24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 23 Temmuz 2018 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 3 350/2 2 0 350/2 5 0 350/2 6 0 270/1 8 0 TARİHTE BUGÜN 270/1 7 0 340/2 3 0 370/2 1 0 280/1 3 0 250/1 1 0 320/1 7 0 380/2 4 0 360/2 4 0 330/1 9 0 360/260 300/1 8 0 230/1 9 0 300/1 7 0 330/1 7 0 260/1 4 0 300/2 0 0 280/2 2 0 370/2 7 0 1919: Erzurum Kongresi başladı. Mustafa Kemal Kongre’ye başkan seçildi. 1939: Hatay Parlamentosu Türkiye’ye katılma kararı aldı. 1941: İlk kadın tiyatro sanatçısı Afife Jale (39) yaşamını yitirdi. Aldatmaca çıktı ‘Ücretsiz kanser tedavisi’ SGK kriterlerine bağlı. İlaçların büyük kısmı da geri ödeme kapsamında değil Hükümetin “kanser tedavisi ücretsiz” propagan terleri sağlanmadığı takdirde yine fark ödenmesi isteniyor. Değişiklik kap dasının gerçeği yansıtma samında “ücretsiz kan dığı ortaya çıktı. Kanser ser tedavisi” olarak duyu tedavisi ücretlerinin karşılanması için kriterlere ŞEYMA PAŞAYİĞİT rulan ilaç ve cihazların, SGK geri ödeme kapsa uyması gerektiği, kriter mındaki “fark ödemeleri” lerin de SGK bünyesindeki Ge kriterlerinden geçemediği belir ri Ödeme Komisyonu tarafın tildi. İktidarın ‘ücretsiz’ söylemi dan karara bağlanması gerekti ne karşın doktorlar tarafından ği öğrenildi. Bu kapsamda kan reçete edilen immünoterapi ve ser ilaçlarının büyük bir kısmı akıllı ilaçlar da oluşturulan algı nın geri ödeme kapsamına alın nın tam tersine yurttaşların ce maması dikkat çekti. binden çıkmaya devam ediyor. Resmi Gazete’de yayımla Yaklaşık üç ay önce geri ödeme nan SGK Sağlık Uygulama kapsamına alınan Altuzan, Xgeva, Tebliği’nde (SUT) değişiklik ile Mozopil, Opdivo ve Revlimid isim kanser ilaçları geri ödeme kap li kanser ilaçları da SGK’nin “ge samına alınsa bile SGK’nin kri ri ödeme şartlarına” takıldı. Kan ser hastaları, kriterlere uymadığı durumlarda bu ilaçları cebinden karşılıyor. SGK ancak kemoterapiden fayda görmeyip hastalığın son aşamasına gelen hastalar için ödeme yapıyor. Hasta yakınları imza topluyor Bağışıklık sistemini harekete geçiren “Pembrolizumab” maddesini içeren “Keytruda” ilacı ise uzun zamandır geri ödeme listesine alınmak için sıra bekliyor. Kanser yakınları, tümörlerin tedavisinde kullanılan ve muadili bulunmayan bu ilacın karşılanması için imza kampanyası başlattı. Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan izinle alınan ila cın bir yıllık masrafının ortalama 362 bin lira olduğunu belirten hasta yakınları, ilacın SGK kapsamına girmesi için bekliyor. Hastalar mücadele ediyor Sağlık hizmetlerine erişim ve eşitlik konusunda dünyanın en iyisi olduklarını iddia eden hükümet, kanser hastalarını yıllardır haklarından mahrum bırakıyor. Eski Bakan Sarıeroğlu’nun kanser hastalarına verdikleri sözü tutup tedavilerdeki ücret ve fark ödemesini kaldırdıklarını söylemesine rağmen ücret ödeyen kanser hastaları, seslerini duyurmak için mücadeleye devam ediyor. l ANKARA LeylaBARO BAŞKANI’NIN İDDİASI: cinayeti organize Ağrı Baro Başkanı Ali Artuk, 4 yaşındaki Leyla Aydemir cinayeti ile ilgili olarak, “18 gün boyunca bir yerden bir yere kapatılıp o kızın alıkonulduğu, sonra açlıktan ve susuzluktan öldüğü, daha sonra o yerden alınıp köyün 23 kilometre ötesine götürülüp bir dere kenarına bırakıldığı, 300 metre uzaklıkta kıyafetlerinin delilleri karartmak üzere çıkarıldığı hadisesi bir kişiye mal edilemez. Ortada organizasyon olduğu kanaatindeyim” dedi. Leyla’nın babası Nihat Aydemir’in amcasının oğlu Mehmet Aydemir’in, “kasten öldürme” suçundan tutuklanmasını değerlendiren Artuk, “Birileri soruşturmayı belli merkezlere kanalize ederek mecrasından saptırma gibi bir anlayışla hareket edilmiş olabilir” diye konuştu. l DHA Arazi anlaşmazlığı Ailesinden 5 kişiyi katletti Adıyaman’ın Besni ilçesinde, arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan kavgada cinnet getiren Salih Albay (34), babası Hamo (70), kardeşi Hicabi Albay (29), yengesi Serpil (24), ve 2 küçük yeğenini Devran (4) ve Ceyda’yı (2) av tüfeğiyle vurarak öldürdü. Olayda yaşamını yitiren 5 kişinin cansız bedenleri, otopsi için Besni Devlet Hastanesi morguna konuldu. l DHA Seralara sıçradıAntalya Aksu’da orman yangını Antalya’nın Aksu ilçesinde öğle saatlerinde orman yangını çıktı. Yangına 2 uçak ve 7 helikopter ile havadan, 40 arozöz ve 4 dozerle ise karadan müdahale edildi. Vatandaşların da kendi imkânlarıyla katıldığı söndürme çalışmaları sürerken, alevler bazı noktalarda seralara sıçradı. Bölgede mahsur kalan engelli çocuk ve yaşlı kadın son anda kurtarıldı. Yangına yakın bölgelerde hayvanlar da alandan çıkartıldı. Soğutma çalışmaları yapılan bölgelerde tahliye edilen vatandaşlar evlerine geri dönmeye başladı. Yangının Kurşunlu’dan başladığını ifade eden Utku Biçer, çok sayıda seranın yandığını söyledi. Biçer, “Dikili neyimiz varsa yandı. Yaşlı teyzemiz ve engelli bir çocuğumuzu kurtardık, hastaneye gönderdik” dedi. Yangında ayağından yaralanan Sabri Yakın, yangının 2 kilometre ötede başlayıp 5 dakikada oldukları bölgeye sıçradığını ifade etti. Antalya Orman Bölge Müdürü Vedat Dikici, akşam saatlerinde yaptığı açıklamada yangının yaklaşık 20 hektarlık alanda çıktığını ve tahmini 4045 hektar alana yayıldığını belirterek, büyük bölümün kontrol altına alındığını, yanmaya devam eden bölgelerde ise söndürme çalışmalarının devam ettiğini söyledi. l DHA Baraj gölünde facia2 çocuk yaşamını yitirdi Sultangazi’de serinlemek için girdikleri baraj gölünde kaybolan 2 çocuk yaşamını yitirdi. Olay dün saat 13.45’te Sultangazi Kent Ormanı içinde bulunan baraj gölünde yaşandı. İddiaya göre öğle saatlerinde 12 ve 14 yaşlarındaki amca çocukları S. ile M., serinlemek için göle girdi. Çevredekiler çocukların suda çırpındığını görerek durumu itfaiye, ambulans ve sağlık ekiplerine haber verdi. Yardım ekibi gelmeden çevredeki bir yurttaş çocuklardan birini sudan çıkardı. Kalp masajı yapılan çocuk hastaneye kaldırıldı ancak kurtarılamadı. Olay yerinde aramaları sürdüren dalgıçlar M.’nin de cansız bedenine ulaştı. l İSTANBUL/ Cumhuriyet ABÖYİİANRLEPCKLMEAEIÇERŞYTSLIAEAMT Mahalleli, acı olaydan saatler önce bölgede yaşanan boğulmalar için önlem alınmasını istemişti. Bikinili Müslümanlık, tesettürlü münafıklık Memlekette herkes Anıtkabir’e gidip oradan “canlı yayın”la Atatürk’e hakaretlerini sosyal medyada paylaşıma açan Safiye’yi konuşurken bir diğer sosyal medya paylaşımı tam da nasıl birbiriyle 180 derece zıtlık içinde “iki Türkiye”de yaşadığımızın resmi olacak şekilde karşımıza çıktı. Beren Saat, eşi Kenan Doğulu ile Datça’da tatilde. Öyle Maldivler’e falan gitmemişler. Oralara rağbet artık bizim dindarmuhafazakâr zenginlerden oluyor. Malum, “Jet Fadıl”ın da (Akgündüz) bu “Müslüman burjuvazi”ye yönelik ultra lüks haremselamlık tatil imkânı sunan bir Caprice Gold projesi vardı Maldivler’de, 250 özel (mahrem) plajlı bir “adaotel”de... Tesise ad olarak da “Ebu Eyyüb El Ensari House” uygun bulunmuştu: “Hz. Eyyub El Ensari nasıl ki ‘Kötüden İyiye Geçiş’ anlamına gelen ‘Hicret’ günü, Peygamber Efendimiz SAV’ı Medine’deki evinde misafir ettiyse, tüm dünya Müslümanlarını Caprice Gold Maldivler’deki Ebu Eyyub El Ensari’nin Mini etek ya da şortla otobüse mi bindiniz?.. Sataşmıştır tacizcimeşrep biri hemen: “Müslüman mısın?!” Konuştuğunuz çocukla ele ele yürüyüp, sahil yolunda bir bankta sarmaş dolaş oturup üstüne üstlük bir de öpüştünüz mü?.. Linçe meyyal bir ruh hali ile yaklaşıp dişlerini göstere göstere hönkürecektir birileri: “Müslüman mısın?!” İçidışı bir bu kişilik ve yaşam tercihi dışavurumları karşısında, dışı ne kadar “sofu” olsa da içinin ne idüğü belirsiz birileri çıkar ve kabasaba, cemaatçi, bağnaz bir ahlâk bekçisi oluverirler karşınızda. Din adına, İslâm adına, Müslümanlık adına… Zordur bunlarla baş etmek. İşin içine inancı, kutsalı, maneviyatı kattıkları için… HHH Ama işte bir parça saBeren Saat kinlik, olgunluk ve en önemlisi “medenilik”le hem bu hasta ruhlu varlıkları nötralize etmek, hem de Müslümanlığı bunların elinden alıp dinin namusunu kurtarmak mümkünSafiye İnci dür. Beren tam da Evi’nde misafir olmaya davet ediyoruz.” bunu yapmış ve bikinili fotoğrafının altına “Müslüman mı “Jet”imiz böyle dedi ve “Müslüman”lardan “Müslümanlık” adına 25 milyon 431 bin lira toplayıp bırakın otel inşaatı sın” yazan dinbaza şiir gibi cevap vermiş: “Müslüman olarak doğdum. Laik ve bağımsız bir kadınım. nı bir şantiye bile kurmadı! Her zamanki gibi milleti dolandırıp hapsi boyladı. Düzenbaz “Müslüman” Fadıl’dan küfürbaz “Müslüman” Safiye’ye kurulabilecek bir köprü var mı, var. Adı “dinbaz siyaset” bu köprünün… Tanıştığımıza memnun oldum.” Hep söylüyorum, gün ge lecek toplumun neşesini yok edip, melezliğini parçalayıp geleceğini karartan ve tüm bunları din diye diye yapan iriliufaklı, resmisivil, saraylıalaylı dinbazların dine verdikleri zararı da memleketin laik yurttaşları ona HHH Beren Saat ise bu memlekette “Hatırla Sevgili” ile başlayan dizioyunculuk kariyerinde “Aşkı Memnu”da Bihter, “Fatmagül’ün Suçu Ne?”de Fatmagül karakterleri ile unutulmazlaşıp zirveyi görmüş bir isim… Eşi Kenan Doğulu, müzik kariyerinde artık olgunluk, hatta “ustalık” dönemini yaşayan, ama her daim “genç” kalabilen bir değer… Türkiye adına ferahlık nişanesi bir çift onlar… Datça’da tatildeler ve yılın yorgunluğunu atmaya çalışıyorlar. racak. Dikkat edin Beren’in sözüne: Müslüman olarak doğdum, laik ve bağımsız bir kadın oldum diyor. Yani Müslümanlığın üzerine laikliği ve bağımsız bir kadınbireyyurttaş olmayı eklediğini söylüyor. HHH Bu durumda siz hangi “Müslüman”ı tercih edersiniz? Bu ülkenin varlık bulmasındaki öncü ve belirleyici vasfı, buna bağlı önem ve değeri ortada bir tarihsel şahsiyetin kabrine gidip arkasından hakaretler yağdıran; sonrasında da baltayı taşa vurduğunu anlayıp “Bunları bir arkada Beren, Datça tatilinden biki şıma inat olsun diye çekip sadenili bir fotoğrafını sosyal medya ce ona yollamıştım” diye kıvıran hesabına koyuyor. Hemen, hem tesettürlü Safiye’yi mi?.. de İngilizce bir homurtu düşüyor Yoksa bireysel yaşam tercihini resmin altına not olarak: “Müslüman mısın?” cesaretle, özgürce, yüreklice kamuoyuyla paylaştığı için hadsizce HHH Bu soruyla bu memlekette Türkiye’nin “bir kısım”, ama elbette hiç de azımsanmayacak “din adına” sorgulanan, ama bu tavra sakince, medenice, nazikçe ve hiç kıvırmadan cevap veren bikinili Beren’i mi?.. bir kısım yurttaşlarının hiç karşı Anlaşılıyor ki dinin de dinsiz laşmamışlığı var mıdır?.. liğin de, Müslümanlığın da mü Yoktur. Ramazan’da oruç tutmayıp nafıklığın da işareti ne başörtüsü, ne bikini… bir şeyler yeme “gaflet”inde mi bulundunuz? Yanınıza yaklaşmıştır birileri, asık ve tehditkâr bir suratla: “Müslüman mısın?!” Din eğer “güzel ahlâk”sa ne bikiniye ne de tesettüre, ama sadece ve sadece kalbe bakacaksınız!.. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle