22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR Nazan Öncel konseri Dorock XL’da Türk pop müziğinin ustası Nazan Öncel, 12 Mayıs’ta Dorock XL sahnesinde konser verecek. Zamansız şarkılarının yanı sıra yeni eserlerini de seslendireceği konserde Öncel sevenleriyle buluşacak. Çarşamba 9 Mayıs 2018 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: BAHADIR AKTAŞ İsmet Birsel’in kultur@cumhuriyet.com.tr 13 ‘Anılar’ı... Leyla Gencer’in Hobi Sanat Galerisi 10 Mart 2017’de kaybettiğimiz İsmet Birsel’i anıyor. “Anılar” adlı sergide, İsmet Birsel’in daha önce hiç gün yüzüne çıkmamış suluboya desenleri, desen defterleri ve yağlıboya yapıtları yer alıyor. 40. yılını kutlayan Hobi Sanat Galerisi 10 Mart 2017’de kaybettiğimiz İsmet Birsel’i anıyor. “Anılar” ad lı sergide, İsmet Birsel’in daha önce hiç gün yüzüne çıkmamış suluboya desenleri, desen defterleri ve yağlı boya yapıtları yer alıyor. Sergi ayrı ca İsmet Birsel’in 19802016 yılları arasında yaptığı, aile koleksiyonun dan işleri de kapsıyor. Galerinin sahibi ve yöneticisi As lı Bengiserp’e serginin oluşum sü recini sorduk. Bengiserp, “Kendisi çok değer verdiğimiz ve bizlere her beraber liğimizde bizi engin dünya görüşü ve anı larıyla besleyen özel bir kimlikti. Hobi’nin ÖZNUR 40. yılını kutlayacağı OĞRAŞ ÇOLAK mız 20172018 sergi sezonunu planlarken kendisini de bir sergiyle anmak is tedik. Hobi Sanat Galerisi olarak 40 yıldır hazırladığımız sergilerin ta mamını eser seçimi, serginin kap samı ve ismini sergiyi açtığımız sa natçımızla elbirliği ve fikir alışveri şiyle oluşturduk. Biz şimdiye kadar hiç küratörle çalışmadık. Bu sergi nin de bir küratörü yok. Birsel Ai lesiyle bu arzumuzu paylaştık. Baş ta eşi Ayşe Birsel ile oğulları Selim ve Cem Birsel bu isteğimizi kırma yıp, kabul ettiler. Selim Birsel bize çok yardımcı oldu ve serginin çatı sını o kurdu. Yani sergimizi Ayşe Birsel, Cem Birsel ve Selim Birsel’le beraber hazırladık” diyor. İlk sergisini 1955’te açtı İlk sergisini 1955’te Paris’te açan İsmet Birsel’in resimleri yaşamından da kesitler içerir. 1958 yılından itibaren birçok farklı ülkede büyükelçilik yapan ve öğrenim yıllarını sanat tarihinden hukuka disiplinlerarası bir geçişle tamamlayan sanatçı, diplomasi yıllarında sürekli genişleyen çevresiyle hayat bulan, yeni ülkeler ve yeni insanlardan beslenen sanat hayatını, eleştirel ve sevecen gözlem anlayışını tuvaline taşımış bir sanatçı. Sergi de yer yapıtlarda, tıpkı ressamın “Resim yaratmak istediğim atmosferden ben de keyif almak istiyorum” dediği gibi masalarda oturan papyonlu hoş giyimli bakımlı kadınlar görülüyor. Sözü İsmet Birsel’e bırakmak gerekirse, ressam bakın nasıl tanımlamış yapıtlardaki karakterlerini: “... Boş tuvalin önüne oturduğumda bel 26 Mayıs’a dek sürecek sergi ayrıca İsmet Birsel’in 19802016 yılları arasında yaptığı, aile koleksiyonundan işleri de kapsıyor. leğimdeki karakterleri bir telaş alıyor. Onlar da benimle birlikte bir maceraya girecek olmanın heyecanını yaşıyorlar. Beyler smokinlerinin papyonunu bağlamağa çalışıyor, koket hanımlar makyajlarını tazeliyor, operadakiler her zaman gittikleri localarındaki yerlerini alıyor, müzisyenler sazlarını akort ediyor, yazlığa gidenler poz verecek yer beğenemiyor, restorandakiler menüden yemek seçemiyor. Resmi yemekte yerini beğenmeyenler devamlı bir itiraz halinde. Birbirini kıskananlar elimi kolumu çekiştiriyor. Yani bir kargaşadır gidiyor. Onu idare et, bunu idare et, pozunu değiştirmek isteyene yardım et... Perişan oluyorum. Sözün kısası boş tuval önünde ki bu kargaşa bir maceraya dönüşüyor, nereye varacağı belli olmayan bir maceraya... Kadınların parfümü deniz konusuna, terebentin kokusuna karışıyor. Son fırça darbesinin zamanlamasına birlikte karar veriyoruz. Demokratik! Doğrusu hanımlar genelde kaprisli oluyorlar, son anda ‘Şuramı buramı düzelt, dekoltem çok oldu, biraz daha kapat’ diyorlar. Sonunda hepsini mutlu eden bir yapıt oluşuyor. Onlar mutlu olunca, ben de ‘resim oldu galiba’ diyorum. Rahatlamış, sanki boşalmış olarak karakterlerimle birlikte yapıtımı kucaklıyorum.” Atatürk karikatürleri sergileniyor İzmir’de Konak Belediyesi’nin Neşe ve Karikatür Müzesi’nde açılan sergide Atatürk’ün şimdiye kadar hiçbir yerde sergilenmemiş karikatürleri yer alıyor. Karikatürlerde Atatürk ve Cumhuriyet’ isimli sergi milli mücadele döneminin mizah basınına ışık tuttuyor. Sergide, AraştırmacıYazar İsmail Şen’in 19191938 yılları arasında 50’ye yakın yerli ve yabancı mi zah yayınından derlediği, Türkçe’ye çevirisi yapılarak oluşturulmuş eserler yer alıyor. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün karikatürlerinden oluşan serginin açılışına İzmirli karikatür sanatçıları başta olmak üzere çok sayıda davetli katıldı. Çoğunluğu 1920’li yıllarda yayımlanan dergilerden toplanan Atatürk karikatürlerinden oluşan sergi, aynı zamanda Atatürk’ün sanata, sanatçıya, basın özgürlüğüne ve mizaha verdiği değeri de bir kez daha gözler önüne serdi. Sergide Atatürk’ün boksör, güreşçi veya bilardo masası başında olduğu karikatürler yer alıyor. Osmanlıca dergilerin yanı sıra yabancı dergilerde yer alan karikatürler Mustafa Kemal Atatürk’ü çizgilerle mizahi bir dille anlatıyor. Sergi, 24 Mayıs’a kadar gezilebilecek. l DHA Fazıl Say Antalya’da Caz ve klasik müziğin ünlü isimlerini Antalya’da buluşturan Antalya Akra Caz Festivali, sahnesinde dünyaca ünlü piyanist ve besteci Fazıl Say’ı ağırlayacak. Gecede Fazıl Say’ın Türk edebiyatının unutulmaz şairlerinin şiirlerini besteleyerek yaptığı şarkı albümle rinden “İlk Şarkılar” ve “Güz Şarkıları” izleyici ile buluşacak. Say’a “İlk Şarkılar”da vokalde Serenad Bağcan, “Güz Şarkıları”nda ise piyanist Ece Dağıstan ve vokalist Güvenç Dağüstün eşlik edecek. Konser bu akşam saat 20.00’da Akra Hotels sahnesinde başlayacak. Shakira İstanbul’da konser verecek 11 Grammy ödülü sahibi ünlü Kolombiyalı şarkıcı Shakira, dünya turnesi ‘El Dorado’ kapsamında 11 yıl sonra yeniden Türkiye’ye geliyor. 11 yıl aradan sonra ikinci kez Türkiye’ye gelmeye hazırlanan şarkıcı, konser tarihini 11 Temmuz olarak açıkladı. Shakira, 103 milyon takipçisinin olduğu Facebook hesabından şunları yazdı: “Yeniden İstanbul’da olmak ve en sevdiğiniz şarkıları hep birlikte söylemek için sabırsızlanıyorum.” BKM organizasyonu ile düzenlenecek konserin nerede yapılacağı netlik kazanmadı. Sinemanın büyük kaybı Ermanno Olmi yaşamını yitirdi Cannes’da Altın Palmiye, Venedik’te Altın Aslan kazanan İtalyan sinemacı Ermanno Olmi 86 yaşında hayata veda etti. “Il Posto”, “L’albero degli zoccoli”, “La leggenda del santo bevitore” (Ermiş Ayyaş Destanı) ve “Il segreto del bosco vecchio” gibi filmlerin yönetmeni olan Olmi’nin kesin ölüm sebebi açıklanmadı. 24 Temmuz 1931’de İtalya’nın Bergamo şehrinde dünyaya gelen Ermanno Olmi film yapımını bir elektrik firmasında çalışırken öğrendi. Çalıştığı 19521961 yılla rı arasında 40’tan fazla kısa film ve belgesele imza attı. İlk uzun metrajlı filmi olan 1961 yapımı “Il Posto” Venedik Film Festivali’nde çok beğenildi ve festivalden üç ödülle ayrıldı. 1978 yılında çektiği “L’albero degli zoccoli” filmi Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye Ödülü kazandı. 1988 yılında Venedik Film Festivali’ne tekrar uğrayan yönetmen, Rutger Hauer’in başrolünü üstlendiği “The Legend of the Holy Drinker” filmi ile Altın Aslan’a layık görüldü. 2001’de Giovanni De Medici’nin son günlerini anlatan “Savaş Mesleği” filmi ile bir kez daha Cannes’da yarıştı. Usta yönetmenin son filmi ise geçtiğimiz yıl vizyona giren “Vedete, sono uno di voi” belgeseliydi. Leyla Gencer anısına konser Bakırköy Belediyesi Leyla Gencer’in ölümünün 10. yılı nedeniyle 10 Mayıs’ta saat 12.00’de dünyanın ünlü sopranosunun adını taşıyan Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde konser düzenliyor. Konserde, Günay Acar (Saprano), Uğur Yalçın (Keman) ve Linda Kaso (Piyano) Leyla Gencer anısına bir araya gelecek. Edirne’de ‘Viyolonsel & Piyano Resitali’ düzenleniyor Edirne Belediyesi ve Trakya Üniversitesi Devlet Konservatuvarının işbirliğiyle, Edirne Kent Müzesi bahçesinde 10 Mayıs’ta saat 19.30’da “Viyolonsel & Piyano Resitali” düzenlenecek. Edirne Belediyesi, Kültür ve Sanat Etkinlikleri kapsa mında düzenlenecek olan konserde Ece Dikbıyık viyolonselde, Bilge Su Karaca ise piyanoda yer alacak. Edirne Belediyesinin kültür ve sanat etkinliklerine hız kesmeden devam ettiğini belirten Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, fark lı konserlerle Edirne halkıyla buluştuklarını ifade ederek, “10 Mayıs Perşembe günü saat 19.30’da Edirne Kent Müzesi Bahçesi’nde ücretsiz olarak düzenlenecek konsere tüm Edirne halkını davet ediyoruz” dedi. (İHA) Dehası Yarın, 10 Mayıs, Leyla Gencer’in onuncu ölüm yıldönümü. Onun için yıllarca sahnesinde söylediği La Scala operası bir anma töreni düzenliyor. 11 Mayısta İDOB Aya İrini’de Verdi’nin Requiem’ini onun anısına seslendirecek. 17 Mayıs’ta BİFO onun için genç sopranolardan oluşan Donizetti ve Puccini eserlerini konsertant olarak sunacak. Avrupa tarihinin gelmiş geçmiş en ünlü sopranolarından Leyla Gencer, sanat dünyasında bizim en önemli kıvanç kaynağımız. Avrupa, Rusya, kuzey ve güney Amerika’nın en ünlü sahnelerinde prima donna olarak başroller oynamış; nice ünlü operayı kendi üslubuyla yeniden yaratmış, nice unutulmuş operayı tozlu raflardan indirip sahnelere kazandırmış, “bel canto” (güzel şarkı söyleme) sanatını yeniden canlandırmış. 1950’den 1983’e kadar dünyanın ünlü opera evlerinde aranan soprano olmuş. Sonra da resitalleriyle, konferanslarıyla, hocalığıyla, neredeyse ölüm döşeğine kadar hep gündemde kaldı ve hep gençlere kucak açtı. Düşünün biz Türkler, bu büyük sanatçıyı Zeynep Oral’ın 1992’de Milliyet Yayınlarından çıkan “Tutkunun Romanı” adlı kitabıyla tanıdık. Ondan önce bazı gazetelerde ve müzik dergilerinde basılan haberlerini okurduk. O kitap çıktığında ise artık Leyla hanımın operalar dönemi kapanmış, hocalık dönemi başlamıştı. Ben onun Aya İrini’de 1980’lerin sonunda bir resitaline yetişebilmiştim. Daha sonra da seminerlerini izledim. Bu seminerle bile bir opera sahnesine çıkarmış gibi hazırlanıp, müthiş bir enerjiyle geliyordu. Derin kültürlü anlatımı, besteciye saygıyı vurgulaması, vakur ve dimdik duruşu yıllardır belleğimde. Genç yaşında, 1950’lerde Avrupa’ya açılma cesareti, ne büyük bir atılımdı. Savaştan yeni çıkmış bir Avrupa’da “opera”nın dimdik ayakta duruşuna tanık olmuştu. İlk radyo dinletisinden sesini yakalayan avcılar vardı. Günlerce süren mektuplarla iletişim, saatlerce süren uçaklar, trenler ve gemilerle yolculuklar yapmıştı. Herhangi bir operada kendi sesine uygun bir rol için bilgi edinmek, haber almak bile kim bilir ne kadar uzun sürüyordu. Ve bu çalışmaları hiçbir zaman bir emprezaryo edinmeden, kendi olanaklarıyla yapmıştı. İlk opera temsillerinden itibaren sahneye güvenli adımlarla çıkışı, dimdik duruşu, oynadığı her rolü en ufak ayrıntısına kadar inceleyip yaşaması ve o anda kendi yaşadığı kadar dinleyicisine de yaşatması efsaneleşmişti. Teknik açıdan küçük aranefeslerle cümleleri bağlayışı, sesini kocaman arenalarda bile en arka sıraya kadar ulaştırıyordu. Eserin bestecisi kadar libretto (metin) yazarını da inceliyordu. Hatta librettoları müzikten önce inceliyor, sözlerin içindeki müziği arıyordu. Bestecilerin ve libretistlerin tarihi mektuplarını buluyordu. Nice büyük bestecinin unutulmuş operasını keşfe çıkmıştı. Donizetti, Rossini, Bellini ve Verdi’nin hiç oynanmamış operalarını bulup onlara sahnede can vermişti. Tarihte acaba 73 farklı prima donna rolünü oynamış kaç soprano vardır? Bütün operacıların hayali, kabesi olan La Scala’nın yıllarca Divası (kraliçesi) olarak tarihe geçmiş kaç operacı vardır? Bugün elimizde, ona ait çok az stüdyo kaydı var. Diger kayıtları ki kimi görüntülü hepsi korsan kayıt. Bunun iki nedeni var, birincisi o zamanlar stüdyolara girip kayıt yapmak için yüklü bir bütçe ve zaman gerekiyordu. İkincisi Leyla hanım canlı kaydın her zaman çok daha doğal olduğuna inanıyordu. Bugün Google aramasında onun neredeyse bütün icralarını bulabilirsiniz. Hiçbir zaman “hayır, yapamam” dememiş. Başarılarıyla sarhoş olup kendini bırakmamış, her temsilden yeni bir ders çıkartabilmiş. Her rejisörden, her orkestra şefinden yeni bir şeyler öğrenmiş. Tebaldi, Callas, Sutherland, gibi yıldızlar sahnelerdeyken bir Doğu ülkesinden gelmenin rekabetine de uzun yıllar katlanmış. Kırk yıl boyunca dünyanın en saygın sahnelerinde gündemde kalmayı başarabilmiş. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle