Katalog

HABER EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: İLKNUR FİLİZ 310 EYLÜL 2019 SALI 300/1 5 0 350/2 3 0 230/1 5 0 310/2 1 0 300/1 5 0 260/1 0 0 210/8 0 290/1 2 0 340/1 8 0 320/2 0 0 290/1 6 0 300/2 0 0 190/1 2 0 330/2 3 0 200/1 2 0 230/1 1 0 220/1 2 0 210/1 4 0 180/7 0 280/1 7 0 240/1 8 0 340/2 5 0 TARİHTE BUGÜN 1921: Sakarya Savaşı’nda Türk karşı taarruzu başlatıldı ve Duatepe alındı. 1943: İstanbul Kapalıçarşı’daki yangında 200’den fazla işyeri yandı. 1974: Haliç Köprüsü hizmete girdi. ‘Annem ölmesin’Eski eşini ve çocuklarını bıçakladı, serbest bırakıldı, kızı korkuyor KÜBRA KÖKLÜ İstanbul Sultangazi’de, eşine şiddet uyguladığı için uzaklaştırma kararı olan, dolandırıcılık suçundan da ev hapsi verilen Soner Göztepe, geçen cuma boşandığı eşine, kızına ve oğluna bıçakla saldırarak yaraladı. İfadesi alınan zanlı serbest bırakıldı. Duruma tepki gösteren kızı Cennet Göztepe (23), Twitter’den “Annem ölmesin” diyerek yaşadıklarını duyurdu. Cennet Göztepe, “Annem 6 Eylül Cuma akşamı 2 yıldır boşanmış olduğu babam tarafından yine bıçaklı saldırıya uğradı. Hem de bir hastanenin acilinde. Ne polis, ne güvenlik vardı. Kimse müdahale etmedi” dedi. Cennet Göztepe, sesini duyurabilmek için change. org’dan da kampanya başlattı. 2 yıl önce boşanan Soner Göztepe, geçen hafta Sultangazi Tıp Toplum Merkezi’nin önünde eski eşini ve kızını bıçakla yaraladı. Karnından bıçaklanan annenin durumu ciddiyetini koruyor. ‘Can güvenliğimiz yok’ Annesini ve kardeşini babalarından korumaya çalışan Cennet Gözte pe, yaşadıklarını gazetemize anlattı. Göztepe, babası hakkında uzaklaştırma kararı ve ev hapsi kararı olduğunu anımsatarak “Akşam 21.00’den sabah 07.00’ye dek evden çıkamayacaktı. Buna rağmen evden çıktı, annemi ve bizleri öldürmeye teşebbüs etti. Can güvenliğimiz yok. Ben de kardeşim de annesiz kalmak istemiyoruz. Annemi kaybetmek istemiyorum. Durumu ağır. Bizler de yaralıyız. O adam bir daha gelse kendimizi koruyabilecek durumda değiliz. Cezasını çekmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı. l İSTANBUL Sırtından bıçaklandı Adapazarı’nda, Erol A. (62) tartıştığı eşi Ayten A’yı mutfaktan aldığı ekmek bıçağı ile sırtından bıçakladı. Canını kurtarmak için evden kaçmaya çalışan Ayten A., evine yaklaşık 50 metre uzaklıkta bir ağacın altında yığılıp kalırken hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı. Durumu ağır olan kadın tedaviye alınırken, zanlı gözaltına alındı. l DHA İTÜ mezunu gencin ölümü Zanlılar tutuklandı Halit Ayar Acılı anne Hanife Ayar, “Sabah hastane polisi aradı. Kızım açtı. Bana ‘bir şey olmuş’ dedi. Kalktık gittik hastaneye, dualarla...” dedi. SEYHAN AVŞAR Beyoğlu’nda para istedikleri gençlerden İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) mezunu Halit Ayar’ı (23) bıçaklayarak öldüren, diğer genci ise yaralayan şüpheli Emra Yaşar (27) ve Erhan Kurdal (27) dün Emniyet ifadelerinin ardından İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi. Savcı, şüphelileri, “Yağmaya teşebbüs” ve “Kasten adam öldürme” suçlarından tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk etti. İstanbul Nöbetçi 1’nci Sulh Ceza Mahkemesi’ne çıkarılan zanlılar tutuklandı. ‘Hançeri salladım’ Mahkemede ifade veren şüpheli Emra Yaşar şu an Kırıkkale Cezaevi’nde mahkum olduğunu belirterek “Erhan çocukluk arkadaşım. Evde bana hançer, bıçak gösterdi. Onları evime götürüp asacaktım. Taksim’e çıkıp alkol aldık. Erhan ile onların tartıştığını gördüm. Ayırmak için gittim. Yanlış anlayıp bana vurmaya başladılar. Aklıma hançer geldi. Onları korkutmak için çıkarıp salladım. İçkiliydim” dedi. Avukatlar reddetti Emra Yaşar için İstanbul Barosu’ndan atanan bir avukatın ise zanlının avukatlığını yapmayı reddettiği öğrenildi. Bunun üzerine zanlı için barodan yeni bir avukat görevlendirildi. l İSTANBUL Yolcu otobüsÜ seyir halindeyken alev aldı Yine otobüs yandı Sivas’ın Suşehri ilçesinde hareket halindeki bir yolcu otobüsü, tamamen yanarak kullanılamaz hale geldi. Alevler otobüsü sarmadan yolcular tahliye edildi. İstanbul’dan hareket edip Van’a gitmekte olan Yeşil Erciş firmasına ait otobüs dün Suşehri ilçesinde Sanayi kavşağında yanmaya başladı. Yara almadan otobüsten çıkarılan yolcular başka bir araca aktarıldı. Önceki gün ise, Düzce’de bir halk otobüsünün motor kısmı alev almış, yolcular tahliye edilerek başka bir otobüse bindirilmişti. l İHA Milli kick boksçunun kavgası cinayetle bitti Askeri lojmanda korkunç ölüm İstanbul Tuzla’da bulunan Deniz Harp Okulu Komutanlığı Lojmanları’nda 4’üncü kattan merdiven boşluğuna düşen 15 yaşındaki Demirhan Demirer, ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Demirer, Deniz Harp Okulu Dekanlığı’nda görevli Yarbay Cüneyt Demirer’in oğlu. l DHA İstanbul Kadıköy’de kız arkadaşıyla bir eğlence mekânından çıkan milli kick boksçu Berke Şahin (21), yan baktıkları gerek çesiyle motosikletli iki ki şiyle önce tartıştı, ardından darp etti. Kavga son Berke Şahin rası kaçan kişileri motosikletle de takip eden sporcu, Ömer Özdemir’i (24) bı çakladı. Özdemir, memleketi Çankırı’da dün toprağa verilirken Şahin ve 2 arka daşı adliyeye sevk edildi. l DHA Nişandan DÖNERKEN FACİA: 5 ölü Erzurum’da, Umut Yasak’ın kontrolünden çıkan otomobilmenfez duvarına çarptı. Kazada, sürücü Yasak ile annesi Birgül Yasak, teyzesi Nurgül Öztürk ve 2 küçük kuzeni Salih Öztürk (8) ile Elif Öztürk (7) yaşamını yitirdi. Kız arkadaşıyla Gaziantep’te nişanlanan Yasak’ın, yakınlarıyla birlikte memleketleri Artvin’e döndüğü öğrenildi. l DHA EMNİYEt MÜDÜRÜNÜN ACI GÜNÜ Hatay İl Emniyet Müdürü Kamil Karabörk’ün kullandığıotomobil Bor ilçesinde süt tankeriyle çarpıştı. Kamil Karabörk, iki kızı ve damadı yaralanırken, eşi Zuhal Karabörk hayatını kaybetti. l DHA man halk kesimin den en az beş asır önce anlamını anla dığı, din dışı kitap lar okuma şansına sahip olmuştur. Ni tekim Batı’da halk, Müslümanlar çağdaşlaşmak Rönesans, reform ve aydınlanma gibi her türlü fikri yeniliğe destek vermiştir. Müslüman dün zorundadır (2) yada beş asır sonra bugün bile din dı şı düşünmek büyük Hz. Muhammed’den sonra yeni bir peygamber gelmedi, vahiyle bilgiye erişmek dönemi de sona erdi. İnsanlar artık üç tektanrılı (monoteist) dinle idare ediyorlar. Bu üç dinin günümüzün sorunlarını çözecek gücü yok. Ama insanlar bu dinlere inanmayı sürdürüyorlar, sürdürecekler. Belki hep inanacaklar. Öteki iki din yol açıcı, devrimci din adamları, teologlar, düşünür ve filozoflar sayesinde güncellendi ve çağdaşlaştı. Ama Müslümanlar güncellemeyi ve çağdaşlaşmayı başaramadılar. Ancak aralarında bu derde derman arayan bireyler eksik olmadı. HHH Ağustos ayında Prof. Dr. Niyazi Kahveci’nin Çağımız ve Türkiye (Sinemis Yayınları) adlı kitabını okudum. Aklı, mantığı, bilimi, aydınlanmayı, düşünce ve düşünmeyi savunan ve Müslümanları uyaran bir kitap. Niyazi Kahveci kitabın 340. sayfasında şöyle yazıyor: “… Bundan sonraki zamanlarda insan dindar olabilir ama dinsel düşünme dahil, bilimsel düşünme dışındaki hiçbir düşünüş biçimi ile varlığını sürdüremez görünmektedir.” Kitaptan altını çizdiğim bazı yerleri bilginize sunuyorum: sapkınlık olarak görülmektedir.” (s.118) HHH “Günümüzde bile Türkiye’de halen düşünmeyi durduran, anlamını anlamadan Kuran ve dini ilmihal kitapları okumak revaçtadır. Bu nedenle yeni düşüncelere önce halk karşı çıkmaktadır. Halkın bu karşı çıkış özelliği nedeniyle, din istismarcıları tarafından, halkı sömürebilmeleri hedefiyle yeni fikir sahiplerinin topluma dışlattırılması sağlanabilmektedir. Bu vasıftaki bir toplum çağı yakalayamayacak ve sonunda ayıklanıp gidecektir. Batı ile Müslümanlar arasındaki en önemli farklardan biri budur.” (s.119) HHH “On beşinci asrın başlarına kadar Osmanlı İmparatorluğu, dünyanın en güçlü devletlerinden biri olmasına rağmen Batı’da yapıldığı gibi düşünme işlemi yapmadığından aklı geliştirememiş ve aklın çapını genişletememiş, Batı’daki gibi düşünsel eserler verememiş, aklı geliştiren sanatla meşgul olmamış ve ileri çağlarda aklın egemenliğini sağlamasının mucidi olamamıştır. Neticede giderek, gelişmekte olan yeniçağa ayak uyduramamış ve duraklamaya başlamıştır. Batı’nın yeniçağa geçmesine sebep olmuş ama HHH “Batı’da tarihte emsali görülmemiş ve ileride uçağı uçuracak olan havanın gazlarının ölçümlerini yapan bu zihni gelişmeler gerçekleşirken İslam dünyasında ulema, hâlâ namazı ve apdesti bozan mide gazlarının ölçümleri ile meşgul idi. İbadetlerle ilgili ilmihal bilgilerini öğreniyor ve onları bireysel özgür düşünmeyi engelleyecek şekilde halka ezberletiyordu. Hal kendisi ortaçağda kalmıştır. Kalış o kalış, hâlâ oradadır. On beşinci asrın sonunda Osmanlı İmparatorluğu resmen gerilemeye doğru sürüklenmeye başlamış ve sonunda faturayı birkaç asır sonra yok olmakla ödemiştir.” (s.119) HHH “Hiçbir gerçek bilim adamı ve filozof, peygamberi ve Tanrı’yı hiçbir biçimde kullanmamıştır.” (s.12) kın kendisinin kitap okuma şan HHH sı yoktu.” (s.118) Osmanlı’yı tarikat, medrese HHH ve “istemezükçü” ulema üçle “Halk, büyük sevaplar verile mesi yıkmıştı; şimdi AKP’nin ceği söylenerek anlamını anla Başyücelik rejimi Cumhuriyeti madan Arapça Kuran okuma tarikat, imam hatip ve  “ham ya teşvik ediliyordu. Anlamını humşaralopçu” yeni ulema anlamadan okunan her şey, in üçlüsü marifetiyle yıkmakta. sanın düşünmesini durdurdu 2019 yılı değerlendirme raporu ğu ya bilimsel olarak bilinmiyor bunun son kanıtı: 800 bin do du ya da bilinerek yaptırılıyordu. laylarında aday tek bir fen so Her iki durum da halkın düşün rusu yapamamış. Türkiye İsta me yetisinin gelişimini önlemiş tistik Kurumu (TUİK) ise fiyatlar tir.” (s.118) artarken enflasyonun düştüğü HHH nü iddia ederek ekonomi bili “Batı’da halk kesimi, Müslü mini şaşırtıyor. Yavaş, bisiklet yolunu açtı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş tarafından açılışı gerçekleştirilen 30 Ağustos Zafer Parkı’na 2 bin 500 metre uzunluğunda bisiklet yolu yapıldı. 30 Ağustos Zafer Parkı içindeki “bisiklet yolu” yapım çalışmalarında son aşamaya gelindi. Büyükşehir Belediyesi’nce 5 üniversite ile ortaklaşa hayata geçirilen “Bisiklet Yolları Projesi” kapsamında Ankara Şehirlerarası Terminal İşletmesi (AŞTİ) yanındaki 30 Ağustos Zafer Parkı’nda 2 bin 500 metre uzunluğunda bisiklet yolu yapıldı. Mansur Yavaş, bisiklet kullanımını yaygınlaştırmak için çalışmaları kesintisiz sürdüreceklerini bildirdi. Bisiklet yolları konusunda yurttaşlarla aynı heyecanı paylaştıklarını ifade eden Yavaş, “Parkta huzur var, yeşillik var, yürüme yolu var, bisiklet yolu ve en önemlisi güvenliğimiz var. Park içinde hiç plastik malzeme kullanmadık” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet