18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 15 Aralık 2018 haber 4 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: FUNDA YAŞAR ER CHP’ye ‘cesaret’ çağrısı Öncelikli sorunlar değişirken Memnuniyetsizliğin Türkiye ayağına bakalım bugün. Yerel seçim öncesi önemli değişimler var. Türkiye’deki gayri memnunluk, nitelik değiştiriyor. Uluslararası araştırma kuruluşu IPSOS “Dünyayı Neler Endişelendiriyor?” başlığı altında 28 ülkede düzenli bir anket yapıyor. Son raporu eylülde yayımladılar. Buna göre ülkesinde işlerin kötüye gittiğini düşünenlerin dünyadaki ortalama oranı yüzde 60. Türkiye’de bu oran yüzde 66. Ortalamanın üstünde. Her ülkede ankete katılanlara “ülkenizde en önemli üç sorun nedir” sorusu soruluyor. Buna göre dünyada en temel beş sorun sırasıyla “yolsuzluk, işsizlik, yoksulluk, suç/şiddet ve sağlık”. Fark edileceği gibi ağırlık ekonomide. Gayri memnunluk krizlerle birlikte ekonomik karakter kazanıyor. Gelelim Türkiye’ye. Türkiye’deki memnuniyetsizliğin niteliği uzun süredir dünyadan ayrışmaktaydı. En temel fark, bizde halkın sorunlar sıralamasında ekonomiden çok güvenliği öncelikli görmesiydi. İktidardaki AKPMHP koalisyonu da bu ihtiyacı sıcak tutmak, öne çıkarmak için özel strateji izledi. Özellikle de 7 Haziran seçimlerinden sonra. Nitekim bizdeki son iki sandığın sonuçlarıyla IPSOS’un ilgili dönemlerdeki araştırmalarını karşılaştırdığımızda, AKPMHP koalisyonunun en az yüzde 50’lik seçmen kitlesini güvenlik vaadiyle etrafında nasıl kemikleştirdiğini anlayabiliyoruz. Önce, 16 Nisan 2017 referandumu öncesindeki araştırmasına bakalım. Buna göre Türkiye’de o tarihte halkın “en önemli sorun” gördüğü 5 konu sırasıyla şöyle: Terör (yüzde 64); işsizlik (yüzde 40); yolsuzluk ( yüzde 28); suçşiddet (yüzde 27) ve eğitim (yüzde 25). Dünyada “en büyük sorun terör” diyenlerin başı çektiği ülke Türkiye o dönemde; buna suçşiddeti de eklediğimizde, 16 Nisan referandumuna giderken halkın çoğunluğunun güvenlik endişesini merkeze aldığı açıklıkla görülüyor. Gelelim 24 Haziran 2018 seçimlerine. IPSOS Haziran araştırmasına göre, Türkiye seçime giderken halkın yüzde 61’i ülkenin iyiye gitmediğini düşünüyordu. Ya sorunlar sıralaması? Yine terör birinci sıradaydı (yüzde 47), bunu suçşiddet (yüzde 40), eğitim (yüzde 31), işsizlik (yüzde 29) ve enflasyon (yüzde 28) izliyordu. Görüldüğü üzere, ilk iki sırada ekonomiden çok güvenlik endişeleri vardı. Sonuç mu? AKPMHP koalisyonu, gayri memnunların bir bölümünü de etrafında tutarak iki sandıktan da istediği sonuçla ayrıldı. Çünkü öncelikli sorunları hem sürekli “güvenlikbeka” konularıyla kendisi belirledi hem de “biz çözeriz, onlar çözemez” mesajı üstünden siyasi zemini kurdu. Muhalefetse ekonomi konuştu ama güvenlik merkezli konularda kendi siyasi mesajını yaratamadı. Gelelim yerel seçime giderken yeni duruma. IPSOS Eylül raporuna göre Türkiye’de halkın yüzde 66’sı “ülkemde işler iyiye gitmiyor” diyor. 5 puan artış var. Ve asıl önemlisi, “iyiye gitmeyen işler” sıralamasında güvenlik bağlantılı sorunların yerini ekonomi almış durumda. İlk sırada artık enflasyon/hayat pahalılığı var (yüzde 42); terör bu kez ikinci sırada, oranı yüzde 32’ye gerilemiş. Eğitim yüzde 31 ile yine üçüncü; işsizlik yüzde 28 ile dördüncü ve yoksulluk da yüzde 27 ile işsizliği izliyor. Asıl yenilik “suç/şiddet”in ilk 5’ten düşmesinde; en önemli sorunu terör görenlerin yarı yarıya gerilemesinde ve birinciliğin ilk kez ekonomiyle bağlantılı bir konuya geçmesinde. Yani güvenlik merkezli kaygıların yerini ekonomi almış durumda. Dünyayla Türkiye’deki gayri memnunları birleştiren bir eğilim uç veriyor uzun süre sonra. Yine dünyadaki eğilime paralel, 10 puanlık artışla göçmenler konusu da ilk 5’i zorluyor. Oranı yüzde 23. Yani ekonomik kötüleşmeyle göçmenleri buna sebep görme eğilimi eşzamanlı yükseliyor. Bu açıdan Türkiye’nin gayri memnunlarının sol ve sağ popülist siyasetlere giderek daha açık hale geldiğini belirtmek mümkün. AKPMHP açısından zor tablo. Çünkü bu kez istedikleri gündem yok. Ya gerçekten ekonomik sorunları çözecekler; ya da kendilerine hep kazandıran güvenlik gündemini yeniden halkın temel sorun olarak görmesi için uğraşacaklar. Güvenliği ancak kendilerinin sağlayabileceğini, karşıdaki “zillet, ihanet” ittifakının işleri daha da kötüleştireceğini söyleyerek, gerçek gündemleri örterek... Elbette ikincisi; ekonomiyi çözmeleri zor. Erdoğan’ın bir anda Fırat’ın doğusuna operasyon açıklaması yapması (terör algısı), Bahçeli ve iktidar medyasının sanki bir tehdit varmış gibi Gezi, Sarı Yelekliler üstünden teyakkuz ve kutuplaşma iklimi yaratmaya çalışması (suç/şiddet algısı) bu tablodan bağımsız mı? Önerilerle sürdüreceğim. AKP’de Muğla ve Aydın için aday telaşı EMİNE KAPLAN MHP ile ittifak görüşmeleri nedeniyle Muğla ve Aydın’da aday belirleme çalışmalarını yavaşlatan AKP’yi, 2 şehrin kendisinde kalması üzerine aday bulma telaşı sardı. Daha önce aday gösterileceği açıklanan İl Sağlık Müdürü İskender Gençer’in kamudan istifa etmemesi nedeniyle Muğla’da yeni bir isim arayışına giren AKP’nin, Manisa için adı geçen eski AKP Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ’ı bu şehre kaydırabileceği konuşuluyor. Muğla ve Aydın’da adayları belirlemek için anket çalışması yapılırken, AKP kulislerinde, düşük bir olasılık olarak görülse de CHP’li Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un Muğla için adı dillendiriliyor. Aydın’da KİT Komisyonu Başkanı Mustafa Savaş’ın adı öne çıkıyor. Ancak Ankara’ya aday gösterilen Mehmet Özhaseki ile İstanbul’a aday gösterilecek TBMM başkanı Binali Yıldırım’ın seçimi kazanmaları durumunda vekil sayısı 288’e düşecek olan AKP, komisyonlarda çoğunluğu kaybetme riski nedeniyle üçüncü milletvekilini de aday gösterme eğiliminde olmadığı kaydediliyor. l ANKARA CHP’nin önceki Genel Başkanı, Antalya Milletvekili Deniz Baykal, partisinin yerel seçimde aday belirleme sürecine ilişkin düşüncelerini Cumhuriyet’e açıkladı. Baykal, “Genel merkezimizin cesurca aday belirlemesi gerekiyor. Daha önce şöyle konuşmuş, daha önce şuraya imza vermiş diye bakmadan, nerede kiminle kazanılacaksa onu aday göstermeli. Bu, ezber bozar. Parti içinde kireçlenmeleri önler. Parti içinde iç barışı güçlendirir” dedi. Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim Araştırma Hastanesi’nde tedavisi süren Baykal’ın yılbaşında taburcu olabileceği değerlendiriliyor. Türkiye’deki ve dünyadaki gelişmeleri dikkatle izleyen Baykal’ın dile getirdiği düşünceler şöyle: Genel Merkez cesur olsun: Partimizin içinde çok yönlü tartışmaların, zaman zaman saflaşmaların yaşandığı bir dönem geçirdik. 31 Mart’taki yerel seçimler bu yıpratıcı Yerel seçim sürecini Cumhuriyet’e değerlendiren Baykal, CHP Genel Merkezi’nin cesurca aday belirlemesi gerektiğini söyledi sürecin zararlarını ortadan kaldırmak için ciddi bir fırsat. Genel merkezimizin cesurca aday belirlemesi gerekiyor. Daha önce şöyle konuşmuş, daha önce şuraya imza vermiş diye bakmadan, nerede kiminle kazanılacaksa onu aday göstermeli. Bu, ezber bozar. Parti içinde kireçlenmeleri önler. Parti içinde iç barışı güçlendirir. Tavan tabandan kaçamaz: CHP gibi bir partide genel merkezin kendi tabanından uzaklaşması büyük sakıncalar doğurur. Bundan kaçamazsınız, er ya da geç yüz yüze gelirsiniz. Genel merkez özgüveni yüksek bir biçimde tabanla buluşabilmeli. Bunun tersini yaparak alınacak bir yol yoktur. Ben evin çocuğu değil miyim?: Kimi çocuklarda zaman zaman psikoljik tedavisi gereken olumsuzluk lar olur. Mesela kardeş der ki; ‘Sen zaten bizim evin öz evladı değilsin. Annem seni kapıcının karısından almış.’ Kardeş buna inanmaya başlar. Zaten benim istediklerimi yapmıyorlar, demek ki bu yüzden demeye başlar. O çocuğa evin öz evladı olduğunu gösterecek adımlar atmak gerekir. Partiye aidiyet de böyle bir şeydir. Bu partiye emek vermiş, partiyle bütünleşmiş herkesi, genel merkeze yakınmış uzakmış diye bakmadan hak ettiği yere getirmek gerekir. Adayları bu bakışla belirlemek gerekir. CHP ilkeleri yüz yıldır sınavdan geçiyor: Cumhuriyet Halk Partisi’nin temel ilkeleri yüz yıldır canlılığını, evrenselliğini koruyor. Hangisi eskidi; laiklik mi, ulus kavramı mı? Hiçbiri. Bugün bu ilkelerin yerine konacak başka güçlü argüman yok. Etnisitenin ve mezhepçiliğin ülkeleri nerelere götürdüğünü yaşayarak görüyoruz. Bu mirasa sahip çıkmamız lazım. l ANKARA/Cumhuriyet Yarkadaş’a iğneli fırça para cezası T BMM Başkanı Binali Yıldırım’ın, eski CHP İstanbul Milletvekili Barış zafer temoçin ‘Sözcü’ye yapılanlar FETÖ’yü güçlendirir’ Yarkadaş’a açtığı “hakaret” davasına bakan İstanbul Anadolu 15. As CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sözcü gaze lerdir” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, gazetecilerin liye Hukuk Mahkeme tesi yazarları Emin Çölaşan ve dün Ankara’da meydana ge si, Yarkadaş’ı Yıldırım’a Necati Doğru ile gazetenin yö len tren kazasıyla ilgili sorusu hakaret ettiği iddiasıy neticilerine yönelik “FETÖ’ye üzerine “Devlette liyakati yok la 20 bin TL para cezası yardım” davası açılmasının ar ederseniz, yani işi ehline tes na çarptırdı. Karara tepki dından gazetenin Ankara bü lim etmezseniz bu tür kaza gösteren ve itiraz edeceklerini söyleyen Yarkadaş, “Binali Yıldırım, Cumhuriyet’te yayımlanan Off Shore haberlerine 500 bin TL’lik dava açmıştı. 12 Kasım 2017 tarihinde bu davayı eleştirdim ve ‘Hesap vermek yerine, gazeteyi susturmaya çalışıyor’ tepkisini gösterdim. Hâkim ceza verdi. Bedeli ne olursa olsun, halkın haber alma hakkın savunmaya devam edeceğim” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet rosunu ziyaret etti. Çölaşan ve gazetenin Ankara Temsilcisi Kılıçdaroğlu lar kaçınılmaz olur. Devlet Demir Yolları’nı düşünün, daha Saygı Öztürk ile görüşen Kılıçdaroğlu, doğrusu demir yollarını düşünün, ula Sözcü yazarlarının daha iyi bir Türki şımda en güvenli araç. Nasıl oldu da ye için mücadele verdiğini belirterek en güvensiz araç haline dönüştü, he “O nedenle Sözcü’ye karşı yapılan bu pimizin bu soruya yanıt vermesi la hareketi içimize sindiremiyoruz. Bu, zım. Yeni kazalar değil bunlar, geç FETÖ’cüleri güçlendiren bir hareket mişte de benzer kazalar yaşandı. En tir, bunu hiç kimse unutmasın. Saray son Trakya’da, şimdi burada yaşandı. ve çevresine de hatırlatmak isterim; Liyakat sisteminin çöktüğünü, dev bu yaptıklarınız, yargının Sözcü’ye letin iyi yönetilmediğini ve savruldu yönelik yaptığı kumpas hiçbir zaman ğunu görüyoruz. Bütün bu sağlıksız Sözcü yazarlarının geri adım atması oluşumların faturasını insanlar ölerek gibi bir süreci başlatmayacak. Onlar ödüyorlar. Asıl üzülünmesi gereken inandıkları haklı davalarda taleplerini temel nokta bu” değerlendirmesini kullanarak yollarına devam edecek yaptı. l ANKARA/Cumhuriyet Tepkiye formül arayışı CHP’de görüşmelerin ardından İYİ Parti’ye bırakılan illerin kurultayda İnce’yi destekleyen iller olduğu belirtildi. Bu durum parti örgütünü rahatsız etti ALİ AÇAR CHP’de, İYİ Parti ile yapılan ittifak görüşmesinin ardından Adana, Antalya, Mersin ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adaylarının isimlerinin netleştiği öğrenildi. Parti kulislerinde İYİ Parti’ye bırakılan illerin kurultayda Muharrem İnce’ye destek veren iller olduğu belirtilerek parti örgütünde oluşan rahatsızlığın giderilmesi için yol arandığı kaydedildi. CHP’de ittifak görüşmelerinin olumlu sonuçlanmasının ardından adayların da isimleri kesinleşmeye başladı. Parti kaynaklarından edinilen bilgiye göre Adana’da Zeydan Karalar is minin netleştiği belirtilirken, Meral Akşenir’in Çetin Soner ismini önermesine karşın Kemal Kılıçdaroğlu’nun Karalar ile devam edeceklerini söylediği öğrenildi. CHP’nin Antalya’da Muhittin Böcek isminde karar aldığı, Meral Akşener’in de onay verdiği söylendi. Mersin’de İstemihan Talay ve Serdar Kuyucuoğlu arasında partinin karar vermeye çalıştığı belirtilirken, Talay isminin bir adım önde olduğu kaydedildi. CHP’nin Bursa’da ise Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey isminde karar kıldığı, yerine ise yardımcılarından Turgay Erdem’in gösterileceği belirtildi. CHP’nin Antalya’da İYİ Parti’ye 4, Konya’da ise 10 ilçe bıraka KILIÇDAROĞLU, GÜRSEL Tekin ile görüştü CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, önceki gün Ekrem İmamoğlu’nu evinde ziyaret etmeden önce Ankara’da Gürsel Tekin ile yemekte bir araya geldi. Yaklaşık 2 saat süren görüşmede Tekin’in partinin oyu dışında 1 milyon 300 bin fazla oy getireceğini söylediği, İstanbul’un yapısını ve Binali Yıldırım’ın nasıl bir seçim çalışması yürüteceğini anlattığı belir tildi. Öte yandan CHP’nin Üsküdar ve Eyüp’te aday çıkarmayacağı, Üsküdar’da aday gösterilmek istenen Muhammed Çakmak’a “Çekil ve çalışma yapma” dediği ileri sürüldü. İller için süren anket çalışmasının da yarın sona ereceği ve ay sonu itibarıyla CHP’de olmayan Ümraniye, Sultanbeyli, Bağcılar, Güngören ve Pendik gibi ilçelerin belediye başkan adaylarının açıklanacağı kaydedildi. cağı, Kars’ı isteyen İYİ Parti’nin talebine ise sıcak bakılmadığı öğrenildi. Kocadon ikna edildi Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı için ismi geçen ancak aday gösterilmeyen Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’a MHP’den teklif götürüldüğü ileri sürüldü. CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı’nın, önceki gün parti okulunda Kocadon’la görüşerek bir dönem daha Bodrum Belediye Başkanlığı görevinde bulunmasını istediği öğrenildi. Kocadon’un da CHP’de siyaset yapmak istediğini söylediği kaydedildi. Bunun üzerine dün akşam gerçekleşen görüşmede Kemal Kılıçdaroğlu, Kocadon’u Bodrum’dan aday olmaya ikna etti. İYİ Parti ile işbirliği gereği aday çıkarılmayacak olan Manisa, Balıkesir, Denizli, Trabzon, Kayseri, Konya, Samsun, Trabzon, Kayseri ve Sakarya’nın delegelerinin çoğunluğunun kurultayda Kılıçdaroğlu’na karşı İnce’ye destek için imza veren iller olması dikkat çekti. Kulislerde bunun örgütte rahatsızlık yarattığı ve genel merkezin örgütün ikna edilmesi için yol aradığı belirtildi. l İSTANBUL YİYİaPAvRTaİ’DşEN’ıCHaPd’YEaÖyNERyİ: apmayın! MAHMUT LICALI CHP’nin bugüne kadar aday gösterdiği 93 ilçe belediyesi dışında kalan İYİ Parti’yle işbirliği kapsamındaki 21 büyükşehir belediyesinin bulunduğu illere bağlı 294 ilçe belediyesi için iki partinin aday belirleme çalışmalarına başladığı öğrenildi. İşbirliği yapılacak belediyelerde her iki partinin de adaylarını tabanların hassasiyetlerine göre belirleyeceği ifade ediliyor. İYİ Parti’nin CHP’ye Ankara için Mansur Yavaş’ın aday gösterilmemesi önerisinde bulunduğu da belirtildi. CHP Parti Meclisi (PM) toplantısının 24 Aralık’tan 18 Aralık tarihine çekilmesiyle birlikte bazı sürprizlerin yaşanabileceği ifade ediliyor. İstanbul açıklanabilir Kulislerde 18 Aralık’taki PM toplantısında İstanbul Büyükşehir adayının da açıklanabileceği iddia ediliyor. Öte yandan İYİ Parti heyeti CHP’ye belirleyeceği Ankara adayının Mansur Yavaş olması durumunda İYİ Parti tabanının buna sıcak bakmayacağı görüşünü bildirdi. İYİ Parti heyetinin Yavaş’ın kendilerini reddetmesi nedeniyle tabanlarının bu isme tepkili olduğunu söylediği öğrenildi. Öte yandan kulislerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara adaylığı için Yavaş’ı düşündüğü ancak PM’den Yavaş’ın isminin geçmesinin çok zor olduğu ifade ediliyor. Edinilen bilgiye göre Yavaş’ın aday olarak gelmesine karşı bazı PM üyelerinin de önerge hazırlığı yaptığı belirtiliyor. PM’de 11 üyenin imzasıyla verilecek önerge doğrultusunda oylamanın gizli yapılarak üyelerin çekinmeden oy kullanmasının amaçlandığı belirtiliyor. l ANKARA OĞUZ KAAN SALICI ‘Fedakârlık zorunluluk’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, katıldığı televizyon programında ittifaka değinerek, “Bizim partili arkadaşlarımızın da, adaylarımızın da fedakârlık yapmasını gerektiren durumlar oldu. Partililerimizin haklılık payı olduğunu da düşünüyorum ama fedakârlık yapmak zorundayız” dedi. Salıcı İYİ Parti ile yaptıkları ittifaka ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. İttifak olayında her iki partinin de içine sinmeyen durumların olduğunu ancak fedakârlık yapılması gerektiğini belirten Salıcı, “Normalde bu tür görüşmelerin iniş çıkışları olur, önemli olan onu bir sonuca vardırabilmektir. İçime sinmeyen bir nokta var ama İYİ Partili arkadaşların da içine sinmeyen noktalar vardır. Yapılan ittifaka Türkiye’nin ihtiyacı vardı. Bizim bir araya gelmemiz de bir ihtiyaçtı. Masadan kalktığımız zamanlar oldu ama sonuçta sağduyu egemen oldu. Balıkesir’de adayımızı geri çektik mesela. Partililerimizin haklılık payı olduğunu da düşünüyorum ama fedakârlık yapmak zorundayız” dedi. CHP’nin HDP seçmeninden oy isteyeceğini söyleyen Salıcı, “AKP Diyarbakır’da HDP’li seçmenden oy isterken vatanseverlik oluyor, biz İstanbul’da oy isteyince başka bir şey oluyor. Biz yerel seçimlerde Saadet Partisi’yle de dirsek teması halinde olacağız. Özel bir noktada, özel bir ilde bir adayın başka bir parti lehine çekilmesi söz konusu değil. Millet İttifak’ı sırasında, tabanlarımız yakın bir diyaloğa girdi ve bu diyalog sonucunda istenmeyen durumlar ortaya çıkmadı” ifadelerini kullandı. Ankara, İstanbul ve İzmir adayları için Parti Meclisi’nin (PM) karar vereceğini vurgulayan Salıcı, İzmir’in daha ilerideki süreçte açıklanacağını belirtti. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle