18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER EDİTÖR: DOĞAN ERGÜN TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Gözlemciler önünde katliam Batı Afrika ülkesi Mali’nin, kabileler arası çatışmaların yoğun yaşandığı Mopti bölgesinde önceki gün düzenlenen saldırıda Fulani topluluğuna mensup en az 134 kişi yaşamını yitirdi. Görgü tanıkları, Dogon halkına ait geleneksel avcı kıyafeti giyen saldırganların Ogossagou köyüne silahlı baskın düzenlediğini, ardından bazı evleri yaktıklarını aktardı. Olayın, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin büyüyen cihatçı tehdit gündemiyle Mali’nin orta kesiminde, Fulanilerin yaşadığı Ogosagou köyüne avcı kıyafetleriyle düzenlenen saldırıda en az 134 kişi yaşamını yitirdi. Sahra bölgesine askeri gözlemciler gönderdiği sırada gerçekleşmesi dikkat çekti. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 134 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırıyı kınadığı açıklamasında, Mali yetkililerine olayın soruşturulması çağrısında bulundu. ‘Ordu destekli’ Ülkede yaşayan bir etnik topluluk olan Dogon avcıları ile Fulani kabilesine mensup kişiler arasında geçen yıl yaşanan çatışmalarda yüzlerce kişi hayatını kaybetti. Fulaniler ve Dogon halkla rı arasındaki çatışmaların, toprak ve su kaynakları ile ilişkili olduğu belirtiliyor. Dogon halkı, Batı Afrika’daki en büyük etnik gruplardan biri olan Fulanileri cihatçı örgütlerle bağlantılı olmakla da suçluyor. Fulaniler ise Dogonların Mali ordusu tarafından kendilerine saldırmaları için silahlandırıldığını iddia ediyor. Fransa, 2012 yılında ülkenin kuzeyindeki büyük bir bölgenin cihatçılardan geri alınmasında Mali ordusu ile birlikte hareket etmişti. Gözler şimdi İdlib’deAteşkesin kırılgan olduğu bölgede cihatçıların kimyasallarla saldırdığı öne sürüldü IŞİD’in, ABD destekli koalisyon güçleri tarafından Bağuz’dan çıkarılsa da Türkiye sınırında tehdit oluşturmaya devam edebileceği belirtildi. Suriye’de IŞİD karşıtı koalisyonun zafer ilanının ardından, nihai çatışma sahasının cihatçıların etkin oldu IŞİD’lilerin “Türkiye’ye kaçmak için dar bir koridoru da bulunduğunu” savundu. Fisk’e göre, Rus ve Türk askeri gözlem ğu bölgelerden İdlib’e kayması noktalarının bulunduğu bölge bekleniyor. de geçici ateşkes son haftalar Ankara’nın terör örgütü say da çok kırılgan bir hal aldı. Ge dığı YPG’nin omurgasını oluş çen aylarda İdlib’de gözlem turduğu Suriye Demokratik lerde de bulunan İngiliz yazar, Güçleri (SDG) önceki gün ülke bölgede “nihai bir savaşın yak nin doğusunda IŞİD’in elinde laştığını, Rusya’nın IŞİD’i na kalan son toprak parçası oldu sıl yenilgiye uğratacağını bildi ğu bildirilen Bağuz’un alındığı ğini gösterme şansına sahip ol nı açıklamıştı. ABD Başkanı Do duğunu” da belirtti. nald Trump, IŞİD’e karşı yürütülen operasyonların başarıyla Kimyasal iddiası sonuçlanmasından dolayı SDG, Bu arada, Türkiye ile Rusya Koalisyon ve Irak güçlerini teb arasında geçen eylülde varılan rik etti. NATO Genel Sekreteri tampon bölge uzlaşısının halen Jens Stoltenberg de Twitter’dan tam olarak uygulanamadığı böl “Bağuz başarısının” önemini gede, cihatçıların kimyasallar vurguladı. Öte yandan, İngiliz Indepen dent gazetesinin Ortadoğu uzmanı Robert Fisk, “IŞİD’e karşı zafer” ilanına şüpheyle yaklaşılması gerektiğini yazdı. Fisk’e göre, Suriye’nin kuzeybatısında Türkiye sınırındaki İdlib’de “silahlı ve savaşmaya hazır çok sayıda IŞİD’li bulunuyor.” Fisk, İdlib’de etkin olan Kaide bağlantılı Heyet Tahrir Şam (HTŞ) militanlarıyla yan yana olan kullanarak bir saldırıda bulunduğu öne sürüldü. Suriye Devlet Televizyonu, İdlib’in güneyindeki Hama’da terör yanlılarının saldırısıyla 21 kişinin gazdan zehirlendiğini bildirdi. Muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları Gözlemevi de saldırı sonrası nefes almakta güçlük çeken yaralıların hastaneye kaldırıldığını ancak bunun kimyasallardan kaynaklanıp kaynaklanmadığının bilinmediğini belirtti. Dürziler ayakta Golan Tepeleri civarında yaşayan Dür zi toplumu, ABD Başkanı Donald Trump’ın bölgeyi İsrail’in toprağı olarak tanıyacakları yönündeki açıklamalarına tepki gösterdi. Suriye bayrakları ve Devlet Başkanı Beşşar Esad posterleri taşıyan Dürziler “Bu topraklar Suriye’nindir” açıklamasında bulundu. İsrail ordusunun ise gerilimin yüksek olduğu bölgeye asker takviye Netanyahu, Golansinde bulunduğu bildirildi (üstte). için ABD’ye gitti İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ordusunun 1967 yılındaki Altı Gün Savaşı’ndan bu yana asker bulundurduğu, 1981’de ise tek taraflı olarak ilhak ettiğini duyurduğu Golan Tepeleri hakkında ABD yönetiminin resmi kararını açıklaması beklenirken Washington’a seyahat etti. ABD Başkanı Donald Trump, geçen hafta “İsrail’in Golan Tepeleri’ndeki egemenliğini tanıma zamanının geldiğini” belirtmişti. Netanyahu, Trump’ın Golan kararını bugün imzalayacağını öne sürdü. Geçen yıl da Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyan Trump’ın son adımının gelecek ay İsrail’de yapılacak seçimleri etkileyeceği yorumları yapıldı. May’e ‘içeriden’ ültimatom Ülkesinin Avrupa Birliği’nden (AB) çı kış (Brexit) anlaşma tasla ğı parlamentoda iki kez red dedilen İngiltere Başba kanı Theresa May’e, parti si Muhafazakârlar’dan “is tifa et” baskısı geldiği bildi rildi. Kuzey İrlanda için uy gulanması öngörülen “özel statü” nedeniyle çok sayı da iktidar partisi milletveki linin de “hayır” dediği ve bu hafta üçüncü kez oylanma sı beklenen taslak hakkında BBC’ye konuşan üst düzey Muhafazakâr isimler, “May’in koltu ğu bırakma sı halinde an laşmanın par lamentoda onaylanabile Theresa May ceğini” söyledi. İngiliz The Sunday Times gazetesi de isimlerini vermediği 11 ka bine üyesinin May’in istifası konusunda görüş birliğinde olduğunu öne sürdü. Öğretmenlerden sözleşme isyanı Kuzey Afrika ülkesi Fas’ta öğretmenlerin sözleşmeli çalışmaya karşı protestoları büyüyor. Başkent Rabat’ta meclis binası önünde önceki gece ve dün bir araya gelen, sayılarının 15 bini bulduğu bildirilen öğretmen ler, son üç yılda uygulanan “sözleşmeli çalışma” koşullarına karşı çıktı. Fas’ta yaklaşık 55 bin öğretmenin sözleşmeli çalıştığı bildirildi. Kadrolu çalışan meslektaşlarıyla eşit haklara sahip olmak isteyen çoğunluğu genç öğ retmenlerin gösterisine polisin önceki gece göz yaşartıcı gazla müdahale ettiği kaydedildi. Sol parti ve sendikaların destek verdiği öğretmen eylemlerinde “Özgürlük, itibar, sosyal adalet” sloganları öne çıktı. [email protected] 25 MART 2019 PAZARTESİ Venezüella’da kendisini “geçici devlet başkanı” ilan eden muhalefet lideri Juan Guaido’ya karşı önceki gün Devlet Başkanı Nicolas Maduro yanlıları sokaktaydı. İktidardaki Venezüella Birleşik Sosyalist Partisi (PSUV), başkent Caracas’ta Maduro’ya destek yürüyüşü düzenledi. Öte yandan Caracas yönetimi, ABD’nin ülkelerine ait farklı bankalarda bulunan 30 milyar dolara el koyduğunu açıkladı. Bu arada Kolombiya’da eğitilen paramiliter bir grubun Venezüella’da üst düzey isimlere suikast hazırlığında olduğu iddia edildi. ‘3. yol mümkün’ UĞURCAN ÜLGER ABD destekli sağ muhalefetin yönetimi ele alma girişimleri üzerine siyasi, ekonomik krizin giderek derinleştiği Venezüella’da Maduro’ya uluslararası baskılar artarken, kendisini bu kutuplaşmanın iki tarafında da konumlandırmayan üçüncü bir cephe de dikkat çekiyor. Venezüella’da Maduro yönetimine karşı sınıf temelli bir muhalefetin mümkün olduğunu savunanlar, ülke siyasetinin ana aktörleri arasındaki yüksek tansiyonda sesleri duyulmasa da, mücadeleye devam ediyor. Sesini duyurmaya çalışan isimlerinden biri de, aynı zamanda Sosyalizm ve Özgürlük Partisi (Partido Socialismo y LibertadPSL) liderlerinden sendikacı Orlando Chirino. Yüzde 100 kamulaştırma, toprak reformu, dış borçların reddedilmesi gibi radikal maddelerin yer aldığı bir politik programı savunan Chirino ile, Türk entelektüellerin de üzerine çeşitli tartışmalar yürüttüğü Venezüella’daki insani krizi, emperyalist müdahale tehlikesini ve Maduro hükümetinin geleceğini konuştuk. Chavez için, Chavez’e karşı! 1970’lerin başında tekstil işkolunda sendikal faaliyetlere katılarak politik yaşamına başlayan Chirino, 1980’ler ve 1990’lardaki etkili grevlerin örgütlenmesinde kilit rol oynadı. Asıl, emperyalistlerin 2002 yılında, dönemin Devlet Başkanı Hugo Chavez’e yönelik darbe girişimine karşı kitlesel direnişte oynadığı rolle adını uluslararası sol kamuoyuna duyurdu. 2012’deki seçimlerde başkanlığa da aday olan Chirino, ülkesindeki işçi mücadelesinin önemli bir figürü olarak yerini korudu. Chavez’in ardından iktidara gelen Maduro’nun politikalarına da “işçi düşmanı” olduğu gerekçesiyle karşı çıkan muhalif siyasetçi, Maduro’yu Chavez’in ortaya çıkardığı “Boliburjuvazi” (Hükümet yanlısı burjuvalar) desteğiyle diktatoryal bir rejim kurmakla, Guaido’yu ise ABD emperyalizminin ülkedeki başlıca temsilcisi olmakla suçluyor. İnternet üzerinden yönlendirdiğimiz sorularımızı yanıtlayan Chirino, Maduro’nun, iddiaların aksine sosyalizmi kurmayı hedeflemediğini savundu. Chirino, “21. Yüzyılın Sosyalizmi olarak anılan proje bir sahtekârlıktı çünkü ülkenin kapitalist ekonomik yapıdan çıkmasını sağlamadı. Çokuluslu petrol şirketlerini de ülkeden kovmadı. Bir örnek bunu göstermeye yeter. Örneğin ABD şirketi Chevron Venezüella’da faaliyetlerine devam ediyor. Devlet petrol şirketi PDVSA çokuluslu şirketlerle işbirliği halinde, karma şirket mo Orlando Chirino deliyle yönetiliyor” dedi. Maduro’nun kapitalist ekono mik sisteme entegre bir programa sahip olduğunu savunan Chirino, bu nedenle hükümetin “emperyalizmle mücadele söyleminin gerçeği yansıtmadığını” söyledi. “Maduro ve öncesinde Chavez hükümetleri ikiyüzlü bir politika uyguladılar. Bir yandan ‘imparatorluğa karşı’ söylemlerde bulunurken diğer taraftan Total, Shell, Mitsibushi, Lukoil gibi çokuluslu şirketlerle anlaşmalar yaptılar ve emperyalist ülkelere dış borcu ödemeyi sürdürdüler” yorumunu yapan Chirino, işçi ücretlerinin 6 dolara kadar düştüğünü de anımsattı. ‘Guaido çözüm değil’ Maduro’ya yönelttikleri “diktatör” suçlamasını sendikacıların ve solcu muhaliflerin gördüğü baskılar üzerinden temellendiren Chirino, hükümetin uyguladığı başarısız politikaların, kitleleri ABD yanlısı sağcı muhalefete yönelttiğini de söyledi. Bu nedenle yoksulların Maduro’ya yönelik desteğinin önemli ölçüde azaldığını ifade eden Chirino, “Maduro kitlesel bir halk desteğine sahip değil. Halkı açlığa sürükleyen politikalarından ötürü yoksul halk kesimlerinde Maduro’nun askerisivil hükümetine karşı genelleşmiş bir nefret var. Önceki yıllarda umutla Chavezciliği destekleyen milyonlar şimdi sefalet, kıtlık, ilaç eksikliği, ışık ve su eksikliği altında büyük bir hayal kırıklığı içinde” dedi. ABD yanlılarının çabalarının çözüm olmadığını da savunan Chirino, solun hem Türkiye, hem dünyada büyük ölçüde Maduro’yu desteklemesini ise, “Dışarıdan, ülkemizin ve işçi sınıfımızın gerçekliğini derinlemesine tanımanın kolay olmadığını biliyoruz” sözleriyle değerlendirdi. Chirino, “Bu hükümet antiemperyalist söylemlerini, büyük şirketler ve çokuluslu şirketlerle birlikte yönetmek için kullanıyorlar. Bu şekilde emekçi düşmanı ve baskıcı politikalarını meşrulaştırmaya çalışıyorlar” dedi. Solcu siyasetçi, “Bir darbeden veya ABD yanlısı askeri müdahaleden olumlu bir sonuç çıkması hiçbir şekilde beklenemez” ifadelerini kullandı. “Maduro’ya politik destek vermeksizin Trump’ın emperyalist tehditlerine ve Guiado’nun darbe girişimlerine karşı birleşilmesi” çağrısında bulundu. l İZMİR T.C. ARDAHAN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ ADINA KAMULAŞTIRMA İLANI 1)Aşağıda özellikleri ve mahkememizdeki dosya numaraları belirtilen Ardahan İli,Merkez ve Merkeze bağlı köylerinde bulunan taşınmazların TRANS ANADOLU Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP)kamulaştırma işlemlerinin gerçekleşmesi için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından alınan 07/02/2014 tarih ve 38 sayılı alınan Kamu Yararı Kararına istinaden kamulaştırma Kanunun Hükümlerine göre BOTAŞ Genel Müdürlüğünün 11/08/2014 tarih ve 81 sayılı kararı ile TRANS ANADOLU Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP) güzergahında kalan ve Mülkiyetdaimi irtifak hakkı tesis etmek üzere kamulaştırılmasına karar verilmiş ve kamulaştırma bedelinde taşınmaz maliki, zilyedi veya hissedarları ile davacı idare arasında anlaşma sağlanamadığından bahisle BOTAŞ Genel Müdürlüğü tarafından mahkememize kamulaştırma bedelinin tespiti ve dava konusu taşınmazların kamulaştırılan kısımlarının BOTAŞ Genel Müdürlüğüadına tesciline karar verilmesi istemi ile dava açılmıştır. 2)İlgililerin 4650 Sayılı Yasa ile değişik 2942 Sayılı Yasanın 10.maddesi gereğince tebligat veya ilan tarihinden itibaren 30 (Otuz) gün içinde kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal ve maddi hatalara karşı da adli yargıda düzeltim davası açabilecekleri;Dava açılmadığı veya belgelendirilmediği taktirde kamulaştırmanın kesinleşeceği, mahkememizce tespit edilecek bedelin hak sahiplerine ödeneceği ve taşınmazın kamulaştırılan kısımlarının davacı idare adına tesciline karar verileceği, 3) Açılacak davalarda husumetin BOTAŞ Genel Müdürlüğü’ne yöneltilmesi gerektiği ve adresinin BOTAŞ Genel Müdürlüğü Bilken Plaza A/12 Blok 06530 Bilkent/ANKARA olduğu, 4) Mahkememizce tespit edilecek kamulaştırma bedelinin Ziraat Bankası Ardahan Şubesinde açılacak mevduat hesabına,karar verildiğinde hak sahiplerine ödenmek üzere yatırılacağı, 5) İlgililerin konuya ve taşınmazın değerine ilişkin tüm savunma ve delillerini tebliğ tarihinden itibaren 10 (On) gün içinde mahkememize yazılı olarak bildirmeleri gerektiği, 6) Tapuda kayıtlı olmayan taşınmazlarda, hak sahiplerinin ilan tarihinden itibaren 1 (Bir) ay içinde itiraz etmedikleri taktirde, kamulaştırma bedelinin tespit olunan zilyet veya hissedarlarına ödeneceği, Aşağıda belirtilen davalı, malik, zilyed veya hissedarlarının adresleri tespit olunamadığından, mahkememizce dava dilekçesinin ilan yolu ile tebliğine karar verilmiş olup, ilgililerin duruşmanın yapılacağı 09/04/2019 günü saat 09:15’da Ardahan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi duruşma salonunda hazır olmaları ya da kendilerini bir vekille temsil ettirmeleri, aksi taktirde yargılamaya yokluklarında devam olunarak karar verileceği HMK, 2942 Sayılı Kamulaştırma Yasasının 10. maddesi ve 7201 Sayılı Tebligat Yasası’nın 28 ila 31. maddeleri gereğince İLANEN TEBLİĞ OLUNUR. 21/03/2019 Sıra no Esas No 2019 Köy/Mahalle Ada Parsel Cinsi Malik, Zilyed, Hissedar(Davalılar) Geçici irtifak hakkı m² Müstakil daimi nitelimki üst hakkı m² 1 71 Ortageçit Köyü 110 84 Selvi Irmak, Salim Irmak, Hatice Akdeniz, Naciye Sancar, Erol Irmak, Hediye Irmak, Yeter Ayyar 35,90 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 969390) Darbe ülkesinde seçim Tayland’da halk 2014’te ordunun yönetime el koyma sının ardından ilk kez milletvekili se çimleri için sandık başına gitti. Yaklaşık 51 milyon seçmenin bulunduğu ülkede, katılımın yüzde 80 dolaylarında oldu Sandık başlarında yoğun askeri önlem alındı. ğu bildirildi. Kral Ma ha Vajiralongkorn, yaptığı açıklamada “kaosa izin vermemek için iyi liderlere oy verilmesini” istedi. Seçimlerde, 2014 askeri darbesinin ar dından başbakanlık koltuğuna oturan General Prayut Çanoça liderliğindeki cunta ve monar şi yanlısı Halkın Gücü Partisi, görevinden uzak laştırılan eski Başbakan Taksin Şinavatra’nın başında olduğu Pheu Thai ve ülkenin en eski siyasi yapısı olan Demokrat Parti’nin öne çıktı ğı belirtildi. Reuters, resmi olmayan sonuçlara göre Palang Pracharath’ın küçük bir farkla ya rışı önde götürdüğünü bildirdi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle