19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 10 EYLÜL 2019 SALI EDİTÖR: HAKAN AKARSU HABER/YORUM Evrim kuramı, din, kehribar ve zeytinler Elimde dün tamamladığım kehribar, “namı diğer” amber başlıklı bir baston var. Daha doğrusu oluşum halinde bir kehribar! Oluşması için 20 ya da 30 milyon yıl gerekiyor. İnsanoğlunun somut kanıtları bilinen 1015 bin yılını özümseyebildiği bir çağda: Savaş çıkarıp milyonlarca hemcinsini kılıçla, topla, füzeyle yok ettiği bir dönemde, hobi olarak yaptığım reçine başlıklı bir baston, kehribarın oluşması için 20 milyon yıl geçmesi gerek! Yeni bir zeytin fidanı dikmekten farkı yok benim için. Dünyadaki en yaşlı anıt zeytin ağacı 4 bin 500, Türkiye’deki 1800 yaşında. Yani “semavi” peygamberlerden çok önce dikilmiş, ya da tohumları yere düşmüş zeytin ağacı var. Belki de, insanlar tarafından peygamber olarak anılan kişilere, bu yaşlı zeytinler ilham bile vermişlerdir. Zeytinin bu coğrafyada binlerce yıldır uygarlığın sembolü olduğunu düşünürsek… Peygamberler ve semavi dinlerden önce bile uygarlığın simgesi olmuş bu “kutsal” ağacı bugün Soma’da, Kaz Dağları’nda, Göcek’te yok etmek isteyenler aslında, “uygarlıklara ve insanlara” saldırıyorlar. Vahşi kapitalizmin siyasal İslam ile ortaklıkları bu felaketi getiriyor. 1990 sonrasının yeni ‘ürünleri’ 1989’da Sovyetler Birliği dağılınca ABD (ve Batı) stratejistleri iki tezi birlikte dayattılar: Vahşi kapitalizmin “küreselleştirilmesi” Uygarlıklar arası diyalog adı altında, kültürel emperyalizm. “Vahşi kapitalizmin küreselleştirilmesi” dayatması ABD önderliğinde kapitalizmin, “doğal küresel üstünlüğü için” seçilmişti. Uygarlıklar arası diyalog (ya da çatışma!) ise yumuşak güç olarak Batı kültürel emperyalizminin aracı idi. Fethullah Gülen’in de Vatikan’dan “geçirildiğini” unutmayalım! 90’lı ve 2000’li yıllarda kültürler arası diyalog “en gözde” toplantıları yapılan alandı, “Abant toplantıları” misali… Türkiye Akdeniz ve Ortadoğu’da adeta “örnek ülke!” seçildi: Ulusalcı Ecevit’ler, Atatürkçü TSK ve Erbakan gibi, anti Amerikan, ama İslamcı (ve milli) odaklar hedef oldular. “Yeni siyasal İslamcıların” yanına ve arkasına “Batıcılar” ve yeni liberaller monte edildi. FETÖ canavarı bunlara inşa ettirildi. Gardırop Atatürkçüleri de misafir aktörler olarak sahnede yerlerini aldılar. Türkiye’ye dayatılan bu “misyon”, biraz farklı bir biçimde hâlâ sürdürülmek istenmektedir. Bu misyona ABD yanında, kısmen Rusya da dahil oldu. Washington ve Moskova arasındaki “gelgitler” bunun sonucudur. Ülkenin (Meclis’i), askeri, bürokrasisi, diplomasisi ulusal ekonomik varlıkları ve değerleri saldırıya uğramıştır. Vahşi kapitalizmsiyasal İslam kıskacı ile ülke, bugünkü noktaya kademe kademe taşındı, hem de göz göre göre… Zeytinlikler, Kaz Dağları, Petkim’ler, Seka’lar, Aliağa rafinerileri, demir çelik tesisleri, tank ve palet fabrikaları, Tekel, şeker fabrikaları ve diğerleri bu saldırının sonucudur: Uygarlıklar arası diyalog, dinler arası diyalog derken “yeni” siyasal İslamcılar bu tuzağa yavaş yavaş sürüklenerek bu noktaya geldiler: Suriye bataklığına ve Esad’la kavgaya giriş, işin son perdesi oldu. Kaz Dağları, zeytin, Suriye, ekonomik kriz, Ege adalarının işgali bir “bütünün”, ayrı ayrı sanılan parçalarıdır. Evrim kuramı, kehribarın 30 milyon yılda olduğunu söylüyor ama vahşi kapitalizmsiyasal İslam işbirliği, süreci 20 yılda tamamlamak istiyor. Bu yazıyı yazdığım taş masanın üzerine tepemdeki zeytinden bir yaprak düşüyor, ortalık sessiz, sakin ve benim yanımda, 20 milyon yıl sonra kehribar olacak reçine başlıklı baston duruyor. Akşam Canan Kaftancıoğlu’nun nasıl “cezalandırıldığını” içim ürpererek izledim, “her şey ve hiçbir şeyin” iç içe geçtiğini yaşamak beni bunaltıyor, zeytinin altında bile… Evrim, din, kehribar, zeytin ve Canan Kaftancıoğlu, iç içe… 10 EYLÜL 2019 SAYI: 34306 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya Yazıişleri Müdürleri Serkan Ozan / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Şehriban Kıraç l İç Politika: Ali Açar l Gece: Ayça Bilgin Demir l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 05:04 04:51 05:17 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 06:32 13:06 16:41 06:17 12:51 16:25 06:41 13:14 16:48 Akşam 19:31 19:15 19:36 Yatsı 20:53 20:35 20:55 Bu dizi, “Arkeolojik yerleşmeleri görmek için Ege boyunca otos top yaparak, son durağım Bodrum’a da, ilk kez Tem muz 1963’te gitmiştim” söz leri ile başlıyordu.  Yolum üzerindeki Kuşadası’na da uğrayıp Kaymakam Özer Türk’ü (37) de Zefirion... Halikarnassos... Petrium... Bodrum...ziyaret ettim. Türk, uzun uğra şılardan sonra ilk kez turist ge (Bedroom!) (8)milerinin Kuşadası’na uğrama larını sağlamıştı. Bu gemiler, karşıdaki Yunan adalarına gidiyor, Kuşadası’na gelmiyorlardı! Türk, gemi şirketlerini Kuşadası’nın, Efes’in ve Meryem Ana Evi’nin önemi tik konaklama yeri olmadığını bilen Türk, “KUŞTUR Tatil Sitesi”ni kurdu, Fransızların “ClubMed” adlı tatil köyünü açmalarına olanak sağladı, yerel konusunda ikna etmiş, yerel turizm şirketlerini de yolcuları limandan alıp halka “turizm bilincini” aşıladı. Kuşadalılar da bir vefa borcu ola bu yerlerde gezdirmeleri konusunda rak futbol sahasına “Özer Türk Fut örgütlemişti.   Tesadüf, ilk gemi o gün limana ge bol Stadyumu” adını verdiler... Bir caddenin adı da “Özer Türk Cadde lecekti. Beni de iskeleye götürdü. Ge si” oldu... mi limana girdi. Gemiden indirilen bir Bir Alman gazeteciyi sürat teknesi iskeleye yanaştı. Tek Kuşadası’ndan Didim’e nedeki görevli, bizleri se kadar gezdirdi, sonra lamladıktan sonra elinde sında, Alman dergisin ki telsizle, geminin kapta de yedi sayfalık Türki nını yönlendirmeye baş ye yazısının, 5 sayfa ladı. sı Kuşadası’na ayrılmıştı Kuşadası Liman Müdü ve ilçe için olağanüstü bir rü, görevlinin elindeki tel reklam sağlamıştı. sizi alıp “Seni telsiz ka Burhaniye Kaymakamı nununa muhalefetten tu olunca orada, ARTUR’u tukluyorum!” demez mi? kurdu. 1.96 boyundaki Türk, li HHH man müdürünün elinden Siyasal Bilgiler Fakül telsizi alıp görevliye ver tesi Maliye profesörü Bedri Gür mekle kalmadı, bir omuz darbesi ile soy, öğrencisi olan Özer Türk’ün ölü müdürü denize attı! münden sonra “Bir kahramanın ardın Sonrasında çeşitli turist gemile dan!” yazısında şöyle demişti: ri Kuşadası’nda art arda demirlemeye “Türk, Muş, Varto’ya atanmıştı. Ben başladılar ve ilçedeki kuyumcu sayısı de o sıralarda oralara yakın bir yer Kapalıçarşı’yı geçti... deydim. Bir köylümüz benden Kay HHH makamlıktaki işi için yardım iste Kuşadası’nda yeterli turis di. Köylü kardeşime dedim ki: ‘Fi lan yere git, kaymakamı bul, benden selam söyle, senin işini hemen yapar.’ Köylü gitti geri geldi. ‘Beni gönderdiğin yerde Kaymakam Bey diye biri yok; orada okul yapılıyormuş!’ Ben kendisine dedim ki: Kaymakam Bey oradadır. Sen oraya tekrar git, inşaata yaklaş; Kaymakam Bey diye bağır, o seni duyar, yanına gelir. Köylü dönünce ‘Okulun yapıldığı yere tekrar gittim, Gaymakam Bey, diye bağırdım, üstü çıplak, çamurlara bulaşmış iri kıyım biri geldi. Buyur bey, bir emrin mi var dedi. Yok, yok ben Gaymakam Bey’i arıyom dedim. Kaymakam benim, gel yanıma sen, emrini söyle.’ Cumhuriyet kaymakamı, okul yapımında harç yapıyor, kerpiç döküyor, köylüye yardım ediyordu. Bunları yazdım ki, gelecek kuşaklar hem özverinin nasıl bir şey olduğunu görsünler ve hem Özer Türk’ün onurlu yaşamından ibret alsınlar...” HHH 1970’lerin 2. yarısında araçla Bodrum ya da Datça’ya gitmek bir felaketti. İster İzmir’den, ister Muğla’dan doğru MilasMumcular üzerinden tepeler aşarak Bodrum’a gitmek saatler alırdı. Muğla Valisi Türk, ne yaptı etti; doğru dürüst yolları olmayan Datça’ya da, Bodrum’a da deniz kıyısından harika karayolları yapımına ön ayak oldu. Araçlarıyla gidenler hem deniz hem doğa manzarası seyrederek hem de daha kısa sürede bu ilçelere ulaşmaya başlayınca iki ilçede de turizm patladı! HHH Bodrum ve Datça’nın karşısındaki Yunan adalarındaki ha vaalanlarına kısaca göz atalım... Rodos’ta ilk havaalanı 1938’de açıldı, Bodrum’un karşısındaki, İstanköy (Kos) Adası’ndaki havaalanı ise 1964’te yapıldı. Ne yazık ki Bodrum ve Datça’ya yakın havaalanı yoktu! Türk, bu soruna da el attı! Dönemin konuyla ilgili bakanlarını ziyaret ederek yöredeki “havaalanlarının stratejik ve turistik önemini” ayrıntıları ve belgeleri ile anlattı... Sonuç: Sıfıra sıfır elde var sıfırdı... HHH Türk, sonrasında kalktı dönemin Genelkurmay Başkanı’na gitti. Görüşmede Hava Kuvvetleri Komutanı ve ben de vardım... 1974 Kıbrıs olaylarının ardından yapılan bu görüşmede Türk, komutanlara bilgi verirken bir yandan da soruyordu: “Yunanlar, Kıbrıs’a yeni bir harekât yapacak olsalar, jetlerimiz AnkaraEskişehir’den mi müdahale edecek? Eğer Muğla’da bir havaalanımız olsa, askeri açıdan daha iyi olmaz mı? Kıbrıs olayında Kocatepe muhribini Ankara Mürted’den havalanan jetlerimiz batırmadı mı? Mürted nire, Kıbrıs nire? Muğla nire, Rodos ve İstanköy adaları nire?” Önce Dalaman, sonra da Bodrum havaalanlarının yapımına başlandı... Türk, bir yandan da Bodrum ve Datça’da AKTUR tatil sitelerini kurarak iki ilçeyi dünyaya tanıttı. HHH Her nedense, Özer Türk, Ankara “merkez valiliği” görevi ile kızağa çekildi! Bu atamayı hazmedememiş olmalı ki, 1986’da 58 yaşında İzmir’de öldü! Not: Sürecek… Batı’da ‘tek taraflıBatı, Türkiye’nin tek taraflı operasyon olasılığını dışlamıyor operasyon’ kaygısı HÜSEYİN HAYATSEVER Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD ile ortak devriyenin yapıldığı gün Fırat’ın doğusu için eylül ayı sonuna kadar süre vermesi, Türkiye’nin tek taraflı operasyon olasılığını yeniden gündeme getirdi. Erdoğan’ın çıkışı, ay sonunda BM Genel Kurulu için gideceği New York’ta ABD Başkanı Donald Trump’la yapacağı görüşme öncesi ABD üzerindeki baskıyı artırma çabası olarak yorumlansa da Batılı diplomatlar, Türkiye’nin, Fırat’ın doğusuna tek taraflı operasyon olasılığını dışlamıyor. Hem Türkiye hem de ABD ile temas halinde olan Batılı diplomatlar, Türkiye’nin tek taraflı operasyonundan “IŞİD’in yeniden canlanabileceği” gerekçesiyle duydukları endişeyi Ankara’ya aktarıyor. Erdoğan’ın geçtiğimiz hafta yaptığı “kapıları açarız” çıkışı Avrupa ülkeleri üzerinde etkili olurken Batılı diplomatların Suriye konusunda Ankara ile Washington’un aralarını bulma çabası sürüyor. Baskıyı artırma çabası Erdoğan’ın güvenli bölge için vurguladığı eylül ayının sonunda ABD’nin New York kentinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplantıları yapılacak. Erdoğan’ın New York’ta ABD Başkanı Trump ile görüşmesi ve görüşmede öncelikli olarak Suriye’de güvenli bölge kurulması meselesinin ele alınması bekleniyor. Erdoğan’ın ortak devriye yapılmasına karşın güvenli bölgeye yönelik ABD’ye güvensizlik duyduğunu açıklamasının, Trump ile yapacağı görüşme öncesi Washington üzerindeki baskıyı artırma hedefi taşıdığı belirtiliyor. Operasyon olasılığı Buna karşın ABD ile yakın ilişkileri bulunan bazı Avrupa ülkelerinden diplomatlar, Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna tek taraflı operasyon yapma olasılığını dışlamıyor. Batılı diplomatlar, Türkiye’nin tek taraflı operasyon yapma olasılığını dillendirirken bu operasyona “IŞİD’in yeniden canlanabileceği” gerekçesiyle karşı olduklarını Ankara’ya yakın zamanda aktardı. Türkiye YPG’nin terk ettiği mevzileri gördü ABD öncülüğündeki IŞİD Karşıtı Koalisyon Sözcüsü Albay Myles Caggins, YPG güçlerinin gönüllü olarak terk ettiği mevzilerin ortadan kaldırılmasına Türkiye’nin ortak devriyede birinci elden tanıklık ettiğini açıkladı. Sözcü Caggins, Türkiye ile ABD’nin icra ettiği ortak devriye göreviyle ilgili yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Bugün Amerikan ve Türk askerleri, Suriye’nin kuzeydoğusundaki güvenlik mekanizması içinde ortak devriye görevi icra etmiştir. Müttefiklerimiz, YPG unsurlarının gönüllü olarak terk ettiği yerlerdeki YPG mevzilerinin ve bölgelerinin ortadan kaldırılmasına birinci elden tanıklık etmiştir. Bugünkü devriye görevi, Türkiye’nin meşru güvenlik endişelerine cevap verme amacımıza olan bağlılı ğımızı göstermektedir.” Caggins ayrıca, bu süreçte Koalisyonun ve SDG’nin “IŞİD’in tamamen ortadan kaldırılmasına odaklanmaya” devam edeceğini belirtti. Buna karşın bu kaygı, Ankara tarafından paylaşılmıyor. Erdoğan’ın geçen hafta gündeme getirdiği ve önceki gün yinelediği göçmen çıkışının da özellikle Avrupa ülkeleri üzerinde etkili olduğu biliniyor. Türkiye’nin sınır kontrollerini gevşetmesi durumunda Yunanistan başta olmak üzere Avrupa ülkelerine 2015’tekine benzer göçmen akışı olacağı için Avrupa ülkeleri, Suriye’de Türkiye ile ABD’nin “köprüleri atmaması gerektiği” görüşüyle Washington ve Ankara ile temaslarda bulunuyor. Avrupa ülkelerinin bu çabalarına karşın Türkiye’nin Suriye konusunda yakın dönemde atacağı adımlardaki temel belirleyici unsuru Erdoğan’ın Trump ile yapacağı görüşme oluşturacak. 16 Eylül’de Ankara’da yapılacak olan TürkiyeRusyaİran üçlü liderler zirvesinde ise temel gündem maddesi de İdlib olacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat’ın doğusunda güvenli bölge kurulması çalışmaları kapsamında ilk müşterek kara devriyesinin yapıldığı önceki gün Malatya’da yap tığı açıklamada ABD ile sürdürülen görüşmelerle ilgili “Görüşüyoruz ancak bu konuda bizim istediklerimizle onların kafalarındakinin aynı şey olmadığını attığımız her adımda tekrar görüyoruz. Biz bölgede yuvalanan terör örgütünü tamamen ortadan kaldırmayı hedeflerken onlar terör örgütüyle bizi aynı zeminde idare etmenin hesaplarını yapıyorlar. Anlaşılan o ki müttefikimiz bizim için değil, terör örgütü için güvenli bir bölge oluşturmanın peşinde. Böyle bir anlayışı reddediyoruz” dedi ve “Eylül ayı bitmeden Fırat’ın doğusunda kendi askerlerimizle fiilen güvenli bölge oluşumunu başlatmamış olursak artık kendi yolumuza gitmekten başka çaremiz kalmayacaktır” ifadelerini kullandı. Erdoğan, İdlib’deki gelişmeler üzerinden Batı’ya yeniden göçmen uyarısında bulunarak “Şayet bize bu mücadelemizde gereken destek verilmezse ülkemizdeki 3 milyon 650 bin Suriyelinin de İdlib’den sınırlarımıza dayanacak 2 milyon kişinin de önünü alamayız” diye konuştu. l ANKARA Çavuşoğlu Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile Lavrov’la görüştü. Görüşmeye ilişkin bilgi veren Türk diplomatik kaynaklar, Çavuşoğlu’nun Lavrov’la Suriye’de İdlib’de yaşanan geliş telefonda meler, Astana süreci ve Suriye Anayasa Komisyonu konularını görüştüğünü bildir di. Çavuşoğlu, önceki gün de Astana süre Suriye’yi cinin diğer garantör ülkesi olan İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’le telefonda görüş görüştü müş ve aynı konuları ele almıştı. BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, geçen hafta önce Tahran’da İran Dışişleri Baka nı Zarif, daha sonra da Ankara’da Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal ile görüşmüş görüşmelerde Suriye’de Anayasa Komisyonu kurulması konularının ele alındığı belirtilmişti. Önümüzdeki hafta da Astana sürecinin garantör ülkeleri olan Türkiye, Rusya ve İran’ın katılımıyla Ankara’da Suriye konulu üçlü liderler zirvesi gerçekleştirilecek. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Suriye’deki son durumu ele alacak. l ANKARA/Cumhuriyet Yasin Sarı’nın iki aylık nişanlısı ayakta güçlükle durdu. Gözyaşları şehit Yasin Sarı için Hakkâri Çukurca’da PKK’li teröristler tarafından yerleştirilen el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu ağır yaralanan Piyade Uzman Onbaşı Yasin Sarı (23) şehit oldu. Şehidin cenazesini, memleketi Konya’da 3. Ana Jet Üs ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Fidan Yüksel, askeri erkân, şehidin annesi Gülizar, babası Erol Sarı, nişanlısı Sedagül Ayhan ile yakınları karşıladı. Sedagül Ayhan nişanlısı Sarı’nın bir hafta önce izne gelmeyi planladığını ancak operasyonlar nedeniyle gelemediğini söyledi. Gözyaşları içinde cenazeyi bekleyen Ayhan, nişan yüzüğünün çizilmesinden dahi korktuğu için takmaya kıyamadığını söyleyerek “Valla Yasin değildir o. Yüzüne hasret kaldım, kapılarda gözüm kaldı” diyerek feryat etti. Törene Konya Valisi Cüneyit Orhan Toprak, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Alpaslan Kavaklıoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, askerler ve yurttaşlar katıldı. Şehit Sarı’nın cenazesi Konya Şehitliği’ne defnedildi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sosyal medya hesabından başsağlığı mesajı yayımladı.l ANKARA/Cumhuriyet BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Kahve 1 rengi ile kurşunrengi arasında olan renk. 2 3 4 2/ Nine... Bir 5 kumar aracı. 3/ Katolik ilahiyatında cennet ile 6 7 8 cehennem 9 arasındaki sınır... Kaz Dağı’nın antik dönemlerdeki adı. 4/ İskambilde bir kâğıt... Üye... Evrensel alıcı olan kan grubu. 5/ Isparta’nın Eğirdir ilçesinde bir mağara. 6/ İyi, güzel, 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 KORKOT A A 2 ATU KER İM 3 MA HMUD İ Y E 4 Ç S EMA FOR 5 UCA AVAN 6 ROTA İ N P 7 R İ YA EBE 8 GUYANA US 9 AMER İ KANO tam...“Terlemeden kazanan zalimler / Can verirken soluması zor imiş” (Dadaloğlu). 7/ Hıristiyanların en büyük bayramı... Sıkı dokunmuş bir tür pamuklu kumaş. 8/ Tunus’un plaka imi... Eskiden ka dınların süs olarak başlarına taktıkları renkli başlık. 9/ Karadeniz Bölgesi’nin en yüksek dağ sırası... Bir soru sözü. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Soluk yeşil renk. 2/ Leyleğe benzer bir kuş... İçinde şarap yapılan bir tür fıçı. 3/ Ha vadaki su buharı... Beddua. 4/ Bayağı, sıradan. 5/ Yolları sulamaya yarayan motorlu araç... Yüzey ölçüsü birimi hektarın kısa yazılışı. 6/ Bir gösterme sıfatı... Tarla sınırı... Eski Yunan mimarlığının üç biçeminden biri. 7/ Asya’da bir ırmak... 21 yaşın altındaki oyunculardan meydana gelen spor takımları için kullanılan sözcük. 8/ Tavır, davranış... Tanrıların kralı sayılan Mısır Tanrısı. 9/ Kum, çakıl ve kil karışımıyla döşenip silindirle sıkıştırılarak yapılan yol.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle