Katalog

8 25 ARALIK 2019 ÇARŞAMBA sibelbahcetepe@gmail.com.tr EDİTÖR: SİBEL BAHÇETEPE TASARIM: BAHADIR AKTAŞ SAĞLIK İstanbul’da hava sıcaklığının mevsim normallerinin üstünde Havalar ayar bozduolmasıhastanelerin acil servislerinde hasta artışına neden oldu İstanbul’da mevsim normallerinin üstünde seyreden hava sıcaklığı grip has dan zehirlenmeler olur. Lodosta bunlar beklediğimiz şeyler. Ama uzun sürmesi lerse, 65 yaşın altındaysalar grip olduklarında yani kuru öksürük, baş ağrısı, talığında artışa neden ol bizim ayarımızı biraz bozdu” halsizlik, burun akıntısı gi du, hastanelerin acil ser dedi. Çetin, özetle şunları bi semptomlarla karşılaş vislerinde hasta yoğunluğu kaydetti: tıklarında normalde yapıl oluştu. Şişli Hamidiye Etfal Eğitim Araştırma Hasta 3 gün istirahat ması gereken şey evde istirahat. 3 gün evde istira nesi Acil Tıp Uzmanı Dr. Özgür Çevim, “Ben de hastayım, bütün sağlık personelleri hasta” dedi. Dr. Çevim, “Aralık ayındayız ama hava 19 derece. Kısa kollu tişörtlerle dolaşıyoruz. Ama akşamüstüne doğru hava soğumaya başlıyor. Bütün üşütme durumları burada başlıyor. Nasıl korunacağız? Pamuklu kıyafet giymemiz lazım, terlediğimiz zaman kendimizi korumamız gerekiyor ya da mümkünse üzerimizi değiştirmemiz gerekiyor. Aslında İstanbul’da 68 saat lodosta herkesin başı ağrır, baca tüter, kömür sobasın “Mevsim etkilerine göre beklediğimiz sayılar var. Ama son 23 günde süren lodosa bağlı insanlarda baş ağrısı, halsizlik şikâyetlerinin olması sayıyı artırdı. Bu da lodosun aralıksız uzun sürmesinden kaynaklanıyor. Biz bu duruma zaten hazırlıklıydık, mevsimsel gribin özelliklerini taşıyan hastalara zaten gereken yapılıyor. Vatandaşlarımıza şunları önerebilirim: Eğer eşlik eden bir hastalıkları yoksa, risk grubunda değillerse, her gün ilaç kullanmıyorlarsa, tansiyon hastalıkları yoksa, kanser, şeker hastası değil hat etmeleri gerekir ve bol sıvı almaları gerekir. Ateşleri yükselirse sadece ateş düşürücü öneriyoruz. Herhangi bir antibiyotik kullanmadan rehabilite edilebilir. Ama bunlardan bir tanesi varsa bizim polikliniklerimize başvurmaları gerekir.” Hastaneye gelen Ahmet Hüseyinoğlu, “Perişan vaziyetteyiz, grip oldum 25 gündür kurtaramıyorum kendimi” dedi. Didem Bozkurt ise “Bu sene çok grip oldum ben, hiç olmam aslında. Bayağı bir grip salgını var. Herhalde kar yağmıyor, hava da çok sıcak ondan” diye konuştu. l DHA ‘Adli Tıp KurumuProf. Dr. Halis Dokgöz editörlüğünde ‘Adli Tıp&Adli Bilimler’ kitabı çıktı özerk yapıda değil’ SAĞLIK Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halis Dokgöz editörlüğünde “Adli Tıp&Adli Bilimler” kitabı yayımlandı. Dokgöz’ün 2 yıldır üzerinde çalıştığı ve 52 bilim insanının katkıda bulunduğu kitap, adli ve polisiye olaylarda sık sık karşımıza çıkan bilim dışı yaklaşımlara karşı, bilimin ışığında ilerleyen kaynak kitap niteliği taşıyor. Dokgöz ile kitabı ve adli tıp alanında yaşananları konuştuk. ‘Evrensel bakış açısı’ n Kitabınızın içeriğinden bahseder misiniz? Alanın çerçevesini kuşkusuz hukuk çizmektedir. Kitabın özellikle hukukçular ve medya açısından adli olgulara yaklaşımda evrensel normlarda bir bakış açısı getireceğini düşünüyorum. Adli olayların farklı boyutlarını bilimsel çerçevede ve temel etik ilkelerle nasıl değerlendirmemiz gerektiği noktasında temel ve en kapsamlı adli bilimler kitabı oldu. Kitapta adli bilimlerin tarihçesinden tutun bilirkişilik, hekimlerin yasal sorumlulukları, tıbbi uygulama hataları, ölüm, kimliklendirme, çocuk ölümleri, otopsi, felaket kurbanlarının kimliklendirilmesi, adli rapor, çocuk istismarı ve ihmali, cinsel şiddet, insan hakları ihlalleri ve tıbbi belgeleme, mobbing, kadına yönelik şiddet, etik, adli toksikoloji, iş kazaları, yaş tayini gibi konular ülkemizin adli bilimler alanında çalışan saygın bilim insanları tarafından yazıldı. n Kamuoyunda adli tıp kitaplarındaki absürditeler ve bilim dışı yaklaşımlara ilişkin neler söylemek istersiniz? Bu örnekler kitapta yer alıyor mu? Bilimin sürekli gelişim gösterdiği çağımızda, ülkemizde ad li bilimler ve adli tıp alanında yaşanan ve medyada da sık sık gündeme gelen çeşitli olaylarda ve tartışmalarda bazı adli tıp kitaplarında yaşanan absürdite sınırını zorlayan saçmalıklar ve bilimsel yaklaşıma aykırı öznel değerlendirmelere rastlıyoruz maalesef. Örneğin adli tıbbın babası denilen bir hocanın kitabında ‘...yalnız bu kadar ağır sarhoşluğa varacak kadar içki içen kimsenin doğacak olan neticeleri evvelden kabul etmiş olacağını da göz önünde tutmak gerekir’ gibi bir ifadenin bilimsel nitelik taşımadığı ve tamamen yazarın öznel değerlendirmesi olduğu açıktır. Yine başka bir yazar da ‘Bir kadın bir erkekle ten Prof. Dokgöz: Kitap yalnızca ülkemizdeki yasal mevzuata değil, evrensel, hukuksal normlar, uluslararası sözleşmeler ve etik ilkeler açısından da farklı bir yaklaşım getirmektedir. 1985’TEN BU YANA KARIKATÜR... ‘1985 yılından beri karikatür çiziyorum. grafik olarak da tanımlanan alana kaydı. Ad Dönemin ünlü dergisi li tıp uzmanı bir dok Gırgır ile başlayan yol tor olmamın karikatüre culuk o gün bugündür bakış açımı zenginleş devam ediyor. Kari tirdiğini düşünüyorum. katürcüler Derneği’ne Ulusal çapta bir gaze üye olmam ile birlikte çizgi serüvenim biraz Prof. Dokgöz tede 2 yıl günlük olarak Metafor köşesin yazılı popüler balonlu karika de grafik mizah karikatürleri türlerden yazısız kara mizah, mi yayımladım.’ ha bir yerde alkol içmeyi kabul etmiş ve hele erkeğin yalnız yaşadığı evine, odasına giderek birlikte içmiş olursa cinsel ilişkiye rıza göstermiş sayılır’ şeklinde bir yaklaşımı bilimsel olarak nasıl açıklarız bilemiyorum açıkçası. Kitabı alanında uzman ve söz sahibi olan 52 bilim insanı hem ülkemizdeki uygulamaları hem de uluslararası literatürü irdeleyerek yazdılar. ‘ATK özerk değil’ n Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) verdiği raporlar tartışılır durumda. Bu kurum nasıl olmalı? Bilirkişilik, hukuksal sorumluluk, tıbbi uygulama hataları gibi kitabın en önemli kısımları da tam bu konular üzerine. Resmi bilirkişilik kurumları üniversite ler, ATK, Yüksek Sağlık Şurası, Jandarma Genel Komutanlığı ve Polis Kriminal Daire Başkanlığı gibi kurumsal yapılardır. Merkezi İstanbul’da bulunan ATK, Adalet Bakanlığı’na bağlı olup özerk bir yapısı mevcut değildir. Yargı sistemi daha çok Adli Tıp Kurumu’nu tercih etmekte ve bu kurumun iş yükü oldukça yoğun olduğundan düzenlenen raporların gerekçelendirilmesinde sorunlar olduğunu düşünüyorum. Raporların tartışılır olmasını olumlu buluyorum, bu sayede bilimsel gerçekliğe ulaşmak ve adaleti sağlamak daha doğru olur diye düşünüyorum. En ideali adli olayın gerçekleştiği yerde yapısında birçok klinik branşı yapısında barındıran üniversitelerin adli tıp anabilim dallarından rapor almanın daha sağlıklı olduğu bir gerçekliktir. Adana’da etkili olan sağanak nedeniyle kentte yaşam olumsuz etkilendi. Bazı ilçelerde eğitime bir gün ara verildi. DÖRT KİŞİ KURTARILDI Adana’da otomobil sel sularına kapıldı Adana’nın Kürkçüler Mahallesi girişinde sele kapılan otomobilden 4 kişi kurtarıldı. Merkez Sarıçam ilçesi Kürkçüler Mahallesi’nin D400 kara yoluna bağlantı kısmında dün akşam saatlerinde seyir halindeki sağanak nedeniyle oluşan sele kapıldı. Araçta bulunan 4 kişiden 3’ü polis ekiplerince kurtarılırken, sele kapılan 2 kişiyi bulmak için çalışma başlatıldı. AFAD ve itfaiye ekipleri de sele kapılan 2 kişiye, selin sürüklediği sazlık alanda ulaştı. Kaybolan kişilerin, sazlıklara tutunarak selde sürüklenmekten kurtulduğu öğrenildi. AFAD ve itfaiye ekiplerince selden kurtarılan 4 kişi hastanelere kaldırıldı. Eğitime 1 gün ara Adana’da etkili olan sağanak nedeniyle merkez ilçeler Seyhan, Çukurova, Sarıçam ve Yüreğir’de eğitem ve öğretime bugün için 1 gün ara verildi. l AA BAHREYNLİ FUTBOLCU Çekik göz yaptı 10 maç cezayı yedi FIFA, 2022 Dünya Kupası Elemeleri’ndeki Hong Kong Bahreyn karşılaşmasında ırkçılık yaptığı gerekçesiyle, Bahreynli futbolcu Sayed Baqer’e 10 maç men cezası verildiğini açıkladı. FIFA, son dönemde ırkçılık konusunda yaptırımlarını sertleştirmiş, etnik kimlik farklılığına yönelik kimi çevrelerce masumane sayılabilecek tavırları bile ağır suç kapsamına aldığını duyurmuştu. FIFA, 14 Kasım’da Hong Kong’da oynanan mücadelede so yunma odasına giderken ev sahibi ülkenin taraftarlarına doğru “çekik göz” hareketi yapan Baqer’in, ırkçı davranışı nedeniyle 10 maç men cezası aldığını duyurdu. Bahreynli futbolcunun ayrıca 30 bin İsviçre Frangı para cezasına çarptırıldığı bildirildi. Cezanın, Baqer’in tribündeki bir taraftar tarafından kamerayla çekilen ve sosyal medyada yayımlanan görüntüsüne dayandırılarak verildiği ifade edildi. l Spor Servisi ABD: ÖLÜYORLAR Mısır ve Ürdün’e köpek yok Amerika Birleşik Devletleri, ihmal sonucu ölüm vakalarının artması sonrası Mısır ve Ürdün’e, bomba arama köpeklerini göndermeme kararı aldı. ABD’nin yaklaşık 100 özel eğitimli köpek gönderdiği Ürdün bu bağlamda, açık ara en büyük alıcı konumunda bulunuyor. Washington’da konu ile ilgili yayımlanan resmi rapora göre, Mısır’a gönderilen 10 köpekten üçünde, akciğer kanseri, güneş çarpması ve safrakesesi yırtılması vakaları görüldü. Rapora göre, Mısır, Ürdün ve sekiz ül keye daha gönderilen 100’e yakın köpek arasında ihmal sonucu ölüm vakaları dikkat çekici bir hal aldı. Mısır ve Ürdün’den ise konuya ilişkin bir açıklama yapılmadı. MINIK KUZEY, KÖK HÜCRE NAKLI BEKLIYOR ‘Biz güçlüyüz, bu hastalığı yeneceğiz’ Adana’da 8 ay önce lösemi (kan kanseri) tanısı konan ve kök hücre nakli bekleyen 3 yaşındaki Kuzey Deniz’in annesi Özgül Şengezer, “Biz güçlüyüz ve bu hastalığı yeneceğiz” dedi. Löseminin son evresinde olan oğlu için kök hücre nakli bekleyen anne Şengezer, 1850 yaş arasında kronik hastalığı olmayanların Kızılay’a giderek lösemili çocuklara umut olmasını istediği ni söyledi. Anne Şengezer, “Sağlık Bakanlığı’nın devreye girmesini istiyorum. Oğlumun yanında ağlayamıyorum. Çünkü o her şeyin farkında. Beni ‘Anne ben hasta değilim, çok güçlüyüm’ cümlesi ayakta tutuyor. Biz güçlüyüz ve gülerek bu hastalığı yeneceğiz” dedi. Kuzey Deniz ise “Ben de arkadaşlarım gibi parkta oynamak istiyorum. Kan ver, kahramanım ol” diye konuştu. l DHA KLINIK ÇALIŞMALARI IÇIN MÜRACAAT EDILDI Bor madeninden Alzheimer ve Parkinson için ilaç Erzurum Teknik Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Türkez, alzheimer ile Parkinsonun önlenmesi ve tedavisinde kullanılması için bor madeninden ilaç yaptıklarını belirtti. Türkez, uluslararası patentini aldıkları ilacın klinik çalışmaları için müracaat ettiklerini açıkladı. Türkez, şunları söyledi: “Borun öncelikli olarak antioksidan sistemini desteklediğini, deney hayvanlarında yaptığımız çalışmalarda bilişsel fonksiyonlarını çok ileri düzeyde geliştirdiğini bilimsel araştırmalarla gördük. İnsan denemeleri noktasındayız.” l DHA