22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 12 Ekim 2018 12 Merkel’in Almanyası 1940’lı yıllarda “İkinci Dünya Savaşı” süresince ülkemizde, ilkokul çağındaki çocuklar arasında “tekerleme” söylemek pek yaygındı, en çok dile getirilenler sayılarla yapılandı; “1” ile başlanır, her üç sayıda bir, uygun bir söz söylenirdi; ne ki tüm tekerlemelerde, “yedi, sekiz, dokuz, Alman domuz!” demek hiç değişmezdi. Bu ünlü tekerlemeyi, Erdoğan’ın geçen ay yaptığı Almanya ziyaretinin ayrıntılarını, Cumhuriyet’te okurken anımsadım. (28.9.2018) Ayrıca bu ziyareti, “TV”de de izledim; Merkel ve Erdoğan karşılıklı koltuklara oturmuşlardı, bu görünümlerinden de, kısa süre önce, Merkel’in yaptığı Türkiye ziyaretini düşündüm çünkü Erdoğan, Saray’ında, göz kamaştıran altın yaldızlı oymalarla bezenmiş bir koltuğa buyur etmişti, şaşkınlıkla oymalara bakan Şansölye Merkel’i... Ve değerli dostlar o gün de, bugün de Erdoğan’ın bu denli abartılı görünüm, görüntü düşkünlüğü ortalara döküldükçe, ünlü sarayı anımsandıkça, gençliğinin “kıdemli” döneminde, “Mücahid” dediği Afganlı Hikmetyar’ın ülkemizi ziyaretinde, ayakları dibinde oturup çektirdiği, o ünlü resmi anımsarım... Üstelik kendisinin de çok kullandığı bir deyişle, “Nereden nereye!..” diyerek. “Altın koltuklar”, Merkel’i şaşırtırken ülkede olup bitenin, hiç de bu gösterişe uygun olmadığı açıkça ortaya dökülüyor... Eylül ayında, “45 kadın öldürülmüş”, sayı gittikçe artıyor... Ve değerli dostlar, borçlarının vadesi geldiği halde ödeyemeyen “kişi”ye de, “konkordato” ilan etme hakkı uygulaması başlamış... Beştepe’deki “Saray”ın, “2017” yılına ait harcamalarının tutarı, “Sayıştay”ın denetimine göre, “658 milyon 240 bin TL” olarak bildirilmiş; demek ki “Saray”, günde “1.8 milyon TL” harcamış... Erdoğan’ın, “İtibardan tasarruf olmaz!” vurgulamasına uygun olmaktan da öte bir durum... “AİHM’den üçüncü ret!” başlıklı bir haberde de, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), görev süresi dolan Türk Yargıç Işıl Karakaş’ın yerine seçilmek üzere, Türkiye’nin gönderdiği üç yargıçtan oluşan aday listesini üçüncü kez geri çevirmiş; “Mülakat”ta, adayların aynı ölçüde yeterli olmadığı gerekçesiyle; adayların üçü de “Prof. Dr.”... “Yeni (dördüncü) listeyi de kabul etmeyeceklerdir!” deniyor... Erdoğan’ın ziyareti sırasında, “Alman Cumhurbaşkanı Steinmer”: “Hukuk devleti ilkeleri yaklaşımına dönülmesi beklentisi içindeyiz! Medya ve yargı üzerindeki baskıyı da kabul etmeyiz!” demiş!.. (Cumhuriyet, 28.9.2018) Steinmer’in ortaya koyduğu bu olumsuzluklar sürse de, “AİHM”nin bu tutumu onaylanamaz. Ne var ki, ülkemizin yönetiminin tepesinde olanın, son tutumu Steinmer’i “fersah fersah aştı”... “TC Devleti”nin Kurucu Başkanı Atatürk’e ve Atatürk’le hep birlikte olan ikinci Cumhurbaşkanı İnönü’ye, “iki ayyaş” demesi ne yazık ki unutulduğundan, rahatça İnönü’ye bir bakıma saldırması sürdürüyor... Geçen hafta, partisi ve Başkanı olduğu “AKP”nin toplantısında, elinde ABD bayrağı olan İnönü resmi gösterip, İnönü’nün ne denli “Amerikancı” olduğunu sergilemek istemiş.. İnönü’nün elinde biri Türk, öteki Amerikan bayrağı bulunduğunu, kimi karşıladığını yeniden anımsatmaya gerek yok... Ne var ki, ne yaparlarsa yapsınlar, “ABD”nin en üst düzeydeki yetkililerinden, “Erdoğan”dan “vazgeçilmemesini” açıkça isteyen o dönemdeki danışmanı “Zapsu”nun, bunun için ne önerdiği, tarihte yerini aldı... Bilmem ki katılır mısınız? 12 EKİM 2018 SAYI: 33973 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni Aykut Küçükkaya Yazıişleri Müdürleri Serkan Ozan / Olcay Büyüktaş Akça Sorumlu Müdür Ozan Alper Yurtoğlu Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Direktörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Şehriban Kıraç l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Düzeltme: Mustafa Çolak Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur. l Okur Temsilcisi: Cengiz Yıldırım cengiz.yildirim@cumhuriyet.com.tr l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım Müdürü: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Baskı Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Demirören Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İmsak İstanbul 05:41 Ankara 05:26 İzmir 05:49 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 07:05 12:57 16:03 06:48 12:41 15:49 07:10 13:04 16:13 Akşam 18:37 18:22 18:46 Yatsı 19:56 19:40 20:02 yorum/haber TASARIM: SERPİL ÜNAY FETÖ’cülerin katliam görüntüleri kamerada FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığı karargâhını işgal eden darbecilerin sivil katliamlarının yeni görüntüleri ortaya çıktı. Genelkurmay Başkanlığı karargâhının güvenlik kameralarınca kaydedilen görüntüler, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen Genelkurmay Başkanlı ğı’ndaki eylemlere ilişkin “Çatı” davası dosyasına girdi. Görüntülerde, Saat 01.31’i gösterdiği sırada dur kalk yaparak biraz ilerledikten sonra tekrar duran bir zırhlı aracın arka kapısının açıldığı, askerlerin bir sivile yoğun bir şekilde şiddet uyguladığı ve hayatını kaybettiği anlaşılan sivilin çıplak vaziyette yola atıldığı görü lüyor. Vatandaşın cenazesi, saat 02.00’da bir rütbelinin talimatıyla ağaçlık alana sürükleniyor. Yaklaşık 3.5 saat sonra yeniden olay yerine gelen askerlerin, öldürdükleri yurttaşın bedenini aradıkları da görünüyor. Yurttaşın cansız bedenine ulaşan darbeciler, cenazeyi kontrol ettikten sonra olay yerinden uzaklaşıyor. l AA KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com İHALE İLANI TÜRKİYE İZMİR FERİBOT PROJESİ İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ 2 ADET FERİBOT ALIMI • İş bu ihale ilanı; 08/09/2017 tarihinde EBRD (Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası) internet sitesinde (www.ebrd.com) ihale ilanları kısmında yayınlanan Genel Satın Alma İlanı’na uygun olarak yapılmaktadır. • İzmir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı Deniz Hizmetleri Şube Müdürlüğü bundan böyle “Alıcı” olarak adlandırılacaktır. 2 Adet Feribot Alımı işi kapsamında EBRD(Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası) “Banka” tarafından ayrılan kredinin bir kısmını kullanmayı tasarlamaktadır. • Alıcı, kredi gelirinin bir kısmı ile finansmanı sağlanacak olan aşağıda tarif edilen sözleşme için yüklenicileri kapalı zarf usulü teklif vermeye davet etmektedir: İzmir Körfezine 2 Adet Feribot Alımı * Çelik,doubleended tipte, 2 adet dizel ana makinenin tahrik edeceği, 2 adet 360 derece dönebilir tipte Azimut tipi Z drive sevk sistemli, * En az 55 metre boyunda, en az 15 metre genişliğinde * 51 araç, 10 motorsiklet ve 10 bisiklet taşıma kapasiteli, * Kapalı yolcu salonu 180 kişi, açık yolcu salonu 120 kişi kapasiteli * %75 yükte 12 knot, %95 yükte 13 knot hızda, * Servis ömrü en az 30 yıl, İzmir Körfezi’nde yılda 5000 saat çalışacak,(Her bir feribot) * İlk feribot sözleşmenin imzalanmasından sonra 420 takvim günü içinde teslim edilecek, * İkinci feribot sözleşmenin imzalanmasından sonra 600 takvim günü içinde teslim edilecek, • Banka kredisi ile finansmanı sağlanacak olan işbu sözleşme ihalesi, ülke ayrımı olmaksızın tüm firmalara açıktır. • İhaleye teklifi verecek isteklilerin, sözleşmeye yeterlik alabilmesi için, asgari olarak aşağıda belirtilen kriterleri sağlaması gerekmektedir: • İş Ruhsatı İzni Belgesi ya da Şirketin hukuki şeklini tanımlayan ve bir gemi inşa şirketi olarak faaliyetlerini onaylayan denk bir belge (ticari sicilden alınan alıntı), • Son 10(on) yıl içinde başarıyla ve esas itibariyle tamamlanmış olan ve aşağıda belirtilen kriterlerde en az 1 yeni gemi inşa sözleşmesinde Sağlayıcı olduğuna dair belgeler: • En az 30(otuz) metre boyunda, • Gövde ve üstyapı çelik, aluminyum veya kompozit malzemeden yapılmış, • En az 18.000.000,00 TL sözleşme bedelli, • Son 5 (beş) senede İstekli’nin tamamlanmış veya devam eden sözleşmelerdeki belgelendirilmiş ödemelerin toplamı hesap edilerek ortalama senelik cirosunun en az 22.500.000,00 TL (yirmiikimilyonbeşyüzbin Türk Lirası) olması gerekmektedir. (not: ortak girişimler için ana ortak gereksinimlerin en az %60’ını, diğer ortaklardan her biri ise en az %20’sini karşılamalıdır.) • İstekli, mevcut sözleşmelerdeki taahhütlerini dikkate alarak, 22.500.000,00 TL’den az olmamak üzere, üretim nakit akışını sağlamak için yeterli hazır değerlere, ipoteksiz maddi duran varlıklara, kredi limitlerine ve diğer mali olanaklara sahip olduğunu veya erişimi olduğunu gösterecektir. (not: ortak girişimler için ana ortak gereksinimlerin en az %60’ını, diğer ortaklardan her biri ise en az %20’sini karşılamalıdır.) • İsteklinin veya ortak girişimdeki herhangi bir ortağının, teklif verene veya herhangi bir ortağına karşı son 3 yıl içinde tazminata yol açan bir dava tahkim vb. dava geçmişi bulunmayacaktır. • Tüm devam eden davalar İsteklinin net değerinin %10’undan fazlasını aşmayacak olup, tüm bekleyen davalar İsteklilere karşı çözümlenmiş olarak ele alınacaktır. • İhale dokümanları, aşağıda belirtilen adresten, “100 TL” iade edilemez tutarın veya dönüştürülebilir bir para birimi karşılığının ödenmesiyle temin edilebilir. Ödemenin aşağıda belirtilen hesaba yapılması ve açıklama kısmına “2 Adet Feribot Alımı” yazılması gerekmektedir. Hesap Sahibi: İzmir Büyükşehir Belediyesi Bankanın Adı: VAKIFBANK Bankanın Şubesi: İzmir Şubesi Swift Kodu: TVBATR2A Türk Lirası Hesabı IBAN: TR64 0001 5001 5800 7292 2890 40 Dolar Hesabı IBAN: TR74 0001 5001 5804 8000 9397 21 Euro Hesabı IBAN: TR52 0001 5001 5804 8000 9397 29 • Ödemenin yapıldığının belgelenmesine müteakip, dokümanlar gecikmeksizin posta ile gönderilecektir; fakat kaybolmaları veya geç ulaşmaları durumunda sorumluluk kabul edilmeyecektir. İlaveten, istenilmesi durumunda, iadesi yapılmayacak olan ödemenin muhtemel teklif sahibi tarafından yapıldığının belgelenmesinden sonra, dokümanlar elektronik kopya olarak gönderilebilecektir. Dokümanların elektronik ve basılı kopyalarında uyuşmazlık olması durumunda, basılı kopya geçerli olacaktır. • Tüm teklifler, 3.000.000,00 TL (üçmilyon Türk Lirası) veya eşdeğer Euro değerinden İhale Teminatı ile beraber verilecektir. • Teklifler en geç; 14/12/2018 tarihi saat 14:00’a (Türkiye Yerel Saati) kadar aşağıda verilen adrese ulaştırılmalıdır. Teklifler, aynı gün katılmak isteyen teklif sahiplerinin temsilcileri huzurunda saat 10:00’da açılacaktır. • Uygulanacak ihale kurallarında Banka’nın satın alma politika ve kuralları(PP&R aşağıdaki adreste yer almaktadır. http://www.ebrd.com/news/publications/policies/procurementpoliciesandrules.html • İhale belgelerini satın alan istekliler(potansiyel sağlayıcılar) aşağıdaki adresten incelenebilir. • Aday istekliler, aşağıda belirtilen adresten daha fazla bilgi edinebilir, ihale dokümanlarını inceleyebilir ve alabilirler: İzmir Büyükşehir Belediyesi 2 Adet Feribot Alımı İzmir Büyükşehir Belediyesi Cumhuriyet Bulvarı No:1, K:4/426 İzmir, 35250 TÜRKİYE Tel: +90 232 2931196 Faks: +90 232 2934246 Email: satinalma@izmir.bel.tr Tarih: ../../2018 Şu malum konu Kabak tadı verdiğini biliyorum. Üzerinde konuşulmaya değer olmadığını da. Ancak kendi alanında hak ettiği ününü, saygınlığını berhava etme konusunda aşırı gayreti olan bir zat olduğu için, yine de kayıtsız kalamıyor insan şu profesöre. Hayranı olduğu cuntacıların sorgucularının insanlık dışı yöntemlerini “aklamak” için “dışkı yedirmek işkence değildir” diyecek kadar küçülmesi kendi sorunu elbette. İddiasını kanıtlamak için “kendiminkini yedim” demesi karşısında bize düşen de “afiyet olsun” demektir haliyle. “Ama tadı kötüydü” demeseydi iyiydi. Demek ki sorguda “işkence” sayılmasa bile dışkı yedirmenin en azından tat açısından fena bir tarafı varmış. Denemiş adam. Söz konusu zat değil ama dışkı, üzerinde konuşmaya değer bir konu, açık söyleyeyim. Edebiyatımızda da iyi bir malzemedir doğrusu. Abdülhamit dönemi politikacılarından aynı zamanda şair Rıza Paşa’nın, Neyzen Tevfik’in, Eşref’in “dışkı” konulu kimi şiirleri vardır ki, burada alıntılayamam. Mozart’ın bile yakınlarına yazdığı mektupta sık sık adını geçirdiği bir nesnedir dışkı. Bilim elbette bizim gibi “mide bulandırıcı” bulmuyor onu. O nedenle dışıkısever prof’un haklı olduğu bir nokta var tabii ki. Alman kimyagerleri 1. Dünya Savaşı’nın kıtlık koşullarında insan dışkısındaki hazmedilmemiş gıdaları ayırarak bir tür peksimet yaptılar. İnsan onuruna elbette aykırı bir çabadır bu, ama sonuçta açlıktan ölmek yerine malzemesi dışkı olan bir peksimeti yiyebilmiştir askerler. Bir zamanlar tabakhaneler için köpek dışkısının çok önemli bir yardımcı madde olduğunu duymuştum. Kedi dışkısından yapılmış kahve bile vardır derler.   Dışkıyı bir değersizleştirme ölçüsü olarak kullanmak aslında tarihe de bir saygısızlıktır. İkinci Dünya Savaşı’nda Guadalcanal Adası’ndaki Japon askerlerinin sayısının ne kadar olduğunu belirlemek için ABD’liler, adadaki günlük dışkı miktarını hesaplamışlar, buldukları sayının çok üstünde asker yollayarak adayı ele geçirmişlerdi. Dışkısever prof’u topu topu birkaç yıldır tanımaktayız, sevimsiz bir biçimde gündemimize girdi maalesef. Oysa dışkının 1333 yılından beri herkese göre değişen biçimlerde – “faydalı” bir malzeme olduğuna tarih tanıktır. Yakıt malzemesi olarak kullanılan keçi, koyun dışkısının, yoksul insan yaşamını kolaylaştıran tarafı unutularak, bir “değersizleştirme”, “küçümseme” ifadesi olarak kullanılmasına bozulurum doğrusu. Mide bulandırıcı olduğunu bilerek, affınıza da sığınırak şu örneği de aktarayım: Fransa sınırları içindeki Alsas bölgesinde bulunan bir kaleyi, dönemin emperyalist güçlerine bağlı ittifak ordusu kuşatmıştır. Kale öyle bir direniş göstermektedir ki müttefik güçlerin aklına bir çözüm olarak içine dışkı doldurulmuş fıçıları mancınıkla kaleye atmak gelir. Kaleyi pislik içinde bırakan bu iğrenç taarruz “silahı”nın dayanılmaz kokusu kaledekileri teslim olmaya zorlar. Herhangi bir zaman diliminde, herhangi bir yerde oluşabilecek her emperyalist ittifakın hem fiziki hem de manevi anlamda kendisine karşı olan mağdurlara dışkı atması o günden bu yana süregelen bir davranıştır. Karşısındakine her anlamda dışkı atmak kendini güçlü sananların yüzlerce yıllardır değişmeyen tek faaliyetidir. İyi becerirler. Tamam dışkıya bu kadar övgü yeter. Yani bilim kafası en olmadık nesneleri faydalı hale getirebilir, anladık. Bunu bilip tadında bıraksa iyi olurdu malum prof. . Bu ülkede gördükleri işkencenin travmasını hâlâ yaşayan insanlar var. Kaldı ki işkence gören biri olarak ellerim kollarım bağlıyken bana en sevdiğim taamı yedirselerdi onuruma dokunurdu. Hoca artık sussa, acılı insanlara, cuntacılara gösterdiği saygının, özenin, dikkatin kırıntısını gösterse bari. Yavuz Sultan Selim’e derler, bir başka güç sahibi aşağılamak amacıyla paketler içinde dışkılık yollayıp “afiyet olsun” notunu da eklemiş. Belki yakıştırmadır ama var böyle bir hikâye. Yavuz, hemen karşılık olarak o zata en güzel yiyeceklerden oluşan bir paket yollanmasını ister. Yanındakiler “iyi ama o size dışkı gönderdi sultanım” dediğinde Yavuz’un yanıtı pek hoştur: “Herkes karşısındakine sofrasında yediğini ikram eder.” Çenesi düşük dışkısever prof’un sofrasında ne yediğini de öğrenmiş olduk böylelikle. Merak eden de yoktu oysa. İnsan yediği her “nesneyi” neden ilan ederki herkese. Hakikaten tuhaf. 11 yıl ceza aldı, tutuklanma talebi reddedildi Hakkâri’nin Yüksekova ilçesi Cengiz Topel Caddesi üzerinde 8 Ekim 2016 günü konvoyla birlikte seyir halinde olan Kobra tipi zırhlı polis aracının kulesindeki makineli tüfekten açılan ateş sonucu, HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın yeğeni Serhat Buldan’ın da aralarında bulunduğu 4 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı olayla ilgili açılan davanın duruşması görüldü. Zırhlı aracın silah nişancısı polis memuru İ.M.’ye, “taksirle birden çok kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olmaktan” 11 yıl 1 ay hapis cezası verildi. Sanığın tutuklanması talebi ise reddedildi. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle