11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 OCAK 2020 PERŞEMBE 2 BİN YILLIK LAHİT AKP’li başkana ‘milyonluk’ suçlama SEYFETTİN METE Çorum Belediye Başkanı AKP’li Halil İbrahim Aşgın’ın, videosunu çeken bir şahsa görüntüleri yayınlamaması için 1 milyon TL teklif ettiği iddia edildi. Kent merkezinde yol çalışması sırasında lahite rastlanıldığını duyması üzerine Aşgın’la görüştüğünü ve görüşmeyi kaydettiğini söyleyen Mesut Kum ifadesinde, “Lahitin devletimize geçmesini istediğim için önceden samimi olduğum Aşgın’a 3 Kasım 2019’da durumu aktardım. Aktarırken de görüşmemizin görüntüsünü çektim” dedi. Olayla ilgili Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) bu görüntüleri ulaştırdığını kaydeden Kum, “Görüntüleri kendisinin lahiti devlete verip vermeyeceğini anlamak için çektim. Benden görüntülerin olduğu CD’yi istediler. Görüntülerde başkan, ‘Lahiti çaktırmadan toplayın götürün’ talimatını verdi. Belediye başkanının benden aldığı bilgiler doğrultusunda çalışmalar yaptırıp lahiti bulduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Kazıdan bir hafta sonra Aşgın ile karşılaştığını aktaran Kum, ‘Sana bu olayı Sinan mı yaptırdı’ diye sordu. Kendisini tanımıyorum dedim. Bana videoları yayımlamamam karşılığında 1 milyon teklif etti. Ben kabul etmedim. Gerekli soruşturmanın yapılmasını istedim. Başıma herhangi bir şey gelmesi durumunda sebebi Halil İbrahim Aşgın’dır” dedi. l ÇORUM FATSA’DA ALTIN MADENI Siyanürle zehirliyorlar CEMİL CİĞERİM Fatsa’ya bağlı Aşağı Bahçeler, Yukarı Bahçeler ve Tepeköy mahalleleri arasında 2013’ten bu yana Bahar Madencilik ile İngiliz Stratex International Madencilik’in birlikte kurduğu Altıntepe Madencilik Şirketi, 196 hektarlık bir arazide son 5 yıldır siyanür kullanarak altın çıkarma faaliyeti yürütüyor. Dünyanın birçok yerinde yasaklanan siyanürle altın arama çalışmaları FatsaÜnye sınırında 10 kilometrekarelik alanda tepkilere rağmen devam ediyor. Fatsa Doğa ve Çevre Derneği Başkanı Zeki Odabaş, altın madeninin ekonomiye katkısının yüzde 1.5, zararının ise 500 yıllık tahribat olduğunu söyledi. Bölgede canlı hayatı kalmayacağını öne süren Odabaş, “Farklı üniversitelerde kimyasal kullanmadan ‘nano sarraf’ teknolojisiyle altın ayrıştırılabiliyor. Fakat bu olayın firma için maliyeti fazla olduğu için kullanmayı tercih etmiyorlar” dedi. Fatsa Ticaret Borsası Başkanı Ali Feyzi ise, “Rusya, doğa katliamı yapmamak için geçmişte ülkemizden taş satın aldı. Bizim ekonomimiz tarıma yani fındığa dayalı bir ekonomidir. 10 yıl sonra ihracatçı firmalarımız Fatsa fındığını siyanür tehlikesiyle almazsa veya daha düşük fiyatla satın almak isterse iş işten geçmiş olacaktır” dedi. Douglas ailesi Efes’i gezdi Hollywood’un ünlü çifti Michael Douglas ve Catherine Zeta Jones, çocuklarıyla birlikte İzmir’in Selçuk ilçesinde bulunan Efes antik kentini gezdi. Eşi BAFTA ve Akademi ödüllü ünlü aktris Catherine Zeta Jones ile evliliklerinin 20. yılını kutlamak için çocukları Dylan (19) ve Carys (16) ile Türkiye’ye gelen Douglas, çocuklarıyla İzmir Selçuk’taki Efes antik kentini ziyaret etti. l AA Dumanlar Brezilya’ya ulaştı SAYISAL 20, 25, 28 LOTO 38, 40, 49 6 BİLEN: 1 milyon 164 bin 538’er TL (Devretti) 5 BİLEN: 7 bin 166.85’er TL 4 BİLEN: 96.75’er TL 3 BİLEN: 13.20’şer TL ŞŞAANNSS TTOOPPUU 04, 12, 18 28, 33 +11 5+1 BİLEN: 1 milyon 740 bin 331’er TL (1 kişi) 5 bilen: Bin 927.40’ar TL 4+1 bilen: 470.35’er TL 4 bilen: 40.95’er TL 3+1 bilen: 25.75’er TL 3 bilen: 4.20’şer TL 2+1 bilen: 6.35’er TL 1+1 bilen: 3.80’er TL EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: İLKNUR FİLİZ KANGURULARIN SIĞINAĞI DA YANDI SİYAH PAPAĞANLAR DA ÖLDÜ Yangınların en fazla etkilediği, kıtanın güneyindeki Kanguru Adası’nda 155 bin hektar alan zarar gördü. Bölgede yaşayan siyah papağanlar da öldü. Nesli tükenme tehlikesi altında bulunan siyap papağanların sayısı 150’den 400’e çıkarılmıştı. Avustralya’da kontrol altına alınamayan yangınların dumanlarının Brezilya’ya ulaştığı bildirildi. Brezilya Ulusal Uzay Araştırmaları Enstitüsüne bağlı Uzaktan Algılama Birimi, Twitter’dan Avustralya’daki dumanların Brezilya’nın güneyindeki Rio Grande do Sul eyaletine ulaştığını gösteren uydu görüntüleri paylaştı. Meteoroloji şirketi MetSul ise Twitter’dan yaptığı paylaşımla, dumanların çok belirgin olmadığını vurgularken, eyalet başkenti Porto Alegre’ye ulaştığını doğruladı. Dumanların 12 bin kilometre katederek Güney Amerika’ya ulaştığı, bu durumdan kıtadaki canlı yaşamının olumsuz etkilemesinin beklenmediği kaydedildi. Şili meteoroloji servisi de pazartesi günü dumanların Şili ve Arjantin’den de görülebildiğini açıklamıştı. Avustralya’daki yangınlar 25 kişinin yanı sıra hayvanlara da büyük zarar verdi. Ülkede 500 milyona yakın hayvanın can verdiği düşünülüyor. Rae Harvey’nin 16 yıllık çaba sonucunda kangurular için oluşturduğu sığınak, yangında kül olan alanlardan biri. Harvey, gönüllü bir itfaiyeci tarafından tek neyle kurtarılsa da sığınaktaki düzinelerce kangurunun can verdiği düşünülüyor. Yangının bölgeden uzaklaşmasının ardından aralarında ağır yanıkları olan 22 kanguru sığınak bölgesine geri götürüldü. Kısıtlı ilaç ve teçhizata rağmen hayvanları tedavi etmeye çalışan Harvey, “duygusal ve hassas” şeklinde ni telendirdiği kanguruları kaybetmeyi kendi ailesini kaybetmeye eşdeğer tuttuğunu belirtti. Avustralya’daki yangınlarla mücadele ederken hayatını kaybeden gönüllü iki itfaiyeci için de cenaze töreni düzenlendi. Andrew O’Dwyer ile Geoff Keaton’ın ikisinin de 19 aylık çocukları bulunuyordu. DEVE KATLIAMI BAŞLIYOR ‘Çiçoiykosrular’ Avustralya’nın kontrol altına alınamayan yangınlardan etkilenen Güney Avustralya eyaletinde, su kaynaklarını tükettiği gerekçesiyle yaklaşık 10 bin yabani devenin helikopterlerden ateş edilerek itlaf edileceği bildirildi. Avustralya basınına göre, eyaletin kuzeybatısındaki Anangu Pitjantjatjara bölgesi yetkililerinden Marita Baker, “Klimaların bile suyunu içmeye çalışıyorlar” dedi. 5 gün sürmesi beklenen itlaf operasyonunda, keskin nişancılar 10 bin civarındaki hayvanı itlaf edecek. Alışılmadık olunKariyeryolunuzherşeyinüzerinde,belkidetümyolunuzolmalı Kültür Koleji öğrencilerinin röportaj yaptığı Nobel Tıp BIZ BILIM INSANLARI Ödüllü bilim insanı Prof. Dr. Peter J. Ratcliffe’den gençlere tavsiyeler TUHAFIZDIR Nobel Tıp Ödülü’nü kazanan Prof. Dr. Sir Peter J. Ratcliffe, “gelenekçi olmama” duygusunun kişiyi bir şeyler yapmaya, başkalarının görmediğini görmeye ve her şeye farklı açılardan bakmaya yönlendirdiğini belirterek “Farklı şeyler yapmanın yolu bu. Alışılmadık bir insan olmak gerekiyor. Gelenekleri takip etmemek gerekiyor. Kariyer yolu n Parsa Nadersereht: Meslek hayatınıza ilk başladığınız yıllarda hangi alanda çalışmalar yaptınız? Hangi meslek? Tıp mı? Bilim mi? Böbrek hekimliği alanında çalışmayla başladım. Otoriteyi kesinlikle reddeden bir insanım. Birileri bana “şunu araştırman gerekiyor’ dediği zaman o fikri alıyorum ve başka bir şeye dönüştürüyorum. İşte insanı diğerle nuz her şeyin üzerinde olmalı, belki de tüm yolunuz olmalı” dedi. Kültür Koleji ve Kültür2000 Koleji’nden yedi öğrenci, Nobel Tıp Ödülü’nü kazanan Prof. Dr. Sir Peter J. Ratcliffe ile Stockholm Grand Karmaşık sorulara Hotel’de bir araya gelerek Nobel ödül leri, bilimsel gelişmeler gibi konular üzerine görüştü. Kültür Fen Lisesi Müdürü Se lin Tataroğlu’nun da bulunduğu röportajda, öğrencilerin soruları “Hayatta inişler ve çıkışlar vardır” ve Prof. Ratcliffe’nin verdiği ya diyen insanlara nıtlar şöyle: n Deniz Kunduhoğlu: Bilim in sanı olmaya ne zaman ve nasıl karar verdiniz? Bu süreçte sizi inanmam. Karşınıza çıkan fırsatları değerlendirmeniz motive eden şey neydi? ve nerede Hayatın size sunduklarından haberdar olmalı ve fırsatlardan yararlanmalısınız. Doktor ya da bilim insanı olmayı hedeflemedim. Niye bitireceğinizi bilmeniz gerek. tim kimyacı olmaktı ve tıp okumak istemedim. Bu kararın nasıl verildi ğini hatırlıyorum. Okul müdürü sını fa geldi ve “Peter bence sen tıp oku malısın” dedi. “Tamam” dedim. Çün kü o, kendisiyle tartışmaya girileme yecek bir öğretmendi. Böbrek hasta lıkları uzmanı oldum. “Hayatta iniş ler ve çıkışlar vardır” diyen insanla ra inanmam. Karşınıza çıkan fırsat ları değerlendirmeniz ve nerede biti receğinizi bilmeniz gerek. basit cevaplar n Baran Öztürk: Siz bizim yaşlarımızdayken bilime bakış açınız neydi? Sanırım 10. sınıf seni değiştiren bir zaman. Devlet okuluna gittim, çok iyi bir okuldu ve bazı öğretmenler bana karmaşık sorulara basit cevaplar vermeyi öğretti. Sanırım bana ilham veren sadece matematik ve Fen dersi öğretmenlerim değildi. n Çağan Umut Kavakçı : O dönemde dünyanın en prestijli bilim ödülü olan Nobel bilim Ödülü’nü almayı hayal edebilir miydiniz? En prestijli bilim ödülü sanırım budur. Bu ödülü herkes biliyor ama başka ödüllerim de var aynı alan için ve oldukça önemliler. n Can Ceday Sağışman: Nobel Bilim Ödülleri’nin sabah 09.15’te kazananlara iletildiğini biliyoruz. Telefonun çalmasını beklediniz mi? Ben ödülün o sabah açıklanacağını unuttum. Sekreterim laboratuvara geldi ve telefonda Stockholm’den biri olduğunu söyledi. Telefondaki kişi, “Ben Thomas Pelvin, sizinle Nobel Meclisi’nden konuşuyorum” dedi, Nobel ödülünü aldığımı söyledi. Hâlâ tam inanamamıştım ancak kısa bir süre sonra medyada yer aldı ve yüzlerce eposta geldi. Yani doğruydu. rinden farklı kılan ve keşfetmeye yönlendiren arzu da bu olsa gerek. Ben geleneklere bağlı kalan biri değilim. Biz bilim insanları aşırı zor, tuhaf ve yönetilmesi zor insanlarızdır. Alışılmadık bir insan olmak gerekiyor. Gelenekleri takip etmemek gerekiyor. Kariyer yolunuz her şeyin üzerinde olmalı, belki de tüm yolunuz olmalı. n Eylül Damla Çelebi: Böbrekler üzerinde uzman olmaya ne zaman karar verdiniz? Ne zamandır böbrekler üzerine çalışıyorsunuz? Kronolojik olarak 1979’da başlıyor. Hastaların vaka raporlarını hazırlamakla başladım ve böylece onları iyice gözlemleme ve tedavileri sonuçlandırma şansım oldu. n Canan İrza Mağazacı: Bu projeyi yapmak için sizi yönlendiren ana etken nedir? Bu aslında oksijen algılama projesidir. Kanınızdaki oksijen seviyesinin küçük bir değişikliği algılayabilen böbreğin hassas yapısından etkilendim. Eğer sizden bağış için bir ünite kan alırsam böbreğin bu yapısı nedeni ile aynı miktarda kanı tekrar geri alırsınız. Bunun ne olabileceğini bulma ihtimali beni çok etkiledi. Prens Harry ve eşi Meghan kraliyet ailesinden çekildi İngiltere tahtının veliahtlarından Sussex Dükü Prens Harry ve eşi Meghan Markle, kraliyet ailesinin kıdemli üyeliğinden çekildiklerini duyurdu. Çift vakitlerini İngiltere ve Kuzey Amerika’da geçireceklerini belirtti. Yazılı açıklama yapan çift, aldıkları kararın finansal olarak bağımsız olmayı istemelerinden ileri geldiğini belirtti. “Aylarca süren düşün ce ve iç müzakereler sonucu” kraliyet ailesi içerisinde yenilikçi bir yeni rol oluşturmaya başlama kararı aldıklarını belirten çift, “Ekselanslarını desteklemeye devam etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı. Ekim ayında medya ilgisinden şikayet eden çift, Noel'i mayıs ayında doğan oğulları Archie ile birlikte Kanada'da geçirmişti. l Haber Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle