23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 Samandan insanlar Neşe Karaböcek, RTE’ye övgüler düzdükten sonra, TRT’de program yapmak istediğini söylemiş. Hakkıdır. Dönemin ruhu budur. İlkin Saray’a bağlılığınızı bildireceksiniz, ardından ödülü kapacaksınız. Kimler bu yolu tutup zengin olmadı ki, Neşe Hanımın ne eksiği var? Yeni bir yöntem gelişti, yandaş Sabah’a konuşuyorsun, ardından AKP’li belediyeler başta olmak üzere, televizyonlardan, radyolardan iş kapıp, malı götürüyorsun. (Lafı uzatmamak için başta Hülya Koçyiğit olmak üzere diğer örneklere yer vermiyorum. Seçim temsilidir.) Çok tuhaf günlerden geçiyoruz, nereyi tutsanız elinizde kalıyor. Artık herkes bilmeli ki, ülkede üniversite yoktur! Rektör adı altında görev yapan Saray görevlilerinin herhangi birinden bilimsel özgürlük konusunda duyarlılık beklemek ahmaklıktır. AKP rektörlerinden biri “RTE’ye biat etmeliyiz” diyor, şaşıran var mı? En değerli üyeleri ihraç edilmiş, yurtdışına göç etmiş üniversitelerden eğitim alıp, bilimci ya da meslek sahibi olacağını sanan varsa gülünç olduğunu bilmelidir. Bu topyekun çöküştür, çürümedir. (Elbet söz konusu rektör tek değildir. Halkın cahilliğine güvendiğini söyleyenden tutun, cihatçı kılığıyla koltuğunda oturana dek türlü örnekler var. Seçim yine temsilidir.) Laf lafı açıyor, geçende bir film gösterime girdi, adı “Müslüm”. Baktım herkes nasıl da övgüler düzüyor filme konu olan Müslüm Gürses’e. Elbette popüler kültüre ait, acılı yaşam süren birinin yaşamı film olabilir; ancak, Müslüm’den Pavarotti yaratmaya kalkmak da neyin nesi? Arabesk sanatın çukurudur, ülkedeki kültürel tükenişin en net örneğidir. Herhangi bir estetik değeri yoktur. Bağıra çağıra söylenen o berbat sözlerle ortaya çıkan gürültüye müzik muamelesi yapmak gerçek sanatçıya/müziğe ihanet değil de nedir? (Benzer tuhaflıkları saymıyorum elbet, yine örnek temsili!) Hep söyledim, AKP sonuçtur, neden değildir. Buraya rastlantıyla gelinmedi. Komünizm korkusuyla yaratılan kültür gün be gün siyasal İslamcıların ve adı Türkçü uygulaması ABD’ci milliyetçilerin ekmeğine yağ sürdü. Uzun yıllar düzenin bekçisi sayılan ordunun gerici olduğu bir türlü anlaşılamadı. 12 Mart, 12 Eylül derken, 28 Şubat, Türkçesi bozuk emuhtıra AKP’yi yarattı, güçlendirdi ve zaferini ilan etmesine neden oldu. Neşe Hanım, söz konusu rektör, Müslüm güzellemesi yapan kalem sahipleri hepsi aynı düzenin evladıdır. Bunların tamamıyla mücadele etmek gerekir, yöntem bellidir, devrime gereksinim vardır. Onarılması imkânsızdır bu düzenin. Sabahattin Eyüboğlu’nun “Mavi ve Kara” adlı deneme kitabını büyük keyifle yeniden okudum. Bu büyük adamlara dönüp bakmak gerek. Nasıl kurulmuş Cumhuriyet, dönemin insanları nelerle meşgul olmuşlar. Yurtseverlik nedir, yurttaş bilinci nasıl sağlanır, aydın topluma karşı hangi yükümlülükleri taşır, dil bilinci nasıl oluşur, çöken imparatorluğun ardından ulus nasıl yaratılır, tarih hangi ölçülerle oluşur, bilim, felsefe bizim gibi geri kalmış coğrafyada nasıl çiçeklenir, ön açar... Hepsi üstüne düşünmüş, yazmış bu insanlar. Ciddi görev üstlenmiş, emek vermişler. Şimdi ayakaltına alınan bu aydınlanma çabası, kültürüdür. Üstelik sanıldığı gibi AKP eliyle olmamıştır bu. Neoliberal rüzgâr ne zaman esmeye başladı, hemen küresel iklime uygun tetikçiler bizde de belirdi. Seksenlerde süren tartışmalara geri dönmek gerek. Sosyal medyada pek sevilen bir finans hocası var, paylaşımları büyük ilgi görüyor. Şöyle baktım ne söylüyor diye, inanılır gibi değil. Gençlere nasihat veriyor ama nasıl? Diyor ki; “güncel siyasal meselelerle ilgilenmeyin, beceriler edinin, her fikre saygı duyun, sağcı solcu ayrımı yapmayın.” Kısaca “ideolojilere yenilmeyin” türü cümleler kuruyor ve bol alkış alıyor. İlk bakışta haklı, sevimli duran bu cümleler son derece tehlikeli Neoliberal söylemlerdir. Unutmayın Fukuyama’nın “Tarihin Sonu” tezi, yani “ideolojiler tükendi” söylemi basbayağı ideolojik tutumdur. AKP bu temel üstüne inşa edilmiştir. Korkut Boratav hocamız “İdeolojisi olmayan insanın içi saman gibidir” demişti. Hikâyenin özü bu, samandan insanlar çağındayız! Kemer Belediyesi’ne operasyon: 20 gözaltı Kemer Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, 20142017 yılları arasında vergi tahakkuk veri girişlerinde mükelleflere ait borçları silerek kendilerine ve mükelleflere haksız kazanç sağlayan belediye çalışanlarına yönelik çalışma başlatıldı. Operasyonlarda aralarında birim müdürlerinin de bulunduğu 19 belediye personeliyle bir pazar esnafı gözaltına alındı. l İHA YEREL YÖNETİMLER Perşembe 1 Kasım 2018 TASARIM: bahadır aktaş Yandaşa ihalesiz devir Sayıştay’ın İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyeleri denetim raporlarında çok sayıda mevzuata aykırı uygulama tespit edildi Sayıştay, belediyelerin 2017 denetim raporlarını yayımladı. İstanbul ve Ankara büyükşehir bele diyeleri denetim raporlarında çok sayıda me vuzata aykırı uygulama tespit edildi. Raporla ra göre, beledi MUSTAFA ÇAKIR yelere ait yerler ihalesiz olarak üçüncü ki şilere verilmiş. İstanbul’da 2 bin 738 taşınmazın ecrimisil karşılığı idare edildiği, yasaya aykırı olarak ecrimisilin “kira niteliğine büründürülerek ge leceğe ilişkin olarak taşınma zın işgaline süreklilik kazan dırıldığı” vurgulandı. AKP’li Ankara Büyükşehir Belediyesi denetim raporunda “denetim görüşünün dayanak ları” ile “denetim görüşünü et kilemeyen tespit ve değerlen dirmeler” kapsamında toplam 17 bulgu yer aldı. Taşınmaz envanteri hakkında eleştiri lerin de yer aldığı rapordaki bulgulardan bazıları şöyle: n Belediyenin muhasebe ka yıtları ile ortağı olduğu şirket lerin mali tablolarının ince lenmesi sonucunda, idari mu hasebe kayıtlarında yer alan sermaye tutarları ile şirket mali tablolarında yer alan ser maye tutarlarının uyumlu ol madığı tespit edildi. n Kiraya verilen 320 taşın mazın kira bedellerinin yıl lık peşinen tahsil edildiği, tah sil edilen kiraların gelecek ay Ankara’da ihalesiz devredilen yerler Belediye ANFA Ankara Altınpark İşletmeleri Ltd. Şti’ye işletme hakkı devredilen bazı yerler, şirket tarafından ihale yapılmaksızın üçüncü kişilere kiralandı. Bu yerler arasında Keçiören ilçesi Gökçek Parkı içi sosyal tesisler, Bahçelievler semt hali otoparkı, Dikmen Vadisi rek reasyon alanı açık otoparkı, Gençlik Parkı rekreasyon alanı açık otoparkı, Altınpark içi açık otoparkı, Harikalar Diyarı rekreasyon alanı açık otoparkı yer alıyor. Ayrıca kiraya verilen taşınmazların dosyaları incelendiğinde, bazı ihale teknik şartnamelerine Devlet İha le Yasası’na aykırı şekilde rekabeti engelleyici hükümler konulduğu belirlendi. Belediye, yanıtında işletmenin bütün olarak yürütülmesi gibi sebeplerle teknik şartnamelere özel hükümler konulduğunu ve ihalelerin belediye şirketi üzerinde kaldığını kabul etti. lara/yıllara ait gelirler hesaplarına kaydedilmediği belirlendi. n Belediye tarafından kiraya verilen 53 işyerinin işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının olmadığı belirlendi. n Kira süresi sona eren 1380 taşınmazın yeniden ihale edilmek yerine, belediye encümeni kararıyla belirlenen tutarda kira artışı yapılarak kira sürelerinin uzatıldığı belirlendi. n Belediye tarafından okul yeri, dini tesis, spor ve sağlık alanı olarak kullanılması amacıyla tahsis edilen bazı taşınmazların, kullanım amacına uygun inşaat ve yatırım projelerine başlanılmadığı, boş bırakıldığı ve gerekli takip ve kontrolün yapılmadığı saptandı. İstanbul’da 68 bulgu Sayıştay’ın AKP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi denetim raporunda “denetim görüşünün dayanakları” ile “denetim görüşünü etkilemeyen tespit ve değerlendirmeler” kapsamında toplam 68 bulguya yer verildi. Bu bulgulardan bazıları şöyle: n Kamu idarelerince belediyeye tahsis edilen taşınmazlar ile belediye tarafından kamu idarelerine tahsis edilen taşınmazların da muhasebe kayıtları yok. n Gecekondu Yasası gereğince yalnızca bu yasada belirtilen amaçların gerçekleştirilmesi için kullanılması gereken 93.5 milyon liranın belediyenin genel hesaplarına aktarıldığı belirlendi. n Bayrampaşa ve Ataşehir halinde bulunan işyerlerinden alınan toplam 24.4 milyon liralık teminat mektubunun muhasebe kayıtlarında yer almadığı belirlendi. n Aralarında Ayasofya ve Topkapı’nın da bulunduğu bazı müzelere giriş ücretlerinde “yaklaşık maliyet” eksik/ hatalı belirlendi. Bu sayede 30 bin 750 lira yaklaşık maliyetin eksik hesaplandığı tespit edildi. ‘İşgal sürekli oldu’ n Belediye tarafından 2 bin 738 taşınmazın ecrimisil karşılığı idare edildiği belirlendi. Yasaya aykırı olarak ecrimisilin, kira niteliğine büründürülerek geleceğe ilişkin olarak taşınmazın işgaline süreklilik kazandırıldığı ve bir kira tahsil yöntemine dönüştürüldüğü anlaşıldı. Ayrıca toplam 208.1 milyon liralık ecrimisil alacağının yalnızca 44 milyon lirasının tahsil edildiği, dolayısıyla tahsilat oranının yüzde 21.15 düzeyinde gerçekleşerek çok düşük kaldığı görüldü. n KİPTAŞ’ın 266.5 milyon liralık kâr payının belediye hesabına aktarılmadığı tespit edildi. n Açık ve kapalı otoparklardan bazılarının belediye tarafından ruhsatlandırılmadığı belirlendi. Otoparkların ruhsatsız olarak faliyetlerine devam ettikleri tespit edildi. n İlçe belediyelerine yapılan yardımların ihale yapılmaksızın büyükşehir belediye şirketlerinden temin edil diği saptandı. n İstanbulkart’ta 8 bin 997 kaçak kullanım belirlendi. Bunlardan 3 bin 192’si “ücretsiz geçiş”, geriye kalan 5 bin 805’i “indirimli geçiş” kategorisinde gerçekleşti. n Belediye tarafından kiraya verilen taşınmazlara ilişkin olarak, mevcut kiracıların kira süresi sona ermesine rağmen kiracılık ilişkisinin devam ettirildiği belirlendi. n Bazı kişiler kiralarını ödemediği için sözleşmeleri fesih edilmesine karşın, İhale Yasası’na göre “ihale yasaklısı” ilan etmedikleri tespit edildi. 9 market seçilmiş n İstanbulkart ile yapılan sosyal yardımlara ilişkin firmaların belirlenmesinde hatalı uygulama yapıldı. Sözleşme imzalanan zincir marketlerin, belediyeye herhangi bir bedel ödemeksizin ve/veya bir indirim uygulamaksızın işlemin yalnızca bu marketlerde yapılacak olmasından dolayı gelir elde ettiği tespit edildi. n 2017 yılında Sosyal Yardım İstanbulkart kullanan aile sayısı 140 bin 179. 2017 için Sosyal Yardım İstanbulkart bütçesi 125 milyon lira olarak öngörülmesine karşın toplam ödeme 147.6 milyon lira oldu. Belediye bütçesinden çıkan 147.6 milyon liralık tutar yalnızca belirlenen 9 zincir markette yapılan alışverişlerde kullanıldı. l ANKARA Fatih Belediyesi sınırları içindeki tarihi yarımada Usulsüzlük diz boyu Sayıştay, eski Fatih Belediyesi Başkanı Mustafa Demir döneminde belediyede bir dizi usulsüzlük tespit etti HAZAL OCAK Sayıştay 2017 yılı denetim raporunda Fatih Belediyesi’nde bir dizi usulsüzlük tespit etti. Vergi gelirlerinde belediyeye ayrılan payın hatalı hesaplanmasından ötürü, belediye 1 milyon 409 bin 228 TL zarara uğradı. Yılan hikâyesine dönen Sulukule konutlarında ise 199 hak sahibinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi sonucu ortaya çıkan 8 milyon 949 bin TL bedelin yarısını belediye TOKİ’ye ödedi. Belediye şirketleri tarafından işletilen tesislerin elektrik, su, doğalgaz benzeri bedellerinin belediye bütçesinden ödenmesi de dikkat çekti. Faturaların maliyeti 475 bin 811 TL. Kalem kalem sıralandı Sayıştay raporunun “denetim görüşünü etkilemeyen tespit ve değerlendirmeler” bölümünde çok sayıda bulguya yer verildi. En dikkat çekici tespitler özetle şöyle: n Fatih Belediyesi, Sulukule Projesi’nde 199 hak sahibinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi sonucu ortaya çıkan 8 milyon 949 bin liralık bedelin yarısı olan 4 milyon 474 bin TL’yi TOKİ’ye ödedi. Sayıştay ödemeyi “Mevzuatta yeri olmayan bir ödeme” olarak değerlendirdi. n Belediye şirketlerince işletilen tesislerin elektrik, su ve doğalgaz gibi giderleri belediye bütçesinden karşılandı. n İhaleyle kiraya verilmesi gereken büfe, çay bahçesi, sosyal tesis, restoran, otopark gibi taşınmazlar ihale yapılmadan bir takım kişiler tarafından işgal ediliyor. Fatih Belediyesi’nin CHP’li Meclis üyesi Fazıl Uğur Soylu bu tespite ilişkin “bu taşınmazların AKP’li Meclis üyelerine tahsis edildiği” de ğerlendirmesinde bulundu. n Başka kamu kurumları na taşıt tahsis edildi ve akaryakıt giderleri de belediye tarafından karşılandı. Belediye bu tespite ilişkin Sayıştay’a verdiği yanıtta Bezmi Alem Vakıf Üniversitesi’nin bağlı bulunduğu vakfın vergi mua fiyeti olduğunu belirtti. n Müdür olma şartlarını ta şımayan kişiler zam ve tazminat ödemelerinden faydalandırılmak sueretiyle vekaleten müdür kadrosuna atandı. n Yurtdışı programlarında idari personel olmayan kişiler de yer aldı. soylu: Başbakan’ın talimatıyla ödendi Gazetemize raporu değerlendiren Fazıl Uğur Soylu, 2016 yılında şikâyet ve denetim ihbarlarına karşılık Sayıştay tarafından 2013 yılından beri denetlenmeyen Fatih Belediyesi’nin, 2017 yılı denetimlerine Ocak 2018 tarihi itibarı ile başlandığını anlattı. Soylu, Sulukule Projesi’nde TOKİ’nin geç teslimat yapmasından ötürü yurttaşlara fazla maliyet çıktığına, daha sonra bu maliyetin yarısını belediyenin TOKİ’ye ödediğine dikkat çekti. Soylu şunları söy ledi: “Burada yapılan ödemenin gerekçesini belediye yönetimine sorduğumuzda ilgili belediyede başkan danışmanı olan Mustafa Çiftçi, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Fatih Belediyesi’ne ziyareti esnasında konunun gündeme getirildiğini ve Başbakan’ın talimatı ile yarısını TOKİ’nin yarısını Fatih Belediye Başkanlığı’nın karşılaması yönünde olduğunu öğrendik. Konuyu Fatih Belediye meclisi’ne getiren CHP’li üyelerin ret oylarına karşılık bu ödeme yapıldı.” Sayıştay verileri ‘İzmir verdiğini alamıyor’ Sayıştay Başkanlığı tarafından açıklanan 2017 Yılı Genel Uygunluk Bildirimi Raporu’na göre İzmir, merkezi bütçeye yaklaşık 66.5 milyar lira katkı koyarken kente yapılan kamu harcaması 14.5 milyar lirada kaldı. Gelirgider çarpıklığına dikkat çeken CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, “Kentimizden 66 milyar gelir elde etmişsiniz, ama kentimize 14 milyar harcama yapmışsınız. Bu dengesizliği ve çarpıklığı nasıl açıklıyorsunuz? İzmir bu kadar vergi öderken neden bu kadar az kamu kaynağı elde ediyor?” diye sordu. “Özel Bütçe Harcama Tutarı” hesaplamasına göre de aynı dönemde Ankara 38 milyar 569 milyon 366 bin 15 lira, İstanbul 8 milyar 188 milyon 847 bin 458 lira İzmir ise 3 milyar 845 milyon 987 bin 864 TL destek aldı. Gelir gider çarpıklığına dikkat çeken CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, şunları söyledi: “Milyonlarca lira zarar edilen projelerle İzmirlilerin karşısına çıkan AKP, gerçekten İzmir’e hizmet mi ediyormuş? 66 milyar vergi veren İzmir’e 14 milyarlık harcama yapılması, AKP’nin İzmir’e şaşı baktığının kanıtıdır! AKP’nin hizmetten anladığı, siyasal destek alabildiği yerlere kaynak akıtmak, alamadığı yerlere üvey evlat muamelesi yapmaktır. AKP’nin hizmetten anladığı yağmadır, ranttır, talandır!” l İZMİR / Cumhuriyet Burada para geçmiyor Bornova Belediyesi Gençlik Merkezi’nde ihtiyaç sahibi üniversite öğrencilerine önemli bir destek veriliyor. Merkezde yemekten çamaşır yıkamaya, sıcaksoğuk içecek ikramından internet ve kütüphaneye, öğrencilerin pek çok ihtiyacı ücretsiz olarak karşılanıyor. Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, “Gençlik Merkezimiz büyük önem taşıyor. Burada onlara aile sıcaklığında bir yuva sunuyoruz” diye konuştu. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle