü olacak Avrupa ülkelerine dağıtılması” öngörülüyor. Söz konusu çocuklar ya ciddi bir hastalık nedeniyle acil müdahaleye ihtiyaç duyuyor ya da 14 yaşından küçük ve yanında bir yetişkin bulunmuyor. Bunların büyük bölümünü ise kız çocuklarının oluşturduğu belirtiliyor. Açıklamada önümüzdeki günlerde Avrupa’da “Bu işe gönüllülerden oluşan bir koalisyonun” söz konusu çocukların yerleştirilmesini organize edeceği kaydedildi. l Dış Haberler ‘Güçsüzlerin sırtından pazarlık sonuç vermez’ Berlin’de AlmanYunan Ekonomi Forumu’nda sığınmacı krizini değerlendiren Almanya Başbakanı Angela Merkel, “Sığınmacıların TürkYunan sınırında bir çıkmaz sokağa sürüklendiğini” söyledi. DW Türkçe’nin haberine göre Türkiye’nin “kendi sorunlarını sığınmacıların sırtından çözmeye çalışmasının kabul edilemez olduğunu” vurgulayan Merkel, AB ile Türkiye arasındaki mülteci mutabakatının yenilenmesi için tüm gücüyle çalıştığını belirtti. Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ise “ek yardım için Türkiye’nin taahhütlerine uyması gerektiği” yönündeki açıklamalarını yineledi. Maas, “Çaresiz insanların bir de siyaset tarafından rehine olarak kullanılmasını kabul edemeyiz. Güçsüzlerin sırtından yürütülen bir pazarlık taktiği, umulan sonuca ulaşmayacak” dedi. l Dış Haberler Eğer yapılacaksa 2023’e giden süreçte neler yaşayacağız? Hak ve hürriyetlerin sürekli gaspı ülkesi Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde bir farkındalık yürüyüşü yapmak isteyen kadınlar coplandı, biber gazına maruz kaldı, darp edildi ve gözaltına alındı. Üstelik Taksim’e çıkılmasın diye tüneller kapatıldı, metro istasyonlarında, Taksim’e gidecek istasyonlarda durmalar yasaklandı... Bu iktidarın Türkiye’yi getirdiği nokta budur: Hak ve hürriyetlerin sürekli gasp edildiği ülke! Dünyada hangi ülkede 8 Mart’a gösteri ve yürüyüş yasağı kondu ve üstelik kadınlar darp edildi! Bu kararı verenler adına utanç verici bir durum! Türkiye, giderek hiçbir gösterinin, yürüyüşün gerçekleştirilemeyeceği bir ülkeye dönüşüyor. Bu “Anayasal Hak” askıya alınmış durumda. Kim tarafından? İçişleri Bakanı’nca, onun emri altında çalışan valiliklerce.. Tabii ki Saray ve hükümetinin tümünce. Türkiye, yeniden gözün üzerinde kaşın var yasasıyla, gazetecilerin, yazarların tutuklandığı bir cehenneme dönüştürülüyor. Barış’lardan sonra, iktidarı tedirgin eden yolsuzluk haberlerleri yazıları ve kitabı ile gündem olan Yeniçağ yazarı Murat Ağırel, Yeni Yaşam gazetesinden Ferhan Çelik ve Aydın Keser Silivri’nin karanlığına atıldılar. Murat Ağırel önce serbest bırakıldı, sonra tutuklamaları yöneten el devreye girdi ve tutuklandı. Bu bile yargı üzerinde nasıl siyasal bir yönlendirme mekanizmasının işlediğini göstermeye yeter. Yargı özgür olmadığına ilişkin durmadan işaretler veriyor. Bu mekanizmayı işletenlerin, bu durumu saptamamızdan rahatsızlık duyduklarını düşünüyorsanız yanılırsınız. Yasaların üzerindeki keyfi güçlerini sergilediğimiz için seviniyorlar ve orangutanlar gibi göğüslerini yumrukluyorlardır! Son zamanlarda gazetecilere yönelik baskılar arttı. Fethullah terörünün yaşandığı dönemlere geri döndük veya aynı dönemi bütün hızıyla sürdürüyoruz. Büyük savaş balonu İktidarın, Saray’ın bildiği tek şey var: Muhalefeti şeytanlaştırma. Bunun dışında ülkenin sağlık ve mutluluğu için bildiği başka hiçbir şey yok. Diğer şeylerin hepsinde derin kara delikler yaratmıştır! Ekonomiyi iflas çukurundan kurtarması, bu politikasıyla, hukuksuzluğuyla, keyfiliğiyle mümkün gözükmüyor. Anketler iktidardan giderek uzaklaşan seçmene işaret ediyor. Cumhurbaşkanı, giderek kanıksanan, üzerindeki “cazibe büyü”nün giderek çözüldüğü bozulduğu bir insana dönüşüyor. İdlib’de Moskova görüşmeleri ülke çıkarları açısından iyi sonuçlanmasına rağmen, zirveden önceki Saray ve adamlarının müthiş savaş kokan büyük balonun sönmesi, herhalde seçmeni üzerinde de bir etki yaratmaktadır. Şehitler Tepesi söylemini anımsayın! Bu bile, çocukları orduda olanları titretmiş ve eyvah dedirtmiştir. Bu kadar kötü bir politika yürüttüler! Nereye? Evet, sormamız gereken doğru soru budur: Nereye? Gazetecilere, yazarlara kadınlara yönelik baskı mekanizması hızlandığına göre yeniden sormalıyız: İktidar ülkeyi nereye sürüklemek istiyor? Bu sorunun bugün anlamı bugün daha önemlidir. Kriz içinde olan salt ekonomi ve toplum değildir. Siyaset kriz içindedir, özellikle iktidarın siyaseti. İki parti doğurmuştur iktidar. Ve onların çevrelerinde kaçınılmaz olarak bir kümelenme olacaktır. Ağırlıklı olarak da iktidardan kaçanları toplayan. İki parti, Saray’ın, iktidarın büyük krizidir. Eğer yapılacaksa, 2023 seçimlerine giden süreçte neler yaşayacağımız sorusu, daha bugünden büyük önem kazandı. Evet, eğer yapılacaksa ifadesini kullandım. Hürriyet ve özgürlüklerin sürekli gasp edildiği ülkede, bu soruyu sormaktan daha doğal ne olabilir? Peki, neler yaşayabiliriz?! T.C. İstanbul Bilim Üniversitesi’nden almış olduğum öğrenci kimlik kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. ESRA BEŞİROĞLU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle