19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 29 HAZİRAN 2019 CUMARTESİ EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: EMİNE BİLGET HABER Tehlikeli gerginlikSuriye ordusunun ateşinde astsubay şehit oldu, Rusya ataşesi üzerinden uyarı iletildi HABERAL, MEZUNLARA SESLENDİ: Türkiye, Astana süreci kapsamında Suriye’nin İdlib bölgesinde oluşturulan ve çatışmasızlığı korumak için kurduğu gözlem noktalarında Suriye ordusu ile çatışmaya başladı. Suriye’de İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’ndeki Türk gözlem noktaları etrafındaki havan atışları bir süredir devam ederken önceki gün Suriye ordusunun Türk gözlem noktasına saldırısıyla bir Türk askeri şehit oldu. Bu saldırının ardından çatışmalar dün de devam etti ve Türk Silahlı Kuvvetleri Suriye ordusu hedeflerine topçu atışı gerçekleştirdi. Suriye’de “muhalif” olarak tanımlanan güçlerin toplandığı alan olan ve Astana süreci kapsamında “çatışmasızlık bölgesi” olarak ilan edilen İdlib’de gerginlik sürüyor. Büyük çoğunluğunu terör örgütü El Kaide bağlantılı Heyet Tahrir Şam’ın, küçük bir bölümünü ise “ılımlı” olarak tanımlanan muhaliflerin elinde tuttuğu İdlib etrafında Astana süreci kapsamında varılan mutabakat uyarınca Rusya’nın 10, İran’ın 7, Türkiye’nin ise 12 askeri gözlem noktası bulunuyor. İdlib’in güneyinde bulunan Türkiye’nin 9 ve 10 numaralı gözlem noktalarına geçtiğimiz haftalarda saldırılar gerçekleşmiş, Türkiye bu saldırılardan Suriye ordusunu sorumlu tutmuştu. Suriye ise muhaliflerin Türkiye’nin gözlem noktalarına yakın bölgelerden kendilerine saldırı gerçekleştiğini savunmuştu. Rusya ataşesi çağrıldı Önceki akşam İdlib’in güneyindeki 10 numaralı gözlem noktasına Suriye ordusu tarafından gerçekleştirilen havan topu saldırısında Astsubay Kıdemli Çavuş Adem Tunç şehit düştü. Üç asker de yaralandı. Yaralı askerlerin tahliyesi için bölgeye helikopter sevk edilirken helikoptere Türk jetlerinin eşlik ettiği belirtildi. Suriyeli muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Suriye’nin Şehit Adem Tunç‘un cenazesi bugün toprağa verilmek üzere memleketi Ağrı’ya gönderildi. Türk gözlem noktasına havan toplu saldırısı öncesi bu bölgedeki muhaliflerin Hama’daki Suriye ordusuna ait kontrol noktasını vurduğunu öne sürdü. Milli Savunma Bakanlığı, saldırıyla ilgili Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği Askeri Ataşesi’nin, Genelkurmay’a çağırılarak Rusya nezdinde gerekli girişimlerde bulunulduğu ve “saldırıların en ağır şekilde cezalandırılacağının iletildiğini” bildirdi. Bu açıklama doğrultusunda dün sabah saatlerinde Türkiye’nin 10 No’lu gözlem noktasından Suriye ordusu hedefleri, topçu atışıyla vuruldu. İdlib’de gerilimin, Türkiye’nin Rusya’dan S400 hava savunma sistemleri tedarikinin başlayacağı ve bu nedenle ABD ile gerginlik yaşadığı bir dönemde yükselmesi dikkat çekiyor. Türkiye ile Suriye’nin doğrudan çatışması, Suriye yönetiminin en büyük destekçisi konumundaki Rusya ile Türkiye ilişkilerini de doğrudan etkileme potansiyeli taşıyor. l ANKARA/Cumhuriyet ACI HABERLE SARSILDILAR Suriye’nin İdlib bölgesindeki gözlem noktasına dü mişinin okunması ve İl Müftüsü Tandoğan Topçu’nun zenlenen saldırıda şehit dü ettiği duanın ardından Ağ şen Piyade Astsubay Kıdem rı Belediyesine ait cenaze li Çavuş Adem Tunç’un (29) nakil aracına alındı. Bekâr Türk bayrağına sarılı cenaze olan şehidin cenazesi daha si Hatay’tan uçakla Ağrı Ah sonra bu araç ile götürül medi Hani Havalimanı’na gön düğü Tutak Devlet Hasta derildi. Ağrı Ahmedi Hani nesi morguna konuldu. Şe Havalimanı’nda şehidin karşı Adem Tunç hidin, bugün öğle vakti kı lanması için düzenlenen tö lınacak cenaze namazının ren, saygı duruşunda bulunul ardından baba ocağı Tutak ması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıy ilçesine bağlı Aşağı köşk köyü’nde la başladı. Tunç’un cenazesi, özgeç toprağa verileceği öğrenildi. ‘Putin ve Trump, İdlib’i konuştu’ Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Japonya’daki G20 zirvesinde buluşan Putin ve Trump’ın Suriye’nin İdlib kentindeki durumu ve bu bağlamda Türkiye’yi ele aldığını belirtti. Osaka kentindeki görüşme hakkında açıklama yapan Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladi mir Putin ve ABD Başkanı Donald Trump’ın uluslararası ticaret ile Suriye’deki durum da dahil bir dizi uluslararası konuyu istişare ettiğini söyledi. Peskov, “Suriye ve İdlib’deki duruma değinildi. Bu bağlamda Türkiye’yi konuştular. Çin’i de konuştular” dedi. Hakkâri’de 1 şehit Çukurca’da dün çıkan çatışmada Er Kadir Yıldırım şehit oldu. Önceki gün şehit olan Mustafa Önlemeç ve Mehmet Dursun memleketlerinde gözyaşlarıyla toprağa verildi. Hakkâri’nin Çukurca ilçesi Altıntepe üs bölgesine taciz ateşi açan PKK’li teröristlerle çıkan çatışmada, Sözleşmeli Er Kadir Yıldırım (26) yaralandı. Güvenlik güçlerinin de karşılık vermesi üzerine çıkan kısa süreli çatışmanın ardından teröristler kaçtı. Yıldırım, hastanede tüm müdahalelere karşın kurtarılamayarak şehit oldu. Şehit Yıldırım’ın acı haberi Tokat’ın Erbaa ilçesinde yaşayan ailesine ulaştı. Şehidin babası Mahmut Yıldırım, annesi Şirin Yıldırım acı haberle büyük üzüntü yaşadı. Anne Yıldırım evlerinin önünde “yavrum” diyerek gözyaşlarına boğuldu. Şehit Yıldırım’ın cenazesi Hakkâri’de düzenlenen törenin ardından hava yolu ile memleketi Tokat’a getirildi. Tokat Havalimanı’ndaki törende şehidin anne ve babası ile kız kardeşleri gözyaşlarına boğuldu. Şehit Yıldırım’ın cenazesi toprağa verilmek üzere Erbaa ilçesine gönderildi. Bekâr olduğu ve 4 yıldır sözleşmeli er olarak görev yaptığı öğrenilen Kadir Yıldırım’ın annesi Şirin Yıldırım “Oğlum bayrama gelecektin, bayram hazırlığı yapıyordun, böyle mi gelecektin yavrum ciğerim yanıyor benim” diyerek ağıtlar yaktı. Şehit Yıldırım şehit likte toprağa verildi. Şanlıurfa’da önceki gün eğitim sıra sında rahatsızlanan ve kaldırıldığı hastanede şehit olan Uzman Çavuş Mehmet Dursun’un (24) son yolculuğuna uğurlandı. Şehit Dursun’un cenazesi İskenderun’da baba evine götürülerek helallik alındı, daha sonra Kaptan Mehmet Paşa Camisi’ne getirildi. Burada düzenlenen törende gözyaşı döken şehidin babası Ayhan Dursun, annesi Ayşe ve kız kardeşleri güçlükle ayakta durabildi. Şehit Dursun İskenderun Şehitliği’nde toprağa verildi. Hakkâri’de önceki gün Dağ Komando Tugayı General Ahmet Başyurt Kışlası’nda nöbet görevini yaparken kaza kurşunuyla şehit düşen Piyade Onbaşı Mustafa Önlemeç (21), için Hakkâri Dağ ve Komando Tugayı’nda tören düzenlendi. Törenin ardından şehidin cenazesi Isparta’nın Yalvaç ilçesine gönderildi. Şehidin Türk bayrağına sarılı tabutu, Kurusarı köyüne getirildiğinde babası Talip, annesi Rahime, kardeşi Mert Önlemeç ve yakınları gözyaşlarına boğuldu. Şehit Önlemeç, cenaze namazının ardından toprağa verildi. Bekâr olan şehidin, geçen ay birliğine teslim olduğu öğrenildi. l Haber Merkezi Kadir Yıldırım Acı haberi alan Kadir Yıldırım’ın Erbaa’da yaşayan ailesi büyük üzüntü yaşadı. Mehmet Dursun Mustafa Önlemeç Yarın daha güzel olacak Başkent Üniversitesi 25. yılını mezuniyet töreniyle kutladı. Gençlere seslenen Prof. Mehmet Haberal, Atatürk’ü anarak “Ülkemizin nasıl kurulduğunu ve bize nasıl emanet edildiğini unutmamalıyız” dedi. Başkent Üniversitesi Kurucusu ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Haberal, üniversitenin 25. yılını kutladığı mezuniyet töreninde gençlere, “Onlara diyorum ki ‘hiçbir zaman acaba yarın ne olacak’ demeyeceksiniz. Yarın daha iyi olacak ama şimdi değiştirdik; ‘Yarın daha güzel olacak’” sözleriyle seslendi. Başkent Üniversitesi’nin 25. kuruluş yıldönümü, Bağlıca Kampusu’nda gerçekleşen 2019 Mezuniyet Töreni’yle kutlandı. Törene Başkent Üniversitesi Kurucusu ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Haberal, Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Haberal, TBMM Başkanvekili Levent Gök, eski Maliye Bakanı İsmet Attila, eski Anayasa Mahkemesi başkanları Yekta Güngör Özden ve Mustafa Bumin, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ile milletvekilleri ve çok sayıda davetli katıldı. 2 bin 162 öğrencinin diploma aldığı törende, Ankara Temsilcimiz Sertaç Eş de diploma verdi. Kutlama mesajı yayımlayan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “Kâr amacı gütmeden, vakıf üniversitesi olmanın anlamına uygun olarak eğitim öğretim yapan Başkent Üniversitesi, kurumsal kimliği oturmuş nadir üniversitelerimiz arasındadır. Ülke eğitim sistemimizde, yenilikçi, çağdaş ve doğru modelin nasıl ol ması gerektiğini ortaya koyan Başkent Üniversitesi ailesini, gösterdiği üstün gayret ve özveriden dolayı kutluyor, başarılarının devamını diliyorum” dedi. ‘Emaneti unutmayın’ Başkent Üniversitesi Kurucusu Prof. Dr. Mehmet Haberal, törende, gençlere “Ülkemizin nasıl kurulduğunu ve bize nasıl emanet edildiğini unutmamalıyız” uyarısında bulunarak, “Bu ülkeyi kuran Atatürk, arkadaşları ve aziz şehitlerimizi her şartta ve ortamda saygıyla anıyor ve diyorum ki: ‘Onlar, hayatları pahasına bu ülkeyi kurmamış olsalar bugün burada yoktuk.’ Ülkemiz, ülkeyi yönetenler de yoktu” diye konuştu. Haberal, konuşmasında, Hacettepe Üniversitesi’nin kurucusu Prof. Dr. İhsan Doğramacı’ya da teşekkür etti. Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Haberal ise üniversitenin, akademik alanda, Tokyo’dan Buenos Aires’e dek tüm dünyayı birbirine bağlayan bilimsel bir köprü olduğunu belirterek üniversitenin tüm faaliyetlerini kendi öz kaynaklarıyla yürüttüğünü anlattı. Haberal, Atatürk’ün “Türk milletinin yürümekte olduğu ilerleme ve uygarlık yolunda elinde ve kafasında tuttuğu meşale pozitif bilimdir” sözünü eğitim sisteminin ilkesi edindiklerinin altını çizdi. l ANKARA/ Cumhuriyet DEÜ’de öğrencilerden dekan öztuna’ya protesto Sırtlarını döndüler İzmir’de Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) öğrencileri, Narlıdere ilçesindeki kampüslerinin depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle boşaltılıp, altyapısı yetersiz olan Tınaztepe Yerleşkesi’ne taşınmasını mezuniyet töreninde protesto etti. GSF’nin kampüsünde dün gerçekleşen mezuniyet töreninde öğrenci ler, GSF Dekanı Prof. Dr. Hacı Yakup Öztuna’yı konuşma yaptığı sırada alkışlayıp, ıslıkladı ve sahneye sırtlarını dönerek tepki gösterdi. Dekan Prof. Dr. Öztuna, konuşmasını yapamadan sahneden aşağıya inmek zorunda kaldı. Öztuna’nın daha sonra protestolara dayanamayarak törenin yapıldığı salonu terk ettiği bildirildi. l Haber Merkezi Türkiye’nin İdlib’deki hedefi mevcut durumu korumak. İdlib’in Suriye yönetiminin eline geçmesi istenmiyor Çatışma yayılırsa felaket olur Suriye ordusunun İdlib’de Türkiye’ye ait 10 numaralı gözlem noktasına yaptığı saldırıya karşılık olarak Türkiye’nin de Suriye mevzilerini vurması zaten gerilimli olan bölgede şu ana kadar gerçekleşmiş olan en büyük kriz. Türkiye sınırına yakın İdlib Beşar Esad yönetimin devirmeye çalışan cihatçı grupların son kalesi. BM’ye göre 1 milyonu çocuk olmak üzere 3 milyon kişinin yaşadığı İdlib’deki sivillerin ço MUSTAFA K. ğu Suriye muhalifi bölgelerden ERDEMOL gelenlerden oluşuyor. Farklı Suriye muhalifi grupları barındıran bölge, Suriye’nin başta Türkiye olmak üzere komşuları arasındaki en kırılgan fay hattının da kesişme noktası. Suriye kendisine ait kenti “cihatçılardan” temizlemek için uzun süredir operasyonlar gerçekleştiriyor. Türkiye ise İdlib’deki mevcut statükonun korunmasından yana, bu nedenle Suriye tarafından gerçekleştirecek herhangi bir ope Türkiye’nin İdlip’de Suriye ile kapsamlı bir çatışmaya girmesi Rusya ile ilişkileri yeniden soğutabilir. En korkunç senaryo ise bir TürkiyeSuriye çatışmasının sadece bu iki ülkeyle sınırlı kalmayacak oluşu. rasyona sıcak bakmıyor. Çünkü İdlib’in Suriye yönetimince kazanılması Türkiye’nin çok şey kaybetmesi anlamına gelecek. Türkiye neyi hedefliyor? Türkiye’nin İdlib’deki hedefi mevcut durumu korumak. Bir Suriye toprağı olan İdlib’in Suriye yönetiminin eline geçmesini istemiyor. Türkiye, son iki yılda, İdlib’deki statükodan büyük ölçüde faydalandı. 2017 Ekim’inde Astana’da Tahran ve Moskova ile birlikte varılan anlaşma sonucu bölgeye giren Türkiye 12 gözlem noktası kurdu. Dera gibi Idlib de, Astana sürecinde, “savaşı azaltma bölgesi” olarak belirlendi. Bununla birlikte, Rus hava kuvvetleri tarafından desteklenen Şam kuvvetleri, cihatçılara saldırılarını sürdürdü. Cereblus’tan farklı olarak, İdlib’in as keri ve ekonomik olarak korunması Türkiye için zor olacak. Suriye yönetimine karşı savaşan kimi grupları desteklediği sır olmayan Türkiye’nin ilk amacı adı geçen ülke topraklarında Kürt silahlı gruplarını etkisiz kılmak, mevcut yönetimin devrilmesiyle kurulacak yeni bir yönetimle başta petrol olmak üzere enerji tedariki için güvenli bir yol oluşturmak. Tüm bunlar aslında Türkiye’ye bağılı bir Suriye yaratmak. Kurduğu gözlem noktalarıyla hem Suriye’de ilan edilen ateşkesi denetlemek hem de “terörist grupları” (Kürt güçleri kast ediliyor) izlemek amaçlanıyor. Şu anda İdlib’deki en önemli silahlı grup içinde birçok cihatçı gurubu barındıran Hayat Tahrir Ahrar alŞam (HTS) adlı koalisyon. BM HTS’nin İdlib eyaletinde çoğu yabancı yak laşık 20 bin savaşçıya sahip olduğunu açıklamıştı. HTS’ye bağlı olan çoğu Çin’in Uygur bölgesinden gelen Türkistan İslam Partisi’nin de birkaç bin savaşçıya sahip olduğu tahmin ediliyor. ElKaide’nin Suriye’deki yeni örgütü olduğuna inanılan Hurras elDin ve IŞİD’in de militanları da burada bulunuyor. HTS İdlib’de güçlenmeden önce, cihatçı olmayan grupların çoğu, Türkiye’nin desteklediği Ulusal Kurtuluş Cephesi (NLF) içerisindeydi. Bu nedenle İdlib’in ele geçirilerek bu cihatçı unsurların ortadan kaldırılması Suriye için yaşamsal önemde. Ülkenin kurtuluşunun son adımının İdlib’in ele geçirilmesi olduğunu biliyor. Türkiye ise genel amaçlarına uymayan Suriye’nin bu tutumunun karşısında. İdlib’in Suriye’nin eline geçmesini istemiyor. Geçmesi halinde Suriye yönetiminin yıkılması için bel bağladığı grupların etkisizleşeceğini biliyor. İdlib’in düşmesi, Türkiye için asıl endişe kaynağı olarak gördüğü Kürt güçlerinin Suriye’de Esad’la işbir liğine gidecek şartların oluşması demek. SDG’nin tutumu Bu konuda atılmış adımlar da vardı geçmişte. Suriye Demokratik Güçlerinden (SDG) bir delegasyon, Suriye yetkilileriyle toplantılar yapmak için Şam’a gitmiş, Kürt bölgelerine tıbbi yardım, sivil ve güvenlik hizmetlerinin geliştirilmesi karşılığında IŞİD’in başkenti olarak bilinen Rakka ile Heseke’nin kontrolünü Şam’a bırakmayı teklif etmişlerdi. Şimdi aynı tutumu İdlib için de gösterebilir SDG. İdlib’e yönelik herhangi bir operasyon TürkiyeRusya ilişkilerini de etkileyebilir. Rusya birçok kez, cihadların sivillere ve Rus askeri hedeflerine yönelik saldırılarına son vermesinin “Türk tarafının sorumluluğu” olduğunu söylemişti. Gerekçesi ne olursa olsun Türkiye’nin İdlip’de Suriye ile kapsamlı bir çatışmaya girmesi Rusya ile ilişkileri yeniden soğutabilir. En korkunç senaryo ise bir TürkiyeSuriye çatışmasının sadece bu iki ülkeyle sınırlı kalmayacak oluşu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle