29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Mezarlıkta 25 bebek cesedi Fildişi Sahili’nin Gagnoa kentinde yer müş 25 bebek cesedi bulunduğu açıklandı. Olaya ilişkin soruşturma başlatıl alan mezarlıkta 25 bebek cesedi bulundu. Mezarlıkta kazı araç gereçleri gö dığını belirten yetkililer, bebeklerin organ mafyasının eline düşmüş olabileceği ren bir kişinin ihbarı üzerine yapılan incelemede siyah ambalajlı çantada çürü ya da batıl inanç ritüelleri için kurban edildiği şüphesi üzerinde duruyor. l AA 28 TEMMUZ 2019 PAZAR SU HAKKI İÇİN DİRENİYOR Kaz Dağları için nöbet zamanı Çanakkale’nin tek içme ve kullanma suyu kaynağı Atikhisar Barajı su toplama havzasında başlayan metalik madencilik faaliyetlerine karşı yurttaşlar “Su Nöbeti” başlattı. Çanakkale kordonda bulunan Truva atı önünde önceki gün yapılan basın açıklamasında, Kirazlı Balaban’da Su Hakkı Nöbeti başlatıldığını duyuran Çanakkale Kent Konseyi Çevre Meclisi üyeleri, “Sağlıklı suya erişim hakkımız gasp edilemez, elimizden alınamaz, bin pınarlı İda birkaç kişinin keyfi için yok edilemez. İki gündür sahada yaptığımız ziyarette artık kendi toprağımıza ayak ba sabilmek için kapıda bekletiliyoruz, izin bekliyoruz ve uyarı alıyoruz. Bu topraklar yüzyıllardır bizim” ifadelerini kullandı. Çanakkale halkını “su hakkı nöbeti”ne davet ededen açık lamada “Bu su yaşam içindir, öyle kalacaktır. Öyle kalması için tüm gücümüzle direneceğiz” denildi. Öte yandan Ça nakkale Belediyesi Su Nöbeti’ne katılmak isteyen yurttaşlar için, her gün 09.00, 13.00 ve 17.00’de Cumhuriyet Meydanı’ndan servis araçları kaldıracak. l Haber Merkezi EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Sisli bir yoldur Doğup büyüdükleri topraklardan ekmek parası için kopan mevsimlik tarım işçilerinin yeni topraklardaki hayatları da bir o kadar zor. En büyük iki sorun temiz su ve barınma. Türkiye’de sayıları bir milyonu aşan mevsimlik işçilerin cephesinde değişen bir şey yok. mehmet kızmaz mevsimlik hayatlar HİNDİSTAN’DA SEL Muson esareti 700 yolcu Hindistan’ın Mumbai kentinde, muson yağmurlarının yol açtığı sel nedeniyle iki istasyon arasında mahsur kalan trendeki 700 yolcu tahliye edildi. Yetkililer, selin şiddetinin artması nedeniyle yolcuların güvenliğinin tehlikeye düştüğünü bildirdi. Ulusal Afet Müdahale Gücü ekiplerinin kurtarma çalışmalarının, trenin selde mahsur kalmasından 9 saat sonra başladığı öğrenildi. l AA Ankara’da mango festivali Pakistan’ın Ankara Büyükelçiliği’nde “Mango ve Biryani Festivali”nin yedincisi düzenlendi. Ankara Büyükelçisi Muhammed Syrus Sajjad Qazi, “Pakistan mangosu en az Pakistan ile Türkiye arasındaki dostluk kadar tatlı. ‘Meyvelerin kralı’ ile bu dostluğu kutlamak ne güzel” dedi. Qazi’nin konuşmasının ardından davetliler Pakistan mango ve biryanisinin farklı şekillerde sunulmuş lezzetlerini tatma fırsatı buldu. l ANKARA / Cumhuriyet REVA GÖRMEK... Yosunlu su içmek... Sivas Cumhuriyet Üniversitesi 2017’de İktisat Bölümü’nden 2017’de mezun olan A.H., (26) mevsimlik işçi. Fındık toplamak için dört yıl boyunca Ordu’nun yolunu tutmasını ve yaşadıklarını anlatıyor: “Sonu Karadeniz’in ovaları gibi sisli olan bir yoldur mevsimlik hayatlar. Kimi zaman Karadeniz’in sağanağına rağmen bir çadırda, kimi zaman ise su akıttığı için tavanını naylonla kapattığımız bir ‘ev’de kalıyorduk. Mevsimlik göçün, içinde göç vardır aslında. Yine bir gün, tarlasındaki fındıkları toplamak için bizi almaya gelen tarla sahibinin getirdiği kamyona eşyalarımızı yerleştirerek yeni bir ha yata doğru yola çıktık. Kırmızı kamyonun önünde durduğu ve tarla sahibinin yerleşmemizi istediği ‘ev’ ahırdan kötü durumdaydı. Benim gibi 1314 yaşlarındaki çocukların ve anneleriyle gelen çok daha küçük çocukların da olduğu o kamyondaki insanlara o ‘ev’ reva görülmüştü. Birçok mevsimlik işte olduğu gibi fındık toplamada da var dayı başı sistemi. Çalışılmadan günlük her işçinin mesaisinden bir miktar para kesmek. Çoğu yaz aylarında geçen mevsimlik hayatların koşullarında su en büyük sorun. Bazen su hiç bulunmazken bazen de sıcak, ya da yosunlu su içmek kalıyor geriye...” ‘Çalışan biziz ama...’ Lojistik mezunu Abdulsamet Kurt ise (25) Malatya’nın Doğanşehir ilçesinde kayısı topluyor. Günde 1314 saat çalıştığını anlatan Kurt, “70 TL’ye çalışıyoruz. Yemek vs. gıdanın tümünü kendimiz götürüyoruz. Barınma koşulları çok kötü. Çok zor koşullar altında çalışıyoruz. Memlekette iş yok, ne yapabiliriz ki! Çalışan biziz ama hor görülende yine biziz. Bakış açıları kötü çalışanlara karşı” diyor. 13 yaşında R.K.,13 yaşında. Yedinci sınıfı bittiren R.K., Malatya’da kayısı topluyor. Birçok yaşıtı gibi R.K., de önümüzdeki yılın okul harçlığını çıkarmak için başlamış mevsimlik hayatına.14 saat çalıştığı için çok yorulduğunu belirten R.K., okulunu özlediğini söylüyor. Kimi zaman okul çağına bile gelmeyen çocuklarıyla kurdukları çadırları yağış nedeniyle sular altında kalır, kimi zaman yemeklerini dışarıda kurdukları ocakta pişirir, duş ve diğer ihtiyaçlarını yine açık alanda karşılamaya çalışırlar. Günde 12 ile 14 saat güneşin altında kesintisiz çalışarak 40 ile 70 TL arasında yevmiye alırlar. Doğu ve Güneydoğu’nun birçok kentinden yola çıkarlar ama çoğunluğu Şanlurfa’dan. Okulların kapanmasıyla çapada, üzüm, domates, kayısı, pancar, fındık tarlalarında çalışmak için Adana, Konya, Bursa, Ankara, Manisa, Malatya, Çankırı ve Karadeniz kentleri başta olmak üzere yurdun dört bir yanına dağılırlar. Sonbahara doğru evlerine dönüş yaparlar. Evet, genellikle bozuk, eski model kamyon ve traktör kasalarında taşınan işçilerin ölümünü “trafik kazası” diye duyurulan haberlerde okuruz. İşte kamyon kasalarındaki mevsimlik işçilerin hayatları. Sürekli boyun eğmek... Batman’dan Bursa’nın bir köyüne incir toplamaya giden Ferit Alan (23), sabah 05.00’te başlayıp akşam 21.0022.00’ye kadar yani günde 1415 saat çalıştıklarını söylüyor. Bir incir için defalarca ağaca çıkartılıp indirildiğini belirten Alan, “Patronun eşiyle arası bozulur, stresini işçi üzerinden çıkarır. Bize bir köle gözüyle baktıklarını hissettiriyorlar. Yabancı bir yerde olduğun için de çekiniyorsun. Böyle olunca sürekli boyun eğmek zorunda kalıyorsun” diyor. Mola diye bir şey yok... Alan, çalışma koşullarına dair şunları söylüyor: “Mola diye bir şey yok. Sadece öğle yemeğini yiyip kalkıyoruz. Bizim kaldığımız ev biraz daha iyi olsa da çevremizdeki diğer çalışanların kaldığı yer, terk edilmiş bir ev, çardak ya da bir harabe ev. Çalışıyorsun ama bir ihtiyacın olduğunda ancak zorla biraz para alıyorsun. Çalışma alanında en çok ezilen kadınlar oluyor. Daha önceki yıllarda da gördüğüm bir başka sorun daha var, misal patronun oğlunun vs. cinsel istismarı, tehdidi... Bu tip sorunlar yüzünden, ‘bir daha gelmem, lanet olsun’ diyorsun ama başka çalışma alanları olmadığı için tekrar gelmek zorunda kalıyorsun.” ÇÖZÜM: İNSANI YAŞAM SU DA YOK ELEKTRİK DE. AYRIMCılıK DA TUZ BİBER... Doktor yüzü görmeden Araştırmada, mevsimlik işçilerin sorunlarına çözümler şöyle sıralandı: l İnsani yaşam için içme kullanma suyu, atık ve elektrik altyapısının olması. l Sürekli ve kesintisiz örgün eğitim. l Devlet destekli tarım sigortasının ŞEYMA PAŞAYİĞİT Mevsimlik tarım işçileri insani yaşam standartlarının altında hayat mücadelelerine devam ediyor. Su ve elektriğin olmadığı alanlarda yaşamaya çalışan işçiler, ayrımcılı cuklarda büyüme ve gelişme gerilikleri yüksek. Çukurova Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi’nce yapılan araştırmada, mevsimlik tarım işçilerinin sorunları ortaya döküldü. ta ateş yakarak yemek yapıyorlar. Yaşam alanlarında, sağlıklı içme kullanma suyu ve elektrik altyapısı yok. Banyo ve tuvaleti, bezle çevrili açık alanda ve ortak kullanıyorlar. İşçiler, özellikle Çukurova Bölgesi’nde; saz, kamış ve naylondan yapılmış ça tamlamlanması. l Çalışma sürelerinin molalı, haftalık 45 saat ile sınırlandırılması. l İşçilere, iş sağlığı eğitiminin verilmesi. l Sağlık koruyucu ve geliştirici hizmetlerin verilmesi. ğa maruz kalıyor, eğitim alamıyor. Çiftçi ve işçiler, sektördeki riskler dırlarda ortalama 6 kişi kalıyor. Ağır Kız çocuklarının iş yükü altında da le ilgili farkındalık düzeyleri düşük ve yük taşımakla birlikte toz ve orga ha çok ezildiği çalışma alanlarında, haklarından habersiz. Etnik, kültürel nik maddelere ve bulaşıcı etkenlere sağlığa erişim de yok denecek kadar ve siyasal farklılıklarından dolayı iş maruz kalan işçiler, yüksek sıcak ve az. Mesai saatleri içinde sağlık hiz çiler, dışlanıyor ve ötekileştiriliyor. sert rüzgârın yanı sıra tarımsal ilaçla meti almaları sorun. Sağlık kurumu İşçiler, yerel ayrımcılık ve şiddete de ma ve gübreleme sonucu kimyasal ziyareti, yüzde 15’lerde. Son bir yıl maruz kalıyor. larla da temas içinde. l ANKARA da hastalandığı halde doktora başvuramayan işçi oranı yüzde 73. Ço Ulaşım sorunlarının yanı sıra, genelde çadırlarda yaşayıp açık ocak Kız çocukları eziliyor İşçilerin yüzde 32.8’i yani üçte biri okuma ve yazma bilmiyor. Yine 33.9’u yani üçte biri akraba evliliği yapıyor. Çocuk işçiliği, mevsimlik tarım alanında artıyor. 8 ve 17 yaş arası çocuklar, işgücü olarak kullanılıyor. Özellikle kız çocukları, fazla iş yükü altında eziliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle