18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 12 Ocak 2018 14 haber EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: SERPİL ÜNAY “Türk Telekom binasının işgali” davasında sanıklara ceza yağdı 30 sanığa müebbet ‘İadei itibar’ Türkçede, “saygınlığın geri verilmesi” olarak dile getirilen bu durum, ülke yönetiminde, “tek kişi”de toplanan, üstelik “denetimsiz” olan bir “güç”ün yarattığı derin olumsuzluklarla ilgilidir... Bu “denetimsiz gücün”, tıpkı bir noktada biriken kabına sığmaz bir güç gibi taşarak “korku” yaratıp, adaletin çiğnenmesine, düşünce özgürlüğünün yok edilmesine özellikle de iktidarın eleştirilmesine karşı alınan “acımasız önlemlerin”, törpülenmesi için ortaya konan bir “çözüm”dür, “iadei itibar”. Bu çözümün haksızlığa uğramış bu kişilerden, önce “özür” dileyerek uygulanması, daha insalcıl, daha doyurucu olur ki, kuşkusuz bunu da hak ediyorlar. Öte yanda, ülke yönetiminde tek kişinin denetlenemeyen güce sahip olmasının, bir “Hukuk Devleti”nde yeri olabilir mi? “Hukuk Devleti”nde, “yasama, yürütme ve yargı” organlarının bütün tasarrufları (uygulamaları), “yargı denetimine bağlı” değil midir? “Hukuk Devleti”nde, “Anayasa”ya, “hukuk ilkeleri”ne aykırı “yasa” çıkarılması kabul edilebilir mi? Oysa daha dün, “OHAL”in sürdürüleceğine karar verildi, dolaysıyla “KHK”lerin de... Değerli dostlar, bu “KHK”lerden söz edildiğinde, tarihimizdeki üzücü Sarıkamış olayının “103.” yıldönümü dolaysıyla adı gündeme gelen, Osmanlı Harbiye Nazırı (Milli Savunma Bakanı) “Enver Paşa”yı anımsamamak elde değil; Enver Paşa, bir buyruğunun yerine getirilmesini istediğinde, “Paşam bu hususta bir kanun yok; bu emrin yerine getirilmesi kanuna aykırı olur!” yanıtına, öfkeyle: “Yok kanun, yap kanun!” diye gürleyerek, “Benim isteğimi formalitesine uydur, ‘yasa’ haline getir!” demiş olmuyor mu? Peki, günümüzde durum nasıl? Buna değinmeden önce, Erdoğan’ın kimi söylemlerini anımsayalım; “Kumpas Davaları”nın ilki olan “Ergenekon Davası” başlamadan, “Ben bu davanın savcısıyım!” diye ilan etmişti; ardından, “Anayasa Mahkemesi kararlarına saygı duymuyorum!” diyerek de, “Hukuk Devleti”ne meydan(!) okuyordu... Zaten, “Referansımız ‘İslam’, hedefimiz ‘İslam Devleti!’ haykırışıyla da çok önceleri ortaya dökmüştü gidecekleri yolu... Hocası Abramovitz’in ülkesi, “ABD”den destek gecikmemiş, “Başkan Obama” seçilir seçilmez, “Ilımlı İslam” tasarımı ile soluğu Türkiye’de almıştı. İstenen kısaca devletin temelleri “İslam Dini”nin “1400 yıllık” kurallarına oturacak, ama bu kurallar biraz “ılımlaştırılacak”... Bilmem ki ne dersiniz değerli dostlar, bu “ılımlaşma”nın en gösterişli, en renkli gösterilerinden biri değil miydi, Anayasa “Mahkemesi Başkanı” ve öteki üç erkin, “Yargıtay, Danıştay, Sayıştay’ın Başkanları” ile “Erdoğan”ın “Çay Hasadı” sahnesi? Bu birlikteliğin devamını, bu hafta çarşamba günü yapılan “Adalet Şurası”nda Erdoğan: “Erkler ayrımı’ konusu, Danıştay Başkanı Zerrin Hanım’la zaman zaman yaptığım konuşmalarda da yer alır” diye belirtti salondaki Başkanı selamlayarak. Peki iyi, pek güzel de, Erdoğan, “Türkiye bir ‘Hukuk Devlet’dir!” dediğinde belirtmek istediği, “Anayasa”nın ilk ikinci maddesinde yer alan, “Türkiye’nin laik bir hukuk devleti” olduğu değil; bunu, “Nikâh kıyma” görevini, bir ‘din adamı’ olan ‘müftü’lere de tanıyarak” açıkça ortaya koymuştu. Erdoğan’ın TC Devleti’nin Anayasa’sını “tanımayan” bu kararına, Zerrin Hanım, bu sohbetlerinde hiç değinmemiş mi? İnsan ister istemez merak ediyor; ayrıca bir kadın olarak da, Erdoğan’ın bu kararına karşı çıkması gerekmez mi? Ve insan “CHP’nin Başkanı K. Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi , “Atatürk’ün “Gençliğe Seslenişini” anımsıyor, özellikle sonlarda yer alar sözlerini... Bilmem ki katılır mısınız? 12 OCAK 2018 SAYI: 33700 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Haber Koordinatörü Bülent Özdoğan Faruk Eren Aykut Küçükkaya Reklam Direktörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 06:50 06:34 06:55 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 08:21 13:18 15:42 08:03 13:03 15:29 08:21 13:26 15:56 Akşam 18:03 17:51 18:18 Yatsı 19:29 19:15 19:39 FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi sırasında Ankara Ulus’taki Türk Telekom binasını işgal ettikleri gerekçesiyle yargılanan 30 kişi hakkında açılan davada, 13 sanığa ağırlaştırılmış müebbet, 15 sanığa ise müebbet hapis cezası verildi. Ayrıca, sanıklara “kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçundan toplamda 1519 yıl hapis cezası verildi. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincan Cezaevi içinde inşa edilen duruşma salonunda görülen davada sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmaları alındı. Verilen aranın tamamlanmasının ardından mahkeme heyeti kararını açıkladı. Mahkeme, sanıklar Yahşi Ekici, Samet Tanrıverdi, Rıfat Çalık, Melih İsa Aktaş, Ömer Karayoluk, Şahin Çağlayan, Mehmet Aslan, Hakan Özer, Semih Kuvvet, Aykan Kılıçarslan, Hasbi Eray Karaaslan, Süleyman Arif Varol ve Uğur Yılmaz’ı “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. 15 sanığa müebbet hapis Mahkeme, Abbas Güngören, Bilal Ergen, Erdoğan Gezer, Fatih Karaaslan, Fikret Erdoğan, Güngör Gürcan, İbrahim Çok, İsa Akgül, Mert Erdi Kurtoğlu, Mustafa Kılıç, Selami Yıldırım, Zinnur Çetin, Adil Cumhur İpekçi, Sadık Emre Oral ve Mehmet Ali Bulazar’ı “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” su çundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Cezada indirime giden mahkeme, cezayı “müebbet hapis cezasına” çevirdi. Mahkeme, ayrıca ceza alan 28 sanığa “kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçundan toplam 1519 yıl hapis cezası verdi. Davanın firari sanığı eski Yarbay Ömer Ergenekon’un dosyasının ayrılmasına hükmeden mahkeme, darbe girişimi sırasında vatani görevini yapan sanık er Orçun T.’nin beraatine karar verdi. l ANKARA / İHA tFHEAaTRÖnPUSıATk:NIoĞIlaArraınkçdiilneleÇnesliink Şahabettin Harput Eski Bursa valisi Şahabettin Harput’un da aralarında bulunduğu 26’sı tutuklu 60 sanıkla ilgili Bursa 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan FETÖ davasının üçüncü gününde sanıkların ek savunmalarına geçildi. Tutuklu bulunduğu Kocaeli Cezaevi’nden SEGBİS ile duruşma salonuna bağlanarak savunma yapan Şahabettin Harput, Orhangazi Üniversitesi ve Bahar Hastanesi’nin kuruluş süreçlerine ilişkin soruları yanıtladı. Harput, “Dönemin başbakanı, cemaatin Bursa’da bir üniversite açmak istediğini söylemiş. Bunun üzerine Faruk Çelik bana üniversite ile ilgili talimat verdi. Devamında üniversitenin yapılacağı arazi konusunda sıkıntı yaşandı. İddianamede bu araziyle ilgili kararı benim verdiğim belirtiliyor. Ben arazi konusuna karışmadım, hazineye ait araziyi devlet büyüklerimiz tahsis etti. Bu konuyla ilgili o dönem kabinede yer alan Bülent Arınç ile Faruk Çelik’in tanık olarak dinlenmesini talep ediyorum” dedi. Kendisiyle ilgili aleyhte ifadeler veren, etkin pişmanlık yasasından faydalanarak serbest bırakılan işadamlarının kendisine kumpas kurduğunu söyleyen Harput, “Toplanan paralar, üniversite ve hastane ile ilgili tüm işlemler, bunların tümünün benim tarafımdan yapıldığı söylendi. Halbuki ben devletim. Devletimin bana vermediği işleri yapmam. Yapılan anlaşmalarda benim imzam bile yok. Neden işadamları beni suçluyor?” diye konuştu. l DHA ‘erdoğan’A HAKARET’ iddiası Ahmet Altan’a 7 bin TL cezaAhmet Altan 15Temmuz darbe girişimini önceden bildiği iddiasıyla 23 Eylül 2016’da tutuklanan ve hakkında müebbet hapis cezası istenen gazeteci yazar Ahmet Altan, “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçlamasıyla yargılandığı davada dün karar veren mahkeme heyetince Altan’a 7 bin lira para cezası verildi. Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nde görülen duruşmaya Ahmet Altan’a SEGBİS’le katıldı. 4 yıl 8 aya kadar hapsi istenen Altan, savunmasında, “Yargıtay 18. Daire bir sözün hakaret olması için aşağılama amacı taşıması gerektiğini vurguluyor. Amacım aşağılamak, hakaret etmek değil; yaptığı bir hatanın ortaya çıkarılması. Benim sözümün şu anda Cumhurbaşkanı olan zatla alakası yok, o makamda kim olsa kim bunu yapsa eleştirirdim” dedi. Altan’ın avukatlarının itiraz için istinaf mahkemesine başvuracağı belirtildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Roboskili aileler adalet bekliyor Roboski’de 19’u çocuk 34 kişinin bombalanarak öldürülmesinin ardından 6 yıl, 315 hafta, 2205 gün geçti. Roboskili aileler her hafta olduğu gibi bu hafta da kaybettikleri yakınlarının mezarlarını ziyaret ettikten sonra yaptıkları basın açıklamasında adalet istedi. Ai leler adına basın açıklamasını okuyan Zilan Encü, “Bugün günlerden perşembe günlerden, günlerden Roboski mezarlığı, günlerden adalet buluşması. Bizler 315 haftadır ilk günkü acıyla ilk günkü öfkeyle katliamda yitirdilerimizin huzurunda yetkililere seslenmeye, kararlı KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK mücadelemizi sürdürmeye devam ediyoruz. Bombalarla katledilen 19’u çocuk 34 yakınımızın mezarları başında dökülen gözyaşları hiç kurumadı, acımız ve öfkemiz hiç dinmediği gibi haklı mücadelemiz, kararlı duruşumuzdan da asla geri atmadık, atmayacağız” dedi. [email protected] ‘Panzer’ davası Yeniden keşif yapılacak Şırnak’ın Silopi ilçesinde 3 Mayıs 2017 tarihinde evlerine giren panzerin altında ezilerek yaşamını yitiren Yıldırım kardeşlerin ölümüne ilişkin 2 polis hakkında açılan davanın 2. duruşmasında olay yeri keşfinin tekrar yapılmasına karar verip davayı erteledi. Karşıyaka Mahallesi’ndeki evlerinde uykudayken Muhammed (7) ve Furkan Yıldırım (6) kardeşlerin ölümüne neden olan zırhlı araç sürücüsü polis Ömer Yeğit ve onu görevlendiren amiri Murat Maden hakkında açılan davanın duruşması Cizre 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. “Taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 2’şer yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası istenilen ilk duruşmada tahliye edilen polis Ömer Yeğit duruşmaya katılmazken, diğer sanık polis amiri Murat Maden duruşmada hazır bulundu. Basın mensuplarının içeri alınmadığı duruşmayı, Yıldırım kardeşlerin babası Mesut Yıldırım, Şırnak Baro, Başkanı Nuşirevan Elçi’nin yanı sıra Diyarbakır, Ankara ve farklı barolara bağlı avukatlar izledi. l Yurt Haberleri ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] TÜRKİYE’DEN LİBYA’YA Patlayıcı dolu gemi yakalandı Türkiye’den Libya’ya giden Tanzanya bandıralı Andromeda adlı bir yük gemisinin pazar günü Girit açıklarında durdurulup arandığı ve içinde patlayacılar bulunduğu öğrenildi. Cretapost’a göre yapılan aramalarda içinde 410 ton patlayıcı madde bulundu. Gemi mürettebatı iki Ukraynalı, beş Hintli ve bir Arnavut gözaltına alındı. Gemi belgelerine göre kolilerin Mersin ve İskenderun limanlarından yüklendiği ve Cibuti ile Umman’a gitmeyi planladığı görülüyordu. Ancak soruşturma sonucunda gemi sahibinin kaptana Libya’nın Misurata Limanına gitme talimatını verdiği ortaya çıktı. Aynı zamanda gemide Cibuti ile Umman seyrine dair haritalar ya da başka bir veri bulunmadı. Yunanistan’daki Heraklion limanında bekletilen gemideki konteynırlarda amonyum nitrat başta olmak üzere tamamı bomba yapımında kullanılan maddeler olduğu tespit edildi. Geminin sahibi olan şirket adına yerel haber sitesi CretaPost’a konuşan kaptan Theodoros Rellos, charter olarak gemiyi kullanan Türk firmayı suçlayarak Mersin’de yapılan doldurma işleminde bu maddelerin konulduğunu ileri sürdü. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle