Katalog

4 22 ARALIK 2019 PAZAR EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY HABER Sembolik zulüm olmaz Adalar’da 81 fayton atı öldürüldü...  Neden olarak ruam hastalığı gösterildi. Atların öldürülmesi, kamuoyunda “zorunluydu” şeklinde algılandı. Oysa Adalar Belediyesi kayıtlarına göre, 2019’un ilk 8.5 ayında 170 at fayton işkencesi yüzünden öldürüldü.  170 sayısı da gerçeği yansıtmıyor.  Tepeköy ve Yörükali gibi bölgelerde fayton ahırlarının yakınlarında... Kimi orman bölgelerinde... Eski çöplük alanlarında ölen atlar kayıt dışı gömülüyor! Kayıtsız gömülen, denize ya da ormana bırakılan ölü atları, mezbahaya gönderilen atları da eklerseniz resmi verilerin çok ötesindedir at katliamı... Yıllardır bu zulmün bitmesi için eylemler yapıyoruz, sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Medya çoğu zaman tek bir at canından olduğunda umursamadı... Ne zaman ki 81 at toplu olarak ruam nedeniyle öldürüldü, hastalık insana da bulaşabildiği için tüm kanallar alarma geçti.  HHH 12 Temmuz’dan beri Sayın Ekrem İmamoğlu’ndan randevu bekliyorduk. Görüşme ancak cuma akşamı gerçekleşti. Bunun bedelini atlar canıyla ödedi... Yapılan görüşmede söz bana verildiğinde, atlı faytonların neden bir sömürü aracı olduğunu anlattım.  Adalar’ın topografik yapısı hiç yokuşsuz dümdüz olsaydı bile, Ruam hiç görülmeseydi bile, Adalar’da veteriner bulunsaydı bile, Atlar daha az “çalıştırılıyor” olsaydı bile, Ahırların koşulları daha iyi olsaydı bile,  Atlı faytonun neden hemen kaldırılması gerektiğini dile getirdim.  İnsan gibi bilinç sahibi duyarlı bir canlının sırtına kamçı vurarak yük ve insan taşıtmanın “nostalji”, “gelenek” denilerek savunulamayacağını söyledim. Uzaya turistik gezi yapılmasının söz konusu olduğu bir çağda, atlı faytonun sürdürülmesinin mantıkdışı olduğunu, çünkü bunun açık bir hayvan hakları ihlali olduğunu belirttim. HHH Sayın İmamoğlu, görüşlerimizi ve taleplerimizi dinledi. Görevi üstlendikten sonra çözüm bulunması için çalışma yaptıklarını söyledi.  Adalar’a uygun bir elektrikli araç araştırıldığını, Ulaşımın yüzde 9095 oranında elektrikli araçlarla sağlanacağını,  Geri kalan kısımda, belli bir rotada atlı faytonun sembolik olarak tutulması önerisinin kendisine iletildiğini, Bu konuda henüz net bir karara varılmadığını ancak çok yakında bunu sonuçlandıracaklarını anlattı.  “Atlı faytonu neden tam olarak bitirmiyorsunuz” diye sorduk. “Adalıların bir kısmı istiyor; ben belediye başkanı olarak her kesimi dinlemek zorundayım” dedi.  HHH Atlı fayton, hayvan hakları ihlalidir.  Dünyanın her yerinde aktivistlerin yok olması için mücadele ettiği bir sömürü aracıdır. Bir ihlalin azaltılarak sürdürülmesi, onu yok etmez. Bu gerçekler doğrultusunda Sayın İmamoğlu’na şunu da söyledim. Kendisi Kanal İstanbul gibi iktidar açısından hayati gözüken bir projeye bile karşı çıkabilecek kadar kararlı bir yönetici. Eminim İstanbul halkının arasında Kanal İstanbul’u destekleyenler de var. Ama açıkça halkın çıkarları ve doğa için yanlış olan bir projedir diyerek Kanal İstanbul ile mücadele ediyor.  Atlı faytonlar da bir hak ihlali ise, Adalıların bir kısmı karşı görüşte olsa bile, isterse doğruyu savunabilir, bunu yapabilecek güce ve yetkiye sahiptir. Sonuçta hayvanlar da doğanın bir unsurudur.  Ayrılırken kendisine, “İstanbul’u atların sırtına kamçı vurularak eziyet edilen bir kent olma utancından kurtarın lütfen” dedim... “İnşallah” dedi.  “İnşallah değil, bu tamamen size bağlı” diye karşılık verdim. Üstelik “Oylarımız Hayvanlar İçin” kampanyası kapsamında “Söz Veriyorum” taahhütnamesini 27 Mart’ta imzaladı.  O taahhütnamenin 15. maddesi aynen şöyle: “Atlı faytonları kaldırarak yerine akülü ulaşım araçları koyacağıma, kurtarılan atların ekolojilerine uygun geniş doğal ortamlarda rehabilite edilerek ölene kadar yaşamlarını sürdürmelerini sağlayacağıma söz veriyorum.”  Durum bu kadar netken, sözünün gereğini yerine getirmesini beklemek hakkımız. Yıllardır bu işkence kalksın diye mücadele eden herkesin hakkı. Soğukta çadırda eylem yapan aktivistlerin hakkı. Her şeyden önce atların hakkı! Adalet için, Yaşam hakkı için, İstanbul’un daha uygar bir kent olması için atlı faytonların kaldırılmasını bir kez daha talep ediyoruz.  Sur Belediyesi’ne kayyım Diyarbakır’ın Sur ilçesinde önceki gün gözaltına alınan HDP’li Belediye Başkanı Filiz Buluttekin’in yerine ilçe kaymakamı Abdullah Çiftçi kayyım olarak atandı. Buluttekin, önceki gün Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alındı. Buluttekin’in Emniyet’teki sorgusu sürerken, Diyarbakır Valiliği’nden konuya ilişkin açıklama yapılarak Sur Kaymakamı Abdullah Çiftçi’nin Filiz Buluttekin’in yerine görevlendirildiği belirtildi. Son kayyım atamalarıyla partinin 3 büyükşehir, 26 ilçe ve 3 belde belediyesine kayyım atanmış oldu. l İç Politika AKP İl Başkanı Özkeçeci’nin şirketi, ihalenin 7 milyon 190 bin 400 lirasını üstlendi Başkana çuval ihalesi Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu’nun 15 milyon kömür torbası alımı ihalesini Gaziantep AKP İl Başkanı Mehmet Eyüp Özkeçeci’nin şirketi ÜNAL Sentetik Dokuma Sanayi ve Ticaret AŞ’nin aldı ğı ortaya çıktı. Gaziantep Şahinbey Belediyesi’nin CHP’li Meclis üyesi Uğur Kalkan, ihale sonucuna tepki göstererek HAZAL “Gaziantep’te özellikle buOCAK günlerde bazı çuval firmaları vardiyaları azalttı, işçi çıkaranlar da oldu. Bu firmaların suçu ne peki? AKP İl Başkanı olmamaları mı” diye sordu. Şirket, devlet kurumuna yıl sonuna kadar torba satacak. Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu’nun 15 milyon kömür torbası ihalesini Gaziantep AKP İl Başkanı Özkeçeci’nin şirketi aldı. CHP’li Meclis üyesi Kalkan, “Bazı çuval firmaları vardiyaları azalttı, işçi çıkaranlar da oldu. Suçları ne?” diyerek tepki gösterdi. Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu Genel Müdürlüğü, 16 Temmuz 2019 tarihinde 2019/294914 ihale numarasıyla “Ege Linyitleri İşletmesi Müdürlüğü ihtiyacı için 15 milyon adet lamineli polipropilen kömür torbası alımı” ihalesi açtı. İhalenin yaklaşık maliyeti 11 milyon 700 bin lira olarak belirlendi. İhaleye 8 şirket teklif verdi. Tekliflerden 7’si geçerli sayıldı. İhalenin sonucu geçen günlerde açıklandı. İhaleyi 9 milyon 652 bin 800 lira bedelle 2 şirket aldı. İhalenin büyük payını kazanan şirketin Gaziantep AKP İl Başkanı Mehmet Eyüp Özkeçeci’nin şirketi ÜNAL Sentetik Dokuma Sanayi ve Ticaret AŞ olması dikkat çekti. Şirket ihalenin 7 milyon 190 bin 400 lirasını üstlendi. İhalenin 2 milyon 462 bin 400 liralık bölümünü ise Abdioğulları Plastik ve Ambalaj Sanayi AŞ aldı. 2 Ağustos 2019 tarihinde başlayan torba satımı 29 Aralık’ta sona erecek. ‘Etik değil’ İhale sonucunu Cumhuriyet’e değerlendiren CHP’li Meclis üyesi Uğur Kalkan, “AKP İl Başkanlığı yaparken öte yandan da devletten ihale alınmasını etik bulmuyorum. Gaziantep’te özellikle bugünlerde bazı çuval firmaları vardiyaları azalttı, işçi çıkaranlar da oldu. Bu firmaların suçu ne peki, AKP İl Başkanı olmamaları mı? AKP İl Başkanı son günlerde şehrimizdeki farklı partilerin eski, yeni il başkanlarına siyasi etik, siyasi ahlak nutukları atıyor. Acaba kendisi AKP İl Başkanlığı yaparken devletten ihale takibini etik buluyor mu? Sadece bu soruyu kendisine soruyorum” dedi. Soruşturmaya ertelemeMuhalefetin ve hukukçuların yoğun tepkisini çeken güvenlik soruşturması AKP tarafından çekildi İBB Kent Konseyi kuruldu İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarihinde bir ilk gerçekleştirilerek Kent Konseyi kuruldu. İBB Başkanı İmamoğlu, “Kent konseyimiz, İstanbulumuza, İstanbul’un demokrasiye olan düşkünlüğü ve özgürlüğe olan milletimizin karakteri ile birleştiği bir sürecin yaşanacağı bu dönemin en simgesel anlarından biri olsun” dedi. İmamoğlu, dünkü programı kapsamında Sultanbeyli Mimar Sinan Mahallesi’nde yapımı devam eden “75. Yıl Kompleksi” inşaatında incelemelerde bulundu. İmamoğlu’na, inceleme sırasında Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin eşlik etti. İnşaat alanını gezen İmamoğlu ve beraberindeki heyet, daha sonra yetkililerden projey le ilgili sunum aldı. İncelemelerin ardından gazetecilere açıklama yapan İmamoğlu, “Güzel bir spor alanı tasarlanmıştı. Biz de yanına bir kreş alanı ekledik. Şimdi Sultanbeyli Belediye Başkanımızla da sohbetini yaptık. İlçenin ihtiyacına göre, yan yana çift suni çim tasarlanmış. Belki birisini doğal çim yaparak aynı zamanda daha üst performans liglere uygun hale gelmesini sağlama düşüncesindeyiz. Bu tür alanlar, yaşamın güçlendiği alanlar. Önümüzdeki sene sonuna toparlanacak bir proje diye öngörüyoruz” şeklinde konuştu. ‘İstanbul Gönüllüsü’ Bu arada İBB, 5393 sayılı Belediye Kanunu ve 26313 sayılı Kent Kon seyi Yönetmeliği’nde yer alan “Kent Konseyi”ni, kurum tarihinde ilk kez hayata geçirdi. Kent Konseyi açılışında konuşan İmamoğlu, “Bazen kanunda verilen yetkiler de süreci iyi yönetmek için yeterli olmayabilir ya da ilişkinin kurulmasında bazen eksiklikler olabilir. Belki bunları da beraber dizayn edebiliriz. Türkiye’ye örnek olabiliriz. İstanbul, her adımında Türkiye’ye örnek olmak zorunda. ‘İstanbul Gönüllüsü’ tanımını da İstanbul’a kazandırmak istiyoruz. Kent konseyimiz, İstanbulumuza, İstanbul’un demokrasiye olan düşkünlüğü ve özgürlüğe olan milletimizin karakteri ile birleştiği bir sürecin yaşanacağı bu dönemin en simgesel anlarından biri olsun” dedi. l İç Politika İKI ISIM BELİRLENDİ ÖDP adını değiştiriyor SERHAT DOĞAN Olağanüstü kongreye giden Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP), siyasi hayatına “Sol Parti” ismiyle devam edecek. Birçok farklı sol kesimden gelen hareketlerin birleşmesi ile 22 Ocak 1996 tarihinde kurulan Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) isim değiştiriyor. Parti, bugün olağanüstü kongreye gidiyor. Tüzük değişikliğinin yapılacağı kongre, saat 10.00’da Ankara’da İnşaat Mühendisleri Odası’nda gerçekleştirilecek. Kongrenin bir numaralı gündem maddesi ise partinin isim değişikliği olacak. Parti yönetimi iki isim üzerinde duruyor. Bunlardan biri “Sol Parti”, bir diğeri ise “Sosyalist Sol Parti”. l İSTANBUL İzmir’e ‘lezzet’ çıkarması İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde Kültürpark’ta ilk kez düzenlenen Lezzetli Kış Şöleni kapılarını açtı. Onur konuğu Hatay olarak ilan edilen etkinlik kapsamında Türkiye’den pek çok il ve ilçenin stantlarında yöresel yiyecekleri bulmak mümkün. Lezzetli Kış Şöleni, açılışına Gün doğdu Meydanı’ndan başladı. Kortejde yürüyenler arasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, ilçe belediye başkanları ve İzmirliler vardı. Şölen, 31 Aralık’a kadar ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek. l İZMİR/Cumhuriyet İsBtaarnobsuul ‘Her alanda laik hukuk devleti göz ardı ediliyor’ İstanbul Barosu, Resmi Gazete’de yayımlanan “şeri fıkıh” kararına tepki gösterdi. Barodan yapılan açıklamada, “Resmi Gazete’de yayımlanmakla geçerlilik ve yürürlük kazanacak her metnin öncelikle anayasamızın 2. maddesinde yer alan Türkiye Cumhuriyeti’nin temel niteliklerine uygun olması açısından incelenmesi gerekir. Ancak, son dönemlerde eğitimde, yö netimde, ekonomide ve yaşamın her alanında laik hukuk devletinin gözardı edilmesine ilişkin söylemler ve uygulamalar giderek artmaktadır. 14 Aralık 2019’da Resmi Gazete’deki son örnekte ise finansal işlemlerde dini hükümlerin, ülkede resmi uygulama alanına sokma girişimi yaşanmıştır. Söz konusu kararın Resmi Gazete’de yayımlanmasına ‘olur’ veren de yayımlayan da anayasanın ihlal edilmesini asla kabul edilemez bir şekilde göz ardı etmişlerdir. İstanbul Barosu olarak, Cumhuriyetimizin kurucu değerlerine, laik hukuk devleti ilkelerine hiç ödün vermeden kararlılıkla sahip çıkacağımızı ve aydınlık günlere ulaşana kadar mücadeleye devam edeceğimizi kamuoyu ile paylaşırız” ifadeleri kullanıldı. l Haber Merkezi EMİNE KAPLAN AKP, üzerinde biraz daha detaylı çalışma yapılması için torba yasa teklifinden tartışma yaratan ve muhalefetin itiraz ettiği güvenlik soruşturmasıyla ilgili maddeleri çekti. Yeni teklifin, yeni yılda getirilmesi planlanırken, Anayasa Mahkemesi’nin iptal edemeyeceği şekilde bir düzenleme üzerinde çalışılacağı öğrenildi. TBMM Genel Kurulu’nda, dün güvenlik soruşturmasıyla ilgili düzenlemenin de yer aldığı torba yasa teklifi görüşüldü. AKP, teklifin görüşmelerinden önce muhalefet partileriyle yaptığı değerlendirmelerin ardından güvenlik soruşturmasıyla ilgili maddeleri tekliften çıkardı. AKP yöneticileri, “Teklife son şeklini verip yeni yılda, yeniden TBMM gündemine getireceğiz” bilgisini verdi. Yeniden düzenlenmişti Geri çekilen maddeler, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı doğrultusunda güvenlik soruşturmasını yeniden düzenliyordu. İlk defa veya yeniden kamu hizmeti ve görevlerine atanacaklar hakkında da güvenlik soruşturması veya arşiv araştırması yapılması, bu kişilerle ilgili anayasaya ve devlete sadakat ve bağlılık, terör örgütleriyle eylem birliği içerisinde olmamak, bu örgütlere yardım etmemek, kamu imkân ve kaynaklarını bu örgütleri desteklemeye yönelik kullanmamak ya da kullandırmamak, bu örgütlerin propagandasını yapmamak, ilke ve kurallarıyla kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığı, kolluk kuvvetleri ve istihbarat birimlerinde ilişiği bulunup bulunmadığı ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığı yönlerinden haklarında değerlendirme komisyonlarında toplanacak verilerin esas alınması öngörülmüştü. Muhalefet partilerinin muhalefet şerhinde, söz konusu maddelerin anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğu, güvenlik soruşturması ve arşiv taramasıyla ilgili maddelerin oldukça muğlak, hukuk dışı, idareye sübjektif karar verebilmesine neden olacak düzenlemeleri içerdiğine dikkat çekilmişti. l ANKARA Jet hızıyla müfettiş Eski CHP milletvekili Sinan Aygün’ün, Ankara’da mahkeme kararına karşın yaptırdığı “Togo Kuleleri” tartışmasında rüşvet istendiği iddialarını gündeme getirmesi üzerine Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş hakkında araştırmak üzere İçişleri Bakanlığı’nca mülkiye müfettişi görevlendirildi. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin mahkeme kararını uygulayarak Togo Kuleleri’ni mühürlemesinin ardından Aygün, CHP’li üç meclis üyesinin kendisinden 25 milyon TL rüşvet istediğini iddia etmişti. ABB Başkanı Yavaş, iddialar üzerine önceki gün TELE 1 kanalında katıldığı programda, “Bu yapılan yer için (Toga) okul yapılmamış, hastane yok. Bir konuşmada ‘Okul ne kadar olur’ diyorlar. 12 milyon mu diye soruyorlar. Karşıdaki kişi ‘25 milyon falandır’ diyor. 25 milyon işi oradan çıkıyor. Savcıya verdiği dilekçede benden para istediler demiş. Rüşvet dememiş. Okul yap demek, rüşvet istemek midir? Üstelik olayla alakam bile yok. Bir kumpasın peşindeler. Parsel parsel Ankara’yı satanların hepsinden hesap soracağım” açıklamasını yapmıştı. l ANKARA/Cumhuriyet