19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ 515 HAZİRAN 2019 CUMARTESİ Mektup yazdım bilesin okuyasın gülesin İletişim devriminden bu yana hâlâ mektup yazan kaldı mı bilmiyorum ama geçen hafta bir mektup aldık ulusça. Mektubu yazan ABD Savunma Bakan Vekili Patrick Shanahan, alıcısı da Milli Savunma Bakanımız Hulusi Akar’dı. Ancak bu zahiri görüntüyü bir yana bırakırsak aslında mektubu yazan ABD, alan da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ydi. Üstelik mektubun içeriği de yazının başlığında yer verdiğimiz manideki gibi hiç de gülünecek içerikte değildi. Mani “Mektubu alınca/ durmayasın gelesin” diye bitiyor. Ama biz bırakın gitmek daha mektubun cevabını bile bir haftadır yazamadık. Bakanımız Akar, gazetecilerin soruları üzerine, “Cevap hazırlıyoruz” diye açıklamada bulundu. Eee, muhatap ABD olunca cevap yazmak için aceleye gerek yok tabii. ABD dediğin küresel bir hegemon güç. Yeni bir kriz yaşamamak için her satırını kılı kırk yararak düşünüp yazmak gerek. Karşımızdaki İzlanda değil ki, hemen nota verelim. Kaldı ki, biz K.Irak’ta askerlerimizin başına çuval geçirildiğinde bile nota vermedik. O zaman başbakan olan Erdoğan, “ABD’ye nota verecek misiniz” sorusu üzerine “Ne notası müzik notası mı?” demişti. ABD’ye öyle askerlerimizin başına çuval geçiriilmesi ya da bakan vekilinin ülkemizi küçük düşüren mektup yazması gibi eften püften konularda nota verilmez. Mesela; muteber vatandaşımız Zarrab ABD’de tutuklandığında ülke olarak çok müteessir olduğumuz için ABD’ye hemen nota vermiştik haklı olarak. Ayrıca aynı sertlikte bir cevap verdik diyelim; ABD söylediği gibi yaptırım paketini devreye sokunca, dolar “fijjjt” diye füze hızıyla 7 liraya doğru tırmanır. Merkez Bankası’nın ihtiyat akçesi de birkaç günde üff olur gider. Zaten tepetaklak olmuş ve iflas etmiş ekonominin çok umurlarında olduğu yok da, ekonomik kriz nedeniyle İstanbul seçiminde nakavt olmaları işlerine gelmez. O nedenle işi ağırdan alıyorlar. Muhtemelen “2829 Haziran’da Osaka’da düzenlenecek zirvede Trump ile Erdoğan arasında görüşme olur da arayı düzeltiriz beklentisiyle işi ağırdan alıyorlar. Ama ABD’nin bu işi bilek güreşine çevirdiği muhakkak. O nedenle zirve öncesinde tutuklu birkaç ABD vatandaşını serbest bırakma da işe yarayacak gibi görünmüyor. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, “ABD, Türkiye’ye yaptırım kararı alırsa bizim de karşı hamlelerimiz olacak ama şimdi açıklamak istemiyoruz” diye açıklamada bulundu. Oysa ABD, yaptırım paketini açıklamadan hamlelerine başladı bile. Eğer doğruysa YPG’nin omurgasını oluşturduğu SDG’ye 200 TIR ağır silah ve zırhlı araç gönderdi. Görünen o ki, önümüzdeki günlerde birii dış politikada diğeri ekonomide olmak üzere iki büyük krizle boğuşmak zorunda kalabiliriz. Ekonomi de sıfırı tüketmişken ve Suriye ile sorunlarını ikili görüşmeler yoluyla çözmek yerine üçüncü ülkeler aracılığıyla mektuplaşırken nasıl hamleler yapacağız doğrusu merak içindeyiz. Bir ülke ulusal çıkarları için bir ülkeye ya da bir bloka karşı tavır alabilir ve alternatif politikaları devreye sokabilir. Ama bunu yaparken sıkıştırılacağı alanlardaki problemlerini de çözer. Hele de ekonomisi kırılgan ülkeler kırk kez düşünür. Bu adımların hiçbirini yapmamışsan bir hegemon gücün mahkumiyetinden kurtulur başka bir blokun ya da hegemon gücün mahkumu olursun. Diplomasi ciddi iştir. İngiliz diplomat Harold Niccolsan’ın dediği gibi “Diplomasi bir sohbet sanatı değildir.” Diplomasinin kendine özgü kuralları ve dili vardır. Kasımpaşalı jargonuyla ve “monşer” dediğiniz yüz yıllık birikimin üzerinde oturan ve o birikimin ışığında dış politikayı yürüten görmüş geçirmiş diplomatlarımızın yerine atadığınız eş, dost ve yarenlerinizle yürüttüğünüz diplomasinin başınıza bu tür belalar açması kaçınılmazdır. Cumhuriyet tarihimiz boyunca dış politika konusunda Türk sağı ile Türk solu arasındaki en belirgin fark, Türk sağının dış politikayı, iç politikada kullanılacak bir şov argümanı olarak görmesidir. Özellikle de seçimler öncesinde..Ülkenin kaderini etkileyecek konularda belagatin şehvetine kapılarak söylenen sözler sonradan başımızı ağrıtabiliyor. Sonradan toparlamaya çalışmak da her zaman kolay olmaz. O zaman da krizleri ötelemek için birtakım tavizler vermek durumunda kalınır. Bir başka belirgin fark da, sol hükümetler dış politikayı ulusal bir sorun olarak görüp alınacak ciddi kararları toplumsal mutabakat ve parlamento üzerinden yürütürken sağ hükümetlerin ise toplumsal mutabakatı aramak şöyle dursun, parlamentoyu bile devre dışı bırakması ve tüm ulusu ilgilendiren dış politikayı kendi meseleleri olarak görmesidir. Yavaş, belediye depolarında tanesi 26 bin TL’ye alınmış ağaçlar olduğunu açıkladı İthal ağaç yolsuzluğu Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Meclisi’nde haziran ayının ilk meclis toplantısı yapıldı. “Belediye şirketleri için araştırma komisyonu kurulması” önergesinin kabul edildiği toplantıda ABB Başkanı Mansur Yavaş, belediyedeki “ithal ağaç” yolsuzluğunu açıkladı. ABB’nin depolarında 2016’da yapılan ihalelerle 26 bin 500 TL + KDV ile alınan ithal ağaçların tespit edildiğini açıklayan Yavaş, “İbreti âlem için hepsini dikeceğiz” dedi. ABB Meclisi’nin gündemine gelen önergelerin ilgili komisyonlara devredildiği toplantıda bu kez “ihale” krizi yaşandı. AKP grubunun, “Belediye şirketlerinin araştırılması için komisyon kurulması” talebiyle verdiği önerge, oybirliği ile kabul edildi. Yavaş, ABB hakkında geçen yıllarda 400 milyon TL tutarında yolsuzluk iddiasıyla açılan soruşturmanın sürdüğünü anımsatarak, bu komisyonun kurulmasına sıcak baktıklarını belirtti. Komisyon önergesi kabul edilmesine karşın kürsüde konuşmak isteyen AKP Grup Başkanvekili Mümin Altınışık, “Yavaş’ın canlı yayımladığı ihaleleri aslında kapalı kapılar ardında yaptığını, hiç ihaleye girmeyen firmalara ihale verildiğini ve anlaşmalar sağladığını” iddia etti. Altınışık, Yavaş’ın canlı yayında açıklanan fiyatları sonra değiştirdiğini, ihale pozlarının fiyatlarını da artırdığını öne sürdü. Altınışık’ın iddiaları üzerine söz alan Yavaş, Park ve Bahçeler ‘Metroyu iadeye hazırız’ AKP Grubu adına konuşan Fatih Ünal’ın her yıl ti. Başlangıçta EGO ile bir anlaşma yapılmış ama işçilere verilen bayram ikra büyükşehirle böyle bir miyesinin bu yıl verilmedi anlaşma yapılmamış. Biz ğini söylemesi üzerine Ya bunu yargıya taşıdık. Ke vaş, şunları kaydetti: “İkra sinti yapılamayacağını miye veremedik çünkü bütçe uygun değildi. Şimdiye Mansur Yavaş düşünüyoruz. Eğer böyle bir kesinti olacaksa biz kadar kesilmeyen metro kesintile metroyu Ulaştırma Bakanlığı’na ia rinden dolayı yüzde 5 kesinti baş de etmeye hazırız. Çünkü o kesin ladı. Yüzde 5 çok büyük bir kesin tiyi karşılayacak bir kaynak yok.” için yapılan ihalelerin mevsimini kaçırmamak için erken yapıldığını ve en yüksek kırımı veren firmaya verildiğini ifade etti. ‘Rahatsız mı etti?’ Yavaş şunları kaydetti: “Açık ihale herhalde sizi rahatsız etti. Park ve Bahçeler işi acil yapılacak işlerden, çünkü mevsimini kaçırmamak lazım. Bahsettiğiniz ihaleye girildikten sonra en yüksek fiyatı veren iki firma yan yana getirildi ve ihale verildi. Sonrasında ise bu firmalardan biri şartname getiremeyeceğini açıkladı, ikinci sıradaki firma borçluluk belgesini getiremedi. Bunun üzerine tekrar o ihaleye katılan 15 firma acilen çağırılarak, benzer ihale kırımında iş tekrar verildi. Komisyon kurulması kararını zaten oybirliği ile kararlaştırdık. Eğer herhangi bir suiistimal iddiası varsa, sizden önce bunu imzalayıp savcılığa verecek kişi benim. Çünkü orada bu şartnameleri ve ihale pozlarını hazırlayanlar daha öncelerde bunları hazırlayan şahıslar. Genel müdürleri değiştirdik ama sadece genel müdürün değişmesi bir şey ifade etmez. Eğer en ufak şaibe varsa derhal gereğini yapacağıma söz veriyorum.” Belirli bir miktarın üzerindeki tüm alımların artık internetten yayımlanacağını söyleyen Yavaş, “Kapalı kapılar ardında ihale vermek isteyen insan, ihaleleri canlı yayımlamaya adım atmazdı. 2016 2017 yıllarında yapılan ihalelerle ilgili olarak, halen belediyenin depolarında çok sayıda ithal ağaç var. Şu anda 26 bin 500 lira + KDV’ye alınan ağaçlar var. Bu ağaçları ibreti âlem olsun diye uygun yerlere dikeceğiz. Bunların bir kısmı ithal diye alınıp yerli olarak satılmış. Örneğin Bayındır’da kooperatifler çalı bitkisini kaça satmış, 1 liralık çalılar belediyeye 9 liraya satılmış” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet İYİ PARTİ LİDERİ AKŞENER ‘Oy farkı artacak’ İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 23 Haziran’da yapılacak İstanbul seçimini Ekrem İmamoğlu’nun önceki seçimden daha fazla farkla kazanacağını söyleyerek, “Var olan seçilmiş başkanla seçilememiş arasındaki seçimdir bu. Bu seçimi daha fazla oy farkıyla İmamoğlu kazanacak” dedi. Seçim çalışmaları kapsamında Arnatuvköy’de yurttaşlara hitap eden Akşener, “Millet iradesini gasp ettiler, sivil darbe yaptılar. Bu seçimi daha fazla oy farkıyla İmamoğlu kazanacak. Hiç çalışmasak bile İmamoğlu kazanacak. Ayıp olmasın diye çalışıyoruz yan gelip yattı demesinler diye. Size ait paraların nerelere gittiğini 18 günde gördük. Bunu vermemek için her şeyi yapacaklar” diye konuştu. ‘Ele dövdürmeyiz’ Sonraki durağı Büyükçekmece olan Akşener, “31 Mart’tan sonra itiraz edip çamurluk yapabilirdik. Neden yapmadık? İstanbullunun ferasetine güvendik. Ekonominin hali perişan, daha kötüye gitmesin diye. Yurtdışı ile ilişkiler berbat, Türkiye en zor dönemini yaşıyor. Sayın Erdoğan’ın yanında görünenler onu satarlar ama biz buradayız onu ele dövdürmeyiz. Bu yüzden yapılan haksızlığa rağmen yola çıktık” dedi. l Haber Merkezi İLERİ SENDİKAS IT ÜRKİYE GENEL HİZMETLER İŞÇ SP ADAYI GÖKÇINAR’DAN CANLI YAYIN TEPKİSİ ‘Demokrasi şöleni demeyin’ Saadet Partisi’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Necdet Gökçınar, katıldığı radyo programında, sadece Ekrem İmamoğlu ve Binali Yıldırım’ın canlı yayına davet edilmesine tepki göstererek moderatör İsmail Küçükkaya’ya, “Bari demokrasi şöleni deme” diye sitem etti. 31 Mart seçimleri öncesinde, iktidarın Saadet Partili seçmeni terörist, hain, işbirlikçi olarak suçladığını kaydeden Gökçınar, Bü lent Arınç’ın, “Saadetlilere, söylenen sözleri lanetliyorum, kınıyorum” açıklamasını da eleştirerek, “Tamamen, şirin görünme çabası. Siz, 31 Mart’ta, işin zor olduğunu görünce, Saadet Partisi seçmeninin, oyuna ihtiyaç duydunuz. Neden, o gün bu söylenenlere karşı çıkmadınız da, şimdi cevap verme gereği duyuyorsunuz? Saadet Partisi, kimsenin mezesi değildir. Saadet Partisi, ana yemektir” dedi. l İç Politika BAKIRKÖY BELEDİYESİ Engelli ve yaşlılar için sandık seferberliği Bakırköylü yurttaşlar, Bakırköy Belediyesi Cumhuriyet Evi ve Demokrasi Parkı’nda düzenlenen kahvaltılı toplantıda seçilmiş CHP İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’na destek için buluştular. Etkinlik sonunda bir açıklama yapan Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, 23 Haziran’da yapılacak seçimde oy kullanmak isteyen engelli ve yaşlılara hasta nakil ambulansları ile hizmet vereceklerini açıkladı. Kerimoğlu, “Hasta nakil ambulanslarından yararlanmak isteyen Bakırköylülerin (212) 414 97 77 numaralı telefondan dahili: 8020’yi aramaları yeterlidir. Demokratik haklarından yararlanmak isteyen engelli ve yaşlılarımızın telefonlarını bekliyoruz” dedi. l İç Politika MHP LİDERİ BAHÇELİ Bahçeli, İstanbul’da partililerce karşılandı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi kapsamında çalışmalar yürütmek amacıyla İstanbul’a geldi. İstanbul’daki çalışmalarının 3 gün süreceği öğrenilen Bahçeli’yi partililer Çamlıca gişelerinde karşıladı. Partililerle burada tek tek tokalaşan Bahçeli daha sonra MHP İstanbul İl Binası’na geçti. Bahçeli, İstanbul seçimleri ile ilgili YSK’nin kararı beklenirken yaptığı açıklamada, “Beklediğimiz gibi seçimler tekrarlanırsa, o zaman seçim gününe kadar İstanbul’da bulunacağım, karargahımızı İstanbul’da kuracağım. Yani İstanbul’a mitili atacağım” demişti. l Haber Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle