16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Uçak biletlerine yüzde 20 indirim Havayolu şirketleri Atlasglobal ve Pegasus tüm yurtiçi uçuşlarında yüzde 20, THY de iç hat ve Türkiye çıkışlı dış hat ücretlerinde yüzde EKONOMİ 10indirimkampanyasıbaşlattı. Niğde’ye 9 milyar TL’lik yatırım NiğdeBor Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi’nde bin 500 megavat kapasiteye sahip güneş enejisi santrali (GES) kurulacak. Yatırımın bedelinin 9 milyar TL olduğu belirtildi. GES ile ilk etapta 270 bin konutun enerji ihtiyacı karşılanacak. Pazar 14 Ekim 2018 EDİTÖR: EMRE DEVECİ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ ‘Kapandan çıkmalıyız’ 7 Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Türkiye’nin borç alarak büyümesini sürdürmesinin mümkün olmadığını söyledi Cari açığın ekonominin kronik hastalığı olduğuna işaret eden Ezcacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaş, “Büyümemizi borç alarak sürdürmemiz mümkün değildir. Türkiye bu kapanın içine girdi. Bizim buradan çıkmamız lazım” dedi. Enflasyondan çok korkulması gerektiğine işaret eden Bülent Eczacıbaşı, “Yüksek enflasyonu on yıllarca yaşadık. Bu dönemlere kesinlikle dönmememiz lazım” diye konuştu. Bülent Eczacıbaşı, yeni ekonomi programının bu alanda doğru bir yol izlediğini söyledi ve tüm Türkiye’nin birlik olarak bu harekete destek vermesi gerektiğini vurguladı. ‘Yeni hikâye şart’ Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, CNN Türk canlı yayınında yaptığı açıklamada, “Korkunç bir darbe girişimi yaşadık. Türkiye’nin bir hikâyesi var ama anlatılması lazım. Dünyaya yeni bir hikâye sunmamız lazım” ifadesini kullandı. ‘İşbirliği sağlansın’ Bu hikâyede mutlaka iletişimin iyi uygulanması gerektiğini anlatan Bülent Eczacıbaşı, “Geçmişteki başarıları kimse önemsemiyor. Teşvikler var ama amaçları çok net olmuyor. Bence çok net bir sonuç var ortada, özel kesim kamu kesimi işbirliği sağlanmalıdır. Hatalardan çabuk vazgeçilmeli” dedi. Büyük şirketlerin çoğunda çalışanların açık yüreklilikle konuşamadığını tespit ettiği ni söyleyen Bülent Eczacıbaşı, yeterince tartışmadan alınan kararların ve yetersiz yöneticilerin, kurumlara pahalıya mal olduğunu belirtti. Eczacıbaşı da dahil olmak üzere Türk şirketlerinin kurumsallaşmayı tam anlamıyla başaramadığını belirten Eczacıbaşı, kurumların çok genç olduğunu ve aile geleneklerinden kurtulmak için zamana ihtiyaç duyulduğunu belirtti. l Ekonomi Servisi Bülent Eczacıbaşı Otomotivde belirsizlik ODD Başkanı Ali Bilaloğlu, döviz kuru ve faizdeki sıçramanın otomotiv pazarında üçüncü çeyrekte yüzde 51’lik daralmaya ve belirsizliğe neden olduğunu söyledi Türkiye otomobil ve hafif ticari araç pazarı, ma gerçekleşti” dedi. Bilaloğlu, sadece oto motiv değil tüm sektör 2018’nin ilk dokuz ayın lerde sorun olduğunu da bir önceki yılın ay belirterek “TL’deki oy nı dönemine göre yüzde 26.12 daraldı. Eylülde EMRE DEVECİ naklığın azalması ve karar alıcıların güvennin daralma yüzde 67.73’e artmasına yönelik ka ulaştı. rarları, güvenin yukarı taşın Gazetemize konuşan Oto masını sağlayacaktır” değer motiv Distribütörleri Derne lendirmesinde bulundu. ği (ODD) Yönetim Kurulu Başkanı ve Doğuş Otomotiv Üst Hurdada indirim talebi Yöneticisi (CEO) Ali Bilaloğ Özel tüketim vergisi (ÖTV) lu, “2018’de artan faiz, kur ve matrahlarının güncellenmesi oynaklık, birçok regülasyo nin sektörde olumlu karşılan na tabi olan, ürünleri ve satış dığını aktaran Bilaloğlu, hurda sonrası hizmetleri sunma ça indirimindeki matrahların ar lışmalarında ortauzun vade tırılması ihtiyacını da Bakan li planlamaya ihtiyaç duyan lık ile paylaştıklarını belirtti. otomotiv sektörün Sektör için önemli bir di de öngörülebilirli ğer konunun ticari araçların ği zorlaştırdı. Kur da kiralanabilmesi ihtiyacı ol ve faizdeki artış duğuna işaret eden ODD Baş sonucu otomotiv kanı, “Ticari araçlara kirala de, ikinci çeyrek ma imkânı verilmesi küçük te yüzde 20’lik, orta işletmeler için çok önem üçüncü li bir konu. Araç kiralama ya çey pabildikleri durumda satın al rekte ma için ayırdıkları sermayeyi yüzde işletmelerine aktarmaları sağ 51’lik lanacak ve daha verimli ça da lışma imkânı elde edecekler ral dir” dedi. Kredi hacmi hızla daralıyor Otomotiv dahil birçok sektörde daralma başlarken, kredi faizlerindeki sert artış bunda etkili oluyor. Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, bankaların ortalama ihtiyaç kredisi faizleri 5 Ekim haftasında yüzde 39.03 oldu. Ticari kredilerde bu oran yüzde 34.99 oldu. Geçen senenin aynı döneminde ortalama ihtiyaç kredisi faiz yüzde 18.26, ticari kredi faiz yüzde 16.74 seviyelerindeydi. Kredi maliyetlerindeki artışla birlikte kredi hacmi de sert şekilde daralmaya başladı. Özel bankaların kredi büyüme hızı (kur etkisinden arındırılmış 13 haftalık ortalama, yıllıklandırılmış), 2009 krizi sonrasında ilk kez eksiye dönerken, 5 Ekim haftasında daralma hızı yüzde 12.6’ya yükseldi. Bu oran, Mayıs 2017’de yüzde 32’ye kadar yükselmişti. Mayıs 2017’de yüzde 37’ye kadar yükselen toplam kredi büyüme hızı, 5 Ekim haftasında yüzde 5.2’lik daralmaya döndü. Aynı dönemde kamu bankalarının kredi büyüme hızı yüzde 4.6 seviyesinde gerçekleşti. Bu oran, Mayıs 2017’de yüzde 49 seviyelerine kadar yükselmişti. Ali Bilaloğlu Sayaç montaj bedeli kalktı Doğalgaz aboneleri, sayaç montaj ve bağlantı malzemesi bedeli ödemeyecek. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK), Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmeliğine göre, doğalgaz dağıtım şirketleri tarafından abonelerden talep edilen, abone bağlantı bedeli kapsamındaki sayaç bağlantı malzemeleri ve sayaç montaj bedelleri bu kapsamdan çıkarıldı. Buna göre, abone bağlantı bedeli, dağıtım şebekesinin abone iç tesisatına bağlantısı için gereken proje, işçilik, malzeme, kontrol ve onay harcamaları ile sayaç bedeli toplamının abone başına düşen payını ifade eden sabit bedel olarak tanımlandı. l Ekonomi Servisi Turkcell kotayı artırdı Turkcell, Enflasyonla Topyekun Mücadele Programı’na destek vermek için internet paketlerindeki kotaları ikiye katladığını duyurdu. Kampanya kapsamında dijital uygulamalardan BiP, TV+, Dergilik, fizy ve lifebox’ta geçerli GB’larında iki katına çıkarılacağını belirten Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, “Müşterilerimiz aynı fiyata 2 kat daha fazla internet kullanmaya başlayacak. ” dedi. l Ekono Kaan Terzioğlu mi Servisi Taht Oyunları gibi! Bali’deki IMFDünya Bankası toplantılarına ticaret savaşlarının gölgesi düşerken Endonezya lideri durumu “Taht Oyunları” dizisine benzetti Sendika, başta DİSK/Dev Yapıİş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut olmak ETUC’tan havalimanıüzere tutuklu bütün işçilerin serbest bırakılmasını talep etti. işçilerine destek Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC), İstanbul 3. Havalimanı’nda çalışan inşaat işçilerinin yanında olduklarını duyurdu. Yazılı bir açıklama yayımlayan sendika, yaşanan sorunların polis aracılığıyla çözülemeyeceğini, çözüm için sendikaların, işverenlerin ve hükümetin katılacağı müzakerelerin düzenlen mesi gerektiğini bildirdi. Yaşanan olayların ve sağlıkgüven lik koşullarının acilen bağımsız ve resmi biçimde incelenmesi gerektiğini belirten ETUC, “Başta DİSK/Dev Yapıİş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut olmak üzere tutuklu bütün işçiler derhal serbest bırakılmalıdır” dedi. l Ekonomi Servisi Endonezya’nın Bali adası, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası tarafından düzenlenen toplantılara ev sahipliği yaptı. Hazine ve maliye bakanları ile merkez bankası başkanlarının katıldığı toplantılara, ticaret savaşları ile gelişmekte olan ülkelerdeki çalkantının gölgesi düştü. Endonezya Devlet Başkanı Joko Widodo, artan ticari gerilimleri The Game of Thrones (Taht Oyunları) dizisine benzeterek “Trajik bedeli herkes ödeyecek” dedi. Ortaklık yok İngiliz The Financial Times gazetesi, piyasalarda yaşanan çalkantının ve gelişmekte olan piyasalardan sermaye kaçışının nasıl üstesinden gelineceğine dair finans kurumları liderleri arasında bir ortaklık bulunmadığını yazdı. Dünyanın en büyük iki ekonomisi olan ABD ve Çin arasında şu ana kadar 360 milyar dolarlık ürünü kapsayan ve önümüzdeki aylarda devamının gelmesi beklenen gümrük vergisi artışlarına karşı IMF ve Dünya Bankası yetkilileri ile dünya liderlerinden “uzlaşma” çağrılarının geldiğini belirten gazete, ancak somut bir ilerleme sağlanamadığına değindi. Toplantılarda öne çıkan bir başka kaygı kaynağı ise aşırı borçlu İtalyan hükümetinin, Avrupa Birliği’nin karşı çıkmasına rağmen bütçe genişlemesine gitmek istemesi ve bunun piyasalarda yarattığı riskler oldu. Şehirlere göçü tersine döndürelim mi? Çiftçi için ürünü üretmek kadar satmak da zor. Ürün fiyatı tekellerin elinde oyuncak. Neden? Çünkü tarımsal ürünlerin fiyatına müdahale eden, çiftçiyi koruyan yapılar artık yok. Tarım Satış Kooperatifleri, TMO, Et ve Balık Kurumu, Süt Endüstrisi Kurumu gibi yapıları ya kapattılar veya işlevini değiştirdiler. Halbuki tarımsal üretimin en önemli aşamalarından birisi de fiyatlama ve pazarlama. Çiftçi üretimi biliyor ama pazarlamacı değil. Karşısında ya aracı, ya tekel veya büyük bir uluslararası şirket. Ürünü için “şu kadar para” dedi mi çaresiz ve örgütsüz. Ne beraber hareket ettiği bir kooperatif ne onu uluslararası sermayeye karşı koruyan bir devlet. Hemen Üretim ve satış kooperatifleri ile piyasaları ve fiyat oluşumlarını kontrol eden kamu kurumları yeniden yapılandırılacak. Çıktı fiyatları kontrol edilecek, çiftçiye sahip çıkacak mekanizmalar işleyecek. Çiftçi üretime konsantre olacak. Ürününden kazanacak. Kimi üründe ürün borsası kurulacak. Elbette borsa küresel tekellerin kontrolü altında olmayacak. Yani devlet girdi ve çıktı süreçlerine müdahale edecek ve denetleyecek. Serbest piyasa rekabetçi ve kontrollü olacak. Tarım sanayii ve kümeleme Verimlilik haritası ve ürün ihtiyaç planı kapsamında tarım sanayiinde kümeleme çalışması hazırlanacak. Yani tarım ürünlerini işleyecek fabrikalar, soğuk hava depoları, seralar aynı bölgede yer alacak. Tedarik sistemi hızlanacak ve maliyet düşecek, kurulacak fabrikaya 12 ay boyunca ürün girdisi sağlanacak. Tarım sadece ham ürün olarak değil, işlenmiş olarak da ülkeye kazandırılacak. Ve toprak reformu... Size dünya tarihinden toprak reformu örneklerini, tecrübeleri ve sonuçları ayrı bir yazıda anlatacağım. Hayvancılık Verimlilikte yerli ırk bir, ithal ırk üç veriyor. Neden? Çünkü ithal ettiğimiz ülkeler seleksiyon yöntemi ile verimlilik çalışması yaptı, ırkları ıslah etti. Biz ise onlarınkini ithal ettik! Kendi ırkımızın verimliliğini artıracak çalışmaları ciddi bir biçimde ele alacağız. Hayvancılıkta en önemli maliyet yem. Çözümü çeşitli; ilk sırada meralarımız var. 1960 yılında 287 bin kilometrekare olan mera alanları, bugün 146 bin kılometrekareye geriledi! Oysa mera hayvancılığına uygun bir coğrafyamız var. Meraları ıslah edip hayvancılığa kazandıracağız. Yem bitkileri için, doğru coğrafi ve mikro iklimler saptanarak, özel teşvikler getirilecek. Bunları yaptıkça maliyet düşer, hayvancılığın cazibesi artar. Yılda 800 bin buzağı ölüyor Şaşıracağınız bir bilgi vereyim; yılda 600 bin canlı hayvan ithal ediyoruz. Buna karşılık ülkemizde yılda 800 bin buzağı ölüyor! Neden? Barınaklar çok bakımsız, çiftçi bu konuda eğitimsiz, ithal hayvanla gelen hastalıklar çok ve veterinerlerimiz yetersiz. Yani biz ithal hayvana ödeyeceğimiz parayı bu eksikleri gidermeye harcasak, bırakın girdi çıktı desteklerini, sadece buzağı ölümünün önüne geçsek, ithal ete harcadığımız para cebimize kalacak. Bunu kim yapacak? Bugün tasfiye edilmiş olabilirler. Ama bu ülkenin iyi yetişmiş, bilgili, deneyimli, yurtsever ve göreve hazır pek çok bürokratı var. Kaynak var mı? Çıkarları dışarı bağlı olan bir grup var. Söz konusu yerli üretim, kalkınma olunca kuyruklarına basılıyor. Hemen “kaynak nerede” diye soruyorlar. Gülüyorum; “İyi ki 1890’larda doğup ekonomist olmadın. Mustafa Kemal Atatürk, savaşarak kurduğu ülkenin ekonomisti diye seni çağırıp soracaktı; ‘çocuk nasıl kalkınacağız, bu fabrikaları nasıl kuracağız’ ”diye. Ona da kaynak yok diyecektin!.. O da gülecekti. Sonra, Köy Enstitüleri gibi dünya tarihine geçecek başarıda bir projeyle eğittiği halkın içine seni de katacak; fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bir Cumhuriyet çocuğu yapacaktı. Ve 1923’ten 1940’a kadar bu toprakların nasıl kalkındığını, fabrikaların nasıl kurulduğunu, demir ağların nasıl örüldüğünü şaşırarak izlemen karşısında gülümseyip, kafanı okşayacaktı... Gayrimenkulde asıl sorun fiyatta ABD merkezli gayrimenkul şirketi Coldwell Banker’in Türkiye Genel Koordinatörü Ufuk Şevki, sektörde asıl sorunun fiyatta olduğuna vurgu yaptı. Şevki, “En önemli problem aslında fiyatla ilgili. Fiyatlarda sorun var, fiyatlar düşüyor. Özellikle konut kredisi kullanımlarında ciddi sıkıntılar var. Bankacıların gözünden bakarsanız, kriz var mı, evet var” dedi. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle