Katalog

DUNYA Cuma 18 Ağustos 2017 Türkiye sınırında ordu konuşlanacak Bulgaristan, AB’nin göçmen geçişine karşı daha sıkı önlemler alınması talebini gerekçe göstererek Türkiye sınırının kontrolünü orduya devrediyor. Alman medyasına konuşan Bulgaristan Savunma Bakanı Krasimir Karakaçanov, kaçak göçü önlemek için Türkiye sı nırının 5 bölgeye ayrılacağını, her birine silahlı bölük yerleştirileceğini, özel eğitimli komandolar dahil toplam 600 asker konuşlandırılacağını söyledi. Sınır insansız hava araçları ve kameralar ile de gözetlenecek. Karakaçanov, “AB’nin dış sınırlarının gerekirse silah zoruyla korunabilmesi için İtalya ve Yunanistan’da NATO ya da AB birliklerinin görevlendirilmesi gerektiğini” savundu. dishab@cumhuriyet.com.tr EDİTÖR: MERİÇ ŞENYÜZ TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ 7 Saldırı sonrası saniyeler içinde bölgeye polis ve ambu Kâbus Barselona’dalanslarulaştı.Çevredekilerkurbanlarayardımakoştu. İspanya’nın turizm merkezi Barselona’nın en işlek yaya yolunda bir minibüs kalabalığa daldı. En az 12 kişi yaşamını yitirdi, 80 kişi yaralandı. Saldırıyı IŞİD üstlendi İspanya’nın ikinci büyük kenti ve Katalonya özerk bölgesinin başkenti Barselona, dün “terör saldırısıyla” sarsıldı. Yılda 11 milyon turistin gittiği Barselona’nın merkezindeki en işlek ve kalabalık caddesi Las Ramblas’da kalabalığın üzerine sürülen beyaz bir minibüs, onlarca kişiyi ezdi. Sabaha dek sokak sanatçılarının performans yaptığı, turistlerin eğlendiği dünyaca meşhur Las Ramblas Bulvarı’nda insanların arasına dalan minibüs, 530 metre boyunca saatte 80 km hız yaparak zikzaklar çizdi. Katalan İçişleri Bakanı Joaquim Forn, saldırıda en az 12 kişinin öldüğünü, 80’den fazla kişinin yaralandığını duyurdu. Aralarında kadın ve çocuklar da var. Saldırıyı IŞİD üstlendi. Saldırganlar yakalandı Minibüsü kiralayan ve kullanan saldırganın kimliği, Fas asıllı İspanyol vatandaşı Driss Oukabir olarak açıklandı. Ardından Katalan polisi iki saldırganı yakaladıklarını, yerel medya da polisle çıkan çatışmada bir saldırganın öldüğünü duyurdu. Bu arada silahlı iki saldırganın Boqueria pazarı yakınında Türkiye kökenlilere ait barrestorana girdiği de iddia edildi. Yerel medya, “Luna de Istanbul” isimli mekânın içindekileri rehin alan iki saldırganı polisin kuşattığını ve ilkin müzakereyle rehineleri kurtarma DESTEK YAĞDI Fya çalıştığını ileri sürdü. Ancak da ha sonra polis, Türk restoranında re ransa Cumhurbaşkanı Macron, Fransa’nın dayanışmasını sundu. Bri hin alma eylemi olduğunu yalanla tanya Başbakanı May “teröre karşı İspan dı. Ayrıca Barselona’nın La Diagonal Caddesi’nde bir otomobilin 3 polisin üzerine sürüldüğü haberi geldi. Barselona’nın ya ile omuza omuza durduklarını”, Almanya Başbakanı Merkel “iğrenç saldırının kurbanları için derin üzüntü, İspanya halkı ile dayanışma” açıkladı. Türk Dışişleri’nin kınamasında “Dostumuz ve müttefikimiz İspanya’yla terörizme karşı mücadelede Vic kasabasında ise dayanışma içinde olduğumuzu ve gerek terör saldırısıyla ilgili bir minibüs daha bu lunduğu kaydedildi. Las Ramblas’ı der Saldırganlar hal “terör saldırı dan biri Fas sı” olarak açıklayıp asıllı Oukakir. li her türlü desteği vermeye devam edeceğimizi bir kez daha yineliyoruz” denildi. Barcelonalı milli futbolcu Arda Turan “Birlik olma vakti. Dualarım hayatını kaybedenler ve onların aileleriyle” mesajını paylaşırken ezeli rakip Real Madrid’in yıldızı Cristiano Ronaldo da dehşete kapıl Twitter’dan bilgiuya dığını belirtip dayanışma açıkladı. rı paylaşımına geçen polis, hızla halkın bölgeyi boşaltmasını sağladı ve şehirdeki tüm trenmetro istasyonlarını kapattı. Tüm taksiler vatandaşları panyol Kraliyet Ailesi, “Katiller, suikastçılar bizi terörize edemeyecek. Tüm İspanya Barselona’dır” dedi. ve turistleri bedava taşıdı. Mağdurlara barınak ve ulaşım yardımı için sosyal ‘CIA uyarmıştı’ medya kampanyası yürütüldü. Bölge ABD Başkanı Donald Trump, “te sakinleri, turistlere evlerini açıp beda rör saldırısını kınayan” tweetinde va konaklama sunduklarını duyurdu. “Yardım için ne gerekiyorsa yapaca Barselona havalimanında grevde bu ğız. Güçlü ve sağlam olun, sizi seviyo lunan işçiler, saldırının üzerine ulaşı ruz” dedi. Katalan medyası, ABD’nin mın rahatlaması için grevi askıya aldı. Merkezi Haberalma Teşkilatı CIA’nın, İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, ön iki ay önce Katalan polisini minibüsceliklerinin yaralıları tedavi etmek ol lü saldırı düzenleneceği istihbaratını duğunu belirtip Barselona’ya gitti. İs paylaşarak uyardığını öne sürdü. Görgü tanıkları, polisin saniyeler içinde olay yerine geldiğini belirtirken saldırının dehşetini anlattı. Tom Gueller “Çığlıklar ve çarpma sesi duydum. Kalabalık panik içinde kaçışırken minibüs Ramblas’ın ortasından son sürat gidiyordu. Kesinlikle yavaşlamıyordu. Bunun bir terör saldırısı olduğunu hemen anladım” diye konuştu. Ellen Vercamm, “Minibüsün çarptığı insanlar havada uçuşuyordu, bisiklete binen üç kişinin havaya fırladığını gördüm” dedi. Ethan Spibey “Birdenbire kaos çıktı. Çarpma sesleri arasında çığlıklar atan insanlar dükkânlara sığınmaya çalıştı, bu sırada izdiham yaşandı” diye ekledi. Daha önce Avrupa’da düzenlenen araçlı saldırıları da IŞİD üstlenmişti. 14 Temmuz 2014’te Fransa’nın Nice kentinde kalabalığın üzerine sürülen kamyon 86, 19 Aralık 2016’da Almanya başkenti Berlin’de Noel pazarına sürülen kamyon 12, 22 Mart ve 3 Haziran 2017’de Britanya başkenti Londra’da düzenlenen iki araçlıbıçaklı saldırı 13 can aldı. İspanya’nın maruz kaldığı en kanlı saldırı ise ABD’nin Irak işgaline ortak olmasının ardından düzenlenmişti. Kaide’nin üstlendiği Mart 2004’te yolcu trenlerine yönelik bombalı saldırılarda 191 kişi ölmüş, 1800’ü aşkın kişi yaralanmıştı. Erbil pazarlığa oturdu McGurk’ten yine YPG ziyareti ABD Başkanı’nın IŞİD’le Savaş Ko alisyonu Temsilcisi Brett McGurk, Ankara’nın “terörist” kabul ettiği YPG’yi bir kez daha ziyaret etti. Suriye’nin Ayn İssa kasabasına giderek Rakka Sivil Meclisi eşbaşkanları, YPG ve SDG komutanlarıyla görüşen McGurk, askeri desteği artırma sözü verdi. Öte yandan Londra merkezli düşünce kuruluşu Henry Jackson Derneği ise YPG’yi “vahşi terör örgütü PKK’nin Suriye kolu” olarak tanımladı. Britanya’dan YPG’ye katılanların geri dönünce “terör eylemleri veya yalnız kurt saldırıları düzenleme” ihtimaline değinen rapor, hükümetin Britanya vatandaşlarının YPG’ye katılmasını önlemesini istedi. Krize hac molası verildi Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve Mısır öncülüğündeki Arap ülkelerinin 5 Temmuz’dan beri karadenizhava ablukası uyguladığı Katar’a ilk büyük jest, hac vesilesiyle Riyad’dan geldi. Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Salman’ın önceki gün Katar elçisi Şeyh Abdullah bin Ali el Tani’yle görüşmesinin ardından babası Kral Salman’dan, Katarlılara hac hizmetlerini yerine getirmeleri için kolaylık sağlanmasını istediği, Kral Salman’ın da kabul ettiği bildirildi. Karara göre, Katarlı hacılar diğer hacılara zorunlu olan elektronik pasaport uygulamasının dışında tutulacak, Katarlı hacılardan Damman ve Ahsa Havalimanı’nda ücret alınmayacak. Suudi El Arabiya televizyonu 50 hacı adayından oluşan ilk Katar kafilesinin dün Salva sınır kapısından Suudi Arabistan’a giriş yaptığını belirtti. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesud Bar zani, 25 Eylül’de yapacağını ilan ettiği bağımsızlık referandumuyla ilgili Ankara ve Tahran’ın itirazla rı, Bağdat ve Washington’ın ertele me talepleri üzerine pazarlığa ka pı açtı. Bağdat’ta görüşmeler yü rüten IKBY müzakere heyeti, Irak merkezi yönetiminin “ertele” tale bine 4 şart öne sürerek yanıt verdi. Erbil merkezli Rudaw haber si tesine göre, Kürt heyetinin sunduğu temel şartlar şöyle: l IKBY’nin kesilen bütçesinin gönderilmesi. l Irak Anayasası’nın 140. maddesinin uygulanması (Kerkük baş ta olmak üzere tartışmalı bölgelerin statüsünün belirlenmesi). l Kürtlerin Irak hükümetinde azaltılan paylarının geri verilmesi. l Irak ordusunda Kürt oranının belli düzeye (eski oranına) yükseltilmesi. Önceki akşam iktidardaki Şii Ulusal Koalisyonu’yla görüşme gerçekleştiren, dün de 10’un üzerinde toplantı yapan Kürt heyeti, öne sürdüğü şartların belirlenen kısa bir süre içinde yerine getirilmesi durumunda referandumun birkaç aylığına belli bir tarihe ertelenebileceğini iletti. Birleşmiş Milletler (BM), BM Güvenlik Konseyi, ABD ve referandumun ertelenmesini isteyen diğer ülkelerin gözetiminde yapılacak yazılı bir anlaşmayla bunun mümkün olabileceğini muhataplarına bildirdi. Biriki gün içinde hem Kürtler hem de Şii Ulusal Koalisyonu’nun iki farklı yol haritası hazırlaması bekleniyor. Trump karşıtları ülkenin çeşitli kentlerinde protestolarını sürdürüyor. Heykel güzellemesi!.. ABD Başkanı Donald Trump Charlottesville’i kana bulayan ırkçıaşırı sağcı grupların gösterilerine sahip çıkmasının ardından İç Savaş döneminde ırkçıköleci tarafı temsil eden Konfederasyon’la ilgili heykellerin yıkılması yönündeki çağrılara muhalefetini dün de sürdürdü. Twitter mesajında heykeller için “güzel” nitelemesi yaparak şu ifadeleri kullandı: “Harika ülkemizin tarihi ve kültürünün, güzel heykeller ve anıtların kaldırılmasıyla parçalandığını görmek üzücü. Tarihi değiştiremezsiniz ama ondan öğrenebilirsiniz.” ‘Bir grup soytarı’ Trump, Charlottesville’de yaşananlara ilişkin tutumuna yönelik kendi partisinin önde gelenlerinden iş âleminin liderlerine ve ordu komutanlarına dek tüm kesimler tarafından dışlanırken “akıl hocası” Steve Bannon ses verdi. Gösteri lerin gerisindeki alternatif sağ (altsağ) hareketin haber sitesi Breitbart’ın yayın yönetmenliğini yapmasının ardından Trump’ın seçimi kazanmasında kilit rol oynaması üzerine Beyaz Saray başstratejisti olarak atanan Bannon, beyazların üstünlüğünü savunan grupları “bir grup soytarı” diye niteledi. American Prospect dergisine konuşan Bannon, kendi savunduğu “ekonomik milliyetçilik” ile beyazların üstünlüğünü savunanlar arasında bağ olup olmadığının sorulması üzerine “Etnik milliyetçilik, zavallılar” diyerek şöyle devam etti: “Bunlar uç noktadaki görüşler. Bence basın bunlara fazla yer veriyor, bunları daha fazla ezmeye çalışmalıyız.” Charlottesville’de bir Nazi sempatizanının ırkçılık karşıtlarının üzerine aracını sürerek bir kişiyi öldürüp onlarca kişiyi yaralamasının ardından ABD çapında protestolar devam ediyor. Hükümet Kerrubi’yi sonunda duydu 2011’den bu yana ev hapsinde tutulan İranlı muhalif lider Mehdi Kerrubi, halka açık bir yargılanma ve güvenlik güçlerinin evinden ayrılması talebiyle başlattığı açlık grevini, taleplerinin kabul edilme si üzerine ikinci gününde sonlandırdı. 80 yaşındaki Kerrubi, hiçbir şey yiyip içmediği açlık grevinin ikinci gününde fenalaşarak hastaneye kaldırılmıştı. Devrim Muhafızları’nın Kerrubi’nin 24 saat gözlem altında tutulan evinden ayrılması ve hal ka açık yargılama talebi konusunda adım atılacağı garantisinin verilmesiyle eylemine son veren Kerrubi’nin eşi Fatma Kerrubi, “Adil yargılanmayı ummuyor ama en azından halka açık bir yargılama istiyor. Çıkan karara da saygı duyacak” demişti. Hindistan dersleri Hindistan altkıtasının, 1947’de Britanya İmparatorluğu’nun sömürgeciliğinden kurtulurken bölünmesinin 70. yıldönümünde, kanlı geçmişin anıları canlanıyor. Britanya, kendisine ortaklaşa direnmiş, aynı tarih ve kültür havzasının insanlarının birbirine düşmesi eşliğinde çekip gitmişti. Ortaya önce Hindistan ile din dışında hiçbir ulus kriteri taşımayan Pakistan; ardından 1971’de bu kez salt dil temelli ayrımla Bangladeş çıktı. Bedeli oluk oluk kan dökülmesi, milyonlarca insanın karşılıklı göçü, bitmeyen nefret ve intikam hissiyatı oldu. Bunca zaman sonra ilişkilerine bakmak dahi bölünmenin bir çatışma çözümü olmadığı ve barış ve huzur getirmediğini gösteriyor. HHH Tek bir ülkeden birkaç ülke yaratmaya kalkıştığınızda, kaçınılmaz olarak ayrımların altı çizilir. İşin içine dış aktörlerin girmesi de el mahkumken, ortaya salt husumet çıkabiliyor. Hindistan en iyi örneği. HHH Hindistan altkıtasının insanları hep aynı soy soptan. Bugün Hindistan’da 22 resmi dil, 150 yerel dili konuşacak yeterlilikte nüfus yaşıyor. Pencabiler, Bengaliler dahil. Tek birleştiricisi din olan Pakistan farklı değil. Aslında hepsi Hindistan medeniyetinin parçası. Lakin sömürgecilere karşı sivil itaatsizliğe önderlik etmiş ulu Gandhi ji’nin çabaları bu medeniyeti bir arada tutmaya yetmedi. Hindistan Ulusal Kongresi şemsiyesindeki Müslümanlar Birliği liderlerinden Muhammed Ali Cinnah, Britanya’nın çekip gitmesi kesinleştiğinde kazan kaldırdı. Tek sebebi liyakat değil, kimliğe göre iktidar ve güç paylaşımı. Demokratik bir Hindistan, temsiliyete dayanacağından, yine nüfusun üçte ikisini oluşturan Hindular doğal olarak görünür olacaktı. (Tıpkı bugün nüfusun yüzde 60’ını Şiilerin oluşturduğu Irak gibi.) Cinnah’a göre Müslümanların gücü azalacaktı. Cinnah salt savunma, dışişleri ve iletişimi kontrol edecek zayıf merkezi yönetim ve çok güçlü özerkliği de istemedi. HHH 19461947’deki karşılıklı kanlı ayaklanmaların ardından haritayı Britanya çizdi. Bölünmeden sorumlu Sir Cyril Radcliffe, bugün hâlâ baki olan ‘Radcliffe Hattı’nı koydu. Kimi yerlerde köyler ayrıldı, kimisinde oda oda evler! İnsanlar kendi ‘çoğunluklarına’ katılmak üzere sınırı geçtiler. Korkunç katliamlar yapıldı. Geçmişte de HinduMüslüman ve Sihler arasında gerilim yok değildi. Lakin hepsine ufak tefek provokasyonlar yol açmış, hepsi lokal kalmıştı. Bu kez öyle olmadı. 1 milyona yakın insan öldü, 70 binden fazla kadın tecavüz kurbanı oldu. Hindular, Müslümanlar ve çok daha az nüfuslarıyla Müslümanların kurbanı olmaktan korkan Sihlerin karşılıklı işledikleri suçların haddi hesabı yok. Bütün bunlar yaşanırken hızlıca çekip gitmeye bakan Britanyalılar parmaklarını kıpırdatmadılar. HHH Bölünmeden sonra Hindistan, çok etnili, çok dil ve dinli seküler bir ülke oldu. Pakistan ise tam aksi. Londra eğitimli, alkol kullanan, rivayet o ki domuz eti bile yiyen Cinnah, muhtemelen din devleti arzulamamıştı. ‘Müslüman teokrasisi yaratacağı’ söylenince “Bu absürd” diyen oydu. Niyetlendiğinin aksi oldu. Yetmedi, Hindistan tarafından çevrelenme korkusu, Pakistan’ın Afganistan ve Keşmir’de bugün dünyaya sorun maledilmiş radikal İslamcılığı desteklemesinin yolunu açtı. HHH İki ülke biri ilan edilmemiş dört savaş yaptı. İkisi de nükleer güç haline geldiği/ getirildiğinden dünyanın yüreğini ağzına getirdiler. Himalayalar’daki Keşmir’de vaktiyle Hindu mihrace Hindistan’ı seçtiği, nüfusun çoğu ise Müslüman olduğu için girişilen kapışma hâlâ sürüyor. Ne kendisi de Keşmirli olan ve yeni ülkesinin çoğulcu ve seküler olmasını isteyen Hindistan’ın ilk Başbakanı Nehru’nun gururu elverdi çözüme; ne de Keşmirlileri din temelli ayırmak isteyip bölgenin kendisinden çalındığını düşünerek meseleyi cihada çeviren Pakistan’ın… Bugün 1.5 milyarlık Hindistan’ta 300 milyon Müslüman yaşıyor. 193 milyonluk Pakistan’da da 3.2 milyon Hindu. Kanlı geçmişin hayaletleri hepsini kovalamaya devam ediyor. Hamas’a intihar saldırısı Hamas tarafından kontrol edilen Gazze Şeridi’nin Mısır sınırında devriye gezen bir Hamas güvenlik görevlisi intihar saldırısı sonucunda öldü. Hamas ilk kez bir intihar saldırısının hedefi olurken saldırıyı üstlenen “selefi cihatçı grup”, “Kardeşlerimiz Gazze’de nefes alacak alan bulamadıkları için Sina Yarımadası’na geçmek, Yahudiler ve onları koruyanlarla oradan savaşmak istedi” açıklamasında bulundu. Sina’da IŞİD’in etkinliği bulunuyor. C MY B