29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 15 HAZİRAN 2019 CUMARTESİ EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN HABER F35 ve yeni askeri kamplaşma Biz daha çok S400 boyutunu konuşuyoruz; ancak S400 ile birlikte anılan F35 savaş uçakları, yeni Amerikan stratejisini anlamak açısından epey önemli. F35 savaş uçakları, ABD’li savunma endüstrisi tekeli Lockheed Martin (LM) tarafından üretiliyor. Amaç eskiyen F16 teknolojisinin yerine yeni nesil bir savaş uçağı geliştirip ABD merkezli ittifak sisteminin hava hâkimiyetini 21. yüzyılda da pekiştirmek.  ABD’de savunma idaresi (Pentagon) ile savunma endüstrisi arasındaki kaynaşma Soğuk Savaş döneminde iyice pekişmişti. Bugün artık yadsınamaz bir gerçek. LM ise bu alanda tekel. Şirketin kendi sitesindeki faaliyet raporuna göre 2018’deki 53.8 milyar dolarlık satışın yüzde 70’i Amerikan hükümetine yapılmış. Sadece Amerikan ordusunun verdiği F35 siparişi sayısı ise şimdiden 2 bin 500’ü geçmiş.  F35’lerin kimi parçalarının üretimine veya bakım işlerine farklı ülkelerin savunma sanayiilerini de katan bir yol izliyor LM tekeli. Bu programa Türkiye de dahil. Türkiye F35 uçaklarının bazı parçalarını üretiyor; böylece yerli savunma endüstrisi de, toplamda yaklaşık 12.5 milyar dolar gelir getirmesi beklenen bir işe, yeni istihdam yaratıp iç piyasayı da canlandıracak, başka uluslararası işlerin yüklenilmesinde de referans olacak bir hamleyle girmiş oluyor. Türkiye’deki yeni iktidar blokunda savunma endüstrisi ciddi bir yer kaplıyor; F35 üstünden Amerika ile bu tür bir ortaklaşmaysa yeni pazarları, yani sektörün büyümesini güvence altına alıyor. ABD’nin F35 üstünden hedeflerini üç başlıkta özetlemek mümkün  Öncelikle jeopolitik açıdan ABD’nin yeni dünya düzenine dair ortaya koyduğu tehdit ve güvenlik algılarına üretici ya da alıcı ülkeleri ortak ediyor. Özellikle de Rusya ve Çin’e karşı. F35’lerin radar sistemlerine yakalanmasını engelleyen bir teknolojiye sahip olduğu, 21. yüzyılda hava hâkimiyetini garanti altına alacağı tezi etrafında yeni bir güvenlik ittifakı tesis ediyor. Bu da Amerikan emperyalizminin askeri hegemonyasını yeniden üretiyor.  İkincisi: durgunlaşan ekonomiyi canlandıran, yan sektörlerle birlikte üretimi ve istihdamı olumlu etkileyen önemli bir sektör askeri endüstri. Trump’ın iç ekonomiyi canlandırma planıyla da doğrudan uyum gösteriyor F35 programı. Yani tekellere can suyu, iç pazara da ferahlama olanağı sağlıyor. Ve üçüncüsü: Evet, en büyük alıcı ABD olsa da, ortak tehdit algısını paylaşan devletlere büyük miktarda dış satışı da güvence altına alıyor F35 üretimi. Böylece Avustralya’dan Japonya’ya, Güney Kore’den İngiltere’ye, İsrail’den Belçika’ya kadar uzanan bir alanda yüzlerce F35 uçağı satıyor ya da sipariş alıyor ABD. Trump daha bu hafta Beyaz Saray üstünde F35 gösterisi yaptırdı; Polonya devlet başkanının 30’dan fazla F35 almasını sağladı mesela. F35 sadece F35 değil  Ortalama bir F35 uçağının 90100 milyon ABD Doları olduğunu hatırlatalım. Yani F35 önümüzdeki süreçte ABD’nin en önemli gelir getirici ihraç maddesine dönüşme yolunda. ABD, bu projenin 2070’e kadar, üretim ve bakım işleri de dahil toplamda 1.5 trilyon dolarlık bir pazar yaratmasını bekliyor. Diğer taraftan F35’e itirazlar Avrupa cephesinde AlmanyaFransa ittifakını da pekiştiriyor. Hem Almanya hem de Fransa, Belçika’nın ABD’den F35 almasını “stratejik açıdan Avrupa çıkarlarına uygun düşmeyen davranış” olarak gördüklerini, bu kararın Avrupa’nın ABD’ye askeri bağımlılığını sürdürmeye yarayacağını ilan etti. Almanya F35 almayacağını duyurdu; Fransa ile ortak bir savaş uçağı üretimi projesini de başlattı. Dolayısıyla cepheleşmeyi şöyle görebiliriz F35 üzerinden: Bir yanda Amerikan şemsiyesi altında, Rusya ve Çin’i çevreleme stratejisini birinci sıraya yazan İngiltere, Polonya, Avustralya, Güney Kore, İsrail, Japonya gibi devletler var. Yani F35 alan, S400 almayanlar. Diğer yanda Atlantik ittifakını sorgulamaya ve kendi bağımsız, orta yolcu hattını çizmeye çalışan kara Avrupası güçlerinin girişimi var; başını Almanya ve Fransa’nın çektiği. Yani ne F35 ne de S400 alanlar. Üçüncü cephedeyse S400 savunma sistemi almaya yönelen ülkeler var. Bu blokun askeri olarak başını üretici ülke Rusya çekiyor. S400’leri Doğu Avrupa’daki sınır bölgelerine; Karadeniz’de Kırım’a, Akdeniz’de de Suriye’deki Tartus Üssü’ne konuşlandırmış durumda. Bir diğer alıcısı ise Çin. Şimdi Hindistan da Rusya ile S400 alım anlaşması yaptı ve birkaç haftadır ABD’nin yoğun basıncı altında. Özetle F35 ile S400 bölünmesi üstünden bir yeni “Demir Perde” çekiliyor.  Türkiye’nin bu cepheleşmedeki yeri mi? Kendine has; çünkü bu yeni jeopolitik yarılmada her ikisini de almak, iki cephede de yer tutmak istiyor. Çarşamba buradan devam. CHP KURMAYLARINDAN BİNALİ YILDIRIM’IN İDDİALARINA SERT YANIT GELDİ: Devleti ayağa düşürdüler AKP’nin 31 Mart seçimleri sonrasında il genelindeki tüm oyların sayılması istemiyle yaptığı müracata karşı CHP’nin 2 Nisan’da İstanbul İl Seçim Kurulu’na yaptığı itirazın “Hâkimlere baskı” şeklinde yayınlanmasına tepki gösteren CHP’li Bülent Tezcan, “Ciddiye almadığımız havuza Binali Yıldırım daldı. Yalana alıştı. Bizim kampanya döneminde ekstra bir şey yapmamıza gerek yok. Kendisine yapması gerekenleri yapmaya zaten devam ediyor” dedi. CHP, iktidara yakın yandaş medyanın CHP’nin il seçim kuruluna yaptığı itirazın “Hâkimlere baskı” şeklinde haberleştirmesine tepki gösterdi. CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda düzenlenen basın toplantısına Genel Başkan Yardımcıları Oğuz Kaan Salıcı, Seyit Torun, milletvekilleri Bülent Tezcan, Prof. İbrahim Kaboğlu ve İstanbul Hukuk Komisyonu Başkanı Avukat Doğuşcan Aydın Aygün katıldı. Tezcan, iktidar medyasının iftirası ile karşı karşıya ol KAFTANCIOĞLU’NDAN YILDIRIM’A: Bile bile yalan söylüyor AKP’nin İstanbul adayı Binali Yıldırım katıldığı bir televizyon programında 31 Mart seçimleri sonrası CHP’yi İstanbul’da yeniden oy sayımını engellemekle suçlayarak “Gece yarısı il başkanı gitti ve il seçim hâkimleriyle bir araya geldi ve 5 dakikada karar çıkarttı. Bizim arkadaşlarımız kapılarından içeri giremediler” dedi. Bunun üzerine CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da sos yal medya hesabı üzerinden açıklama yaparak, “Geçtim her şeyi. Bu ülkede TBMM başkanlığı, Başbakanlık yapmış biri apaçık ve bile bile yalan söylüyor. Mazbatanın alındığı ana kadar il seçim kurulu hâkimi/hâkimleri ile ne telefonla ne de yüz yüze ne temasımız ne de teşebbüsümüz olmuştur. Böylesi bir yalanı ortaya atan ve yayan herkesle hesaplaşacağım. Olmayan hukuka rağmen” dedi. l İç Politika duklarını belirterek,“Havuz medyasında başlatılan yalan ve iftira kampanyasıyla karşı karşıyayız. Adliye görüntüleri üzerinden bir senaryo yazmışlar. Kamuoyunu aldatmak peşindeler” dedi. Binali Yıldırım’ın söz konusu haberlere dayanarak CHP’yi ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nu hedef göstermesine tepki gösteren Tez can, “Ciddiye almadığımız havuza Binali Yıldırım daldı. Kendisini milletin gözünde düşürdüğü durum, bizleri üzüyor. Belki kendisi bundan hicap duymuyordur ama bizler duyuyoruz. Yalana alıştı. Çaldılar demek zorunda kaldım, sesimi duyuramıyordum demişti. Aslında yalan söyledi. Bizim kampanya döneminde ekstra bir şey yapmamıza gerek yok. Binali Yıldırım kendisine yapması gerekenleri yapmaya zaten devam ediyor” diye konuştu. Tezcan, YSK’nin mesai saati olmadığını anımsatarak AKP’nin YSK Temsilcisi Recep Özel’in gece yarısı dilekçe verdiğini söyledi. Tezcan, yandaş medya kuruluşlarına seslenerek, “YSK gece toplandı. İl seçim kurulunun kararını kaldırdılar. O görüntüleri de bulup çıkarın. Onu da verin” dedi. Görüntüleri kimin servis ettiğini de soran Tezcan, “Görüntülerde sorun yok. Biz köprü altında konuşmadık, adliyeye gittik. Dilekçemizi aldık, seçim müdürüne verdik. O görüntüler devletin mahremiyetinde. O görüntüler İstanbul Başsavcılığının mahremiyetindeki görüntüler. O görüntüleri basına servis ederken Başsavcılık bu işin neresindedir? Hesabını verecek. Adalet Bakanlığı bu işin neresindedir? Hesabını verecek. Bir seçim uğruna devleti ayağa düşürdüler” ifadelerini kullandı. l İç Politika İBB’de Yıldırım seferberliği! KURTULUŞ ARI AKP’nin İstanbul adayı Binali Yıldırım için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) personelleri seferber edildi. Ekrem İmamoğlu’nun seçim pankartlarını söken belediye görevlilerinin videoları sosyal medyaya düşmüş, son olarak da belediye yönetiminin yönlendirmesiyle bir grup İBB çalışanı İmamoğlu karşıtı basın açıklaması yapmıştı. AKP’nin güçlü olduğu İstanbulBaşakşehir ilçesinin Kayabaşı mahallesinde İBB iştiraki Ağaç ve Peyzaj A.Ş.’nin personelinin AKP lehine seçim çalışmaları yaptığı görüntüler yayımlandı. Diyaloglarda bir kişi “Müdürler değil, şefler sahada” derken, Ağaç ve Peyzaj A.Ş. personelinin sandığa gitmeyenleri ikna etmek için kapı kapı gezmesi istendi. Personeller ellerinde bulunan listelerde yer alan adreslere giderek ‘Bahçe Market’ poşetleri içinde yer alan gülleri seçmene dağıttı. l İç Politika Erdoğan son hafta halkla buluşacak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Tacikistan’a gitmeden önce Ekrem İmamoğlu’nun Ordu’da yaşadığı VIP krizine ilişkin yaptığı açıklamada, “Valiler başkanların o ildeki temsilcisidir. Ve devletin valisini bu şekilde bir küfürle anmak kabul edilebilir bir şey değildir. Valimiz inanıyorum ki seçim sonrası da bu işin takipçisi olacaktır” dedi. Erdoğan seçim çalışmalarını ise son hafta gerçekleştireceğini söyledi. Erdoğan, Tacikistan’a ziyaret öncesinde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Yarın akşam Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu arasında yapılacak tartışma programına ilişkin soruya Erdoğan, “Sadece Türkiye’de İstanbul bunu izlemeyecek, tüm Türkiye’nin bu tartışmayı inşallah izleme imkânı olacak. Çünkü İstanbul adeta 81 vilayetin özeti olan bir ilimiz. Gerçekten İstanbul gibi dünyanın örnek bir şehrini en ideal hangi yönetici yönetebilir bunu bizzat o akşamki müzakereden sonra çok daha net, güzel bir şekilde değerlendirme fırsatını halkımız bulacak, son haftaya da ciddi bir ışık verecek diye inanıyorum” dedi. CHP heyetinin adliyede il seçim kurulu üyeleri ile görüştüğü yönündeki iddiaların anımsatılması üzerine Erdoğan, “En isabetli kararı da verecek olan Yüksek Seçim Kurulu’dur (YSK). Artık kim kiminle el ele kol kola dolaşıyor. Bunları da bütün görsel medya da yayımladınız. Ama benim ilgi alanım değil. İlgi alanım olan YSK’dir. Ben inanıyorum ki YSK de gerekli adımı atacaktır” yanıtını verdi. İmamoğlu’nun Ordu’da yaşadığı VIP krizi ve Ordu Valisi hakkında söylediği iddia edilen sözlerle ilgili soruya ise Erdoğan, “Valiler başkanların o ildeki nesidir? Temsilcisidir. Ve devletin valisini bu şekilde bir küfürle anmak kabul edilebilir bir şey değildir. Valimiz inanıyorum ki seçim sonrası da bu işin takipçisi olacaktır” ifadelerini kullandı. Miting yapıp yapmayacağının sorulması üzerine ise Erdoğan, “Önümüzdeki hafta içerisinde bu tür planlamalar yapılıp halkla buluşma çerçevesi içinde, halkımızla bir arada olmak suretiyle İstanbulumuzu beraber dolaşacağız. Halkımızla görüşeceğiz. Şimdi de halkla buluşmalar çerçevesinde bazı çalışmaları son hafta yapmayı planlıyoruz” dedi. l İç Politika ‘Millet kararını verdiGaziosmanpaşa’da yurttaşlara seslenen Ekrem İmamoğlu’na yoğun ilgi vardı. artık ne yapsanız boş’ İLAYDA KAYA Seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye’si (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) hukuka aykırı bir şekilde seçimi iptal edip milletin iradesini gasp ettiğini belirterek “23 Haziran’da egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunu hatırlatacağız” dedi. İmamoğlu dün ilk olarak eşi Dilek İmamoğlu ile birlikte Bayrampaşa Yıldırım Mahallesi’ndeki Bosna Sancak Derneği’nde göçmen yurttaşlarla buluştu. Buradaki programın ardından İmamoğlu, Bayrampaşa Yahya Kemal Caddesi’nde yurttaşlara seslendi. Seçimin yenilenmesine değinen İmamoğlu, “Yerel seçim bitti, siz işinize, biz işimize bakalım dedik. ‘Gitmeyiz de gitmeyiz’ dediler. Kardeşim, millet sizi getirdi millet sizi yollar. Biz 23 Haziran’da egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunu hatırlatacağız. Ne yaparsanız yapın boş. Millet kararını verdi” dedi. ‘Validen bir adaya hizmet’ İBB’yi yöneten valinin tek bir adaya hizmet ettiğini söyleyerek tepki gösteren İmamoğlu, “Şu anda Vali Bey İBB’ye vekâlet ederken ramazanda iftar verdi. Binali Yıldırım’ı davet etti bir şey demedik. Seçim devam ederken 35 kendini bilmez miting yaptı, propaganda yaptılar onu da geçtim. Bizim devlet geleneğimizde cumhurbaşkanının, valinin, kaymakamların ve büyük elçilerin yeri ayrıdır. Bazı valiler tuzak kurar, bazı valiler siyasete göz kırpabilir. Biz projelerimizi vatandaşımızın ihtiyacını hissettiğimiz için yaptık. Bu yaptıklarımızla bizi kıskanıyorlar ya, 1800 günde bunları deli etmezsem namerdim. Her gün iş üreteceğiz” dedi. Daha sonra Bayrampaşa Meydanı’nda halkla buluşan İmamoğlu’na yurttaşlar yol boyunca “Ekrem Başkan” sloganlarıyla sevgi gösterilerinde bulundu. Buradaki konuşmasında da Vali Ali Yerlikaya’ya seslenen İmamoğ lu, “Yıllarca servisçileri tehdit ettiler. Ben ne dedim: ‘Tehdit yok, tahdit var’ dedim. ‘Tahditlerinizi veriyoruz’ dedim. Başkan olunca, talimatı verip, süreci başlattık. Dün UKOME’den karar çıktı. Ya Sayın Valim. Bu işi başlatan ve tahdit sürecini İBB gündemine sokan benim ama kalkıyorsun, sayın rakibim yapmış gibi elinde plakalarla şov yaptırıyorsunuz. Bu olmaz” dedi. ‘Bunun adı nebbaşlık’ İktidara yakın bir kanalın köyünde çekim yaptığından bahseden İmamoğlu, “Komediyi anlatayım mı size? Akşam namazından sonra, hava karanlık. Bizim bir caminin yanında mezarlığımız vardır. Bir de rahmetli dedem vefat ettiğinde onu defnettiğimiz aile mezarlığımız vardır. Bir bakar ki bir komşumuzla bir akrabamız, aile mezarlığımızda bir ışık. Bir TV ekibi çekim yapıyor. Yahu benim Gazi dedemle röportaj yapmaya mı geldiniz. Allah size akıl versin. Hangi kanal anladınız değil mi? Sözlüğe baktım, bu işin adı ‘nebbaşlık’: Mezar hırsızlığı. Köydeki bir büyüğümüz, kalkıp suç duyurusuna gitmişler. Bir köşe yazarı da aynı grupta... Benim İstiklal Savaşı gazisi dedem neymiş? Asker kaçağıymış. Aynı grubun gazetecisi. Bunlara Allah akıl versin” dedi. Daha sonra Gaziosmanpaşa Meydanı’nda yurttaşlarla buluşan İmamoğlu, “31 Mart’ta kazandığımı ne zaman anladım biliyor musunuz. 24 Mart, Pazar günü, bu meydanda bu kalabalığı gördüğümde. Dedim, ‘Millet kararını verdi.’ Mitinge yetişemeyince otobüsün yanında kilometrelerce yürüyen Müzeyyen Teyzem’i de hatırladım. Bana dualarıyla, bütün güzellikleriyle eşlik eden o güzel teyzelerime, amcalarıma selam olsun. Ellerinden öpüyorum” dedi. Bu sırada miting alanında olduğunu fark ettiği Müzeyyen Teyze’yi seçim otobüsü üstüne alarak sarılan ve konuşmasına devam eden İmamoğlu, “Kurban olayım anacığım, bana dua etmeye devam et” dedi. l İSTANBUL TYAİYNOARLS:UHNAKUZ AKP camiden elektrik aldı! CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal, seçim çalışması yürüttüğü Şile ilçesinde, Şile Belediyesi personelini AKP İlçe Başkanlığı binasına Cumhur İttifakı İstanbul adayı Binali Yıldırım’ın propaganda broşürlerini taşırken görüntüledi. Öte yandan Tanal, Şile’de seçim standı kuran AKP teşkila tının, cami elektriğini kullandığını ortaya çıkardı. Sosyal medya hesaplarından gece ve gündüz çekimi olarak iki ayrı görüntü paylaşan Tanal, Şile Üsküdar Caddesi’nde bulunan Hüseyin Keçici Camii trafosundan AKP seçim standına elektrik bağlandığını duyurdu. CHP’li vekil Tanal, görüntüleri paylaşır ken “Bir dadanıp kaynaklarını kullanmadıkları camiler, kutsal mekânlar kalmıştı! Onu da yaptılar. Cami elektriğini seçim propagandası için tüketmek caiz midir? Muhtemelen bugün gelip bu camide cuma namazı kılacaksınız. Hiç mi vicdanınız sızlamıyor? Hak yiyorsunuz” dedi. l İç Politika Kılıçdaroğlu Büyükçekmece’de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Büyükçekmece’de seçim çalışmalarını yürüttü. Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün ile birlikte siyasi partilerin seçim çadırlarını ziyaret eden Kılıçdaroğlu, yurttaşlarla sohbet edip hatıra fotoğrafı çektirdi. Özellikle çocukların ilgi gösterdiği Kılıçdaroğlu onlarla yakından ilgilendi. Kılıçdaroğlu’na CHP milletvekilleri Zeynel Abidin Emre, Deniz Yavuz Yılmaz, Özcan Purçu, İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP Büyükçekmece İlçe Başkanı Hüseyin Remzi Gökbulak da eşlik etti. l İç Politika CHP’li vekillerden İmamoğlu’na destek İLAYDA KAYA CHP Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Engin Altay, CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener, CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal ile CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz dün Küçükçekmece’de Ekrem İmamoğlu’na destek ziyaretleri gerçekleştirdi. Küçükçekmece’de esnaf ziyareti yaparak yurttaşlardan İmamoğlu’na destek isteyen Altay, “Seçmende bir kararlılık var. İstanbul’da vicdan ayağa kalkmış. Tüm siyasi partilerden yurttaşlar hakkın teslimi konusunda kararlılar. Yurttaşlar, Ekrem İmamoğlu’nun hakkının gasp edildiğini düşünüyor. Herkes hak ve vicdan gözlüğünü takmış. 23 Haziran için muhteşem bir sonuç öngörülüyor” dedi. Adıgüzel de “Yurttaşlar sivil bir darbe ile seçimin yenilendiğini düşünüyorlar. Sağ kesimden de ciddi bir tepki var. Tanınmışlık oranı azken rakibinin önüne geçti ve bu süreç bizim lehimize işliyor. İmamoğlu mazbatayı alana kadar buradayız” diye konuştu. l İSTANBUL AKP ve MHP’den Rabia Naz önergesine ret Giresun’un Eynesil ilçesinde evinin önünde yaralı bulunup kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan’ın ölümünün araştırılması için HDP grubunun Meclis’e sunduğu önerge, AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedildi. 13 Nisan 2018’de evinin önünde yaralı bulunan, daha sonra kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan’ın ölümüne ilişkin soruşturma sürerken, Meclis’te ise “şüpheli ölüm”ün araştırılmasına yönelik HDP’nin önergesine ret geldi. HDP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan, “HDP grubu olarak TBMM Genel Kurulu’nda Rabia Naz’ın şüpheli ölümünün araştırılması için verdiğimiz önerge AKP ve MHP oylarıyla reddedildi” dedi. HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu imzasıyla verilen araştırma komisyonu kurulması yönündeki önergede, kızının ölümünün aydınlatılması için adalet mücadelesi veren baba Şaban Vatan’ın bu süreçte gözaltına alınmasının “Rabia Naz’ın ölümünün siyasi erk sahipleri tarafından karartıldığı iddialarını güçlendirdiği” belirtilmişti. l ANKARA / Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle