Katalog

HABER EDİTÖR: BURAK YURTTAŞ 517 HAZİRAN 2019 PAZARTESİ ‘Kim çaldı’ yanıtsızİmamoğlu ile Yıldırım’ın katıldığı canlı yayına seçimin iptal kararı damga vurdu İLAYDA KAYA Türkiye’nin günlerdir büyük bir merakla beklediği İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayları Ekrem İmamoğlu ve Binali Yıldırım arasındaki “İstanbul 2019 Seçim Özel” isimli program dün gazeteci İsmail Küçükkaya’nın moderatörlüğünde Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde gerçekleşti. 31 Mart seçimlerinin iptal gerekçesinin tartışmaya damga vurduğu gecede Ekrem İmamoğlu,“Bu seçim bir demokrasi süreci mücadelesidir. Hakkımızı gasp edenlere, kul hakkı yiyenlere, geçmişte beka sorunu diyenlere karşı demokrasi mücadelesi” dedi. Oyların çalındığı yönünde iddialarında ısrar ettiğini söyleyen Yıldırım, İmamoğlu’nun “Kim çaldı” sorusunu ise ısrarla yanıtlamadı. Yıldırım, Anadolu Ajansı’nın veri akışını kesmesini ise doğru bulmadığını ve araştırılması gerektiğini söyledi. Projelerinin AKP tarafından taklit edildiğini söyleyen İmamoğlu, “18 günde yaptıklarımızı kimsenin kendine mal etmeye hakkı yok. Biz taahhüt ettik yerine getirdik. Kopya çekseler de doğru şeylere evet etmeleri doğru” diye konuştu. Binali Yıldırım da seçimlerin yenilenmesini kendilerinin istemediğini, ancak CHP’nin buna direndiğini öne sürdü. Yıldırım “Mazbata düzenlenirken aradaki fark 13 bin 729’du. Niye benim lehime olan oylar yazılmıyor. Ben sayılan oylarda 10 kazanıyorsam, Ekrem Bey 2 kazanıyor. Bu dürüst seçim mi?” ifadelerini kullandı. İsmail Küçükkaya’nın sorularına başkan adayları şu yanıtları verdi: İBB Başkan adayları İmamoğlu ve Yıldırım ortak canlı yayında karşı karşıya geldi. n İsmail Küçükkaya: Seçimde oyumu kullandım bir hata yapmadım, kusurum yok fakat şimdi 31 Mart’tan sonra iptal gibi bir durumla karşılaştık. Bu seçime neden gidiyoruz? n Binali Yıldırım: Sizin bir kabahatiniz yok. Ama oylarınız sayılırken birtakım garip işler oldu, şaibe oldu. YSK bu durumu değerlendirerek seçimin yenilenmesine karar verdi. Bizim tercihimiz bu seçimin yenilenmemesiydi. Bu konuda çok çabaladık ama CHP bize yardımcı olmadı. Dolayısıyla seçime gitmek mecburiyetinde kaldık. Keşke oyların tamamı sayılabilseydi o zaman kimsenin kafasında şüphe kalmayacaktı. Bu seçimde oylar çalındı. Oyların yüzde 10’u sayıldı, 29 binlerden 13 binlere düştü. Tamamı sayılsa sonucun değişeceği aşikâr. Oyların yer değiştirmesi de çalınmasıyla aynı anlamı taşır. n Ekrem İmamoğlu: Oyların tamamının sayılmasını istedik ama CHP istemedi yorumu tamamen yanlış bir yorumdur. 31 Mart gecesinde ne oldu? AA’dan veri almama kısmı 12 saate yakın sürdü. AA oylar kafa kafaya geldiği anda Sayın Yıldırım “Ben seçimi kazandım” diye açıklama yaptı. Ne tesadüftür tam o anda AA yayını kesti. AK Parti’den daha sonra açıklama yapıldı ‘3 bin oy farkıyla seçim kazandık’ diye. Sonrasında biz açıklama yaptık biz seçimi kazandık diye. Sabah YSK başkanı süreci sona erdiren açıklamayı yaptı. İlk tutanak sayısı 24 bin 57. 13 bine indi. n Küçükkaya: Siz dediniz ki nasıl olur da aynı zarfın içinden çıkan 3 pusula geçerli, 1’i geçersiz olur. n İmamoğlu: AA’nın verileri kesmesiyle ilgili tek bir açıklaması yok. 20 bin 8’e maddi hatalardan dolayı indi. Geçersiz oylarla beraber sayı 13 bin 888’e indi. Sonra AKP yetkilileri ‘sondaj yapacağız’ dedi. Bununla beraber 13 bin 759’a indi. Sondaj yapılan sandıklarda lehimize oylar çıktı. 20 liranın 5 lirası sahte diyorsunuz. Buna kimse inanmaz. Çaldılar diyorlar. Kime? İftira var. Bu çaldılar lafı olmaz. Kime söylüyorsunuz. O gece her yer gönül belediyeciliği kazandı afişleriyle donatılıyordu. Bu nasıl bir hazırlık? Biz tutanaklarımızı sağlam tutmasaydık o gece bu iş biterdi. Böyle bir kurgu sürecidir. YSK raporunda çaldılar diye bir söz yok. Gerekçeye göre karar veriyor YSK. Sayımı yapanların hukuksuz olduğunu söylüyor. Sayımla ilgili hiçbir şey yok.‘Çaldılar’ demiyor YSK. Soyadına göre seçmeni tanıklarını söylediler. Bunlara kimse inanmaz. n Yıldırım: Bu dört pusula meselesi de tamamen aldatmacadır. İtiraz olan oy pusulası sayılır. İşi çarpıtmanın bir anlamı yok. Zarf aynı ama ayrı ayrı sayılıyor. Tutanaklara da ayrı geçiyor. n Küçükkaya: Bu seçim neyin seçimi? n İmamoğlu: Yenilenen seçim bir demokrasi süreci mücadelesidir. Ben seçilmiş belediye başkanıyım. Yenilenen seçim bir demokrasi mücadelesidir. Hakkımızı gasp edenlere, kul hakkı yiyenlere karşı mücadeledir. ‘Beka sorunu var’ diyenler. Bu süreçte hiç beka sorunu yok. n Küçükkaya: Yapılacak seçimden sonra seçim sonucunu kabul edecek misiniz? n Yıldırım: Her seçimin sonucu kabul edilir. Seçim sonu sayımda itiraz süreci icap ederse bu olur. Ama bu sefer belki de biz etmeyeceğiz Ekrem Bey itiraz edecek. n İmamoğlu: Seçimlere itiraz haktır bunu yok sayma haddimiz yok. Ama uydurma gerekçelerle itiraz yapmayız biz. Gerekçe varsa elimizde elbette itiraz hakkımızı kullanırız. BİRBİRLERİNE SORDULAR AA sorusuna net yanıt yok n Ekrem İmamoğlu: Binali Bey’e tekrar soruyorum, AA’nın yaptıkları sizin için ne ifade ediyor? Gece yarısı bakanlarla yaptığınız görüşmeleri çok doğal karşılarken, AA ile hiç görüşmediğinizi söylüyorsunuz. Sabaha karşı İBB’nin tüm bilboardları ‘gönül belediyeciliği kazandı’ pankartlarıyla donatılması talimatını kim verdi? ‘Çaldılar’ın muhatabını merak ediyorum. n Binali Yıldırım: AA yetkilileri bunu açıklamalı. Normal bir şey değil ama sorumlusu ben değilim. 25 tane belediye kazanmış AKP. Büyükşehir Belediye Başkanlığı Meclis üyeliklerinin 180 tanesini kazanmış. Ne yapacaktık? Seçimi kaybettik mi diyecektik? O afişler partimiz tarafından asıldı. ‘Kopyalama değil yedekleme’ n Binali Yıldırım: Siz gelir gelmez neden Büyükşehir’in veri tabanını kopyalama talimatını neden verdiniz? n Ekrem İmamoğlu: Özellikle burada Sayın Yıldırım’a şunu hatırlatmak isterim, kendi cümleleriyle hatırlatmak isterim. ‘Bir belediye başkanı belediyesiyle ilgili her türlü incelemeyi yapabilir’ dedi. Tekrar izah ediyorum. Bu bir veri yedekleme işlemidir. Veri yedekleme için veri kopyalama yapılır. 31 Aralık, 31 Mart ve 18 Nisan tarihlerini milat kabul ederek bunları yaptık. Kaldı ki yapamadık. Hukuksuz bir kararla. Bu kadar basit bu kadar kolay bir işlemi başka bir yerlere taşımak... Güvenlik açısından hiçbir riski yok. Yine İBB’de... Yedeklenerek duracağı yer yine orası olacaktı. Sayın Yıldırım’a süreci daha iyi analiz etmesin dilerim talep ederim. CHP’Lİ YARKADAŞ: Malvarlığını sordum, dava açtı CHP PM Üyesi Barış Yarkadaş, Twitter hesabından, Binali Yıldırım’ın canlı yayında mal varlığı beyanına ilişkin açıklamalarına yanıt verdi. Yıldırım’ın “1994’ten beri İstanbul’a hizmet ettim. Mal varlığı beyanında bulunmada mecbursunuz. Memur dahi olsanız mal varlığı beyanınız olur. Her sene değişiklik olursa yeniliyoruz” sözlerine tepki gösteren Yarkadaş, “Binali Yıldırım, hakkımda tazminat davası açtı. Avukatlarımız kanuni hakkımızı kullanarak Yıldırım’ın mal varlığının tespitini iki kez istedi. Hâkim bu talebimizi yerine getirmedi. Yıldırım’ın mal varlığını soramadı! Binali Yıldırım duysun” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi Münazaranın yapıldığı Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’ne ilk önce CHP’nin İBB adayı Ekrem İmamoğlu eşi Dilek İmamoğlu ile 17 yıl sonra ilk ‘düello’birlikte geldi. İmamoğlu’nun ardından, AKP’nin İBB adayı Binali Yıldırım, eşi Semiha Yıldırım ile birlikte salona giriş yaptı. LEYLA KILIÇ Türkiye siyaset tarihinde 17 yılın ardından İstanbul özelinde iki partinin adayı karşı karşıya geldi. CHP’nin adayı Ekrem İmamoğlu ve AKP’nin adayı Binali Yıldırım belirli sorulara aynı zaman içinde yanıt verdi. Çoğu soruda İmamoğlu’nun sözünü kesen Binali Yıldırım’a moderatör İsmail Küçükkaya’nın müdahale ettiği görüldü. Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde düzenlenen canlı yayın için bölgede geniş güvenlik önlemleri alındı. Saat 20.30’da aracıyla alana giren İmamoğlu’na, eşi Dilek İmamoğlu, oğlu Selim İmamoğlu ve danışmanı Murat Ongun, CHP Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Engin Altay eşlik etti. Araçtan indikten sonra basın mensuplarına selam veren Ekrem İmamoğlu “Babaların Babalar Gününü tebrik ediyorum. Her şey çok güzel olacak” dedi. AKP’nin İstanbul adayı Binali Yıldırım ise tarihi canlı yayına eşi, kızı ve AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal ile birlikte yayına 5 dakika kala geldi. Eşi Semiha Yıldırım ve kızı Büşra Yıldırım ile ara cından inen Yıldırım, bekleyen basın mensuplarına selam vererek, “Babalar Günü kutlu olsun” dedi. Basın mensuplarına kolaylıklar dileyen Yıldırım, “Mesajı içeride vereceğiz” diye konuştu. Canlı yayın için yerini alan adayları basın mensupları, dışarıda kurulan barkovizyonlardan takip etti. Lütfi Kırdar Kültür Merkezi’nde yapılan canlı yayına iki adayın da partisinden teknik elemanlar yer aldı. Yayın başlamadan 1 saat önce pankart boyutunda belgeler personeller aracılığıyla binaya taşındı. l İSTANBUL Aileler malvarlıklarını açıklayacak n Küçükkaya: Başkan seçilirseniz mal varlığı beyanında bulunur musunuz? n Yıldırım: Mal varlığı beyanından bulunmak bizim keyfimizde değil. Mecbursunuz buna. Ben 16 yıldır mal varlığı beyanı veriyorum. Her sene de değişiklik olursa yeniliyoruz. Kamuoyuna açıklama diye bir adet yok. Benim açımdan hiçbir sakıncası yok. Biz hiçbir şekilde mal varlığımızla geçmişimizle her zaman hesap verdik. Bundan sonra da vermeye hazırız. n İmamoğlu: Sayın Yıldırım’ın açıkladığı gibi kamu görevlisi olmamızdan dolayı mal beyanımızı veriyoruz. Hatta İBB başkanı seçildikten soran da beyan etmiştim. Yeni bir siyasi dönem yeni bir süreç şeffaflık katılımcılık. Başkan olma milletvekili olmak bir meslek değil. Bunlar görev. Ama erdemli ahlâklı hesap vermek noktasında dürüstlüğümüz ortaya koymak adına bu önerinizi Sayın Yıldırım gibi zevkle kabul ediyorum. Yıldırım: Sayıştay raporunu görmedim İBB usulsüzlük iddialarını yalanladı n Küçükkaya: Sayıştay raporunda 700 milyonluk bir zarardan bahsediliyor. İBB’nin zararları iddiasıyla ilgili ne söylemek istersiniz? n Yıldırım: Ben Sayıştay raporunu okumadım. Sayıştay raporunu siz gördünüz mü. Öyle bir ifade yok. Yalan olduğu İBB tarafından açıklandı. Ortaya atıp kafa bulandırmak istediği bütün meselelerin doğru olmadığı ortaya çıktı. Belediye, vakıflara kaynak aktaramaz. FETÖ nasıl bir belayı başımıza sardıysa o vakıflar bu belayı yaşamamamız için çalışıyor. n Küçükkaya: Binali Bey FETÖ vurgusu yaptı. Siz başkan seçilirseniz İBB’de FETÖ’yle mücadele bağlamında ne yapacaksınız? n İmamoğlu: Benim uzaktan yakında ilgim temasım ilişkim yok. Sayın Yıl dırım çok talihsiz bir şey dedi. ‘FETÖ’yle mücadele için bu derneklere yardım yapılıyor’ dedi. Belediye var. Ben belediyeye güvenemeyeceğim de vakıflara mı güveneceğim. Ben yurt yapamıyorum da vakıflara mı? Benim ne işim var üç beş dernekle. Zaten başımızda bir FETÖ belası oluştu. İBB olarak yurtlar yapacağız. Devletinin güçlenmesine inanan bir ahlaktan geliyoruz. n Yıldırım: Temiz vakıflara veririm diyor da nasıl yani, deterjanla yıkayarak mı belirlenecek? İstanbul’da 23 bin tane vakıf dernek hemşehri derneği var. Bunların hepsine büyükşehir de ilçe belediyeleri de destek oluyor. Hiçbir şekilde belediyeler bu kuruluşlara nakdi destek olamaz. Vakıflara destek olmak yanlış bir şey değil. Sizin yapamadığınız işleri onlar yapıyorlar. İmamoğlu: Barıştırmaya geliyoruz n Küçükkaya: Ben İstanbul’da yaşayan Kürt kökenli biriyim. Hanginize oy vereyim? Beni ikna edin n İmamoğlu: Yoksulluktan bahsettim değil mi? Ben kimden bahsediyorum. Kürt kökenli mi diyorum Türk kökenli mi diyorum? Bunu derken 16 milyon insanımız diyorum. Partizanlığı söküp atacağız. Sadece ittifak partileri nin adayı değilim. Sadece ittifakı partilerinin başkanı da olmayacağım. Biz bu milleti barıştırmaya geliyoruz. Barış eşitlik özgürlük mahallede başlar. n Yıldırım: Biz hizmet yaparken insanların etnik kökenine bakmayız. İnançlarına bakmayız ve insanlarımızın hizmet götürürken herkese aynı hizmeti götürürüz. Prensibimiz budur. Oyunu biten rakip barış çubuğu yakar! Ekrem İmamoğlu ile Binali Yıldırım’ın televiz ile de temas kurarak gündemi etkileyecek yeni bir yon tartışması gündeme “müjdesi” var mı, diye bak geldiğinde aklımıza dü tık. Yoktu...  şen ilk sözlerden biri Şi Böyle bir açıkoturumla, razlı Sadi’ninkiydi. MUSTAFA Yıldırım kendisini İmamoğ Ondan esinlenerek baş BALBAY lu ile eşitlemiş oldu. İma lığı attık... Zira Yıldırım’ın moğlu da AKP’nin pek çok 31 Mart öncesi yok saydığı, resmi ve yarı resmi yayın organın AKP’nin oluşturduğu strateji ge da yer almış oldu. reği adını dahi anmak istemediği 23 Haziran’a giderken 31 Mart İmamoğlu ile 23 Haziran’a gider gecesinde olanların bir kez daha ken bu şekilde bir canlı yayını öne gündeme gelmesi elbette doğaldı. sürmesi böyle açıklanabilir. O gece Anadolu Ajansı’nın 12 saat Dün geceki açıkoturumda genel veri akışını neden kestiğini Binali anlamda sürpriz yoktu. Yıldırım, Yıldırım’ın da merak ettiğini bir kez Babalar Günü reklamlarında da di daha görmüş olduk! le getirdiği gibi bugüne dek millet HHH vekilliğinden Başbakanlığa, bakan Bugünden itibaren son düzlü lıktan Meclis Başkanlığı’na kadar ğe girildi... pek çok görevlerde bulundu. Dün Dün geceki açıkoturumun bütü gece kendisini izlerken şu değer nü dikkate alındığında tablo şu: lendirmeyi yapmadan edemedik: İmamoğlu, gerek Yıldırım’ın ge “Bin yıllık Başbakanlık makamı rekse AKP’nin ezberini iyice boz nı Yıldırım’dan daha iyi bitiren baş muş. Buna karşılık AKP’nin tek he ka bir kişi bulunamazdı!” defi vardı; İmamoğlu’nun sinirlerini Hem AKP iktidarının her yerinde bozmak... Bu da olmadı... yer alıyor hem de hiçbir şeyinden İmamoğlu, özellikle ikinci bö sorumlu değil! lümde İstanbul’u yönetmeye aday HHH olduğunu bir kez daha gösterdi.  Canlı yayında gündemi değişti Binali Yıldırım, tıpkı 31 Mart sü recek bir durum yoktu... recinde olduğu gibi 23 Haziran ön Yıldırım’a AKP’nin oyun kurucu cesinde de “Verilen bir görevi ye ları şunu yapmasını söylemişler: rine getirme” duygusu ile devam Yapacağın tek şey ediyor.  İmamoğlu’nu yıpratmak, bunu ye Her şeye karşın İmamoğlu ve rine getir yeter! Yıldırım medeni bir tartışma orta Yıldırım, genel olarak kamuo mında yer aldılar, unutulmuş bir yunda oluşturduğu havanın da dı geleneği canlandırdılar. İsmail Kü şında, dedikodudan çarpıtılmış bil çükkaya, bütün gözlerin belki de giye kadar her şeyi içine alan id iki adaydan daha çok kendi üstün diaları ciddi bilgiymiş gibi günde de olduğunu dikkatte tutarak ha me getirdi. reket etti.  Ne Yıldırım’ın ne de AKP ikti İmamoğluYıldırım tartışmasın darının Türkiye’ye, İstanbul’a ve dan ortaya şu çıktı: rebileceği yeni bir şey olmadığını Türkiye 1’den büyüktür! dün gece bir kez daha gördük. Ör Gece yarısına dek tartışmanın neğin, Yıldırım’ın Cumhurbaşkanı gösterdikleri bunlardı... Bir haksızlığı savunmak dünyanın en zor işidir Haksız durumda olanın kendini savunma tümüyle sahiplenmesi, çok yanlış bir stratejiydi.. sının ne kadar zor ve güç Ekrem Bey’e FETÖ’cülük olduğunu ekran tartışma iması geri tepti. sında gördük. Seçimin ne Binali Bey, İstanbul den tekrar edildiği konusu, Orhan için öngördüğü “ekono bir zaferin kabul edilmeye bursalı mik yatırımlar”la ekono rek sonuçların yok sayılma miyi adeta uçurdu. Ekrem sı, 31 Mart seçimlerinin ana mese Bey ise doğru bir politikayla, yok lesidir. Hiç şüphesiz yaratılan bu bü sulluğu gündemine aldı ve herkesin yük mağduriyetin ve sandık sonuçla şikâyet ettiği ve bildiği partizanlık rını tanımazlığın gündemde tutulma meselesini yok edeceğiz diyerek öne sı gerekliydi ve Ekrem Bey’in bu ko geçti: “Partizanlık ülkenin en büyük nuyu belleklerde canlı tutması doğ düşmanıdır, biz bu milleti barıştırma ru bir stratejiydi denebilir. Ancak bu ya eşitlemeye geliyoruz” dedi. Bir ik vurguyu daha net sözcüklerle yap tidar mensubu olarak, Binali Bey’in malıydı. Bu ikinci seçim bir adalet ve partizanlığı reddetmesi, seçmen kar hukuk gaspının ürünüdür. şısında bir karşılığı var mıydı? YSK’nin seçimleri yenileme ka İsmail Küçükkaya, düzgün bir rarında bile hile yapıldığına, oyların yöneticilik yaptı. Soruları iyiydi, ta çalındığına ilişkin tek cümle yok rafsızdı ve oturuma hâkimdi. ken, Binali Bey’in “oylarım çalın Ekrem Bey, arkadan gelen ve id dı” yinelemeleri, çocuklar arasın dia sahibi insan olarak öne çıktı. daki oyunda ütülen çocuğun mızık İkinci yarıda, konuşmasıyla daha çılığından başka bir şey değildi. Ta çok sahaların İmamoğlu’suydu. bii, olay sadece bu kadar masum Ekrem Bey, 31 Mart seçimleri bir mızıkçılık olsaydı keşke, bu ağır nin galibidir. İstanbul’un seçilmiş bir hukuk ihlali ve sandık sonuçla belediye başkanıdır. Son bir ayda rını tekmelemekti. Ekranda, Bina sahalardaki başarısıyla, kendisine li Bey’in çaldılar ısrarı seçmene yö oy vermeyenlerin de rüzgârını ar nelik propaganda niteliğindeydi ve kasına alacağını kestiriyorum. bir yenilik içermiyordu. Yıldırım, kendisini öne çıkaracak Tartışmanın bir söz itişmesi ka bir atılımdan yoksundu. kışması içinde seyretmesi bekleni Dinamizm İmamoğlu’nun elin yordu ki öyle oldu. Ama normal bir deydi. düzlemde seyretti denebilir. Özel Bu tartışmanın korkulanın ak likle Sayıştay’ın İstanbul Belediye sine daha çok İmamoğlu’na ya si’ndeki israf ve yasadışı faaliyet radığını düşünüyorum. Tartış ler ve harcamalar konusundaki ra ma pek çok konuyu aydınlığa ka porunu Binali Bey’in reddetmesi bü vuşturacak mealinde konuşan yük bir kırılma anıydı. Binali Bey’in Cumhurbaşkanı’nın ne kastet tüm bu israflara son vereceğiz tav tiğini bilmiyorum, ama belki de rı alması gerekirdi. Kendisinin yönet Cumhurbaşkanı da umduğunu mediği bir büyükşehirin faaliyetlerini bulamamış olabilir. ‘Yalan’ argümanıyla kendisi vuruldu İstanbul’un şehreminisinin belirleneceği 23 Hazi net yanıt veremedi. Ancak Küçükkaya’nın sorusunu ran seçimine bir hafta ka ikinci kez yinelemesi üzeri la sadece oy kullanacak İs ne net yanıt vermesi en za tanbul seçmeninin değil yıf anıydı. tüm Türkiye’nin heyecanla beklediği dün akşam MİYASE İLKNUR Yıldırım’ın ikinci sıkıştığı an ise malvarlığı ile ilgili so ki ekran düellosunun da runun geldiği andı. “Malvar ha ilk dakikalarında tansiyon yük lığını açıklamak gibi bir adet yok” di selince “bu program bitmez, aday yerek geçiştirmek istedi. Aslında bu lardan birisi stüdyoyu terk eder” konuda İmamoğlu, göreve gelen her diye düşünen tek kişi herhalde biz kesin malvarlığını açıklamak zorunda değildik. Ancak zaman zaman ger olduğunu belirterek “Ailemiz de da gin anlar oluştuysa da program kaza hil açıklamaya hazırım” demek yerine sız belasız tamamlandı. Düelloda na ekrandan kalem kalem kendisinin ve kavt olan yoktu. Her soruya verilen ailesinin malvarlığını sıralayarak müt yanıtlara göre puanlar toplandığında hiş bir gol atma fırsatını kaçırdı. İmamoğlu’nun tartışmanın galibi ol İlk soru seçimin neden yenilendiği duğunu söylemek durumundayız. sorusuna Yıldırım, gerçeğe değil al Binali Yıldırım’ın yıllardır bilinen gıya oynadı. İmamoğlu, hazırlıklı gel mütebessim, sakin tavrı daha ilk mişti ama yine uzun cümleler kur soruya rakibinin verdiği yanıtla bir ması ve rakamlara boğulmuş yanıtlar anda kayboldu. Agresif, sinirli, “her vermesi yerine net, kesin ve akılda an gol yiyebilirim” tedirginliği için kolay kalacak cevaplar vermesi ge deydi. İmamoğlu da ara ara sinir rekirdi. Ama sonradan toparladı. lendi ama çabuk toparlandı. Yıldı İmamoğlu, FETÖ ve HDP konusu rım, programın bütününde rakibini na verdiği yanıtlar akılcı ve yerindey “yalan” üzerinden vurmak için ha di. Yıldırım ise İmamoğlu’na kreş ko zırlık yapmıştı. Ancak en büyük go nusunda “Beylikdüzü’nde vaat ettiği lü de yine “yalan” dediği bir konu nin 11’de birini yaptığını” söylemesi dan yedi. İmamoğlu’nun “belediye kendi adına puan yazdırdı. deki israf ve yolsuzluk” konusun Küçükkaya genelde iyi bir yö da Sayıştay raporundan rakkamlar netim gösterdi. Sadece FETÖ ko verdiği sırada, Yıldırım “yalan” di nusunda önce tek adaya soru yö yerek Sayıştay raporunda böyle bir neltmesi, ancak sosyal medya üze şey olmadığını söyledi öne. Ardın rinden gelen tepkiler üzerine ay dan “Sayıştay raporunu okudunuz nı soruya Yıldırım’a da yöneltme mu” sorusuna “hayır okumadım” si ve Yıldırım’ın “Hiç ilişkim yok” ya yanıtını vermesi program süresin nıtının üzerine gitmeyip “Türkçe ce en sıkıştığı andı. İmamoğlu ise Olimpiyatları’na katılmasını ve ko Ordu Havalimanı’ndaki olayı anla nuşma yapması” konusunda üstü tırken rahat değildi ve soruya önce ne gitmemesi eksiklikti.