21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 10 EKİM 2019 PERŞEMBE EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: İLKNUR FİLİZ ‘Mıknatıs’ etkisiRap ve pop müzik işbirliğinin yeni meyvesi dijital platformlardan yayımlandı Ege Çubukçu ve Güliz Ayla’yla yeni şarkılarını, son yıllardaki müzik tüketimini ve rap’i konuştuk. Türk rap müziğinin başarılı ismi Ege Çubukçu ile kendi yaz dığı şarkılarıyla önemli bir dinleyici kitlesi edi ORHUN ATMIŞ nen Güliz Ayla, “Mıkna tıs” isimli yeni bir şarkıya imza attı. Söz ve bestesi Ege Çubukçu ve Güliz Ayla ortaklığında, düzenlemeleri ise Ege Çubukçu’ya ait olan “Mıknatıs”ın mix masteringi ise R. David Pettit tarafından yapıldı. Basemode Records & Sony Music Türkiye etiketli “Mık natıs”, rap ve pop müziği harmanlı yor. Şarkının klibi de dün yayımlan dı. İki isimle bir araya geldik. İlk olarak şarkının nasıl ortaya çıktı ğını sorduğumuzda Ege Çubukçu, Gü liz Ayla ile bir konser sırasında tanış malarından başlayarak anlatıyor: “Te lefon üzerinden birlikte çalışmak na sıl olur, güzel olur mu diye istişaresi ni yaptık. Ama benim bu İzmirİstan bul gel git mevzularımdan dolayı bir türlü görüşemedik.” Daha sonra ise “Mıknatıs”ın yapım sürecinin ilginç bir hal aldığını söylüyor Çubukçu ve Ayla. Ege Çubukçu’nun İstanbul’a gelmesini beklerlerse işin uzayacağını düşünen ikili, Facetime uygulaması üzerinden şarkıyı yaptıklarını belirtiyor. Güliz Ayla da daha önce böyle bir tecrübesi olmadığını dile getiriyor ve “Bence çok rahatlık sağladı birbirimiz le çalışırken. Hem farklı bir tecrübeydi hem de çok keyifliydi. Ben ‘Mıknatıs’ın ‘beat’ini ilk duyduğumda ‘Dur bir daki ka. Bunda bir şey var, bunun üzerine KURTULUŞ ARI gidelim’ dedim” ifadelerini kullanıyor. ‘Bu işler maddi’ Güliz Ayla, son yıllardaki “tekli” çıkarma popülerliğiyle ilgili olarak önemli bir noktaya değiniyor: “Bu işler maddi, manevi değil. Bir şarkının yapım süreci, video klip çekiyorsan o süreç vs. hepsi bir zaman ve para istiyor. Dijital medya ile insanlar her şeyi çok çabuk tükettikleri için beklenti de aşırı yükseldi. Çok hızlı olman gerekiyor, her ay bir parça izletmen gerekiyor gibi bir şablon var. Yazılı bir kuralı olma ‘Söz ağızdan bir kere çıkar’ E ge Çubukçu’ya olay yaratan “#Susamam” şarkısının ardından yaşananları soruyoruz. Çubukçu da şarkının yayımlanmasının hemen ardından sosyal medya hesabından diğer isimlere destek olmuş ve kendi yazdığı sözlerle bir ek bile yapmıştı. “#Susamam”da yer alan isimlerden bazılarının daha sonra geri adım atmasını değerlendiren Çubukçu, “Rap, sözünün arkasında durabilmektir. Ben ‘Bir kere bozacaksan bu nasıl bir prensip’ derim her zaman. Jargon olarak da bana geri vites gibi geldi. O geri vitesin de altı dolu değil. Sonuçta yine de yargılanacaksın öyle bir şey söylediğin için, bari söylediğinin arkasında dur. Aynı şekilde ben de o eki yaptıktan sonra sosyal medyada enteresan yazılarla karşılaştım. Özellikle rap sanatçısı söz ağızdan bir kere çıkar demesi gerekiyor. Bir iki kişi bu projeye gölge düşürdü gibi ama bazı çürük elmaların tüm o güzel bağı bozduğunu düşünmüyorum. Çok güzel bir proje. Bence hâlâ insanlara ilham veriyor” diye konuştu. sa da öyle görülen bir durum var.” Peki bu akıma direnmeye çalışıp, “tekli” yerine albüm çıkarmayı tercih etmek, bu şekilde kendini kabul ettirmek çok mu zor? “Bence değil” diyen Ayla, “Sadece şu anki şablonda ne kadar çok yeni iş çıkarıyorsan o kadar görünürdesin. Ben mesela iki tane stüdyo albümümü kaydettim. Biraz daha geleceğe yatırım olarak görüyorum onları. Bundan on yıl sonra da o albümlere geri dönüleceğine inanıyorum. Bence kıymetli bir şey, havalı bir durum bir sanatçının albümünün olması. Herkes bir gün albüm yapacak” diye noktalıyor sözlerini, gülerek. ‘Kalıba sığmıyorum’ Tekrar Ege Çubukçu’ya dönüp, sene başında çıkan “Derya” albümünden ve devamında yayımladığı “BADD Trip” teklisinden bahsediyoruz. “Derya”, 10 yıl aradan sonra çıkan ilk albümdü. Bu arada insanlar Ege Çubukçu’da değişim de hissettiler, acaba neydi o değişim ve nasıl oldu? Şöyle yanıtlıyor sanatçı: “Müzik yapma kısmı ya da projelendirmek kısmı, aslında işi senaryolaştırmaktan geçiyor biraz. Kendi hayatından, kendi yaşam biçiminden. Müzikte aktaracağın hikâyeyi yaşatmak. ‘Yaz geldi’, ‘Hey DJ’ şarkılarının olduğu dönemde başka bir Ege var duruşu ile saçı ile, ikinci perde ‘Parti İstanbul’ orada da başka bir Ege var, üçüncüde artık Ege yok ‘Derya’ var. Bunlar hep senaryolaştırılıyor kafamızda.” Ege Çubukçu, “Bu böyle mi devam edecek sorusuna ise “Kalıba sığmama durumu bunlar, sen beni bir kalıba sığdırmaya çalıştıkça ben oradan kaçıyorum” yanıtını verirken, İstanbul’dan İzmir’e gidişini hatırlattığımızda ise “Yeri gelir İzmir’den de giderim hiç belli olmaz. Müzik maceram beni nereye sürüklüyorsa” diyor. Geçen pazar, Dünya Çevirmenler Günü’ydü. Çevirmenler Birliği (ÇevBir) “Biz çevirmezsek dünya dönmez” diyordu. Ben de bugün çeviri edebiyatı ve Telemak çevirisi üzerinde durmak, dünyanın dönmesine biraz katkıda bulunmak istiyorum! Aslında çevirinin Cicero’dan (MÖ 106 43) bu yana tarihini, çevirmenin sorunlarını, yayıneviyazarçevirmen işbirliğini, çeviride eşdeğerliği ve kül çeviri gibi derin konularını ele almak gerekir. O da sanırım sempozyumlarla, incelemelerle yapılacak bir iş. Edebiyat yerli, yerel ve ulusal olduğu kadar evrenseldir, bu evrenselliğini de elbette çeviriye borçludur. Çevirmenler olmasaydı, dünya yine dönerdi kuşkusuz, ama dünyamız bu uygarlıkta, bu güzellikte olmazdı. Bu barış ortamı sağlanmazdı. Dahası bu yetkinlikte ne Türk edebiyatı ne de dünya edebiyatı olurdu. Türk edebiyatında çeviri Türkçeye Batı’dan yapılan ilk eser çevirisi, Tanzimat’ta Fénelon’un (1651 1715) Tercümei Telemak (Telemaque,1699)  adlı romanıdır. Yusuf Kamil Paşa (1808 1876) tarafından 1859’da çevrildi. Yusuf imzasıyla 1862’de Dünyayı kim döndürüyor? İstanbul’da yayımlandı. 318 sayfaydı. Beğenilen Batı’yı öğreten, siyasetname gibi bir roman oldu. Elyazması metinleri bile Osmanlı salonlarında elden ele gezip okundu, yararlanıldı. Mustafa Nihat Özön, “idadi mekteplerinde yazı için örnek olarak” kullanıldı diye yazdı. Aynı romanı Ahmet Vefik Paşa da (1823 1891) çevirdi. 1870’te Bursa’da yayımlandı. Bu çeviri ise, 178 sayfaydı. Her iki çevirmen de Osmanlı’da sadrazamlık da yapmış devlet adamlarıydı. Ahmet Vefik Paşa, bir devlet adamı olduğu kadar, Fransızca öğrenim görmüş, başka çevirileri, sözlük ve tiyatro kitapları olan usta bir yazardı. Yusuf Kamil Paşa’dan 11 yıl sonra çevirdiğine gö re, demek ki çeviriyi beğenmemişti. Çeviri anlayışı farklıydı. Ülkemizde çeviri edebiyatının temelleri Cumhuriyet döneminde Hasan Âli Yücel’in MEB’de kurduğu Tercüme Büro’suyla atıldı. Üniversitelerde çeviribilimle, yayıncılık sektörüyle gelişti. 1940’lı yıllarda dünya klasiklerinden 500 dolayında eser çevrildi. Bunların büyük bir bölümü Hasan Âli Yücel Klasikleri olarak İş Kültür’de yeniden yayımlanıyor. Fénelon’un bu romanı da Telemakhos’un Başından Geçenler III adıyla Ziya İhsan tarafından çevrildi. MEB yayını olarak 1946’da kitaplaştırıldı. I. cilt 256, II. cilt 329 sayfaydı. Geçen yıllar içinde, 1940’lardan sonra özellikle 1960’lardan başlayarak günümüze kadar başta Nobel ödüllü yazarların kitapları olmak üzere dünya edebiyatının başlıca yapıtları da artık çevriliyor. Dahası yerli edebiyatımızdan daha çok yabancı eser yayımlanıyor. Günümüzde yayıncıçevirmen Günümüzde özellikle de telif hakkı olmayan kitapların kısa ya da uzun aralıklarla birden çok çevirisinin ya pılması, yayımlanması doğaldır. Bu kimi zaman eskiyen dili, kimi zaman daha iyi bir çeviri özlemi, kimi zaman daha az ücret ödeme isteği ve kimi zaman da genç bir çevirmene yol açmak nedeniyle yapılıyor. Her ne olursa olsun, buna karar verecek olan yayınevidir. Aynı konuya çevirmen açısından da bakarsak, çevirmen de dilediği kitabı çevirme ve bunu dilediği yayınevine verme özgürlüğüne sahiptir. Birbirlerine muhtaç olan bu ikilinin kendi sorunlarını çözüme kavuşturmaları çevirinin, edebiyatımızın geleceği açısından uyumlu çalışmaları, özlenen bir yoldur. Çünkü bir yayıneviyle bir çevirmen arasındaki yayıncıçevirmen ilişkisi bireysel olduğu kadar toplumsal ve kültürel bir ilişkidir. Bunun bozulmasından okur da zarar görür. Aslolan dünyanın dönmesini sağlamak değil mi? Gelelim edebiyatımızın kilometre taşlarından biri olan Telemak’a. Telemak neyi mi anlatıyor? Batı’yı, ideal devletin ve devlet adamının nasıl olacağını... Kutadgu Bilig’de olduğu gibi... Bize gerekir mi diye sorunuzu duyar gibiyim. Ben de size soruyorum: Gerekmez mi?  T.C. KÜÇÜKÇEKMECE 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2019/325 Esas KARAR NO: 2019/593 Davacı HALAT KAYGO aleyhine mahkememizde açılan Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; HÜKÜM: MARDİN ili, NUSAYBİN ilçesi, DURUCA Mahallesi, NURİ ve KELSÜME oğlu, 04/01/2001 doğumlu, davacı HALAT KAYGO’nun,HALAT olan ön isminin ELİF ESLEM olarak değiştirilip nüfusa kayıt ve tesciline, karar verilmiş olmakla, ilanen tebliğ olunur. 04/10/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1064234) T.C. KÜTAHYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı: 2019/24 Esas 30/09/2019 TMK’nun 588 maddesinde belirtilen “10 yıllık süre dolması” nedeniyle aşağıda adı geçen tapu malikleri hakkında davacı Hazine tarafından gaiplik kararı verilmesi istenmiş olup; Kütahya İli Merkez Cemalettin Mahallesi 166 ada, 4 parsel maliklerinden Mustafa (osman oğlu) hakkında bilgisi bulunan kişiler ve hak sahibi olduğunu ileri sürenlerin mahkememize ilk ilan tarihinden itibaren 6 aylık süre içinde bilgi vermeleri, aksi taktirde adı geçenin gaipliğine karar verileceği, malvarlıklarının devlete geçeceği ilan olunur. 30/09/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1060422) T.C. MALATYA 1. SULH HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı:2017/2051 Esas 04/10/2019 Davacı AHMET YURTCU ile Davalı MEMET ALİ AKSOY arasında mahkememizde görülmekte olan Ortaklığın Giderilmesi (Paylı Mülkiyette) davası nedeniyle; Dava konusu Malatya ili Battalgazi ilçesi Çamurlu köyü Dedekar mevki 4139 ada 2 parsel sayılı taşınmaz maliki davalı Memet Ali Aksoy’un adresi tüm aramalara rağmen tespit edilemediğinden adı geçenin duruşma günü olan 14/01/2020 günü saat 09:07’de mahkememizde hazır bulunmadığı veya kendisine temsilen bir vekil göndermediği takdirde yargılamanın yokluğunda devam edilip karar verileceği hususu ilan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1064353) T.C. İSTANBUL ANADOLU 14. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN 2019/234 Esas MEHMET kızı NURİYE’den olma, 23/09/1997 doğumlu, İSTANBUL ili, PENDİK ilçesi, VELİBABA mah/köy 32 Cilt, 204 Aile sıra no, 24 sırada nüfusa kayıtlı 30715881700 T.C. kimlik nolu ZEHRA KAYA’nın isminin TMK 27. maddesi uyarınca “FATIMA ZEHRA” olarak değiştirilerek NÜFUSA TESCİLİNE, karar verilmiştir. İlan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1064087) kültür Fakir Baykurt anılıyor Fakir Baykurt, ölümünün 20. yılında yarın 10.0020.00 arasında Çankaya Belediyesi, Literatür Yayınevi ve Dil Derneği’nin etkinlikleriyle anılacak. “Sıladan Uzakta Değil; Ölümünün 20. Yılında Fakir Baykurt Yanımızda” başlıklı etkinlikler Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde düzenlenecek. Program, 11.30’da “Köy Enstitülü Delikanlı, TÖS Başkanı Fakir Baykurt” başlıklı oturumla devam edecek. Konuşmacı olarak Yıldırım Kaya, Şenal Sarıhan, Erdal Atıcı katılacak ve Niyazi Altunya tarafından yönetilecek. 2. oturum 14.30’da Adnan Özyalçıner yöneticiliğinde başlayacak 2. oturumun konuşmacıları ise Hidayet Karakuş, Nursel Duruel, Tahir Şilkan olacak. Son oturum ise “Yanımızdaki Fakir Baykurt” başlığıyla 16.30’da başlayacak. Cumhuriyet Vakfı Genel Sekreteri Işık Kansu’nun yöneteceği oturumda Işık Baykurt konuşacak. l Kültür Servisi TELEVİZYON Hazırlayan: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK YAYIN AKIŞI 07.00 Gün Başlıyor 09.30 18 Dakika 10.00 Haber 10 11.00 Kuliscanlı  13.00 Haber 13 14.00 Haber 14 15.00 Haber 15 15.30 Gün Başlıyorözet/ 16.00 Tele Ekonomi 17.00 Sağlık Masası 18.00 Ana Haber 20.0018 Dakika 21.00 Türkiye’nin Gündemi 23.00 Gün Bitiyor 00.30 18 Dakika 06.00 Güne Merhaba 08.30 A’dan Z’ye 10.00 10’dan Sonrası 13.00 Bugün 15.00 Günlük 16.35 Her Şeyden Önce 18.00 Haber 19.00 Ana Haber 21.00 Gece Görüşü 00.00 Gece Haberleri 07.00 Güne Başlarken 09.00 Haber Merkezi 09.25 Geri Sayım 10.35 Spor 12.30 Piyasa Ekranı 13.00 Öğle Bülteni 14.30 Finans Kafe 15.00 Öğle Bülteni 16.00 Günün İçinden 16.35 Dünyanın Haberi 17.30 Gece Gündüz 19.00 Akşam Haberleri 19.15 Sporun Not Defteri 20.00 Ana Haber 21.00 Günlerin Getirdiği 09.00 Bilimin Ev Hali 10.55 Dünya Tarihinin Dönüm Noktaları 15.20 Yüzyılın Komploları 16.15 Mülteci 20.00 Savaşın Efsaneleri 21.55 Dünya Tarihinin Dönüm Noktaları 23.05 Dünyanın En Büyük Nehirleri 07.15 İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat 10.00 Çağla ile Yeni Bir Gün 12.15 Mucize Doktor 14.00 Temizlik Benim İşim 16.00 Zuhal Topal ile sofrada 19.00 Fatih Portakal ile Anahaber 20.00 Mucize Doktor 00.15 Yasak Elma 07.30 Günaydın Türkiye 10.00 Televizyon Gazetesi 12.30 Gün Ortası 15.00 Halkın Ekonomisi 16.00 Haber 16.00 17.00 Nasıl Yani 18.30 Ana Haber 20.00 Fikir Meydanı 23.00 Gece Görüşü 09.10 Sokak Dahisi 09.32 Sokak Dahisi 10.00 Nat Geo ile 80’ler 10.55 Sınır 11.50 Salgın 12.45 Apollo: Ay’a Dönüş 13.35 Sokak Dahisi 13.57 Sokak Dahisi 14.25 Nat Geo ile 80’ler 15.20 Ahmak Bilimi 15.42 Ahmak Bilimi 16.10 Sınır 17.05 Sokak Dahisi 17.27 Sokak Dahisi 18.00 Nat Geo ile 80’ler 19.22 Ahmak Bilimi 20.00 Kanunsuz Ada: Derlemeler 21.00 Uçak Kazası Raporu Özel 22.00 Olağanüstü Hurda Arabalar 23.00 Nazilerin Karanlık Dünyası 23.50 Nazca Çizgilerinin Sırrı 00.40 Activate 01.30 Salgın 02.15 Nazilerin Karanlık Dünyası [email protected] T.C. SAMANDAĞ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (AİLE MAHKEMESİ SIFATIYLA)’NDEN / BAŞKANLIĞI’NDAN ESAS NO: 2016/716 Esas Davacı Umut Marmara tarafından davalı Cemile Marmara aleyhinize açılan Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) davasının yapılan yargılamasında; Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize duruşma gününü bildirir davetiye çıkarılmış olup, yurt dışında olduğunuz gerekçesiyle tebligat yapılamamıştır. Adres araştırmasından da bir netice alınamadığından tahkikat duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Tahkikat Duruşma Günü: 22/11/2019 günü saat:14.30’da duruşmada bizzat hazır bulunmanız, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.U.M.K.’nun 3156 sayılı yasa ile değişik 213/2 maddesi uyarınca yargılamaya yokluğunuzda devam olunacağı hususu duruşma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 07/10/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1064371) T.C. ANTALYA KADASTRO MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2013/257 Esas KARAR NO: 2015/599 Mahkememizin 23/12/2015 tarih ve 2013/257 Esas 2015/599 Karar sayılı kararı Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nin 2016/10910 Esas 2019/2176 Karar sayılı karar ile ONANMIŞ olup Hazine vekili tarafından karar düzeltme yoluna gidildiğinden Yargıtay İlamı ve karar düzeltme dilekçesinin tebligat yapılamayan davalı Necla Kasımoğlu’na 7201 sayılı Tebligat Kanununun 29.maddesi gereğince ilanen tebliğ olunur. 06/09/2019 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1063231)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle