22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 9 Mayıs 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: FUNDA YAŞAR ER haber 5 NECATİ SAVAŞ Akşener’e nezaket ‘Gariban olmak ziyareti CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’le, tüm şaibeden iyidir’ cumhurbaşkanlarıadaylarınayapa cağı ziyaretler kapsamında bir ara ya geldi. İnce, Akşener’e başarılar İnce, Erdoğan’ın ‘gariban’ sözüne, ‘Doğru söylüyorsun, ben dileyerek, adil bir seçim olması temennisini iletirken görüşmede se rahmetli kamyon şoförü Hacı Şerif’in oğluyum’ yanıtı verdi çim güvenliğine ilişkin görüş alışverişinde bulunulduğu ve her partinin sandığa sahip çıkması gerek CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce dün işçi konferederasyonlarıyla bir araya geldi. Ankara’daki programına Anıtkabir ziyareti ile başlayan İnce, Atatürk’ün mozolesine üzerinde “CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce” yazılı çelenk bıraktı. Saygı duruşunun ardından dua da eden İnce, Anıtkabir merdiveninde beraberindekilerle fotoğraf çektirdi. İsmet İnönü’nün mozolesine de çelenk bırakan İnce, burada da saygı duruşunun Mitingde buluşuyorlar CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin, Edirne’de bugün yapacağı mitinge daha önce CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olarak ismi geçen İlhan Kesici, Yılmaz Büyükerşen ve Abdüllatif Şener de katılacak. İnce, Kesici, Büyükerşen ve Şener’in cezaevindeki HDP adayı Selahattin Demirtaş’ı da ziyaret edebileceği belirtiliyor. timin genel başkanı olarak partide kabulün daha doğru olacağını düşünüyorum. Partimize de ayakları alışmış olur” cevabını da değerlendiren İnce, “Erdoğan’ın partisine benim ayağım alışmaz, Saray’a davet etmemesinin nedeni ayağım oraya alışır diye korktu herhalde. Memleket olayında küslük olmaz. ‘Oraya gitmem’ yok öyle şey. Simitçiye çağırsa, oraya da giderim. Öyle Ankara’da trafik falan aksamayacak. Öyle 3 bin korumayla falan gezmeyece tiğinin konuşulduğu öğrenildi. İnce, Akşener’e İYİ Parti’nin Bağcılar’aki standına yapılan saldırıyla ilgili “Geçmiş olsun’” dileklerini iletti. İnce, önceki gün SP lideri Temal Karamollaoğlu’nu ziyaret etmiş ve başarılar dilemişti. Edirne Cezaevi’nde bulunan Selahattin Demirtaş’ı ise bugün ziyaret edecek olan İnce’ye Erdoğan’dan olumlu yanıt gelmişti. İnce ve Erdoğan’ın görüşeceği tarih henüz netleşmedi. l ANKARA/Cumhuriyet ardından dua etti. İnönü’nün torunu CHP Milletvekili Gülsün Bilgehan’a İnce, “Mayıs ayında Ecevit’e karşı kurultayı kaybediyor İsmet İnönü, Yalova’ya burada ilginç bir şey var, zenginler de mutsuz. Çünkü geleceklerinden kaygı duyuyorlar. Bu durumu değiştirmemiz lazım. Türkiye’nin huzura, barışa ihti ğim. Halk tipi bir cumhurbaşkanı olacağım. Bisiklete bineceğim. Sabahları görüyorlar, yine görecekler. Esnaf lokantasında yemek yiyen, pazara giden bir ALMAN BAKAN’DAN AKŞENER’E ‘Kürt seçmeni dinlenmeye geliyor. Ben de 8 yaşında bir çocuğum. İnek otlatıyordum. İsmet Paşa’nın elini öptüm orada. Gülsün Hanım ile aramızda hep bir espridir bu. Dedim ki, ‘Sen Paşa’nın torunusun, ben çobanın torunuyum.’ Ama az önce de ‘Dedenin koltuğuna oturacağım’ dedim” ifadelerini kullandı. Anıtkabir Özel Defteri’ni de imzalayan İnce, “Aziz Atatürk; bugün huzu yacı var. Bu sebeple dün cumhurbaşkanı adaylarından randevu istedim. Adalet Bakanlığı izin verirse Demirtaş’ı çarşamba günü (bugün) ziyaret edeceğim. Bu gerginliği sona erdirip Türkiye’yi demokratikleştirmemiz ve örgütlü bir toplum yapmamız lazım” dedi. ‘Korktu herhalde’ Cumhurbaşkanı seçilmesi durumun cumhurbaşkanı olacağım” dedi. DİSK ziyaretinde de İnce, Erdoğan’ın TBMM’deki grup toplantısındaki “CHP’nin başındaki zata mı yoksa öne sürdüğü garibana mı bakacağız” sözlerine tepki gösterdi. Ekonomideki sorunları hatırlatan İnce, “Türkiye yanıyor, bu haldeyken kalkmış bana ‘gariban’ diyor, Genel Başkanımıza ‘kukla’ diyor, ‘karikatür’ diyor. Burdan Erdoğan’a ses destek olacak’ Almanya’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakanı Michael Roth, Almanya Büyükelçisi Martin Erdmann ve beraberindeki heyet, cumhurbaşkanı adayı ve İYİ Parti lideri Meral Akşener’i ziyaret etti. Roth, seçimlerin demokratik bir ortamda olmasını diledi. Akşener’e runuza, kurduğunuz ve sonsuza kadar da, parlamenter sistemi daha ileri götü leniyorum; bak hemşerim böyle laflar başarılar dileyerek, seçimleri yakın yaşayacak olan cumhuriyetin cumhur receklerini vurgulayan İnce, ‘Erdoğan’ı etme, gel memleketin sorunlarına çare dan takip ettiklerini söyleyen Roth başkanı adayı olarak geldim. Cumhuri yargılayacak mısın’ diye soruyor halk. olalım. Gariban olmak, şaibeli olmaktan “Güneydoğu’da AKP ve HDP arasın yetimizin yüzüncü yılında sorunlarını çözmüş, halkı mutlu, geleceğe güvenle bakan bir ülke olacağımıza söz veriyorum. Ruhun şad olsun Atam” notunu yazdı. Ardından, İnce; CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ile birlikte Türkİş, DİSK ve Hakİş’i ziyaret etti. Türkİş Genel Başkanı Ergün Atalay ile görüşme öncesinde açıklamalarda bulunan İnce, “Dünyanın bütün ül Hayır benim işim yargılamak değil. Ekibimle birlikte bizim görevimiz adil bir yargı, bağımsız bir mahkeme. İlk işimiz yargı olacak. Cumhurbaşkanı’nı yargılayan hakimler istiyorum. Bundan sonra her şey kendiliğinden olacaktır. Düğme iliklemeyen, çay toplamayan hâkimler bulacağız. Adalet Bakanlığı Hâkimler Kurulu’ndan çıkacak. Bunları yaptığımızda, 80 milyon yargıya güvendiğinde ekonomimiz düzelecek” dedi. iyidir. Doğru söylüyorsun, ben rahmetli kamyon şoförü Hacı Şerif’in oğluyum” diye konuştu. Kendisine ‘Gariban’ denmesini gurur verici olarak değerlendiren İnce, “Benim tavsiyem, doları nasıl indireceğimizi konuşalım, işsiz gençlerimizi konuşalım, benim tavsiyem huzurdan yana, ama sen diyorsan ki, ‘ben konuşurum, çamur atarım, saldırırım’ bizim de elimizden bir şeyler gelir, el mi yaman bey mi yaman görürüz” dedi. da sıkışan Kürt seçmenin size karşı desteği olacağını da öngörüyoruz” dedi. Alman heyete ziyaretleri için teşekkür eden Akşener de “Türkiye Avrupa’dır. Bu bakış açısını kazanmak Avrupa’nın yararınadır” dedi. Akşener, “Halk, Kürt sorununu bizim çözeceğimize samimiyetle inanıyor. Kimsenin şüphesi olmasın ki 24 Haziran’dan sonra kardeşçe yaşayacağız” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet kelerinde yoksullar mutsuzdur. Fakat Randevu talebine Erdoğan’ın, “Par l ANKARA / Cumhuriyet ‘Dünyası asfalt kadar’ NECATİ SAVAŞ Erdoğan’ın seçim manifestosunu eleştiren Kılıçdaroğlu, ‘Devleti soyan yolsuzlukla mücadele eder mi’ diye sordu, İnce’ye yönelik sözlerine ise ‘O sadece asfalt bilir’ dedi CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘manifesto’sunu eleştirdi, “Dar gelirlilerin hayat standartlarının artacağı” yönündeki vaade, “Badem sütüyle beslenirsen fakirin fukaranın halinden anlayamazsın kardeşim” dedi. Kılıçdaroğlu’nun grup toplantısındaki konuşmasından satırbaşları şöyle: Cumhuriyet’e 94. yıl kutlaması: Dün bir gazetemiz 94. yılını kutladı. Çınar gibi bir gazete. Cumhuriyet gazetesi. Bir asıra yaklaşan yıl, basın tarihimizde çok fazla rastlanan bir olay değildir. Cumhuriyet’in adını Gazi Mustafa Kemal Atatürk koydu ve Cumhuriyet adına uygun olarak, demokrasiyi, cumhuriyeti, özgürlükleri, kadınerkek eşitliğini, çağdaş uygarlığı savundu. Her dönemde baskılara, darbelere karşı direndi. Bunun için ağır bedeller ödedi. Yazarları katledildi, gazetecileri, köşe yazarları hapse atıldı. 20 Temmuz darbesinden sonra olan olaylar, Cumhuriyet bağlamında yaşanan olaylar 12 Eylül ve 12 Mart askeri darbeler döneminde de aynen yaşandı. Bugün Cumhuriyet gazetesi, tüm baskılara rağmen yoluna devam etmektedir. Bu ülkede demokrasiyi, özgürlüğü, kadınerkek eşitliğini, parlamenter demokratik sistemini savunan, tek adam ve diktaya karşı olan her kesimin Cumhuriyet’e sahip çıkması lazım. Gazeteciliğin yerlerde sürüldüğü bir dönemde Cumhuriyet gazetesi onurlu ve dik duruşunu hiç bozmadı. 20 Temmuz darbesine karşı en dik ve en onurlu duran gazetedir. Gazeteyi de, yazarlarını da yürekten kutluyorum. İnce 80 milyonun başı olacak: Cumhurbaşkanı adayımız olarak Sayın Muharrem İnce’yi açıkladık. Beklemiyorlardı, çünkü kendileri gibi sanıyorlar CHP’yi de. Cumhurbaşkanı yalnız CHP’lilerin değil, 80 milyonun cumhurbaşkanı olmalı. Sayın İnce hiçbir zaman ayrım yapmadı. Kimlik, inanç, yaşam tarzı, bölge ayrımı yapmadı. Böyle bir kişi Cumhurbaşkanlığı makamını hak ediyor. 80 milyonun yani cumhurun başı olacak. ‘Toplumu kucaklıyoruz’ Sen Cumhurbaşkanı değilsin: Muharrem Bey’in başka bir özelliği var. Milleti bölmek istemiyor. Biz toplumu kucaklıyor ve birleştiriyoruz. ‘Bana oy verenlen makbul, vermeyenler hain veya münafık’, söylediğin lafa bak Allah aşkına... Ve bu adam Cumhurbaşkanı koltuğunda oturuyor. Ülkenin nüfusunun yarısını vatan haini, yarısını münafık ilan ediyor. Saray’dan dar geliri fark etmiş: Daha önemli bir açıklaması var, manifestosu. Dar gelirlilerin hayat standartları mutlaka artacak demiş. Çok şükür. Demek ki dar gelirli vatandaş var, Saray’dan fark etmiş bunu. Emin olun Saray’dan fark etmiyor, Kılıçdaroğlu’nu dinlediği için fark ediyor. Saray’da oturduğu için Türkiye’yi bilmiyor. Badem sütüyle beslenirsen fakirin fukaranın halinden anlayamazsın kardeşim. “Adalet olacak memlekette” diyor. Ne demek? Adalet yok, yeni dönemde adaleti getireceğim demektir. Ben demiyor muydum bu memlekette adalet yok diye? “Hakkındaki suçlama ne olursa olsun kişi adil yargılanacak’’ diyor. Onun için büyük laf. Bunu söyleyen kişinin önce Türkiye’yi BM’ye ihbar ettiği dilekçeyi geri çekmesi lazım. Ne diyor o dilekçede, “Ben Türkiye’de adil yargılama yapmayacağım, işkence yapacağım, tutulanlara insanca davranmayacağım” diyor. Kardeşim, adil yargılama yapmayacağım diye dilekçe vermişsin, çeksene dilekçeyi. Kılıçdaroğlu, grup toplantısında gazetemizin 94. yılını kutladı. Dünyası asfalt kadar: Ve yine boyundan büyük bir laf ediyor. “Yüksek teknolojik ürünlerde yerlilik oranı artmalı” demiş. Şimdi, konuşma yapmış ‘Muharrem İnce gelince asfaltları mı sökecek’ demiş. Buyur. Çünkü kendisi sadece asfalt bilir. Dünyası o kadar, asfalt. Köprü yaptık yol yaptık o kadar. Dünyada hiçbir ülkenin başbakanı, “Biz köprü, yol yaptık” diye övünmez, bunu ayıp sayar. Ayıptır köprü, yol yapmayan devlet mi var? Peki bilimsel olarak ne yaptın? İran üniversitelerinin ürettiği bilgi sayısı Türk üniversitelerini geçti, bu ayıp bile sana yeter. Aile boyu yolsuzluk: Bütün bu söylediklerine inanmadığını bir cümle ile gösteriyor; “Yolsuzlukla, yoksullukla, yasaklarla mücadele etmek hedeflerimiz arasında olmaya devam edecektir.” Maşallah yani. Yolsuzlukla mücadele edecek. Keşke bunu söylemeseydin Recep Bey. Yolsuzlukla sen mücadele edebilir misin? Mümkün değil. Devleti soyan adam, aile boyu yolsuzluk yapan adam yolsuzlukla mücadele eder mi? Akıl alacak şey değil. 3M’den yararlanıyor. Mahkeme, Maliye, Medya. Bu ülkeye huzuru, barışı, kardeşliği getirmek benim namus borcumdur. l ANKARA / Cumhuriyet ‘Üç fidan’ı andı Kılıçdaroğlu grup konuşmasında Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı da andı. İsimlerin duyulması üzerine salonda ‘’Vur vur inlesin katiller dinlesin’’ sloganları atıldı. Kılıçdaroğlu, üç fidanla ilgili şunları söyledi: ‘’Siyasal idamların toplumların belleğinde derin yer ettiğini kabul etmeliyiz. O nedenle Rahmetli Ecevit’in idamların kaldırılmasındaki çabaları çok değerli. Bugün siyasal idamların olmaması, gelecek açısından derin yarılmaların engellenmesi açısından önemlidir. Günlük kızgınlıklarımızla hareket edebiliriz ama yara soğuduktan sonra yapılan işin doğru mu eğri mi olduğunu daha sağlıklı görebiliyoruz. O nedenle biz de gençler de onları unutmayacak. Onlar bu ülkenin bağımsızlığı için mücadele ettiler.’’ Aslan, Sırtlan, Zebra, Ceylan Cumhuriyet’i sona erdirmek, “parantezi kapatmak” isteyenlerin kendilerine “Cumhur İttifakı” adını takmalarında şaşılacak bir durum yok. Onlar ne yaptılarsa tersini yaptıklarını iddia etmenin ustasıdırlar. Ama “dörtlü ittifakın” kendine neden “Millet İttifakı” dediğini anlamakta zorlanıyoruz. Çünkü milletin bir kesimi öteki ittifakla birlikte hareket ediyor; bu nedenle de onlara “siz milletin dışındasınız” diyecek halimiz yok. Ad seçiminde, pek fazla değişmediklerini anlatmak isteyen “millimilliyetçi” kökenlilerin isteklerinin ağır bastığı anlaşılıyor. HHH Asıl merak edilen ise dört siyasi partinin hangi ortak paydada birleştiğidir. Kimileri için kuşku kaynağı olan konu budur. Örneğin Milli Görüş’ün temsilcisi Saadet Partisi İslamcı bir parti olarak sosyal demokrat CHP ile hangi “asgari müşterekte” bir araya gelmiş olabilir. Ya da MHP’den ayrılmış bir kesimin kurduğu İyi Parti “Türkçü İslamcı” kimliğini, ideolojisini terk etti, bir merkez partisi haline geldi de mi bu birlikte yer aldı. HHH Bu partiler hakkında önümüzdeki kısa dönemde, seçim karmaşasında kesin bilgilere sahip olmak kolay olmayacak. Değişip değişmediklerini, hedeflerinin onları değişime zorlayıp zorlamadığını, sosyolojik değişimin bu partiler üzerindeki etkisini bilemeyeceğiz. Durumu açıklayabilmek için başka faktörlere bakmak, bu İttifakı, birliği zorunlu kılan etkenleri ya da etkeni aramak zorundayız. Söylenen, esprili bir dille anlatılan gerekçe şöyledir: “Aslan, sırtlan, zebra ve ceylan sırt sırta koşuyorlarsa orman yanıyor demektir.” HHH Ekonomiye, politikaya, sosyal hayatın karmakarışık, kaotik haline bakarsanız gerçekten de orman yanıyor. Gelir dağılımındaki olağanüstü bozulma, ekonomiyi felç eden dış borçlar, dövizdeki ölçüsüz yükseliş, gizlenmeyen işsizlik, artan enflasyon ve dış dünyanın giderek daralması ormandaki yangının büyüme, yayılma eğiliminde olduğunu, rüzgârın ters taraftan estiğini gösteriyor. O zaman ne oluyor? Aslanla sırtlan düşmanlığı unutup zebra ve ceylanla dayanışmaya mı karar veriyorlar. Benzetmeler topaldır ama bir fikir verir. Öyle olduğu anlaşılıyor. Neden olmasın. HHH İdeolojik, politik tutarlılıklarına, kararlılıklarına, güçlerine güvenenler için çok aykırı birlikler, “şeytanla bile”, mümkündür. Kimi zaman da birlik çağrılarını elinin tersiyle itmek daha doğru bir tutum olabilir; tarih örneklerle doludur. Somut durumda söz konusu olan ise serbest piyasa ekonomisinin, farklı yaklaşımlara, reçetelere sahip temsilcilerinin, reformist piyasacı CHP’nin “tek adam rejimine” karşı oldukça etkili olacağı anlaşılan seçim birliğidir. Sol, aslansırtlanzebraceylan formülünde bir şekilde yer alıyor olsaydı konuyu başka türlü tartışacak, sosyalizm hedefini gözetecek, otoriter yönetimlere karşı birliklerin tarihsel deneyimlerinden yararlanacaktı. HHH Uzun, sancılı bir sürecin sonunda otoriter yönetime son vermek için elverişli koşullar ortaya çıktı; sosyalistler, komünistler ise bazı fırsatları kaçırdılar, etkin bir güç olarak devrede değiller. Yine de yapabilecekleri işler var. Birlik dışında kalmış HDP’nin baraja takılmasını, en azından 50 vekilin AKP’ye gitmesini önlemek için çaba harcayabilirler, seçimlerden sonraki süreçte ortaya çıkabilecek fırsatları kaçırmamak için çaba gösterebilirler... Geçen pazar aktardığım, yinelemekte yarar gördüğüm Orhan Veli’nin güzel, güzelden öte harikulade “Gemliğe doğru / denizi göreceksin / sakın şaşırma” dizeleri sanki sol için yazılmış gibidir... Şaşırmak istemiyorsanız hazır olmanız gerekecektir. ‘Yetki tasarısı’ TBMM’ye sunuldu Uyum yasaları da KHK ile düzenlenecek Hükümet erken seçim öncesinde Cumhurbaşkanlığı sistemi için gereken uyum yasalarının KHK ile düzenlenmesini öngören “yetki tasarısı”nı TBMM’ye sundu. 24 Haziran’da erken seçim için uyum yasalarının tamamlanmadan gidilmesi kararının ardından hükümet “KHK zorunluluk” diyerek gereken değişikliklerin Kanun Hükmünde Kararname ile yapılmasına imkan tanıtan “yetki yasası”nı TBMM Başkanlığı’na sundu. Tasarı ile 16 Nisan Anayasa referandumunda yapılan değişiklikler ekseninde değişikliklerin KHK ile düzenlenebilmesi için TBMM’den yetki istendi. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle