Katalog

DIŞ HABERLER EDİTÖR: EZGİ KARDEŞ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ dishab@cumhuriyet.com.tr 715 HAZİRAN 2019 CUMARTESİ Körfez’de bilek güreşiYakıt tankerlerindeki patlamalarla birlikte ABDİran cephesinde gerilim daha da yükseldi Dünya petrol trafiğinin önemli bölümünün aktığı Umman Körfezi’de iki yakıt tankerinin saldırıya uğramasıyla ilgili ABDİran cephesinde karşılıklı suçlamalar devam ediyor. ABD’nin saldırılara ilişkin İran Devrim Muhafızları Ordusu’nu suçlamasına İngiltere ve Riyad liderliğindeki Sünni Körfez blokundan destek gelirken Tahran, patlamaların arkasında olmadıklarını yineledi. İran’la yapılan nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından bu ülke üzerinde ekonomik yaptırımlar da dahil baskısını artıran ABD’nin Savunma Bakanlığı (Pentagon), dün Tahran’ın olayla ilgisini gösterdiğini savunduğu bir video yayımladı. Görüntülerde, Devrim Muhafızları’na ait olduğu savunulan bir teknenin, Japonya menşeli Kokuka şirketinin işlettiği Panama bayraklı gemiye yanaşarak patlamayan bir mayını söktüğünün görüldüğü iddia ediliyor. Trump masaya işaret etti ABD Başkanı Donald Trump da Fox News kanalında katıldığı bir programda, saldırının arkasında İran’ın bulunduğunu savundu. “Bunu İran yaptı” diye konuşan Trump, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunu yaptıklarını biliyorsunuz çünkü görüntüleri siz de gördünüz. Bence muhtemelen her yerinde İran yazdığı için patlamayan mayınları almak için oraya gittiler.” Trump, Tahran’la müzakerelere ilişkinse, “İran hazır olduğunda ben de hazır olurum. O zaman masaya dönebiliriz” yorumunu yaptı. Washington’ın iddialarına destek çıkan İngiltere’nin Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt ise “Saldırıların arkasında İran varsa bu hiç akıllıca bir davranış değil. Bölgesel istikrar ve barış ihtimalleri için gerçek bir tehdit oluşturdu” ifadelerini kullandı. Biri Japonya bağlantılı iki geminin, ABD yönetimi tankerlere yönelik saldırılara ilişkin İran’ı suçladı. Tahran yönetimi iddiayı reddederken Ruhani ‘Washington’ın politikaları dünya istikrarı için tehlikeli hale geldi’ dedi ABD, İran güçlerinin tekneyle tankere yanaşıp mayın söktüğü iddiasına ilişkin görüntüler yayımladı. Japon Başbakan Şinzo Abe’nin İran ziyareti sırasında saldırıya uğramasına ilk tepki olarak “şüpheli” değerlendirmesi yapan Tahran cephesi ise iddiaları birçok ağızdan reddetti. ‘Sabotaj diplomasisi’ İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ı kastederek “Anlaşılan B takımı, B planını uygulamaya soktu: Sabotaj diplomasisi” dedi. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de Kazakistan’ın başkenti Bişkek’te Şanghay İşbirliği Örgütü Zirvesi’nde ABD’yi hedef aldı. “Washington’ın politikaları, bölge ve dünya istikrarı için tehlikeli hale geldi” şeklinde konuştu. Öte yandan Şanghay İşbirliği Örgütü Zirvesi’nde Rusya, Çin, İran liderleri bir araya geldi. Washington’ın Körfez’de Riyad liderliğindeki Sünni müttefikleri de Tahran’ı suçlarken saldırıları kınadı. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanı Enver Gargaş, “Tankerleri hedef alan saldırılar endişe verici bir gelişme ve tehlikeli bir gerginliktir” ifadelerini kullandı. Katar ve Kuveyt’ten “saldırının, uluslararası ticaret yollarının güvenliği üzerinde tehlikeli yansımaları olacağı” uyarısı geldi, uluslararası soruşturma çağrısı yapıldı. Avrupa Birliği (AB) ve Çin tüm taraflara “gerilimi azaltın” diye seslendi. Bu arada Tasnim ajansı, Norveç menşeli Frontline şirketine ait gemiden kurtarılan 23 kişilik mürettebata ait olduğu savunulan görüntüleri paylaştı. Mürettebatın ülkelerine gönderileceğini belirtti. ABD ise Japonya bağlantılı diğer gemideki 21 kişinin, bir Norveç botu tarafından kurtarıldığını duyurdu. Petrol ticaretinin ANA damarlarından Hürmüz boğazı Umman Körfezi’ndeki gemilere sabotaj iddialarıyla yeniden gündeme gelen Hürmüz Boğazı, küresel petrol ticaretinin en önemli geçiş noktalarından biri. Küresel petrol ticaretinin beşte biri Hürmüz Boğazı üzerinden sağlanıyor. Bu oran deniz üzerinden yapılan petrol ticaretinin de üçte birine karşılık geliyor. Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) üyesi Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, Kuveyt ve İran ihraç ettiği ham petrolü Hürmüz Boğazı’ndan Asya ülkeleri başta olmak üzere dünyaya ulaştırıyor. Aynı zamanda on yıllardır süren bölgesel gerilim lerin de merkezi. ABD’nin İran’a petrol ticaretini de içeren ekonomik yaptırmları nedeniyle patlak veren Washing tonTahran gerilimi geçen ay zirveye ulaşmıştı. Devrim Muhafızları Ordusu’ndan “İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kullanımı kısıtlanırsa boğazı geçişlere kapatırız” çıkışı gelmişti. Washington ise İran’ın Hürmüz Boğazı’nı kapatması halinde bölgede petrol ticaretini korumak için askeri güç kullanmaya hazır olduğunu açıklamıştı. Sanders ayrılıyor Beyaz Saray Basın Sözcüsü Sarah Sanders’ın bu ay sonunda görevini bırakacağı açıklandı. ABD Başkanı Donald Trump, 3.5 yıldır bu görevde olan Sanders’ın memleketi Arkansas’a geri döneceğini söyledi ancak yerine kimin geleceğiyle ilgili bilgi paylaşmadı. Trump, “Umarım Arkansas valiliğine aday olur. Bu harika olurdu” dedi. Sanders’ın özellikle yönetime muhalefet dile getiren basınla ilişkileri eleştirile rin merkezinde. Beyaz Saray’da geleneksel günlük basın toplantılarına Sanders son vermişti. Sanders, Trump için “Tanrı onun başkan olmasını istedi” ifadeleriyle de gündeme oturmuştu. EŞİTLİK HAKKIMIZ! Dünyanın en zengin ülkelerinden İsviçre’de kadınlar 28 yıl sonra ilk kez cinsiyet eşitsizliğine, ücretlerdeki derin uçuruma karşı dün meydanlara çıktı. Ülkenin pek çok kentinde gerçekleşen, sendikaların da destek verdiği eylemler çerçevesinde bir günlük grev kararı da uygulandı. Gösterilerde “eşit iş, eşit ücret”, “eşitlik hakkımız”, “daha fazla zaman, para, saygı” sloganları atıldı. Ülkede 1991’de aynı taleple düzenlenen gösterilere yarım milyon kadın katılmıştı. İsviçreli kadınlar, cinsiyet eşitliği konusunda gerekli düzenlemelerin sahaya yansıması için onlarca yıldır mücadele veriyor. BBC’nin haberine göre, 1918’de I. Dünya Savaşı’nın sona ermesinin ardından Avrupa genelinde kadınlara oy hakkı verilmesi için yapılan eylemlere İsviçreli kadınlar da katıldı. Ancak kadınlar bu hakkı 1971 yılına kadar alamadı. 1991’deki gösterilere kadar hükümette bir kadın temsilci bile yoktu. Yasalarda annelere doğum izni de yer almıyordu. Günümüzde ise hükümette sekiz kadın bakan var. Ancak temel kimi konuda ilerlemelere karşın ülkede kadınlar hâlâ erkeklerden ortalama yüzde 20 daha az kazanıyor. Yönetici konumunda olan kadınların sayısı çok daha az. Kadın örgütleri ülkede yeterince kreş olmadığına da dikkat çekiyor. T.C. BİLECİK 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2019/304 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: Bilecik ili, Merkez, Pelitözü Köyü, 212 ada, 143 parsel sayılı 3.618,11 m2’lik taşınmazın 689,17 m2’lik kısmı. MALİKİN ADI VE SOYADI: 1AYŞE SEZGİN MÜKERREM SAK MİRASÇILARI; 2SEDA SAK3SEMA SAK 4ZEHRA SAK KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: Karayolları Genel Müdürlüğü’ne İzafeten Karayolları 14. Bölge Müdürlüğü KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ: Karayolları Genel Müdürlüğü’nce; devlet yolu projesi nedeniyle proje kapsamında bulunan taşınmazların yol, inşaat ve emniyet sahası amacı ile 2942 Sayılı Kanunun 5.maddesinin (b) bendi gereğince kamulaştırılmasına karar verilmiştir. (2942 Sayılı Kanun 7., 8. ve 10. maddeleri) Davacı Karayolları Genel Müdürlüğü’ne izafeten Karayolları 14. (Bursa) Bölge Müdürlüğü vekili tarafından, yukarıda ili, ilçesi, köyü, parsel numarası, maliki ve kamulaştırmaya ilişkin özel bilgileri belirtilen taşınmazın, Yenişehir(BilecikOsmaneli) Ayr. Okluca, Taşçılar, Gökpınar, İlyasbey, Kepirler, Gülümbe, Dereşemsettin Devlet yolu projesi nedeniyle proje kapsamında bulunan, Bilecik ili, Merkez ilçesi, Okluca, Taşçılar, Gökpınar, İlyasbey, Kepirler, Gülümbe, Dereşemsettin Köyü sınırları içerisinde kamulaştırma sahasına rastlayan gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerinin mülkiyetinde bulundukları tespit edilen ve aşağıda yazılı taşınmaz malların, yol inşaat ve emniyet sahası tesisi amacı ile 2942 sayılı Kanunun 5. maddesinin (b) bendi gereğince kamulaştırılmasına karar verilmiş olup, Karayolları Genel Müdürlüğü’ne izafeten Karayolları 14. (Bursa) Bölge Müdürlüğü’nce Mahkememizde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 7., 8. ve 10. maddeleri gereğince kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açılmıştır. İlan tarihinden itibaren 30 gün içinde İdari Yargıda iptal veya adli yargıda maddi hatalara karşı düzeltme davası açılabilecek,husumeti davacı Karayolları Genel Müdürlüğü’ne yöneltilecektir. 30 gün içinde İdari Yargıda İptal davası açtığınızı ve yürütmeyi durdurma kararı aldığınızı belgelemediğiniz takdirde kamulaştırma işlemi kesinleşecek olup, Mahkememizce tespit edilecek bedel üzerinden taşınmaz davacı Karayolları Genel Müdürlüğü adına tescil edilecektir. Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin tüm savunma ve delillerinizi tebliğden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde Mahkememize yazılı olarak bildirmeniz gerekmektedir. Mahkememizin 2019/304 Esas sayılı dava dosyasının duruşma günü 02/07/2019 günü, saat:14.35’tir. İlgililerine 2942 Sayılı Kanunun 10. maddesi gereğince ilan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1011343) T.C. EMET ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2019/76 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: Kütahya İli, Emet İlçesi Günlüce Köyü ADA NO: 182 PARSEL NO: 4 VASFI: Tarla YÜZÖLÇÜMÜ: 1.346,52 m2 MALİKİN ADI VE SOYADI: Ayşe ERDEM KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: Karayolları Genel Müdürlüğü KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ: Tüm Kamulaştırma Evrakları Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin yukarıda yazılı Esas sayısında dava açılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasasının 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. 23/05/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1010467) T.C. EMET ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2019/109 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: Kütahya İli, Emet İlçesi, Gürpınar Köyü ADA NO: 117 PARSEL NO: 20 VASFI: Tarla YÜZÖLÇÜMÜ: 2.909,40 m2 MALİKİN ADI VE SOYADI: Arife ÖZÇELİK KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: Karayolları Genel Müdürlüğü KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ: Tüm Kamulaştırma Evrakları Kamulaştırmayı yapan davacı idare, malikleriyle cinsi ve niteliği yukarıda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili için davacı idare tarafından mahkememizin yukarıda yazılı Esas sayısında dava açılmıştır. 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasasının 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. 24/05/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1010433) T.C. İSTANBUL 26. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/132 Esas KARAR NO: 2019/84 Davanın kabulü ile, OSMANİYE İli, OSMANİYE MERKEZ İlçesi, EYÜP SULTAN Mahallesi, Cilt no: 9, Hane no:70 BSN 13’te nüfusa kayıtlı, 61570479672 T.C. Kimlik numaralı MÜCAHİT ALTINIŞIK’ın MÜCAHİT olan adının “KAAN” olarak tashihine, İlan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1011720) Afrika ülkelerindeki savaş, yoksulluk nedeniyle on binlerce sığınmacı ölümü göze alarak Akdeniz rotası üzerinden Avrupa’ya ulaşma hedefiyle “umuda yolculuğa” çıkıyor. Göçmenlere yardıma 20 yıl hapis istendi Akdeniz’de seyreden bir tekne kaptanı, sığınmacıları ölümden kurtararak karaya ulaşmasını sağlamasının ardından hapis cezası riskiyle karşı karşıya. İtalya’da yetkililer, kaptan ve aktivist Pia Klemp’e, yaklaşık 5 bin göçmeni “yasadışı yollarla ülkeye ulaştırmaya yardım” suçlamasıyla, 20 yıl hapis istemiyle dava açtı. Geçen yıllarda da sivil toplum kuruluşlarına bağlı çalışmaktan hakkında soruşturma başlatılan, 2017 yılında teknesine el konulan 35 yaşındaki kadın, “hapis cezasından korkmadığını, tek korkusunun İtalya’nın yardım gemilerine sınırlarını kapatmasından dolayı Akdeniz’de daha fazla göçmenin ölmesi” olduğunu söyledi. İtalya’da 60 bin kişi, Klemp’in davasının düşürülmesi için imza verdi. Roma’dan engel Öte yandan, İtalya’nın göçmen karşıtı aşırı sağcı/popülist hükümeti, Akdeniz’de faaliyet gösteren kurtarma gemilerine karşı bir adım daha attı. Alman sivil toplum kuruluşu SeaWatch’un Libya sahillerinden 52 sığınmacıyı kurtarması üzerine kuruluşun faaliyetlerini kısıtlayan Roma hükümeti, örgüte bağlı 3 geminin de ülke karasularına girmesini yasaklayan bir kararname çıkarttı. Assange’ın iade davası gelecek yıl İngiltere’de tutuklu bulunan WikiLeaks kuru cusu Julian As sange hakkında “casusluk” suç lamasıyla ABD’ye iadesini içeren davanın 25 Şubat Londra’daki ön duruşma sırasında Assange destekçileri 2020’de görüle gösteri düzenledi. ceği açıklandı. Londra’da gerçekleşen dünkü ön duruşmaya Assange’ın Belmarsh Hapishanesi’nden video bağlantısıyla katıldığı belirtildi. Assange’ın suçlamaları reddettiği, hackleme yapmadık ları sadece yayımladıklarını söylediği, “ABD basını yanlış yönlendirmeye çalışıyor” dediği aktarıldı. İngiltere’de mahkemenin, ABD’nin iade talebini kabul etmesi durumunda Assange’ın davayı üst mahkemeye ve oradan da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşı yabileceği belirtiliyor. İngiltere İçişleri Bakanı Sajid Javid’in ABD’ye iade kararını imzaladığı haberleri önceki gün gündeme yansımıştı. Assange, Londra’da sığındığı, yaklaşık 7 yıl kaldığı Ekvador Büyükelçiliği’nden 11 Nisan’da İngiliz polisi tarafından zorla çıkar tılıp tutuklanmıştı. ABD hükümeti, Assange’ı 2010 yılında eski istihbarat uzmanı Chelsea Manning ile “bir dizi askeri ve diplomatik giz li belgeyi sızdırmak üzere işbirliği yapmakla ve ABD Casusluk Yasası’nı ihlal etmekle” suç luyor. İngiltere’de bir mahkeme mayıs ayında, Assange‘ı, İsveç’te tecavüz suçlamasıyla hak kında dava açıldığı dönemde yetkili makamla ra teslim olmadığı için suçlu bularak 50 hafta hapse mahkum etmişti. 40 yıllık hasret... Arjantin’de askeri cunta döneminde hükümet güçleri tarafından anne ve babası kaçırılan Javier Darroux Mijalchuk, 40 yıl sonra DNA testleriyle biyolojik ailesine ulaştı. 19761983 arasındaki askeri diktatörlük döneminde öldürülen ya da kaçırılan muhaliflerin çocuklarının izini süren Plaza de Mayo Anneleri’nin, DNA testleriyle bulduğu 130. çocuk olan Darroux, “Kimliğimi geri almak, benim için anne ve babama saygı ve ruhumun okşanması anlamına geliyor. Anılar gerçek ve adalet için bir simgedir. Bu simgeyi bir anla tarif etmem gerekirse, dayımın 40 yıl beni aradıktan sonra ‘Javi sen misin?’ deyip bana daha önce hiç kimsenin sarılmadığı gibi sarılmasıdır” dedi. Henüz dört aylıkken Buenos Aires’te annesi ve babası kaçırılan, Darroux’nun, başka bir aile tarafından evlat edinildiği, birkaç yıl önce de gerçek kimliğini aramaya başladığı bildirildi. Yargı önüne çıktı Yeni Zelanda’nın Christchurch kentindeki iki camiye 15 Mart’ta düzenlediği saldırılarda 51 kişiyi katleden ve 40 kişiyi yaralayan Brenton Tarrant, kendisine iddia makamı tarafından yöneltilen tüm suçlamaları reddetti. Davanın dünkü ilk duruşmasında hiç konuşmayan Tarrant’ın savunmasını avukatı okudu. Zanlının yargılandığı yüksek mahkemenin hâkimi Cameron Mander, bir sonraki duruşma tarihini 4 Mayıs 2020 olarak belirledi.