26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 1 Mart 2018 2 haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: FUNDA YAŞAR ER Çağdaş yaşam kültürünü oluşturmak için mücadele eden ÇYDD 29 yaşında Baskılara ve karalamalara rağmen dimdik ayakta 29yıllık uzun soluklu bir yolculuk Çağdaş Yaşamı Destekleme Derne ği’ninki (ÇYDD) Üstelik hakkındaki tüm karalamalara, baskılara karşın, ödün vermeden kesinti siz süregelen... Neler yapılmış bu 29 yılda? 86 bin 400 ilk ve Ortaöğretimdeki kız öğ Özlem Yüzak renciye ve 34 bin 150 üniversite öğrencisine burs verilmiş; 769 ana sınıfı ve 565 oyun parkı kurulmuş; 21 eğitim ve kültür evi açılmış; 2 li se, 17 derslikle 6 anaokulu, 24 ilköğ retim okulu, 32 köy okulu, 36 öğ renci yurdu, 1 üniversite eğitim bi rimi yaptırılmış; 30 okula tam do nanımlı kütüphane kurulmuş, kitap toplama kampanyaları ile 5 milyon dan fazla kitap ihtiyaç sahiplerine dağıtılmış... Ne için? Çağdaş yaşam kültürü oluşturmak için. Kuruluş yıldönümü dolayısıyla dü zenlenen toplantıda konuşan ÇYDD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel, tüm engellemelere, ön lerine çıkarılan vergi cezalarına, sav cılık ifadelerine karşın ara vermeden çalışmalarını sürdürdüklerini söyle yerek önemli bir noktaya dikkat çe kiyor: “Bir ara haftada 60 davaya bi le girip çıktığımız oldu. Ama sürekli yeni projeler ürettik. Bu arada ger çekleştirdiğimiz önemli bir başarı da kurumsallaşmamız oldu. Eğitim, denetim ve şeffaflık..Hepsini birden yaptık. Kalite derneği ile çalıştık ve Mükemmellikte Yeterlilikte 3 yıldız aldık. Bu kalite çalışmaları genel de şirketlere mahsustur. Bizler ise sadece gönüllüleriz ama hedefleri mizi, projelerimizi gerçekleştirmek için bunu yapmak zorunda hissettik kendimizi.” Çelikel konuşmasında gündem de olan cinsel istismarı engellemek için çıkarılmak istenen yasaya da de ğindi. Çelikel, “Kabarık yüklü dava dosyaları var bu konuda. İstanbul’da bir günde 39 dosya konulduğu oldu hâkim önüne. Ama çoğunda 34 yıl gibi uzun sürelere yayılıyor; üstleri örtülen olaylar oluyor. Aslında eğer tam uygulamış olsalar var olan yasalardaki cezalar kötü değil. Ama uygulanmadı. Şimdi idam ve zina yeniden getirilmek isteniyor. Kadın örgütleri uzun yıllar “zina boşanma sebebi olsun ama suç olmasın” diye mücadele verdiler ve bunu elde ettiler. Şimdi yeniden gündeme geliyor olması çok acı” diye konuştu. Çelikel’e göre gerek kadına yönelik şiddet gerekse çocuk istismarlarında bugün bu yaşananların sebebi siyasal ve kültürel yozlaşı ve toplumda erkek egemen kültürün hâkimiyeti... Eğitimin hem dinselleşmesi hem de kalitesinin düşmesi karşısında 1.5 yıl önce 27 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek Laik ve Bilimsel Eğitim Platformu (LABEP) oluşturduğunu hatırlatan Çelikel, ilk etkinliklerinin Aladağ Kız Öğrenci Yurdunda çıkan yangında 11 çocuğun yaşamını yitirmesini protesto etmeleri olduğunu kaydederek “İstanbul’da iki, ayrıca 6 ilimizde MEB’in tarikat ve cemaatlerle yaptığı protokolleri ve yeni müfredatın sakıncalarını anlatan paneller düzenledik, 20 bin adet ‘Veli El Kitabı’ hazırlayıp dağıttık dedi. Hayır oyu veren herkesin oyu değerli Çelikel’e göre Başkanlık seçimleri Türkiye’nin kaderini belirleyecek en önemli konu. “Referandumda gençlerin yüzde 60’ı ‘hayır’ dedi ise umutlu olmamız için bir sebebimiz de var demek” diyen Çelikel, demokrasinin yeniden inşası için herkesin oyunun çok değerli olduğunu bu yüzden gereksiz kutuplaşmalara girilmemesi gerektiğini özellikle vurguladı. Çelikel konuşmasında gündemde olan cinsel istismarı engellemek için çıkarılmak istenen yasaya da değindi. Türkan Saylan ‘Eğer bir yerlerde bir çocuk bilime aç senin ışığını bekliyorsa, senin sönmeye hakkın yok. Işıyacaksın..’ Türkan Saylan ÇYDD’nin 29. Yılı dolayısıyla düzenlenen etkinlikte, ÇYDD’nin ikinci başkanı Prof. Dr Türkan Saylan’ın sözleri dev ekranda duruyordu. ÇYDD kamuoyunda ağırlıklı olarak burs veren bir STK gibi görünüyor ama dahası da var. Çocuklara bilgi ve kültür yanında özgüven geliştirici projeler, gençlere yönelik sorunlarının çözümüne yardımcı olacak mentorluk projeleri, çocukların dijital dünyada tüketici değil üretici olma larını sağlayacak kodlama eğitimleri, annelere yönelik “kendilerine güvenmelerini” sağlayacak etkinlikler ve eğitimler; çevre konusunda hem farkındalık yaratmak hem de baskı grubu oluşturmak için oluşturulan bir “Çevre Birimi” ve düzenlediğini çeşitli etkinlikler... Hepsi de ÇYDD’nin yaklaşık 110 şubesinin gönüllülerinin katkısı ve bağışçılarının desteği ile... Nice mutlu aydınlık yıllara ÇYDD ÖSYM Kılavuz yayımladı YKS’ye başvurular başlıyor ÖSYM tarafından bu yıl ilk kez gerçekleştirilecek yeni üniversite sınavı YKS için başvurular bugün başlıyor. Sınavın detaylarının yer aldığı kılavuz dün yayımlanırken, sınav için son başvuru tarihi 22 Mart olarak belirlendi. Başvuru tarihlerini kaçıran adaylar ise oturum başına 75 TL ve aynı gün ödemek kaydıyla 4 Nisan 2018’de de sınava başvurabilecek. Adaylar sınavın 10.15’te başlayacak sabah oturumlarında saat 10.00’dan sonra; 15.45’te başlayacak öğleden sonra oturumunda ise saat 15.30’dan sonra sınav yerine alınmayacak. Geç başvuru 4 Nisan ÖSYM, TYT ve AYT’den oluşan yeni sınav sistemi YKS’nin tüm detaylarını paylaştığı kılavuzu dün yayımladı. Kılavuzda yer alan düzenlemelere göre YKS başvuruları bugün başlayacak. 21 Mart 2018’e kadar sürecek başvurularda sınav ücreti ödemesi için son tarih 22 Mart olacak. TYT, AYT ve YDT testlerinin sınav ücretleri 50’şer TL olacak. Başvuru ücreti olarak ekstra 5 TL daha verilecek. ÖSYM, “geç başvuru” tarihi olarak ise 4 Nisan 2018’i belirledi. Sınav ücreti aynı gün ödenmek üzere adaylar 4 Nisan’da da sınava başvurabilecek. Ancak sınav ücreti geç başvuruda oturum başına 75 TL’ye çıkacak. TYT zorunlu TYT, 23 Haziran Cumartesi günü 10.15’te yapılacak ve sınav 135 dakika sürecek. 24 Haziran Pazar günü yapılacak Alan Yeterlilik Testi (AYT) de 10.15’te başlayacak ve 180 dakika sürecek. Yabancı dil oturumu ise pazar günü 15.45’te başlayacak. Merkezi yerleştirme veya özel yetenek sınavıyla üniversitelere yerleşecek tüm adaylar TYT testine girmek zorunda olacak. l ANKARA/Cumhuriyet İkna ‘performansı’ MEB, öğretmenlere dayattığı zorunlu performans sistemine karşı yükselen tepkilerin ardından eğitim sendikalarıyla görüşmeye başladı ozan çepni MEB, öğretmenlik mesleğinin itibarını öğrenci ve velilerin notuna bağlayacak “Öğretmen Performans Değerlendirme ve Aday Öğretmenlik İş ve İşlemleri Yönetmeliği” taslağına ilişkin eğitimin paydaşları ile bir araya gelmeye başladı. Bakanlığın öğretmenlere, okul yöneticileri, veli, öğrenci ve meslektaşlarının not vereceği uygulamalarına ilişkin bütün eğitim sendikalarının sert tepki göstermesi üzerine başlattığı ikna turunda, eğitim fakültelerinden görüş isteyen bakanlık dün de Eğitim Sen ve Eğitim İş sendikaları ile görüşüldü. MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Semih Aytekin başkanlığındaki heyet, Eğitim Sen ve Eğitim İş genel merkezinde sendika yöneticileri ve uzmanlarının taslak üzerindeki görüşlerini dinledi. Detaylı sunum MEB heyetinin görüşmelerde “Performans Değerlendirme Sistemi” ve hazırlanan yönetmelik taslağına ilişkin detaylı bir bilgilendirme gerçekleştirdiği öğrenildi. Yapılan sunumda, öğretmenlere not verilmesini öngören sistemin temel gerekçesi “öğretmenlerin temel ihtiyaçlarını belirlemek ve buna yönelik hizmet içi eğitim planlamasının yapılması” olarak anlatıldı. Taslağın bakanlık tarafından basına verilmediği, eğitim fakültelerinden gö ‘Öğretmenler için tehdit’ Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, “Pilot uygulamanın gerçekleştiği tüm illerde ve okullar da ve Türkiye genelinde performans uygulaması tüm öğretmenler tara fından büyük bir itiraza dönüştü. Bu yönetme liğin bu şekliyle uygu lanması, iş güvencemi zin sürekli tehdit altın da olmasından dolayı; iş güvencesinin öğret menler üzerinde teh dit olarak kullanılmasını süreklilik haline getire Aydoğan cek, bilimsel kriterlere uygun olmayan ‘yeter lilik’ ifadeleri eğitim öğretim süreç lerinin ihtiyaçlarını hiçbir şekilde kar şılamayacak, öğretmen ile veliyi, öğ renciyi, okul idaresini ve meslektaş larını karşı karşıya getiren, iş barışını bozan sonuçlara yol açacaktır” dedi. rüş istenmesi üzerine taslağın sızdırıldığı ve görüşler üzerine yönetmeliğin değiştirilebileceği belirtildi. Eğitim Sen ve Eğitim İş ise bakanlığa yönetmelik taslağına madde madde neden karşı çıktıklarını anlattı. Bakanlık yetkililerinin tepkiler karşısında not almakla yetindikleri ve sendikaların taslağa karşı sundukları rapor ve sorulara karşı cevap veremedikleri öğrenildi. Toplantılarda ‘Uygulanması İMKÂNSIZ’ Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, “Öğretmenlerin her yıl mesleklerinin yeniden sorgulanma sı kabul edilemez ve bir kargaşa ya ratacaktır. Öğretmenlerimizin mes lekten soğumasına ve itibarsızlaştırılmasına yönelik hiçbir çalışma ya destek vermeye ceğimiz gibi, buna yol açacak tüm kararların karşısında olacağımı zın bilinmesini isteriz. Mevcut taslaktaki so rular sübjektif değer Yıldırım lendirmeler içermek tedir. Bu haliyle uygu lanması mümkün değildir. Biz de ba kanlığı, yönetmeliğe karşı hukuki boyutu devreye sokacağımızı belir terek uyardık. 1 milyon öğretmenin 90100 aralığında not alması bilim sel değil” diye konuştu. “ne yapacağımıza henüz karar vermedik” diyerek süreci anlatan bakanlık yetkilileri eğitim fakültelerinden istenen görüşlerin tamamlanmadığı, üniversite görüşleri ve sendika ziyaretlerin tamamlanmasının ardından yönetmeliğe ilişkin Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın ve Müsteşar Yusuf Tekin’in de eğitim paydaşları ile görüşmeler yapabileceğinin belirtildiği öğrenildi. l ANKARA Atatürk yerine Abdülhamit’i anlatacaklar! ozan çepni MEB, yeni hazırlanan ders program ve kitaplarında Atatürk’e ilişkin bölümlerin azaltılmasının ardından çocuklara Osmanlı dönemi ve TRT’de yayımlanan “Payitaht” dizisi ile gündeme tutulan II. Abdülhamit’i daha çok anlatmak için harekete geçti. Bakanlık bütün okullara yönelik dönem boyunca Andülhamit’in yaşamını yitirişinin 100. yılı nedeniyle etkinlik ler düzenleme talimatının ardından şimdi de yatılı okullarda Abdülhamit’i anlatmaya hazırlanıyor. Bakanlık, pansiyonlu okullarda dönemin geri kalanında adalet, vatanseverlik, dostluk, dürüstlük, öz denetim, sabır, saygı, sevgi, sorumluluk konularını içeren “Yurdumun Değerleri” programı kapsamında her ay farklı bir konuyla “Vatan Sağ Olsun”, “Asya’nın kandilleri” ve “Sultan Abdülhamit Han” etkinlikleri düzenleyecek. Bakanlık gönderdiği prog ramda “Düşünceleriyle, ufkuyla ve sahip olduğu ülke yönetimindeki sorumluluk bilinciyle tarihimizde önemli bir yere sahip olan Osmanlı’nın 34. Padişahı Sultan Abdülhamit Han” hakkında pansiyonlu okullarda çocuklara kitap önerilecek. Mayıs ayına kadar çocukların okumasının sağlanmasını isteyen bakanlık, Abdülhamit için 10 Mayıs’ta ülke genelinde “sorumluluk değeri” kapsamında söyleşiler düzenleyecek. l ANKARA YSK Başkanı’nın açıklaması Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Sadi Güven’den bir açıklama aldım. Elbette derhal kullanıyorum. Yorumlarım ve sorularım yarına! HHH  “Seçimde genel olarak siyasi partiler yarışıp seçimi de siyasi partiler yapmaktadır. Seçimin kalbi olan sandıkta görev yapan 7 kişiden 5 kişisi o ilçede son milletvekili seçiminde en çok oy alan siyasi parti temsilcisi olup, oyların kime verildiğini tespit edip, saymak ve tutanağa bağlamak onların görevidir. Bu tutanak sandık gözlemcilerine verildiği gibi taranarak Yüksek Seçim Kurulu ile birlikte seçime katılan tüm siyasi partilere anında ulaştırılmaktadır. Her bir sandıkta sandık açıldıktan sonra tutulan bu tutanaklar Yüksek Seçim Kurulu’nun internet sitesinde herkes tarafından da görülmektedir. (Örnek olarak sayım döküm cetveli, sandık sonuç tutanağı ve ilçe birleştirme tutanağı ekte gönderilmiştir.) 16 Nisan 2017 Pazar günü (oy verme günü) sandıklar açılmaya başladıktan sonra, ancak sonuçlar Kurulumuza ve siyasi partilere intikal etmeden önce, bazı sandık kurullarının seçmene oy pusulası ve zarflarını sandık kurulu mührüyle mühürlemeden verdikleri yolundaki yoğun şikâyetler üzerine,  Kurulumuz, sandık kurulu mührü taşımayan oy pusulası ve zarflarının dışarıdan getirilerek kullanıldığı kanıtlanmadıkça geçerli sayılmasına karar vermiştir. (Ek:2) Yine, Halkoylamasının başlamasından sonra bir kısım ilçe seçim kurullarından alınan bilgilerde sandık kurullarına “TERCİH” mührü yerine sehven “EVET” mührü dağıtıldığı ve bu mühürlerle oy kullandırıldığı, ayrıca bazı sandıklarda sandık kurulu mührünün oy pusulasının arka yüzü yerine ön yüzüne basıldığı, bazılarında ise arka yüzüne basılmakla birlikte ön yüzüne çıktığı bilgisinin alınması üzerine Kurulumuz; (Ek:1) a) Oylamada kullanılan “EVET” mührünün seçmenin iradesini yansıtan işaret niteliğinde olduğu, kanunda yer alan mühürlerden biri yerine diğerinin kullanılmış olmasını seçmenin iradesini etkileyecek nitelikte görmeyerek, “EVET” mührüyle mühürlenmiş oy pusulalarını da geçerli saymıştır.  b) Oy pusulalarının sandık kurulu mührü ile mühürlenmesinin amacının, oylamada sahte oy pusulası kullanımını engellemek olduğu, bu amacı gerçekleştirmeye yönelik mührün sandık kurulu tarafından sehven oy pusulasının ön yüzüne basılmış olması veya arka yüzüne basılmış olmakla birlikte mürekkep fazlalığı nedeniyle ön yüzüne yansımış olmasının, oy pusulasının geçersiz sayılmasını gerektirecek nitelikte görmeyerek bu nitelikte olan oy pusulalarını geçerli saymıştır. Kurulumuzun bu kararları oy verme işlemi sonuçları sisteme aktarılmadan önce oybirliğiyle alınmıştır. Yüksek Seçim Kurulu sandık kurulu tarafından mühürlenmemiş oy pusulası ve oy zarflarının geçerli olduğuna ilişkin kararı ilk kez almamıştır. 1984 (Ek 3) , 1989 (Ek 4), 1990 (Ek 5), 1994 (Ek 6, 7), 2004 (Ek 8) yıllarında yapılan seçimlerde görev yapan Yüksek Seçim Kurulları kullanılan oy pusulalarının Yüksek Seçim Kurulu tarafından gönderilen oy pusulaları olması, arkasına sandık kurulu mührünün vurulmaması halinde seçmenin seçme kararını yansıtan oy pusulalarının geçerli sayılmasına karar vermişlerdir. Tek farklı karar 2014 seçimlerinde oy çokluğu ile alınmış bir tek karardır. Cumhuriyet Halk Partisi (Ek 9)  ve Halkların Demokratik Partisi (Ek 10) aynı tür eksikliklerde oyların geçerli sayılması için 2015 Haziran seçimlerinde dilekçe vermişlerdir. Halkoylamasında 167.072 sandıkta seçim yapılmıştır. Siyasi parti temsilcileri tarafından tutanak altına alınan sayım döküm cetveli, sandık sonuç tutanağı, ilçe ve il birleştirme tutanaklarının tamamı 16 Nisan 2017 Halkoylamasından bu yana Yüksek Seçim Kurulu internet sitesinde herkesin incelemesine açık tutulmaktadır. Bugüne kadar sandık sonuçlarının değiştirildiği yolunda somut bir şikâyet gelmediği gibi sonuçların değiştirilmesi de mümkün değildir. Yüksek Seçim Kurulu görevi gereği seçmenlerin iradesini tespit etmiştir. Mükerrer seçmen ve sahte oy olduğu ileri sürülmemiştir. Bu şekilde yapılan seçimde siyasi partilerin temsilcileri tarafından sandık başında tutulan ve internet ortamında 80 milyon vatandaşın erişimine açılan tutanakların toplanması suretiyle sonuçlar ilan edilmiştir. Bu ilana göre sonuç %51.41 EVET, %48.59 HAYIR olarak kamuoyuna duyurulmuştur. Tüm sandık sonuçları kesinleşmiş ve kamuoyunun denetimine açık bir şekilde paylaşılmış olup, bazı siyasilerin %51.2 HAYIR çıktı şeklindeki ifadeleri dayanaktan yoksundur. İddia sahiplerinin anılan oranı yansıtan sandık bazlı belgeleri kamuoyuna ve Kurulumuza açıklanması gerekir. Hiçbir kayıt ve belge verilmeksizin böyle bir oran açıklaması da sorumlu bir davranış değildir. Kaldı ki sayım döküm işlerine yönelik olarak 167.072 sandıktan Yüksek Seçim Kurulu’na sadece 63 itirazda bulunulmuştur. Anayasal bir Kurul olan Yüksek Seçim Kurulu’nun, dayanaksız ifadelerle, belgeli olmayan bu tür iddialarla yıpratılmaması gerekir. Sadi GÜVEN Yüksek Seçim Kurulu Başkanı”  C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle