Katalog

HABER 5 19 EKİM 2020 PAZARTESİ Dr. Ergün Demir ve Dr. Güray Kılıç, sözleşmeye aykırı davranıldığına dikkat çekti CUMHURİYET POSTER VERECEK ‘Fatura’ sağlık emekçisinden Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporu’na göre şehir hastanelerinde genel bütçeden karşılanması gereken elektrik, doğalgaz ve su harcamalarının hastane döner sermaye bütçesinden ödendiği ortaya çıktı. Şirketin ödemesi gereken faturaların sözleşmeye aykırı bir şekilde sağlık çalışanlaSIBEL rı için ayrılan bütçeden BAHÇETEPE karşılandığına dikkat çeken Dr. Ergün Demir ve Dr. Güray Kılıç, “Ek ödemelerle ilgili yapılması gereken, tüm sağlık çalışanlarına hak ettikleri ücretin verilmesi ve yapılan tüm ödemelerin emekliliğe yansıtılmasıdır” görüşünü dile getirdi. Başta Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi olmak üzere birçok sağlık kurumunda ek ödemeleYapım, ihale ve işletimleri şeffaf olmadığı için eleştirilen şehir hastanelerinde, elektrik, doğalgaz ve su harcamaların sağlık çalışanlarına ait döner sermayeden ödenirken, genel bütçeden aktarım yapılmadığı ortaya çıktı. rin eksik yatırıldığını anımsatan Demir ve Kılıç, “Haziran ve temmuz ek ödemelerini hiç alamayan, ağustos ve eylül ayı ek ödemelerini ise eksik alabilen hekimler sorunun çözülmesi yönündeki taleplerini hastane yönetimine iletmiş ancak tatmin edici bir cevap alamamışlardı” dedi. ‘Emekliliğe yansıtılmalı’ Demir ve Kılıç, şehir hastanelerinin faturalarının döner sermayeden ödenmesine karşın genel bütçeden aktarım yapılmamasına tepki göstererek şunları kaydetti: “Uygulamada hastaneye ait tüm elektrik, doğalgaz ve su giderleri döner sermaye bütçesinden, hizmet giderleri ise genel bütçeden ödenmektedir. Ancak, döner sermayeden ödenen bu hizmetler için yapılan elektrik, doğalgaz ve su harcamalarına ilişkin mahsup işleminin genel bütçeden ödenecek hizmet ödemelerinden karşılanması ve bu miktarın ilgili hastane döner sermaye bütçesine aktarılması sözleşmelerde belirtilmiştir. Ancak Sayıştay raporundan anlaşıldığı üzere genel bütçeden ödenen hizmet bedelinden düşülen bu tutar, gider olarak ödeyen döner sermaye bütçesine aktarılmamış ve genel bütçede kalmıştır. Bu durumda, döner sermaye bütçesine aktarılması gereken tutarlar genel bütçede kalmakta ve döner sermaye bütçesi aleyhine bir durum ortaya çıkmaktadır. Görüldüğü gibi bir taraftan fiziksel, psikolojik ve mesleki yıkıma uğrayan hekim ve sağlık çalışanları şimdi de ek ödemelerinin ödenmemesi sonucu ekonomik olarak da tükenmişlik sınırına itilmektedir. Diğer yandan ise sağlık çalışanlarına verilmesi gereken ek ödemenin karşılanacağı döner sermaye havuzuna şirket hastanelerinin doğalgaz, elektrik ve su harcama musluğu bağlanmıştır. Ek ödemelerle ilgili yapılması gereken, tüm sağlık çalışanlarına hak ettikleri ücretin verilmesi ve yapılan tüm ödemelerin emekliliğe yansıtılmasıdır.” FİRMALARA ÖDEME YAPILMADI MEDIKAL ÜRETICILERINDEN EYLEM Kamu ve üniversite hastanelerinin, ilaç ve tıbbi cihaz sektörüne toplam borcunun 19 milyara yaklaşması üzerine tıbbi cihaz üreticileri önceki gün Ankara Ulus Atatürk Heykeli önünde eylem yaptı. Tüm Tıbbi Cihaz Üreticileri Derneği (TÜDER) Başkanı Mustafa Daşçı ve üretici üyelerin katıldığı eylemde “Feragat iflastır”, “KDV ödedik, vergi ödedik, siz de hakkımızı ödeyin” yazılı döviz ve pankartlar açıldı. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı’nın ise borcu ödemek için medikal firmalardan alacaklarının yüzde 25’inden feragat etmesinin istenmesi yaklaşımına tepki gösteren Daşçı, “Bu feragat tıbbi cihaz sektöründeki ArGe çalışmalarını, ekonomik öngörülebilirliği, ülkenin yatırım güvenirliliğini engeller ve sarsar” dedi. Daşçı, bugüne dek Sağlık, Hazine ve Maliye, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Aile Çalışma ve Sosyal Politikalar, Ticaret bakanlıkları ile milletvekilleri, siyasi parti liderleri, sağlık grupları ve meclis sağlık komisyonunu bilgilendirdiklerini ancak sonuç alamadıklarını da kaydetti. l Haber Merkezi CHP’li Murat Emir, 16 koronavirüs hastasına içeriği bilinmeyen ilaç verildiğini söyledi ADD’den 29 Ekim çağrısı Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), Cumhuriyet Bayramı’nın 97. yıldönümü kutlamalarının “koronavirüs salgını gerekçe gösterilerek yasaklanamayacağını” belirtti. Gazetemiz Cumhuriyet’in, 29 Ekim’de ücretsiz Atatürk posteri dağıtacağını da duyuran dernek, yurttaşları, bayramı büyük bir coşkuyla kutlamaya davet etti. ADD, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 97. yıldönümü nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, İçişleri Bakanlığı genelgeleriyle toplu etkinliklerin yasaklandığını anımsattı. “Hiçbir bahanenin Cumhuriyet Bayramı’nı kutlamaya ve 10 Kasım’da da Atatürk’ü anmaya engel olamayacağı” belirtilen açıklamada, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yazılan açık mektuba da yer verdi. Mektupta, şunlar kaydedildi: “Genel Merkez Yönetim Kurulumuz, 29 Ekim Perşembe günü, saat 10.00’da, Anıtkabir’e çiçeklerle gidecektir. Anıtkabir programından sonra; Ulus Atatürk Anıtı’na çiçeklerle yürüyecektir. Ankara şubelerimizle, üyelerimizle ve yurttaşlarımızla birlikte, ‘Ulus Atatürk Anıtı’nı çiçek bahçesine dönüştüreceğiz. Aynı gün, AnkaraPolatlı şubemizin ev sahipliğinde, açık alan etkinliği de düzenlenecektir. 29 Ekim günü, Cumhuriyet gazetesi, derneğimiz adına ücretsiz Atatürk posteri dağıtımı yapacaktır. Dağıtım, ‘ADD’nin cumhuriyetimizin 97. yıldönümü hediyesidir’ ibaresiyle gerçekleşecektir.” l ANKARA/Cumhuriyet SALİHLİ MEYDANI Korona hastaları kobay yapıldı MAHMUT LICALI CHPAnkara Milletvekili Murat Emir, Sağlık Bakan Yardımcısı Şuayip Birinci’nin araştırmacıları arasında yer aldığı bir makalede suç olmasına karşın, “içeriği belli olmayan bazı ilaçların 16 koronavirüs hastası üzerinde doğrudan denendiğini” açıkladı. Emir, makalenin, Birinci’nin talebiyle yayımdan kaldırıldığını belirtti. CHP’li Emir, daha önce Türkiye’de resmi ilk koronavirüs vakasının 11 Mart’ta açıklanmasına karşın, Sağlık Bakanı Yardımcısı Şuayip Birinci’nin imzasının bulunduğu bir bilimsel makalede, şubat ile mart arasında 24 vakanın görüldüğüne ilişkin bildirim yapıldığını ortaya çıkarmıştı. Birinci ise makalede “şubat ile mart” ifadesinin “sehven yazıldığını” açıklamış ve makaleyi yayımdan kaldırtmıştı. Emir, bu kez Birinci’nin araştırmacıları arasında yer aldığı ve yayımdan kaldırılan başka bir makalede ise “hastalar üzerinde deney yapıldığı” iddiasında bulundu. Emir, şunları dile getirdi: “Şuayip Birinci’nin bir başka uluslararası yayın organında ‘Novel Treatment Approach to the Novel Coronavirus (COVID19) With a New Inhaler Theaurapetic’ başlığıyla yayımlanan makalesini daha yayımdan kaldırttığı anlaşılmıştır. Bu makalede Birinci ile birlikte toplam 16 araştırmacının ismi geçerken bazı araştırmacıların, şubat ayında Covid’li hastaların tedavi edilmesine ilişkin makalede de yer aldığı görülmüştür.” Emir, makalenin detayları incelendiğinde birçok skandalın ortaya çıktığını belirterek, “Makalede verilen bilgilere göre 1 Mayıs 2020 ile 1 Temmuz 2020 tarihleri arasında Covid19’lu 16 hastaya ‘Yeni İnhaler Tedavisi (NIT)’ uygulanmış, hastalara akciğere yönelik ne olduğu açıklanmayan bir ilaç verilmiştir. Makalede, NIT’nin bitki özlerinin terapötik dozlarda kullanılmasıyla oluşturulan bir çözüm olduğu ve patent koruması altında olduğundan içeriğinin açıklanmadığı ifade edilmiştir” dedi. Emir, içeriği bilim dışı uygulamalarla dolu olan ve diğer makalenin ortaya çıkmasının ardından apar topar yayımdan kaldırılan söz konusu makalede, Sağlık Bakan Yardımcısı’nın imzasının bulunmasının Türkiye açısından utanç verici olduğunu dile getirdi. Emir, “Söz konusu uygulama ayrıca Türk Ceza Yasası 90. madde kapsamında ‘İnsan Üzerinde Deney Suçu’na girerken, makalede imzası bulunan kişilerin bütün yazılarının YÖK tarafından incelenmesi ayrıca cumhuriyet savcılığının da konu ile ilgili adli soruşturma başlatması gerekmektedir” denildi. Emir, konuya TBMM gündemine taşıyarak soru önergesi verdi. l ANKARA BEYAZIT’TA ÖĞRENCİ KOLEKTİFLERİNDEN AÇIKLAMA Tedbirleri al, üniversiteyi aç Öğrenci Kolektifleri, İstanbul Üniversitesi (İÜ) Beyazıt Ana Kapı önünde “Üniversiteleri açmak yetmez, tedbirleri de alın, takipçisiyiz” diyerek basın açıklaması yaptı. “Üniversiteler bizimdir, bizimle özgürleşecek”, “Tedbirleri al üniversiteyi aç” sloganları atan öğrenciler açıklamalarında, “Pandeminin başından beri iktidarın tek düşündüğü şey sermaye ve kendi çıkarları oldu. Onlar saraylarda yaşayıp Mercedes’lerine binecek diye bugün binlerce öğrenci bilgisayara ve internete erişimi olmadığı için öğrenim hakkından vazgeçmek zorunda kalıyor. Onların cevapları ‘okulunuzu dondurun’ oluyor. Bizler halk sağlığının ve eğitim hakkımızın pazarlık konusu yapılamayacağını söylüyoruz. Nitelikli ve bilimsel eğitim bizlerin en temel hakkı üniversiteler bizimdir. Bizlerin pandemi koşullarında nitelikli eğitim alabilmesi için söyleyecek birkaç sözümüz var. Tedbirleri al üniversiteyi aç” ifadelerine yer verdiler. l İSTANBUL/ Cumhuriyet AKSAKLIK VARSA Erdoğan, Şırnak’ta konuştu: OSMAN KAVALA IÇIN VIDEO HAZIRLANDI: MUHATABINIZ BURADA Aradığınız suç bulunamadı Şırnak’ta partisinin kongresine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Herhangi bir yerde aksaklık varsa muhatabınız burada. Size en ufak bir ayrımcılık yapılıyorsa failinden hesabını sormak boynumun borcudur” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün partisinin ilk kongresini Şırnak 7. Olağan İl Kongresi’ne katılarak gerçekleştirdi. 591 projenin toplu açılışını da yapan Erdoğan, muhalefeti hedef alarak, “Biz sorumluluklarımızın ağırlığına ve çokluğuna rağmen halkımızla muhabbetimizi yakın tutarken muhalefet milletimizle mesafesini uzak tutuyor. Milletimizin karşısına çıkıp bu ülke için yaptıklarını açık yüreklilikle ortaya koyamadan siyasetçi olmaz” dedi. Azerbaycan ve Ermenistan arasında çatışmayı değerlendiren Erdoğan, “Amerika, Rusya, Fransa... Bunlar Ermenistan’ın yanında yer aldılar. Ermenilere silah desteğini veriyorlar mı? Veriyorlar. Libya’da da Wagner denilen Rusların paralı askerleri var. Bu paralı askerlerle kardeşlerimize ve darbeci Hafter’e destek veriyorlar” ifadelerini kullandı. l İç Politika İş insanı Osman Kavala’nın gözaltına alınışının 3. yılında, dün “Aradığınız Suç Bulunamadı” adlı bir kampanya başlatıldı. Sosyal medyadaki “Kavala’ya Özgürlük” hesabından paylaşılan videoda, kişilerin bir cümle arayarak kitapları karıştırdıkları ama bulamadıkları görülüyor. l Haber Merkezi Somalı madenciler nöbete başladı Ödenmeyen tazminatları ve ücretleri için Ankara’ya yürümek isterken gözaltına alınan ve 8 saat sonra serbest bırakılan Somalı maden işçileri Salihli Meydanı’nda nöbete başladı. İşçiler, salı gününe kadar bekleyeceklerini, hakları verilmezse eyleme devam edeceklerini söyledi. Maden işçilerinin başlattığı nöbete CHP Manisa milletvekilleri Bekir Başevigen ile Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu da katılarak destek verdi. Jandarmanın “alanı boşaltmalarını” söylediklerini aktaran Bağımsız Madenİş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Başaran Aksu, “Kime diyorsunuz, sizden korkacak neyi var bu işçilerin” dedi. Arkadaşıyla birlikte Uyar Madencilik mağduru olduğunu söyleyen Somalı maden işçisi İdris Sarıkaya, “2007 yılında dinamit patlaması sonucu arkadaşım gözlerini, ben de ayaklarımı kaybettim. Bizim gibi böyle yüzlerce mağdur var” diye konuştu. 2008 yılında başlattıkları hukuki sürecin 2011 yılında tamamlandığını dile getiren Sarıkaya, “Biz kanunen hakkımızı hâlâ tahsil edemedik. O günden beri defalarca siyasilerle görüştük. 2015 yılında Meclis’e giderek siyasilerle görüştüğüm zaman sorunun çözüleceğini söylemişlerdi. Meclis’e 5 Nisan 2015’te gelen kanun teklifi iktidar partisi tarafından reddedildi” dedi. l Haber Merkezi RTÜK ÜYESİ TAŞCI Ebubekir Şahin’e ‘haksız ceza’ yanıtı SARP SAĞKAL Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyesi İlhan Taşcı, Başkan Ebubekir Şahin’in “Haksız yere hiçbir kanala ceza yazmadık” sözlerine, “Mesele hak edene ceza kesebilmektir. Kimseden korkmadan ve gelecek tepkileri göz ardı ederek, hak edene ceza kesemediler” tepkisini dile getirdi. RTÜK Başkanı Şahin, Halk TV ve Tele 1 gibi kanallara verilen cezaların ardından kendisine yöneltilen eleştirilere karşı, bir gazeteye yaptığı açıklamada, “Haksız yere hiçbir kanala ceza yazmadık” ifadelerini kullandı. Şahin’in sözlerine tepki gösteren Taşcı, RTÜK’ün uyguladığı “çifte standarttan” örnekler vererek, “Pandemi koşullarında bir kanal, altyazısında yaşamını yitiren sağlıkçıların sayısını yanlış yazdığı için, defalarca özür dilemesine rağmen, en ağır cezayı aldı. Ama bir yayıncı, migren iğnesi yapılmaması üzerinden bütün sağlıkçıları hedef alırken, yaptığı özür kabul edildi” dedi. l ANKARA