Katalog

DIŞ HABERLER EDİTÖR: BETÜL BERIŞE TASARIM: ILKNUR FILIZ [email protected] 722 ARALIK 2019 PAZAR Libya’ya askeri hamleTBMM Genel Kurulu’nda BM destekli hükümetle yapılan askeri işbirliği uzlaşısı kabul edildi Türkiye ile Birleşmiş Milletler (BM) destekli Libya’nın Trablus merkezli Ulusal Uzlaşı Hükümeti (UUH) arasında askeri işbirliğini düzenleyen mutabat muhtırası dün TBMM Genel Kurulu’nda muhalefetin itirazlarına karşın kabul edildi. Doğu Akdeniz’de enerji, etkinlik mücadelesi tam gaz devam ederken Ankara’nın Libya UUH ile deniz sınırlarını belirleyen, askeri işbirliğini içeren adımları tartışmaların merkezinde. Libya UUH’nin Türkiye’den askeri destek talep edeceği, Ankara’nın bu yönde hamleye hazırlandığı yönünde haberler gündemdeyken dün gözler TBMM Genel Kurulu’ndaki oylamadaydı. ‘İç savaşa taraf olunur’ Türkiye’nin, UUH ile 27 Kasım’da imzaladığı “Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası”, 16 Aralık’ta TBMM Dışişleri Komisyonu’nda görüşülmüş ve muhalefetin itirazlarına karşın kabul edilmişti. Dünkü oylamada da mu Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hafter cephesiyle savaşan UUH Konseyi Başkanı Saraj ile 27 Kasım’da mutabakata imza atmıştı. halefet Libya’daki iç savaşa taraf olunmasının yaratacağı tehlikelere atıfla uzlaşıya karşıt tutumunu sürdürdü. Sert tartışmalar yaşandı. CHP, İYİ Parti ve HDP’nin “hayır” oyu kullandığı teklif, AKP ve MHP’nin oyları ile kabul edildi. Oylama öncesi Genel Kurul’da söz alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, Libya’nın küresel güçlerin ağırlıklarını her geçen gün hissettirdikleri kaotik bir savaş sahasına dönüştüğünü söyledi. BM Güvenlik Konseyi’nin Libya’ya yönelik silah ambargosuna işaret MUTABAKAT NELERI KAPSIYOR... Mutabakat muhtırasında, Libya’da “Ani Müdahale Kuvveti” kurulmasına Türkiye tarafından eğitim, danışmanlık ve malzeme ya’daki yangına benzin dökmeye devam ettikçe bunun ağır maliyetleri olacak. Bu maliyeti de halkımız ödeyecektir” dedi. Türkiye’nin, Libya’da desteği verilmesi, bu ülkede “müşte ki iç savaşa müdahil olmaması ge rek Savunma ve Güvenlik İşbirliği Ofisi” rektiğini kaydeden Çeviköz, “Tekli kurulması ve “davet üzerine askeri eği fi geri çekin, yoksa İhvan saplantı tim ve danışmanlık hizmeti verilmesi” işbirliği alanları arasında sayılıyor. Bu maddelerle Türkiye’nin Libya’ya muharip olmasa da eğitim amaçlı asker gönderebilmesinin altyapısı oluşturuluyor. Adaların, kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölgesinin olmayacağı maddesi de yer alıyor. Bu maddeyle Türkiye, Yunanistan’ın Meis nız yüzünden evlatlarımızın uzak coğrafyalarda ölümüne neden olacaksınız” ifadesini kullandı. Dışişleri Komisyonu Başkanı AKP’li Volkan Bozkır ise “Türkiye olarak burada yapmak istediğimiz, uluslararası camia tarafın başta olmak üzere Akdeniz’deki ada dan tanınmış UUH’ye her türlü eği larına dayanarak kendi münhasır eko tim, yardım, bilgi aktarımı sayesin nomik bölgesini Türkiye’nin kıta sa de orada bunlarla mücadele edebile hanlığına genişletme çabaları cek güçleri oluşturmalarına yardım nın önüne geçmeyi amaçlıyor. lANKARA/ Cumhuriyet cı olmak, bu sayede de Libya’nın istikrara ve barışa kavuşmasını ve terörün veyahut da Hafter tipi güçlerin etti. Keyfi dünya sahnesinde yer almasını önle uygulamalara dayalı dış politika an yecek bir noktaya gelmesidir” dedi. layışının, Türkiye’yi neredeyse dün İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise yanın en yalnız ülkelerinden biri ha yaptığı açıklamada, “Mutabakat dev line getirdiğini belirten Çeviköz, “İk letimizin egemenlik haklarının tesci tidar, İhvan dayanışmasıyla Lib lidir” ifadesini kullandı. ABD’DEN TEPKİ: Provokatif adım TürkiyeLibya Ulusal Uzlaşı Hükümeti (UUH) arasındaki askeri mutabakat Washington’da da yankı buldu. Reuters’a konuşan ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili, kendilerinin Birleşmiş Milletler’in tanıdığı UUH’yi desteklemeye devam ettiklerini ancak çatışmada taraf olmadıklarını savundu. Yetkili uzlaşının bölgedeki sorunun çözümüne yardımcı olmayacağını belirtti. “Deniz sınırlarıyla Yunanistan ve Kıbrıs’ı da işin içine çekiyorsunuz. ABD açısından bu bir sorundur. Şimdi Akdeniz’de istikrarsızlığı daha da provoke etmenin sırası değil” dedi. Bir başka ABD’li yetkilinin ise “Rusya’nın paralı askerlerinin desteklediği Hafter’in güçlenmesinden kaygı duyulduğunu söylediği” iddiası gündeme yansıdı. Rusya Dışişleri’nden bir yetkilinin de önceki gün Türkiye’nin Libya ile vardığı mutabakata yönelik kaygılı oldukları açıklaması dikkat çekmişti. SURIYE’DE PETROL TESISLERINE SALDIRI Bombardımanın ve çatışmaların sürdüğü İdlib’de siviller güvenli bölgelere ulaşma çabasında. Suriye’de, İdlib vilayetinde Rusya destekli Şam güçlerinin operasyonu nedeniyle Türkiye sınırına doğru göç devam ederken Hatay’ın Reyhanlı ilçesinin karşısındaki Harem beldesine balistik füze düştüğü bildirildi. AA’nın haberine göre, dağlık alana düşen füzenin nereden ve kim tarafından atıldığı tespit edilemezken saldırıda ölen veya yaralanan olmadı. Şam güçlerinin hava saldırılarında ise dün sekiz sivilin yaşamını yitirdiği, 20 kişinin yaralandığı bilgisi aktarıldı. Öte yandan Suriye devlet haber ajansı SANA, “teröristlerin ülkenin orta kısmındaki petrol ve gaz tesislerine yönelik üç ayrı saldırı gerçekleştirdiklerini” duyurdu. Açıklamada, “Ülkenin orta kısmında yer alan Humus’taki petrol rafinerisini, gaz tesisini ve Al Rayan istasyonunu hedef alan terör saldırıları gerçekleştirildi, maddi hasar verildi” ifadelerine yer verildi. Kimi kaynaklar ise saldırılarda insansız hava araçlarının (İHA) kullanıldığını aktardı. Muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, saldırıdan IŞİD’in sorumlu olabileceğini açıkladı. T.C. BEYLİKDÜZÜ BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN CUMHURİYET MAHALLESİ 128 ADA 2 PARSEL SAYILI TAŞINMAZ ÜZERİNDE KURULACAK SEMT PAZARI TAHSİS İLANI Beylikdüzü İlçesi, Erdemli ile Kışla Caddeleri arasında kalan, 5 yıl üst kullanım hakkı Tat Yapı Taahhüt Restorasyon İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne ait olan belediyemiz mülkiyetindeki Cumhuriyet Mahallesi 128 Ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinde yapılacak park ve rekreasyon alanında kurulacak olan semt pazarında, 12.07.2012 tarihli, 28351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Pazar Yerleri Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre; Salı Pazarı için 335 üretici, 1.248 adet tezgâh (tahta), Cumartesi pazarı için de 335 üretici, 1.075 tezgâh (tahta) yapılacaktır. Pazarcı esnafı pazar yerinin kullanımına ilişkin usul ve esasların düzenlendiği şartname hükümlerine uymak zorundadır. Şartname bedeli 1.000,00TL olup tahsis işlemleri ile birlikte tahsil edilecektir. Pazar Yerleri Hakkında Yönetmeliğin 12. maddesine göre; 1) Satış yeri tahsis edilecek pazarcılarda aşağıda belirtilen şartlar aranır. a) Sebze veya meyve ya da belediyece izin verilen diğer gıda veya ihtiyaç maddelerinin satışı ile iştigal etmek. b) İlgili meslek odasına kayıtlı olmak. c) Vergi mükellefi olmak. ç) Başvuru tarihinden önceki bir yıl içinde belediyece hakkında tahsis iptali/kira sözleşmesinin feshi kararı verilmemiş olmak. d) İlgili mevzuatla aranılan diğer şartlara sahip olmak. (2) Satış yeri tahsis edilecek üreticilerde aşağıda belirtilen şartlar aranır. a) Sebze veya meyve üreticisi olmak. b) Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bünyesinde tutulan ilgili sistemlere kayıtlı olmak. c) Başvuru tarihinden önceki bir yıl içinde belediyece hakkında tahsis iptali/kira sözleşmesinin feshi kararı verilmemiş olmak. ç) İlgili mevzuatla aranılan diğer şartlara sahip olmak. Satış yeri tahsis talebinde bulunanların başvuruları; İşletme ve İştirakler Müdürlüğü’nden temin edilecek başvuru formu (dilekçe), nüfus cüzdanı fotokopisi, Esnaf ve Sanatkârlar Odasına/Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bünyesinde tutulan ilgili sistemlere kayıtlı olduğunu gösterir belge, son altı ay içinde çekilmiş üç adet vesikalık fotoğraf ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 826 ve 827. maddeleri gereği taşınmaz üzerinde üst kullanım hakkı bulunanın izni gerektiğinden, üst kullanım hakkı sahibinden alınacak “muvafakatname” ile birlikte Beylikdüzü Belediyesi İşletme ve İştirakler Müdürlüğü’ne yapılacaktır. Tahsise ilişkin iş ve işlemler Beylikdüzü Belediyesi İşletme ve İştirakler Müdürlüğü’nce yürütülecek, müracaatlar ilan tarihi ile birlikte başlayıp 31.01.2020 tarihinde mesai saatinin bitimiyle sona erecektir. Müracaat sahiplerinin başvuru formunda yer verdiği beyanlarının gerçeği yansıtmadığının öğrenilmesi durumunda yapılan tahsis iptal edilecektir. İlan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1105389) T.C. İSTANBUL 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2017/531 Esas KARAR NO: 2018/223 Davacılar ÇETİN BÖK, KUTBETTİN BÖK, METİN BÖK, NURCAN BÖK, OSMAN BÖK, SELAHATTİN BÖK tarafından mahkememizde açılan Nüfus (Ad ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; Mahkememizin 19/04/2018 tarihli kararı ile; 1Davacının davasının KABULÜ İLE 31864165284 TC Kimlik numaralı METİN BÖK’ün “BÖK” olan soyisminin iptali ile “TOPRAK” olarak TASHİHİNE, Nüfusa bu şekilde KAYIT VE TESCİLİNE, 31861165348 TC Kimlik numaralı ÇETİN BÖK’ün “BÖK” olan soyisminin iptali ile “TOPRAK” olarak TASHİHİNE, Nüfusa bu şekilde KAYIT VE TESCİLİNE, 21052526126 TC Kimlik numaralı KUTBETTİN BÖK’ün “BÖK” olan soyisminin iptali ile “TOPRAK” olarak TASHİHİNE, Nüfusa bu şekilde KAYIT VE TESCİLİNE, 31948162420 TC Kimlik numaralı SELAHATTİN BÖK’ün “BÖK” olan soyisminin iptali ile “TOPRAK” olarak TASHİHİNE, Nüfusa bu şekilde KAYIT VE TESCİLİNE, 31471178394 TC Kimlik numaralı NURCAN BÖK’ün “BÖK” olan soyisminin iptali ile “TOPRAK” olarak TASHİHİNE, Nüfusa bu şekilde KAYIT VE TESCİLİNE, 31474178230 TC Kimlik numaralı OSMAN BÖK’ün “BÖK” olan soyisminin iptali ile “TOPRAK” olarak TASHİHİNE, Nüfusa bu şekilde KAYIT VE TESCİLİNE, Karar özetinin TMK’nun 27. Maddesi gereğince İLANINA, Karar verildiği ilanen tebliğ olunur. 13/06/2018 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1105275) T.C. AYDIN 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2019/247 Esas DAVALI: İBRAHİM BEĞDEDE Orta Mah Ceylan Sok. No: 61 İç Kapı No: 3 Koçarlı/ AYDIN Davacı Mehmet Gökçek tarafından davalı İbrahim Beydede aleyhine açılan Tazminat davasınedeniyle; Mahkememizce dava dilekçesinde belirtilen, Taraflar arasında imzalanan katılımcı sözleşmesi başlığı ile süt üretimi yaparak kâr payı almak üzere sözleşme imzalandığını, davalı tarafa 03/11/2015 tarihinde 2 adet inek bedeli olan 14.000 TL ödendiğini, davalınınsözleşme gereği müvekkili adına bütün testlerden geçmiş saf holstein cinsi 2 adet inek satın aldığını, 03/11/2015 tarihinde taraflar arasındaki sözleşmenin imzalanmasına müteakiben davalı taraf sözleşme gereğince birinci süt parası ödemesini 18/12/2015 tarihinde 402,50 TL son süt parası ödemesi olarak ise 16/04/2018 tarihinde 490,00 TL yatırıldığını, ancak bu tarihten sonra bir ödeme yapılmadığını belirterek 2 adet saf holstein cinsi inek bedelinin güncel piyasa rayici üzerinde yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesi, aksi halde müvekkili tarafınan davalı tarafa ödenen 14.000. TL’nin yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini, ayrıca sözleşmenin süresinden önce feshi sebebiyle ödenmemiş süt paraları da dahil müvekkilinin uğradığı tüm zararların tespiti ile yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ettiğinden davalı İbrahim Beğdede’ye tebligat yapılamadığından ilanen tebliğine karar verilmiştir.. İlanın yayın tarihinden itibaren HMK’nun 122. maddesi uyarınca 2 hafta içinde davaya cevap verebileceğiniz ve varsa ilk itirazlarınızı (yetki, iş bölümü, tahkim ) ileri sürebileceğiz cevap vermediğiniz takdirde yargılamaya yokluğunuzda devam olunacağı hususu, dava dilekçesi yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1105390) Anastasiadis ile Netanyahu, EastMed’in yaşama geçmesi için kararlı oldukları mesajı verdi. Akdeniz’de boru hattı peşindeler İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin (GKRY), Türkiye ile Libya arasında 27 Kasım’da imzalanan deniz yetki alanları sınırlandırmasına dair mutabakat muhtırası sonrasında Doğu Akdeniz’deki değişen dengeler karşısında siyasi girişimlerini sürdürdüğü belirtiliyor. DHA’nın haberine göre, bu amaçla üç ülke de Doğu Akdeniz’de var olan gazın Avrupa’ya taşınması amacıyla oluşturulan Doğu Akdeniz Boru Hattı (EastMed) projesinin imzalanması konusunda görüş birliğine vardı. EastMed projesi, Kıbrıs’taki doğalgaz ve İsrail’in doğalgazını, Güney Kıbrıs, Yunanistan ve İtalya üzerinden Avrupa’ya ihracatını hedefliyor. Türkiye’ye karşı atılacak adımlar konusunda İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, GKRY lideri Nikos Anastasaidis ile bir görüşme yaptı. Netanyahu’nun, Türkiye’nin Libya ile yaptığı anlaşmayı kınadığı duyuruldu. Trump ‘Türkiye’ye yaptırım’ dedi ABD Senatosu’nun 17 Aralık’ta Türkiye’ye yaptırım öngören savunma bütçesini onaylaması sonrası, Başkan Donald Trump da önceki akşam tasarıya son imzayı atarak yasalaştırdı. Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası (NDAA) adını taşıyan 738 milyar dolarlık rekor bütçe, Türkiye’ye hem Rusya’dan alınan S400’ler hem de Türk Akımı projesi nedeniyle yaptırımlar öngörüyor. Bütçede, Rusya’dan satın aldığı S400 füze savunma sistemleri nedeniyle F35 programından çıkarılan Türkiye’ye F35 uçaklarının satılmasının yasaklanması da yer alıyor. Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası, yine Rus doğalgazını Avrupa’ya taşıması planlanan Kuzey Akım 2 projesine karşı da yaptırımları içeriyor. Söz konusu boru hattı projelerinde yer alan gemiler ve gemilerle bağlantılı yabancı uyruklu kişilere karşı yaptırım uygulanması öngörülüyor. AKP Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, yaptırımlara ilişkin, “Türkiye’ye dönük bu atakları ve sı namaları savuşturmak için kendi içimizde ekonomik anlamda aldığımız tedbirler var, Türkiye sürekli olarak konuşulan yaptırımlarla ilk defa karşılaşmıyor” dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD Senatosu’nun kararı sonrası yaptığı açıklamada, “Utanmadan ‘yaptırım uygularız’ diyorlar. Bu tam manasıyla haklarımıza tecavüzdür. Biz eli kolu bağlı duracak bir millet değiliz. Dolayısıyla da bu konu ile ilgili biz de kendi yaptırımlarımızı kesinlikle uygulamaya sokarız” diyerek “yaptırım kararına yaptırımla karşılık” vereceklerini belirtmişti. CAN KAYBI ARTIYOR Hindistan’da hükümetin Müslümanları dışlayan vatandaşlık yasasına tepkiler dinmiyor. Uttar Pradeş eyaletinde önceki gün göstericilerle polis arasında çıkan çatışmalarda 3 kişinin yaşamını yitirdiği duyuruldu. Yaklaşık bir haftadır süren protesto gösterilerinde yaşamını yitirenlerin sayısı 17’ye yükseldi. Gözaltına alınanların sayısının da 4 bine ulaştığı belirtiliyor. Hindistan’da Pakistan, Afganistan ve Bangladeş’ten gelen 6 dini gruba vatandaşlık yolunu açan yasa, aynı durumdaki Müslüman göçmenleri kapsam dışı bırakması nedeniyle eleştirilerin hedefinde. ‘Dine hakaretten’ ölüm cezası Pakistan’da bir profesör “İslama hakaret et tiği” gerekçesiyle ölüm cezasına çarptırıldı. Cüneyd Hafız (33), Facebook paylaşımlarında Hazreti Muhammed’e karşı aşağılayıcı ifadeler kullandığı gerekçesiyle Mart 2013’te tutuklanmıştı. Avukatı, kararı temyize götüreceklerini söyledi. Uluslararası Af Örgütü’nden ise mahkeme kararının “ağır hukuki hata” olduğu çıkışı yükseldi. “Karar büyük hayal kırıklığı yaratmıştır. Hükümet derhal Hafız’ı serbest bırakmalı ve hakkındaki tüm suçlamaları düşürmelidir” denildi. Hafız’ın avukatı Raşid Rahman, 2014 yılında duruşma salonunda aldığı ölüm tehditlerinin ardından ofisinde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülmüştü. ABD Uluslararası Dini Özgürlük Komisyonu’nun 2018 yılında yaptığı bir tahmine göre, Pakistan’da “dine hakaret” suçlamasıyla ölüm cezası alan ve cezasının infazını bekleyen yaklaşık 40 kişi bulunuyor.