18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 15 Aralık 2018 10 EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: İLKNUR FİLİZ Engelsiz yetenek hafta sonu 31 yaşındaki Çağatay Aras, bağlaması ile gönülleri fethediyor. Hedefi ise dünyanın tüm ülkelerine müziğini ve başarı öyküsünü sunmak, anlatabilmek Down Sendromlu müzisyen Dünyayı fethediyor Down sendromu NEDİR Çağatay Aras (31), ülkemizde sayıları 70 bini bulan down sendromlu bireyden yalnızca biri. Doğduktan 10 gün sonra down sendrom tanısı konulan Çağatay, bağlama çalıyor. Her gittiği yere mutlaka bağlamasını götüren ve bağlamasına adeta aşkla bağlı olan Çağatay, aynı zamanda davul, gitar, org ve flüt gibi enstrümanla rı da çalabiliyor, orkestra şefliği de yapıyor. İyi bir ritim kulağına sahip olan Çağatay, konservatuvar mezunu ağabeyi Suphi Aras’ın deyimine Down sendromu, genetik bir farklılık, bir kromozom anomalisidir. Down sendromu DNA’daki bir kromozom fazlalığı nedeniyle ortaya çıkıyor. En basit anlatımı ile sıradan bir insan vücudunda bulunan kromozom sayısı 46 iken down sendromlu bireylerde bu sayı üç adet 21. kromozom olması nedeniyle 47 olmakta. down sendromu tedavi edilmesi gereken bir hastalık değil, genetik bir farklılıktır. Hücre bölünmesi sırasında yanlış bölün küçük yaşlarda tanıştığını söyleyen ağabey Aras, “Çağatay beş yaşında önüne konulan bağlamasıyla önce oyunlar oynadı, sonra da insan üstü yeteneğiyle o sazı yaşamının ve bedeninin bir parçası haline getirmeyi başardı. Ailece yaptıklarımız ortada esasında tüm imkânsızlıklar içerisinde dahi sevgimiz sabrımız ve emeğimiz hep aynıydı Çağataya karşı sadece +1 sevgi verdik +1 emek harcadık çünkü +1 in gücünü o öğretti hepimize...” değerlendirmesini yapıyor. Kardeşi için “Ben öncelikle onun en samimi arkadaşı, en güvendiği kişi ve karakter olmayı ba göre ‘bütün enstrümanlara me sonucu 21. kromozom çif şardım sanırsam. Çağatay Aras’ı kendime SİBEL BAHÇETEPE dokunuyor.’ Çağatay, “Beni hayata bağlayan en güzel şey tinde fazladan bir kromozom yer alması ile meydana ge değil, her yerde söylediğim gibi ben kendimi, onun duygularına, hissettiklerine, yaşa müzik. Çoğu zamanımı mü lir. Ortalama her 800 doğum dıklarına nasıl yaklaştırırımın peşinde koş zik dinleyerek ve çalgılarımla müzik yapa da bir görülür. Tüm dünyada 6 tum ve bu konuda başarılı olduğumu söyle rak geçiriyorum. Bağlama vücudumun bir milyon civarında Down send yebilirim” diyen ağabey, ekliyor: “Beni he parçası gibi hiçbir yere bağlamasız gitmem çalmasam bile hep yanımda taşırım onu” diyor. Ağabeyi Suphi Aras ise “Down sendromlu olup da bağlamayı çalan dünyada romlu birey yaşadığı belirtilirken, ülkemizde yaklaşık 70 bin Down sendromlu bireyin olduğu tahmin ediliyor. def seçmesi ve benimle yarışını çok doğru algılayıp, hep benden önde olduğunu, daha iyi ve özel bir müzisyen olduğunu hissettirdim kendisine. Çünkü doğrusu buydu, za ki tek çocuk. Bağlama en zor enstrümanlar ten benden onlarca var ancak Çağatay Aras dandır. Ton çıkarmak zordur ama Çağatay ması ile seslendirdiği türküleri çok sayıda5 yaşından bu yana bağlama çalıyor. 78 yıl ki sanatçı tarafından yorumlar yapılan ve dünyada tek. Ve bunlara ek saatlerce, günler, aylar, hatta yıllarca birlikte yaptığımız dır da bunu oldukça ilerletti” diyerek kardeşini anlatıyor. ‘Bağlamamı her yere götürüyorum’ İstanbul Pendik’te yaşayan Çağatay Aras, dört kardeşin en küçüğü. Çağatay, bağlama ile ilk 5 yaşında tanışıyor. Amatör olarak bağlama çalan babasının sazı ilgisini çekiyor. Başlarda oyunlar oynadığı bağlaması daha sonra ayrılmaz bir parçası haline geliyor, adeta ondan kopamıyor... Hiçbir kurumdan eğitim almayan ve aile fertlerinin çabaları, özverileri ve de konservatuar mezunu abisinin desteğiyle kendisini daha da geliştiren Çağatay, sanat içerikli festivaller, konserler ve anlam yüklü günlerde yapılan etkinliklerde sahne alıyor. Gittiği her yerde bağlamasını yanından ayırmayan Çağatay, “Beni hayata bağlayan en güzel şey müzik. Çoğu zamanımı müzik dinleyerek ve çalgılarımla müzik yaparak geçiriyorum. Bağlama vücudumun bir parçası gibi hiçbir yere bağlamasız gitmem çalmasam bile hep yanımda taşırım onu” di beğenilen Çağatay, bu durumdan da oldukça memnun. “Çok mutlu oluyorum. Yeteneğimin ve başarı öykümün çokça insanlar tarafından fark edilmesi ve paylaşılması çok güzel ve çok anlamlı. Bunu gördükçe daha çok çalışıyorum, kendimi sürekli geliştiriyorum” diyor. Çağatay, “Paylaşımda bulunan, değerimi anlayan herkese ayrı ayrı teşekkür ederim” diyerek duygularını da dile getiriyor. Çağatay, bağlama dışında diğer enstrümanları da çalabiliyor: “Ritm sazlarıyla uğraşıyorum. Org, flüt çalıyorum. Aslında tüm sazlara ilgim var bağlamadan kalan zamanlarda bu sazlara da dokunuyorum zaman ayırıyorum. Çaldığım türkülerin hepsini çok seviyorum. Çokça çaldıklarım arasında ‘Ne Ağlarsın Benim Zülfü Siyahım’, ‘Uzun İnce Bir Yoldayım’ diyebilirim.” ‘Bağlamasıyla önce oyunlar oynadı...’ Çağatay’ın ağabeyi Suphi Aras da Ege Üniversitesi Konservatuvar mezunu. Aile içinde müzikle iç içe olan insanların olma provalar benim katkım bu oldu diyelim bu üst düzey zekâ üstün yetenekli müzik insanına. Tüm samimiyetimle söylemek isterim bir müzik insanı olarak Çağatay Aras, sazını çok iyi çalıp, aynı zamanda çok iyi ritim kulağına sahip, ender müzisyenlerden birisi. Bu dediğimi iyi müzisyenler çok doğru yere koyacaklardır eminim.” Dünyaya açılmak istiyor Çağatay’ın en büyük hedefinin dünyaya açılmak olduğunu anlatan ağabey Aras “Çağatay’ın hedefi dünyanın tüm ülkelerine müziğini ve başarı öyküsünü sunmak anlatabilmek. Çünkü Çağatay bunu hak eden kişi çünkü o alanında dünyada ilk ve tek” diyor. Kardeşinin birçok parçayı çaldığını fakat özellikle Âşık Veysel’in türkülerini çok sevdiğini vurgulayan ağabey, ekliyor: “Âşık Veysel, Çağatay da ayrı bir duygu hali bunu anlamak ve cevaplamak için herhalde Âşık Veysel veya Çağatay Aras olmak lazım.” Aras, Çağatay’ın sanatçı Zülfü Livaneli ile düet yapmak istediğini de anımsatıyor. yerek duygularını anlatıyor. Instagram ve sı nedeniyle kardeşinin müzikle çok ‘Dünya insanlarına ulaşıyor’Twitter’daki kişisel hesaplarından bağla Suphi Aras, down sendromlu bireylere toplumun yaklaşımına ilişkin ise şunları söylüyor: “+1 farkla aslında insan dediğimiz canlının gerçek temsilcilerinden olup, doğum yerini güneş sistemimizde yer alan dünya gezegeni diye tanımlamak isterim. Çünkü Çağatay çok özel duyguları ve de insan üstü yeteneğiyle tüm dünya insanlarına ulaşıyor, gönüllerinde yer alıyor. Sınırları kaldıran, sevgiyi emeği güzelliği yansıtan bu müthiş insanı kendi beynimizde çizdiğimiz sınırlara çekmenin doğru olmadığını ifade etmek isterim. O bu evrenin en güzel ezgisi yapılabilecek, en güzel bestesi yazılabilecek, en güzel şiiri çizilebilecek en güzel resmi çünkü... Onun eğitimi sevgi Çağatay hiçbir kurumdan eğitim almadı almadığının yanı sıra, onun bu yeteneğini bilen, gören hiçbir kurum ve dernek yanımızda da olmadı. Onun eğitimi ve başarısı tam anlamıyla aile fertlerinin kişisel çabaları özverileri ve de karşılıksız sevgileri diyebiliriz. Çünkü biz aile fertleri olarak her birimiz karşılıksız sevilme duygusunu Çağatay Aras’tan öğrendik bize öğrettiklerini onunla birlikte yaşayabilme tadındayız, mutluluğundayız anlayacağınız. Bu sevgi ve emeğin karşılığında ise dün yada bir ilki başaran ve kendi dalında tüm dünya insanlarına örnek olmayı başarmış bir güzellik var artık karşımızda işte o güzelliğin adı Çağatay Aras. Bilgisiz toplumuz Toplum olarak bilgisiz olduğumu zu kabullenememek bizim en cid di rahatsızlığımız değil mi za ten? Sadece bu konu değil her konuda çok biliriz biz:)) İşte tam da burası en büyük sı kıntımız. Konu eğitimse başlangıç noktamız burası olmalı. Ön celikle toplumda normal de diğimiz, öyle ifade ettiğimiz bireylerin birbirleriyle olan davranış ilişkilerine baka Çağatay lım lütfen. Bu ilişkilerde her Aras şey normal ise ki olamadı ğı bilimsel bir kanıt (normal bireylerin) down sendromlu bireylerle ilişkilerini de çöz müş oluruz diye düşünüyo rum.” Kadın gücü geri dönüşüm ile birleşti Çöp(m)adam “Çöp(m)adam”, Balıkesir’in siz yere. İdealizmim her zaman Ayvalık ilçesinde çöplerin gerçeklikle bağdaşmadığı için çanta, kalemlik, örtü gibi günlük Çöp(m)adam olarak, çöp züppe yaşantıda kullanılabilir eşyalara leri olduğumuzu belirtmem ge dönüştürüldüğü bir atöl rek. Atılacak Tetra am ye... Çöp(m)adam tüketi balaj, endüstriyel keçe, mi azaltmayı, geri dönü röntgen filmi ve plastik şi şümü arttırmayı ve bunla şeler gibi malzemelerin rı kadınlarla yapmayı he geri dönüşümünü sağla defleyen bir proje. Şim manın yanı sıra onları kul diye kadar 450 kadının istihdamının sağlandı LEYLA KILIÇ lanıyoruz da. Yararlandığımız malzemeler bazen bi ğı atölyenin proje koordi ze gönderilen ürünler ba natörü Amerikalı Tara Hopkins, zen de günlük yaşantıda kullan Çöp(m)adam’ı ‘çöp züppeleri’ dığımız şeyler oluyor ama daima olarak tanımlıyor. çekici ve yüksek kaliteli ürünler Gönüllü ve profesyonel olarak, yapmak için ne kullanılabilirse gençliğinden beri sivil toplum ku onları tercih ediyoruz. ruluşları içinde çalışmalarda bu n Sizce Çöp(m)adam gibi ge lunan ve antropoloji mezunu ri dönüşüm projeleri nasıl geliş olan Hopkins, özellikle eşitlik ve tirilebilir? güçlendirme alanlarında çalışma Dürüst olmak gerekirse, daha lar yürütüyor. Kadın gücünü ya az atık üretmeye odaklanılma şattığı Çöp(m)adam ile 10 yıldır sı gerekiyor. İnsanlar geri dönü hem kendinin hem de atölyede şüme katkı sağlamak için birbi çalışan kadınların hayatına sür rini teşvik etmeli. İnsanlar, yerel dürülebilir bir yönetimle ya da hareketle yeni geri dönüşüme bir soluk geti odaklanan şir ren Hopkins ile ketlerle konuşa bu süreci ko rak yaşadıkları nuştuk: yere geri dönü n Çöp(m) şüm tesislerini adam nasıl Çöp(m)adam”, çöplerin çanta, kurmalarını ya başladı? kalemlik, örtü gibi eşyalara da atıkları alma Yeni bir akış dönüştürüldüğü bir atölye... ları için talepte la birlikte ha bulunabilir ama reket ederek, hepsinden ön farklı bir şey ce daha az atık ler yapıp sivil üretilmeliyiz. toplumla ilgi n Sürdürü li bazı konula lebilir bir ya ra farklı bir açı şam için tüketi dan yaklaşarak mi kitlesel ola bir fark yarat rak nasıl durdu mayı deneme rabiliriz? nin zamanının Her şeyden çoktan geldiği önce, daha az ni düşündüm. Yıllardır kadın ha kullanın, daha az atık oluştu reketinde aktif olarak çalışıyor run. Plastik pipetleri kullanma dum ve kadınları güçlendirmek yın, içecek siparişi verdiğinizde için çok daha temelden çalışmak bunu söyleyin. Alışverişte plas istiyordum. Bir de, Türkiye’de tik poşetlere ‘hayır’ deyin ve bez çok sayıda kadının sahip olduğu çantalar alın. Mümkün olduğun el becerilerine saygılı bir girişime ca yürüyün ya da toplu taşıma odaklanmak istiyordum. araçlarını kullanın. Yiyecek atık n Çöp(m)adam başlama larınızı evde kompost(evde güb dan önce beklentileriniz neler re yapımı) haline getirin ve bit di? Çöp(m)adam beklentilerinizi kileriniz için harika bir gübre el karşıladı mı? de edin. Yerel olarak alışveriş ya Bu işe girişirken o kadar çok pın. Çabalarınızın bir fark yarattı şey bildiğimi sanıyordum ki! Bek ğına inanın, çünkü yaratırlar. Gü lentilerim arasında, kadınla zelliğin tadına varın ve toprağını rı güçlendirmeye odaklanan bir zı ve suyunuzu, denizlerinizi, ne atölye kurmak, çok uluslu şirket hirlerinizi, göllerinizi sevin. Ör lerin kurumsal sosyal sorumlu nek olarak önderlik edin ve baş luk projeleri için çalışmak, bir or kalarına dünya anayı sevdiğinizi, tamın farklı yönlerine odaklana çok güzel ve muhteşem ülkeniz rak başkaları için bir model oluş den başlayarak gösterin. turmak vardı. Model olup olma dığımızdan pek emin değilim, an cak insanların bizi hem kadınları güçlendirmeye hem de çevresel sorumluluk bilincinin artmasına odaklanmış olarak görmesinden mutluyum. Kadınlara, bu projeyi en az 5 yıl boyunca sürdüreceğime söz vermiştim ve bu yaz biz TÜRKİYE’DE ATIK MİKTARI Türkiye İstatistik Kurumu’nun tüm belediyelere uygulanan 2014 yı 10. yıldönümümüzü kutladık. lı Belediye Atık İstatistikleri n Kaç kadına istihdam sağlı Anketi sonuçlarına göre, bin yorsunuz? 396 belediyenin bin 391’in Şimdiye kadar 450 kadın ile de atık hizmeti verildiği tes çalıştık. Birçok kadın bizi başka pit edildi. Atık hizmeti veri bir yerde çalışmak için terk et len belediyelerden 28 mil ti. Bununla gurur duyuyoruz, bi yon ton atık toplandığı be zimle çalışmanın kadın olmaktan lirlendi. Kişi başı günlük or sonraki ikinci kriteri, hayatların talama belediye atık mikta da daha önce maaşlı bir işte ça rı 1.08 kg olarak hesaplan lışmamış olmalarıydı. dı. Üç büyük şehrimizde ise n Çöp(m)adam’da erkeklere toplanan kişi başı günlük or yer var mı? talama atık miktarı İstan Tabii ki! Çöp(m)adamın tek iş bul için 1.16 kilogram, An ortağı erkekti. Kadınları çalışma kara için 1.10 kilogram, İz ya teşvik eden erkekler de erkek müşteriler gibi çabalarımızın destekçileri. Ancak bu ülkede kadınların yüzde 30’dan azı işgücünde kendini gösteriyor bu nedenle biz özellikle kadınlara fırsat sunuyoruz. n Çöp(m)adam büyük bir geri dönüşüm hareketi. Geri dönüştürülen ürünlerde seçici misiniz? Aslında, seçim için daha az seçenek olmasını ve böyle bir projeye ihtiyaç duyulmamasını dilerdim. Biz insanlar çok fazla atık üretiyoruz, çok bencilce, gerek mir için 1.12 kilogram olarak belirtildi. Belediye atıklarının yüzde 64’ü düzenli depolama tesislerine gönderildi. Atık toplama ve taşıma hizmeti verilen belediyelerde toplanan 28 milyon ton atığın, yüzde 63.5’i düzenli depolama tesislerine, yüzde 35.5’i belediye çöplüklerine, yüzde 0.5’i kompost tesislerine gönderildi, yüzde 0.5’i ise diğer yöntemler ile bertaraf edildi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle