Katalog

HABER EDİTÖR: alper izbul TASARIM: ilknur filiz 510 TEMMUZ 2019 ÇARŞAMBA Damadı görevden alİYİ Parti Genel Başkanı Akşener MB Başkanı’nın görevden alınmasını eleştirdi: Akşener, “Damat Bey, geçen sene açıkladığı bütçe açığı hedefinin yüzde seksenini ilk altı ayda doldurdu. Şimdiyse gözlerini, ihtiyat akçesine diktiler. Buna karşı çıkan bir bürokratı da görevden aldılar” dedi. İYİParti Genel Başkanı Meral Akşener Merkez Bankası Başkanı’nın görevden alınmasıyla ilgili Erdoğan’a seslenerek “Görevden almanız gereken kişinin, damadınız olduğunu herkes görüyor, siz de görün” dedi. Akşener, HDP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan’ın “PKK’liler de size oy verdi” sözlerine “Madem 24 Haziran’da HDP bizi destekledi, HDP’ye kim oy verdi” cevabını verdi, MHP’ye de “Terörle aranıza mesafe koyun” çağrısında bulundu. Akşener, partisinin grup toplantısında özetle şunları söyledi: n Terörle mesafe koyun: AK Parti ve MHP yönetimi terörist başından medet umunca, üzerine de bazı CHP’li isimler, 23 Haziran’dan sonra bir “selam Kaset iftirasını anlattı 2015’te kendisine kaset iftirası atıldığını belirterek o dönem yaşadıklarını anlatan Akşener, “Damadın kardeşinin yönettiği bir televizyonda ‘bir kadına yakışmayacak hareketlerinin bulunduğu bir kasetin duyumu var’ dendi. 45 dakika kendimi bilemedim. Dişlerim takır takır vurdu” ifadelerini kullandı. Sonrasında mücadele kararı aldığını belirten Akşener, “Sayın Bahçeli’nin özel kalemi arayıp, bu kadar bağırıp çağırmasın diyerek uyarıldım. Mobbing’e, tacize uğrayan kadınlar için mücadele ettim. Bir kadın hâkim, Saray’dan korktuğundan bu üç iftiracıya beraat verdi. Devri ittifakınızda gelinleriniz, kızlarınız ve ailenizdeki her kadın için ‘Birinden duydum, bir kadına yakışmayacak hareketlerinin bulunduğu bir kaseti varmış’ demek serbest kaldı. Övünün, övünün!” diye konuştu. l Haber Merkezi kampanyası” başlatınca, Meclis’te özgüven patlaması yaşayanlar oldu. Terörist başıyla mektup arkadaşı olanların, şimdi HDP’yle ağız birliği edip partimize saldırmaları çok manidar. Biz, “Teröristin mektubuna güzelleme yapılmaz, terörist mektubuna pul olunmaz” dedik. İki yerden ses geldi: Biri MHP yöneticileri, diğeri HDP yöneticileri. Mek tup arkadaşlığı ile başlayan sürecin, geldiği noktaya bakar mısınız? Buradan MHP yöneticilerine seslenmek istiyorum: Terörle aranıza mesafe koyun. n HDP kime oy verdi?: HDP Grup Başkanvekili diyor ki; “İYİ Parti’yi HDP oyları Meclis’e sokmuş.” Fatma Hanım’ın (Fatma Kurtulan) hesabı da böyle. Madem 24 Haziran’da HDP seç meni bize oy verdi, HDP’ye kim oy verdi? Biz, işte tam olarak, bu matematik hesaplarından kurtulmak için parti kurduk. Şunu açıkça ortaya koyalım: İktidarıyla muhalefetiyle bugünkü bütün partiler, 17 yıldır siyasetteler. Onların kendi başlarına tabloyu değiştirmeye güçleri yetseydi, bugüne kadar yapılan 15 seçimde değiştirirlerdi. Türk siyasetinde tabloyu İYİ Parti değiştirmiştir. n Damadı görevden alın: Merkez Bankası Başkanı’nı neden aldılar? Çünkü Damat Bey, geçen sene açıkladığı Yeni Ekonomi Programı’ndaki, bütçe açığı hedefinin yüzde seksenini ilk altı ayda doldurdu. Zaten, bu senenin başında, Merkez Bankası’nın kârını Hazine’ye aktarmışlardı. Belli ki o parayı, seçim döneminde çarçur ettiler. Şimdiyse gözlerini, ihtiyat akçesine diktiler. Buna karşı çıkan bir bürokratı da “Yoluma taş koyma” diye ansızın görevden aldılar. “Yapısal reform yapacağım” deyip yapısal erozyonlara neden olarak, devletin itibarını daha fazla zedelemeyin. Görevden almanız gereken kişinin, damadınız olduğunu herkes görüyor, siz de görün. l ANKARA / Cumhuriyet Halkın bütçe hakkı çalındıHDP Eş Genel Başkanı Temelli kötü giden ekonomi konusunda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni suçladı: HDP grup toplantısında konuşan Temelli, “Bütçe hakkının olmadığı, denetimden kaçırıldığı bir yerde ekonomiyi de siyaseti de krizden çıkarmanız mümkün değildir” dedi. HDPEş Genel Başkanı Sezai Temelli, Türkiye’nin çok ciddi ekonomik sorunları olduğunu belirterek, “Sorunların çözümsüz kalmasının yegâne nedeni, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’dir. Neden mi? Çünkü halkın bütçe hakkını çalmıştır. Bütçe hakkının olmadığı, denetimden kaçırıldığı bir yerde ekonomiyi de siyaseti de krizden çıkarmanız mümkün değildir” dedi Temelli, partisinin grup toplantısında SETA’nın “Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları” başlıklı raporuna tepki gösterdi. Raporun başlığının bile kendisini ifade ettiğini kaydeden Temelli, “Fişleme peşinde. Raporun arasına her zaman olduğu gibi HDP’yi de sıkıştırmışlar” dedi. HDP hakkında haber yapmanın ya da HDP’nin açıklamasını haber yapmanın neredeyse suç kabul edildiğini kaydeden Temelli, gazetecilerin haber yapmasının değil, gazetecileri cezaevine göndermenin suç olduğunu kaydetti. ‘Faizleri 5 puan düşürün’ Merkez Bankası Başkanı’nın görevden alınmasına işaret eden Temelli, “Karşımızda iktidarın talimatları ile hareket eden, payandalaşmış bir Merkez Bankası vardı. Şimdi başkanı görevden alındı. Görevden alınması hukuksuzluktur, suçtur. Bu yasadışı kararname ile Merkez Bankası Başkanı görevden alınıyor ama gerekçesi çok daha beter. Bütün iktisatçılar, şimdi faizleri düşürerek enflasyon nasıl düşer konusunda tez yazıyorlar. Bakalım faizleri düşürerek enflasyonu nasıl düşürecek? Haydi faizleri 5 puan düşürün, enflasyon ne olacak hep beraber görelim. Böyle bir ilişki yok” diye konuştu. 11. Kalkınma Planı’nın Meclis’e sunulmasına değinen Temelli, dört yıl öncesine göre bütün hedeflerin yarı yarıya gerilediğine dikkat çekerek, şunları söyledi: “Sorunların çözümsüz kalmasının yegâne nedeni, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’dir. Neden mi? Çünkü halkın bütçe hakkını çalmıştır. Bütçe hakkının olmadığı, denetimden kaçırıldığı bir yerde ekonomiyi de siyaseti de krizden çıkarmanız mümkün değildir. Bugünkü sistemin yaratmış olduğu bu tahribatı aşmanın yegâne yolu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden bir an önce kurtulmamızdır” değerlendirmesini yaptı. ‘İnşaat için yeri mi yok’ Temelli, ODTÜ’ye yapılan öğrenci yurdu konusunda da “Bunların ağaç ile bir sorunu var. Ankara’da inşaat yapacak başka yer kalmamış, ağaç kesmeye gitmişler. Bunu yaparken de kolluk güçleri ile gidip öğrencilere, vekillere saldırdılar. Bu şiddeti kabul etmiyoruz”. l ANKARA/Cumhuriyet Erdoğan, Bosna Hersek’te Srebrenitsa Soykırımı kurbanları anısına düzenlenen törene de katıldı. Erdoğan Avrupa’dan şikâyet etti Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün Bosna Hersek’te düzenlenen Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Zirve Oturumu’na katıldı. Düzensiz göç ile mücadele konusunda değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, “Son birkaç yıldır bölgede çok ciddi insan hareketliliği yaşanıyor. Yoğun bir düzensiz göç baskısıyla karşı karşıyayız. AB ülkeleri, sayısı onlarla ifade edilecek mülteci kotalarında dahi anlaşamazken, Türkiye 4 milyondan fazla sığınmacıya ev sahipliği yapıyor. Türkiye düzensiz göçle mücadele konusunda her türlü tedbiri hayata geçirdi. BM rakamlarına göre Suriyeliler için 37 milyar doları aşan harcama yaptık. AB’ye düzensiz geçişleri yüzde 99 oranında azalttık. Ancak bu zorlu süreçte Avrupalı dostlarımızdan beklediğimiz desteği ve insani tavrı göremedik. AB’nin tam 6 milyar Avro’luk taahhüdünden şimdiye kadar sadece 2.5 milyar Avro’su serbest bırakılmıştır” ifadelerini kullandı. l İç Politika Korumaları yine gerginlik çıkardı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın korumaları ve Saraybosna’daki sınır polisi arasında arbede yaşandığı belirtildi. DW Türkçe’nin aktardığı habere göre Saraybosna sınır polisi şefi Zoran Galic olaya ilişkin Dnevzi Avaz adlı yerel haber portalına yaptığı açıklama da “Çok saldırgandılar ve kendi ülkelerindeymiş gibi davrandılar. Bizim yasalarımıza saygı göstermediler ve gözaltına alınmayı hak ediyorlardı” dedi. Saraybosna sınır polisi sözcüsü Yasminka Muyiç olayın korumaların silahlarını teslim etmeyi reddetmeleri üzerine çıktığını belirtti. Bir tane tarafsız gösterMHP lideri Bahçeli, sistem tartışmalarına değinirken, Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı: Dokunulmazlık dosyaları komisyonda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da aralarında bulunduğu 10 milletvekiline ait dokunulmazlık dosyaları TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Kılıçdaroğlu ile birlikte Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Tezkereleri TBMM Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu’na sevk edilen milletvekilleri şöyle: “CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı, Burdur Milletvekili Mehmet Göker, MHP Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, Tunceli Milletvekili Alican Önlü, Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan, Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Sürücü.” l ANKARA/Cumhuriyet Kılıçdaroğlu’nun “Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı” sözlerine yanıt veren Bahçeli, “Yüreği varsa tek bir numune isimden bahsetsin” dedi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “tarafsız hüzünleniyorum, su alan teknesinin içinde ayabir cumhurbaşkanı isteyen” CHP Genel Baş ğına geçirdiği dalış paletiyle yüzme hazırlığı yap kanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı. Bahçeli, masını doğrusunu isterseniz hayretle takip edi partisinin grup toplantısında şunları kaydetti: yorum. Demedi demesin, gidişat hayra alamet n Tarafsızını göstersin: Cumhurbaşkanı taraf değildir. Sayın Kılıçdaroğlu için çember daralı sız olmalı, partisiyle bağı kesilmeliymiş. Sayın Kı yor, suyu ısınıyor. lıçdaroğlu, eğer biliyor ve inanıyorsa, cumhuri n TSK’ye hain kurgu: Ümraniye davasının iler yet tarihinde bize tek bir tarafsız cumhurbaşkanı leyen safhalarında görülmüştür ki TSK üzerinde göstersin. Yüreği varsa, bilgi ve görgüsü yetiyor alçak ve hain bir kurgu yapılmıştır. Ümidim ve sa tek bir numune isimden bahsetsin. beklentim, gerçek darbe plancılarıyla masumla n Fiili uyumsuzluk bitti: Cumhurbaşkanlığı Hü rın bir ve aynı görülmemesidir. Türkiye’yi içten kümet Sistemi’yle devlet hayatında fiilihukuki içe çürütmek için harekete geçen FETÖ’cü al uyumsuzluk devri sona ermiştir. Sahnenin önün çaklar, şerefli Türk askerine kara çalmak, terö de tarafsız, arkasında siyasi ve ideolojik saikler rist yandaşlarına yer açmak için adeta saldırıya le hareket eden cumhurbaşkanları dönemi ka geçmişlerdir. Bu dönem geride kalmıştır. panmıştır. Mühim olan Cumhurbaşkanlığı sıfatını n İmtiyazlı değil: Merkez Bankası Başkanı hü taşıyan şahsiyetin, görevinin yeter ve gerek şart kümet tarafından ataması yapılan bir bürokrat larına muvafık, görevini hukuka ve ahlaka riayet tır. Hiçbir bürokrat imtiyazlı değildir. Görevini la ederek icra etmesidir. yıkıyla yapan kalır, yapamayan gider, devletteki n Suyu ısınıyor: Sayın Kılıçdaroğlu için bazen işleyiş budur. l ANKARA/Cumhuriyet MHP’li Büyükataman’dan Akşener’e yanıt MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, Meral Akşener’in, kendisine kurulan kaset komplosuna ilişkin iddialarıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Büyükataman, “Böyle bir durum karşısında sabırlı, soğukkanlı olmasını, her yönlü değerlendirmelere karşı biraz da kapalı kalmasını tavsiye ettim. Ama günü geldiği vakit 2011 de dahil olmak üzere Türkiye’de kaset olaylarıy la toplumsal tahribat yapan bazı konularda Türkiye’yi aşağılayan davranışların bir gün mutlaka hesabı verilir” dedi. MHP lideri Bahçeli’nin kadınlara verdiği değeri en iyi Akşener’in bildiğini söyleyen Büyükataman, “MHP’yi kadın düşmanı olarak göstermek, üstlendiği yeni göreviyse bilsin ki en büyük tepkiyi iffetli, fedakâr Türk kadınından alacaktır” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Mesele ağaç değil... ODTÜ kampusunda ya da Gezi Parkı’nda ya da işlek bir caddede, meydanda, sokakta, kırsal bir alanda canına kast edilen onca ağacın ahıyla yazılan bir tarihten medet uman insan... Ve alan açmak, bina yapmak, maden işletmek, havaalanı inşa etmek vs. için kestiği ağaçların hem geçmişi hem de geleceği olduğunu hiç mi hiç idrak etmeyen insan... O ağaçlara hangi kuşların neden uçup uçup konduğunu ve toprağın içinde neden büyüttüğünü o tohumu hiç düşünmeyen insan... Ağacın varlığıyla kendi varlığı arasındaki hayati bağı unutan insan... Yaşlanırken ağaç gibi bilgeleşmek yerine iblis gibi kötüleşen insan... O insan... Yaşadığı topraklarda ağacın asırlardır kültürünün kutsalı olduğunu artık hatırlamıyor. Yeraltını, yeryüzünü ve gökyüzünü birbirine bağlayan Hayat Ağacı’nın mitolojik varlığını bilmiyor. “Ağaçtan türeyen insanların” hikâyesinin anlatıldığı pagan kültürlerin sezgisi aklından ne zaman uçup gittiyse o zamandan beri bindiği dalı kesmekle lanetli. Bu topraklarda tanrılar birine kızdıkları zaman ya da birini bir tehlikeden korumak isteklerinde onu neden hep bir ağaca çevirirlerdi? Ve bahçesindeki gümüş yapraklı kavak... Ya da yanından az önce geçip gittiği o güzel kokulu ıhlamur, mitolojide kim bilir kimdi? Kafasını gömdüğü betondan çıkartsa... Ve toprağa çıplak ayakla basıp geçmişine kulak kabartsa... Dokunamayacak bile hiçbirinin bir tek dalına. Ağaçlara düşman olanlar... Ağaçları tanımayanlardır. İnsan kendi kökünü, kendi gerçeğine yabancılaşarak, kazıyandır. Ağaçların derine inen köklerinin geçmişini... Gökyüzüne ulaşan dallarının geleceğini koruduğunu bir türlü anlamayandır. Kurumuş ağaçları yeşerten... Kök salmış ağaçları yürüten... Vicdanı olduğu varsayılan ağaçları ağlatan ilahi hikâyeler bu topraklarda bin yıllarca boşuna anlatıldılar. Zeytini, defneyi insanlar asırlardır boşu boşuna kutsadılar. Cehennem tasvirini ateşten bir çukurla; Cennet tasvirini ise üzeri yemiş dolu ağaçlarla yapıp duran akıllar... Aslında insanın muhtemel gafletine en baştan yapılmış hallice bir uyarıydılar. Ağacın ne işe yaradığını bunca ikaza rağmen hiç kavramayan... Kurbanlarını ve düşmanlarını vahşice ağaçların dallarına asan... Gözünü kırpmadan ormanları yakan ve ağaçları yıkan... Kendine alan açtığını zannederken kendini kapana kısan insan... Gözlerini bir an kapatsa... Ve varlığını çoktan unuttuğu tanıdık bir ağacın hikâyesini yeniden hatırlasa... Mesela köyünde hâlâ dallarına çaput bağlanan bir dilek ağacının. Yaşlılarının başında dua okuduğu bir yatırın göbeğinden yükselen kutsal çınarın. Cehennem sıcaklarında gölgesinde soluklandığı herhangi bir ağacın. Doğurdu ve doğuracağı çocukların soluyacakları havanın hatırına... Ağaçlarla anlatılmış masalları ve ağaçlara yazılmış şiirleri tekrar ve tekrar okusa. Ve anlasa... “Bir ağaç gibi tek ve hür” yaşamak ne demektir; “Ve bir orman gibi kardeşçesine” ne anlama gelir. ... Mesele ağaç değil insan; barikatın yanlış tarafında duran. ADANA BELEDİYESİ ATM memurları Azerbaycan’da çıktı! Adana Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Ulaşım AŞ’de, Azerbaycan’da yaşadığı tespit edilen üç “ATM memuru”nun, iş akdinin sonlandırıldığı açıklandı. Azerbaycan’da yaşayan kişilerin dört aydır Türkiye’ye giriş yapmadığı vurgulanan belediyenin resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, özetle şunlar kaydedildi: “Adana Büyükşehir Belediyesi; işçisinin maaşını ödemeye, toplu taşım araçlarını serviste tutmaya, ekmek üretimini devam ettirmeye ve Adanalılara her kulvarda hizmet etmeye çalışırken, Ulaşım AŞ’de Azerbaycan’da yaşayan ATM’cilerin varlığının tespit edilmesi büyük şaşkınlık yarattı. Yine aynı şirkette çalışıyor görünen ve aylardır işe gelmeyen, geldiği zaman da özel Mercedes kullanan işçi bile mevcut.” Öte yandan yazılı açıklamada, 10 kişinin yapabileceği bir iş için 3040 kişinin istihdam edildiği, bu uygulamaların belediyenin üzerindeki mali yükü çoğaltan örneklerden olduğu kamuoyuyla paylaşıldı. l İç Politika