Katalog

Cumartesi 22 Aralık 2018 EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY Okullara tarikat kıskacı Eğitim sendikaları okullarda FETÖ’nün yerini başka dinci grupların aldığını açıkladı. Dini baskıya son örnek olarak Kadıköy Anadolu Lisesi’ndeki zorlamalar gösterildi Kadıköy Anadolu Lisesi’nde öğrencilerin “dini sohbete katılmaya zorlanma” gerekçesiyle yaptıkları protestoya, eğitim sendikalarından destek geldi. Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, “Şu anda memleketin her yerinde okullarımız dini yapıların kuşatması altındadır. 15 Temmuz öncesi okullarımızın, öğrencilerimizin Türkçe olimpiyatları, yarışmalar, yaz okulları adı altında FETÖ yapılanmasına teslim edilmesi süreci şimdi de başka yapılara öğrencilerimiz teslim edilerek devam ettirilmektedir” dedi. Eğitim İş Sendikası’ndan yapılan açıklamada da “Devlet okullarında cemaatvari yapıların din istismarı yapmasının ve hatta bu konuda öğrenciler üzerinde baskı kurmasının son örneği, İstanbul’un en köklü, en ilerici gelenekten gelen devlet okullarından olan Kadıköy Anadolu Lisesi’nde yaşanmıştır” dendi. Okullar, üniversiteler ve yurtların protokoller, işbirlikleri adı altında dini vakıf ve cemaatlere teslim edildi velileri bakanla görüşmek istiyor Kadıköy Anadolu Lisesi’nde son zamanlarda diyalog ve hoşgörünün yerini tehdit ve korku ortamının aldığını söyleyen veliler, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’la görüşmek ve okulda yaşananları anlatmak istiyor. Veliler, CHP Genel Başkan yardımcısı Yıldırım Kaya’ya yolladıkları yazıda, son olayı şöyle anlattılar: “Hadis sohbetlerini organize eden yatılı bir öğrenci Anadolu Gençlik Derneği tarafından düzenlenen yatsı sohbetlerine katılmak için okuldan çıkışın yasak olduğu saatlerde okuldan çıkmakta, üstelik de bu sohbetlere beraberinde alt sınıf lardan öğrenci götürmek için teşvikte bulunmaktadır. Bu sohbetlere gitmek istemeyen öğrenciler üst sınıflardaki arkadaşlarına durumu haber verdiğinde, onlar da söz konusu öğrenciyle konuşarak bu tür faaliyetlerde bulunmaması konusunda kendisini uyarmışlardır. Ne var ki, bu öğrenci kendisiyle konuşan öğrencileri idareye şikâyet etmiş ve okul müdürü de bu öğrenciden yana tavır takınarak diğer öğrencileri disiplin soruşturması açmak ve okuldan atmakla tehdit etmiştir. Öğrenci protestoları müdürün adil olmayan bu tavrı sonrasında başlamıştır.” ğine dikkat çeken Aydoğan, yaşanan süreci ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: “Müfredatın değerler eğitimi üzerinden oluşturulması, okulöncesinden itibaren eğitim kurumlarında mescitlerin açılması, öğrencilerimizin başının ve bedeninin yasal olarak 9, fiilen okulöncesinden itibaren kapatılması, öğrenciye ve veliye rağmen zorunlu imam hatipleştirme politikaları ile laik ve bilimsel eğitim tamamen ortadan kaldırılmıştır. Eğitim kurumlarında dini sohbet, sempozyum, yarışma, yaz okulu, manevi rehberlik çalışmaları ismiyle ideolojik çalışmalar sürdürülmekte, öğrenciler di ni sohbetlere, cuma namazlarına gitmeye zorlanmaktadır. Kadıköy Anadolu Lisesi’ nede yaşanan tablo Türkiye tablosudur.” Laboratuvar muamelesi Eğitimİş’in açıklamasında, çocukların, yılbaşı kutlamalarını protesto etmek için Noel Baba bıçaklama eylemi yapan bir dernekle sohbete mecbur kılınmaya çalışıldığına dikkat çekilerek, şu görüşlere yer verildi: “Laik eğitime karşı bayrak açan MEB, imam hatipleştirmediği az sayıda okula da laboratuvar muamelesi yapmakta ve ne olduğu belirsiz cihatçı yapılara bu okulların kapılarını sonuna dek açmaktadır. Görünen o ki eğitim gibi kıymetli bir alanı cemaatlere açan zihniyet, ‘kandırılmaya’ doymamış, 15 Temmuz’dan dahi gereken dersi almamıştır. İktidarın asli, görevi olan eğitimi vakıf ve deneklere hatta ve hatta son dönemde artan Diyanete havale etmesi uygulamalarını sonlandırmasını bekliyoruz. l Eğitim Servisi ‘YouTuber’lar ahirete havale Diyanet’in dağıttığı kitapta ‘sosyal medya günahkârları’na geniş yer ayrıldı Diyanet İşleri Başkanlığı’nın gençlere her etkinlikte ‘ücret siz’ dağıttığı “Peygamber ve Genç lik” kitabındaki skandallar bitmi yor. Yeni nesil için sosyal medya “günahlarına” geniş yer ayrılan kitapta, vi deo paylaşım platfor mu olan “YouTube’da ünlü olan isimler için OZAN ÇEPNİ de ‘uyarılar’ yer aldı. Kitapta, “kameralar bir ömür boyu kayıtta ka lacak, en başarılı ‘YouTuber’lar he sap günü tespit edilecektir” ifadele ri yer aldı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın tartışma yaratan “Kuran ile olma yan çocukların şeytan veya şeyta ni insanlarla beraber olacağı” sözle rinin ardından gençlere dağıttıkları kitapta da yeni nesil günahlar tarif ettikleri ortaya çıktı. Zaaf noktalarımız Milyonlar harcanarak her etkinlikte ‘ücretsiz’ olarak dağıtılan “Peygamber ve Gençlik” kitabında gençlerin sosyal medya alışkanlığı dini olarak yorumlanarak, “İnsan zaafları ve tutkuları ile insandır. İslam dini açısından önemli ve öncelikli olan bunlardan arınmış olmak değil, bunları kontrol altında tutarak iyi, faydalı ve dengeli bir hayatı inşa edebilmektir. Güç, servet ve şehvet tutkusunun yanında beğenilme arzusu, elindekinden daha fazlasına sahip olma tutkusu, takipçilerinin çokluğu ile övünme isteği (tekâsür) özellikle sosyal medya alanında gün yüzüne çıkardığımız zaaf noktalarımızdır” denildi. ‘Retweet kul hakkı ihlali’ Gençlerin kendisinin ve ailesinin mahremini açığa çıkarmasının doğru olmadığı belirtilen kitapta video paylaşım sitesi olan YouTube’da içerik üreten isimlere verilen ‘YouTuber’lar da hedef alındı. Kitaptaki, “Kameralar bir ömür boyu kayıtta kalacak, en başarılı ‘YouTuber’lar hesap günü tespit edilecektir” ifadeleri yer aldı. Ayrıca yeni bir ‘günah’ tarifi yapılarak, “İzni olmadığı halde bir başkasına ait herhangi bir fotoğraf ya da bilgiyi sosyal medya hesaplarında paylaşmak, bu şekildeki paylaşımları beğenmek ve retweet etmek kul hakkı ihlalidir” denildi. Ahirette hesabı sorulur Diyanet İşleri Uzmanı Mustafa Soykök’ün yazdığı makalede ayrıca insanın ölümünün ardından sosyal medya hesaplarının da hesabı verileceği iddia edildi. Kitapta, “Sosyal medyada Müslüman bir genç olmak; vicdanlı olmaktır, iyilikleri çoğaltmanın gayretinde olmaktır, sanal dünyanın sanal olmayan günahlarından uzak durmaktır, kul hakkına riayet etmektir, ahirette de hesabını verebileceği sosyal medya hesaplarına sahip olabilmektir. Sanal dünya tarafından esir alınmış değil, bilinçli kullanım isimli silahla sanal dünyayı teslim almış aziz gençlere selam ve dua ile” ifadeleri dikkat çekti. l ANKARA İbrahim Gür İbrahim Gül’ün sözleri panele katılan toplulukta tartışma yarattı. Tepki çeken sözler 19 Mayıs Üniversitesi’ndeki söyleşide konuşan akademisyen bir soru üzerine, “Aleviler bu kafayla daha çok bedel öder” dedi MEHMET MENEKŞE Samsun’da 19 Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Hacı Bektaş Veli Araştırma Topluluğu tarafından düzenlenen “Sorularla Alevilik” adlı söyleşide konuşan Hacı Bektaş Veli Araştırmaları Topluluğunun Akademik Danışmanı Dr. İbrahim Gül ile öğrenciler arasında “Maraş Katliamı” tartışması yaşandı. İbrahim Gül, bir öğrencinin “Aleviliği hakkıyla anlatamıyorsunuz” eleştirisi üzerine “Bu kafa ile Aleviler daha çok bedel öder” diye konuştu. Etkinlikte konuşan İbrahim Gül, birlikberaberlik çağrısı yaparken, “Türkiye Cumhuriyeti’nde, Alevilik inancı İslamiyet’in içindedir. Aleviliğin Sünniliğin karşıtı olarak değil tamamlayıcısı olarak görmeliyiz. Alevilik ayrı bir mezhep değil gidilecek bir yoldur” dedi. Bir öğrenci, “Aleviliği hakkıyla anlatamıyorsanız burada anlatmayınız. Şu anda Maraş katliamı anması valilik tarafından engellenmiştir. En azından Aleviliği kirletmemek, yanlış anlatmamak gerektiğini düşünmekteyim. Maraş kat liamını yapanlar milletvekili oldu, iktidarın milletvekili olan avukatları tarafından savunuldu. Katliamları konuşmak zor olmasa gerek, Aleviler geçmişte canlarıyla çok bedel ödemişlerdir” diye konuştu. Hesabı sorulmadı Öğrencinin sözlerine yanıt veren İbrahim Gül, “Kazmayı, küreği alıp sokağa mı çıkalım? Lütfen anlayışlı olalım. Geçmişteki yaraların tekrar etmemesi için biz burada insanlara iyiyi, doğruyu, güzeli anlatıyoruz. Bu kafa ile Aleviler daha çok bedel öder. Bu kafa ile eğer senin kafanı taşısak, biz her gün sopa yeriz. Alevilik insanları birbirine düşürme, çatıştırma işi değil” dedi. Başka bir öğrenci de Maraş katliamının hesabının sorulmadığını ve faillerin yargılanmadığını hatırlatması üzerine İbrahim Gül suçluların ahrette hesap vereceğini söyledi. İbrahim Gül’ün açıklamalarına tepki gösteren öğrencilerin büyük bir bölümü salonu terk etti. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Samsun Şubesi Gençliği de yazılı bir açıklama yaparak İbrahim Gül’e tepki gösterdi. l SAMSUN Maraş anması yasaklandı SERMET ÇUHATAR Maraş katliamının 40. yıldönümü dolayısıyla Alevi örgütlerinin yapmak istediği anma törenleri Kahramanmaraş Valiliği tarafından yasaklandı. Tertip komitesi ve Erenler Kültür Dernek Başkanı Müslüm İbili, yasak kararı ardından anma etkinliklerini Cemevi içerisinde yapacaklarını belirterek “Bizlerin amaçlı sadece 1926 aralık 1978 yaşanan ve resmi kayıtlarda 111 yitirdiğimiz canlarımızı Alevi geleneklerine göre anmak. Ancak geçen yıllarda olduğu gibi bu yılda açık hava anmalarına yasak getirildi. Bizler geçmişin yaralarını kaşımak için değil, bir daha olmaması için barışçıl söylemler yapıyoruz. Bu yıl yurtiçi ve yurtdışından yasak üzerine sadece Alevi bileşenlerinin başkan ve temsilcileri katılacak. Cemevi önünde basın açıklaması ardından canlar için karanfiller bırakacağız. Lokma dağıtarak cem tutacağız” dedi. l KAHRAMANMARAŞ Eliaçık’a ‘mesaj’ gözaltısı SEYHAN AVŞAR Hakkında yürütülen bir soruşturmayla ilgili ifade vermek için İstanbul Adliyesi’ne giden ancak Batman’daki başka bir soruşturmadan yakalama kararı olduğu için önceki gün gözaltına alınan ilahiyatçı yazar İhsan Eliaçık dün serbest bırakıldı. Eliaçık’ın avukatı Seyhan Sayın, müvekkili hakkında İstanbul dışına çı kış yasağı olduğunu belirterek “Müvekkil Batman’a zaten gidemezdi” diye konuştu. Batman’da yürütülen soruşturmada ifade vermediği gerekçesiyle gözaltına alınan Eliaçık, önceki gün geceyi adliyenin nezaretinde geçirdi. SEGBİS ile Batman’daki soruşturma kapsamında ifadesi alınan Eliaçık, dün serbest bırakılmasının ardından adliye önünde basın açıklaması yaptı. Sosyal medyada 2017 Ocak ayında yaptığı bir paylaşım nedeniyle Batmanlı bir yurttaşın kendisi hakkında, “Cumhurbaşkanına hakaret” ettiği iddiasıyla suç duyurusunda bulunduğunu aktaran Eliaçık, “Düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında yapılan bir paylaşımdır. Uzun süredir eleştiri yapıyorum. Bütün eleştirilerimin arkasındayım. Cumhurbaşkanına hakaret kastım yoktu” dedi. l İSTANBUL haber 7 l DİNK’İN ÖLDÜRÜLMESİ Ara karardan iki tahliye çıktı SEYHAN AVŞAR Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin, 7’si tutuklu, 10’u firari 85 sanığın yargılandığı davada dün ara karar verildi. Mahkeme heyeti meslekten ihraç edilen Tuğgeneral Hamza Celepoğlu ile astsubay Yavuz Karakaya’nın tahliyesine karar verdi. Heyet dönemin MİT İstanbul Bölge Başkanı Ahmet Köksoy’un tanık olarak dinlenmesi talebini ise reddetti. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer ile Ramazan Akyürek, eski jandarma istihbarat görevlisi Muharrem Demirkale ve meslekten ihraç edilen Tuğgeneral Hamza Celepoğlu, cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Duruşmada, dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz’ün aralarında bulunduğu 4 tutuksuz sanık ile taraf avukatları hazır bulundu. Ara kararını açıklayan mahkeme Celepoğlu ile Karakaya’nın tahliyesine karar verdi. Mahmeke, dönemin Akbank Pangaltı Şube Müdürü Hamza Bülent İlkehan, dönemin İstanbul TEM Şube Müdür Yardımcısı Celal Sel, dönemin İstanbul TEM Şube Müdürlüğünde çalışan komiser yardımcısı Cem Akar’ın dinlenmesine karar verdi. l İSTANBUL l BARAKADA YAŞIYORDU Baba Sarısülük yaşamını yitirdi SEYFETTİN METE Gezi Direnişi sırasında Ankara Kızılay Meydanı’nda polis tarafından vurularak öldürülen Ethem Sarısülük’ün babası Muzaffer Sarısülük yaşamını yitirdi. Sarısülük, Çorum’da kendisine yaptığı küçük bir barakada yalnız başına yaşıyordu. Vefat haberini oğlu Cem Sarısülük sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla duyurdu. Sarısülük, “Bu acı haberi vermek de bana düştü. Babam Muzaffer Sarısülük gece vefat etmiştir. Cenazesi Cumartesi günü öğlen Çorum Sungurlu Beylice köyünde defnedilecektir” ifadelerini kullandı. Sarısülük’ün hikâyesi Edebiyat öğretmeni olan Muzaffer Sarısülük, Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden mezun oldu. 1985 yılında öğretmenliğe başlayan Sarısülük, 1989 yılına kadar görev yaptı. Dönemin başbakanı Turgut Özal’a yazdığı sünnet karşıtı mektubu nedeniyle soruşturma geçirdi. Öğretmenlikten istifa eden Sarısülük, Sungurlu’daki köyünde kendini çevreden soyutlayarak yaptığı küçük barakada yaşıyordu. l ÇORUM l ALİKEV’İN 2009 TEMASI ‘İz bırakanlar’ temalı ajanda Gezi Direnişi sırasında Eskişehir’de dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz anısına kurulan Ali İsmail Korkmaz Vakfı’nın (ALİKEV) her yıl farklı bir temayla hazırladığı geleneksel ajandalarının bu yılki teması 12 öncü ismin yer aldığı “iz bırakanlar” oldu. 2019 Ajandası, tasarımcı Gökçe Cantürk’ün yaratıları ve gazeteciyazar Anıl Mert Özsoy’un anlatımıyla hayat buldu. Ajanda da adını tarihe kazıyan öncü isimler şöyle: Mustafa Kemal Atatürk, Sabiha Bengütaş, Semiha Berksoy, Vecihi Hürkuş, Süreyya Ağaoğlu, Nazım Hikmet, Yaşar Kemal, Safiye Ali, Afife Jale, Abidin Dino, Refet Angın, Nezihe Muhiddin. l Haber Merkezi l AÇIKLAMAYA İZİN YOK Demirtaş’tan dayanışma mesajı Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Cezaevi’nde ziyaret eden eşi Başak Demirtaş ve aralarında akademisyen, gazeteci ve yazarın da yer aldığı “Valilik yasağı” gerekçe gösterilerek cezaevi önünde basın açıklaması yapılmasına izin verilmedi. Başak Demirtaş ve beraberindekiler dinlenme tesisi önünde Selahattin Demirtaş’ın mesajını okudu. Demirtaş mesajında, “Baskı ve zorbalık dönemlerinin panzehiridir dayanışma. El ele aşacağız bu karanlık günleri. Birlikte eşit ve özgür bir yaşamı mutlaka var edeceğiz. Bu günler geride kaldığında direnişin acı tatlı hatıralarını yâd edeceğimiz dostlarımın beni ziyaretinden onur duydum. Bizi teslim almaya çalışan kötülüğe karşı korkmadan ve kararlılıkla iyiliği savunmaya devam etmeliyiz” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet C MY B