19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 8 Kasım 2018 EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: BAHADIR AKTAŞ haber 3 Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 18/13 Ankara 17/3 İzmir 20/12 Antalya 24/15 Mersin 24/14 Bursa 180/7 0 Atina 190/1 2 0 TARİHTE Trabzon 18/12 Kars 8/3 Adana 250/1 2 0 Artvin 170/7 0 Çanakkale 170/1 2 0 Balıkesir 190/7 0 Sivas 150/ 1 0 Berlin Girne Londra Moskova Paris 140/6 0 220/1 6 0 130/6 0 60/2 0 130/4 0 BUGÜN 1793: Louvre, Paris’te müze olarak açıldı. Louvre, 13. yüzyılın Diyarbakır Erzurum 90/ 2 0 Madrid 160/6 0 başlarında bir 17/5 Eskişehir 180/3 0 Amsterdam 130/8 0 kale olarak inşa Aydın 230/1 1 0 Roma 190/1 1 0 edilmişti. Gaziantep 170/8 0 Konya 170/3 0 New York 130/7 0 Tokyo 190/1 4 0 1998: Sinema sanatçısı Erol Taş yaşamını yitirdi. ‘kamudan atılan doktorların’ çalışmasına kısıtlama yasası Doktora zulümteApKskPöi’çdzleeeknren nefsi müdafaaymış TBMM Sağlık Komisyonu’nda önceki gece sert kavga ve tartışmalara neden olan ihraç edi len doktorlara çalışma sınırı getiren 5. madde kısmi değişiklikle kabul edil di. Değişikliğe göre, zorunlu hizmet sı rasında atılanlar ile güvenlik soruş turması nedeniyle ata namayan doktorlar tüm özel hastanelerde çalı şabilecek. Ancak AKP, zorunlu görev süresi EMİNE KAPLAN nin ardından ihraç edilen doktorlar için ise sadece SGK’nin anlaşma sı olmayan özel hastanelerde çalışabil me sınırlamasından geri adım atma dı. AKP’li Ahmet Demircan maddeyi “Terörle mücadele konsepti içinde ko nuya yaklaşma ihtiyacı var. Tabii ki devlet kendini savunacak. Bu milletin nefsi müdafaasıdır” diye savundu. TBMM Sağlık Komisyonu’nda, ön ceki gece AKP’li milletvekillerinin sağlık alanıyla ilgili torba yasa öne risinin ‘kamudan ihraç edilen dok torlar ile güvenlik soruşturması ne deniyle atanamayan doktorların’ yal nızca SGK ile anlaşması olmayan özel hastaneler ve muayenehaneler de çalışabilmesine ilişkin 5. madde si, iktidar ve muhalefet arasında sert tartışmalara neden oldu. CHP’li Ali Fazıl Kasap, “Stetoskop ve enjektörle darbe yapılacağı korkusu mu var” so rusunu yöneltti. HDP’li Serpil Kemal bay, öneriyle yeni bir yurttaşlık sta tüsünün tanımlandığını vurgulaya rak, “OHAL kanunlarından etkilenen 160 bine yakın kamu emekçisini ve onların çevrelerini yurttaşlık statü sünden çıkarıyorsunuz” dedi. Özel’den Atatürk örneği CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, 5. maddenin bir intikam, başa buyrukluk, kaba güç maddesi olduğunu belirterek, “Masumiyet karinesini, anayasanın eşitlik ilkesini ayaklar altına alan madde” dedi. “Büyükelçi yapma ama kardeşi darbeci diye adam büyükelçi olmaz diye bir şey yok” diyen Özel, Atatürk’ün kendisine suikast hazırlığı yapan kişinin oğlunu milli eğitim müfettişi yaptığını hatırlattı. ‘Devlet kendini savunur’ AKP’li Ahmet Demircan, Türkiye’nin terör belasıyla karşı karşıya olduğunu belirterek, “Bir darbe girişimi yaptı mı terör örgütü? Elbette ki devlet ve millet, kendisini savunacak. Bu önce milletin teröre karşı bir nefsi müdafasıdır” dedi. AKP’liler, görüşmelerin gece yarısını bulması üzerine ‘yeterlilik ve değişiklik önergelerinin yalnızca gerekçelerinin okutulması’ önergesi verdi. Komisyon Başkanı Şenel Yediyıldız’ın önergeyi görüşmeye açmadan oylatması üzerine milletvekilleri arasında sert tartışmalar ve itişmeler yaşandı. Hızla maddeyi geçirme telaşına düşen AKP, ‘güvenlik soruşturması nedeniyle ataması yapılmayan doktorların tüm özel hastanelerde çalışmasını’ öngören kendi önergesini vermeyi unuttu. Yediyıldız 5. maddenin kabul edildiğini açıkladı. Dünkü görüşmelerde ise muhalefetin, 5. maddenin görüşmeleri ve oylamasının içtüzüğe aykırı yapıldığını söyleyerek yeniden müzakere edilmesi talebi üzerine yapılan görüşmeler sonucu madde yeniden görüşüldü. Önerge kabul edildi Önerge ile birlikte tartışmalı madde kabul edildi. Buna göre, zorunlu hizmet sırasında ihraç edilenler ile güvenlik soruşturması nedeniyle atanamayan doktorlar, 600 günlük zorunlu hizmet süresini beklemeleri koşuluyla tüm özel hastanelerde çalışabilecek. Devlet yükümlülüğünü yerine getirirken kamu görevinden çıkarılanların hizmet süreleri de bu süreden düşecek. Ancak AKP, 600 gün zorunlu görev süresinin ardından ihraç edilen doktorların çalışmasını yalnızca SGK’nin anlaşması olmayan özel hastanelerle sınırlayan düzenlemeden ise geri adım atmadı. l ANKARA nöbet eylemi bitmeyecek AKP’nin önceki gece TBMM Sağlık Komisyonu’ndan “kaçırırcasına” geçirdiği yasa önerisine tepki olarak hekimlerin başlattığı nöbet eylemi aralıksız sü rüyor. İzmir Tabip Odası üyeleri de her akşam ellerinde meşale ve şiddete uğrayen hekimlerin fotoğraflarının yer aldığı afişlerle, oda önünde dönüşümlü olarak nöbet tutuyor. İzmir Tabip Odası Başkanı Funda Barlık Obuz, tasarının komisyondan geçmesine karşın mücadeleyi bırakmayacaklarını vurguladı. l İZMİR/Cumhuriyet Aile hekimleri yaşadıklarını anlattı Hekimlerin feryadı sibel bahçetepe Düzce’de 2005 yılında pilot uygulama ile başlayan, ardından kademeli olarak yurt geneline yayılan aile hekimliğinın sorunları giderek katmerleşiyor. Aile hekimi ve aynı zamanda Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) Başkanı olan Dr. Şenol Atakan, son yıllarda aile hekimliği uygulamasında hızlı bir çöküşün olduğunu belirterek, “Son 1 yılda yaklaşık bin aile hekimi görevinden ayrıldı. Bunun temel sebepleri, aile hekimlerine uygulanan ve her geçen gün sayısı artan şiddet olayları, hekimlere asli görevleri dışında birçok iş yüklenmesi ve hekimlerin hak kayıpları” dedi. Ağır iş yükü Aile hekimleri yaşadıkları sorunları gazetemize anlattı. 27 yıllık hekim olan ve 2010’dan bu yana aile hekimliği yapan Dr. H. Şenol Atakan, aile hekimlerinin sorunlarını temelde üç başlıkta topladıklarını belirterek “Sağlıkta şiddet, aşırı iş yükü ve hak kayıpları” diye sıralıyor. Sağlıkta şiddet olaylarına dikkat çeken Atakan “Muayeneler dışında onlarca çeşit rapor yazmak zorunda olan, sürekli artan iş yükü ile uğraşan ve aynı zaman diliminde bir dizi idari işlemleri yürütmekle de görevli olan bir aile hekiminden bahsediyoruz. Üstelik bu aile hekiminin aylık geliri de sürekli azalıyor ve yükümlülükleri sürekli yönetmeliklerle değişiyor. Ne kadar dayanabilir ki bir hekim bu duruma” diye soruyor. Şenol Atakan Nihan Başaran Arzu Yılmaz Şaşoğlu Sorunlar nedeniyle son bir yılda yaklaşık bin aile hekiminin görevinden ayrıldığını, bir kısmının emekli olduğunu ya da istifa ederek yeniden kamu, üniversite ve özel hastanelerde hekimlik görevini devam ettirmeye başladığını anımsatan Atakan, şöyle devam ediyor: “Avrupa Aile Hekimliği Birliği’ne göre bir aile hekimine düşmesi gereken kişi sayısı 15002 bin. Ancak ülkemizde bazı metropollerde yer yer bu rakam 4 binlere ulaşıyor. Türkiye ortalaması en son güncel sayı 3 bin 60 kişi.” Sesimiz duyulsun 9 yıllık hekim olan ve 1 yıldan bu yana aile hekimliğinde görevli Dr. Nihan Başaran de şiddet yaşayan hekimlerden yalnızca biri. Başaran, “Bir hekim olarak karşınızdaki insanı iyileştirmek için çabalarken ondan ya da onun bir yakını tarafından şiddete uğramak korkunç derecede üzücü bir durum. İnsan ne diyeceğini, ne yapacağını bilemiyor, tam bir şok etkisi” diyor. Sağlıkta Şiddet Yasası’nın acilen çıkması gerektiğini kaydeden Başaran, şöyle devam ediyor: “Artık duyulsun istiyoruz bu çığlığımız. Bizler koruyucu he kimliğe ve hasta bakımına zamanımızın önemli bir kısmını ayırıyoruz. Bu konuda bir taviz vermeden çalışıyoruz. Ama kendimizden veriyoruz. Yıpranıyoruz. Yetişebilmek için tükeniyoruz. Bizim en önemli sıkıntılarımızdan biri AHEF Başkanımızın da ifade ettiği gibi hekim olarak tek başımıza çalışıyor olmamız.” Hekime dayatma 15 yıllık hekim olan ve 2008’den bu yana aile hekimliği yapan Dr. Arzu Yılmaz Şaşoğlu da aile hekimlerinin kamuda nöbetlerle ve checkup (genel sağlık taraması) gibi sorunlar ile de karşı karşıya olduğuna dikkat çekerek, şunları söylüyor: “Aile hekimleri ek olarak adli ve defin nöbetleri gibi Bakanlık tarafından başka türlü çözülemeyen çok sayıda görevi yurt genelinde üstlenmek zorunda. Şimdilerde ise checkup uygulaması başlatıldı. Bakanlığın hekimlere yönelik eğitimlerde kullandığı ders kitaplarında checkup uygulamasının ne kadar gereksiz olduğu uzun uzun anlatılıyor. Tüm bunlara ek olarak bir de tehdit ediliyor ve dayak yiyoruz. Aile Hekimleri olarak tükenmiş durumdayız.” Erdoğan milli MR istedi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, savunma gibi sağlık alanında da millileşme ve yerlileşmeye ihtiyaç olduğunu belirtti. İlaç ve tıbbi cihaz sektörünün dışa bağımlı olduğunu söyleyen Erdoğan, “Bundan kurtulmaRecep Tayyip Erdoğan mız gere kiyor. İstiyoruz ki tomografimizi, ultrasonografiyi, MR’ımızı biz üretelim. Ancak ilaç ve tıbbı cihaz sektörü dünyada öylesine büyük, öylesine tekelleşmiş durumda ki bu zinciri kırıp gerçek anlamda milli bir altyapı kurmak kolay olmuyor” dedi. Erdoğan, Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nin OHAL döneminde kapatılarak dönüştürüldüğü Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin 20182019 Akademik Yılı Açılış Töreni’nde konuştu. Kuran ti lavetiyle başlayan törende, Gülhane Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Yasin Yıldız, Fatiha suresini okudu. Bu alandaki çalışmaları uzun zamandır izlediğini, ilgilileri de ikaz ettiğini anlatan Erdoğan, “Bütün bunlara rağmen yerli ve milli çizgi derinleştirilemiyor. Kurumlarımızı bir kez daha ikaz ediyorum; sağlıkta millileşme hamlemize hiçbir mazerete sığınılmaksızın, destek verilmelidir” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Gerisini Gürsel’in kitabından okuya lım... Bir seçim ari fesinde, 12 Ma yıs 2015 günü, Er doğan Demirören, Kadri Gürsel’i Mi Demirören’in langaz binasındaki ofisine çağırıyor. Gürsel, haya ‘ahlaksız teklifi’008 yılının sıcak bir Temmuz günü. 2 Orgeneral İlker Baş tında ilk ve son kez Demirören’le baş başa bir buçuk saat geçiriyor. “Ahlaksız bir teklifte bulundu bana Demirören. Saydım; hem buğ, Hürriyet yazarlarıyla soh de tam beş kere” diyen Gür bet ediyordu. sel, “teklifi” şöyle aktarıyor: Bir sessizlik anında Başbuğ, “Yazarlık egonuzu aşağıya “hep siz sordunuz, ben de si çekemiyorsanız, 7 Haziran se ze bir soru sorayım” diye söze çimlerine kadar yazılarınıza ara girdi: “Sizce Türkiye’de burju vermeyi düşünür müsünüz?” vazi, kültürel değerlerine sahip Gözyaşlarını hatırladığımız çıkıyor mu?” Demirören, “Ankara’daki gö Ertuğrul Özkök’ün holding rüşmelerimde adınız üç kez lerin sponsorluklarından bah geçti ama ben hakkınızda bir setmesi Başbuğ’u tatmin et şey yapmadım” eklemesini medi. Başbuğ, kastettiğinin yapmayı da unutmuyor. daha derin olduğunu anla Demiören, sorduğu tınca, Özkök köşesinde aldı “Türkiye’nin gelmiş geçmiş en ğı dersi şöyle aktardı: “Konuş büyük üç devlet adamı kimdir” masından sanki, biraz medya sorusuna şöyle yanıt veriyor: ya, daha açıkçası bana üstü “Turgut Özal, Celal Bayar, örtülü bir eleştiri yaptığı izleni Recep Tayyip Erdoğan”. mi çıkarmıştım.” Yazarına özetle “sus” diyen “Burjuva” diyoruz. Serma Demirören, Erdoğan’ı neden ye sahiplerini anlatıyor. Kö desteklediğini şöyle anlatıyor: keni “kentli”den geliyor. Yal “Türkiye ancak otoriter re nız mekânı değil değerleri de jimle kalkınır.” ifade ediyor. Örnek olsun, “Erdoğan Bey, benden “medeni”yi Medine’den üret ne istiyorsunuz? İktidarı hiç mişiz. Hem şehirli hayata ge mi eleştirmeyeyim?” diyen çişi, hem de uygar olma hali Gürsel’e cevabı da hazır: ni karşılıyor. “Eleştirin de tatlı tatlı eleş Madem öyle soralım, burju tirin.” va öldü mü? Cahil cesareti mi? Kadri Hayır; “kapitalist”, “patron” Gürsel’in görüşme notlarından ya da “sermaye” demiyorum. aktaralım: Zengin sınıfın bir değer siste “Görüşmemizin bir anın miyle ilişkisini sorguluyorum. da, öylesine, durup dururken, gözlerimin içine bakarak, ‘ben Vatan gazetesi neden kapatıldı hayatımda hiç kitap okumadım’ dedi. Bu sırada yüzündeki bulanık tebessüm değiş Dinlenen telefonlardan sa medi.” çılanlar suratımıza çarpmıştı. Demirören, Kadri Gürsel’i “Bu milletin a... koyacağız” di “medyada yeni döneme ayak yen işadamını, “ihaleleri iki uydurabilen arkadaşlarımız ka ye böldünüz. Manevi işler, ca lacak, ayak uyduramayanların mi, hastane falan bana kalı varlığı son bulacak” sözleriyle yor. Santraller filan Nihat’a ka uğurluyor. lıyor” diye şikâyet eden öbürü Gerisini biliyorsunuz: Ayak takip ediyordu. Erdoğan ta uydurmamakta inat eden rafından fırçalanınca “üzdüm Kadri Gürsel, önce işsiz kalı mü seni patron” diye ağlayan yor, sonra hapse atılıyor. Erdoğan Demirören’e ise içimiz acımıştı. Vatan gazetesinin kapatılması nedeniyle bir kez daha O kadına nasıl tahammül ediyor hatırladım. Aydın Doğan, ik Kitaptan öğrendim. Meğer tidar tarafından cezalandırılın herkes Kadri Gürsel’e soru ca, Milliyet ve Vatan’ı bir pa yormuş: ket yapıp Demirören’e satmak “O kadına nasıl tahammül zorunda kalmıştı. ediyordunuz?” Ödenen 74 milyon “Memleketin hali ba dolardı. na Nagehan sorusu ka Akıllı patron ne ya dar sorulmamıştır” di par? İşi büyütmeye yen Gürsel, yanıtını da çalışır değil mi? Ha veriyor. 12 Eylül süre yır, Demirören öyle cinde 3 yıl 10 ay ha yapmadı. Aldığı ga pis yatan Kadri Gürsel, zeteleri adım adım bir gardiyana kafa tu küçülttü. Ve niha tunca, son ayında “de yetinde geçen hafta liler koğuşu”na atılarak Vatan’ı kapattı. cezalandırılmış. Bu da Abdülhamit politikasıy kendisine televizyonda gördü dı: Susturamadığın gazetele ğümüz sabrı kazandırmış. ri, hatta matbaalarını satın al 3 yaşında Kayseri Ce ve kapat.  zaevi’ndeki DP’li dedesi Erdoğan da ihale dağıttığı ni ziyaret ediyor. 12 yaşında patronlara sanki talimat ver Moskova’da Sovyetler ile tanı miş: Bir medya satın al, içini şıyor. 1822 yaşları arasını bir boşalt, yok et! devrimci olarak hapiste geçiri yor. Çıkınca Kayseri’de mah Hayatında hiç kitap okumamış keme kararıyla sürgün hayatı yaşayan Gürsel’i 34 yaşındayken PKK kaçırıp, 26 gün rehin Gazeteci Kadri Gürsel’in alıyor. İşte bu “roman gibi ha yeni çıkan “Ben de Sizin İçin yatı” yaşayan Gürsel’e “haya Üzgünüm” kitabını okurken iş tımda hiç kitap okumadım” di leyişi de görmüş oldum. “Acı yen tüpçü patronu “tatlı eleş olan, kan kaybının gazetenin tir” diye öğüt veriyor. yeni sahibi tarafından tasarla Ağıt yakacak değiliz ama narak yönetilmesiydi” sözleri “medeni ve şehirli olan”ı çok aslında tam da buydu. tan yitirmedik mi sizce? Lise öğrencisi sokak ortasında pompalı tüfek ile öldürüldü İstanbul Bahçelievler Siyavuş paşa Mahallesi Mi ne Sokak’ta dün 16.00 sıralarında Erkan Avcı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 9. sınıf öğ MKearratgCöazn rencisi 15 yaşındaki Mert Can Kara göz, sokakta yürüdüğü sırada ar kasından gelen bir kişinin silahlı saldırısına uğradı. Pompalı tüfek le açılan ateşte Karagöz’ün sırtı na ve ensesine 3 mermi isabet et ti. Olay yerinden kaçan saldırgan Öğretmene saldırı İstanbul Üsküdar’da Valide Atik İmam Hatip Ortaokulu’nda öğretmen Alparslan A, silahlı saldırı sonucu yaralandı. İddiaya göre bir öğrencinin dayısı Celal A, tartıştığı öğretmeni bacağından yaralayarak kayıplara karıştı. Alparslan A. tedavi altına alındı. l DHA daha sonra polis tarafından yakalandı. Ağır yaralanan Karagöz ise kaldırıldığı özel hastanede hayatını kaybetti. l DHA Sinem için ‘yeniden tespit’ kararı PAKSOY Holding’in veliahtları Mahmut Emre ve Can Paksoy kardeşler, Nazlı Sinem Erköseoğlu’nu (24) “kasten öldürdükleri” iddiasıyla yargılandıkları davada verilen beraat kararını Yargıtay’ın bozması üzerine yeniden hakim karşısına çıktı. Mahkeme, Sinem’in olay gecesi üzerinde olan elbiseyi Adli Tıp Kurumu’na göndererek, elbiseyi giyen kişinin fermuarı tek başına kapatıp kapatamayacağının tespitini istedi. l İSTANBUL/ Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle