Katalog

12 12 ARALIK 2019 PERŞEMBE YORUM Geçen hafta değerlendirdik: Anka di ilk kez dile getirilmiş oldu ancak aslında AKP ra ile Trablus ara hükümeti çoktan sında, Doğu Akde dır Libya’da sava niz’deki yetki alan şıyor!  larının belirlenme Hayır, NATO sine ilişkin mutabakat muhtırası doğru Libya’ya askerama eksik bir ham ledir, Suriye ile ta gönderme meselesimamlanmalıdır.  haçlı ittifakına dahil olarak Kaddafi’yi devirme operasyonundan bahsetmiyoruz. Destekle Ancak diği İhvancı Trab Ankara’dan “eksikliği” tamamlama işareti lus merkezli Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni yerine, “doğruyu” sıkıntıya düşürecek bir ayakta tutabilmek için yaptıkları askeri işaret geldi: Cumhurbaşkanı Erdoğan, destekten bahsediyoruz.  canlı yayında “Yönetiminin ya da halkının Özetleyelim: Bu yılın nisan ayında Tob talep etmesi durumunda Libya’ya asker ruk hükümeti, yani General Hafter kuvvet göndereceklerini” söyledi! leri taarruza geçmiş ve adım adım ilerle Bu açıklamadan hemen sonra talep gi yerek Trablus’a yaklaşmıştı. Ancak Hafter rişimi de geldi. Libya Devlet Yüksek Kon kuvvetleri beklenmedik bir şekilde durdu seyi üyesi Abdurrahman Shater, Ulusal ruldu. O süreçte önce Türkiye’ye ait bir in Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi sansız hava aracının düşürüldüğü açıklan Başkanı Fayiz esSerrac’dan Türk ordu dı. Ardından 29 Haziran’da Hafter güçle sunun ülkeye davet edilmesini talep etti! ri Libya’ya gelecek Türk uçak ve gemilerini Mutabakata TSK kalkanı “düşman hedefi” ilan etti!  Ne olmuştu da Türkiye hedef olmuş Bahsetmiştik: AKP hükümetinin Libya’da mutabakat imzaladığı Trablus hükümeti, “üç Libya”dan biri. Dahası güçlü olan parça da değil.  Hal böyle olunca, AKP hükümetinin im tu peki?  Yanıtı AKP medyasından öğrendik: Hafter Trablus’u alamamıştı çünkü imdadına Türkiye’nin gönderdiği destek yetişmişti! Türkiye’den gönderi zaladığı anlaşmayı koruyabilmek için Trablus hükümetine askeri destek ver len destek sayesinde Hafter kuvvetleri püskürtülmüştü! (Yeni Şafak, 34 Tem mesi gerekiyor. Erdoğan, Libya’ya asker muz 2019) gönderme konusunu bu nedenle gündeme getiriyor. Çözüm müttefik kazanmak Ancak mesele bununla sınırlı değil. AKP’nin ana motivasyon kaynağı doğalgaz paylaşımı ya da deniz yetki alanı meselesinden çok, en başından beri Libya’da inşa etmek istediği İhvan rejimi konusudur! Anımsayalım: Dönemin AKP hükümetinin başbakanı Ahmet Davutoğlu, Tunus ve Mısır’daki halk hareketlerinin ABD’yi tedirgin etmesi üzerine, 14 Mart 2011 günü acilen yapılan “duruma müdahale” toplantısında şöyle demişti: “Eğer aktif bir öncülükle değişim liderliği yürütemezsek, biz bu coğrafyada bu gelişmelerden en olumsuz etkilenen ülke oluruz.” ABD’li yetkililerin de bulunduğu o toplantının ardından hem Libya’da hem Suriye’de Atlantik kuvvetleri harekete geçti. Her iki ülke dokuz yıldır iç savaşın pençesinde...  AKP’nin İhvancılığı hem Türkiye’yi komşularıyla sorunlu hale getiriyor hem de ulusal çıkarlarının gereği olan Trablus’la deniz yetki alanı mutabakatı gibi hamleleri boşa düşürüyor! Önemle belirtelim: Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki çıkarlarının korunmasının öncelikli yolu askeri değil, diplomatiktir! Doğu Akdeniz’deki çıkarlarımızı en iyi şekilde, ancak bölgede müttefik kazanarak elde edebilir ve koruyabiliriz.  Bunun yolu da Trablus’la yapılan mutabakatı tamamlamak adına önce Suriye’yle anlaşmaktan, ardından da Mısır’la normalleşme yoluna girerek Kahire yönetimini deniz yetki alanını belirlemek üzere müzakereye davet etmekten geçiyor.  Bölgenin tamamını karşımıza almak, Libya’da savaştayız zaten! pratikte ülkemizi bölge dışı bir büyük kuvvete yaslanmaya mecbur edecektir. Gerçi Erdoğan’ın sözleriyle Libya’ya as O durumda ise çıkarlarımız, büyük kuv ker gönderme konusu resmi olarak şim vetin çıkarlarının altında kalacaktır.  İki haftadır sergim için Amerika’dayım. Sergim beş gün önce Gloria Delson Contemporary Arts’ta açıldı. Siz bu satırları okur ken ben University of California Los Angeles’da (UCLA) galiba 4. kez konuşmuş olacağım. Sonuçta, buradaki 20 gün rüzgâr gibi geçe Yaşam örgülericek ve haftaya yazımı Türkiye’den yazma şansım olacak. Amerika’ya her gittiğimde felsefi sorular beni kuşatıyor; ikilemler, “üçlemler” arasında kalıyorum! 1987’de geçirdiğim mide rahatsızlığı kendiliğinden çözülmüş olabilirdi. Kariyerimi Amerika merkezli olarak yürütebilirdim. Türkiye’ye sergiler, aile ziyaretleri için gidip geliyor olabilirdim. Kaliforniya’da daha önce “direkten dönen” İsveçli iki sevgilimin ar vimizde bulduğu o videoyu gösterdi: Elimde o tarihi anın “canlı” görüntüleri var, düşünebiliyor musunuz? Yıl 1913. Mustafa Kemal Bulgaristan’da askeri ataşe. Eski Bulgar Savunma Bakanı General Stilyan Kovaçev’in ikinci kızı Dimitrina Kovaçeva ile Mustafa Kemal cid dından belki bir başka Amerikalı kızla evlenir, ona 23 çocuk yapabilirdim! Amerika’da 40 yıldır yaşayan bir “yerli” sanatçı haline mi dönüşürdüm yok di bir aşk yaşıyorlar. Kemal, evlenmek istediği kızı babasından iki defa istiyor ama başarılı olamıyor, Kovaçev ikna olmuyor. Sonuçta sinematografik sa? O zaman kariyerim nasıl giderdi? akışlarla dolu bu ilişki, muradına ere Ya da kim bilir, belki bir trafik kazasın miyor. Peki erebilse, Türkiye Cumhu da, 33 yaşında ölecektim... Nereden riyeti doğabilecek miydi? Kurtuluş Sa bilebilirsin ki? Yaşamın her zerresinin vaşı başarıya ulaşabilecek miydi? Bu her saniyesinde oluşan alternatif para gün gazetemizin adı hâlâ “Cumhuri lel yaşamlar ve bunun dünyanın siyasi, yet” olabilecek miydi? Atatürk, “çoluk kültürel, sosyal ve kişisel gidişatını na çocuğa karışsa” ideallerine yine de ka sıl derinden her saniye etkilediğini dü vuşabilecek miydi? şündükçe, insan gerçek hayatı yaşa Birkaç yıl sonra ise bildiğimiz gi yamaz hale gelebiliyor! Geçmişin “ki bi, Çanakkale’de iken şarapnel parça lit” anları, insanı deli edebilir. Bu konu sı göğsüne isabet ediyor. Tarih 910 dan sizlere ilk bahsedişim olmadığı gi Ağustos 1915. Atatürk, o saati aradan bi, son bahsedişim de olmayacak... uzun bir süre geçmeden Alman Gene Burada kişilerin mütevazı yaşamla ral Liman von Sanders’e hediye edi rından örnekler verebileceğimiz gibi, yor. O şarapnel parçası biraz daha ülke tarihine doğrudan etki etmiş anla üstten ortalasa, bu hedefine maazal ra da dönebiliriz. lah ulaşsa, Cumhuriyet yine ne olur Yer, Nokta Dergisi’nin “Doruktaki du, biz nasıl olurduk ya da olamazdık, ler” ödüllerinin seremoni kokteyli. Bü sonsuza dek düşünebilirsiniz! lent Ecevit siyasette almış ödülü, ben Menderes, 1959’da Londra yakınla sanatta... Bülent Bey, 1960’ların baş rında uçağı düştüğünde farklı bir kol larından beri yakından tanıdığım, bi tukta oturup vefat etmiş olsa, siyasi zim evde görmeye alışık olduğum, ba sahnemizde neler yaşanacaktı kim bilir! bamın dönemdaşı bir önemli isim. Ya da 1960 devriminden önce, üç O gün Bülent Bey’i bir köşeye çekip kere istifaya karar veren Menderes, adeta yalvarırcasına, “solun birleşme Celal Bayar’ın itirazlarına pabuç bı si için tekrar liderlik yapması” gibi kritik rakmasa, ülke seçime gitse, nefes al bir konuyu gündemine taşıyarak, bu sa, hiçbir darbeye gerek kalmasa, de labildiğim her duygu veya mantık dolu mokratik yaşamımız ondan sonraki yıl kelimeyle kendisine ciddi şekilde ısrar larda nasıl akardı acaba? ediyorum. O gün doğru kelimeleri bul Ya da o cumartesi öğleden son sam, belki ortada ne Erbakan hükü ra, 1961 Eylülü’nde Milli Birlik meti olacak ne de daha sonra RTE’nin Komitesi’nde birkaç kişi son anda uzun kariyeri. Ben her boşluğun dol baskılara boyun eğmese, o uğursuz durulduğunu ve bunun çok ağır bedel üç idam cezası çıkmasa, o zaman na leri olduğunu Bülent Bey’e aktarıyo sıl akacaktı ülkemizin yakın tarihi? rum. (İşin en inanılmaz yönü ne biliyor Kim bilir, sizler yine bu satırları okur musunuz? Geçenlerde Piramid Sanat ken neler düşünüyorsunuz? Hani şim ekibinden Eren Teoman, bana arşi diki eşiniz yerine o 56 yıl evvel rast ladığınız çocukluk aşkınızla evlenseydiniz, neler olup biterdi hayatınızda düşünebiliyor musunuz? Veya o gün seçmelere, o sokağınızda lastiği patlayan salak nedeniyle gidemediğinizde, belki 21. yüzyıl en büyük aktör veya aktrislerinden birini kaybetti! Hem de siz, milyon larca başka çocuğu da etkileyemediniz. Peki, İstanbul’da macera aramaya geleceğinize, Anadolu’daki baba evinde kalıp, yan köyün ağasının kızı ile evlenip şimdi fazlasıyla mala mülke sahip olsaydım diye kendi kendinize söylendiğiniz veya hatta ağır fırçalar attığınız olmuyor mu? Biliyorum oluyor, sakın aksini söylemeyin, sizi kaç kere uzaktan izledim! Kader, kısmet, olup bitene verdiğimiz adın ta kendisidir. Şans, bazen şanssızlıkla, bazen kendisine inanmayan yoldaki bahtsızlarla da mücadele eder. Her otobüs veya uçak, sizin bahçenizde yer alan ve patlayan her kanalizasyon, evinizi hep son anda fiyakasını bozabilecek her türlü detay, sizlere hep dev olaylar gibi sinir ederek yansır. Bunların her biri, sayısız farklı insanları da etkiler. Yaşam, bu SONSUZ alternatifler örgüsü ile geleceğin otobanlarını veya kimine göre de çakıl kaplı yollarını ve insanların kaderlerinin haritasını çizer. Başarısız ressam Adolf Hitler’in başına gelenler, herhalde bu örneklerin en ağır ve us ötesi abartılı olası sonuçları arasında en ağır derstir dünyamızda... İşte bütün bunlar kafamda binlerce tur attıktan sonra, vardığım karar şu oldu: İyi ki Türk olarak yaşadım ve yaşamımı sürdürüyorum. Hiçbir pişmanlığım yok. Hatta sanatımı bu kadar çok katmanlı hale taşıyan unsurun da, Türkiye gerçekleriyle karşılaşmak ve beş duyuya hitap eden büyük mekân düzenlemeleri yapmak olmuş olduğunu bile söyleyebilirim. Mesela “Demokrasinin Kutusu” (1987) ve “The MuzırÖlçer” (1988) işte bu ağır şartlar ve ülke sıkıntıları yüzünden/sayesinde doğdular! Sanatımın çoksesliliği bu köklerde gelişti. İnsanın doğal akışta gençliğinde başka bir ülkeye yerleşmiş olmasını normal karşılıyorum. Ama ülke kötü gidiyor diye on yıldır kararlı bir şekilde bu diyarlardan ayrılanları pek anlayamıyorum. Ne diyebilirim ki? Gidin bütün dünyayı gezin. Ama her şeyi elinin tersiyle iterek, başka diyarlarda ikinci veya üçüncü sınıf olmayı göze alanlara da diyecek laf bulamıyorum... Türkiye Ermenileri yeni patriği seçti İstanbul’da düzenlenen Ermeni Patriği seçiminde Sahak Maşalyan 119 oydan 102’sini alarak patrik seçildi. Maşalyan’ın rakibi Başepiskopos Aram Ateşyan 16 oy alabildi. İçişleri Bakanlığı tarafından 23 Eylül Pazartesi günü yayımlanan talimatnamede patrik seçimi ile ilgili bölümde yer alan “İstanbul Ermeni Patrikhanesi’ne mahsus episkoposlar sınıfına dahil olmak” şartı eleştirilere neden olmuş, Nor Zartonk, boykot çağrısı yapmış ve “Kayyım Patrik istemiyoruz!” başlıklı açıklama ile patrik adaylarının da seçimden çekilmesini istemişti. 2. Mesrob Mutafyan’ın 8 Mart 2019’da hayatını kaybetmesi sonrası 85. İstanbul Ermeni Patrikliği için başlayan süreç sona erdi. Ateşyan, 84’üncü İstanbul Patriği Mutafyan’ın demans hastalığı nedeniyle görevini yerine getirememesi üzerine Patrik Genel Vekili olarak atanmıştı. l Haber Merkezi 12 ARALIK 2019 SAYI: 34399 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yazıişleri Müdürleri Serkan Ozan / Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Şehriban Kıraç l İç Politika: Ali Açar l Gece: Ayça Bilgin Demir l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş. Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No:11A/41 Bahçelievler İstanbul Tel: (0212) 454 32 55 Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 06:40 08:12 13:02 15:22 17:43 19:09 Ankara 06:23 07:53 12:47 15:10 17:31 18:55 İzmir 06:44 08:12 13:10 15:37 17:58 19:20 KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] [email protected] BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Durumu nedeniyle resim konusu 1 2 olmaya elverişli görünüm. 3 2/ Tavuğun 4 göğüs etiyle hazırlanan 5 ve pişmiş hamurla yenen bir tür çorba. 6 7 3/ Tiz ve yüksek bir ses çıkaran uyarı 8 9 düdüğü... So luk sarı renk 1 2 3 4 5 6 7 8 9 li bir toprak cinsi. 4/ Bir renk... Kök, temel, esas. 5/ Güzel çiçekli bir süs bitkisi... Satranca benzer bir strateji oyunu. 6/ Bir nota... Dokusunda altın ve gümüş tellerin de bulun 1 2 3 4 5 6 ÇARPANA E ULU REC İ M L A HMA CUN L SAKAR İ N ALABAŞ TE MA T E İ T A P duğu ipekli bir kumaş. 7/ 7 A K İ T A İ F A Malezya’da görülen bir 8 A Y S E K L tür öldürücü delilik... Ve 9 A P E R İ T İ F ri. 8/ Kaynağı antik çağ lara dayanan kirişli bir çalgı... Rus köylü topluluğuna verilen ad. 9/ Bir limanda, bulaşı cı hastalıklar bulunan bir ülkeden gelmiş insanların ka rantinaya alındıkları bina. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Kır ya da çoban yaşamı nı konu alan yapıtlara verilen ad. 2/ Oylumlu... Kum fa lı. 3/ Yelpaze biçiminde kabukları olan bir deniz yumu şakçası... “O yer” anlamında kullanılan sözcük. 4/ Diki litaş. 5/ Nâzım Hikmet’in soyadı... Tavlada “iki” sayı sı... Fas’ın plaka imi. 6/ Hayat arkadaşı... Türk müziğin de kullanılan zilsiz büyük tef. 7/ “Neresi bize neresi gurbet” (Murathan Mungan)... Yaldızlı. 8/ Orijinal. 9/ İs kambilde bir kâğıt... Kürkü değerli bir yaban kedisi. T.C. AMASYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2019/292 Esas DAVACI: METİN SALMANŞeyhcui Mah. Muhteber Sok. No: 4 D:3 Merkez/AMASYA DAVALILAR: 1 MEYTAP SALMAN İlkadım Mah. Namdar Sk. No:34 İç Kapı No:4 Çankaya/ ANKARA 2 ÜNSAL SALMAN Efeler Mah.1617 Sk.No:17.İç Kapı No: 2. Yenihisar. Didim/ AYDIN 3 YILMAZ SALMAN Fethiye Mah. Tabib Sok. No:15/1Amasya Merkez/ AMASYA Davacı Metin Salman tarafından davalılar Meytap Salman, Ünsal Salman ve Yılmaz Salman aleyhine vasiyetnamelerin tenfizi ile vasiyetnamelere konu taşınmazın davacı Metin Salman adına tapuya tescili için dava açılmış, açılan davada bahsi geçen davalı Yılmaz SALMAN adına adreste tanınmıyor gerekçeyisye tebligat yapılamaması ve adres araştırmasından da bir netice alınamadığından davalı Yılmaz SALMAN’a dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Dava dilekçesinin tarafınıza tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde davaya karşı cevaplarınızı HMK’nın 129. maddesinde belirtilen şekilde sunmanız, süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmadığınız takdirde dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacağınız, duruşma günü 18/12/2019 günü saat 09:00’da duruşmada bizzat hazır bulunmanız veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, sulh için gerekli hazırlığı yapmanız, gelmediğiniz takdirde diğer tarafın yargılamaya devam etmek istemesi halinde yokluğunuzda yapılan işlemlere itiraz edemeyeceğiniz diğer tarafın muvafakatiniz olmadan iddia ve savunmasını genişletebileceği yahut değiştirebileceği ihtar olunur. Dava dilekçesi ve duruşma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 10/09/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1099596) BANDROL ÜCRETİ İHBARNAMESİ TÜRKİYE RADYO TELEVİZYON KURUMU MUHASEBE VE FİNANSMAN DAİRESİ BAŞKANLIĞI’NDAN MÜKELLEFİN Adı Soyadı (Unvanı):SPC İnşaat Eczacılık Nakliyat İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi Adresi: Molla Gürani Mah. Molla Gürani Cad. No:33/A Fatih / İSTANBUL BANDROL ÜCRETİ İHBARNAMESİNİN Dönemi Türü Miktarı (TL) Vadesi 2014 Yılı Bandrol Ücreti İdari Para Cezası 1,400,942.67 1 AY TOPLAM 1,400,942.67 İtiraz Süresi: 3093 sayılı TRT Gelirleri Kanunun 6 ncı maddesi uyarınca ihbarnamenin tarafınıza tebliğinden itibaren 1 (Bir) aydır. İtiraz Mercii: 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 7. md. uyarınca ANKARA İdare Mahkemeleridir. İHBARNAME EKLERİNİN (DAYANAĞININ) Türü Tarihi Numarası İnceleme Raporu 18/11/2019 MDENR201916813/B18 Bu ihbarnameye ilişkin olarak Takip Servisinin (0312) 463 26 11 numaralı telefonundan bilgi alınabilir. Ödeme yapılabilecek banka hesap numaraları aşağıdadır. Vakıfbank TRT Bürosu BANDROL CEZA HESABI İBAN No: TR15 0001 5001 5800 7303 6436 75 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1099877)