Katalog

haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: İLKNUR FİLİZ 14 EKİM 2019 PAZARTESİ 3 Türk Dil Kurumu’na göre “temaşa”nın THYanlamı: Seyretmek, bakmak, gösterim, oyun, yanlıştemsil, piyes, tiyatro... 260/1 6 0 370/1 8 0 250/1 2 0 260/1 5 0 250/1 4 0 260/8 0 230/3 0 260/8 0 320/1 8 0 320/1 7 0 260/1 2 0 lisan 260/1 8 0 220/1 5 0 320/2 3 0 150/1 1 0 170/8 0 240/1 5 0 220/1 5 0 150/1 1 0 250/1 5 0 230/1 3 0 240/1 8 0 TARİHTE BUGÜN 1925: Türkiye’de ilk betonarme köprü, Menderes Nehri üzerinde yapıldı. 1926: İstanbul’da ilk resmi nikâh, Şehremini Muhittin Bey tarafından kıyıldı. 1944: Hitler’e suikastta rol alan Mareşal Erwin Rommel intihar etti. 1982: Yaşar Kemal, Fransa’da Uluslararası Cino del Duca Ödülü’nü aldı. bileni dille arıyor Yurtdışından gelen heyetlerle ‘temaşa edecek’ personel aranıyor OZAN ÇEPNİ Türk Hava Yolları (THY), yurtdışından gelen heyetlerle yeterli düzeyde “temaşa” edilemediğini belirterek, kendi faaliyetlerinde görevlendirilmek üzere valilikten yabancı dil bilen memurların listesini istedi. THY, şehirlerin tanıtılması adı altında kamu kurumlarında görevli personelin kendi çalışmalarında da görevlendirilmesi için harekete geçti. THY yönetimi, yurtdışından gelecek heyetlerle yeteri kadar “temaşa” edilmediği ve iletişim kazaları olduğu de ğerlendirmesiyle kurumlardan “Yabancı lisan bilen personel envanteri” talep etti. İngilizce dışında dil bilen personel arayan THY’nin öğretmen, polis, jandarma ve diğer memurların kendi faaliyetlerinde görevlendirilmesi için valiliklere başvurduğu ortaya çıktı. ‘Temaşa’ arayışı Tanıtım turları yaptığını belirten THY talebinin gerekçesi, “Şehirlerin yurtdışında tanıtılması ve daha fazla yabancı turist tarafından ziyaret edilmesi için çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Bunların bir çeşi di olan ‘Fam Tripİnfo TurPress Tur’ kapsamında dünyanın çeşitli ülkelerinden heyetler getirilmiş ve acenteler ile bir arada iş toplantıları icra edilmiştir” denilerek açıklandı. Turlardan beklediği verimi alamadığını belirten THY satış müdürleri, “Ziyaretimize gelen ülke temsilcilerine kendi lisanları ile temaşa edilmediğinden bazı hususlarda iletişim kazaları veya boşlukları olduğu temaşa edilmiştir” değerlendirmesinde bulundu. Yabancı ziyaretçilerle kendi dillerinde de görüşebilmek için personel arayışındaki THY’nin talep yazısında, Türk Dil Kurumu sözlük lerine göre “seyretmek, bakmak” anlamındaki “temaşa etmek” deyimini kullanması da dikkat çekti. Temaşa, “gösterim, oyun, temsil, piyes, tiyatro” anlamlarına da geliyor. Dil bilen personele ilişkin envanter talep yazısının, Şanlıurfa’daki bütün kaymakamlıkların yanı sıra İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğü, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı, İl Göç İdaresi Müdürlüğü, İl Emniyet Müdürlüğü, Jandarma Komutanlığı, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü’ne de gönderildiği öğrenildi. l ANKARA SİLAHLI SALDIRI Yüz nakilli Recep Sert tutuklandı Bilecik’te, silahlı saldırı düzenledikleri iddiasıyla gözaltına alınıp adliyeye sevk edilen Türkiye’nin 5. yüz naklini olan Recep Sert ile eşi Esma Sert, akrabası Samet Sert ve Mehmet Cömert “tasarlayarak kas ten öldürmeye teşebbüs” suçundan tutuklandı. Şüpheli Recep Sert’in beraberindeki Samet Sert ile birlikte kiraladıkları araçla Bilecik’e gelip saldırıyı düzenlediği, ardından da aynı araçla yaşadığı Bursa’ya döndüğü belirlendi. Recep Sert ve diğer 3 şüpheli çıkarıldığı mahkemece “tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan tutuklandı. Çiğköfteci İrfan Demir’in kentteki 4 işyerini, Mehmet Cömert isimli kişiden devraldığı, ancak ikili arasında anlaşmazlık yaşandığı belirlendi. l Haber Merkezi operasyon Bahiste 137 gözaltı Emniyet ekipleri, ülke genelinde bahis, kumar ve oyun makineleri ile uyuşturucu suçlarına yönelik uygulama yaptı. 45 bin 467 personelin katıldığı uygulamada, yasadışı bahis oynatan 111 kişi hakkında adli işlem, 185 kişi hakkında da idari işlem yapılarak para cezası uygulandı. Uygulamada 137 kişi gözaltına alınırken, çeşitli suçlardan aranan 815 kişi de yakalandı. Ayrıca 1037 kişiye kumar oynamaktan dolayı idari işlem yapılırken 37 işyeri de kapatıldı. l DHA Yıldırım düştü: 1 şehit HAKKÂRİ’DEN ACI HABER Hakkâri’nin Çukur ca ilçesinde nö bet sırasında yıl dırım düşmesi so nucu ağır yarala nan Piyade Onba Şehit Yavan şı Onur Yavan (21) şehit oldu. Ya van, Hakkâri’deki törenin ardından memleke ti Samsun’a uğurlandı. Bekâr ve henüz 2 aylık asker olduğu belirtilen şehit Yavan, Samsun Kevser Camii’nde ikindi vakti kılınan namazın ardından Hav za Şehir Mezarlığı’nda toprağa verildi. l Haber Merkezi Avkcaıllaanr’dsdaoüknni pmyaıikrnçıaladrleıa.dredna Camiden de çalmışlar İstanbul’da geçen haftalarda meydana gelen Silivri merkezli 5.8’lik depremde minaresi yıkılan Avcılar Hacı Ahmet Tükenmez Camii’nin inşaatında eksik malzeme kullanıldığı ortaya çıktı. Hasarlı camilerin ve minarelerin yıkımında görev yapan uzmanlardan Yücel Özdemir, “Kopan yerde 8’lik demir var. Oysa en az 1416’lık demir olması lazım” dedi. HalkTV’de yer alan habere göre, İstanbul ve çevresinde çok sayıda cami ve minaresinin yıkımında görev yapan uzmanlardan Yücel Öz den, denetim eksikliğine işaret ederek “Minarelerin yapımında denetim olmamış. Bunun yanı sıra içinde birbirini tutacak merdivenler olması lazım. İçinde merdiven de yok. Rüzgâr vurduğu zaman zayıf yerden kopar” dedi. l Haber Merkezi Şule Çet davasında psikiyatri uzmanlarının bilirkişi raporu açıklandı ‘İntihar bulgusu yok’ Ankara’da üniversite öğrencisi Şule Çet’in ölümünden önceki psikolojik durumunu incelemekle görevlendirilen bilirkişi heyeti, raporunu tamamladı. Gazi Üniversitesi öğretim üyesi 3 psikiyatri uzmanından oluşan bilirkişi heyetinin tedavi kayıtları, telefon mesajları ve sosyal medya hesapları incelemesinin ardından hazırladığı raporda, “Maktulün intihar edebileceği konusunda dosyada bir bilgi veya gözlemin olmadığı” belirtildi. Raporda, Çet’in elindeki bir tutam saç için de “intihar kanıtı olarak kabul edilemeyeceği” tespit edildi. Uzmanlar 17 Haziran 2010 tarihlerinde İstanbul’daki hastanede Çet’e konulan, “ilaçlar haplar ve biyolojik maddelere maruz kalma ve kazayla zehirlenme” tanısına dikkat çekerken, intihar girişimi ile ilgili bir bilginin bulunmadığı kaydedildi. Ayrıca 1 Eylül 2016’da Yüreğir Devlet Hastanesi’nde düzenlenen raporda, “orta depresif nöbet” tanısının konulduğu, hazırlanan reçetede “majör depresif bozukluk” tanısının da yer aldığına işaret etti. Majör depresif nöbetin, intihar girişimi belirtisi olması halinde Çet’in hastaneye yatırılması gerektiği, ancak kendisinin ayakta tedavi edildiği belirtildi. Raporda, Çet ve Çağatay Aksu arasındaki mesajlaşmalar incelendiğinde “Çet’in yazışmalarından depresyonu düşündürecek içerik olmadığı” dile getirilirken, Çet’in 13 yaşındayken kaybettiği annesiyle ilgili sosyal medya hesabına yazdığı ifadelerin “intihar için kanıt” olamayacağı belirtildi. Sonuç bölümünde, “maktulün depresyonda olduğunun söylenemeyeceği, elindeki bir tutam saçın da intihar kanıtı olarak kabul edilemeyeceği” belirtildi. l ANKARA/Cumhuriyet Esenyurt’taki arazi vakfa tahsis edilmişti, mahalleli eylem yaptı Burası çocukların Eski Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu’nun yönetiminde olduğu Yeşilköy 2001 Eğitim Kültür ve Sağlık Vakfı’na tahsis edilen 25 dönümlük arsanın geri alınması için eylem yapan Esenyurt Alternatif Kültür Sanat Derneği (EsasDer) üyeleri, “Bu arsa Esenyurtlu çocukların okul alanıdır!” diyerek arsaya “Lise Kampus Alanı” yazılı tabela dikti. Arsanın yeniden Esenyurt halkına kazandırılması için harekete geçen EsasDer üyeleri, arsanın bulunduğu yere giderek basın açıklaması yap tı. Arsanın vakıftan geri alınmasını içeren başkanlık teklifi, hafta içinde yapılan meclis toplantısında AKP’li meclis üyeleri tarafından reddedilmiş, arsa Necmi Kadıoğlu’nun vakfında kalmıştı. Ardıçlı Mahallesi’nde bulunan arsaya “Lise Kampus Alanı” yazılı tabela da asan EsasDer üyeleri, arsanın yağmalanmak istendiğini ileri sürdü. Yapılan basın açıklamasına vatandaşların yanı sıra Esenyurt Belediyesi’nin CHP’li meclis üyeleri de destek verdi. l İSTANBUL / Cumhuriyet landı. Protokolden sadece 12 gün sonra, 16 Şubat 1999’da Öcalan’ı taşıyan uçak Türkiye’ye indi. 9 Ekim’de başlayan süreç, 4 ayda son bul Türkiye’nin ayağına muştu. Kapı ardındaki değen taş diplomasi İşin ilginci, 21 yıl ön Arkadaşım uyarmasa fark etmemiştim. Barış Pınarı Harekâtı’nı haberleştiren bir gazetenin manşeti “Balyoz gibi indi” idi. 9 Ekim’in, Balyoz kumpası kararlarının 6. yıldönümü olmasına atıfta bulunuyordu. Ben ise böyle bir denkleşmeye pek ihtimal vermiyordum. Operasyonu yönetenlerin Balyoz davası konusunda temiz bir sicilinin olmadığını defalarca okudunuz. Ancak devlette bu tür takvimlere dikkat edenler varsa, 9 Ekim ilginç bir güne denk geliyor: Türkiye’nin 21 yıl önce, 1998’de, yine sınıra asker yığarak, PKK lideri Abdullah Öcalan’ı Suriye’den çıkardığı tarih 9 Ekim’di. Aslında süreç başka açılardan da karşılaştırılabilir. Eski Başbakan Mesut Yılmaz’dan dinleyelim: “Ben aslında Öcalan Suriye’yi terk etmeden sanırım 6 ay önce, MGK’de bu işin Suriye üzerine baskıyı yoğunlaştırmak yoluyla çözümlenebileceğini dile getirdim. Ama o tarihte belli bir konsensus oluşmamıştı. Sonra komuta kademesinde bir değişiklik oldu. Yine bir MGK toplantısından sonra ye ceki 9 Ekim’de Öcalan dahil bir kişinin bile burnu kanamadı, bir asker dahi şehit olmadı, bir kurşun bile atılmadı. Türkiye, kamuoyu önünde belindeki silahı gösterirken, kapıların ardında başka bir diplomasi yürütüyordu. Örneğin, Türkiye ile Suriye tüm gerilime rağmen diplomatik çözüm arayışındaydı. Mesela, Mısır lideri Hüsnü Mübarek tam da bu gerilimin ortasında Ankara’ya gelmiş, Türkiye ile Şam arasında çözüm için arabuluculuk yapmıştı. Almanya’dan ABD’ye, Rusya’dan İsrail’e neredeyse dünyanın tüm aktörlerine Türkiye’nin neyi, neden istediği anlatıldı. PKK yalnızlaştırılırken Türkiye kendi etrafında bir diplomasi ağı örüyordu. İşin ilginci PKK de bunun farkındaydı. PKK’nin 6. Kongresi bildirisinden aktaralım: “ABD emperyalizmi, İsrail Siyonizmi ve Türk faşizminin tüm uluslararası güçleriyle, Kürt ihanetini de kullanarak gerçekleştirdiği 9 Ekim 1998 komplosu…” Özetle PKK, Türkiye’nin dünyayı kendisine karşı birleştirdiğini iddia ediyordu. mek yedik. Kara Kuvvetleri Komutanı Atilla Ateş Paşa bana ‘bölgede görev yaptığını bu işin tek çö Türkiye’nin ayağına bağlı ‘İhvancılık taşı’ züm yolunun Suriye üzerine baskı O zaman asıl soruyu soralım… yapmak olduğunu; Suriye’nin an PKK’nin o dönem Suriye’de cak sert dilden anlayacağını, aksi ki gücü önemsiz bir ayrıntıydı. Hat takdirde PKK ve Öcalan himayesi ta Öcalan’ın anlattığına göre PKK, nin devam edeceğini’ söyledi. Ben Suriye içerisine siyaset bile yap ilk defa orada bu konuda bir devlet mıyorlardı. Roma’dayken Tay politikasının oluşabileceğini düşün fun Talipoğlu’na Şam’dan çıkı düm.” (Operasyon, Tuncay Özkan, şını “Peygamberin Hicreti”ne Doğan Kitap) benzeten Öcalan’ın askerleri Öcalan Suriye’den nasıl çıktı? nin Suriye’ye dönüşü, önce kantonlarla ardından bir kuşakla nasıl gerçekleşti? 20 Ekim 1998’de “28 Şubat konsepti” dediği sü Türkiye ve Suriye’nin imzaladığı reci Türkiye hep “irtica meselesi” Adana Mutabakatı’yla PKK’nin Su üzerinden okuyor. Oysa dönem, riye’deki faaliyetlerinin yasaklan Türkiye’nin, Öcalan başta olmak masıyla tam olarak çözülen mese üzere birçok açıdan yeni bir süreci le, nasıl bir başka 9 Ekim’de “mec başlattığı dönemdi. buri bir harekâta” dönüştü? Hatay’ın kurtuluşunda Çok açık ve net bir yanıtı var: Başbakan’ın, Suriye’yi “her şeyi AKP ve Erdoğan’ın politikaları yapabilecekleri” konusunda uyar sayesinde. masını 16 Eylül 1998’de Ateş’in ABD ile el ele vererek uluslara Suriye sınırındaki konuşması ta rası bir operasyonla Esad yöneti kip etti: mini zayıflatan, Müslüman Kardeş “Artık sabrımız kalmadı. Eğer ge ler hayalleriyle Şam karşıtı cihat rekli tedbirleri almazlarsa biz Türk çılara destek veren, can çekişen milleti olarak her türlü tedbiri almak Suriye’de, Öcalan’ın askerlerinin zorunda kalacağız.” ABD lejyoneri olarak bir devlet se 19 Eylül’de Suriye sınırına baş çeneği haline gelmesini sağlayan layan askeri yığınağı, 1 Ekim’de siyasetin sahibi kim? Cumhurbaşkanı Süleyman KKTC’den Filistin’e, Demirel’in TBMM açılışında yaptığı konuşma izledi: Kanada’dan Avustralya’ya, hiçbir konuda anlaşamayan Arapla “Tüm uyarılarımıza ve barışçı açı ra kadar tüm dünyayı kendisine lımlarımıza rağmen hasmane tutu karşı birleştirme “becerisi”nin so mundan vazgeçmeyen Suriye’ye nucu olan yalnızlığımızı Dışişleri karşı mukabelede bulunma hak Bakanı’nın giydiği kamuflaj elbise kımızı saklı tuttuğumuzu, sabrımı si örtebilir mi? zın taşmak üzere olduğunu bir kere Türkiye’yi “işgalci” suçlama daha dünyaya ilan ediyorum.” Öcalan, sürecin sonucunda varı lan noktayı şöyle anlattı: “Türkiye’nin baskısı üzerine Suriye hükümeti bana ‘Ya Türki sından koruyacak, Suriye’de toprak bütünlüğüne dayalı çözümü çabuklaştıracak, hatta Türkiye’nin iç barışına katkı sağlayacak Şam’la açık gö ye ile aramızda savaş çıkar veya rüşmeleri reddetmek, Türkiye’yi biz seni yakalar Türkiye’ye tes sahada kazansa bile yenilgiye lim ederiz, tercih yapmak zorun programlamak değilse ne? dasın’ dedi.” Operasyon doktrinini parti Öcalan, Türkiye’nin baskıları sinin il başkanları toplantısında nın Şam’daki etkisinin sonucun açıklayan, askeri harekât sözleri da bir 9 Ekim günü Suriye’den çık ni “milletimizin her bir ferdini par tı. Yunanistan’la başlayan uzun ka timiz safına katılmaya davet edi çışını başlattı. yorum” diye tamamlayan, “Ba 4 Şubat 1999 günü ise MİT rış Pınarı Harekâtı Koordinasyon ile CIA, Öcalan’ın yakalanıp Toplantısı”nı AKP yöneticileriyle Türkiye’ye getirilmesi için çalışma yapan, bilgilendirme toplantısına lara başladı. CIA’nın MİT Müsteşarı “muhalif” dedikleri medyayı çağır Şenkal Atasagun’a teklifi şuydu: mayan Cumhurbaşkanı, “boz “Operasyonu Amerikan ve gunculuk” dediğimiz şeyi başla Türk ekipleri gerçekleştirecek. tan odak değil mi? Ancak ne olursa olsun Abdul 100 yıl önce bağımsızlık mü lah Öcalan Türkiye’ye sağ olarak cadelemizin içinde, dönemin ko getirilecek, mahkemede yargıla şullarında ürettiğimiz ittifakları nacak ve öldürülmeyecek.” mız ve akılcı diplomasi de var Cumhurbaşkanı Süleyman dı. Şimdi “Mehmetçiğin ayağı Demirel ve Başbakan Bülent na taş değmesin” diye dua edi Ecevit’in onay vermesiyle “sağ yoruz da, ayağımıza bağlı “İhvan olarak yakalanma” ve “adil bir şe cılık taşı”nın başka taşlara gerek kilde yargılanma” protokole bağ bırakmadığını göremiyoruz. Müdür rüşvetten tutuklandı Adana’da bankalar arası para transferi sırasında 4 milyon 795 bin Avro’luk vurgun yapmanın da bulunduğu çok sayıda suça karıştıkları belirlenen organize suç örgütüne yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 65 kişiden 34’ü tutuklandı. Tutuklananlar arasında örgüt liderinin iyi şartlarda cezaevinde kalmak için rüşvet verdiği öne sürülen Kürkçüler Cezaevi Müdürü M.Ç.’nin de yer aldığı kaydedildi. l AA