Katalog

HABER EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: İLKNUR FİLİZ 312 HAZİRAN 2019 ÇARŞAMBA Hortum paniği Parçalı Bulutlu Bursa 280/190 Atina 300/190 TARİHTE BUGÜN Kastamonu Devrekani’de hortum paniğe yol açtı. Hortum, ilçe merkezine ulaşmadan kayboldu. Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 27/20 Ankara 28/15 İzmir 29/21 Antalya 27/21 Mersin 29/23 Trabzon 26/22 Kars 24/8 Diyarbakır 35/14 Adana 330/210 Artvin 270/2 0 0 Çanakkale 300/210 Balıkesir 290/180 Sivas 27?0/120 Erzurum 250/1 1 0 Eskişehir 260/160 Aydın 320/190 Gaziantep 300/180 Konya 270/160 Berlin 300/180 Girne 280/220 Londra 170/130 Moskova 280/180 Paris 190/120 Madrid 260/9 0 Amsterdam 170/9 0 Roma 310/160 New York 230/160 Tokyo 240/180 1919: Mustafa Kemal, Havza’dan Amasya’ya geçti. 1940: Cumhurbaşkanı İsmet İnönü başkanlığında toplanan hükümet, İkinci Dünya Savaşı’nda Türkiye’nin savaş dışı kalmasını kararlaştırdı. Otopark oyunu Şahinbey Belediyesi’nden adrese teslim otopark ihalesi Kirasını 409 bin TL’ye çıkaran belediye, kiracının kabul etmemesi üzerine otoparkı yeni ihaleyle bu kez 233 bin liraya kiraya verdi. CHP’li meclis üyesi Kalkan, “Belediye yeni ihalede üstelik bu rakamı 12 aya bölüyor” dedi. Gaziantep Şahinbey Belediyesi, yaptığı otopark ihalesiy le bir skandala imza at hazal ocak tı. Belediye 280 bin lira + KDV’ye 2017 yılında kira ladığı mülkiyeti kendisine ait otoparkın kirasını 409 bin liraya çıkardı. Kiracı bu yüksek zammı ka bul etmeyince yeni bir ihale açarak bu kez aynı otoparkı 233 bin liraya kira ya verdi. Adeta adrese teslim gerçek leşen ihaleye sadece bir şirket ve aynı şirketin yöneticisi katıldı. İlçe beledi İhalenin vicdanları yaraladığını söyleyen CHP’li Uğur Kalkan, “şeffaflık” çağrısı yaptı. yesinin CHP’li meclis üyesi Uğur Kalkan, “Bu ihale vicdanları yaralamıştır. Bir an önce iptal edilip yeniden ilana çıkması gerekmekte” dedi. Şahinbey Belediyesi, mülkiyeti kendisine ait İsmetpaşa Mahallesi’ndeki katlı yeraltı otoparkını 2017 yılının ağustos ayında bir vatandaşa ihale açarak 280 bin lira + KDV’ye kiralıyor. İlk yılın kira bedelini de peşin alıyor. Kira sözleşmesinin süresi ise 3 yıl. Sözleşmeye de kiranın yıllık ödeneceğine dair madde koyuluyor. İlçe belediyesi vatandaşa 15 Ekim 2018 tarihinde bir yazı yazarak kiranın 409 bin 220 lira olarak belirlendiğini ifade ediyor. Vatandaş Cumhurbaşkanılığı TÜFE oranından daha fazla kira artışı yapılamayacağına dikkat çekerek bu zammı kabul etmiyor. En fazla kiranın 348 bin lira olabileceği belirtiyor. Daha ucuza gidiyor Anlaşma sağlanamıyor ve ilçe belediyesi otoparkın kiralanması için 15 Mayıs 2019’da yeni bir ihale yapı yor. 220 bin lira + KDV ile açık artırma usulü yapılan ihaleye sadece Emr Metin Güler Tekstil şirketi ve şirketin bir yetkilisi katılıyor. 2 kişi de ihaleye 233 bin lira + KDV teklifini veriyor. Yetkili ihale sırasında çekiliyor ve ihaleyi şirket kazanıyor. Otoparkı daha az ücrete kiraya veren belediye yeni ihalede bu rakamı 12 aya da bölüyor. ‘Vicdanları yaraladı’ İlçe belediye meclis üyesi Uğur Kalkan mecliste bu konuyla ilgili konuşma talep ettiğini ancak verilmediğini vurgulayarak “Her konuşmasında şeffaflıktan dem vuran belediye başkanı bu konuyla ilgili kamuoyunu aydınlatsın. Bu ihalenin ilanı hangi gazetede çıkmış, hangi sitede yayımlanmış hepsini açıklasın. Dilinden şeffaflık düşmeyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’na bir çağrım olsun. Buyur bu ihaleyi yeniden yap, belediyenin sosyal medya hesaplarından da canlı yayımla da hepimiz görelim şeffaflığı” diye konuştu. Kırmızı ışık cinayeti Öztürk’e çarpan Iraklıya 5 yıl 7 ay hapis cezası ZEHRA ÖZDİLEK Süleyman Öztürk (31), geçen aralık ayında aşırı hızla gelen ve kırmızı ışıkta geçen Iraklı İrfan Jasim Wali Wali’nin lüks arabasının çarpması sonucu yaşamını yitirdi. Ailenin şikâyeti üzerine Gaziosmanpaşa 15. Asliye Ceza Mahkemesi’ne dava açıldı. Oğlunu kaybeden baba İsmail Öztürk, “Bizi asıl üzen, sanığın üzüntü duyduğuna dair herhangi bir ifade olmaması. Bir baba olarak gönlümün ferahlaması için sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum” dedi. Yargıç, sanık Wali Wali’nin bilinçli taksirle suçu işlediğine kanaat getirerek üst sınırdan 5 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verdi. Duruşmaya Öztürk’ün ailesi, sanık ve avukatlar katıldı. Öztürk ailesinin avukatı Sevgi Şeker kamera görüntülerinde sanığın ışıklı kavşağa girerken hızını azaltmadığının görüldüğünü vurguladı. l İSTANBUL HADNOÇĞEARYA Yeşilin kalbinde üstelik 8 katlı. Türkiye genelinde 31 Aralık 2017’den önceki kaçak yapılara af getiren “İmar Barışı” uygulamasına 1 milyona yakın başvurunun yapıldığı Karadeniz Bölgesi’nde, yaz aylarıyla birlikte yaylalara çıkanlar, milli park, doğal sit ve mera alanlarına, koruma tedbirlerine rağmen kaçak yapılar inşa etmeyi sürdürüyor. Trabzon’un Araklı ilçesindeki ormanlık alanda dere kenarındaki 8 katlı tuğla bina dikkat çekiyor. Sahibinin il dışında yaşadığı boş binayı görenler, şaşkınlıklarını gizleyemiyor. Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü yetkilileri, 7 yıl önce yapılan kaçak bina için ‘İmar Barışı’ başvurusu yapılmadığını açıkladı. l DHA Fırtına’da yıkım R ize’nin Ardeşen ve Çamlıhemşin ilçelerinde, Fırtına Vadisi üzerinde yapılan kaçak yapılar yıkılıyor. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün yıkım ihalesinin ardından 21 kaçak ve ruhsatsız yapıyla ilgili İl Özel İdaresi’nce çalışma başlatıldı. İlk olarak Akkaya köyünde, Fırtına Deresi kenarındaki 3 katlı yapı yıkıldı. Yıkıma karşı çıkan bazı yurttaşlar ile yapı sahiplerinin vadideki bekleyişi sürüyor. Yıkım işlemlerinin haziran ayı sonuna kadar devam etmesi bekleniyor. l AA Hatıra fotoğrafı çektirmiş Pilot Arslan’ın olaydan bir süre önce eşi ve oğluyla düşen uçağın önünde hatıra fotoğrafı çektirdiği öğrenildi. EN ACI BEKLEYİŞ ‘Gökyüzünün âşığıydı’ Antalya’da önceki gün sivil eğitim uçağının düşmesi sonucu yaşamını yitiren emekli yüzbaşı Levent Arslan’ın eşi Irina Arslan, “Uçmayı çok severdi. Gökyüzünün âşığıydı” dedi. Pilot Arslan’ın bugün cemevinde düzenlenecek törenin ardından Antalya Kurşunlu Mezarlığı’nda toprağa verileceği öğrenildi. Kazada hayatını kaybeden Ataberk Gökmen’in de İstanbul’da toprağa verileceği belirtildi. Devrim Gün’ün ise tedavisi sürüyor. Antalya Adli Tıp Morgu’na gelen Irina Arslan görevlilere “Eşimin yüzünü son kez görmek istiyorum” dedi. Görevlilerce morga alınan Arslan’ın, otopsi işleminin ardından eşini görmesine izin verildi. l AA Feray Şahin’i öldüren polisin idari soruşturması tamamlanmıyor Ailesinin umudu Yargıtay Mersin’de Toros Üniversitesi son sınıf öğrencisi Feray Şahin’i içerisinde sonuçlandırılması gerek, aksi halde soruşturma zamanaşımı (23) öldürdüğü gerekçesiyle 5 yıl 3 na uğruyor ve memura tahkikatla ay hapis cezası alan ve 1.5 yıl tutuk ilgili ceza verilemiyor. luluğunun ardından tahliye edilen Baba Bekir Şahin, “Soruşturmayı özel harekât polisi Fatih Burak Ay yürütenler bu süreyi mi geçiştirme kul ile ilgili dava dosyası yaklaşık 3 ye çalışıyorlar? Gencecik üniversi aydır Yargıtay’da. Sanık polisle ilgi te son sınıf öğrencisini öldüren bi li Emniyet Genel Müdürlüğü tarafın rini, meslekte tutmaya mı çalışıyor dan açılan idari soruşturmanın ise lar. İdari soruşturmayı yürütenler, tamamlanmayarak sürüncemede bı bu katili yeniden göreve iade eder rakıldığı ileri sürüldü. Anne Aysel Şahin, bu duruma is yan ederek “Kadın katilini mesle Feray Şahin’in anne ve babası, “İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı. Katil sokakta serbest” diyor. se ve daha sonra bu kişi, tekrar masum bir genci, yaşlıyı veya mazlumu hayattan kopartırsa, bunun he ğine geri mi döndürecekler? Biz bu len Şahin’in katili Aykul hakkında, sabını kime nasıl verecekler” dedi. davanın bir an önce sil baştan yeni olayın ardından başlatılan soruşturma İdari soruşturmayla ilgili CHP mil den görülmesini ve katilin hak ettiği aradan geçen 1.5 yıla karşın halen so letvekili İrfan Kaplan’ın Ocak 2019’da en ağır cezayı almasını istiyoruz” diye nuçlanmadı. 657 Sayılı Devlet Memur İçişleri Bakanı’na verdiği soru önerge tepki gösterdi. ları Kanunu’na göre devlet memuru sine de halen yanıt verilmedi. 19 Eylül 2017’de Mersin’de öldürü hakkında açılan soruşturmanın 2 yıl l GAZİANTEP / Cumhuriyet Plaj yasağına CHP’li başkandan veto Antalya’nın Gazipaşa ilçesindeki plajlara Suriyelilerin alınmamasına ilişkin belediye meclisinde alınan karar, belediye başkanı tarafından veto edildi. CHP’li Başkan Mehmet Ali Yılmaz, kararı hukuka uygun bulmadığını belirterek “Meclisin kararına katılmıyorum. Belediye Kanunu’nun bana verdiği yetkiye istinaden yeniden görüşülmek üzere meclise iade ettim” dedi. Antalya’da Gazipaşa Belediyesi’nin ön ceki gün yapılan haziran ayı meclis oturumunda, 7 ret oyuna karşılık 12 oyla Suriyelilerin Gazipaşa’daki plajlara alınmaması kabul edildi. Sığınmacıların plajlarda turistleri ve vatandaşları fotoğraflayarak, kavga çıkartarak rahatsız ettikleri gerekçesiyle kararın alın dığı belirtildi. Belediye Başkanı Yılmaz dün kararı veto ettiğini açıkladı. Gazipaşa Kaymakamlığı’ndan yapılan açıklamada ise “3621 sayılı Kıyı Kanunu’na göre kıyılar, devletin tasarrufu altındadır, herkesin serbest olarak yararlanmasına açıktır. Yetki verilmediği sürece belediye meclisinin bu konuyu gündeme alma yetkisi bulunmamaktadır” denildi. l DHA Yalancının ampulü (*) “Y alancının mumu yatsıya kadar yanar” atasözünün tam olarak ne anlama geldiğini araştırdığınızda karşınıza pek çok yorum çıkıyor. Bunlardan kimileri akla yakın olsa da çoğunun zorlama ve pek kişisel yorumlar olduğu hemen anlaşılıyor. Merak edenler internet üzerinden ya da atasözlerini açıklayan sözlüklerde bunlara kolayca ulaşabilir. HHH Bana kalırsa konunun açıklaması yatsı sözcüğünün anlamında gizli. Yatsı, güneşin batışından bir buçuk saat sonraki vakittir. İki anlamı olduğu düşünülebilir. Bunlardan ilki, güneşin son ışıklarının da tamamen çekildiği, karanlığın tam olarak çöktüğü vakit olmasıdır. İkinci anlam, günün son namazının kılındığı vakti niteler. En yoksul kişi ya da aile bile, o saatte ve sonrasında artık ışıksız yapamaz, mumunu yakmak zorundadır... Mumu bile olmayan bir yoksul, eğer namaz kılan biri de değilse, güneş batar batmaz uykuya çekilebilir... Fakat namaz kılan bir Müslümanın, yatsı namazı için de, günün o saatinde büyük olasılıkla ışığa gereksinimi olacaktır. Buradan yola çıkarak yalancının mumunun yatsıya kadar yanmasının anlamını çözmeye yaklaşabiliriz... Hava zaten aydınlıkken, yalancı, bu aydınlığın kendi mumunun ışığı olduğunu söyleyerek insanları belki kandırabilir... Yani aslında, mumu filan yoktur... Ama yatsı vakti gelip de karanlık çöktüğünde, yalanı ortaya çıkacaktır... Bir süre belki yine göz boyamaya, insanları kandırmaya çalışsa da, bir başka atasözümüzdeki gibi mızrak çuvala sığmayacak, yalancı yalanını daha fazla sürdüremeyeceğini görerek cezalandırılmaktan kurtulmak için büyük olasılıkla ortadan kaybolmayı deneyecektir... HHH Yalancılar, kendilerini olduğundan daha büyük, daha önemli göstermeye çalışan kişilerdir. Bunun için yüksekten atar; bakışlarıyla, seslerinin tonuyla, seçtikleri sözcüklerle, davranış biçimleriyle insanlar üzerinde egemenlik kurmaya çalışırlar. Sahteciliklerinin ölçüsüne göre, bunda başarılı da olurlar. Fakat yeri gelip de çıkarlarına öylesi uygun olduğunda, bu kez de tam tersine, kurdun kuzu postuna bürünmüşü oluverirler... Kendilerini acındırmak için seslerinin tonunu yumuşatır, boyunlarını büker, bir zavallılık görüntüsü alırlar... Bunlar gerçekten çok tehlikeli, uzak durulması gereken kimselerdir. Giderek yalanlarına başkalarını olduğu gibi kendilerini de inandırmayı başarır, büyüklük hastalığına tutulmuş akıl hastaları gibi kendi paranoyalarının tutsağı olurlar. Dünyanın her yerinde akıl hastaneleri bu gibilerle dolup taşar. Fakat onlar, gözetim altında oldukları ve tedavi gördükleri için insanlık bakımından tehlike oluşturmadıkları gibi, üzüntü, yardım etme isteği, yerine göre sempati bile uyandırabilirler. İnsanlık için asıl tehlike, dışarıdaki paranoyaklardır... HHH Zamanımıza uyması için atasözündeki mumu ampulle değiştirdim... Deniz feneri de denebilirdi... Zaten atasözlerinin en güzel yanlarından biri, her zamana, her duruma uygulanabilirlikleri değil midir? Öyleyse yine konumuza uygun bir başka atasözümüzle, “minareyi çalan kılıfını hazırlar”la sonlandıralım yazımızı. Fakat bu da çaldığın minareye bağlıdır... Eğer bu minare hiçbir ayakkabı kutusuna, hiçbir kasaya, hiçbir akraba evine, hatta hiçbir TIR’a sığmıyorsa, yatsı vakti geldiğinde gömüldüğün karanlıkta bağırıp çağırman boşunadır... Sahteliği anlaşılmış ampulünün de sana bir yararı olamayacaktır artık... (*) 1 Mart 2014 tarihinde “Cumartesi Yazıları” köşemde yayımlanan bu yazıyı, 23 Haziran yaklaşırken güncelliği nedeniyle bir kez daha yayımlama gereği duydum. 3 otomobili BÖYLE çaldı ‘Çekici’ hırsız Adana Seyhan’da park halindeki iki otomobil çalındı. Ekipler, otomobillerin çekicilere yüklenerek çalındığını tespit etti. Adrese giden ekipler, çalınan iki aracı buldu, şüpheli Erol Y’yi (41) de yakaladı. Öte yandan, şüphelinin aynı yöntemle çaldığı Erol Y. iddia edilen ve ülkede yasal bulunma süresini aşan yabancı plakalı otomobil de başka bir mahallede bulundu. Zanlının çilingire de araçlara yeni kapı ve kontak anahtarı yaptırdığı öne sürüldü. Yabancı plakalı araç İl Gümrük Müdürlüğü’ne, diğer iki araç da sahibine teslim edildi. Zanlı adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. l AA