Katalog

Pazartesi 11 Eylül 2017 2 Su, havuç, portakal, domates, ceviz ve dahası... Cildi yaşlanmaya karşı koruyan bu besinleri yeteri kadar tüketmeniz önemli. Yaşlanmaya karşı savaş açan gıdalar Yaşı ilerlemeye başlayan her kadının en önemli problemi hiç şüphesiz ki cildin elastikiyetini kaybetmesi sonucu oluşan kırışıklıklar oluyor. Kırışıklıkların oluşmasına zemin hazırlayan faktörleri ise çoğunlukla yaşam şekli, yanlış beslenme düzeni ve genetik özellikler oluşturuyor. Uzmanlar “Vitamin, omega3 ve antioksidan gibi içeriklere sahip olan besinlerle cilt yaşlanmasını ve kırışıklık oluşumunu geciktirerek yıllara meydan okuyabilirsiniz” diyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Selma Turan, cilt yaşlanmasını önleyebilen gıdaları açıklıyor. sKoanhrvaesdueniçin Su: Cildin yaşlanmasını önleyen en önemli faktör sudur. Gün içerisinde 2.5 3 litre su içerek cilt kırışıklıklarından kurtulmak mümkün. Kahve de kuru ciltlerin en büyük düşmanıdır. Kahve içildikten sonra üzerine mutlaka 2 bardak su içilmelidir. Havuç: A vitamini yönünden oldukça zengin olan havuç, cilde antioksidan etkisi yapar. Cildin hem rengini düzenler, hem de gençleşmesini sağlar. Portakal: İçerdiği C vitamini ile deri dokusunun gelişmesini sağlayan portakal, yaşlanma etkilerine, sigaranın zararlarına ve kırışıklıklara karşı cildi ko rur. C vitamini bakımından zengin olan diğer besinler arasında brokoli, brüksel lahanası, kivi, mandalina, yeşil yapraklı sebzemeyve ve çilek sayılabilir. ‘Akne düşmanı’ Kırmızıbiber: Biber, içindeki karoten ile cilde ulaşan kan miktarını arttırır ve kırışıklıkları önler. Cilde parlaklık vermesinin yanı sıra akneyle de savaşır. Kereviz: Stresle savaşan bu sebze, akne oluşumunu engeller. İçindeki potasyum, sodyum ve su deriyi nemli tutarak kurumasını engellerken, kırışıklığı engeller. Avokado: İyi bir B ve E vitamini kaynağı olma özelliği taşıyor. Gereksinim duyduğu tüm nemi cilde kazandıran avokadonun sıkça tüketilmesi genç bir cilde kavuştururken, genel vücut sağlığına da ciddi oranda katkı sağlıyor. Domates: Domatesin, içerdiği yüksek C vitamini ile cildi diri tutmanın anahtarı olabileceği söylenebilir. Domates ayrıca sahip olduğu likopen ile güneşin zararlı UV ışınlarına karşın da kalkan görevi üstlenir. Ceviz: Ceviz gibi omega3 yağları içeren besinlerden uzak kalmaya çalışmak yanlış uygulamalara neden olur. Çünkü yararlı yağlar sınıfındaki omega3 asitleri cildi beslerken diğer yandan da esnek tutar. 2 haftayı aşan öksürüğe dikkat Uzmanlar, uzun süren ve karakter değiştiren öksürüklerin hafife alınmaması gerektiğini, bunun kanser belirtisi olabileceğini söyledi. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Güngör Ateş, “Eğer öksürük iki haftayı geçiyorsa, mutlaka bir hekime başvurmak ve bir akciğer grafiği çekmek gerekiyor. Öksürük, bazen çok önemli hastalıkların belirtisi olabilir” diye konuştu. Ağız da oluşan kokuya dikkat Diş Hekimi ve Endodonti Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Özcan Çakmakcıoğlu, ağız kokusunun nedeninin fizyolojik ya da patolojik sebeplere dayandığını söyledi. Çakmakcıoğlu, “Fizyolojik ağız kokusunda yeme ve içme alışkınlıklarına, koku veren gıda tüketimlerine, yanak, dil ve mukozada üreyen bakterilerin meydana getirdiği kokulara bağlı olabilir. Patolojik ağız kokusundaysa asıl olan bir iç organda olan bozukluğa bağlı hallerdir. Çürük, kist gibi durum kokunun birincil sebeplerindendir” dedi. sağlık sibelbahcetepe@gmail.com EDİTÖR: SİBEL BAHÇETEPE TASARIM: EMİNE BİLGET 10 kadından sadece biri jinekoloğa gidiyor TürkAlman Jinekoloji Eğitim, Araştırma ve Hizmet Vakfı (TAJEV) Başkanı Prof. Dr. Cihat Ünlü, toplum sağlığının yayılması için en büyük görevin kadınlara düştüğünü belirterek, kadınların bilinçlenmesi ile sağlıklı nesiller yetişebileceğini söyledi. Ünlü “En önemli hedeflerimizden ve görevlerimizden biri, jinekoloğa giden kadın sayısını arttırmak. Amerika’da 10 kadından 3’ü, İskandinav ülkelerinde 10 kadından 7’si düzenli olarak jinekoloğa giderken Türkiye’de 10 kadından sadece 1’i düzenli olarak jinekoloğa gidiyor. Maalesef ülkemizde bu rakam düşük. Bu sayının artması bizim çok önemli” dedi. Düzenli jinekoloğa gidilmiyor TAJEV Başkanı Prof. Dr. Cihat Ünlü, toplum sağlığının yayılması için en büyük görevin kadınlara düştüğünü belirterek, kadınların bilinçlenmesi ile sağlıklı nesiller yetişebileceğini söyledi. Ünlü, “Sadece Benim İçin” projesi ile bugüne kadar 5 bölgede 2 bin kadına ulaştıklarını belirterek “Gebelik ve doğum süreci ile rahim ağzı kanseri, sadece kadınlarımızı değil toplumun her kesimini ilgilendiriyor. Ülkemizin her bölgesine bu projeyi ulaştırmayı hedefliyoruz. Büyük önem arz eden bu proje, anne ve anne adaylarını bilgilendirdiği gibi, sağlık taramalarıyla da var olan sağlık problemlerinin belirlenmesinde örnek bir çalışma teşkil ediyor” dedi. SİBEL BAHÇETEPE Prof. Dr. Cihat Ünlü: En önemli hedeflerimizden ve görevlerimizden biri, jinekoloğa giden kadın sayısını arttırmak. Ülkemizde düzenli jinekoloğa gidilmiyor. Maalesef rakamlar çok düşük. Bu sayıların artması bizim çok önemli 2500 kişiye sağlık taraması TAJEV “Sadece Benim İçin” projesi ile anne ve bebek ölümlerini azaltmak, evde doğumları önlemek, gebelik takibinin düzenli yapılmasının önemini vurgulamak, rahim ağzı kanseri hastalığında erken teşhis ve aşılamanın önemine dikkat çekmek amacı ile Hatay’da 500’ü kadın olmak üzere 2500 kişiye eğitimler vererek sağlık taramasından geçirdi. Türkiye’nin önde gelen jinekologlarının katıldığı proje kapsamında kadınlara ücretsiz jinekolojik muayene, meme yumurtalık ve rahim ağzı kanserine ilişkin papsmear ön tarama testleri ile taramalar yapıldı. Ayrıca, tüm katılımcılara annebebek ölümlerinin en aza indirilmesi amacı ile eğitimler verildi. Prof. Dr. Ünlü, gebe pa genelinde ise bu ra lik kayıpları hakkında kam yüz binde 10. Ül da şunları söyledi: kemizde 2016 yılında “Özellikle Sağlık doğumlarda, 193 anne Bakanlığı’nın yaptı ölümü gerçekleşti. Ta ğı çalışmalar ve TA bii ki bu rakamın ge JEV gibi kuruluşla lecek yıllarda düşmesi rın katkısı ile son yıl için çalışmaya devam larda, doğum ve son ediyoruz. Anne ölümle rasında anne ölümle rinin nedenlerine bak ri azaldı. 2005 yılında Prof. Cihat Ünlü tığımızda ise; en önem gerçekleşen doğumlar li sebeplerin, kalp ve da, anne ölüm oranı yüz bin damar hastalıklarının etkisi ve de 28.5 iken 2016 yılında yüz bilgi eksikliği ile düzenli kont binde 14.7’ye geriledi. Avru rollere gidilmemesi olarak söy leyebiliriz.” TAJEV olarak en önemli he deflerinden ve görevlerinden birinin jinekoloğa giden kadın sayısını arttırmak olduğunu kaydeden Ünlü, “Amerika’da 10 kadından 3’ü, İskandinav ülkelerinde 10 kadından 7’si düzenli olarak jinekoloğa giderken Türkiye’de 10 kadından sadece 1’i düzenli olarak jinekoloğa gidiyor. Maalesef ülkemizde bu rakam düşük. Bu sayının artması bizim çok önemli” diye konuştu. Tüylenme hastalık habercisi Uzmanlara göre, kadınlardaki tüylenmenin nedeni erkeklik hormonu olabilir Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Çıkım Sertkaya, erkeklik hormonunun kadınlardaki tüylenme ile yakından ilişkili olduğunu söyledi. Sertkaya, “Kadınlarda bazı durumlarda sebebi bilinmeyen ancak genellikle hormonal nedenlere bağlı olarak aşırı kıllanma sorunu yaşanabilmektedir. Androjen yani erkeklik hormonuna duyarlı bu kıllar, söz konusu hormonun baskın hale gelmesi sonucu kadınlarda erkek tipi kıllanmaya yol açmaktadır” dedi. engel tanımayan diş tedavisi Zeytinburnu Belediyesi ve Biruni Üniversitesi işbirliğiyle hayata geçirilen “Engelsiz Bir Gülümsemeyle Hayata Devam Et” projesi ilçede yaşayan ağız ve diş sağlığı problemleri bulunan engelli yurttaşların imdadına yetişiyor. Bu yıl hayata geçirilen projeyle ilçede engeli olan ve diş problemleri yaşayan yurttaşlar tespit edilerek, ücretsiz bir şekilde tedavi ediliyor. Proje kapsamında Zeytinburnu Aile, Kadın Destekle me ve Engelliler Merkezi’nde (AKDEM) eğitim gören ve dişlerinde çok sayıda çürük olduğu fark edilen mental retardasyon (zekâ geriliği) olan 10 yaşındaki Meryem Kaya için harekete geçildi. Küçük kızın çürük dişlerinden kaynaklanan problemlerin kalp ve böbrek gibi organlarına zarar vermesinin önüne geçilmesi için hemen tedaviye başlandı. Biruni Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesi’nde minik Meryem’e uzman doktor lar eşliğinde anestezi altında diş tedavisi yapıldı. Zihinsel engelli küçük kızın çürüyen dişleri çekilirken bir yandan da dolgu işlemleri gerçekleştirildi. Kızının engelli olduğunu ve diş problemlerinin başka hastalıklara yol açmasından korktuğunu, bunun için tedavinin kendisi için çok önemli olduğunu ifade eden anne Behiye Kaya, “Seviniyorum, mutluyum, dişlerinden dolayı yemek yiyemiyordu” dedi. l İHA Coğrafya etkili Kadınlarda tüylenmenin yaşadıkları coğrafya ile alakalı da olduğunu kaydeden Sertkaya, Akdeniz ülkelerinde yaşayan kadınların, Avrupa ve Amerika’daki hemcinslerine göre daha tüylü olduğunu anlattı. Sertkaya, şöyle devam etti: “Böbreküstü bezi hastalıkları, yumurtalık tümörü veya kistleri, tiroit hastalıkları sonucu östrojen hormonunda yaşanan dengesizlikler, hipofiz bezi hastalıkları, polikistik over sendromu da tüylenmeye neden olabilir.” C MY B