19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 HAZİRAN 2019 CUMARTESİ Beyin kanserine ‘kokulu’ savaş Ege Üniversitesi İlaç Geliştirme ve ların tümöre ulaşmasını engelleyen savunma mekanizmasını aşabilen ve koklama Farmakokinetik Araştırma Uygulama Merkezi’nde yürütülen TÜBİTAK projesi, be yoluyla alınan nano teknolojik ilaç yaptı. Hastanın koklayarak alacağı nano teknoyin kanseri tedavisinde umut oldu. Bilim insanları, beyin kanseri tedavisinde, ilaç lojik ilaç, “kan beyin bariyeri”ne takılmadan kanserli dokuya ulaşabilecek. l AA Beton travması!EDİTÖR:ÖZLEMYÜZAK TASARIM:ŞÜKRANİŞCAN KENTTE BURUK SEVİNÇ ‘Nükleer sizin olsun, Sinop bizimdir’ CEMİL CİĞERİM Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2023 hedefleri arasında saydığı Japonlarla Sinop Nükleer Enerji Santralı projesinin durduğunu açıkladı. Sinop Nükleer Karşıtı Platform (NKP) karara “Sinop Nükleer Santral projesi durdu. Nükleer sizin olsun, Sinop bizimdir” diye tepki verdi. Sinop Belediye Başkanlığı, buruk bir sevinç yaşadıklarını belirterek “Buralar eski günlerine döndüğünde çok daha güzel olacak” paylaşımı yaptı. Sinop NKP ise meselenin enerji sorunu olmadığını kaydederek “Tehlike devam ediyor, mücadelemiz sürecek. Nükleer durduruldu kesilen ağaçlar ne oldu. Nükleer sizin olsun, Sinop bizimdir. Sinop’un kirli pazar lıklar konusu olmasına izin vermeyeceğiz” dedi. Çevre örgütlerinden olan Kuzey Ormanları Savunması’ndan yapılan açıklamada ise şu ifadelere yer verildi: “Nükleer karşıtlarını küçümsediniz ama biz size hep doğruyu söyledik. Tabiat harikası İnceburun Yarımadası’nda 10 milyon metrekare devlet orman arazisi, Nükleer Ölüm Santral’ına tahsis edilmişti. Orman ‘gençleştirme’ adı altında tıraşlanmıştı. Sinop Nükleer Karşıtı Platform 225 bin ağacın doğrandığı bu katliama tepki göstermişti. Bu durumda proje bölgesi olan tabiat harikası Sinop İnceburun’da ‘gençleştirme’ adı altında yüzbinlerce ağacını doğradığınız ormanı yeniden yeşertecek misiniz?” l SİNOP iPhone’nIn tasarımcısı Apple’a 27 yıl sonra veda Tim Cook Jony Ive Apple’ın iPhone, iMac ve iPod gibi birçok ürünlerinin tasarımlarında imzası bulunan tasarımcı Jony Ive, 27 yıldır çalıştığı Apple’dan ayrılma kararı aldı. BBC’nin haberine göre, Apple’’ın birçok ürününün tasarımcısı olan ve şirketin kurucusu Steve Jobs ile uzun yıllar birlikte çalışan Jony Ive, kendi şirketini kurmak amacıyla 27 yıllık Apple kariyerine yıl sonunda son verecek. Ive’nin imzasının bulunduğu Apple ürünleri arasında 1998 yılında tanıtılan iMac, 2001 yılında tanıtı lan iPod, 2007 tanıtılan iPhone, 2008 yılında tanıtılan MacBook Air, 2010 yılında tanıtılan iPad, 2015 yılında tanıtılan Apple Watch, 2016 yılında tanıtılan AirPods ürünleri bulunuyor. Apple’ın patronu Tim Cook, Ive’nin Apple’daki rolünün yadsınamayacak derecede önemli olduğunu belirtti. Ive’nin yeni kuracağı tasarım şirketi “LoveFrom”un ilk müşterisi Apple olacak. Şirketin, Kaliforniya merkezli olması ve giyilebilir teknolojilere odaklanması bekleniyor. l AA ‘Neymiş Bu Jeotermal’ Aydın Kızılcaköy Mahallesi’nde yapılması planlanan jeotermal enerji santralına karşı çıkan bir grup kadın, aldıkları eğitimin ardından tiyatro oyunu sahneledi. Tesisi protesto amacıyla kurdukları çadırda nöbet tutan köylü kadınlar, yönetmen Seher Çenesiz’den drama dersleri aldı. İki aylık çalışma sonucu “Neymiş Bu Jeotermal?” isimli oyunu hazırlayan grup, provaların ardından Muzaffer İzgü Kültür Merkezi’nde sahne aldı. l AA Doğadan kopuk yaşamak kişinin ruh sağlığına ciddi zarar veriyor. Araştırmalar orman terapisinin sadece ruhsal değil, bedensel açıdan da sağaltıcı etkiler yarattığını söylüyor İş, ilişkiler, para, zaman gibi alışılagelmiş dertlerin dışında, çağdaş yaşam biçimi de insanlarda ruhsal sarsıntıya yol açıyor olabilir. Doğadan kopuk yaşamak kişinin ruhsal sağlığına zarar verebiliyor. Araştırmalar insanların ya ormana yakın yerlerde yaşamasının ya da ağaçlıklı açık alanlarda olabildiğince zaman geçirmelerinin önemli olduğunu gösteriyor. Yani insanların hoşça vakit geçirmek için yaptıkları en eski şey olan orman gezintileri şimdilerde yeniden altın çağını yaşamaya başlıyor. ‘Orman banyosu’ Bir sağaltım yöntemi olarak ormanda gezinme, ilk kez 1982 yılında Japonya’da uygulanmaya başlandı. Japon hükümetinin “orman banyosu” anlamına gelen “shinrin yoku” kavramını ortaya atmasıyla birlikte, ülkede yaşayanlar ruhsal ve bedensel sağlıklarını korumak için ormanlara akın etmeye başladılar. Bir süre sonra Japon araştırmacılar ormanın sağaltıcı etkisini bilimsel kanıtlara dayandırmak amacıyla birtakım çalışmalar yaptılar. Sonuçta, orman terapisinin insan Artık bir adı var: Psychoterratic Doğadan uzaklaşmanın yarattığı travmanın artık bir adı var. Sürdürülebilirlik konusunda uzman olan Avustralyalı profesör Glenn Albrecht bu rahatsızlığa isim koydu: Psychoterratic. Psikoteratik terimi ile, ruhsal sağlık ile çevre arasındaki ilişkiyi betimleyici yeni bir sözcük hayatımıza girdi. Glenn Albrecht’in mayıs ayında yayımlanan Earth Emotions: New Words for a New World (Dünyasal Duygular: Yeni Bir Dünya için Yeni Sözcükler) başlıklı kitabında, çevresel bilgisizlik ve çevrebilime kayıtsızlık durumunu betimleyen ecoagnosy, ya da iklim değişikliğinin ve kişinin gözleri önünde dönüşüme uğrayan yuvasına duyduğu özlemin verdiği iç sıkıntısını tanımlayan solastalgia gibi yeni sözcükler yer alıyor. ların yalnızca ruhsal açıdan kendilerini daha iyi hissettirmekle kalmadığına, ağaçların çevreye fitonsidler adlı sağlıklı yağlar yaymaları nedeniyle bedensel açıdan da sağaltıcı etkiler yarattığına tanık oldular. Ağaç ve bitkileri mikroplardan koruyan bu yağlar insanların duygu durumu ve bağışıklık sistemini de olumlu yönde etkiliyor, kan basıncını düşürüyor, kalp atış hızını, gerginliği, kaygıyı ve kafa karışıklığını azaltıyor, uykuyu düzenliyor ve yaratıcılığı körüklüyor, bir olasılıkla kanser ve bunalıma da iyi geliyor. Terapi ülkesi... 20042012 yılları arasında Japonya’da orman banyosunun ruhsal ve bedensel etkilerinin araştırılması amacıyla yaklaşık 4 milyon dolar harcandı. Tokyo’daki Nippon Tıp Okulu profesörlerinden Qing Li, yaptığı küçük çaplı bir araştırmada 12 erkek deneğin bağışıklık sistemlerindeki doğal katil hücrelerin ormana çıkmadan önceki ve sonraki etkinliklerini ölçtü. Söz konusu hücreler virüslerin bulaştığı hücrelere ve urlara hızla tepki veren, bağışıklık sisteminin sağlıklı çalışması ve kanserin önlenmesiyle ilintili hücreler olarak biliniyorlar. 2009 yılında yapılan bir araştırmada, ormana yaptıkları geziden bir hafta sonra Li’nin deneklerindeki doğal katil hücrelerin sayısında belirgin bir düşüş meydana geldiği ve bu olumlu etkilerin her hafta sonu ormana gidilmesinin ardından bir ay boyunca sürdüğü görüldü. Japonya’da günümüzde sağaltı ma adanmış 62 orman var ve bu ormanları yılda yaklaşık 5 milyon kişi ziyaret ediyor. Finlandiya da kendisini bir orman terapi ülkesi olarak tanıtarak gezginleri çekmeye çalışıyor. ABD, Britanya ve Kanada’da da orman terapisinin uygulandığı sertifikalı programlar var. Uzmanlar parmakları saksıya daldırıp toprağı eşelemenin bile ruh durumunu iyileştirip bağışıklık sistemini güçlendirebileceğine dikkat çekiyorlar. Görüldüğü kadarıyla, tıpkı ağaçlar gibi, toprak da insan sağlığına iyi gelen maddeler içeriyor. Derleyen: Rita Urgan There is a word for the trauma caused by distance from nature Quartz/ 24 Şubat 2019 Kurutulmuş salyangoz mukusunun özelliklerinden ilham alan malzeme bilimcilerin ürettikleri iki taraflı bir süper yapıştırıcı ortalama bir erkeğin ağırlığını taşıyabiliyor. Salyangoz sümüğü kilo taşıyabiliyor Kurutulmuş salyangoz mukusunun özelliklerinden ilham alınarak oluşturulan iki taraflı bir süper yapıştırıcının, ortalama bir erkeğin ağırlığını taşıyabildiği açıklandı. Sümükten esinlenmiş ürünü test eden bilim insanları, posta pulu büyüklüğündeki iki yapışkanın, 87 kg. ağırlığındaki bir kişi ya da nesneyi tutabildiğini saptadılar. Detayları, Proceedings of the National Academy of Sciences’da (PNAS) yayımlanan çalışmaya göre, bu olağandışı madde, sahadaki araştırmacıların on yıllardır cevap aradığı bir problemin de üstesinden geldi. Çünkü yapıştırıcılar zayıf ve geri dönüşümlü veya güçlü ve geri dönüşümsüz olabiliyor ancak hiçbir zaman hem güçlü hem de geri dönüşümlü olamıyordu. Ar tık bu da mümkün. Pennsylvania Üniversitesi’nde Malzeme Bilimi profesörü Shu Yang, salyangozların kendilerine mükemmel bir örnek teşkil ettiğini belirterek “Hareket ettiklerinde ürettikleri mukus, viskoz bir sıvıdır ancak kuruduğunda iyice sıkışır” dedi. Yang ve meslektaşlarının yarattıkları, çok fazla sıvı su içeren bir polimer ağa sahip hidrojelden oluşan bu yeni yapıştırıcının çalışma prensibi ise şöyle: Hidrojel ıslak durumundayken yüzeydeki en küçük çatlaklara sızar ve yayılır. Fakat kuruduğunda iyice yapışır. Tıpkı salyangozların sümükleri gibi. Yeni yapıştırıcıyla yapılan deneyler, hidrojelin kuruduğunda inanılmaz derecede güçlü olduğunu gösterdi. Ancak hidrojelleri yeniden su landırmak için su eklendiğinde çabucak yumuşadı ve yavaşça tutuşunu serbest bıraktı. Laboratuvar testleri, yapıştırıcının uygulandıktan sonra hassas dokulara zarar vermeden kelebek kanatlarından ayrılabileceğini gösterdi. Yapıştırıcıyı yanlış kullandıktan sonra kulakları ve gözkapakları yapışan birçok insan vakası var. Bir halı döşemecisinin ellerini süper yapıştırıcıyla yapıştırdığı da sıklıkla rastlanan bir durumdur. Geri dönüşümü mümkün bu süper yapıştırıcının hayli işe yarayacağı belirtiliyor. Derleyen: Batuhan Sarıcan https://www.theguardian.com/ science/2019/jun/17/reversiblesuperglueprovesstrongenoughto holdaverageman DÜNYA DIŞINDA SPERM BANKASI KURMAK HAYAL OLMAYABİLİR Uzayda hamile kalabilecekler Bilim insanları önce Ay, ardından Mars’ta kolonizasyon kurmanın yollarını arıyor. Kolonizasyon sorunsalının en büyük unsurlarından biri de astronotların üremesi. Yeni araştırmalara göre, kadın astronotlar, uzayda onlara eşlik edecek erkekler olmaksızın uzayda hamile kalabilecekler. Peki ama nasıl? Çalışma, mikro yerçekimine maruz kalmış donmuş sperm örneklerinin, zeminde tutulan sperm örnekleri gibi özelliklerini koruduğunu gösterdi. Bu gelişme de Dünya dışı yerleşime yardımcı olmak için uzayda bir sperm bankası kurulabileceğine yönelik umu dun arttığını ortaya koyuyor. Mars’a yapılacak görevlerde sadece kadınların olacağına yönelik kulis bilgileri çoğalırken bu bilgi, kadın astronotlar için büyük umut vaat ediyor. 10 sağlıklı donörden alı nan spermleri içeren ön çalışmalardan elde edilen bulgular, “Dünya dışında bir sperm bankası oluşturma olasılığının” yüksek olduğunu gösterdi. Çalışma, Avusturya’daki Avrupa İnsan Üreme ve Embriyoloji Derneği’nin pazar günkü yıllık toplantısında sunuldu. Çalışmada kullanılan bir grup sperm örneği, küçük bir akrobasi uçağı yardımıyla mikro yerçekime maruz bırakıl dı. Daha sonra örnekler, doğurganlık taramasından geçirilerek konsantrasyon, hareketlilik ve DNA parçalanması açısından analiz edildi. Mikro yerçekimine maruz kalanlar ile yerde kalanlar arasında anlamlı bir fark bulunmadı. Araştırmaları meslektaşlarıyla sunan Barselona’daki Dexeus Kadın Sağlığı Merkezi’nden Montserrat Boada, “Bazı çalışmalar, insan sperm örneğinin hareketliliğinde önemli bir düşüş olduğunu gösteriyor. Ancak, yerçekimi farklılıklarının donmuş insan gametleri üzerindeki olası etkileri hakkında hiçbir şey bildirmiyor” dedi ve ekledi, “Bu durumda da örnekler Dünya’dan uzaya taşınabilir”. Derleyen: Batuhan Sarıcan www.theguardian.com NETFLIX İLE İLGİLİ 10 İLGİNÇ BİLGİ 1. İlk kurulduğunda adı Kibble.com idi. 2. 2018 cirosu on altı milyar dolar. 3. Tüm dünyada yaklaşık 150 milyon abonesi var. 4. 200 ülkede izlenebilmekte. 5. Tipik bir Netflix kullanıcısı 2 dakika içinde ne izleyeceğine karar veriyor. 6. Aboneler günde ortalama iki saat Netflix izliyor. 7. Ayda iki milyar saatlik izleme yapılmakta. 8. 2015’te ABD internet trafiğinin yüzde 36’sını oluşturuyordu. 9. 2013’te kendi Oscarı’nı düzenledi. The Flixies. 10. Google’dan bir yıl önce 1997’de kuruldu. DVD kiralama yapıyordu. Sabancı Üniversitesi Bitkilere yeni bir bor minerali Sabancı Üniversitesi, Eti Maden’den aldığı destekle başlattığı uluslararası bir projeyle, toprakta bitki köklerine yavaş yavaş bor sağlayan “kolemanit” adlı yeni bir bor mineralini dünyaya tanıtıyor. Eti Maden’in ürettiği kolemanit ve beş ayrı bor gübre kaynağı, Sabancı Üniversitesi tarafından 10 farklı ülkede 15 bitki üzerinde araştırılıyor. Dünyadaki kolemanit rezervlerinin tamamına yakını Türkiye’de bulunuyor ve dünya, kolemanit kaynağı bakımından Türkiye’ye çok büyük bir oranda bağımlılık gösteriyor. Bor yeterli düzeyde bitkisel verime ulaşmada mutlak gerekli olan bir besin elementidir. Dünya gübre endüstrisi, artık standart gübrelere bor kaynağı olarak kolemaniti katmaya başladı. Bor projesi, Brezilya, Güney Afrika, Etiyopya, Uganda, Ukrayna, Hindistan, Tayland, Çin, Malezya ve Türkiye’de değişik tarla ve bahçe bitkilerinde bir yıldır devam eden proje olup, üç yıl içinde tamamlanacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle