Katalog

3 AĞUSTOS 2019 CUMARTESİ R.F. Kennedy 2 milyon YUMURTA GÜVENDE Ekolojik Araştırmalar Derneği Başkanı Dr. Ali Fuat Canbolat, Belek’te 2 milyon caretta caretta yumurtasının gönüllülerce koruma altına alındığını söyledi. Canbolat yaptı ğı yazılı açıklamada, 850 bin caretta caretta yavrusunu denizle buluşturmayı başardıklarını vurguladı. Dernek, biyoçeşitlilik ve doğa koruma konusunda uzman akademisyenler tarafından 2003 yılında kuruldu. l AA eposta: hazal.ocak@cumhuriyet.com.tr EDİTÖR: HAZAL OCAK / MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Bir saniye bile yokİklim krizi için harekete geçen sivil toplum örgütleri ‘sıfır gelecek kampanyası’ başlattı Saoirse Kennedy Hill (22) TORUN KENNEDY ÖLDÜ ABD medyası: Aşırı dozda uyuşturucudan ABD’de1968’de, başkan olan ağabeyi John F. Kennedy gibi suikast sonucu ölen senatör Robert F. Kennedy’nin 22 yaşındaki torunu Saoirse Kennedy Hill yaşamını yitirdi. ABD medyası, Hill’in aşırı dozda uyuşturucudan hayatını kaybettiğini öne sürdü. New York Times gazetesi, Boston’da iletişim öğrencisi Hill’in depresyon geçirdiğini iddia etti. Hill, Robert ve Ethel Kennedy’nin kızı Courtney Kennedy’nin çocuğu. Trajediler dizisi Kennedy Hill’in dedesi Robert Kennedy, Demokrat Parti başkan aday adayıyken Los Angeles’ta, Robert F. Kennedy’nin ABD Başkanı olan kardeşi John F. Kennedy de 1963’te Dallas’ta suikast sonucu öldürülmüştü. 20 yıl önce de John F. Kennedy’nin 38 yaşındaki oğlu John F Kennedy Jr, bir düğüne giderken kullandığı uçağın denize düşmesi sonucu yaşamını yitirmişti. l BBC Türkçe EN BÜYÜK EL DOKUMA HALISI İran, “dünyanın en büyük tek parça el dokuma halısını” tanıttı. 600 metrekarelik halı, Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin açılışını yaptığı Tebriz Uluslararası Halı Fuarı’nda sergilendi. Tek parça halindeki el dokuması halı için 70 farklı boya kullanıldı, ağırlığı 3 ton ve 10 santimetrede 60 düğüm atılarak dokundu. Halı, 6 yılda tamamlandı. l AA İKLİM İÇİN ACİL ÖNLEM ÇAĞRISI BM: Böylesi görülmedi Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, tüm devletlerin iklim değişikliğiyle mücadele etme konusunda acil önlem alması gerektiğini söyledi. Guterres, New York’ta BM Genel Merkezi’nde gazetecilere yaptığı açıklamada, geçen ayın en sıcak temmuz olarak kayıtlara geçebileceğini belirtti. Guterres, “Biz de sıcak yazlara tanık olduk, ama bu, bizim gençliğimizin yazı değil.” Guterres dedi. Yeni Delhi, Anchorage, Paris, Adelaide gibi kentlerden alınan sıcaklık değerlerine bakıldığında dünyanın 2015’ten 2019’a kadar olan döneminin “en sıcak beş yıl” olarak kayıtlara geçeceğini dile getiren Guterres, dünyada yaşanılan “aşırı hava olaylarının” buz dağının görünen kısmı olduğunu belirtti. Guterres, “Buzdağı da hızlı bir şekilde eriyor” dedi. l AA KIRMIZI IŞIKTA BİR UÇAK ABD’nin Seattle kentinde motoru arızalanan KR2 tipi tek kişilik bir uçak, yoğun trafikte yola acil iniş yaptı. Araçların üzerinden uçan uçak, trafik ışıklarında durmayı başardı. Olayda ölen ya da yaralanan olmadı. Bir araç sahibinin çektiği videoda polis, kırmızı ışıkta bekleyen uçağın kaportasını tıklayıp pilotla konuşuyor. Ardından pilot, polis memurunun yardımıyla aracı yol kenarına çekiyor. l BBC Türkçe ‘Susma haykır, jeotermale hayır’ Çevreciler, Aydın’ın 16 ilçesini kapsayan 110 jeotermal saha çalışması için yapılacak ihaleyi protesto etti. CHP’li vekillerin de katıldığı basın açıklamasında çevreciler, ellerindeki döviz ve zeytin dalları ile slogan attı. 58 Ağustos tarihleri arasında yapılacak ihale öncesi çevreciler, önceki akşam basın açıklaması yaptı. Aydın Çevre ve Kültür Platformu (AYÇEP), Efeler Belediyesi ve Aydın Tabip Odası tarafından ortaklaşa düzenlenen basın açıklamasına Aydın ve ilçelerinin yanı sıra Manisa, Denizli ve İzmir’den de gelen çok sayıda çevreci katıldı. ‘Herkes böyle bilsin’ AYDINLILAR Kızılcaköylü Gülten Şimşek, “Bizim kimseden para pul isteğimiz yok. Jeotermal şirketler şunu bilsinler ki; Kızılcaköy ve Aydın’a jeotermal santralı kuramayacaklar. Ne günahı vardı da o toprakları kuruttunuz. Havasının, suyunun, toprağının kirlenmemesi için 12 aydır nöbetteyiz. Sonuna kadar da NÖBETTE mücadele vereceğiz. Bunu herkes böyle bilsin” dedi. Çevreciler, “Kanser olmak istemiyorum”, “Suyuma dokunma” ve “Aydın’ın içme suyu İkizdere Barajı kirlenmesin” yazılı pankartlar açtı, “Susma haykır, jeotermale hayır”, “Aydın’da jeotermal istemiyoruz” sloganları attı. l Cumhuriyet AA CHP’Lİ KARACA, MADEN ALANINDAKİ KATLİAMI YERİNDE İNCELEDİ: 200 bin ağaçtan fazla Karaca Çanakkale’nin tek içme suyu kaynağının olduğu bölgede açılması planlanan altın ve gümüş madeni için yapılan ağaç katliamını CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Denizli milletvekili Gülizar Biçer Karaca yerinde inceledi. Karaca, “Şimdiye kadar kesilen ağaç sayısı 200 binin üzerinde” dedi. Çanakkaleli yurttaşlar, şirketin siyanürlü maden işleme faaliyetlerinin bölgedeki su kaynaklarını, doğal yaşamı ve halk sağlığını tehdit ettiği gerekçesiyle başlattığı “Su ve Vicdan Nöbeti”ni sürdürüyor. Çanakkale’nin tek içme ve kullanım suyu kaynağı olan Atikhisar Barajı’nın su toplama havzasına yapılması planlanan altın madeninin proje sahibi Doğu Biga Madencilik, Enerji ve Tabii Kay CHP’li Karaca, şimdiye kadar 200 binin üzerinde ağacın katledildiğini söyledi. naklar Bakanlığı’ndan son izni de alarak “işletme izni” sahibi olmuştu. On binlerce karaçamı yok eden şirket daha önce de Danıştay kararına rağmen Çanakkale İl Özel İdaresi’nden işletme ruhsatı almıştı. Bölgede incelemeler yapan Karaca, izlenimlerini gazetemize anlattı. “Projenin ÇED davasında rapor sunan bilirkişiler ÇED raporundaki siyanürle ilgili taahhütleri yeterli görmüşler” diyen Karaca şöyle devam etti: “Ancak, bu firmanın rapordaki taahhütlerine ne kadar uyduğu, kestiği ağaç sayısı ile tescillendi. ÇED raporunda ise kesilecek ağaç sayısı 45 bin 650 olarak belirtilmesine karşın, şimdiye kadar kesilen ağaç sayısı 200 binin üzerinde. Daha kötüsü birinci derecede orman yangın hassasiyetine sahip bir alan. ÇED raporunda yanlış bilgiler veren firma, kamuya karşı suç işlemişlerdir. Aynı davanın kararında, projenin su kaynaklarına etkilerinin kabul edilebilir sınırlarda olacağı yönünde bir değerlendirme var. Burada konu halk sağlığı, yüzde birlik bir riskin dahi gözetilmesi gerekir. Mahkeme çoğu mühendis bilirkişileri dikkate alarak, halk sağlığı tehdit eden eylemlerin önünü açmıştır.” Sivil toplum kuruluşları iklim krizi için harekete geçti. Sıfır gelecek kampanyası başlatan STK üyeleri “Gezegen olarak ekolojik bir krizin ortasındayız” diyerek kaybedecek 1 saniyenin bile olmadığına vurgu yaptı. Aralarında Yeryüzü Derneği, Kuzey Ormanları Savunması, Fridays For Future, Yeşil Düşünce Derneği, Buğday Derneği gibi 10 kurum “Sıfır Gelecek” adıyla bir tespit raporu ve yapılacaklar listesi yayımladı. “Gezegen olarak ekolojik bir krizin ortasındayız” diye başlayan dosyada “İçinde bulunduğumuz krize karşı uygun politikalar oluşturmamızın zamanı geldi de geçiyor. Kaybedecek bir saniyemiz dahi yok. Şu anda Yeryüzünün atmosferi, endüstri devrimi öncesi seviyelerden 1 derece daha sıcak” denildi. İklim krizi ile baş etme imkânlarına ve zamanın gittikçe azaldığına dikkat çekilen dosyada kurumlar tüm dünyada iklim hareketine önderlik eden öğrencilerin, Fridays for Future’ın “Buradayız, çünkü geleceğimizi çaldınız!” çağrısına ortak olduklarını açıkladı. Kurumlar uzun soluklu bir eylem ve etkinlik dizisi planlayarak iklim krizini Türkiye gündemine taşımayı hedefliyor. Amaçları ise hükümetin bir an önce iklim krizine karşı acil ve adil planlama yapmasını ve sıfır karbon emisyonuna geçmesini sağlamak. Kurumlar Türkiye’yi iklim kriziyle küresel mücadelede etkili bir taraf olmaya çağırarak taleplerini şöyle sıralıyor: İklim acil durumu Karar alıcıların iklim krizine karşı sessiz kalmaması gerektiğini vurgulayan kurumlar bağlı oldukları meclis ve konseylerde iklim krizini bir var oluş acil durumu olarak ele alınmasını ve “iklim için acil durum” ilan edilmesini istiyor. Net sıfır karbon emisyonu Dosyada insan kaynaklı bir iklim felaketini önlemek için 2030 yılına kadar net sıfır sera gazı emisyonuna geçilmesi gerektiği anlatıldı. Dosyada, “Fosil yakıtların ve iklimin tahribatının tüm finansmanını ve desteğini derhal sonlandırın. Fosil yakıt sübvansiyonlarını kaldırın ve fosil yakıt projeleri, ormansızlaşma ve iklim tahribatını finanse etmek, ticaret yapmak amacı içinde olan herhangi bir banka, piyasa, hükümet veya diğer borç veren kurumların yasadışı olmasını sağlayın. Sera gazı emisyonunun en önemli kaynaklarından biri olan termik santral projelerini canlı yaşamı daha fazla tehdit etmeden acilen durdurun” denildi. Güneşe merhaba Yenilenebilir enerjinin gelişmesine izin verilmesi gerektiği ifade edilen dosyada, “Yenilenebilir enerjinin gelişimi için tüm engelleri kaldırın ve herkesin temiz, yenilenebilir enerjiye erişebilmesi için finansman programları oluşturun” denildi. Ayrıca dosyada tarıma da değinilerek “Endüstriyel tarım üretmiyor, tüketiyor! İnsanların ve tüm canlıların sağlığını olumsuz etkileyen, ekosistemi tehdit eden, toprakta olması gereken karbonun atmosfere salımına neden olan endüstriyel tarım ve hayvancılık yerine, doğa dostu üretim yöntemleri teşvik edilsin ve desteklensin” ifadeleri kullanıldı. Farkındalık İklim krizinin nedenleri ve etkileri hakkında ekonomik ve politik düzeyde doğru bilgi verilmesi de talep edilen dosyada, “Bu doğrultuda toplum bilinçlendirme çalışmalarına öncelik verin. Okullardaki müfredata iklim krizini dahil edin” denildi. ÇEVRE 142endemik bitki, 80 kuş türünün yaşam alanı olan ve Ege Bölgesi’nin en yüksek dağlarından Murat Dağı, altın gümüş madeni tehdidi altında. Kütahya Barosu Çevre Kent Komisyonu Başkanı Ali İhsan Bakır, maden sahası açmak için en az 200 bin ağaç kesileceğini belirterek rüzgârın yoğun olduğu bölgede patlamalar nedeniyle havaya karışan tozların köylerin suyuna, havasına ve tarım ürünlerine karışacağını vurguladı. Karaağaç köyüne Anadolu Export Maden Sanayi Ticaret AŞ tarafından yapılması planlanan tesisin evlerine 360 metre uzaklıkta olduğunu söyleyen köy sakinlerinden Mehmet Aksoy da, “Kurmayı planladıkları çözelti havuzları ise yaklaşık 750 metre uzaklıkta. Yani bizim çocukken oyun oynadığımız dağlara maden yapmak istiyorlar. Biz ormanımıza sahip çıkacağız. Ormanı olmayanın vatanı olmaz” dedi. Murat Dağı’nda doğaya aykırı bir çivinin bile çakılmasına engel olacaklarını belirten emekli öğretmen Mustafa Aksu ise “Asarkaya’da yerleşim kalıntıları ve su sarnıçları var. Bu eserlerin ve doğa harikası dağın yok olmasını özellikle de içme suyularımıza zehir karışmasını istemiyoruz. Kütahya, Uşak ve İzmir’in de içme suları tehdit altında” diye konuştu. l KÜTAHYA / Cumhuriyet En ‘yukarıya’ göz koydular Murat Dağı DA maden tehdidi altında