Katalog

DIŞ HABERLER EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: BAHADIR AKTAŞ [email protected] 713 EKİM 2019 PAZAR Avrupa’dan baskı artıyorTürkiye’nin harekâtına tepki gösteren BerlinParis hattından silah satışını askıya alma kararı TSK’nin Suriye’nin kuzeydoğusunda yürüttüğü Barış Pınarı Harekâtı’na yönelik ulusla Almanya Dışişleri Bakanı Maas, “Berlin hükümetinin Suriye’de kullanılma ihtimali olan hiçbir silah ve teçhizatın bundan sonra Türkiye’ye satılmasına onay vermeyeceğini” söyledi. rarası tepkiler devam ediyor. Avrupa Birliği’nin lokomotif ülkeleri Almanya ve Fransa’dan harekâtın sonlandırılması çağrılarıyla birlikte Türkiye’ye silah satışının askıya alın ARAP BİRLİĞİ’NDEN SERT ÇIKIŞ dığı kararları art arda geldi. Elysee Sarayı’ndan yapılan açıkla Suriye’yi 2011’de savaşın başlamasının ardından üyelik mada, Fransa Cumhurbaşkanı Emma ten çıkaran Arap Birliği, son dö nuel Macron’un önceki gün ABD Başkanı Donald Trump ile telefonda görüştükleri duyuruldu. Tarafların ortak kaygıları paylaştığı vurgulandı. Kimi kaynağa göre Macron, TSK harekâtı için “saldırı” nitelemesi yaptı. Bunun mümkün olduğunca kısa sürede son bulmasını, sivillerin korunmasını is mesi durumunda göçmenlere kapıları açarız” sözlerinin ardından, “Avrupa, bu yana özellikle Afrin’e yapılan harekâttan sonra Türkiye’ye yöne nemde Şam’a yeniden göz kırparken Türkiye’nin Barış Pınarı Harekatı’na muhalefetini sürdürüyor. Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmet Ebu Geyt, TSK harekâtını “Bir Arap ülkesinin (Suriye’nin) toprağını işgal ve egemenliğini ihlal” olarak niteledi. Mısır’ın acil toplantı çağrısıyla Arap Birliği dı terken Türkiye için “IŞİD’in halifeliği göçmenlerin kendisine karşı bir şan lik silah ihracatı konusunda çok kı şişleri bakanları dün toplanırken ni inşa etmesine yardımcı olma riski taj olarak kullanılmasına izin verme sıtlayıcı bir çizgi izlediğini” kaydet oturuma başkanlık eden Irak Dı ni göze alıyor” dedi. Ardından ise Fransa Savunma ve Dı şişleri Bakanlığı Türkiye’ye yönelik tüm silah ihracatının askıya alındığını duyurdu. Öte yandan Macron ile Almanya Başbakanı Angela Merkel’in yarın Fransa’nın Toulouse kentinde toplanacak iki ülkenin ortak bakan yecek” demişti. Kimi AB’li yetkili de Türkiye’ye yaptırım kararının ele alınabileceği çıkışı yapmıştı. Bu arada Alman gazetesi Bild’in Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Mass’ın demecine dayandırdığı haberinde, TSK harekâtı nedeniyle Berlin hükümetinin Türkiye’ye silah sa ti. Reuters’ın haberine göre Almanya, geçen yıl Türkiye’ye 243 milyon Avro değerinde silah ihraç etti. Finlandiya, Norveç, Hollanda’dan da Türkiye’ye silah satışının askıya alındığı açıklamaları gelmişti. ‘Ek yardım yok’ şişleri Bakanı Muhammed Ali el Hekim “TSK harekâtının kınandığını” belirtti. Ayrıca Suriye’nin yeniden üyeliğe alınması çağrısı yaptı. Toplantının ardından sonuç bildirgesini okuyan Ebu Geyt, Türkiye’nin harekâta son vermesi çağrısını yineledi. Aksi halde Arap Birliği’nin Türkiye’ye karşı turizm lar kurulu toplantısı öncesinde Elysee tışını durduracağı belirtildi. Habere Türkiye’nin harekâtına Batı’dan tep ve askeri işbirlikleri dahil ekono Sarayı’nda bir araya geleceği gündeme göre Maas, “Türkiye’nin Suriye’nin kilere Avrupa Komisyonu’nun Bütçe mik, kültürel konularda önlemler yansıdı. Amerika’nın Sesi’nin haberine göre Macron’un, aynı gün AB Konseyi Başkanı Donald Tusk’la da görüşmesi bekleniyor. Tusk, Cumhurbaş kuzeydoğusuna yaptığı askeri harekâttan dolayı Alman hükümeti, Suriye’de kullanılma ihtimali olan hiçbir silah ve teçhizatın bundan den Sorumlu Üyesi Günther Oettinger da katıldı. DW’nin haberine göre, harekât için “kabul edilemez ve son derece tehlikeli” çıkışı yapan Oettin almayı masaya yatıracağını söyledi. Katar ve Somali’nin sonuç bildirgesine çekince koyduğu gündeme yansıdı. kanı Tayyip Erdoğan’ın “Avrupa’nın sonra Türkiye’ye satılmasına onay ger, Türkiye’nin “güvenli bölge” pla Çelik: Birlik teröre operasyonu işgal olarak değerlendir vermeyecek” dedi. “Alman hüküme nına AB’nin karşı olduğunu kaydet destek veriyor borısov: türkiye uzlaşıya uyuyor tinin 2016’dan ti. “Türkiye’nin Suriyeli sığınmacıları yasal olmayan şekilde sınır dışı etme Öte yandan Avrupa Birliği (AB) ve Arap Birliği’nin çıkışlarına Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, Suriye’deki sorunlara tek çözümün diplomasi olacağını kaydetti. AA’nın haberine göre Borisov, Türkiye’nin AB ile vardığı göç ile ilgili anlaşmaya uyduğunu da söyledi. “Brüksel Türkiye’ye karşı bu saldırgan tavrını bir tarafa bıraksın. Brüksel uzak, Türkiye sınırı ise hemen yanı başımızda ve Türkiye’de 4 milyon göçmen bekliyor” dedi. “Bizim Türk makamları ile iyi komşuluk esaslarına dayalı net bir anlaşmamız var ve görüldüğü üzere sınırımızda düzensiz göç baskısı sıfır” ifadesini kullandı. si uluslararası hukuka aykırıdır” dedi. Oettinger, Türkiye’ye sığınmacılar için ödenmesi öngörülen yardım miktarının ve koşullarının sığınmacı muta bakatı ile belirlendiğini kaydederek miktarın artırılmasının söz konusu olmadığı vurgusu da yaptı. Ankara’dan tepki yükseldi. Hükümet Sözcüsü Ömer Çelik “AB ne işe yarıyor” sorusu artık Avrupa’nın her yerinde soruluyor. Arap Birliği açıkça, Arap toprağını işgal eden bir terör örgütüne destek veriyor” dedi. ‘IŞİD’lilerin tutulduğu alanda patlama’ ABD’nin IŞİD’e yönelik sorumluluğu Türkiye’ye paslamasının ardından gözler cihatçı yapılanmada. Türkiye’nin terör örgütü gördüğü YPG’nin ana omurgasını oluşturduğu SDG kontrolündeki Haseke’de dün IŞİD’lilerin tutulduğu bir cezaevi yakınlarında bomba yüklü bir araçta patlama meydana geldiği savunuldu. Can kaybı ya da militanların kaçıp kaçmadığına ilişkin bilgi verilmedi. Öte yandan, SDG kaynakları PYD bağlantılı olduğu savunulan kadın siyasetçi Hevrin Xelef’in, Kamışlı karayolu üzerinde düzenlenen saldırıda yaşamını yitirdiğini duyurdu. SDG kaynakları hem IŞİD hem ÖSO’yu suçlayan paylaşımlar yaptı. ÖSO’dan ise iddiaya yalanlama geldi. Suriye’de çatışmalar arasında sıkışıp kalan siviller, güvenli bölgelere ulaşmak amacıyla yine yollara düştü. Rusya meclis başkanıyla görüşme TBMM’nin ev sahipliğinde “Terörle Mücadele ve Bölgesel Bağlantılılığın Güçlendirilmesi” konulu 3. Parlamento Baş Şentop ile Volodin. kanları Konferansı dün İstanbul’da düzenlendi. Konferansta konuşan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Barış Pınarı Harekâtı’na ilişkin, “Harekât, yerlerinden edilmiş Suriyelilerin memleketlerine veya Suriye’de istedikleri yere güvenli ve gönüllü geri dönmelerini kolaylaştırmaya yönelik uluslararası çabayı, yine uluslararası hukuk kuralları doğrultusunda ve ilgili BM kuruluşlarının eşgüdümünde destekleyecektir” dedi. Şentop, Rusya Devlet Duması Başkanı Vyaçeslav Volodin ile de bir araya geldi. Toplantıya Rusya’nın yanı sıra Çin, Pakistan, Afganistan’dan meclis başkanları da katıldı. İran Meclis Başkanı Ali Laricani ise daha önce TSK harekâtına tepki göstermiş, ardından da İstanbul’daki etkinliğe katılmayacağı duyurulmuştu. İran arabuluculuk önerdi TSK’nin Suriye’nin kuzeydoğusunda başlattığı harekâta ilişkin Ankara’nın Astana süreci ortakları Moskova, Tahran hattından Türkiye’ye Şam’la diyalog çağrıları devam ediyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, basına yaptığı açıklamalarda, Suriye’ye işaretle “Bu ülke topraklarında yasadışı kim varsa çıkmalı. Bu tüm ülkeler için geçerlidir” dedi. ‘ABD tasarısına Rusya’dan engel’ Şam yönetiminin yakın müttefiki Rusya’nın lideri, kendilerinin de güçlerini çekme yönünde hazır olduklarını belirtti. Ancak böyle bir eylem için de Şam’ın kendilerine artık yardımınıza ihtiyacımız yok mesajını vermesi gerektiğini kaydetti. Öte yandan Moskova’nın harekâta yönelik tepkisine karşın BM Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) bir an önce askeri eylem sona ersin çağrılı tasarılara yeşil ışık yakmadığı haberleri de dikkat çekiyor. AFP’ye konuşan diplomatlar, Rusya’nın Konsey’de önceki gün onaya sunulması planlanan TSK harekâtının durması istenen ABD’nin hazırladığı tasarıyı engellediğini savundu. Kimi kaynak Çin’in de tasarıyı engellediği iddiasını aktardı. TSK destekli Suriyeli muhalif güçler. ABD’nin hazırladığı tasarıda, BMGK’ye “Türkiye’nin Suriye’ye askeri operasyonunu durdurması ve güvenlik kaygılarını diplomatik kanallarla çözmesi çağrısı” yapıldığı kaydediliyor. Tasarıda “harekâtın neden olacağı insani ve güvenlik boyutundan endişe duyulduğu, IŞİD ile mücadelede kaydedilen önemli ilerlemeye zarar verebileceği” görüşü yer alıyor. Suriye’de çatışmasızlık bölgeleri uzlaşısının çıktığı Astana sürecinin ortaklarından İran’dan ise dün Ankara’ya “Suriyeli Kürtler, Şam hükümeti ile aranızda arabuluculuk yapalım” önerisi geldi. Daha önce de TSK operasyonunun durması çağrısı yapan İran’ın Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, Türkiye’ye Suriye ile diyalog çerçevesinde güvenlik konusunda Adana Mutabakatı’nı işaret eden görüşlerini yineledi. T.C. İZMİR 6. AİLE MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2019/117 Esas DAVALI: BAYRAM ERGİN (T.C.No:38890631110) Davacı NURTEN ERGİN tarafından davalı BAYRAM ERGİN aleyhine açılan Boşanma davası nedeniyle; Mahkememizce tespit olunan adreslerinizde tebligat yapılamadığı ve tüm araştırmalara rağmen adresiniz tespit edilemediğinden 03/10/2019 tarihli ön inceleme tutanağı, tahkikat duruşma gününün ve sözlü yargılama günün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Tahkikat ve sözlü yargılama Duruşma Günü olan 03/12/2019 günü saat:10.20’de duruşmada bizzat hazır bulunmanız, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, “HMK 147/2 maddesi gereğince tahkikat duruşması için belirlenen gün ve saatte geçerli bir özrünüz olmaksızın mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde duruşmaya yokluklarında devam edileceği, yapılan işlemlere itiraz edemeyecekleri ve HMK 150. Maddesi gereğince davanın takip edilmemesi veya her iki tarafın da gelmemesi halinde dosyanın işlemden kaldırılacağı hususunun ihtarı ve ayrıca tahkikat duruşmasında HMK.nun 186.maddesi gereğince sözlü yargılamaya da geçileceği” hususu, 03/10/2019 tarihli ön inceleme duruşma tutanağı, tahkikat ve sözlü yargılama duruşma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur.09/10/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1066403) T.C. BÜYÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2019/111 KARAR NO: 2019/315 Davacı AYŞE AY tarafından açılan Nüfus davasının yapılan açık yargılaması sonunda; HÜKÜM: Ordu ili, Fatsa ilçesi, Aslancami mah/köy, Cilt No: 98 Hane No: 45 BSN: 46’da nüfusa kayıtlı, 16715713944 T.C. kimlik nolu, Fahri ve Fatma kızı, 03/10/1997 Fatsa doğumlu, Ayşe Ay’ın nüfus kayıtlarında “Ayşe” olan adının “Büşra Ayşe” olarak tashihi suretiyle tesciline karar verilmiştir. Tebliğ yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 10/10/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1066355) ABD’li komutanlar, Suudi Arabistan’da geçen temmuz ayında temaslarda bulunmuştu. ABD’den Suudi Arabistan’a yığınak ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), “İran tehdi dine” işaret ederek Suudi Arabistan’a ek birlik, yeni hava sistemleri gönderileceğini açıkladı. Pentagon sözcüsü “Daha önceki sevkıyatlarla birlikte geçen ayki onay kapsamında gönderilen asker sayısı 3 bine tekabül ediyor” dedi. Sözcü geçen mayıs ayından bu yana CENTCOM bölgesinde çoğu Körfez’de olmak üzere asker sayısının 14 bin civarı arttırıldığına, CENTCOM’un Ortadoğu’daki gücünün 70 bini bulduğuna işaret etti. Günü kurtarma... Saha karışık, bir ülke toprağında türlü türlü ülkelerden as ker, dışardan destekli silahlı olu şumlar, cihatçı yapılar, milisler... Vekâlet savaşı toz duman. Her kaos, savaşta olduğu gibi faturanın en ağır, acısı sivillere... 2011’den bu yana Suriye’yi alev topu mine esen na çeviren gelişmelerle birlikte ülkenin en az son iki nesli ölüm, yokluk, trajedi, yerinden yurdundan olma, ondan bundansınlı kutuplaşmaların sıkışmışlığında. Gelinen noktada Türkiye’nin sınır ötesine yö nelik askeri hamlelerini sadece güvenlik açı sından değerlendirmek yeterli değil. Sosyokül türel, içdış politik yansımaları kapsayan uzun vadeli bir stratejinin gerekliliği ortada. Soru lar çok... Ancak Ankara’nın çoğu kez sorulara yanıtı, zaten bildiğimiz TSK’nin güçlü yapısını, Türkiye’nin birliği, karşı karşıya olduğu güvenlik tehditlerini hatırlatmak oluyor. Kimi hükümete yakın cephenin yorumlarına baktığımızda şimdi ve sonrasını konuşalım, geç mişte takılmayalım tutumu ise dikkat çekici. Doğrudur, askeri hamlelerde bir kere karar alınıp uygulamaya geçince ileriye bakmak gerekir ama türlü saldırı, savunma stratejilerini, tarihsel sa vaşların günümüze getirdiği tecrübeleri de hesa ba katarak. Siyasi kanat için ise bir ülkenin geç mişten günümüze, bir nevi 50, 100 yıllık plan lamalar çerçevesinde askeri, diplomasi, ulusal, uluslararası stratejilerine ilişkin tüm olasılıkları değerlendirmek, bir yol haritası oluşturmak, bu nun için genel bir toplumsal destek, uzlaşı sağla ması önemli. O nedenle gelecek adımlar için geç mişin hesabını iyi vermek, gerekli dersleri çıkar mak da lazım. Bunda komşunun toprağına yöne lik emperyal planlara dahil olmama da var elbet... Kimse Esad yönetimi için demokrasinin şahı di yemez, ama kimse de BM’de temsil edilen bir yö netime karşı, kendi destekli de facto yönetimi kurmanın doğru olduğunu da... Irak’ın acı deneyimi... Dedik ya sorular çok... Mesela Türkiye’nin güvenliği için yapılan, Suriye’nin toprak bütünlüğü vurgusunun sıklıkla yinelendiği böyle bir operasyonda neden Suriyeli muhaliflerden oluşan silahlı oluşum için “milli ordu” tanımı devletin üst kademesi tarafından yapılır? Irak’ın, ABD işgali sonrası bölünmüşlüğünü, her yapının kendi askeri gücünü kurmasını, etnikmezhepsel şiddet olaylarını hatırlamakta fayda vardır oysa. Zaten iç savaşla birlikte birbirlerine diş bileyen yapıların egemen, bütüncül bir devlet yapısında bir araya gelmesinin çok zor olduğunun örneğidir Irak. IŞİD istilası zar zor birleştirici güç olmuştur farklı yapılar için ama bugün yine taraflar arasında gerilim yükselmektedir. Savaşın sekiz yıldır sürdüğü Suriye’de, Rusya ve İran’ın desteğiyle halen iktidarda olan Şam yönetimi ile artık doğrudan müzakere zamanı gelmemiş midir? Özellikle de Suriye’de zorlu pazarlıklarla varılan, Ankara’nın da uzlaşıda yoğun mesaisi olan anayasa komitesiyle alınan yol düşünüldüğünde... Ankara, AB’nin Suriyeli sığınmacılar için vaat ettiği yardım miktarını ödemediği yönünde epeydir şikâyettedir. Peki, şimdi olası “güvenli bölge” kurulması, buralara inşa, yeniden yapılandırma çalışmalarının dev bütçelerinde uluslararası yardım için kasanın dolmasını nasıl sağlayacaktır? Daha şimdiden Avrupa, TSK operasyonunu kınarken sonrası oluşacak güvenli bölge için beş kuruş beklemeye getirdi bile... Tabii bir de IŞİD’liler konusundaki sorumlulukta da gerek askeri gerekse yargı boyutunu bu denkleme eklemek gerekir. Operasyona ABD yeşil ışık yaktı, destek atar diyenlere Trump’ın Körfez’in zengin Sünni krallıklarına eller cebe, biz sizi koruyoruz çıkışını ya da Avrupa’ya NATO katkınızı artırın söylemlerini hatırlatalım. Öngörülemez Trump için para önemli mevzudur, Erdoğan ile görüşmesinde F35’lere yönelik ticareti bir kez daha vurgulaması da ayrı bir noktadır. Keza Ankara’nın Sünni zengin monarşilerle de arasının limoni olduğunu hatırlamak gerek. Irak, Suriye’de oluşturulan parçalı, bölünmüş yapılarla uluslararası güç merkezlerinin Akdeniz’e uzanan enerji haritaları, olası boru hatları, uluslararası deniz ulaşımı planlarında Türkiye’nin kendini konumlandırdığı duruş nedir? Şii İran’ın etkinliğini kırma koalisyonuna Ankara’nın dahil olması yönünde ABD, İsrail, Körfez’in Sünni cephesinin planları var mıdır? Acaba Tahran bu hissiyatla mı Rusya’dan belki de daha sert bir biçimde Türkiye’nin harekâtına karşı duruşunu dile getirmektedir? Peki, Türkiye’nin uzun vadede Suriye harekâtına odaklanmasıyla, Doğu Akdeniz’de Kıbrıs ve enerji mücadelesinde ABD, AB cephesinin baskısı altında tutulurken burada da aynı güçle mücadele sürdürmesi mümkün müdür? Sorular, “çok bilinmezlik”le yanıt bulduğu müddetçe kaygı atmosferi artar. Türkiye elbet güçlüdür ama ucu açık harekâtlar, uzun vadeli stratejilere dayandırılmamış, tek başına “sahada ilerleyelim masada kendimize yer açarız”la yola çıkılan, uluslararası alanda yalnız kalınan adımlar bataklık riskini de beraberinde getirir. Toprağına saldırana karşı vatanını müdafaa vazgeçilmezdir ama ya sınırının ötesine, çok derinlere gitmek... sönmeyen ateş döngüsünün içine çekilmeden çıkmayı bilmek gerekir...